Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
3
Cevap
66
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Taiping Olayı- Çin Tarihi
D
2 hafta
Teğmen
Konu Sahibi

Çin'de Hong Xiuquan adlı bir Çinli yeni bir fikri olduğunu söylüyor ve Çin tarihinde bu olay oluyor. Detaylı bilgisi olan var mı?



L
2 hafta
Yüzbaşı

Yanılmıyorsam Hong Xiuquan sıradan bir Çinliydi.Bir dönem öğretmenlikte yapmıştı ancak 1830'larda rüyasında sarı saçlı,beyaz tenli bir adamın kendisine erkek kardeşi olduğunu ve tanrı tarafından görevlendirildiğini söylediğini iddia ettiği bir rüya gördü.İlk başlarda bu rüyasını ciddiye almadı ama daha sonra hrıstiyan misyonerlerin Çin'e getirdiği hrıstiyanlığa dair kitapları okuduktan sonra rüyasında görünen kişinin 'İsa' olduğuna karar verdi ve Tanrının kendisini Çin'i Qing hanedanlığından kurtarmak ve Tanrı inancını Çin'e egemen kılmak için gönderdiğine inandı.Ancak kendisini her ne kadar 'hrıstiyan' olarak ilan etsede Hong Xiuquan'ın hrıstiyanlığı 'Çin' usulü bir hrıstiyanlıktı.Yani Çinlilere özgü birçok adet,görenek ve gelenek kurmuş olduğu dinin içinde yer alıyordu.Daha sonra bu inancını Çin'de yaymak için takipçileri 'Tanrıya Tapanlar Derneği' adında bir tarikat kurdu ve tarikatın lideri oldu.

Hong Xiuquan'un kurmuş olduğu tarikat ve din 'Konfüçyüsçü' öğreti çerçevesinde dışlanan ve ezilen köleler ile köylüler arasında hızla yayıldı.Bunun sonucunda Hong Xiuquan güçlendiğini hissederek Qing hanedanlığını ortadan kaldırmak,Çin'e kendisinin yorumladığı hrıstiyanlığı egemen kılmak amacıyla 1850 yılında isyan etti ve 1853'te Nanjing şehrini ele geçirerek burada 'Taiping Krallığı'nı kurdu.Kendiside bu Krallığın ilk ve son Kralı olarak tahtta çıktı.

Taiping Krallığı ilk başlarda Qing kuvvetlerine karşı oldukça başarılı savaşlar verdi.Taiping Krallığının ordusunda görev yapan askerler Hong Xiuquan'un kurmuş olduğu inanca öylesine sarsılmaz şekilde inanıyorlardı ki Qing kuvvetleri karşısında ölümüne savaşmaktan çekinmiyorlardı.Bu da Qing kuvvetlerini zorladı ve isyanın bastırmasını zorlaştırdı.Hatta bir ara Hong Xiuquan'un kuvvetleri Şangay şehrini ele geçirmiş ancak daha sonra kaybetmişlerdi.Bir arada yanılmıyorsam Qing Hanedanlığının başkenti Pekin'e kadar Hong Xiuquan'un kuvvetleri gelmiş ama şehri ele geçirmeyi başaramamışlardı.

Bu arada Hong Xiuquan ve takipçileri arasında güç mücadelesi ve güven zedelenmesi yaşandı.Bu durumda Qing hanedanlığının işine geldi.Hong Xiuquan kendisine ihanet edecekleri düşüncesiyle birçok generalini ve önde gelen takipçilerini idam ettirdi.Bu durum Taiping kuvvetlerini zayıflattı.Bu esnada Qing Kuvvetleride Batılı güçlerden modern silahlar alarak kuvvetlerini bu silahlarla donattılar ve ordularının başına Avrupalı askerleri getirdiler.Bu Avrupalı komutanların yönetiminde ilerleyen Qing kuvvetleri içerden bölünmeye başlayan Taiping kuvvetlerini yenerek en nihayetinde 1864 yılında Taiping Krallığın başkenti olan Nanjing'e ulaştılar.Hong Xiuquan,Tanrı'nın başkenti koruyacağını iddia ederek şehirden ayrılmadı ancak Qing kuvvetleri şehre iyice yaklaştıkları sırada ya zehir içerek intihar etti ya da besin zehirlenmesi yaşayarak öldü.Hong Xiuquan'un ölümüyle beraber Nanjing şehrinin,Qing kuvvetlerince ele geçirilmesi zor olmadı.Qing Kuvvetleri şehri ele geçirdikten sonra Hong Xiuquan'a bağlı Çinlileri ve askerleri direk idam ederek ortadan kaldırdılar.Yine Hong Xiuquan'un oğullarıda idam edildi.Böylece Taiping Krallığı yıkıldı.Ancak Hong Xiuquan'a bağlı isyancı kuvvetler ile dini'nin Çin üzerindeki etkisinin tamamen etkisiz hale getirilmesi 1870'lere kadar sürdü.

