Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir, 1 mobil kullanıcı
429
Cevap
13367
Tıklama
57
Öne Çıkarma
Cevap: Milli muharip uçak KAAN ilk uçuşunu yaptı (17. sayfa)
N
2 yıl
General

quote:

Bana göre ülkemizde sefalet yok. Halkın eski alım gücü yok sadece...


quote:

Valla kusura bakmayın da, ben ekonomist değilim zaten... Mühendis kökenliyim.

Ne yazık ki makro ekonomi konusunda neredeyse sıfır düzeyindesiniz. Ya terimlerin içini boşaltmışsınız ya da verilere hiç bakmamışsınız. Sefalet (misery or suffering) bir ekonomi terimidir. Son yıllarda Türkiye'de - bilhassa sözünü ettiğim biçimde faiz indirimleriyle suni biçimde çoğaltılan enflasyona ilişkin - ciddi bir sefalet artışı var. Bu konuda dünya birincisi olduk. Bu verilerle sabit. Bir gerçek. Benim fikrim felan değil yani.

Üniversitenizin imkanları neydi bilmiyorum ama keşke bir seçmeli ders olarak iktisada giriş alsaydınız. En azından bir kitap alıp kendinizi bu konuda geliştirseydiniz. Sadece tespitlerimi yapıp yakınmalarımı belirtiyorum.

quote:

Biliyor ki, bu yüksek enflasyonist ortam, birkaç yıl sonra sona erecek.

O birkaç yıl halk çekecek. Kalsiyumsuz ve proteinsiz kalan da, eğitim ve yaşam kalitesi düşen de şu an çocuk olup ileride ülkeyi devralacak - şu an yok yere suni biçimde yıpratılan - kuşaklar olacak. Ülkenin bu suni yaratılmış enflasyonla ne kadar büyük boyutta bir zarara uğradığını ve bundan geleceğinin de etkilendiğini yalnızca kafanızda tahayyül edemiyorsunuz. Yüksek enflasyon depremden önce de vardı ve çılgıncasına fiyatlar artıyordu. Sanırım aynı ülkede yaşamıyoruz. Sanırım yurtdışında fazla vakit geçirip orada döviz üzerinden kazanıp rahat yaşamışsınız. Artık bilmiyorum.

Gerçekten bu bahaneler sıralama, bariz olan gerçekleri reddetme hali "ben yanlış biliyorum" ya da "ben bu konuda aslında bir şey bilmiyormuşum" diyemeyen ısrarcı bir yarı cehaletin devam eden göstergeleri. O sebeple dediğim gibi cevap vermeye devam edemem. Güneş'in, Ay'ın, yıldızların varlığını reddeden birisini ikna edecek değilim. Ortada oldukları halde bir özne hala bunları reddediyorsa, kendi fantastik sübjektivitesinin derinliklerinde bu kadar boğulduysa bunun bir anlamı yok. Bundan çıkışın tek anahtarı da aklamalar yapmak yerine yanıldığını veya kusurunu itiraf edebilmektir. Dost acı söyler.

İyi akşamlar.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
2 yıl
Yarbay

Valla ben gördüğüme inanırım. Türkiye'de sefalet yok. Sefalet demek, açlık demek, yokluk demek. İnsanların başını sokacak ev bulamayıp, sokakta sürünmesi demektir.

Yani bana kalırsa, kavramların içini siz boşaltmışsınız !...

Yani makro ekonomi konusunda sıfır düzeyde olduğum için, "gördüğüme inanırım" diye söze başladım.

Üniversitemin imkanları yeterlidir. Ancak yaşım itibariyle ben iktisadı, yaşadığım hayattan yeterince aldım. Faizlerin gecelik % 7000 'leri vurduğu günleri de gördüm. Yazar kasanın başbakanlıkta, başbakanın önüne fırlatıldığı günleri de gördüm.

