Ben seni gayet iyi anladığımı düşünüyorum ama bu konuda sonuca varamayız bence öne sürülecek çok fazla şey var. Örneğin satranç, benim söylediğim şeyi destekleyen bir profesör deney yapıyor, kendisi çok az biliyor ve deney için eş arıyor kendine ve biriyle evleniyor evlendiği kadında hiç bilmiyor satrancı. Ama öğreniyorlar ve çocuklarına 3 yaşında öğretmeye başlıyorlar. Toplam 3 çocukları oluyor ve hepside sırasıyla ulaşılabilecek en üst noktaya ulaşıyorlar üstelik en genç yaşta vesaire. O yazdığın isimler ve dünyada başarılı olan bir çok insanın ağzından hep aynı şey dökülür, sabancınında dediği gibi ''çalışmak,çalışmak,çalışmak''. Aklıma Ali Ağaoğlunun söylediği bir şey geldi onu bu konuya dahil etmek istemem ama aynı zamanda komik olduğu için yazıyorum. Adama en sevdiğin şey nedir diyorlar pazar günleri ofiste çalışmak diyor :) Cidden yazılabilecek çok şey var kardeş bence uzatıp konuyu bulandırmayalım. Sen haklı ol fark etmez. |
Satranç deneyi için kaynak atsana merak ettim, ayrıca en yüksek noktaya nasıl ulaşmışlar onu anlamadım Gary Kasparov mu olmuşlar, Magnus Carlsen mi olmuşlar?Satrançta tecrübe çok önemlidir ama hamleleri okumak, plan kurba gibi kısımlar için yetenek gerekir.Kalıtımsal bir şey değildir demedim ya da gençken eğitilmenin büyük bir artı olmadığını da söylemedim ama yetenek denen şeyi önemli bir şey, onun üstüne çalışırsan bir şey olabilirsin.Hayat filmler gibi değildir, gerçekler acıdır ne kadar çalışırsan çalış bazı şeyleri yapamazsın olmaz.Tartışmayı dediğin gibi uzatıp bulandırmanın anlamı yok.Neyse çok da mühim değil, tartışmayı severim(kavga gibi değil argüman sunarak falan) ama bu tartışma biraz kapalı kalıyor farklı örnekler çıkmıyor aynı muhabbet dönüyor.Neyse son kez diyim, Maradona çok mu çalışıyordu, hayır.Disiplinli miydi hayır, uyuştucu falan kullanıyordu.Ama bence gelmiş geçmiş en iyi oyuncu, yaptıkları ortada.Bizim Kuyt aşırı çalışıyor ama olmuyor işte, öünkü o kadar yetenekli değil. |
Ulaştıkları nokta grand master gibi bir şeydi en genç yaşta mı ne öle bir şey 2 tanesi kızdı galiba çocukların tam hatırlamıyorum, keşke karşılıklı oturup konuşabilsek o zaman daha çok örnek çıkabilir o yüzden uzamasın diyorum zaten yazarak olmuyor. Uzun uzun sabaha kadar konuşuruz bunu yoksa eminim bundan :) İyi geceler |
Iyi bir yerde okulunu okuyabilirsin sana da referans olur.Film,dizi izleme kitap okuma işini ünide halledersin zaten zamandan bol bişey yok ,nolan kardeşlerin yarısı kadar seneryo çıkarsan Türkiye'ye yeter de artar bile![]() |
Neden olmasin hocam gerekli gayreti gösterip çalıştıktan sonra herşey olur. Tek tavsiyem arkadaslarinda dedigi gibi hayal gücünü hayal dünyanı güçlü tutman. |
Filmlerin senaryosy en az 40 sf oluyor Ben de senarist olmak istiyorum ama sacma türk dizilerine değil. Ne yapabilirim |
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
Yaratıcılık çok ayrı bir şey, gözlemlemek ayrı bir şey, beni tam anlayamıyorsun galiba.Bazı insanların hayalgücü daha geniş olur, bazılarınınki ise daha dar.Bu böyledir.Bu herşeyde böyledir, şimdi yıllarını versen bit Orta Dünya tadında fantastik eser yazamasın ya da yeteneğin yoksa ne kadar müzikle uğraşırsan uğraş Pink Floyd seviyesinde müzik yapamazsın.Çünkü yaratıcı olmak gerekir.İstersen küçüklükten beri topla oyna Messi ya da Ronaldo olamazsın yeteneğin yoksa, 2. ya da 3. ligde kalırsın.Yetenekler geliştirilir elbette, eğer Ronaldo bugün çalışmasaydı bugün onu konuşmazdık bu kadar.Mesela Sergen Yalçın'a bakalım, adamda yetenek vardı ama hiç çalışmıyordu, ne oldu adam büyük futbolculardan diyemedik ama yine de Beşiktaş'ta oyna da oynadı.Pratik yaparak kendini geliştirirsin, ama sen 50 kere yaparak bu işi kavrıyorsan adam tek seferde kavrar.Yetenek budur, insanların belli bir sınırları vardır ve bu herkes için farklıdır.Bazen ne kadar kasarsan kas olmaz.Ayrıca insanların gelişme hızlarıda farklıdır, işte bu yeteneğin getirdiği bir şey.Hayat böyledir işte, kendini her ne kadar çalışmakla, pratikle geliştirebiliceğine de insansanda bir yerden sonrası gelmez.Ayrıca belirttiğin gibi zekice bir seneryo yazmak için iyi bir zekada gerektirir, bu da bir yetenek sonuçta.Her şekilde yetenek önemli bir şeydir.Tabii zeka yaratıcılık değildir, kendi içinde bu da ayrılır.
Türkiye'deki asıl sorunun senaristler değil, yayıncılar ve seyirciler olduğu doğrudur.Burada Arka Sokakları söylemem klişelerle dolu bir seneryosu olmasıdır.Bunun ne kadar kısa sürede olduğu falan beni alakadar etmiyor.Yine de seni tatmin edicekse boş hollywood aksiyon filmi seneryosu yazmak istemiyorda diyebiliriz.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle