Hz. Muhammed ölmeden önce bize Kur'an'i bırakıyor. Allah; eksiksiz olduğunu defalarca söylüyor. Sizi ALLAH ile aldatmasinlar diyor. Hz. Muhammed ve ilk halifeler hadis oluşumlarıni engelliyor. Düşün bakalim; Aklını nasıl kullanacaksın? 1.5 milyar olup, tamamına yakını sefalet ve katliamlarla yaşayan, kabullerinin çoğu da Musevilik ve Hıristiyanlık kalıntısı olan bilgileri ıslam zanneden ve bir türlü uyanamayan insanlar gibi mi aklını kullanacaksın? Yoksa; bi' dakka ya! Bizi sürekli asagiliyorlar. Burada büyük sorunlar var. Gerçek din bu mu, diye ne zaman soracaksın? Tekrar söylüyorum, yabana atma: Kur'an meallerini indirilis sırasına göre (Allah'in sirasi) karşılaştırmalı oku. Ama mutlaka oku. Duvarda asılı olanin sana bir yararı olmaz. Sağlıcakla kal :) |
Şimdi yazacağım şeyleri buraya 10-15 defa yazdım. Kuran daha ne desin ki yani. Neyse uzatmayacağım al oku. Kime oku dediysem okumadı kime ayetlere tek tek bak dediysem bakmadı bakmadan okumadan yorum yapmayın her şeyden önce. Bi kere namazın farzları abdestin farzları diye bir olay var. Farz olan hükümler nereden çıkartılır? Hadislerden mi çıkartılır farz olan şeyler? Hadi bunun cevabını ver. Sonra da al oku Hadis ve Sünnet kaynaklarındaki yüzlerce çelişkiyi, saçmalıkları, palavraları eleştirdiğimizde onların mukallit ve mürit savunucuları bize sürekli olarak şu eleştiride bulunmaktadırlar: “Hadisler olmazsa namazı nasıl kılacağımızı nereden öğreneceğiz?” Bir youtube konuşmamda hadis kitaplarına göre namaz kılmanın mümkün olmadığını delilleriyle isbat ettim… Hadislere göre namaz uyduran mezhepler arasında da büyük farklılıklar olduğunu gösterdim. Bu makalede ise Kuran’da namazla ilgili geçen 60-70 ayeti incelememi sizinle paylaşıyorum. Siz de benzeri bir araştırma yapınız ve Kuran’a göre aklınızın ışığında namazı öğrenin. Peygambere en iğrenç hakaretleri ve akla zarar saçmalıkları içeren uyduruk hadis kitapları yerine aklın ışığında Kuran’ın ayetlerini izleyiniz. Namazın Amacı Namaz kılmak, sıkça zekatla ve muhtaçlara yardım etmekle birlikte anılarak namaz kılan kişinin toplumsal bilinç ve sorumluluğa sahip olması vurgulanır (2:43,83,110; 4:77, 22:78; 107:1-7). Namaz sadece Allah’ı anmak için kılınır (6:162; 20:14). Bu özel anma ve iletişim ibadeti gözetilirken dış dünya ile ilişkiler minimuma indirilmeli (4:101-103). Namaz, müslümanları günahlardan ve başkalarına zarar vermekten alıkor (29:45). Namaz hayat boyu gözetilecek bir görevdir (70:23). Abdest Namaz kılmak için abdestli olmak gerekir (4:43; 5:6). Yüzler yıkanır, eller dirseklere kadar, başlar meshedilir, ayaklar da. Ayetlerdeki ifade, ayakların hem yıkanabileceği ve hem meshedilebileceği biçimde anlaşılır (nitekim bunu bir önceki cümleyle yansıtmaya çalıştık). Böylece, duruma ve iklime göre bize serbesti tanınır. Abdesti sadece cinsel ilişkide bulunmak ve tuvalet ihtiyacını gidermek bozar; gaz kaçırmak, kanamak, kadınlarla tokalaşmak ve kadının adet görmesi abdesti bozmaz ve namaza engel olmaz (5:6; 2:222). Su bulunmazsa, namaza zihinsel olarak hazırlanmak için temiz bir zemine dokunularak yüzler ve eller meshedilir (5:6). Kıble Kıble (yöntem) genel strateji anlamına gelir. İbrahim peygamberin kurduğu Sınırlanmış Mescid tevhid mesajının ve yönteminin bir odak noktasıdır (2:125, 143-150; 22:26). Bu yöntemin coğrafi mekanında ötesinde olduğu anlaşılıyor (2:115). Rekat Sayısı Tehlike ve korku gibi olağanüstü hallerde kısaltılması öğütlenen namaz bir rekat olunca normal koşullarda kılınan namaz en az iki rekat olmalı ve namazda dış dünya ile irtibatı minimuma indirmeli (4:101-103). Cuma namazının sadece iki rekat olması ilginçtir. Bu namaz her hafta topluca