Teknoloji Haberleri
Aşağı Git
Tüm Forumlar
Motorlu Araçlar Dünyası
Markalar
Volvo
'VOLVO S60 (2011 ve sonrası): Sorular, Cevaplar ve Dostluklar'
Bu konudaki kullanıcılar: 13 misafir, 6 mobil kullanıcı
19658
Cevap 1454877
Tıklama 6
Öne Çıkarma
Cevap 1454877
Tıklama 6
Öne Çıkarma
-
Cevap: 'VOLVO S60 (2011 ve sonrası): Sorular, Cevaplar ve Dostluklar' (730. sayfa)
| Sızdırılma yok, çok daha önce videoları çıkmıştı zaten😊👍🏼 |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 2 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @beynemaz
| Passatla s60'ı karşılaştıran kişi s60 almamalı. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @Z3A
"Leaked" diyor arkadaşım, resmi tanıtım 21 eylül perşembe. Fikir belirtmeden önce bilgi sahibi olmak, fayda sağlar. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
| Konsept olarak videolar cikmisti evet, konsept ile arac genelde benzemezler fakat Volvo XC40 cuk oturmus. Ayrica evet yanlislikla sizdirilmis, Volvo Hungary (Macaristan) sayfasinda yayinlanan bir videoda butun detaylar ortaya cikmis. Ic dizayn dahil. Ilgilenen varsa baslgini da actim, geriye sadece ne zaman gelecegi ve fiyati kaldi. Merakla bekliyoruz. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesajda bahsedilenler: @EfsaneFocus
| Tekrar merhaba, uzun uğraşlar sonucunda sesin aslında amortisör yayının bastığı kauçuk parçadan ve körüğün iç kısmından geldiğini saptadık. Gacur gucur bir sesti. Ve yine wd40 işi çözdü :) bilgilendireyim dedim |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @fsnn
Tmm izler farklılıkları yazarsın. Bizde biliyoruz neyin ne olduğunu, o kadar görüntü zaten aylardır sitelerde var onu demek istedim. Sen farklı algılamak istersen o başka. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Karşılaştıranlar genelde passat alıyor hocam. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
birkaç sayfa önce benzer durumdan ben de şikayetçi olmuştum. mesele şanzıman bakımının 40 bin km'ye çekilmesiyle açılmıştı. ben de veryansın etmiştim. "80 bin'de değişmesi gereken ve volvo global'in 80 bin'de değiştiği şanzıman yağı nasıl olur da türki'yede 40 bin'de değişir ya da aynı motor (mesela T4, T5 motorlar) bakımları ford'da 600 liraya hallolurken, volvo'da nasıl olur da 1500-2000 liralara yapılabilir" diye sormuştum. akabinde sabri bey özelden gönderdiği mesajlarla; bakım aralıklarının araçların kullanım yoğunluğu ve trafik durumuna göre değiştiğini, yani mesela avrupa'da yapılacak 40 bin km ile türki'yede yapılacak 40 bin km'nin aynı olmayacağını, türkiye şartlarında şehir içi trafiğin daha fazla dur-kalka maruz bıraktığını bunun da şanzımanı daha çabuk yorup, yağı da dolayısıyla daha çabuk bozduğunu, dolayısıyla bu kararın volvo global ile ortaklaşa alındığı gibi bir cevap vermişti. çok mantıklı di mi? ama bu açıklama, aynı şanzımanı kullanan ford'un hala 80 bin'de yağ değişirken volvo'nun bunu 40 bine neden çektiğini açıklamıyor. yani şimdi volvo'nun kullanıldığı yollar ve trafik yoğunluğu ile ford'un ki değişiyor mu türkiye şartlarında? yani ülkemizde yolda volvo görününce sürekli önünü kesip dur-kalk yapmasına ve şanzıman yağının yıpranmasına neden olunurken, ford görüldüğünde tüm yollar onlara açılıyor mu? tamam ülkemizde araçlar avrupa'ya göre aynı km'lerde daha çok yıpranıyor kabul de, aynı trafik ve yıpranma şartlarında kullanılan iki farklı markada aynı donanım nasıl farklı yıpranıyor sorusunun tatminkar bir cevabını bulamadım bana gelen açıklamada. bununla birlikte bakım fiyatlarına istinaden de; bir araç için yapılan total yatırımın maliyetinin tüm satılan araçlara bölünmesi gerektiği, işin ekonomik kısmının ancak bu şekilde yürüyeceği gibi bir açıklama yaptı sabri bey. yani dediği şu; bakım masrafları yüksek evet, çünkü ortada volvo türkiye denen bir işletme var. bu işletmenin de doğal olarak sabit bir total masrafı var. bu masrafı satılan araç sayısına eşit böleceksiniz ki o işletme zarar etmeden hayatını idame ettirebilsin. dolayısıyla ford'un satış sayısı volvo'ya göre daha fazla olunca müşteriye olan yansıması da o oranda düşüyor. o nedenle de ford'da bakım masrafları daha uygun olurken volvo'da daha yüksek çıkabiliyor. şimdi buna da baktığınız zaman ekonomiden az çok anlayan biri bunun zaten doğal bir sonuç olduğunu bilir. yani şimdi bir maldan 1 adet satan adam, o mal için mevcut olan maliyetini o 1 adede yüklerken, aynı maldan 10 adet satan adam bu maliyeti 10'a bölecek. buna kimsenin itirazı yok ve olamaz da zaten. ama burdaki sorun volvo'nun satış adetlerinde volvo'nun ford'a nazaran daha az olması değil. yani bunu "ben az araba satıyorum, dolayısyla bana bakıma gelen araç sayısı az. o nedenle ben yüksek para alacağım ki, dükkan kapanmasın" gibi bir açıklamayla açıklayamazsınız. çünkü sizin fiyatlarınız yüksek olunca ortaya çıkan sonuç ford'a göre bakım fiyatlarınızın yüksek kalması olmuyor sadece. fiyatları yüksek tutarak, sizden araç alan insanların garantisi biter bitmez artık kapınıza uğramamasına ve alternatif yerlere kaçmasına neden oluyor ve otomatik olarak müşterinizi kendiniz düşürüyorsunuz zaten. yani kendi kısır döngünüzü kendiniz yaratıyorsunuz. fiyatları yükseltiyorsunuz, müşteri kaçıyor, müşteri azalınca fiyatlar yükseliyor doğal bir sonuç olarak. oysa bunun yöntemi bakım fiyatlarını aşağı çekmek böylece yetkili servise gelecek müşteriyi özel servise kaçırmamak olmalı ki müşteri sayınız yüksek olsun. böylece total maliyetlerinizi daha büyük kitlelere bölesiniz ve daha uygun fiyatlı hizmet verebilesiniz. şimdi aracım için özel bir servis 600-700 lira bakım masrafı çıkarıyorken yetkili servis fiyatı 900-1000 lira olsa aradaki bu farkı çoğu insan kabullenir ve özel servis yerine 200-300 lira farkla yetkili servise gelir. bu da müşteri sayısının artışına, fiyatların aşağı çekilmesine neden olur. ama özel serviste 700 lira olan aynı bakıma yetkili servis 2000 lira fiyat çekerse garantisi bitene kadar buna mecbur olanların hiç biri garanti bittikten sonra kapınıza bile uğramaz. o zaman siz de bu "volvoda satış rakamları ford'a nazaran daha az o nedenle bizde fiyatlar ford'a göre daha yüksek" açıklamanızın karşılığını "iyi de buna sebep olan yine sizsiniz, kendi müşterinizi kendi ellerinizle kaçırıyorsunuz" sözleriyle alırsınız. ama tabii düşünce yapısı, "boşver müşteri sayısını artırıp fiyatları düşürmeyi. fiyatlar ne olursa olsun, periyodik bir bakım 5 bin lira bile olsa garantide olan araçlar gelmek zorunda. bunun haricinde kalburüstü bir kesim de bakım fiyatlarına bile bakmadan geliyor, çoğu zengin kalantor müşteri servise zaten kendi bile uğramıyor, veriyor elemanına gönderiyor, gelen faturada fiyata bile bakmadan direkt şirketinin muhasebesine gönderiyor. bu kısıtlı müşteri bize yeter, boşver geliri daha aşağıda olan, 3 kuruşun bile hesabını yapacak orta direk müşterilerle uğraşmaya" kafasında olursa sonuç mevcuttaki gibi olur. yani müşteriyi ikiye bölersiniz, birbirine kıyasla "bir elin parmaklarını geçmeyecek" bir kesim servislerinize uğrar, biz kalanlar özel servislere devam ederiz. yeni araç alacak olanlar da volvo kapısnda dolaşır "araçlar güzel eyvallah ama iş arabayı almakla kalmıyor, işletme giderleri bu düzeyde olan bir araba ferrari sınıfnda bile olsa alamam" der ford'a gider, vw'e, audi'ye hatta mercedes'e gider. siz de oturur "showroom ziyaretçisi güzel de niye satışlar az" diye hayıflanır durursunuz... |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aya -- 15 Eylül 2017; 22:38:1 >
Bu mesaja 5 cevap geldi.
|
Konu biraz yetkili servislere kaydı ama servis hizmeti "tatminkar" olsa aradaki farkı verip yine yetkili servise giderdim. Ben çok çok memnuniyetsizim yetkili servisten. Müşteri memnuniyeti hiç yok, her gittiğimde sinirli şekilde ayrılıyorum... Volvo türkiye müşteri memnuniyetini pek önemsemiyor onu anladık, bence servis kısmında çalışanlarının da memnuniyetini pek önemsemiyor. Çalışanlar sanki işini nefret ederek yapıyor, bu da müşteriye yansıyor. Müşteriye nasıl yardımcı olurum diye değil, resmen nasıl başımdan savarım diye uğraşıyorlar. Ailemizdeki beşinci volvoyu kullanıyoruz dolayısıyla sık sık servise gidiyorum, artık ayaklarım geri geri gidiyor. Her seferinde bir sinir harbi. Geçenlerde kardeşimin Bmw 118'ini servise götürdüm, aman Allah'ım... Beni çok zengin ve ünlü biriyle karıştırdıklarını düşündüm, ancak bir yandanda adımla hitap ediyorlar hata yok. İlgi alaka karşılaştırılamaycak kadar iyi. Tamam bakım fiyatları pahalı ancak her sorunuza detaylıca tatminkar açıklama yapıyorlar. Ben tabiri caizse "kıl müşteri"yimdir bıkmadan usanmadan isteklerimi yerine getiriyorlar. İşlerini severek yaptıkları belli. Neticede hem yaklaşık %40-50 daha fazla para verecem hem karşılığında "bizde böyle işine gelirse" muamelesi görecem, neden yetkili servise gideyim? Haksızlık yapmayı hiç sevmem oyüzden yiğidi öldür hakkını yeme. Satış elemanlarının ilgisinden memnunum, biraz daha bilgili olmalılar ama iyi niyetliler. Araçlara zaten diyecek söz yok, boşuna yıllardır volvocu değiliz. Bu cep telefonu aplikasyonlarıda küçük ama güzel jestler oluyor onlar da çok güzel. Servis fıss... |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Vanity Fair -- 15 Eylül 2017; 22:39:16 >
Bu mesajda bahsedilenler: @aya
| Sadece alkışlıyorum.ağzınıza elinize sağlık. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesajda bahsedilenler: @aya
| Çok tşekürler bilgilendirme için lakin körüğü açarakmı sıktınız. Bunu merek ettim |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @palermo
|
bmw'deki servis elemanlarının ilgili, volvo'dakilerin ilgisizliği de yine paraya bakıyor. muhtemeldir ki, volvo'daki elemanlar, bmw'dekinin hatrı sayılır oranda altında ücret alıyorlardır, çalışan memnun olmazsa, müşteriyi nasıl memnun edecek? iş yine dönüp dolaşıyor, yukarıda yazdıklarıma geliyor. elemanlara az para veriyorlardır, niye? çünkü servise gelen araç sayısı az, o nedenle servis fiyatları yüksek de olsa, gelen 3-5 araçtan kazanılanla teker ancak bu kadar dönüyor. her şey zincirin bir halkası yani. servisteki adamın da kaybedeceği çok fazla bir şey kalmıyor haliyle. neyin mücadelesini versin de sizi memnun etmek için gayret göstersin? itirazımız zaten, müşteri sayısını artırmak yerine zoraki gelmek zorunda olan (garanti ya da başka sebeple) müşteriyi yeterli görüp, "biz de böyle, işinize gelirse" kafasıyla iş yapmaya devam ediyor olmaları... oysa 2010 öncesi için satış rakamları düşüktü tamam da, 2011 yılı itibarıyla yeni nesil araçlarla birlikte yollarda gördüğümüz volvo sayılarında hatrı sayılır bir yükseliş var pekala. özellikle yeni s60'ın dünya çapında volvo'nun yüzünü güldüren bir model olduğunu bir çok otorite söyüyor, bunun ülkemizdeki yansıması da gayet görülüyor. ama satılan araçların yüzde kaçı yetkili servise uğruyor? peki insanların yetkili servise gelmiyor olmalarının müsebbibi kim? yetkili servislerden kaçırdıkları, hatta daha da etkili bir tabir kullanayım, yetkili servislerden "kovdukları" müşterinin yarısını geri getirebilseler muhtemeldir ki, şikayetlerin büyük çoğunluğu biter zaten. ama yukarıdaki mesajımda da yazdığım gibi, volvo türkiye'nin böyle bir hedefi, gayreti, çabası hiç olmadı, bu gidişle de olacak gibi görünmüyor... düşünsenize adam gibi bir şirket yönerimi olsa ortada, şu sizin yazdıklarınızın üstüne sizi derhal arayıp, ne olduğunu, neler yaşadığınızı, sorunlarınızın ne olduğunu, nasıl özer dileyip sizi yeniden mutlu bir müşteri yapacaklarını soruyor olmaları gerekirdi çoktan. mesela electrolux markasının, sosyal medyadan paylaştığı bir reklamın altına "elektrikli süpürge denen illet, o iğrenç sesi çıkarmayı bırakıp, sessizleştiği güne kadar gözüme görünmesin, o kadar nefret ederim ki süpürge sesinden, ben evde ya da büroda iken süpürge açılmaz, gitmem beklenir" şeklinde yazdığım bir yorum üzerine müşteri bile olmamama rağmen, sırf böyle düşünüyorum diye, bu düşüncemi yıkmak için, nerdeyse atmadıkları takla kalmadı. dünyanın en sessiz süpürgesinin kendi markalarına ait olduğunu ve nerdeyse duyulmayacak kadar düşük bir gürültü seviyesine sahip olduğunu ispatlamak için nerdeyse kapıma kadar geleceklerdi. süpürge almayacak olmama rağmen düşüncemi değiştirmenin yolunu arıyorlardı, çünkü en iyi reklamın kulaktan kulağa yapıldığının, ben almasam bile sağda solda bunu anlatarak potansiyel müşteri toplayabileceğimin farkındalar adamlar. şurda adlarını anmamız ve olayı anlatıp kendilerini övüyor olmam bile bir reklam ve üstelik parayla bile yapamayacakları bir reklamı bedavaya yapmış oluyorlar. tıpkı sizin bmw markasına dair memnuniyetinizi anlatmanızla ortaya çıkan etki gibi... o nedenle, "müşteri memnuniyeti yönetimi önemlidir, boru değildir" kafasına sahip üreticiler, ürettikleri ne olursa olsun, kürdan üreticisi bile olsalar kazanıyor, diğerleri kaybediyorlar... bakın en basitinden bir mobil uygulaması var di mi volvo türkiye'nin? volvo car prime diye... telefonuma yükledim ve bir türlü çalışmıyor, çünkü telefon numranızı hangi şekildeve formatta girerseniz girin, "geçerli bir telefon numarası girin" hatası verip ilerleyemiyor. bunu burda defalarca söyledim, volvo türkiye'ye mail attım, appstore'a yorum bıraktım (ki şu an girin appstore'a hem benim yorumumu hem de benimle aynı sorunu yaşayan bir sürü daha yorum görürsünüz orda), hatta yetinmedim, yazılım yazan firmayı bulup, onların sitesinden kendilerine bile mesaj gönderdim, özetle dedim ki; "kardeşim hadi size bu yazılımı sipariş eden, parasını ödeyen (en azından öyle zannediyoruz, hoş belki de paralarını alamadılar, ilgisizlik bu yüzden de olabilir, bilemiyorum) ve yazılımı sahiplenip kullanıma koyan volvo türkiye gibi bir şirket bu kadar sorun bildirimini s..kine bile takmıyor umursamıyor, araç sahibi bir çok kişi bunu kanıksadık, garipsemiyoruz da, siz bir yazılım firmasısınız, yazdığınız bir yazılımı müşterinize teslim etmeden testlerini yapmıyor musunuz? nerde hangi hataları veriyor olabilir ya da nereye kadar zorlanınca sorun vermeye başlıyor acaba iye bakmadınız mı hiç, şu yaptığınız iş sizin içinize sindi mi" dedim. ama bugüne kadar yaptığım girişimlerin bir tanesine bile cevaben hani yalancıktan gönderilen hazır matbu "mailinizi aldık, ilgili birimlere ulaştık" minvalinden bir tane otomatik cevap bile gelmedi. şu kadar yazma çizmeye, taş olsa dayanamaz, orta yerinden çatlardı. ama heyhat, volvo türkiye'nin hiç bir tarafına dokunmuyor allah için... bana sorarsanız, volvo'nun türkiye'de bir temsilci firması olmasa, yani volvo global, yarın volvo türkiye'yi kapatsa hiçbirimizin bir eksikliğini hissedeceğini düşünmüyorum. |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aya -- 15 Eylül 2017; 23:28:25 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @Vanity Fair
|
Hocam aslında çoğumuz mürekkep yalamış insanlarız.bu sıkıntıları ingilizce volvo globale yazsak mı acaba diye düşünmüyor değilim. Etrafımdaki 2 arkadaşıma daha hiç akıllarında yokken volvo aldırdım ikisininde bakımlarını internetten siparişle parça alıyor ve ben yaptırıyorum. Acaba bir kere %50 servis indirimi yapıp kaçırdıkları müşteriler geliyormu diye bir test yapsalar çok mu şey kaybederler. Senede 2 defa volvo deri bakım kitiyle deri bakımı yaptırmazsanız deri garanti dışı kalıyor. Otrudum hesapladım 3 senede sadece deri bakım kiti ve işçiliğe verdiğiniz parayla,gerçek deriyle aracınızı yeniden kaplatıyorsunuz. Şimdi nasıl sitem etmeyeyim. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @aya
| bir önceki mesajımda "volvo global, volvo türkiye'yi yarın kapatsa eksikliğini hissetmeyiz" yazdım ya, işte her yeni örnek duyduğumda bu konudaki fikirlerim perçinleşiyor. hatta bu konudaki fikirlerim artık "volvo türkiye kapansa muhtemeldir ki daha mutlu bile olabiliriz"e doğru evriliyor... |
|
Keşke bu yazılanları Volvo Türkiye okusa da bir çözüm sunsa bizlere. Aksesuar kampanyası dedik ses seda çıkmadı. Bakım kampanyası diyoruz bakalım kaale alacaklar mı bizi? |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| Evet körüğü levyeyle yukarı doğru sıyırıp içindeki plastik parçaya da sıktı usta. Tekrar ederse amortisörü komple söküp yağlarız dedi, parçalar bozulmamış değiştirmek israf olur, araya su toz vs kaçınca yapıyor genelde dedi. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @fsnn
Müşteriye gerekli değeri vermedikleri hususuna katılmıyorum. Yeterince değer veriliyor karşılığındada kat kat ücret talep ediliyor.bu ücret olayını Bir örnekle durumu özetleyim.
2012 de 2011 model olarak şimdiki aracım s80 t4 ü aldım. 2013 yılında doğu anadoluda görev yaparken erzurum ford cındıllı otomotive yolum düştü.(volvo bakım yetkisi verilmiş yani yetkili servis) Ecoboost araçların yağ bakımı ne kadar diye sorduğumda 450 tl cevabını aldım(aracıı ford kuga ecoboost sanıyorlar)
Aracım garantiden çıkmasın düşüncesiyle tamam dedim
Aracı görünce mustafa beydi sanırımim araç volvoysa 900 tl dedi. Aynı parçaları kullanmayacakmısınız dediğimde, herşey aynı ama volvo bize bu fiyatı verdi dedi
O zaman eleştirelirimi sabri beye ilettim. Bizim giderlerimiz fazla demekle yetindi. (Personel,kira,kurs vs) aynı giderler forddada var dedim cevap alamadım.
O zamanlar sabri beyin şakşakcılığını yapanlar bana git ford al,bu araç premium dediler. Bende bunun bir çözüm olmadığını premium aracımızın premium olmayan bir firmanın motorunu ve şanzımanını kullanıyor o zaman sizin tabirinizle dedim. Velhasıl o arkadaşlar küstü(2-3 kişi isim vermeyim) ve bu yazılanlardan sonra sabri beyde yazmamaya başladı.
Herkes haklı olabilir. Ama göz göre göre önde volvo amblemi var diye 2 kat para vermek zoruma gidiyor arkadaş.
Sonuç olarak servis böyle diye volvodan vazgeçilmez. Bunu bu yaz mercedes c ve bmw 3.18 son kasa kullanan biri ve 10 yılı aşkındır volvo kullanıcısı olarak söylüyorum.
Pahalıysa (passat bakımından biraz fazla)sıfır alırsan 3 sene dişini sıkar parçaları internetten sipariş verir bir ustaya taktırır 300 tl ye halledersin. Yazdıklarım şahsi düşüncemdir
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle