Bir süredir JWST'nin yeni galaksi verileri gündemden düşmüyor ve erken evrenin yapısını anlatan hakim kozmolojik evrim modelini yadsıyorlar. Yeni değerlendirmeye göre büyük cüsseleri ve parlaklıklarıyla standart model çerçevesindeki erken evren tasvirlerine meydan okuyan yeni keşfedilmiş genç galaksiler aslında göründükleri kadar masif ve istikrarlı olmayabilirler. Buna göre bu galaksiler - JWST'nin mevcut çözünürlüğüyle birlikte - yıldız formasyon hızı ve seriliğinden dolayı olduklarında daha parlak ve büyük görünmekteler. Buna rağmen süpernovalar ve karadeliklerin farz edilen materyal dağıtıcı ve seyrekleştirici negatif geri beslemeli etkilerinin erken evrende bu kadar hızlı ve seri yıldız oluşumuna izin vermeyeceği varsayıldığı için büyük ve istikrarlı galaksilerin erken evrende teşekkül olamayacağı varsayımı kurtarılsa dahi erken evrendeki yıldız formasyon seriliğine dair standart modelin temel açıklaması yadsınmaktadır. Anlamı ise erken evrendeki yıldız oluşumuna, yıldız oluşumunda rol oynayabilecek karadelik ve süpernova değişkinlerine dair temel varsayımların her halükarda gözden geçirilmesi gerektiğidir. Bu veriler ve yorumlar misal erken evrende sanılandan daha az süpernova ve karadelik olduğuna ya da daha zayıf veya ufak olduklarına işaret eder. Küçük erken galaksilerin de doğal yıldız fabrikaları Nebulalar misali yıldız imalatı bazında fazlasıyla canlı ve parlak olduklarına, bu galaksilerde istikrarlı ve yavaş bir yıldız formasyonundan ziyade ani nüfus patlamaları şeklinde yıldız popülasyonlarının meydana geldiğine işaret eder. Daha isabetli modellemeler için varsayımlarımızın güncellenmesi kaçınılmaz görünüyor. Bilimin teknolojinin de gelişimiyle belki binlerce yıldır yaptığı ve anlayışımızı ileri taşıyan yegane şey budur.
Bursty Star Formation Naturally Explains the Abundance of Bright Galaxies at Cosmic Dawn
Recent discoveries of a significant population of bright galaxies at cosmic dawn (z ≳ 10) have enabled critical tests of cosmological galaxy formation models. In particular, the bright end of the galaxy UV luminosity function (UVLF) appears higher than predicted by many models. Using approximately 25,000 galaxy snapshots at 8 ≤ z ≤ 12 in a suite of FIRE-2 cosmological “zoom-in” simulations from the Feedback in Realistic Environments (FIRE) project, we show that the observed abundance of UVbright galaxies at cosmic dawn is reproduced in these simulations with a multi-channel implementation of standard stellar feedback processes, without any fine-tuning. Notably, we find no need to invoke previously suggested modifications such as a non-standard cosmology, a top-heavy stellar initial mass function, or a strongly enhanced star formation efficiency. We contrast the UVLFs predicted by bursty star formation in these original simulations to those derived from star formation histories (SFHs) smoothed over prescribed timescales (e.g., 100 Myr). The comparison demonstrates that the strongly time-variable SFHs predicted by the FIRE simulations play a key role in correctly reproducing the observed, bright-end UVLFs at cosmic dawn: the bursty SFHs induce order-or-magnitude changes in the abundance of UV-bright (MUV ≲ −20) galaxies at z ≳ 10. The predicted bright-end UVLFs are consistent with both the spectroscopically confirmed population and the photometrically selected candidates. We also find good agreement between the predicted and observationally inferred integrated UV luminosity densities, which evolve more weakly with redshift in FIRE than suggested by some other models.
Mantık hatası var zaten. Nebulalar patlayan süpernova sayesinde oluşuyorsa aynı nebuladan 1 veya daha fazla yıldız oluşumu hatta yıldız fabrikası olarak bahsetmek zaten saçma olur. O yıldız patlayarak toz ve gaz yoğunluğunu çok uzaklara fırlatmıştır zaten. Tekrar nasıl yıldız veya yıldızlar oluşturacak metaryali barındırabilir. Bütün bunların kurgu olduğunu düşünüyorum.tamamen metaryalist felsefenin ürünü olduğunu, insana kendine fazla değer verdiğini yaratılışında veya meydana gelişinde hiçbir mükemmellik olmadığını kısaca herhangi bir harika ve özel durumu olmadığını geçirmeye çalışıyorlar. Belkide dünyanın düz ve evrenin merkezinde olduğu,yıldızların ve gezegenlerin bahsedildiği kadar büyük olmadığı varsayımının daha ciddi ele alınması lazım. Nasa ne derse evet diyoruz bilim diyoruz fakat bilim insanlığın faydasına çalışıyor mu? Yada güçlü ellerde insana yaşamdaki yerini küçük ve değersiz göstermeyi mi amaçlıyor? İyi düşünmek gerek
https://www.youtube.com/watch?si=9xvw_ElXs7IJX3md&v=0I1G2hG_jMo&feature=youtu.be
Daha teknik kısımlara dalmak isteyenler için ilgili makaleyi de bırakıyorum:
https://arxiv.org/abs/2307.15305
https://browse.arxiv.org/pdf/2307.15305.pdf
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >