Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 6 misafir
12598
Cevap
2046836
Tıklama
25
Öne Çıkarma
Cevap: İrritabl Barsak Sendromu ( Hassas Barsak , İbs , Spastik Kolon ) (222. sayfa)
E
10 yıl
Teğmen

................





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elvis-Presley -- 6 Şubat 2020; 13:33:13 >


Bu mesajda bahsedilenler: @serdar3805
S
10 yıl
Er

Sarimsagi denemistim bir ay süreyle ancak işyerinde kokusu sıkıntı oluyor. O yüzden bıraktım .sarimsagin dil temizliğine etkisini bilmiyorum ama bağırsak hareketlerine iyi geldiğini biliyorum.doktor candida dedi ancak mikostatin fayda etmedi.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @KAPTANELVIS
E
10 yıl
Teğmen

.................





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elvis-Presley -- 6 Şubat 2020; 13:33:24 >


Bu mesajda bahsedilenler: @serdar3805
S
10 yıl
Er

Diski tahlilinde çıkmıştı dilimde de vardı ancak doktor bu durumu onemsemedi .aile hekimine dilimi gösterince mikostatin yazdı ancak hap falan vermedi. Doktorlar telafisi mümkün olmayan sorunlara yol açabileceği gerekçesiyle mantar ilaclarina sıcak bakmıyor.sarimsakli limon kuru nasıl yapılıyor . Tarif eder misin.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

S
10 yıl
Er

Kaptanelvis önceki mesaj sen icindi



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @KAPTANELVIS
R
10 yıl
Er

arkadaslar surda ki bi yazıyı okuyun

https://eksisozluk.com/irritabl-bagirsak-sendromu--435159?p=18 aynı sorunları yasayan birisi ve sonunda kandina mantarı çıkmış
bende bir aydır kandina diyet yapmaktayım unlu butun urunler seker glıkozlu urunler ve butun tahılları cıkardım sebze et uzerıne beslenıyorum fakat meyveleri cıkaramadm diyetten fungostatin kullanıyorum gunde 2 kez sabah aksam 3 damlalık dolusu ve kreon sindirim enzimi her yemeğin ortasına balık yağı oceans ve probiyotik blend gunde 2 kez 4 ay fungostatin kullanıp bırakıcam 2 sıse bitirdım uce basladım diyete dikkat etmekteyım gurultu yemekle bırlıkte hemen gaz olusumu kaldı onceden hıc gaz cıkaramazdm sımdı fazlasıyla var belkıde ılacın bir etkısıdır ayrıca ılacı kullanırken gaz sorunu guruldamalar artmıstı insallah 4 ayda bu sorunlardan kurtulurum biraz olsun ilerleme kaydettim eskıye nazaran





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi rasha118 -- 16 Ağustos 2015; 21:38:27 >


Bu mesajda bahsedilenler: @KAPTANELVIS
E
10 yıl
Teğmen

,,,,,,,,,,.,..,,,.,.,.,.,.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elvis-Presley -- 16 Şubat 2020; 21:53:14 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @serdar3805
K
10 yıl
Çavuş

Eğer 40 yaşını aşmış ve erkekseniz veya 40 yaşından küçük fakat androjen yetersizliğiniz varsa size her gün yarım tablet proviron öneriyorum. Bildiğimiz sentetik erkek androjen hormonu . Bu hormonu kas yapmak isteyen sporcular üstelik günde 1-2 tane kullanıyorlar. Androjen yetersizliğini nasıl anlarsınız.

http://www.yasamhastanesi.com.tr/tr/saglik-profesyonelleri-bildiriyor/582-yaslanan-erkekte-erkeklik-hormonu-yetersizligi-andropoz

Androjen eksikliği yaşlanmanın doğal sonucudur. Ancak bazı erkeklerde bu hormon az üretilir. Bu hormon vücudun protein yani kas yapumını ve kasın sağlam ve sağlıklı olmasını sağlar. Eğer kaslar bu hormonu almazsa güçsüz ve kandida gibi saldırılara açık olurlar. İBS benzeri şikayetler oluşur. Zaten ibs şikayetlerinin 30 lu 40 lı yaşlarda artması bu hormonun azalmaya başladığı zamana denk geliyor. Günde yarım tablet ben 1,5 aydır kullanıyorum 3 ay kullanacağım. İnşaallah şifa olur.
Bayanlar kullanamaz. Çünkü onların hormonu başka.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
U
10 yıl
Çavuş

Ben de Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencisiyim ve okulumu yarım dönem uzatmış durumdayım, inşallah 2016 Ocağında mezun olacağım.

Bölümümün de getirdiği zorluk ve stres nedeniyle benzer sıkıntılar bende de vardı. Ancak bunlar daha çok sınavlardan önce karın ağrısı, gaz, rahatsızlık hissi vs'ydi. Sınav ya da stres faktörünü atlattığım zaman bu belirtiler de anında ortadan kalkıyordu. Ancak Temmuz itibariyle, hem kritik bir yaz okulumun olması, hem sevdiğim birisini kaybedip gerçekten üzücü bir olay yaşamam, hem yıllardır maddi sorunlar nedeniyle tatil yüzü görmemiş ve derslerle-stajlarla vs boğuşuyor olmam sebebiyle, sanırım bu belirtiler kronikleşti.

Olay ilk olarak dışarda yediğim bir yemek sonrası, ertesi gün yoğun bir ishal atağı olmamla başladı. Normalde günde sadece 1 kez, kahvaltıdan 1 saat sonra dışkılayan; dışkı şekli şemali normal olan, kabızlık veya ishal çekmeyen birisiydim. Bu şekilde bir olay yaşamam aklıma ilk olarak gıda zehirlenmesini getirdi elbette. O günü reflor ve meteospasmyl alarak geçirdim ve iki gün içinde düzeldi ishal sorunum. Ancak o olaydan itibaren, ara ara ishal, ara ara parça parça, ara ara ise normal olarak dışkılıyorum. Dışkılama sayım günde birden 2-3-4'e çıktı. 2 veya 1 kez dışkıladığım bir gün geçirebilirsem kendimi şanslı sayar hale geldim. Yemeklerden sonra, bağırsaklarımda şişkinlik, gaz ve rahatsızlık hissediyordum. Bu şikayetlerim dalga dalga olup bazen geçmekle beraber yaklaşık 6 haftadır devam ediyor.

Bu konuda arkadaşların, bilimsel makalelerin ve bu sayfada yazılanları da deneyerek kendimi sosyal bir denek olarak kullanacağım bu konuda bir çözüm bulabilirsem bulana kadar.

İlk olarak kalp testlerimi yaptırdım, ki bunu kesinlikle yaptırmanızı öneririm. Zira birçok rahatsızlık ve belirti kalpten kaynaklanabiliyor. EKO-EKG-Efor Testi ve Ritim-Tansiyon Holter testlerini kalp sağlığınız açısından yaptırmanızı öneririm. Kendimde bunlarla ilgili hiçbir sorun çıkmadı. Hiçbir zaman sigara ve alkol kullanmadım, ki kullanan arkadaşların ikisini de bırakmasını veya azaltmasını öneririm; çünkü her musibetin altından bunların payı muhakkak çıkıyor, veya mevcut bir sıkıntınızı arttırabiliyor veya gelişme sürecini hızlandırabiliyorlar.

Bu sürecin akabinde sindirim testlerini yaptırmaya başladım. Gaita ve idrar testleri ilk yapılması gerekenler. Gaita tetkikinde herhangi bir sindirilmemiş gıdaya, mikrop ya da bakteri yumurtasına veya gizli kana rastlanmadı. Bu testleri iki farklı yere veya aynı yere iki farklı zamanda yaptırmanızda fayda olabilir. Özellikle dışkınızı kendiniz de takip etmeniz gerekiyor. Dışkınızda renk değişimi olsun, kıvam olsun, gıda artığı vs görmeniz olsun; bunları doktorunuza bildirmenizde fayda var. İdrarınızın rengi şeffafa yakın sarımtraksa, günde 3-6 kez idrara çıkıyorsanız, aşırı sıkışma ve hassasiyet gibi bir sorununuz yoksa ve yaparken yanma gibi bir sıkıntınız yoksa, idrar tahlili gereksiz. Ancak yine de içerik açısından değerlendirebiliyorlar.

Bunlarda da bir şey çıkmamasının ardından kan testlerimi yaptırdım. Bu özel hastanelerde biraz pahalı tutacağı için, ve devlette bunun için sıra beklemeniz ya da çok uğraşmanız gerekmediği için bu testleri devlette yaptırmanızı öneriyorum. Kandaki lipaz-amilaz gibi sindirim enzimleri, demir-magnezyum-potasyum-kalsiyum-sodyum vs oranları, hemogram, sedimantasyon, tam kan sayımı, karaciğer enzimleri, folik asit, B12 vitamini, alyuvarların demir bağlama kapasitesi ve en önemlisi kanser-tümör belirteçleri olan AFP ve CA 19-9 ile CEA değerlerine bakılıyor.

Bunlarda da karşıma çıkan sonuç; B12 vitamininin emiliminin azalması ve 190-200 dolaylarında olması ile HDL dediğimiz iyi kolestrolün 40 düzeylerine düşmesiydi. Yani yine kaydadeğer bir sonuç çıkmadı.

Bunun üzerine doktor tüm batın ultrason tetkikine yönlendirdi. Devlette bu tarz tetkikler için beklemeniz gerekebildiğinden bunu da özelde yaptırdım. Kızılayda, SGK'lı iseniz 100 liraya tüm batın ultrason çektirebiliyorsunuz. Tüm batın ultrasonda bağırsaklarınız haricinde; dalak-böbrekler-pankreas-mide-prostat-karında su toplanması olup olmadığı-safra kesesi vs gibi yerlere bakılıyor. Sol böbreğimde 8 mm'lik bir kist dışında (hemen herkeste ultrasonda çıkan, 5 cm'i bulmadığı sürece herhangi bir tedavi gerektirmeyen bir bulguymuş, dolayısıyla endişelenmeniz gerekmez) herhangi bir sıkıntı gözlemlenmedi.

Sonuç olarak yaptırabileceğim ve kesin tanıyı koyabilecek kolonoskopi; kolonoskopiden alınan örneklerle bağırsak florası testi yani sfs ile çok gerekirse ince bağırsak pasaj filmi kaldı. Midesiyle alakalı sıkıntı yaşayan arkadaşlar gastroskopi'de yaptırabilirler.

Bu testleri şimdilik hem maliyetleri nedeniyle hem de şikayetlerimin kısmen düzelmesi sebebiyle biraz erteledim. Uzun süredir ilk defa üst üste iki gün gazsız ve katı-kısmen şekilli yani olması gerektiği gibi ve günde bir kez dışkıladım.

Neler denediğime gelirsek, söylediğim gibi alkol ve sigara zaten hiç kullanmadığım için bunlarla ilgili bir şey yapmama gerek yoktu. Öncelikle şikayetlerimin tavan yaptığı iki hafta öncesinde fast food'u tamamen bıraktım. Zaten pizza vs tüketmeyen birisiyim ama pilav üstü döner olsun, ayvalık tostu olsun, geceleri midye-kokoreç olsun, akşam yemeklerinde kuzu şiş-adana vs olsun sıklıkla tüketiyordum. En önemlisi bazen gündüz bazen geceleri sık sık Mc Donalds tüketmemdi. Bunları 2 haftaya yakındır tamamen bıraktım. Evde sık tükettiğim beyaz ekmeği oldukça azalttım ve öğünde 1 veya en fazla 2 ince dilime indirdim. Bazı öğünlerde hiç yemedim, bazı öğünlerde 1 dilim tam tahıl veya tam buğday ekmeği yedim. Sık tükettiğim yağlı yoğurt, peynir ve ayranı oldukça azalttım. Tost veya direkt pişmiş peynir yerine kahvaltılarda yumurtayla kaşar peyniri karışımı omlet veya tahıl ekmekli tost tüketmeye başladım. Abur cubur, cips, hazır reçel, hazır bal, çay-kahveye atılan şeker, baklava-şöbiyet-dondurma gibi şekerli tatlılar olmak üzere içinde bol miktarda glikoz içeren, ilerde şeker hastalığına yol açan, sindirim sistemindeki arazların ve gaz ile şişkinliğin en büyük sebebi olan hazır ve hızlı gıdaları tamamen bıraktım. Az yağlı pilav, haşlanmış patates, az miktarda kırmızı et ya da sulu köfte ile özellikle beyaz et ishal günleri çok işe yarıyor. Lifli sebzeleri tüketmenizde ve hergün özellikle salata yemenizde büyük fayda var. Elma sirkesinin salatalarla tüketimi de gerçekten önemli gözüküyor, zira birçok zararlı antijeni vücutten temizlediği ispatlanmış bir ürün. Ayrıca salataları hazırlarken, sebzeleri sirkeli suda bekletmeniz; iyi temizlenmemiş sebzelerden alabileceğiniz bakteri-mantar-virüs gibi şeyleri de yok ediyor. Günde 3 öğün normal (aşırıya kaçmadan) veya günde 5 öğün azar azar yemeniz önemli. Ara ara probiyotik yoğurt yemek de iyi dense de ben kendi adıma çok büyük bir faydasını görmedim, bence Activia vs olsun oldukça gereksiz ürünler.

Gerçekten faydasını görebileceğiniz diğer bir konu ise öğün saatleri. Tatil dönemi sabah-öğle vakitleri arası yani 10-12 gibi kahvaltınızı etmeniz; kahvaltı sonrası bir kez tuvalete gidip dışkılamanız; öğleden sonra hafif bir beyaz etli salata yemeniz; akşam yemeğinde ise yine yanında belli miktarda salata ile haşlanmış patates, pilav ve beyaz et; ulaşma imkanınız varsa veya seviyorsanız muhakkak balık yemeniz çok fayda sağlıyor. Özellikle akşam yemeğini saat 8-9'dan sonrasına bırakmamanız çok önemli. Ortalama 12-1 gibi uyuduğunuzu varsayarsak bu olay size 4-5 saatlik vakit kazandırıyor ve siz uyurken sindirim sisteminiz de dinlenebiliyor. Benim uzun bir dönem neredeyse yaşam felsefem haline gelen saat gecenin 3 ünde bir şeyler yiyip 4'te 5'te uyumak, vücudunuzu harap edebiliyor. Bunun dışında, yemekten en azından 2 saat sonra, saat akşam 10 gibi, haftanın hergünü veya iki günde bir olmak üzere uzun ve tempolu yürüyüşler yapmak gerçekten faydalı. IBS'de olsanız, başka bir sorununuz da olsa; egzersiz büyük oranda faydalı.

Son olarak içeceklerin rolü çok önemli. Ben kahve hemen hiç tüketmiyorum, çay ise sık içerdim. Siyah çayı açık tüketmeye başladım ve günlük içtiğim miktarı oldukça azalttım. Günde 3 bardaktan fazla çay içmemeye gayret ediyorum, içsem de açık çay içiyorum. Şekerli kola, yağlı ayran, normal ice tea, fuse tea gibi ürünler de içindeki mayalar veya şeker sebebiyle çok sıkıntılı; size kilo da aldırıyor. İçecek olarak kefir veya akşam yemekleriyle beraber 1 kutuyu geçmemek kaydıyla sıfır şekerli(zero) kola içmek büyük fayda sağlıyor. Özellikle Ice Tea, ayran ve normal cola yerine sadece akşamları coca cola zero içerek, yemek sonrası şişkinliği, gaz sancısını, stresi ve dışkılarken çıkan gaz miktarını oldukça azalttım. Eğer bunları sevmiyorsanız yemeğin yanında sade veya sıkma limonlu ılık su da iş görüyor. Maden suyunun ise bu konuda kaydadeğer bir etkisi yok gibi, hatta daha beter yapabiliyor.

Tüm bunlarla beraber iki gündür, Solgar'ın Male Multiple isimli multivitamin hapını kullanmaya başladım. Kendi adıma özellikle sabahları biraz daha enerjik hissediyorum ve en azından bu süreçte yaşadığınız vitamin-mineral kaybını kapatacağını düşünüyorum. Balık yağı da bağırsak salığınız açısından çok önemli görünüyor ancak onu henüz kullanmaya başlamadım.

Tüm bu deneylere devam ederek ideal tedaviyi bulmaya size de bilgi vermeye çalışacağım. Adeta tedavisi yokmuş gibi gösterilmeye çalışan bu sıkıntıyı yenebileceğimizi düşünüyorum. Şu ana kadar herhangi bir sentetik ya da bitkisel ilaç kullanmamakla birlikte önümüzdeki dönemde doktor yönlendirmesi ile kullanmayı planladığım tüm ilaç ve takviyelerin etkilerini yazacağım. İlerleyen günlerde görüşmek üzere, iyi günler arkadaşlar. Ve hepinize çok geçmiş olsun...


Bu mesaja 1 cevap geldi.
G
10 yıl
Yarbay

Beyler kasmayın kendinizi tuvaletiniz gelirse gider sıçarsınız gaz gelirse osurursunuz.Allah herkesi aynı yaratmamışki sen çok sıçarsın başkası az sıçar bu normal bir şey.

Fazla kilo varsa kilo vermek hareketli yaşam ve bir doktora görünmek iyi gelecektir.Bağırsaklarımda fazla hareketlenme var deyin ilaç verir size benim arkadaşımda şişkinlikmi ne varmış ilaç içiyorum geçti diyor.Bir gidin derim doktora ama derdinizi iyi anlatın yoksa adam başlar yağlı yeme şöyle yeme falan.Tabi herkesin bağırsağı aynı değil kimisine dokunmayan yemek kimisine dokunuyor.O yüzden ciddi sıkıntı yaratıyorsa bağırsak sorununuz önce yemeklere dikkat sonra doktoara gitmek sonra doktorun vereceği ilaç ve testleri yaptırmak lazım.Bağırsakta bakteri falan olabilir.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-BB2CECC18 -- 22 Ağustos 2015; 18:42:27 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
R
10 yıl
Yüzbaşı

Kardesim dalga gecilecek bir konu degil bu başına gelmeyen de bilmez. Ne olacak geldimi gider sıçarsin diyorsun da sosyal hayatını sifirlayan bir olay bu. Surekli tetikte bir yasam guduyorsun kendine. Gittigin her yerde ilk tuvalete bakıyorsun. Dogru duzgun seyahat edemiyorsun. Disarda yemek yerken kafanda hep ya tuvaletim gelirse dusuncesi oluyor. Bu kadar kasmaya dusunmeye gerek yok diyebilirsin ama hastalık ister istemez insani bu psikolojiye sokuyor.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @TearsForFears
K
10 yıl
Çavuş

İbs hastalarına önerim iberogast kullanmalarıdır. Günde 2 kere 20 damla.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

G
10 yıl
Yarbay

Bu sorun bağırsaktanmı psikolojikmi dersen ben psikolojik derim.Evde yatarken pc başındayken oyun oynarken sıçacağın aklına geliyormu yoksa dışarı çıkarken 2-3 defa sıçıp dışarıda da 2-3 defamı sıçıyorsun.Bunun sebebi bence psikolojik aşağı yukarı benzer durum bende de var ama ben sanırım fazla yediğimden ve hareketsizlikten oluyor.




Bu mesajda bahsedilenler: @Rumpelstilzchen
A
10 yıl
Yarbay

Üniversite hastanesinde. Hiç kolonoskopi ve entereskopi yaptıran oldu mu.

Uyutulma işlemi yapılıyor mu?

Çift balon entereskopi yaptıran oldu mu



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

B
10 yıl
Çavuş

Merhabalar.
Yeni edindiğim ve bence çok önemli olan bir bilgiyi paylaşmak istedim sizinle. Aslında bende ibs yok. Candida için buradaydım. Kaptanelvis bu konuda size teşekkür ederim cevaplarınız için. bulduğum şey hepimizi ilgilendiriyor. Umarım amerikayı yeniden keşfetmiyorumdur ama ibs yi de çözüyormuş. Öncelikle candida niye vücuttan kolay gitmiyor. Sebebi civa imiş. Cünkü kandida vücuttaki civayı hapseden bir maya imiş. Yani vücudunuzda civa varsa beynimiz diyor ki civa hemen öldürür kandida ağır ağır öyleyse tercihimi kandidadan yana kullanayım. Bu bilgiyi ahmet aydın hoca bile dr nathasha istanbula geldiğinde öğreniyor. Kendi forum sitesinde yazmış kendisi. Kim bu nathasa derseniz kendisi nörolog. Ama otizmli bir çocuğu olunca görüyorki tüm otizmlilerin ciddi sindirim sorunu var sindirim sistemleri üzerinde çalışmaya başlıyor. Bunun sonucunda GAPS diyetini uyguluyor kendi çocuğuna ve tamamen iyileştiriyor. Onbin hasta iyileştirmiş. Vücuttaki toksinler nerede toplanırsa orada arıza çıkıyor. Akciğerdeyse astım beyindeyse otizim hiperaktivite vs. Ama sizi ilgilendiren nokta Gaps diyeti otizmliler için değil. Bir çok hastalığı tedavi ediyor aralarında ibs de var. Bence araştırmaya değer. Acil şifalar hepimize



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
E
10 yıl
Teğmen

quote:

Orijinalden alıntı: banu70781

Merhabalar.
Yeni edindiğim ve bence çok önemli olan bir bilgiyi paylaşmak istedim sizinle. Aslında bende ibs yok. Candida için buradaydım. Kaptanelvis bu konuda size teşekkür ederim cevaplarınız için. bulduğum şey hepimizi ilgilendiriyor. Umarım amerikayı yeniden keşfetmiyorumdur ama ibs yi de çözüyormuş. Öncelikle candida niye vücuttan kolay gitmiyor. Sebebi civa imiş. Cünkü kandida vücuttaki civayı hapseden bir maya imiş. Yani vücudunuzda civa varsa beynimiz diyor ki civa hemen öldürür kandida ağır ağır öyleyse tercihimi kandidadan yana kullanayım. Bu bilgiyi ahmet aydın hoca bile dr nathasha istanbula geldiğinde öğreniyor. Kendi forum sitesinde yazmış kendisi. Kim bu nathasa derseniz kendisi nörolog. Ama otizmli bir çocuğu olunca görüyorki tüm otizmlilerin ciddi sindirim sorunu var sindirim sistemleri üzerinde çalışmaya başlıyor. Bunun sonucunda GAPS diyetini uyguluyor kendi çocuğuna ve tamamen iyileştiriyor. Onbin hasta iyileştirmiş. Vücuttaki toksinler nerede toplanırsa orada arıza çıkıyor. Akciğerdeyse astım beyindeyse otizim hiperaktivite vs. Ama sizi ilgilendiren nokta Gaps diyeti otizmliler için değil. Bir çok hastalığı tedavi ediyor aralarında ibs de var. Bence araştırmaya değer. Acil şifalar hepimize
................





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elvis-Presley -- 6 Şubat 2020; 13:33:56 >

B
10 yıl
Çavuş

Gaps diyeti zor bir diet. Eğer bir damlacık bile yasaklı yiyecekler yerseniz diyeti uygulamış olmuyorsunuz. Bu diğer dietler içinde böyle. DAN protokölü uygulayanlar da mantar, glütensiz- kazeinsiz dietlerine tam uyulması gerektiğini söylüyorlar. Yoksa regresyonlar kötü oluyormuş. Yani gaps i uyguladığınınsöyleyen arkadaşlar ne derece uydular ve be kadar süre devam ettiler acaba. Çünkü 2 yıllık bir zaman dilimi tam olarak uygulamak gerekiyor. Civa konusu bu işte bir bölüm sadece. Protokolün şelasyon kısmı var. Detoksifikasyon yapılırken 3. Adım olarak geçiyor. Siz şikayetleriniz kaybolduktan sonra kötü beslenmişsiniz deneme amaçlı. Bir ay sonra da geri dönmüş sıkıntılar. Öncelikle hangi protokol olursa olsun iyileşmeler hissetseniz bile hemen eski alışkanlıklarınıza dönülmemeli. Bence sizin atladığınız bir diğer konu da mineral enzim probiyotik takviyeleri. Çok fazla
Miktarda kullanmak gerekiyır çünkü bu tür sıkıntıları olanların vücudunda bunlar eksik. Çünkü ağır metal var ve bunların atılımı için çinko selenyum magnezyum vs bir çok elemente ihtiyaç var. Ağır metal olunca vücutta bu mineraller azalıyor. Takviye de normal besin yoluyla karşılanmıyor tabletlerle karşılanabiliyor ancak. Ben henüz denemeye başlamadım. Şimdilik dan ve gapsi araştırıyorum. Dan protokolü çok pahalı olduğu için eledim. Ama otistik bir çocuğum olsaydı uygulardım o ayrı. Sadece kandida için değmez gibi. Ama şunu anladım tek başına bir iki yiyeceği tüketmekle veya zararlı olanları çıkarmakla bu iş olmuyor başka şeylerde var. Öncelikle tam bir katı diet sonra mineral vitamin probiyotik takviyesi daha sonra da ağır metal atılımı. Ağır metal atımı bile başlı başına bir olay. Ben test yaptırayım sonrada bentonit kil kullanarak atayım diye düşündüm ama biraz okuyunca bu şekilde yapmak tehlikeliymiş. Sırası ve uyulması gereken şeyler var. Sfs iyi bir test ama iyileşmeyi kontrol etmek için sürekli yaptırmak zor görünüyor. Yurtdışında organik idrar analizi ile de bunu tespit ediyorlar



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
E
10 yıl
Teğmen

................





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elvis-Presley -- 6 Şubat 2020; 13:34:8 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @banu70781
R
10 yıl
Er

Arkadaslar Merhaba,

Uzun zamandir bu basligi takip ediyordum, ben de sizlerle tecrubelerimi paylasmak icin uye oldum.

Benim ilk sikintim 2003 yilinda basladi. Universiteye hazirlaniyordum, ozel derse gidicektim, gitmeden annem bana koca bir bardak sut icirmisti. Sonra derse gittim ve birden bire patlayacakmisim gibi bir gaz geldi. Tuvalete gittigimde cikmiyordu, ama hocanin yanina gelip oturdugumda geri geliyordu. Sut dokundu heralde diye dusundum.
Daha sonra bu durum sessiz ortamlarda, toplantilarda, gorusmelerde, yanimda cekinebilecegim ya da bende heyecan yaratan kisiler oldugunda iyice artti. Ozellikle bir arkadasim arabayla beni alip bir yere birakiyorsa benim icin dayanilmaz oluyor. Heryere kendim gidip gelmek istiyorum. Sikintim tam olarak suydu, cok gaz birikiyor ve tutmasi cok zor oluyor.

Yillar sonra bu rahatsizliga ishal de eklendi. Ozellikle sabahlari yarim saat arayla 3 kere tuvalete gittikten sonra ancak bir rahatlama saglayabiliyordum. Zayif bir insanim ama karnim hep cok sis. Cocuklugumdan beri bu boyle. Universite hayati ve daha sonra is hayati malesef daha da cekilmez oldu. En ufak bir kramp ve siskinlikte hemen tuvalete gitme ihtiyaci duyuyordum ve artik hocalarim bana gulmeye baslamisti. Gercekten yerin dibine girmek istedigim zamanlardi. Kimisinin tuvaleti gelir bekler musait olunca gider, benim geldigi an kosmam lazim yoksa kotu sonuc dogurabilir. Sinema, tiyatro, konser, toplanti gibi ortamlar benim icin adeta bir kabusa donusuyor ve malesef hicbirine gidemiyorum. Ortam sessiz olunca ve ortami aniden terketmek zor olunca karnim hemen sisiyor ve acil tuvalete gitme ihtiyaci duyuyorum. Kac filmi boyle yarida birakip ciktim.

Doktor doktor dolastim dunyanin parasini verdim hepsi IBS dedi. Olabilir de olmayabilir de. Ama ben yillarca hep candidadan suphelendim.

Bugune kadar kullandigim ilaclar: reflor, maflor, duspatalin, debridat, meteospasmyl, duphalac, pankreoflat, spasmomen, metsil ve adi aklima gelmeyen daha niceleri.

Onemli bir ipucu bulmustum, grip gecirdigimde bir doktor Cefurol isimli antibiyotigi yazmisti, onu iki hafta kullandim ve ne siskinlik, ne gaz, ne ishal, ne yemeklerin dokunmasi hicbir sikinti yasamadim, herseyim normale dondu. Sizler de sanirim bu durumu yasamissiniz antibiyotik kullaninca.
Burdan durumun bakteriyel olabilecegini anladim.

Yabanci forumlarda bahsedilen rifaksimin icerikli antibiyotige basladim. Yaklasik bir haftadir kullaniyorum. Soyle soyliyim, cefurol kullandigimda kendimi daha iyi hissediyordum fakat bu antibiyotik de beni oldukca rahatlatti. En goze carpan etkisi asiri gazi kesti ve tuvalet asla kotu kokulu cikmiyor. Kokmuyor hatta. Normalde boyle degildi demek ki bagirsakta bakteri vardi ve onlari oldurdu. Bu tedavim bittikten sonra bu sefer varolan kandidayi oldurmek icin savasagim.

Kandidadan suphelenmemin sebepleri de:
-ishal
-beklenmedik anda gelen asiri gaz
-dil kokunde cocukluktan beri olusan tabaka
-agiz kokusu
-bulanik zihin
-eklem agrisi
-sinuzit
-geniz akintisi

Kandida icin denediklerimden zeytin yapragi cayinin etkisini cok gormustum cunku ictigim gunun ogleden sonrasi asiri bir bas agrisi, halsizlik hemen uzanma isteginden dolayi isten izin almak zorunda kaldim ve eve gidince sabaha kadar deliksiz bir uyku cektim. Bunlar tipik kandidanin "die off" yani olme belirtileriydi ve hepsini yasadim. Biraz ara vererek baska bir gun tekrar ictim ve etki gene ayni, olumcul bir agri ve halsizlik ordan anladim ki zeytin yapragi cayi bende gercekten ise yariyor. Triflucan aldim, o da semptomlari iki gunlugune kesti. Dildeki beyaz tabaka aninda yol oldu. Dildeki tabaka ve agiz kokusu icin buco bleu diye metilen mavisi olarak gecen bir damla kullanmistim agzim icin. O da tabakayi ve kokuyu hemen gecirmisti. Malesef artik uretilmiyor. Sorun su, ailem bebekligimden beri hep agzimin koktugunu soyluyor. Bebekken mantar enfeksiyonu gecirmisim, yetiskinlikte ayagimda ve idrar yolumda mantar cikti. Candida diyeti uygulayim diyorum ama o da bir haftadan sonra feci basdonmesi yapiyor bende. Kendimi bir kac ay inzivaya cekip yatip dinlenerek yapmam gereken bir diyet.

Vardigim sonuc, barsaktaki sikintim hem bakteri uremesinden hem de candidadan.

Hepimize gecmis olsun, damdan duseni damdan dusen anlar. Umarim deneye yanila en iyi cozumu bulabiliriz. Doktorlar sifir malesef.


Bu mesaja 3 cevap geldi.
E
10 yıl
Teğmen

..................





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elvis-Presley -- 6 Şubat 2020; 13:34:21 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @ruzgar06