Taiping isyanı Çin'de milyonlarca Çinlinin ölümüne ve sakatlanmasına yol açtı.Yine isyan Çin'in birçok şehrinin tahrip olmasına neden oldu.İsyanın yarattığı kargaşa ve kaos Avrupalıların Çin üzerinde daha fazla nüfuz kazanmasına yol açtı.Üstelik Taiping isyanı yetmiyormuş gibi bir de 1856-1860 tarihleri arasında İngiltere ve Fransa ile II.Afyon savaşı yaşandı ve Qing hanedanlığı ağır bir yenilgi yaşadı.Kısacası Taipigin isyanı Qing hanedanlığı ciddi ölçüde zayıflattı.

Öte yandan bu isyan günümüzde hem Çin Halk Cumhuriyeti hem de Tayvan (Çin Cumhuriyeti) tarafından sahiplenilmekte ve isyancılar 'kahraman' olarak görülmektedir.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 11 Mayıs 2024; 0:17:16 >

N
2 hafta
General

Yanlış hatırlamıyorsam dünya tarihinin en kanlı isyanıdır - hatta iç savaşıdır. Dünyanın en büyük en çok insan öldüren kıtlığı da yaklaşık bir asır sonra Çin'de gerçekleşiyor (Büyük İleri Sıçrama dönemi sırasında yaşanan Büyük Çin Kıtlığı). 19.asır ile 20.asır Çini pek de yaşamayı isteyeceğiniz türden bir mekan değil. 😅

Gerçekten bu zaman diliminde Çin tarihteki insani felaketlerin en büyüklerinin - gerek Afyon Savaşları, Japon İstilaları ve Nankin Katliamı'ndaki gibi yabancıların eliyle, gerek Taiping İsyanı'nda, İç Savaşlarda, İleriye Doğru Büyük Sıçrama, Büyük Kültür Devrimi'nde olduğu gibi Çinlilerin eliyle - yaşandığı cehennem benzeri aşırı istikrarsız bir yerdi. Ancak, geçen yüzyılın sonuna doğru bilhassa Çin'i Dünya'ya açan Deng Xiaoping devrinde başlayan bir dönüşümle - ki bunun da bedeli katliamlarla sonuçlandırdıkları Tianamen Meydanı Olayları'dır - toparladılar. Bu dönüşüm devamında da çok sancılıydı, özellikle yeni bir Çinli sermayeci sınıfın yükselişini garantileyip bu sınıfı semirterek devasa bir talana ve sosyal gerilimlere yol açtı ama Çin hızla global kültüre ve kapitalist sisteme adapte olarak pek çok konuda dünya standartlarını yakalamayı ve ABD'ye - özellikle de iktisadi ve ticari açıdan - rakip bir süper güç olmayı başardı.

Çin tarihi bence biz Türkler arasında çok "underrated", yeterli ilgiyi görmüyor. Bence Türklerin az da olsa Çin tarihini öğrenmesinde fayda bulunuyor. Mesela Çin'in Qing imparatorluğunun kaderiyle Osmanlı imparatorluğunun kaderi birbirine çok benzeşiyor. Çin'in geri kalma ama sonrasında dünyaya yetişme hikayelerinden ve günümüzdeki kusurlarından da birçok ders çıkarmak ve Türkiye'nin tarihiyle Çin'inki arasında paralellikler kurmak mümkün. Bir de Çin tarihine bakmak - Türkiye'ninkine benzerliğinin ötesinde - şu anda dünyada epey etkin olan bir gücü ve çok geniş kültürünü anlayabilmek açısından önem arz ediyor.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
L
2 hafta
Yüzbaşı

Hocam sadece Çin tarihi değil genel olarak hem Kore hem de Japonya tarihlerinin özellikle modernleşme süreçlerinin okullarda okutulması ve üniversitelerin tarih bölümlerinde araştırma konusu olması gerekiyor.Ben kendim özel olarak Uzak Doğu tarihine meraklı olduğum için kendi imkanlarımla okumalar yapıyorum ve okudukça hem Türkiye hem de müslüman coğrafya arasında ciddi benzeşimler,paralellikler görüyorum.Tüm bu benzeşimler ve paralel gelişmelere rağmen Uzak Doğu ülkelerinin bugün Amerika ve Avrupa seviyesinde ülkeler olmaları buna karşılık Türkiye ve ortadoğu coğrafyasının hala daha geleneksel ve yenilik çatışması içerisinden çırpınması ve bundan çıkamaması gerçekten üzücü bir durum...

Son olarak bizim ülkemizde 'Dünya Tarihi' denilince akla sadece 'Avrupa' ve 'Orta Doğu' tarihleri geliyor.Başka bir deyişle 'Hrıstiyan' ve 'Müslüman' tarihi geliyor.Bu durumda genel olarak Dünya'yı anlamamıza engel oluyor.Bu durum akademik çevrelerde de egemen..Çin,Kore ve Japon tarihi ile kültürleri üzerine yapılan Türkçe akademik çalışmalar oldukça az ve yetersiz...




Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.