tekrarlandığı için rekat sayısına ekleme yapılamamıştır. Cuma namazı dışında, cemaatle kılınmayan namazların rekat sayıları çeşitli biçimlerde zamma uğramıştır. Mekanik Biçim Namazı ayakta durarak kılmaya başlamalı (2:238; 3:39; 4:102) ve özel durumlar hariç durulan yerden hareket edilmemeli (2:239). Namazda eğilerek yere kapanmalı (rüku ve secde) böylece Allah’a teslimiyet fiziksel olarak da bildirilmeli (3:43; 4:102; 22:26; 38:24; 48:29). Herhangi bir korku durumunda ayakta durma ve eğilerek yere kapanma koşulu aranmaz (2:239). Okuma Namazda okuduğumuz duanın anlamını namaz anında bilmeli ve Allah ile konuştuğumuzun bilincinde olmalıyız (4:43). Namazları saygı içerisinde kılmalı (23:2). İhtiyacımıza ve içinde bulunduğumuz duruma uygun olarak Allah’ın herhangi bir ismini (sıfatını) zikredebiliriz (17:111). Namazda Allah’tan başkasını anmak namazın amacıyla çelişir (6:162; 20:14; 29:45). Namazda Allah’ı anmalı, övmeli, yüceltmeli, tesbih etmeli ve sadece O’ndan yardım istemeli (1:1-7; 20:14; 17:111; 29:45; 2:45). Fatiha suresi baştan sona Allah’ı muhatap alan bir dua niteliğinde olan biricik sure olup değişik dilleri konuşanların topluca namaz kılabilmelerini sağlayabilmesi açısından uygundur (62:9-11; 4:101-103). Namazlarda orta bir sesle okumalı ve namazlar ne özellikle gizlenmeli ne de gösteriş amacıyla açıkta kılınmalıdır (17:110). Toplu namaz kılınırsa, namaza önderlik eden kişinin orta bir ses tonuyla okuduğu dua dinlenmeli (7:204; 17:110). Otururken “tahiyyat” denilen duayı okumamalı; zira bu dua Muhammed peygamber sanki herşey nazır ve hazır bir tanrıymış gibi bir hitap içermekte ve Allah’tan başkalarını anmaktadır. İlla birşey okunmak dilenirse, Allah’ın birliğine şahadet getirilebilir veya herhangi bir dua yapılabilir. Cuma Namazı Kadın-erkek tüm gerçeği onaylayanlar haftada bir Cuma (toplantı) günü öğle namazına açık bir duyuru ile çağrılır ve namazı erkek veya kadın bir müslümanın önderliğinde topluca gözettikten sonra herkes tekrar işine döner (62:9-11). Duyuru Allah’ı anmaya bir çağrı olup başka isimler zikredilmez (72:18-20). Hutbe namazın bir parçası olmayıp toplantıdan yararlanılarak yapılan bazı hatırlatmalar ve güzel öğütlerden ibarettir. Mescitler (camiler) sadece Allah’a özgülenmeli. Allah’ın ismi bir levhaya asılmışsa O’nun ismi yanında hiçbir ismi özellikle yerleştirmemeli (72:18-20). Mescitler topluma açık yerler oldukları için mescitlere gidenler temiz ve güzel giyinmeli. (7:31). Cenaze namazı olarak bilinen dua, bir namaz değil aslında. Dileğe bağlı bir duadır. Allah’a ortak koşmadan ölmüş olanları hayırla anıp geride kalmış yakınlarına destek verme amacını güder (9:84). Vakitler Gecenin gündüzün iki ucuna yakın bölümlerinde gözetilmesi gereken Sabah (Fecr: 24:58; 11:114) ve Akşam namazlarıyla (İşa: 24:58; 17:78; 11:114; 38:32) güneşin sabah ile akşam arasında olduğu, yani öğle vaktinde kılınan Orta (Vusta: 2:238) namazı olmak üzere üç vakit namaz mevcuttur. Kuran’da sadece üç namazın ismi geçer. Bir başka deyişle, “salat” (namaz) kelimesi, zaman bildiren üç tanımlayıcı kelime ile birlikte anılır. Salat-el Fecri-SABAH NAMAZI (24:58; 11:114). Salat-el İşa’-AKŞAM NAMAZI (24:58; 17:78; 11:114; 38:32) Salat-el Vusta- ORTA NAMAZ (2:238) Namaz vakitlerini belirleyen ayetlerin hepsinin bu üç vakit hakkında olduğunu görüyoruz. Spekülasyonlara girmezsek ORTA NAMAZ olarak adlandırılan namazın sabah ile akşam namazı önceleri öğle namazı olarak anlıyordum… 73:20’deki ifadeyi gece namazının zamanı konusunda bir rahatlık sağlama olarak değilde gece namazının farz olmadığı biçiminde anladığım içindi… Demek ki, gece namazı ve izleyen Kuran çalışması güneşin batışından başlayıp doğuşuna kadar süreyi gecenin üçte birinden başlıyor ve üçte ikisinde sona eriyor. Güneş saat 7’de batıp 5’te doğuyorsa gece namazının zamanı saat 10:20 ile 1:40 arası olur. Cuma, yani cemaatle kılınan namaz özel bir toplumsal namaz olduğu ve gündüzün gerçekleştiği anlaşılıyor (62:9-11). Tevrat bu anlayışı destekler. Namazın İbrahim peygamberle başladığını ve Musa’nın namaz kıldığını hatırlarsak Tevrat’ta namaz vakitleriyle ilgili ifadelerin tarihsel değerini daha iyi idrak ederiz. Tevrat’ın çevirilerine güvenim tam olmamakla birlikte Tevrat’ın en az üç ayetinde bulduğumuz bu desteğin bir hata veya tahrif sonucu oluştuğunu onaylamıyorum. Tevrat’taki bu ayetlerin gerek birbirleriyle ve gerekse Kuran ayetleriyle olan tutarlılığına dikkatinizi çekerim. (Bak: 1 Samuel 20:41; Zebur 55:16-17; Daniel 6:10). Namaz vakitlerinin beşe çıkarılmasının oluşturduğu dumanların izini mezhepler tarihinde görebilirsiniz. Şia’nın beş vakit namazı üç vakte sıkıştıran garip pratiği, namazları beşe çıkartan Sünniler’in baskısı neticesi bir uzlaşmadan kaynaklanıyor olmasın? Sünnetlerle, nafilelerle, teravih namazlarıyla namaza sürekli zam yapan hadis ve sünnet izleyicilerinin üç vakit namazı beşe çıkarmaları çok mu uzak bir ihtimal? Kuran’dan beş namaz çıkarıyorsanız kuşkusuz beş vakit namaz kılmaya devam etmelisiniz. Siz, iyi niyetle Kuran’ı inceledikten sonra kendi anlayışınızı izlemelisiniz. Namaz Sonrası Namazları oruç gibi kazaya bırakmak diye birşey olmayıp belli vakitlerde yerine getirilmeli (4:103). Namazdan sonra Allah’ı anmaya ve zikretmeye devam etmeli (4:103). Bidatler Namazları birleştirmek, kaçırılmış namazları kaza etmek, namazları yolculuk anında kısaltmak, sünnet ve nafile namazlar eklemek, namaz kıldırma memurluğu (imamlık) diye bir meslek icat etmek, kadınların namazda önderlik etmesini yasaklamak, otururken Et-tahiyatü duasını okumak ve bu duada peygambere ikinci şahıs olarak seslenmek, şahadette Muhammed peygamberin ismini Allah’ın yanına eklemek, Fatiha’dan sonra zammussure okumak, Fatiha’nın Besmelesini okumamak, eller ve parmakların yeri konusundaki detaylarla meşgul olmak, abdest alırken ağzı ve burnu yıkamayı abdestin bir şartı bilmek, namazdan önce ağzı misvaklamanın, sarık veya terlik giyilmesinin daha sevap olacağına inanmak gibi nice kurallar ve inançlar Hadis-Sünnet ve mezhepler yoluyla Muhammed Peygamberden daha sonra sokulan bidatlerdir. |
Ben gayet memnunum halimden hocam. Bu iş bi duvar değil yani o duvardan atlamakla bitecek bir şey değil. Sorgulamak bitmez. Bu iş sonu olmayan bir merdiven gibi, sürekli bi basamak atlıyorsun, bi seviye kastediyorsun ama bitmiyor sürekli daha yüksek seviyeye çıkıyorsun. Bu arada 19 mucizesini Tevrat hocaları ve İncil hocaları da doğruluyor videosu da YouTube da var. 19 mucizesi videosunu izleyin tavsiyem. Biz bu sorgulama işine ateist olmaya çalışarak başladık. Evet denedik. İnanmamayı gerçekten denedik ama bunca delil varken inanmamak hiç de etik değil. 19 mucizesi ve bunca düzen, hiçbir şey bir rastlantı değil her şey bir düzen içerisinde dönüp duruyor ve bunun da bir sonu var her şeyin olduğu gibi. |
Tevratı okudum, Kuran'ı kısmen. Tevratta kızının tecavüzüne uğrayan peygamber babalar, alkolik peygamberler, kıskanç olduğunu direkt söyleyen, kendi kavmi dışındakilere apaçık düşman olan bir Tanrı var. "saçmalama derecesi"nin kıstası nedir anlamadım ama Kuran çok daha tutarlı, kesinlikle ahlaklı ve net bir kitap. |
Hocam şii leri doğru mu kabul ediyoruz da onların görüşünü doğru kabul edelim? Zaten mezhepçiliğe karşı bir akım bu. Şiilerin ne dediği bizi ilgilendirmez. Ki her türlü Allah kuranı koruyacağını bildirdiğine göre ve Kurana ayet eklenmesi Kuranı deforme etmek olduğuna göre Tevbe suresinin son iki ayeti Kurana sonradan eklenmemiştir. Bak sen şu an elinin altındaki internetle YouTube la envai çeşit kuran meali ile Tevbe suresinin son iki ayetini reddediyorsun. 800 yılında yaşamış bir Müslüman düşün. Bu adam nasıl anlayacak Tevbe suresinin son iki ayetini? Bu adamın neyin ne olduğunu anlamasına imkan yok. E o zaman Allah Kitabını koruyamamış demek oluyor bu. Zira sizin iddia ettiğiniz şey şudur, Allah Kuranı 19 ile koruduğundan hangi ayetin yanlış olduğunu anlayabiliyoruz. E 800 yılındaki adam ne bilecek bu ayetler doğru mu yanlış mı? Buhariyi biliyorum hocam. Arada açıp okuyorum ya da internette hadisini görünce açıp teyit ediyorum. Zaten neyin ne olduğu belli Buhariye iman etmenin bir anlamı yok. Ama Buharinin naklettiği bütün hadisler yanlış mıdır? Hayır. Peki Kuranla çelişmeyen her hadisin doğru olduğu kesin mi? O da hayır. Ama Kuranla çelişmeyen bir hadisi doğru olarak kabul etmekte bir sıkıntı var mı? Bence yok. |
Gerçekten yazdıkların ilgi çekici bir süredir ben de arafraydım huşu ile iabdet edemiyordu kafamda sorular var dı. Yazın beni araştırmaya itti. Bakıcam tekrar özellikle de türkçe namaz kılma konusuna. |
40 yaşına geldiğini düşün. o vakit annenin ve babanın senin karşına geçip biz senin annen ve baban değiliz dediğini düşün. psikolojin nasıl olurdu ? keşke söylemeseydiniz dersin değil mi ? işte senin sürekli bi yerde tıkanmanın sebebi yüzleşememe korkusudur. |
Öncelikle yukarıda arkadaşa yanlış bilgi verdin namaz vardır Kuran da her şeyden önce namazın farzları diye bir şey vardır bunu da mı bilmiyorsun anlamıyorum. Neyse sürekli bir yerde tıkanmamın nedeni bu değil :) Olamaz da benim ailem hala sünni müslüman hergün tartışma İçerisindeyiz hala gerçekleri kabullenmiyorlar. Eğer ateist olacak olsam çok rahat bir şekilde bunu zaten beyan ederim kimseden sakınmam. Çok yakın arkadaşlarımı kaybettim ben. Kimlerle muhabbetim kesildi benim sırf bu görüşlerime ters düşüp benle iletişimi kesti kardeşim dediğim insanlar. Yani sen içini ferah tut ben bugün beni bir düşünce ateistliğe itse ben içim rahat ateist olurum. Ama sen hala benim dediğimi anlamadın hocam. Ben sana bu iş sonu olmayan bi merdiven gibi diyorum. Hani aklındaki soru işaretleri hiç son bulmamalı zaten. Zaten bütün soru işaretlerin cevap bulsa bi anlamı kalmaz, araştırmazsın. Bu muydu yani bu kadar mıydı düşüncelerine girersin bi sonu olsa. |
Hocam ben cidden sizden sorular bekliyorum. İtu de inşaat mühendisliği okuyan bi arkadaşımız var o da çocukluk arkadaşımız. Kendisi 3-4 sene önce ateist oldu. Her akşam gelip muhabbet ediyoruz. İnanın bana Kuran ile hareket edince günümüz müslümanlarının ne kadar cahil ve bilgisiz hareket ettiğiniz görüyoruz. O arkadaşla da konuşurken her konuda aynı fikirdeyiz. Gerçekten ki aynı fikirdeyiz. Onunla da konuşuyoruz sürekli. Bizim aramızdaki ateistler ile aramızdaki tek fark şu; bu dünyayı ve bu düzeni oluşturan biri kesinlikle var olduğunu düşünüyoruz biz. Bunca şey tesadüf olamaz. Sadece siz o belirsizliğe ya da varlığa inanmiyorsunuz/inanmak istemiyorsunuz olabilir saygı duyarım sorun yok. Biz de o varlığa Allah diyoruz ve o düzene uyuyiruz/uymaya çalışıyoruz. Bu işteki mantık zaten ilk önce vicdan. Hz. Muhammed ilk on sene boyunca sadece insanların düşüncelerini değiştirmeye çalışmış. Yani ilk dünyaya geldiğinde yetimmiş, öksüzmüş. Yani adam bu işe en dipten başlamış. Sonra fikirleriyle, dürüstlüğüyle, insanlara verdiği güvenle güç kazanıp zalimlere karşı durmuş. Yani namazmış, oruçmuş bunlar çok sonraki şeyler. İlk önce vicdanımızı eğitip fikirlerimizi değiştirmemiz gerekir bunu kafamızda oturtmamız gerekir ki ondan sonra ibadete başlayalım. İman bilinci diye bir şey vardır. Neye inandığını bilmeden iman etmek sadece egzersiz yapmaktır boşa vakit kaybıdır hatta körü körüne sapıtmadır. Yorumlarını, icin teşekkür ederim ![]() |
İnsanları aşağılamaya çalışarak bir yere varabildiniz mi bugüne kadar merak ediyorum? Müslüman iseniz yazdıklarınızla Kuran la çelişiyorsunuz. Her şeyden önce güzel dilli ve nazik olun. Anlayışlı ve hassas olarak yorum yapın konuya. Oğullarının ya da kendisinin dini benim gram umrumda değil. Ben araştırdığım ayetlerin en mantıklı açıklamasına bakarım. Mantık kimden yanaysa o kazanır. Diğer mesajlarımda da yazdım, bir düşüncenin ardına insanlar katması o düşünceyi doğru yapmaz. Bir adam yanlış yaptı diye de o adamın yaptığı doğrular çöpe atılmaz, aynı şekilde bir adam doğru yaptı diye de o adamın yanlışları çöpe atılmaz. Yararlanabildiğin kadar yararlanacaksın. Bugün Edip Yüksel çıkıp tarikat kursa onun ardından gidecek değiliz. O da sapıtabilir. Biz daima Kuran'ı kendimize baz almalıyız. Kuran bize sadece "Müslümanlar" dedi ama biz kendimizi hanefii, Şafii, Şii diye ayırdık. Ama bu adamın önceden yaptığı mantıklı ayet yorumlarını çöpe atmamız gerektiği anlamına gelmez. Bilgi bilgidir sen yeter ki kap |
Yobaz dediğimiz insanlar böyle oluyor dedim ve dediğimin arkasındayım. Araştırmadan iftira dolu konuşmak yobazlık değil de nedir? Günümüzdeki müslümanların yaptığı gibi... |
Bilimin su zamanlarda arastirmalarla buldugu seyleri gozunuzun onune getirip acikladiktan sonra daha iyi anliyorsunuz. Kurani Kerimde bilim ile ilgili seyler o zamanda yer aliyordu. Yalniz herkes fark edemiyordu. Teknoloji dunyasina geldigimiz zaman her sey daha iyi anlasildi. Kurani Kerim zamanindaki insana gore anlasiliyor. Kurani Kerim tum zamanlara uygun bir halde. Burada Kuran gelismiyor. Muthis bir bilgiye sahip zaten. Insan gelisirse Kurani Kerimde ki mucizelere sahit oluyor. |
Aklını kullanmaktan bahsetmişsin ama namazı türkçe kılmak lazım diyosun.Neden aklını kullanmayı düşünmüyosun?Ben sana aklını nasıl kullanacağını göstereyim.Şimdi cebine bi kaç paket sigara parası koy , iki sokak ötedeki kırtasiyeye git ve kendine kelime mealli bir Kuran-ı Kerim al.Günde yarım saatini ayırıp , her gün bir sureyi 10 defa kelime kelime okumaya başla.1 kaç haftaya , tüm namaz surelerini , ne dediğini bilerek okumaya başlarsın.Hem de 10 kat fazla keyif alarak okursun.Mesela Fatiha okurken İyyake Na'budu derken "ancak sana kulluk ederiz" dediğini bilirsin.Günde 15 dakika vakit ayırarak, bi kaç haftada , ne dediğini anlayarak namaz kılan birine dönüşürsün.İşte aklını kullanmak budur.Ama sen kolaya kaçarım , türkçe okurum diyosan , esas aklını kullanmamak budur. Aslında namaz bundan öte bişeydir.Sadece namaz surelerini okumak değil , fatiha'dan sonra , Kuran'dan kısa ayetler okumaktır.Aslında , Kuran'dan sadece namaz surelerini okuyan müslüman değil, tüm Kuran'ı okuyabilen müslüman olmalıyız.Koskoca bir ömür , çok mu zor?Bugün başlasan , komple Kuran-ı ezberlemek kaç yıl sürer?İşte kafayı kullanmak budur.Kuran-ı kafaya işlemek gerekir.Bu beyin bize Allah tarafından bedavaya hediye edilmiş , ancak biz ne için kullanıyoruz?Real Madrid takımının futbolcularını say desek herkes sayar , Seda Sayan'ın boşadığını kocalarını bütün Türkiye ezbere biliyo.Reklamları izlerken beynimize neler neler giriyo.Şampuan markalarını say desem , herkes şakır şakır sayar.Ama 10 tane namaz suresinin kelime meallerini ezberlemek çok zor gelir.Sonra ben anlamıyorum , o yüzden türkçe okucam demek ne kadar da kolaya kaçmak.Ne büyük tembellik.22 tane adamın bi tane top peşinde koşmasını izleyeceksin , saçma sapan dizilerle , filmlerle vakit geçireceksin, sonra ben arapça anlamıyorum , namazda okuduğu anlamıyorum , o yüzden Türkçe okucam.Oldu mu şimdi?Ben gittim kırtasiyeye, bana arapçayı öğretecek bir kitap istiyorum dedim ,abi arapça kurslarında da bu kitabı okutuyolar dedi , aldım çıktım.Az çok arapça grammer de öğrenmeye başladım.Telefonuma arapça uygulama indirdim.Sizler facebookta gezinirken ben hergün arapça kurcalıyorum.İşte görüldüğü gibi , tembelliğimizi , Edip Yüksel gibilerin arkasına saklanarak gizleyemeyiz.Ahirette de ben Edip Yüksel'e uydum diyerek kendimizi kurtaramayız. Gelelim gerçek müslümanlık mevzusuna.Bu konuda çok güzel bir hikaye anlatmak istiyorum.Bir bedevi arap Peygamber Efendimiz(sav)'ın huzuruna çıkıp , islamın şartı gerçekten bu 5 tane şart mıdır diye sormuş.Peygamberimiz evet bu 5 tane şarttır demiş.Adam vallahi bunlar çok kolay , namaz kıl , oruç tut , hacca git.Ben hepsini yerine getiririm demiş ve müslüman olmuş.Sonra tekrar çöle dönüp o bedevi hayatına geri dönmüş.Peygamber Efendimiz de bu bedevinin arkasından sahabeler dönerek şöyle demiş.Bu arap bedevi var ya , eğer dediği gibi bu 5 şartı yerine getirirse Vallahi Cennete gidecektir demiştir. Günahlar 1 yazılırken , sevaplar 10 yazılırken , nasıl olurda günahlar sevapları geçer.Özel çaba sarf etmek lazım.İçki para, kumar para, kadın para, ama namaz kaç para.İnsanın cehenneme gitmesi için özel çaba sarf etmesi lazım.Ama millet olarak , cennete gitmemek için , baya bi çaba sarf ediyoruz malesef.İslam kolaylık dinidir.İnsana zorluk çıkarmaz.Ancak herşey beyinde bitiyo.İman eksik olunca , en kolay şey bile , insanın nefsine zor geliyo. Şu hadis düşmanlığını da bir türlü anlıyamıyorum.Müslüman bir insan , Allah'ın peygamberine ve onun sahabelerine büyük bir sevgi besler.Allah'ın peygamberi hakkında ve onun sahabeleri hakkında rivayet edilen hadisler ve hikayeler nasıl olur da bir müslümanı rahatsız eder.Eline bir kere bile hadis kitabı almamış insan , hadis düşmanlığı yapıyor.Eğer hadis kitabını eline alıp da , yine de hadis düşmanlığı yapıyorsa , o zaman imanından büyük şüphe ederim.İslama gönül vermiş bir insan , islamın kendisini ve tarihini daha yakından öğrenmek için , hadis kitaplarına sarılması gerekir.Hadislerin hepsini kabul et demiyorum.Belki 100'de bir , 1.000'de bir yalan hadis olduğunu ben de düşünüyorum.Ancak komple hadisi silip atalım mı?Koskoca islam tarihini çöpe mi atalım?Hadisleri akıl süzgecimizden ve Kuran süzgecimizden geçirelim.Önceliğimiz Kuran olsun ama hadisleri de çöpe atmayalım.Allah bize ahirette hadislerden birini veya birkaçını uygulamadık diye hesap sormaz.Ancak Allah'ın peygamberin izinden gidin emrini yok mu sayalım.Ters gelen hadis varsa Allah bizi bi kaç hadisten dolayı mesul tutmaz. |
Zaten en başta ben namaz surelerinin meallerini ezberleyerek namaz kılmaya başladım. Ama bunun da gereksiz olduğu apaçık ortada değil mi? Kolaylaştırmak varken neden zorlaştıralım? Dediğim gibi Allah Türkçe bilmiyor mu? Ya da Arapça kutsal bir dil mi? Üstünlük yalnızca takva ile değil mi? Bu sorular uzar gider ve mantık daima kazanır. Hikaye gerçek mi değil mi bilmiyorum ama körü körüne inanmak yani daha doğrusu neye inandığını bilmeden inanmak inanmak mıdır yoksa öyle körü körüne sevda mıdır? Ben cevap vereyim körü körüne sapıtmadır. Kuran inmeye başladıktan 10 sene sonra namaz farz kılınmıştır. Neden sence bu? Peygamberimiz ilk 10 sene yaşadığı yerdeki insanların fikirlerini değiştirmek için uğramıştır ve başarmıştır. Bunu yapmaya da en dipten başlamış. Cahiliye dönemini biliyoruz değil mi? Böyle zalim insanlar ve bu zalim düşünceler