Tam anlamıyla konsantre olmuşsam hiçbir sesi duymam. Bunun bir yöntemi olduğunu veya yapılıp yapılmaması üzerinde çalışılması gereken bir durum olduğunu düşünmüyorum.
Tam anlamıyla konsantre olmuşsam hiçbir sesi duymam. Bunun bir yöntemi olduğunu veya yapılıp yapılmaması üzerinde çalışılması gereken bir durum olduğunu düşünmüyorum.
Dış seslerden değil şu içimizden tekrar ederek okuyoruz ya ondan bahsediyoruz. Eğer sen de bundan bahsediyorsan yapamayanlar nasıl yapacak bunu? Doğuştan gelen bir yetenek gibi yazmışsın.
Tam anlamıyla konsantre olmuşsam hiçbir sesi duymam. Bunun bir yöntemi olduğunu veya yapılıp yapılmaması üzerinde çalışılması gereken bir durum olduğunu düşünmüyorum.
Dış seslerden değil şu içimizden tekrar ederek okuyoruz ya ondan bahsediyoruz. Eğer sen de bundan bahsediyorsan yapamayanlar nasıl yapacak bunu? Doğuştan gelen bir yetenek gibi yazmışsın.
Evet o da dahil. Yetenekle alakalı bir şey olduğunu sanmıyorum tabi Bence düşünülmemesi gerekiyor, yani "okurken içimden seslendiriyorum" diye düşünürsem bu devam eder.
Benim için içimden yaptığım -bazen dışa da vurduğum- karakter seslendirmesi kitaba bağlanmak için olumlu bir etki yaratıyor. Örnek vermem gerekirse Dostoyevski Suç ve Ceza'da Raskolnikov'dan bahsederken kahramanımız soluk soluğa konuşuyordu deyip Raskolnikov'u konuşturduğun da ben de o şekilde yapıyorum. Ve bu sayede hem kitabı hem karakteri daha çok seviyorum. Kitapta olaylar hızlandığında ya da yavaşladığında benim okuma hızım da ona göre değişiyor ve bu alınan zevki daha da arttırıyor.
Benim için içimden yaptığım -bazen dışa da vurduğum- karakter seslendirmesi kitaba bağlanmak için olumlu bir etki yaratıyor. Örnek vermem gerekirse Dostoyevski Suç ve Ceza'da Raskolnikov'dan bahsederken kahramanımız soluk soluğa konuşuyordu deyip Raskolnikov'u konuşturduğun da ben de o şekilde yapıyorum. Ve bu sayede hem kitabı hem karakteri daha çok seviyorum. Kitapta olaylar hızlandığında ya da yavaşladığında benim okuma hızım da ona göre değişiyor ve bu alınan zevki daha da arttırıyor.
Genelde tek bir tondan okurum ama onu bile yapmayanlar, içinden bile hiç okumayanlar varmış. Ona hayret ediyorum işte, nasıl sadece göz atarak anlaşılır ki?
Genelde tek bir tondan okurum ama onu bile yapmayanlar, içinden bile hiç okumayanlar varmış. Ona hayret ediyorum işte, nasıl sadece göz atarak anlaşılır ki?
Doğuştan işitme engelli olan üstün zekalı insanlar var, hiç ses duymamış doğal olarak içinden seslendirme gibi bir şey yok. Dakikada 1000-1500 kelime okuyabiliyorlarmış. İşitme engelli olmayıp yapabilenler de var tabi ama ben daha çözemedim bu olayı.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
bende yapıyorum, sakız çiğnemek ağza kalem koymak klasik müzik dinlemek gibi öneriler sunuluyor
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
hızlı okumak için
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Dış seslerden değil şu içimizden tekrar ederek okuyoruz ya ondan bahsediyoruz. Eğer sen de bundan bahsediyorsan yapamayanlar nasıl yapacak bunu? Doğuştan gelen bir yetenek gibi yazmışsın.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Evet o da dahil. Yetenekle alakalı bir şey olduğunu sanmıyorum tabi Bence düşünülmemesi gerekiyor, yani "okurken içimden seslendiriyorum" diye düşünürsem bu devam eder.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Doğuştan işitme engelli olan üstün zekalı insanlar var, hiç ses duymamış doğal olarak içinden seslendirme gibi bir şey yok. Dakikada 1000-1500 kelime okuyabiliyorlarmış. İşitme engelli olmayıp yapabilenler de var tabi ama ben daha çözemedim bu olayı.