Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
35
Cevap
925
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Cevap: Sizce cennet nasıl bir yer? (2. sayfa)
H
9 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: mcquazer

keşke şu an bilsek, tam olarak bize bahsedileni kadar biliyoruz. bazen aklıma gelir kuranda resmedilseymiş cennet cehennem görsel olarak nasıl olurdu acep inanan sayısı fazlalaşır mıydı? adam bildiğin reddediyor. hayır hoşnutlu bir yorumda atmadan direk netliği koydu

Öyle birşey yapılsaydı, fazlalaşmayı bırak, inanmayan kalmazdı ki.

Cehennemi toplu iğne deliği kadar bir yerden görse insan başını secdeden kaldırmazdı, diye bir hadis var.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
M
9 yıl
Yüzbaşı

peki cennet? onun görseli rahatlatmaz mıydı cehennemin yanında. tek cehennem olsa bu dediğin doğru ama ikisi bir arada nasıl olurdu.

neyse inanmayanlara o reddikleri rabbim iç huzuru nasip eylesin, ki daha sağlıklı düşünüp öyle karar verilsin. en azından reddedilmesin bir nebze de olsa iman nasip olursa içleri daha huzurlu olacak, "keşke bilselerdi"



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @hsnksy92
M
9 yıl
Binbaşı

Merhaba.
Yemek yeme ihtiyacı yoksa doğal olarak tuvalet ihtiyacı da olmaz.
İçilen veya içildiği zannedilen her neyse çiş veya terleme ihtiyacı da olmaz.
Cennetin manası Dünya yaşamındaki sıkıntılardan uzak olmak ise, fizyolojik ihtiyaçların (yeme içme, dışkılama, sex) oluşmaması lazım.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
G
9 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: EdvaldBoassonHagen


quote:

Orijinalden alıntı: cowboy12

quote:

Orijinalden alıntı: EdvaldBoassonHagen

quote:

Orijinalden alıntı: cowboy12

Hayır yanlışın var. Kıyamet günü dirileceğiz ve ruh bedene dönecek. Dolayısıyla duyularımız da olacak.

Organ nakli yaptiranlarin durumu ne olacak?

Sakat olanların durumu ne olacak?

Tuvalet açlık gibi sıkıntılar da mı olacak?

Vücutta ağrı sizi hicbir sey olmayacak mı?

Hücrelerden olusacaksak yine bunların bir şekilde beslenmesi falan gerekmiyor mu? Yoksa hücre teorisi tamamen yanlış mı?

Maddesel bir ortam mi olacak. Diğer türlü duyularimizi tamamen kullanmak imkansız çünkü?

Tam olarak nasıl geçiyor bu kuranda cidden çok merak ediyorum hocam açıklanabilir misiniz?

Bir de ayetlerde sürekli ırmak ve pinarlardan bahsetmesi niye?


-Bedenimiz eski bedenine dönmeyecek, yepyeni bir yaratılışla yediden yaratılacak. Erkekler yakışıklı olacak, kızlar ise güzelleşecekler. Vücutta ise saç, kaş ve kirpik hariç tüy olmayacak.
-Tuvalet, açlık hatta doymak olmayacak.
-Vücutta ağrı, sızı, hastalık olmayacak.
-Hücre teorisi doğru olabilir ama cennette nasıl olur bilemiyorum.
-Evet maddesel bir ortam olacak. Ve sebeplere bağlı olmayan bir maddesel ortam olacak. Yani dünyadaki gibi sebep-sonuç ilişkisi yok.
-Son söylediğini tam bilmiyorum ama herhalde cennetin güzellikleri vurgulanıyor.

Baya çılgınmis hocam ne diyim. Maddesel ortam var ağrı sizi yok falan. Açlık yok tokluk yok. Yemek yemeden solunum yapabiliyoruz bildiğin. Laktik asit fermantasyonu hiç yapmıyoruz. Cennette bakteri falanda yok ki nasıl oksijen alicaz onu da anlamadım. Idrar olusturmayacagiz o zaman boşaltım organlarimiz neden var olacak? Buradaki yaşama orası baya baya ters hocam. Benim beynim yetmedi hocam anlamaya kusura bakmayın.

Nasıl ki Anne karnında bu dünyada olan şeylerden hiçbir haberin yoksa ve nasıl oluştuğunu sonradan öğrendiysen cennetti de düşünme orayı kavrama yeteneğin yoktur. Bırakalımda zamanın işleyişi ile şu emin sözlerden sıyrılarak ne olacağını görelim.



< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >

H
9 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Mytohology

Merhaba.
Yemek yeme ihtiyacı yoksa doğal olarak tuvalet ihtiyacı da olmaz.
İçilen veya içildiği zannedilen her neyse çiş veya terleme ihtiyacı da olmaz.
Cennetin manası Dünya yaşamındaki sıkıntılardan uzak olmak ise, fizyolojik ihtiyaçların (yeme içme, dışkılama, sex) oluşmaması lazım.

Cennetin manası o değil.

Dinler olmasa ''cennet'' diye bir kavramı bilemezdik. Dolayısı ile cennet dini bir kavramdır.

İnananlara göre vardır , inkar edenlere göre yoktur. Dolayısı ile bu kavramı yorumlamak için öncelikle inanmış olmak gerekir. Hem inkar edip hemde yorumlamak saçma oluyor.



S
9 yıl
Yüzbaşı

Cenneti boşver. Gittiğinde görürsün



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
B
9 yıl
Yarbay

aklının hayalinin ötesinde bir alem ...
önce bir şeyler hayal et ...
sonra cennetin "hayallerin ötesinde" olduğunu hatırla ...
işte öyle bir yer ...





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bayberty -- 28 Şubat 2016; 20:49:12 >

C
9 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: garcibaba

Cennette cehennem de bu dünya


ölüp geri döndün galiba :)



C
9 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: mcquazer

keşke şu an bilsek, tam olarak bize bahsedileni kadar biliyoruz. bazen aklıma gelir kuranda resmedilseymiş cennet cehennem görsel olarak nasıl olurdu acep inanan sayısı fazlalaşır mıydı? adam bildiğin reddediyor. hayır hoşnutlu bir yorumda atmadan direk netliği koydu

Kuran da zaten resmedilmiş hali var
lakin insanoğlu tamamını merak eder olmuş (sanki orayı garantilemiş gibi)
cennet gözlerin kamaşacağı bir yer ,cehennem ise çok büyük ızdırap ,daha ne olsun ?

cennet ve cehennem gösterilmiş olsa dahi çok fark edeceğini zannetmem
zaten Kuran yeterince anlatmış ve buna rağmen bir insan kabul etmiyorsa yapacak şey kalmıyor
ha birde demezler mi ,senin Tanrın insanları sonsuza kadar yakacakmış
sanki orayı kendisi hak etmiyor da ,Allah zorla oraya atıyormuş gibi anlatmazlar mı
gülsem mi ,ağlasam mı türü yani :)



O
9 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: rebellion

Bismillahirrahmanirrahîm

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adı ile;

VÂKIA-57
Diyanet İşleri:
Sizi biz yarattık. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?

VÂKIA-58
Diyanet İşleri:
Attığınız o meniye ne dersiniz?

VÂKIA-59
Diyanet İşleri:
Onu siz mi yaratıyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz?

VÂKIA-60-61
Diyanet İşleri:
Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.

VÂKIA-62
Diyanet İşleri:
Andolsun, birinci yaratılışı(nızı) biliyorsunuz. O hâlde düşünseniz ya!


Sadakallahül’l-Âzim

Azim olan Allah ne güzel ne doğru söyledi .

quote:

Orijinalden alinti: rebellion

Bismillahirrahmanirrahîm

Rahman ve Rahim olan Allah'in adi ile;

VÂKIA-57
Diyanet Isleri:
Sizi biz yarattik. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?

VÂKIA-58
Diyanet Isleri:
Attiginiz o meniye ne dersiniz?

VÂKIA-59
Diyanet Isleri:
Onu siz mi yaratiyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz?

VÂKIA-60-61
Diyanet Isleri:
Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceginiz bir sekilde yeniden yaratmak üzere aranizda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.

VÂKIA-62
Diyanet Isleri:
Andolsun, birinci yaratilisi(nizi) biliyorsunuz. O hâlde düsünseniz ya!


Sadakallahül’l-Âzim

Azim olan Allah ne güzel ne dogru söyledi .



Allah madem tek, eşi benzer yok, neden kendinden "biz" diye bahsediyor, bu bir. İkincisi bu cümleler bana insan tarafından yazılmış gibi geliyor. Kaldı ki Kuran'ı yazıldığı dönemin kitaplarından ayıran hiçbir özelliği yok (kalınlığı dışında). Yani nasıl desem, bir resim bile yok kitapta.


Bu mesaja 2 cevap geldi.
H
9 yıl
Yarbay

cennet ve cehennemin bir vaat olduğunu düşünmek imanı şarta tabi kılar. ölmem lazım, rasul ne kadar acı çektiyse benim de o kadar çekmem lazım 4 kadınla evlenmem lazım! bu son lazımlıkta duralım.

cennet ve cehennem imani duruşta vaat değil hakikattır. hakikat ise andır. bu açıdan cennete ve cehenneme iman eden bu dünyayı tanımlayabilmelidir. tanımlayamayan, iman etmeyen ise an itibari ile cenneti ve cehennemi durumuna göre beyan eder. cenneti yaşar yok der hakettiği cehennemi gizler ve adaletsiz ilah der.

bence cennet imani duruşa göre hakikattir ve biz ne cennet ne cehennem dersek arafı-arasadı yaşayan gibi oluruz.
bizim imani duruşumuz şüpheci duruşa evrilmekle cenneti vaad eden veya cehennemi ceza olarak tayin edilmiş güne bırakan şeklinde agnostizme evrilen diyni anlatır.

vaad konusu(cennet veya cehennem) hakikate evrilmedikçe ya da yaşanan hal(yine cennet ve cehennem) hakikatin ta kendisi iken benim o vaatlerden diğerini nazara vermemle karşı yakadaki kişiyi ikna edemeyeceğim anlaşılır.

bu dünya hakikatle araf oldukça dikkat edin cennet veya cehennem hakikat olarak yoktur. bu meydan kapanır bu konu açılır.
dindeki bir olguyu yani 4 kadınla evlenmeyi kabul edip de diyne karşı duruşu zaman ve mekanla açıklamak zaman ve mekanı kırar ve başka bir gerçeklik olgusunu oluşturur. iman sahibi adam mantıklı olmak rasyonalist düşünmek ve kendisinden başşka binlerce varlığın aynı kitapta hukukunun olduğunu anlamak-düşünmek zorundadır.
benim rabbim incir ağacının da rabbi değil mi?

erkek bir incir ağacının yanına(2 şer 3 er 4 er olarak alın) 10 yakın dişi incir ağacı konur ve bu tek ağaç en asil halde diğerlerini döller. madem en doğrusunu o teala bilir bu örnek inanan bir kalbin öncelikle kendisi ikna etmesi ve karşı tarafı da düşündürmesi için dosdoğru cevap değil midir?

inananın insanın mahviyet duygusu çok önemlidir. kitabullahın aslı meleklerin iken fasıl kısmının nebatat için olduğu ilk tevilde anlaşılmaktadır. evrimsel beyan nebatatın hayvanata evrilip insan olacağını söyler iken ilahi beyan yazıldığı gibi okunur der. yaradanu teala ölümden sonra yaşam için gerekli ve yeterli örneği vermiştir ve nebatatın bahçesi ve suyu zaten cenneti beyan eder haldedir.

insanı zorla bir yere sokmak isteyen evladına rahmetinden ötürü onun annesi olsa gerektir.



R
9 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: onur89tr

quote:

Orijinalden alinti: rebellion

Bismillahirrahmanirrahîm

Rahman ve Rahim olan Allah'in adi ile;

VÂKIA-57
Diyanet Isleri:
Sizi biz yarattik. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?

VÂKIA-58
Diyanet Isleri:
Attiginiz o meniye ne dersiniz?

VÂKIA-59
Diyanet Isleri:
Onu siz mi yaratiyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz?

VÂKIA-60-61
Diyanet Isleri:
Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceginiz bir sekilde yeniden yaratmak üzere aranizda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.

VÂKIA-62
Diyanet Isleri:
Andolsun, birinci yaratilisi(nizi) biliyorsunuz. O hâlde düsünseniz ya!


Sadakallahül’l-Âzim

Azim olan Allah ne güzel ne dogru söyledi .



Allah madem tek, eşi benzer yok, neden kendinden "biz" diye bahsediyor, bu bir. İkincisi bu cümleler bana insan tarafından yazılmış gibi geliyor. Kaldı ki Kuran'ı yazıldığı dönemin kitaplarından ayıran hiçbir özelliği yok (kalınlığı dışında). Yani nasıl desem, bir resim bile yok kitapta.