içerisinde tek başına savaşmış ve kendini ispatlayıp arkasına kalabalığı takmış. Yani her şeyden önce iman. İlk önce kafanda Allah ın varlığını kesin olarak oturtmak gerek. Ondan sonra Kuran daki fikirlere, düşüncelere ve kurallara göre yaşamayı öğrenip, namaz kılmaya başlamak gerek. Yani sözün özü; bir reçete okunsun diye yazılmaz, uygulansın diye yazılır. Biz zaten peygamberlere karşı büyük bir sevgi besliyoruz :) Kuran a uymak zaten peygambere uyumaktır. Tarikatlar ve cemaatler uydurma buhari hadisleriyle peygamberimize zaten iftira atmaktadır. Biz sadece Kuran diyerek aslında peygamberimize atılan iftiralara karşı durmuş oluyoruz. Açın Kuran'ı okuyun. Allah peygamberinden Kuran ile öğüt vermesini (Kaf/45) Kuran ile hükmetmesini (Maide/49) ve yine Kuran ile uyarmasını (Enbiya/45) istemiştir. Başka bir kitap ile değil Kuran ile. Kuran a uymak peygambere uyumaktır. Ey Muhammed Rabbin den sana vahyolunana uy (Ahzab/2) Ey Muhammed de ki; Ben ancak bana vahyolunana uyarım (Yunus/15) Ey Muhammed de ki; Rabbinizden size vahyolunana uyun (Araf/3) De ki; İşte bu benim yolumdur. Ben ve bana uyanlar bilerek Allah'a çağırırız. Allah'ın şanı yücedir. Ben, Allah'a ortak koşanlardan değilim. (Yusuf/108) |
Ayetlerin Türkçesini tek bir kaynaktan okuyup da kafama göre uygulamıyorum ben hocam. Ayeti elime alıp bütün yorumları değerlendirip ona göre mantığa yatanı baz alıyorum kendime. Ki bence doğru olan da bu |
Ben hadislerin doğru olmadığını söylemedim ki zaten, hepsi zırva bana sorarsan :) Söylediğim şey kuranın güvenilirliğinin hadislerden fazla olmadığı kaynak olarak. |
Nasıl değişebilir zamanla açıklayın. Söz uçar yazı kalır diyorum. Bunu herkes bilir. Bu arada yanlış kalmış aklımda Hz. Ali değil Hz. Ebubekir zamanında toplanıp kitap haline getirildi. Bende diyorum ki peygamberimiz ölünce vahiy işi bitti değil mi? Yani ölene kadar ayetleri korumuştur,yanlış olarak yazılmasına imkan yok. En yakın dostu ve arkadaşı da tüm vahiyleri yani mushafları toplayıp Kuran'ı kitap haline getirmiştir. 19 mucizesiyle savunduğumuz tek şey Tevbe suresinin son iki ayetinin hadis olup Kuran'a eklendiği. Allah kitabını matematiksel bir kodla da korumuştur aynı zamanda. Bunca hesap tesadüf olamaz hocam değil mi :) |
Müddessir Suresi 2. Ayet; Kalk ve uyar! Müddessir Suresi 19. Ayet; Kahrolası ne biçim ölçü biçti! Müddessir Suresi 30. Ayet; Üzerinde 19 vardır. “Zikri biz indirdik, onu biz, elbette biz koruyacağız.” (15:9) Fiziksel deliller -Beraet (Ültimatom) Suresinin sonunda yer alan 9:128-129 “ayetleri” matematiksel kodun keşfi tarihi olan 1974’ten beri özellikle dikkatlerimizi çekmişti. “Rahim” kelimesinin Allah’tan başkasını tanımlamak için kullanıldığı tek yerdi. Kuran’da 114 (19×6) kez Allah için geçen “Rahim” ismi orada Muhammed Peygamber için kullanılıyordu. Kuran boyunca “Allah” kelimesinin tekrarlanma sayısının 2699 adet çıkması, 112 harfli 9:128-129 üzerinde kırmızı ışıkların yanmasına neden oldu. 2699 sayısı 19’un katından 1 fazlaydı. “Allah isminin 2698 (19×142) kez geçmesi gerektiğini hatırlatan daha birçok parametre mevcuttu. -“Allah” ismini bulunduran tüm ayetlerin numaraları toplamı 118123 (19×6217) dir. Beraet suresi sonunda yer alan Allah isminin bulunduğu ayet numarasını yani 129’u eklediğimizde bu sistem bozulur. -“Allah” ismi, Kuran’ın başından 9. surenin sonuna dek 1273 kez geçer. 1273=19×67. Eğer 9:129’daki eklenirse bu sayı 1274’e çıkar ve sistem bozulur. -İlk başlangıç (2:1’deki A.L.M.) harflerinden son başlangıç (68:1’deki Nun) harfine dek geçen “Allah” isimleri, sahte ayetler hariç 2641’dir. 2641=19×139 -Beraet suresi başında harf bulunmayan bir suredir. Başlangıç harfi bulundurmayan 85 sureyi incelediğimizde 57 (19×3) tanesinin “Allah” ismini bulundurduğunu görürüz. “Allah” ismini bulunduran ayetlerin toplam sayısı da 1045 olup 19×55’tir. Oysa 9:128-129 eklense “Allah” ismini içeren ayetlerin sayısı 1 adet fazlalaşır. -Kayıp Besmele’den (Sure:9) itibaren, ekstra Besmele’ye (Sure:27) kadar “Allah” kelimelerinin 513 ayette geçtiğini görürüz. 513=19×27 -Beraet suresinin sonunda yani 9:128-129′ da geçen “ilah (tanrı)” kelimesi, bu “ayetler” hariç 95 (19×5) kez geçer. Söz konusu sahte ayetlerle bu denklik bozulur. -Tanrı için kullanılan “arş (yönetim)” kelimesi 9:128-129 hariç, Kuran’da 19 kez geçer. (12:100 ve 27:23 ayetlerindeki “arş” kelimesi “taht” için kullanılır.) -Kuran, 6234 adet numaralanmış ayet ve 112 numarasız ayet (1:1 ve 27:30 hariç sure başlarındaki Besmeleler) içerir. Böylece Kuran ayetlerinin sayısı 6346 (19×334) olur. 6346 sayısının rakamlarının mutlak değerlerinin toplamı da 6+3+4+6 = 19’dur. Bu iki matematiksel özellik, 9:128-129 eklendiğinde bozulmaktadır. -Başlangıç harfleri içermeyen 85 surenin tüm ayetlerinin rakamlarının mutlak değerlerini tek tek topladığımızda sonuç 27075 (19x19x75) olur. Bu özellik 128 ve 129 rakamlarının eklenmesiyle 23 artarak bozulmaktadır. -Her bir suredeki toplam ayet sayısını ve yanına tek tek ayet numaralarını (71234567……… 612345) biçiminde yazarsak 12692 basamaklı bir sayı elde ederiz. Birkaç metre uzunluğundaki bu sayı 19’un tam katıdır. Bu muazzam sayının basamak sayısı da 19’un tam katıdır. 12692=19×668. Bu durum, Beraet’in sonundaki ilave iki ayet çıkarılınca gerçekleşmektedir. -Kuran’ın başından 9. surenin sonuna kadar başında başlangıç harfi bulundurmayan surelerin toplam ayet sayılarını sure numaralarıyla birlikte topladığımızda 703 (19×37) sayısını elde ederiz. Bu da, 9. sure 127 ayet olduğu taktirde gerçekleşir. -“N” harfi ile biten, yani en son ayetinin son harfi “N” olan surelerin numaralarının toplamı 1919 (19×101) dur. Dokuzuncu surenin son ayetini 129 kabul ettiğinizde surenin son harfi “N” yerine “M” olur ve bu denklik bozulur. -Son ayeti 9 rakamı ile biten 13 surenin ayet sayılarını topladığımızda 627 (19×33) sayısını elde ederiz. Bu durum, 9. sureyi 129 ayet kabul edince gerçekleşmez. -Beraet suresinin numarası olan 9 rakamı ile son ayeti olan 127’nin rakamlarını topladığımızda, 9+1+2+7 = 19 olmakta ve bu özellik, son ayeti 129 kabul edince bozulmaktadır. -Misakın elçisini müjdeleyen ayetten üç ayet önceki, 3:78 ayeti, Allah’ın kitabına sözler ekleyen ve o sözlerin Allah’ın ayetleri olduğunu ileri süren yalancıları kınar. Bu ayette geçen “Allah” kelimesinin Kuran’ın başından itibaren 361inci (19×19) ayet olması ilginçtir. Allah’a ayet yakıştıranlardan söz eden bu ayetle Beraet’in son ayeti olan 9:127 arasında “Allah” ismi 912 (19×48) kez geçer. Bunlara benzer daha birçok örnek verebiliriz. Kısacası, Kuran, 9:128-129’un kendisine ait olmadığına, yabancı olduğuna tanıklık ediyor. Kuran’dan ve Allah’tan daha büyük tanık kim olabilir? |
Verdiğin hiçbir örnekte 19 sistemi doğrudur Kuranda fazlalık vardır gibi bir anlam "kesin olarak" çıkmaz. Şayet çıksaydı Allah'ın 19 sisteminin var olduğunu Kuranda açıkça betimlemesi gerekirdi. Üzerinde 19 vardır ayetiyle 19 sisteminin kesin olarak betimlendiğini söylemek mümkün değil. Bu ayetten çok alakasız şeyler anlaşılabilir. Kuran ayetiyle 19 sistemi çelişiyorsa bu Kuranda fazlalık olduğunu değil 19 sisteminin Kuranda olmadığını gösterir. |
Hay Allah razı olsun kardeşim. Bunlara kalsa salatıda namaz olarak kabul edecekler. Dün geceden beri bu Peygamber (sav) düşmanları ile uğraşıyorum.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >