Bizim ampul kafalar aman duymasın. Vergi deyince bir tarafları oynuyor.
Ayrıca Meksika için de şaka gibi vergi. Lan sanki uyuşturucu ticareti yapan karteller, çeteler bu oyunları oynarak bu suç örgütlerini kurdular. Sanki bu pisliğin içinde cirit atanlar oyun oynuyordu da çete kurdu, kartele katıldı. Çok geri zekalıca bir vergi olmuş. Oyunda yaş sınırlarını adamlar sanki süs olsun diye koymuş, sanki orada kabak gibi 18+ boşuna duruyor.
Mehmet Şimşek sadece piyon. Vergiyi RTE ister. Geri kalan tüm bakanlar sadece görüntü, meclis ve kabine illüzyondan ibarettir. Onlar yani bakanlar, bakan yardımcıları, danışmanlar vs; işler berbat gittiğinde suçlanacak günah geçileri olmak için, asıl sorumlunun önünde baraj olmak için mevcutturlar. Gerektiği zaman görevden alınır ya da "görevlerinin affını isterler" veya istenir yani öyle bir şeyler işte. Mehmet Şimşek'ten önce de bu hükümet yüksek vergiler alıp yeni yeni vergiler çıkarıyordu Şimşek gelince de aynı şeylere devam ediliyor. Bugün Şimşek gitsin, yerine başka bir kukla—amaaan, şey başka bakan gelsin; sonuç yine değişmez. Vergilemeler tam gaz devam eder. Olay AKP'nin liderinde bitiyor.
Adamlar milletini düşünüyor. Gta nın kralı Meksika sokaklarında bedava ve full aksiyonla yaşanıyor. Hatta para bile alırsın bu aksiyon için. Evinin penceresinden izleyeceğin aksiyon için gidip dijitale para vermek nedir. Hükümet bunu yapmış aslında. Oyuna para vermeyin oyuna dahil olun.
Aslında bu trajikomik durum şunu gösteriyor meclisi bu karteller yönetiyor. Yarın pis işleri için adam gerektiğinde gta oynayan adamları çağıramazsın o yüzden bu saçma yönlendirmeler.
farklı bir açıdan bakarsan mantıklı gelebilir. meksikanın tamamı kartel sanmayın 200m nufüslu ülke. en azından çocukları uzak tutmaya çalışmış olabilirler
martılara simit atma alışkanlığının Türkiye'de yaygınlaşmasının biraz da kültürel bir boyutu var. Şehirde yaşayan martılar, insanların sokakta yediği yiyecekleri, özellikle simit gibi kolayca elde edilebilecek gıdaları benimsemişler. İstanbul'un sahil kesimlerinde, özellikle Boğaz kıyılarında, martıları simit atarken görmek çok yaygın. Bir söylentiye göre, geçmişte simit atılmasının ardında aslında martıların şehirdeki çöpleri temizlemeleri ve yiyecek bulmalarına yardımcı olmak gibi bir düşünce yatıyormuş. "Simit at da yesinler" tarzındaki bir yaklaşım da aslında martılara yardımı amaçlayan bir düşünce olabilir. Ancak, bu yaklaşımın ekolojik açıdan doğru olup olmadığı tartışmalıdır, çünkü simit gibi işlenmiş gıdalar martıların sağlığı için doğal besinlerden daha uygun değildir. Bu gelenek, hem insanlarla martılar arasındaki eğlenceli bir etkileşimi simgeliyor, hem de martıların şehir hayatına nasıl adapte olduklarını gösteriyor. Tabii ki, zamanla bu durum sadece martıların değil, aynı zamanda turistlerin de ilgisini çeken bir etkinlik haline geldi.
Adana Kozan'da belediye başkanı Bergen filmini yasaklamıştı, şiddet içeriyor diye, ama aynı ilçe sinemasında Chucky gösterimdeydi. Bergen'e kezzap atan Halis Serbest Adanalı'ydı. (sonradan öldürdü de)
Ayrıca Meksika için de şaka gibi vergi. Lan sanki uyuşturucu ticareti yapan karteller, çeteler bu oyunları oynarak bu suç örgütlerini kurdular. Sanki bu pisliğin içinde cirit atanlar oyun oynuyordu da çete kurdu, kartele katıldı. Çok geri zekalıca bir vergi olmuş. Oyunda yaş sınırlarını adamlar sanki süs olsun diye koymuş, sanki orada kabak gibi 18+ boşuna duruyor.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesajda bahsedilenler: @wolf silver