Alıntıları Göster
quote:

Orijinalden alinti: onur89tr

quote:

Orijinalden alinti: rebellion

Bismillahirrahmanirrahîm

Rahman ve Rahim olan Allah'in adi ile;

VÂKIA-57
Diyanet Isleri:
Sizi biz yarattik. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?

VÂKIA-58
Diyanet Isleri:
Attiginiz o meniye ne dersiniz?

VÂKIA-59
Diyanet Isleri:
Onu siz mi yaratiyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz?

VÂKIA-60-61
Diyanet Isleri:
Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceginiz bir sekilde yeniden yaratmak üzere aranizda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.

VÂKIA-62
Diyanet Isleri:
Andolsun, birinci yaratilisi(nizi) biliyorsunuz. O hâlde düsünseniz ya!


Sadakallahül’l-Âzim

Azim olan Allah ne güzel ne dogru söyledi .



Allah madem tek, eşi benzer yok, neden kendinden "biz" diye bahsediyor, bu bir. İkincisi bu cümleler bana insan tarafından yazılmış gibi geliyor. Kaldı ki Kuran'ı yazıldığı dönemin kitaplarından ayıran hiçbir özelliği yok (kalınlığı dışında). Yani nasıl desem, bir resim bile yok kitapta.

Öncelikle geç cevap veriyorum kusuruma bakmayın, anca vaktim oldu.

Hocam aklınızdaki soruların cevabı çok basit aslında, sadece beni ön yargısız dinlemeniz istiyorum.

''BİZ'' der evet. Hatta ''O'' da der ve ''BEN'' de der. Video vereceğim sorunuza cevap olarak, ama SİZ iyice düşünün derim :))

Daha öncesinde, birçok zamir kullanır ki ALLAH ayetlerde. Benzerinin olmadığını birçok zamir kullanarak herhangi yakıştırma mesela cinsiyet kavramı ile alakalı muhabbetten münezzeh olduğunu anlayabilmemiz için. Birşeye benzetememek için, mesela şu ayete bakalım çünkü hiçbirşey O'nun benzeri gibi bile değildir, anlayabilmemiz için;

Diyanet

42/ŞÛRÂ-11:
O, gökleri ve yeri yaratandır. Size kendinizden eşler, hayvanlardan da (kendilerine) eşler yaratmıştır. Bu sûretle sizi üretiyor. O’nun benzeri hiçbir şey yoktur. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.


Bizim benzerimizin yoktur diye buyurmamıştır, dikkat ediniz(SİZ)

Şimdi ise SİZ'i video ile başbaşa bırakıyorum.

Videoyu izlemek için tıklayınız

Videoyu izlemek için tıklayınız


Diğer sorunuz ise size çok insansı gelmesi ifadelerin. Siz bir kitap indirseniz anlayacağı şekilde translate etmezmiydiniz.

2000 sene önceye gitsek siz bir uçağı olduğu gibi anlatamazsınız. Uçak için uçan bir kuş yada metalden bir kuş yığını dersiniz. Sizin uçak demeniz pek birşey ifadet etmeyecektir. Onu anlatmak için onun bilgisine, ilmine göre anlatırsın ki hee desin. Fizik problemlerine girmiyorum bile.

Bakın little ceasers pizza reklamı var görmüşsünüzdür belki. Jull Cesar'a mucitler ürün gösteriyorlar, biri cep telefonunu gösteriyor Cesar cebimmi var ki diyor, nitekim ona en uygunu 4 köşeli pizza oluyor :) Bakın bu kitap insanlar anlayabilsin diye indi, dolayısı ile varoluşun anlama durumu böyle olduğu için size gayette öyle gelecektir. Ön yargısız derin birşekil düşünürseniz gerçekten anlarsınız.


3000 sene sonrasından zaman makinasını icat etmiş biri geldi. Size bir teknoloji vericek, tahmin edebiliyormusunuz elbette hayal gücü birşeyler tasarlar. Ama 2000 sene öncesine gidip video kamera ile kayıt yapsanız diz çökerdi heralde insanlık, o neki. Yada akıllı telefon evet evet herşey var onda

Çok şükür ki size yakın geliyor ayarları, buna göre ayarlanmış. Eğer anlayacağımız dilden olmasaydı ne manası olacaktı :)

İlahi gücü idrak edebilmeyi düşünün ben size 3000 sene diyorum, 1 milyar sene desem yada daha fazlası? bakın bahsettiğimiz zamanı mekanı dolayısı ile evreni yaratan ALLAH olduğunuda bilmek gerekiyor. KURAN hitaplarına bakmak gerekiyor, son din 1 milyar yılında inmiş olsaydı şayet başka türlü olurdu. Ama 1.000.001.400 yılında yine aynı muhabbetler olurdu:) Çünkü burada red olayı çok başka gerçekten kavramlar karışıyor. İslam size kötüyü emretmez aksini emreder. Bir toplum için olması gerekeni emreder. Yasakları söyler, ne ekersen onu biçersin der. Yahu benim ihtiyacım yok ben iyi biriyim, hatta ahlak için ihtiyacım yok gibi tuhaf bir savunma mekanizması vardır. Oysa düşünse eyvallah İslamda onun olduğundan bahseder sen ahlaksızsın demezki ne bileyim daha nasıl ifade edebilirim.

Yolcuya kızıp yola pay biçilmezki. Yolu iyice bilmek gerekiyor bakın insanlar gerçekten kusurlu, nefs var özgür irade var bunu kötü olarakta kullanıyorlar iyi olarakta. Müslüman biri, müslümanlık zırhı onu örtmez, hatası onundur ama tutup o kimlik problemli demek için gerçekten detaylı bir bilgi gerekir. Ne kadar dürüstüz bu konuda. Ben bir ateistin sıkıntılı ve problemli hareketlerini hepsine pay biçmemki. İnsan olduğuna bakarım önce... Lakin saldırıların karşılığı elbette güzel söz, olmuyorsa hele bir kendine bak ozaman demek öyle bir düşüncen varsa senin kimliğinde senin gibidir ozaman empati yapmaya davet ederim. Tabi bu bazen hararetli oluyor Ama artık o hararetten uzağım, söylerim birşey çekilirim. İnancım, inancın ile dalga konusu varsa oradan uzaklaş der. O konu devam etmiyorsa gidebilirsin der. Bunda da hayır var çünkü insanın sabrı sükuneti sarsılıyor. Sonra yine birşey denr ama dayatma yada kavga gürültü değil. Mantıklı bir cevabı elbette var denir.

Bu bahsedilenin doğrulayıcısı olmak ise iman etmek oluyor. Ama şunu bilmek gerekir, İslamiyet ile son kitab KURAN'I KERİM ile eğri doğru tamamlanmıştır. Bakın armut piş ağzıma düş yoktur artık, en büyük mucize artık KURAN olduğunu ALLAH ayeti kerimede buyurur bunu. Artık kendiniz gayret gösterin temel oldu. Yok müdahale etmiyor, neden vermiyor etmiyoru tamamen üzerimden nasıl atsamdır. Artık insanlar imtihanında mezun olacaklar senelerde sürse kaçınılmaz son(Kıyamet) gelene kadar bu böyle. Bakın bu sondan bahsedilince bile dalga konusu oluyordu. Evet evrenin göçeceği 3 teori henüz anlaşılamamıştı.
Sizin hiçbir şekilde hayatınızı kötü etkileyecek durumları bulamazsınız, temel vermiştir öğretiler emirler vermiştir. 1 milyar sene sonraya gidin yapılan suçların türüde değişse bir karşılık olarak cezası olacağı fikri devam eder. Kimse yaptığı ile kalmaz evrensel bir kanundur. Mesele azap durumu ise, kötüyü kapsayan ve kibir ile olduğu doğrularını doğrulayıcısı olmaktan kaçınıp ve halen günümüzce tartışılan mevzuların sebebi Kuranı Kerim ve indirten ALLAH CC. Niye biz dedi mevzusu ve niye insan ağzı gibi, resim bile yok. Resmi siz çizin işte, ALLAH'ın ayetleri birer delildir, ayetlerinde geçen ayet kelimesi ise kainattır. Doğadır, hayvanlardır, insanlardır göklerdir, evrendir yarattığı herşeydir. O resimleride çiz işte botanikçi ol. Veteriner ol, doktor ol, fizikçi ol bak ayetlerini gör ibret için. Klasik bir anlayış yoktur bakınız hapsolunmuş işte din araştırmaktan, ilimden uzak değil hiçbir alakası yok aksine yahu ibret alırsın almak için yerinde görmek gibisi varmı o uğurda çalışmak(cihad) etmek gibisi varmı. ALLAH yarattıklarıma bak diye buyurur, bu dinin inancındaki ALLAH ki zamanı mekanı var etmiş evren içerisinde yarattıkları neleri kapsamaz ki?

Yemek kitabına bakarak lezzetli yemek yapabilirsin. Ama yapabilirsin bak malzemeler yazıyor orada, önüne bir anda düşmüyor. Sen bakarsın, o da sana bakar. Meseleyi anlayana kadar açlıktan gidicez :)


Namaz mı insana post modern geliyor. Yahu namaz size ALLAH'ı hatırlatır, ayetleri hatırlatır ibretine nail olunur. Yaradanın sizin bizim namazına ihtiyacı mı vardır. Oruç tutup tokun halini anlamamıza ALLAH 'ın ihtiyacı mı vardır. Zekat ile malı paylaşmanın ihtiyacı mı vardır. İyiliği emreden ALLAH kainatı yaratanda ALLAH. Bazı insanlarca gereksiz görünen ''niye böyle insan evin içindeki muhabbeti ne yapsın'' gibi şeylerde görgü kurallarıdır. Bir kıssa ile anlatılması zihne yapıştırır, betimlemeler ile anlama kabiliyetini artırır. Hayatınıza adapte edersiniz.


Günümüzde kafirlik mevzusu şuna benzetilebilir; Kişisel düşünce ve bir yerin yanlış çıkarımları ile olanı olduğu gibinden uzak göstermek yetmezmiş gibi iftiralar ile hakikatı örtmek işte en güzel örneğidir. Sorgulayabilirsin, araştırabilirsin ama kişisel düşüncen ile olduğundan uzak şeyler ile iftira edip işte şu şöyle demek olanı örtmek ve kendi algını dayatmaktır. Bu inanılmaz derecede insanları etkiliyor çünkü ALLAH Kuranı Kerimde defalarca akledin der. Bakın bir felsefecinin bir sözü var, çok yerindedi: Az düşünmek inançsızlığa, derin düşünmek ise Tanrı'ya götürür diye.




Bakın sizin etkilenen algınızdan uzak olmanız lazım. O yüzden birşeyi tek taraflı düşünmektense farklı farklı ele almanız gerekiyor. Biri size bıçak kötü dese, sizde bıçağın zararları diye aratırsanız size çıkacak sonuçlar; adam yaralama, öldürme, kan, zarar olarak çıkar. Bıçağın yararları diye ararsanız ise: Meyve ve sebze soymak gibi bir kolaylık tekamül edip dünyanın en güzel yemeklerini yapmaya vesile olabiliceğide görülür. Algı gerçekten insanda etkileyici bir roldür. Siz birşeye yok derseniz, o yok kavramı üzerinden yürürsünüz sorgunuzda o yokluk üzerinden olur. Mantıklı gelen ise yok kavramıdır çünkü, belki farkında olmadan olsa baştan şartlanıyorsunuz. Genel algılar insan üzerinden gerçekten manipülasyon ile oynuyor.Siz ondan sıyrılıp genel düşünürseniz gerçekten herşey farklılaşıyor.


Elbette ayarlar bize göre ayarlanıcaktı. Rüzgar ile mi gelseydi yada algımızın üst boyutundan mı gelseydi. Esip giderdi farkına bile varamazdık, bakın karanlık enerji diyoruz varmış. İnfared,radyo dalgaları , micro wave, gama. Bunlar ile daha farklı görüyoruz. Kara delikler Einstein'ın genel görelilik kuramıyla tanımlanmışlardır. Doğrudan gözlemlenememekle birlikte, çeşitli dalga boylarını kullanan dolaylı gözlem teknikleri sayesinde keşfedilmişlerdir.
Yeni bir fizik dalı da çıktı geçenlerde; kütle çekimsel dalgalar. Dahada çıkar sonu gelmez. Kainat sırlar ile dolu, insanoğlu ise o sıraların peşinde aslında o sırların ortaya çıkışı ile benim kalben inandığım ALLAH'ın azameti daha da belirginleşiyor:) SUBHANALLAH.


Yazılacak çok şeyler var dostum. Ben yanarımda ilham alamamışım hayatıma. Şimdi ise bana birşeyler yapma güdüsü verdi islamiyet. Geç anlayabildim, çünkü uzaktım bir zamanlar. Öyle işte müslümanım diyordum. Kurandan haberim yoktu, ağız müslümanıydım.

Mesele müslüman yaşamak. Hatta yaşayabilmek. O emir ve öğütlerden nasibini tamamen alabilmek gerçekten zor. Kimse kusursuz değil, olamayızda. Onun ötesinde, hiçbirşey iken birşey olmanın bizi biz yapan bu varoluşun hamdını ödeyemeyiz bile.
















< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi rebellion -- 6 Mart 2016; 4:48:56 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
C
9 yıl
Yarbay

arkadaş acaba 1400 küsür yıl önce yazılmış hangi kitabı gördü :)
benim bildiğim o zamandan günümüze kadar bir benzeri dahi yazılamadı
hitap şeklini ben hiçbir kitapta görmedim
insanlar teferruata önem verir ,bir konuyu anlatır da anlatır ama bu kitap tam tersi olarak çok kısa kelimelerle dünyaları anlatır
zaten bu nedenle kimse yarışa girememiştir
önümüze sürülen hadisleri dahi incelediğimizde Kuran ile hiçbir benzerlik bulunamıyor




Bu mesajda bahsedilenler: @rebellion
R
9 yıl
Binbaşı


Diyanet İşleri
17/İSRÂ-88:
De ki: “Andolsun, insanlar ve cinler bu Kur’an’ın bir benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine de destek olsalar, yine onun benzerini getiremezler.”


İftira ve yaftalamaklarla ömür geçiriyor. Niye bu iddaanın meydan okumanın aksine davranamıyorlar. Sürekli bir eleştiri bombardımanına tutuluyor. Yukarıdaki ayette olan bir iddaa var. Bu durum görmezden gelinip, eleştirmeye devam. Nitekim getiremezler, farazi getirmeye çalışsalar zamanın hışmına uğrar. Tarih diye yazılır bir kenara. Üzerine basa basa diyorum Allah'ın ayeti/delili bunun en net cevabıdır zaten. Getiremezler.

Lâkin islamiyete bakınca artan bir nüfus, sonuna kadar tutarlı ve asırlardır Hz. Adem As'dan, Hz.Muhammed sav'e kadar. Tevhid merkez alınmış elhamdülillah. İnsanların birbirlerine dahi tapmalarının, efsanelerinin yada Rahmanın yarattıklarından cin yahut melekleri. İnsanlık bahsedildi diye onları ilahi merkeze almış. Yaradıcıdansa yarattıklarına yönelmiş. İnsanlar içindeki düzeni sağlamak için bir avuç idik yeryüzünde ayakta kalanlar. Birbirlerine tapmaktan tuhaf tuhaf adetlerinden sıyrılamadılar akleden toplum ister ya Allah cc, akletmiyoruz işte. Nitekim bu din KURAN ile son mezun olunacak hâle gelmiş. Dersine iyi çalışta başarılı ol. Ama mezun olmak yok, sınav yok diye geçiştiriyorsun.

İnsanlar ibret almazlarmı, ne kadar kibirliyiz. Materyalizme fazla saplanmışız. Sevgi ile yapılan eylemleri bir zorunluluk gibi dayatılmasıda nedir. Bir annenin oğlunu sevmesi şefkat göstermesi. Sadece evrimsel bir üreme psikolojisine bağlamak, bu annelerimize hakaretin babasıdır. Anaların kutsallığı bilinmezmi, basitleştirmek onları üzmezmi. Ben niye böyle düşünüyorum, yada sen evlat olarak bu düşünce ile üzülmüyormusun. Sen niye üzülüyorsun anneni sevme psikolojisindenmi kaybetmemek mi yaşama güdünden mi? Sonsuz bir paradoksun içine hapsediyorsun kendini.
Sözüm anne sevgisini dahi ilahi bir dokunuşun aksine söylemde bulunanlara. Sevginin materyalizmden, maddesellikten sıyrılmasına örnek için söylüyorum bunları. Bu güdüler niye. Sadece beynin bazı bölgelerinin etkilenmesimi bu kadar mı kolay cevabı. Hiç mi şahit olmadık anaların mucizevi telepatilerine. Tesadüfler silsilesinin eserimi bu.


Senin evrimine birşey demiyorum ben. Maymundan gelme iddaaniz olmadiği durumunu da bir o kadar biliyorum. İnsanlar iddaanın asıl nedenine odaklanmamışlar. Benim serzelenişim ilahi dokunuştan soyutlamak, ittirmek kenara. Tesadüf diyip geçiştirmek için ne kadar tesadüflere rastladın hayatında. Yaratılmanı tesadüfe bağlaman ise hayatındaki tesadüflerden acayip karmaşık birşey. İslamiyet size niye burda olduğunuzu söylüyor. Bu kitabın kalınlığı kâinatıda aşıyor ahiretide kapsıyor, zaman ve mekan dışı Yaradıcıdan, benim ve sizin anlayacağıniz dilden söylemleri. Evrendeki ayarlar gibi algı içinde hassas ayarlanmış. Her sorulanın cevabı bu kitapta bulunmanın hikmeti yetmez mi. Bir ayet ile dünyalar anlarsın.

-
Cennet konusu ise. Dostum, cennet arzu ettiğin, dilediğin herşey anlasana işte ya:). Alttan geçen ırmaklar, haz duyulan şeyler bunlar insanı hoşnut edecek şeyler. Evrensel güzellikteki örneklendirmeler.
İnsanlığın henüz keşfetmediği nimetlerden bahsetmek ise yukarıda bahsettiğim algı ayarı ile yeterli olacaktır. Ne anlatayımda sen onu anlayasın. Kuranın ve islamiyetin geneline vakıf olarak hikmetinin, değerini anlarsın. Bütün bir resme(Kuran ve hayattaki ayetleri) bakmanız gerekiyor. Allahın ayetlerinden ibret almanın en güzel yolu olabildiğince o ibretlere bakmak. Ama bakarken elbette dahada yaklaşmak gerekiyor. Azametini anlayabilmek, ve kavrayabilmek için.
Yinede yetmez, rızasını kazanmak büyük bir nimet insanlar için.

Buna rağmen bahsettiğim gibi cennetten ise Cenabı Hakkın rızasına dahil olmak en büyük mükafat. Beni var edenin, hamd ile rızasını almak isterim. Nitekim Ayeti Kerimede böyle der Allah cc.

(TEVBE/72)
Allah mümin erkeklere ve mümin kadınlara, altlarından ırmaklar akan cennetler vaad buyurdu. Orada ebedi kalacaklardır. Hem de Adn cennetlerinde hoş meskenler vaad etmiştir. Allah'ın rızası ise hepsinden büyüktür. İşte asıl büyük kurtuluş da budur.







< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi rebellion -- 7 Mart 2016; 3:59:39 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

M
9 yıl
Yüzbaşı

insanın saçı beyazlıyor bunun önüne geçebiliyor mu? peki niye beyazlıyor; hazırlık yap deniyor işte ölüm gelip çatacak. kamburu çıkıyor yaşı ilerlemiş insanların, bunlar hep insana bir uyarı sesleniş. görebilene anlayana o kadar çok sesleniş detayı varki ah bir bilinse.

hadi onu geçtim; neden sorulara cevap aranmıyor? bir fikri olduğu gibi bütün her şeyi reddetmesine mi sebep? cevap aramayıp kitapla da zıtlık yarışına giren var peygamber(ler)le de.

(haşa) insan yazması bir kitap; bir peygambere uyun diyecek ve o kitabı yazan diye tabir ettiğiniz peygamber de oradan linç girişimi ona gerçekleştirilemeden sağ çıkacak? aksine kitapta korunmuş peygamber de. şimdi şu zamanda yap bakalım üstün bir dilden insanlara hitap edercesine kitap yapmayı dene? bak nasıl babayiğidin biri çıkıp dersini vermiyor mu. charlie hebdo'yu hatırlayın dinsizin hakkından imansız gelir yani öyle sanıldığı gibi basit değil bu işler bu dünyanın sahibi var



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

K
9 yıl
Binbaşı

Allahın ayetleri güzel bilgiler veriyor

Cennetteki en büyük nimet Allahın rızasını kazanmış olmanın cennete girmenin vermiş olduğu huzur. Kurana göre

İnanmış ve kazanmış olmak muhteşem olacaktir.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.