Birkaç yıl "kalsiyumsuz ve proteinsiz kalacak" benzetmeniz de abartıya kaçmış. Ülkemizde herkesin evine kalsiyum ve protein yeteri miktarda girmektedir. Yani halkın kalsiyuma da, proteine de ulaşacak alım gücü var. En azından ben görüyorum... Bir kaç yıl içinde enflasyon kademeli olarak inecek... Yani kuşaklar düzeyinde bir etkilenme yaşanmayacak. Malum kuşaklar deyince, en az 70 yıllık bir dönemden bahsedilir. Yani belirttiğiniz gibi derinlemesine bir etkilenme söz konusu olmayacak... Nereden biliyorum. Çünkü daha ağırını ben gördüm, yaşadım.

Yaşım 63. Hala çalışıyorum. Yaşadığım yerde emeklilik yaşı da 67. Hanım çalışıyor. Çocuklar okuyor. Yani gelirim de var. Giderlerimde var. Yurtdışı ya da yurtiçi fark etmez. herkes gelirine göre giderini ayarlamak zorunda...

Türkiye'de insanlar gelir düzeyine bakmadan evleniyor. Ondan sonra, bazı kuruluşlar; açlık sınırı, yoksulluk sınırı gibi rakamlar açıklıyorlar. Altına biraz bakıyorsun, o rakamlar 4 kişilik ailenin rakamları imiş. İyi de, dünyanın hiç bir yerinde, tek maaşla 4 kişilik aileye bakılmıyor artık... Aile kuruyorsan, gelirini - giderini, nasıl yaşayacağını planladıktan sonra aileni kuracaksın. Neyse bunlar sosyal konular...

"Yurtdışında döviz üzerinden kazanıp, rahat yaşamışsınız" demişsiniz de, yurtdışında döviz üzerinden kazanınca rahat yaşanmıyor. Her ülkenin kendine özgü yaşam giderleri var. Benim yaşadığım yerde, ortalama gelirli tek kişinin maaşı ile bırakın aile kurmayı, ev bile kiralanamaz. Hele hele Türkiye'de erken emekli olanları görünce, Türkiye'nin hayat standardının daha iyi olduğunu görebiliyorum. Erken emekli olan biri, hiç olmazsa, başka bir işte çalışır. Bağında bahçesinde çalışır. Serbest çalışır vs vs... Yani kendine ek gelir temin edecek iş imkanları sağlar. Tabi çalışmak isterse... Çalışmak istemezse, kahvehane köşelerinde sabahtan akşama kadar maaşları konuşur. Ondan sonra hanım, çocuklar aç diye ağlaşır.

Ama ben çalışıyorum. Hanım çalışıyor. Çocuklarımıza bakıyoruz. Onları geleceğe hazırlıyoruz. Ben de şehirde çalışmak yerine bağıma - bahçeme gidip keyf çatmasını bilirim. Ama yapamıyorum. Çalışmak zorundayım. Aileme bakmak zorundayım.

Her neyse... Ben ne yazarsam yazayım, Türkiye'de belli bir kesim, az çalışıp rahat yaşam istiyor. Ama böyle bir dünya yok maalesef...

Sözlerimi aşağıya eklediğim bir kaç video ile sonlandırayım...

Video'lar Alman devlet kanalı DW TV'ye aittir. Yani çarpıtma içermez. Türkiye'de sefalet var diyenlere örneklemek için ekliyorum. Video'ların yayınlanma tarihi de epeyce eskidir. Emeklilerin şimdiki hali daha da kötüdür.

İşte yüksek enflasyon yaşamamıza rağmen bu manzaralar ülkemizde yaşanmamaktadır.

Erken emekli olan Alman bir beyin durumu ;
https://www.youtube.com/watch?v=uFIx1YzWZV0&t=2s

Bu da devlette uzun yıllardır arşiv görevlisi olarak çalışan bir hanımın durumu ;
https://www.youtube.com/watch?v=xo0qhGf_0is&t=3s

Bu da tersaneden emekli kaynakçı ustası bir işçinin durumu ;
https://www.youtube.com/watch?v=8mFqvUE3FhA&t=1s

***************
***************
***************

Her neyse... Konumuz Kaan idi. Bu manzaraların yaşanmaması için tam gaz yüksek teknoloji ürünlerine yatırım yapılması gerektiğine inanıyorum.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanguzel_ -- 24 Şubat 2024; 2:21:1 >


Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
H
2 yıl
Binbaşı

Azıcıkta olsa emeği geçen herkese teşekkür ederim. Iyiki varsınız.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

G
2 yıl
Çavuş

Ekonomi berbat bir halde Seçim yatırımı olabilir mi tartışılır gerçek şu ki kurtlar sofrasında ordumuzun güçlü olması lazım



< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >

M
2 yıl
Yarbay

Aynı fikirde değilim. Wikipedia %100 güvenilir olmasa bile bir kaynaktır; en azından pekçok konuda size bir ön bilgi veren bir kaynaktır. İyi tarafı da (ehil ellerdeyse) konuların güncellenebilir olmasıdır. İsterseniz, kötünü iyisi ddeyiniz.

Wiki'deki bilgilerin ne kadarının doğru olduğunu da siz düşünüp tartıp karar vereceksiniz. Armut piş, ağzıma düş durumları hiçbir zaman olmaz.

İnternetin vee dolayısıyla Wiki'nin olmadığı yıllarda (kağıda basılı) 20 ciltlik bilmem ne ansiklopedisini alıyorduk. İlk çıktığı gün alabilsek bile içindeki bilgilerin hemen tamamı 2-3 yıl zaten eskimiş oluyordu. Ve o ansiklopedi acaba kaç yılda bir güncellenip tekrardan basılıyordu?


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @AREryilmaz
R
2 yıl
Yarbay

Tusaş'ta Temel Kotik bence bu ülke için bir değerdir. Oturun tarafsız şekilde adamın tüm röportajlarını dinleyin. Kaan ve hürkuş belgesellerini izleyin. Yarın bir gün malum parti gitse bile Temel bey kesinlikle görevine devam etmeli.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

A
2 yıl
Binbaşı

M
2 yıl
Yarbay

quote:

Her neyse... Konumuz Kaan idi. Bu manzaraların yaşanmaması için tam gaz yüksek teknoloji ürünlerine yatırım yapılması gerektiğine inanıyorum.

Fikir ve söylemlerimiz çoğu zaman taban tabana zıt olan iki meslektaşız. Bu Forumdakiler herhalde bilemezler.

Ancak yukarıda yazdığınıza samimiyetle katılırım.

Hadi 2. Dünya Savaşına girmesek dahi yan etkilerinden çok müzdarip olunmuş ve ciddi bir teknolji hamlesi o yıllarda yapılamamış; bunu anlarım. İyi de 1946-1975 döneminde de doğru dürüst hiçbir yatırımın yapılmadığını (Aselsan'ın başlangıcını hariç tutarak) neden ve nasıl savunacağız? Herşeyin başı (etik davranmanın yanısıra) eğitim ve araştırmacılık, yani bilime inanırlık ve uygulamanması. Tamam o yıllarda internet falan yoktu ve bilgi dolaşımı ve paylaşımı bugünlere göre çoook daha sınırlıydı. Ama 1974 yılında İTÜ'de profesör olmuş (namı da "kıl" idi...) birisinin tranzistör denilen elektronik devre elemanının artık son 10-15 yıldır aktif olarak kullanılmaya başladığı bir dönemde halen lambalı (katod tüplü) cihazları ballandıra ballandıra anlatmaya çalışmasına, tranzistörün daha dün keşfedilmiş seviyesine çekilmesine ne buyrulurdu? (O derste yüzüne karşı diyeceğimi deyip kapıyı çarpıp çıktım ve bir daha de dersine girmedim... )

Velakin bu tür projelerin siyasete alet edilmesi, popülizm yapılması ve hele hele halka eksik, yanıltıcı, algılamaya yönelik bilgi verilmesine de şiddetle karşıyım.

O gün için durum neyse, o söylenmeli.

İlerisi için mantıklı ve olumlu gelişmeler yapılacaksa da açık kapı bırakılarak öyle söylenmeli!

Şimdi Temel Kotil'in (bu kişinin KAAN Projesinde en bilgili kişi olduğunu varsayarak) KAAN için "bu 5. Nesil bir uçaktır" demesi sizce de doğru mudur? En azından etik midir? Görünmezlik (=stealth) 5. Nesil uçak olmanın tek kriteri değildir ama görünmez olmayan bir uçak da 5. Nesil sayılmıyor; dünya böyle bir standart koymuş! Koymamış mı? Uçağın ileri teknolojik altyapısından bahsediliyor.Tamam, ne güzel ama bunu kusursuz bir şekilde dene, halka da göster ve o zaman istediğin kadar konuş. Bu deneme de 13 dakikalık subsonik bir ilk uçuşla olup bitemez.

Herşey, fonksiyonel ve güvenilir bir şekilde olsun bitsin bu iktidara dibine kadar muhalif olan ben de alkışlarım! Zaten şu anda gelinebilmiş olan aşamayı da samimiyetle alkışlıyorum.

O zaman doğruyu (o gün için doğru olanı) söyleyeceksin. Üstü vaat ya da temenni olarak kalacak!



S
2 yıl
Binbaşı

Karadenizdeki gaz gibi buda fıs olur seçimden sonra. Nitelikli dolandırıcılık resmen. Dron motoru mu takmış selçuk nasıl olmuş belli değil. Bir uçağın yapımı testleri seneler sürüyor Kaç yıllık markalar bu işin içinde... O yerli motoru yapsınlar önce boş yapmasınlar. Uçak olmaz diye bir şey yok ama bu zihniyet başımızda olduğu sürece bir halt olmaz.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
Ş
2 yıl
Binbaşı

Hala MMU hazımsızlığı kol geziyor. Yav geçmişte yapamayan yada yapılanı gömen zihniyet ve onların yeni türevleri gelmiş yapılanı kötülemek derdinde ee sen ne yaptın sen ne başardın bugüne kadar? sen yapsaydın? motor diyor evet sıkıntı bu son 20 yılın değilki son 100 yılınsıkıntısı yapsaydınız montajcı aileler koç sabancı vestel bilmem ne batının montajcılığını yapacaklarına ARGE ye para harcasaydı motor yapsaydı. Montajladıkları arabanın bile motorunu yapmaya yeltenmeyen zihniyet gelmiş uçak motoru yok niye yok diyor. YAspaydınız arkadaş elinizden tutan mı vardı bunca zaman neredeydiniz 1973 lerde kuruldu demesini biliyorsunuz ASELSAN ın yapılsaydı niye yapılmadı bu güne kadar

ALLAH izin verirse motorda yapılır geç olur güç olur ama yapılır. Mesele bu sorunlu zihniyetten kurtulmak ve ülkenin yönetimine hakim olmasını engellemek yoksa bu zihniyet tekrar etkin olursa yapılanı yok etmek ile yetinmez bir daha yapılmaması için herşeyi yapar geçmişte olduğu gibi



N
2 yıl
General

quote:

Valla ben gördüğüme inanırım. Türkiye'de sefalet yok. Sefalet demek, açlık demek, yokluk demek. İnsanların başını sokacak ev bulamayıp, sokakta sürünmesi demektir.


Yani bana kalırsa, kavramların içini siz boşaltmışsınız !...


Yani makro ekonomi konusunda sıfır düzeyde olduğum için, "gördüğüme inanırım" diye söze başladım.


Türkiye enflasyon ve işsizlikle ölçülen Hanke'nin sefalet endeksinde (misery index) 2020'de 21.sıradayken 2022 itibarıyla 10.sıraya tırmanıyor:


< Resime gitmek için tıklayın >


< Resime gitmek için tıklayın >

https://en.wikipedia.org/wiki/Misery_index_(economics)

https://www.nationalreview.com/2021/04/hankes-2020-misery-index-whos-miserable-and-whos-happy//

https://www.nationalreview.com/2023/05/hankes-2022-misery-index//



Ekim 2022 itibarıyla da sefalet endeksinde Türkiye 93.3 puanla birinci Arjantin'i geçerek dünya birincisi oldu:

Sefalet Endeksi'nde Türkiye, Arjantin'i geçerek dünya birincisi oldu (patronlardunyasi.com)

Türkiye 93.3 puanla Sefalet Endeksi'nde dünya birincisi! - Paraanaliz


OECD verilerine göre hazırlanmış başka bir sefalet endeksinde ise Türkiye zaten 2022 başında iktisadi sefalette Arjantin'i geçmiş:


< Resime gitmek için tıklayın >


quote:

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Eski Baş Ekonomisti ve Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Hakan Kara, Türkiye'nin sefalet endeksinde Arjantin'in de altına düştüğünü açıkladı. Arjantin, 2020 yılında sefalet endeksinde 7. sırada, Türkiye ise 21. sıradaydı.

Türkiye, Sefalet Endeksinde Arjantin'in Üstüne Çıktı (webtekno.com)

Yabancı kaynaklardaki başlıklara ve yazanlara bakınız:

Turks' Life Ratings, Living Standards Crash (diplomaticourier.com)

Economic turmoil and spiraling prices: Just how bad is poverty in Turkey? | Euronews

https://dayan.org/content/turkish-economy-flames

Hani sizle gerçekten aynı ülke de mi yaşıyoruz emin de değilim ama neyse.

quote:

Birkaç yıl "kalsiyumsuz ve proteinsiz kalacak" benzetmeniz de abartıya kaçmış. Ülkemizde herkesin evine kalsiyum ve protein yeteri miktarda girmektedir. Yani halkın kalsiyuma da, proteine de ulaşacak alım gücü var. En azından ben görüyorum...

Haziran 2022 itibarıyla Birleşmiş Milletler raporuna göre Türkiye'deki 14.8 milyon insan yetersiz beslenmeden veya gıdasızlıktan (undernourishment) muzdarip. Türkiye'deki dünya rekorları kıran enflasyon - özelde gıda enflasyonu - ve iktisadi sefalet ile arasındaki bağlantıyı görmek için herhalde Einstein veya Sherlock Holmes olmaya gerek yok:


https://www.duvarenglish.com/148-million-people-in-turkey-suffer-from-undernourishment-un-report-news-60908


quote:

Valla ben gördüğüme inanırım. Türkiye'de sefalet yok. Sefalet demek, açlık demek, yokluk demek.

Boş konuşmuyorum. Gördüğünüze inanabilirsiniz tabii ki. Eldeki veriler ve dünya ortalamasının çok üzerinde kalan ciddi derecede artmış sıkıntıyı hissetme kabiliyetine sahip ortalama homo economicus insanın deneyimi ışığında görülen açık çünkü:

quote:

Sizi üzmek istemem ama ekonomiden maalesef anlamıyorsunuz. Düzensiz faiz indirimleri - iç politik sebep veya iç faktör - Türkiye'nin dünya ortalamasının çok üstündeki mevcut yüksek enflasyonunda birincil ve ana sebeptir.


quote:

Ne yazık ki makro ekonomi konusunda neredeyse sıfır düzeyindesiniz. Ya terimlerin içini boşaltmışsınız ya da verilere hiç bakmamışsınız.

Türkiye'de sefalet yok diyen birisine başka ne diyebilirdim, herhangi bir fikrim yok.

Ayrıca gene nedendir bilmiyorum mevzu bahis Türkiye iken Almanya'daki emeklilerin durumundan bahsediyorsunuz. Hani şöyle bir göz ucuyla iki ülkeye bakarsak:


OECD'ye göre Türkiye'nin - Almanya ile karşılaştırmalı - yıllık enflasyon oranı:


< Resime gitmek için tıklayın >

OECD'ye göre Almanya'nın Yıllık Enflasyonu: %4.

< Resime gitmek için tıklayın >

OECD'ye göre Türkiye'nin Yıllık Enflasyonu: %62.

https://data.oecd.org/price/inflation-cpi.htm#indicator-chart


Dahası Deutsche Welle'nin Almanya'daki emeklilerin durumu hakkındaki içerikleri paylaşırken neden aynı medya kuruluşunun Türkiye'deki durum hakkındaki içeriklerini paylaşmıyorsunuz? Görmediğiniz için midir? Yoksa kötü bir niyet veya algı maksatlı mıdır? Gerçekten bu kadar algıda seçicilik, "Almanya sürünüyor, Türkiye'de sefalet yok" tavrı ilginç. Türkiye ile Almanya'nın ortalama iktisadi verileri, yaşam kalitesi, alım gücü, işsizlik, enflasyon vs ile kıyaslandığında fazlasıyla aymazlık ve pişkinlik kokuyor bu tavır. DW'nin Türkiye içerikleri:


https://www.youtube.com/watch?si=yAFbz09mYvtdVyUt&v=hs7BUGJ7Pvk&feature=youtu.be


https://www.youtube.com/watch?si=paGq-N24MYl4oDgZ&v=SyzsgpkCvtc&feature=youtu.be



https://www.youtube.com/watch?si=qrf7rf-IASLzKH5o&v=kt4BDLvvW0k&feature=youtu.be
"Türkiye'de sefalet yoktur" diyen bir mesajın zaten 3 artı alması bile - artılama yapan kullanıcıların algıları ve bilişsel becerileri ya da dünyayı araştırmışlık düzeyleri hakkında pek de iyi şeyler söylemeyen - oldukça vahim bir durumdur. Türkiye'deki iktisadi şuursuzluğun internetin köşeleri dahil her yere sirayet ettiğine işaret eder.

https://forum.donanimhaber.com/mesaj/yonlen/158105724

KAAN ile gurur duyuyoruz elbette ama refah sahibi ülkede yaşamak herkesin hakkı. Bu da doğru makro iktisadi politikalarla olur.

quote:

Lafın kısası ekonomin ne kadar gelişmiş ve çeşitlendirilmiş, halkın devlete vergi geliri ve ekonomiye talep sağlayacak biçimde ne kadar zengin hale gelirse, ekonomin ne kadar büyük ve katma değer yoğunsa, servetle orantılı olarak insanlarının eğitim düzeyi ne kadar yüksekse ve bu durum mevzu bahis iktisadi büyüme sürekliliğini destekliyorsa, potansiyelde o kadar büyük askeriyen olabilir. KAAN gibi ciddi kaynak talep eden projelerin sayısı çoğalabilir veya varolan proje daha kolay ilerleyebilir.


Ama enflasyon zaten artarken kafana göre bu enflasyonu çığırından çıkaran faiz indirimleri yapıp kendi halkını uzun yıllar yoksulluğa mahkum ederek bunu yapamazsın.

https://forum.donanimhaber.com/mesaj/yonlen/158111751

KAAN gibi projelerin de kaderi ancak böyle tamamen güvenceye alınır, bu projelerin sayısı da ancak böyle artar - mesela geç dönem Sovyetlerin ve erken dönem Rusya'nın iktisadi kaosu ve yoksullaşması nedeniyle Rusların ne kadar çok büyük projeyi devam ettiremediği gerçeğinden kendimize dersler çıkarabiliriz:

Örnek olarak, Rusların iktisadi ve mali sorunlardan dolayı seri üretimini iptal etmek/devamını getirememek zorunda kaldığı Dikey İniş Kalkışlı Süpersonik Savaş Uçağı Projesi (Yakovlev Yak-41M/Yak-141):


https://www.youtube.com/watch?si=PzX2TXSNqy9_-2yO&v=6R18uBA-QfY&feature=youtu.be
Aynısının şu an tıpkı Yak-41 ile benzer aşamada olan KAAN'ın başına gelmesini kimse istemez. Onun için doğru bir ekonomi politikası, güçlü bir ekonomi ve maliye şart. Ekonomi ve maliyenin sağlıklı olup güçlü kalması şart. Bu noktaya önceki mesajlarında değinmeme rağmen üzerinde durmamanız ve gülünç bir şekilde Türkiye'de sefalet (misery, suffering) olmadığını iddia etmeniz, Türk ekonomisinin yanlış makro iktisadi politikayla - - kuru çakıp enflasyonu patlatan keyfi faiz indirimleriyle - hasar aldığı gerçeğini anlayamamanız ilginç. Bu ancak ekonomi bilmemenizle açıklanabilir. Israrcı tavır ise ne yazık ki yarı cehaletin verdiği bir aymazlıkla. Anlamıyorsanız ne yazık ki diyeceğim başka şey yok. Kendimi yeterince tekrar ettim:

Bonus, ekonomistlerin ve genel olarak "ekonomi biliminden haberdar" olan dünyanın Türkiye'deki ekonomik krizin kökeni hakkındaki konsensüs görüşü görmek isterseniz:

https://www.youtube.com/watch?si=EVZUWbt_XPUcAAB9&v=v6xAdaCBIe4&feature=youtu.be
Buradan yukarıdaki linklerde geçen sefalet endeksi tanımına dönersek:

quote:

SEFALET ENDEKSİ NEDİR?


(Misery index) Bir ekonominin duru­munu ve uygulanan ekonomik politika­ların başarısını ölçmekte kullanılan bir endekstir. Ülkedeki yıllık enflasyon ve işsizlik oranlarının toplanması ile yıllık sefalet endeksi rakamlarına ulaşılır.

Depremden Suriye'nin de etkilendiği, 2023 Şubat Depremi öncesi sefalet verilerini paylaşmam, bütün ülkelerin pandemi sürecinden geçtiği gibi gerçeklerin ışığında Türkiye'deki yüksek enflasyonu dış faktörler yarattı teziniz zaten etkin bir şekilde çürüyor. Geriye sözünü ettiğim iç faktör - yanlış para/faiz/makro iktisat politikası - tezi kalıyor.

Öğrenmenin yaşı bulunmaz. 63 yaşında da yeni bir şeyler öğrenmiş oldunuz. Paylaşılanları ve yazılanları hakkıyla sindirip görüşünüzdeki eksiklikleri tamamlayacağınızı ümit ederim. Ama "hatalıymışım" demeyip aymaz bir yarı cehalette ısrar ederseniz ne yazık ki bu olmaz.

İyi günler. @serkanguzel_



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @serkanguzel_
N
2 yıl
General

Ben de size katılıyorum. İngilizce Wiki bilhassa temel bilimler konusunda önbilgi ve belirli daha ileri okuma referanslar edinmek açısından başvurulabilir bir kaynaktır. Ama aynısını Türkçe Wiki için söyleyemeyeceğim. Türkçe Wiki birçok konuda korkunç bir halde. Özen sıfır. Çoğu konuda doğru düzgün bilgi bile yok. Çeşitli başlıkları iki veya üç cümle ile laf olsun torba dolsun şeklinde geçiştirilmiş. @AREryilmaz




Bu mesajda bahsedilenler: @AREryilmaz , @mafaky
M
2 yıl
Yarbay

Yahu artık pesss!!! Selçuk'un (herhalde Selçuk Bayraktar kastedilmekte...) KAAN projesiyle ne ilgisi olabilir? İster kabullenin, isterseniz kabullenmeyin şu anda KAAN diye bir uçak var ve ilk uçuşunu yaptı. Hayali komplo teorileri peşinde koşmayın, en azından kendi zekânıza hürmet edin. Bu iş Karadeniz'de doğal gaz, Gabar'da petrol bulmak konusuna da benzemez-benzemeyecek! Motorunu bir kenara bırakırsak bu uçak şu haliyle TOGG'dan bile daha yerli ve milli. Ancak önünde daha sırayla iş, test şu bu var. Diğer 3 prototipin devreye girmesi var. TEI'nin yerli ve milli motoru eğer makul bir tarihte havada denenmeye hazır olacaksa (ki bunu şimdiden bilmek kehanet olur... ama 2028'de bu uçak peyderpey Kuvvet emrine verilecekse TEI motorla havada denemelerin en geç 2027 başında başlaması gerekecektir!) en az iki motorun prototiplerden birisine takılıp yapılan testlerin çoğunun o motorlarla tekrarlanması var! Var ki var!

Ben KAAN konusunu Yerel Seçim Propagandası olarak göremiyorum. Dikkat ederseniz bou konıularda fevkalade portünst olan CB Erdoğan da fazlaca dillendirmiyor... Habire dillendirse ne olacak? Kendi yandaşı dahil herkes "KAAN'ı bırak, ekonomiye bak!" deyince lacivert olacağını pekala bilmekte...

Ama daha ilk uçuşunu yapan bu No.1 Prototip KAAN benzetme yaparsak, buzdağının su üzerindeki kısmı; öylece kabul edin ve de eleştirilerinizi ona göre ölçülü ve mantıklı yapınız!

KAAN'ın yapılmaya karar verilmesi (2018 diye hatırlıyorum) ve 2023'de bu No.1 prototipin (zannederim motorsuz bir iskelet olarak TAI hangarından çıkması arasındaki süre (5 yılı bulmuyor...) gerçekten çok kısa ve burada bir başarı yatıyor. Ama gidin Wiki'den F-35'in (en azından F-35A versiyonunun) ilk uçuşunu yapana kadar sürecini ve sonrasında USAF'a teslim edilen birinci F-35A'ya kadar geçen zamanı bir inceleyin. İlk etapta KAAN çok muhtemelen 2 belki 3 yıl önde. Ancak 2. etapta bakalım ne kadar önde olabilecek? F-35'lerde olağan (yapılması gereken) testler sürecinde yüzlerce kusur ya da iyileştirilmesi gerekecek durumlar tesbit edildi. Bunlar yüzlerce olmasa da onlarca olacak şelilde KAAN'da çıkmayacak mı sanıyorsunuz? Üstelik bizde bir de motor yenilenmesi söz konusu olacak ki bu da bir ölçüde dereyi geçerken merkebi değiştirmek durumunu ister istemez yaratacak!

Azıcık aklımızla, beynimizle düşünelim. Dibine kadar Muhalif (ama halen 72 yaşında beyni çalışabilen) bir insanı dahi çileden çıkartacak boş muhalefet yapmayalım.




Bu mesajda bahsedilenler: @speedycihan
S
2 yıl
Yarbay

Paylaştıklarınız reel'de Türkiye'nin gerçekleri değil. Çünkü benim gördüğüm, sizin paylaştıklarınızdan farklı.

Türkiye'de açlık, sefalet, evsiz kalma gibi sıkıntılı durumlar yok.

Malûm ben cahil olduğum için görememem normal.

Her ne hikmetse, ne zaman Türkiye'ye gelsem, halkın yaşam konforunun arttığına müşahit oluyorum.

*****************

Kaan'a dönelim... Ürüne dönüştürmek için tam gaz devam etmeliyiz.




Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
N
2 yıl
General

quote:

Türkiye'de açlık, sefalet, evsiz kalma gibi sıkıntılı durumlar yok.

Yerçekimi yoktur, gök itimi vardır. Bunca veri karşısında normal bilişsel kabiliyetlere sahip herkes dediklerini sorgular. El insaf. Benden bu kadar. @serkanguzel_

İleride binbir zahmetle üretilmiş KAAN finansal ve mali problemler yaşarsa bu örneğini sergilediğiniz bitmek bilmeyen aymaz iktisat cehaletinin sonucu olacak.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >


Bu mesajda bahsedilenler: @serkanguzel_