Kaç kuruş yakıyor son hesaplarına göre ??? |
Depoda 1 tık çizgi varken 45 TL benzin aldım depoyu fulledim 350 KM'de aynı seviyeye geldim bunların bir kısmında eşimle beraber gezdim |
dün (09/09/2016 CUMA günü) depoyu tek çizgi varken 41,16 TL ye fulledim ve göstergenin resmini çektim bakalım kaç km gidecek < Resime gitmek için tıklayın > |
Merhabalar tekerin düz bassın hayırlı olsun güle güle bin, titreşim var mı acaba yüksek hızlarda? |
merhaba hayırlı olsun virajlarda sorun yaşıyor musunuz çok abartı viraj dönenler var bu motorla tabii Türkiye'de değil sizin durum nasıl |
merhabalar, hayirli olsun. orjinal lastiklere 10 uzerinden kac veririsiniz? ne zaman ve kac tl ye aldiniz tam olarak? tesekkurler |
çok titriyor yahu. Bir de vites aralıkları bana çok kısa geldi. Onun dışında o fiyata görsellik arayanlar için başarılı. Bu arada ekipmanla bindiğiniz için ayrıca tebrik ederim sizi ![]() |
sağol teşekkür ederim daha iyisi sizlerin olur inşallah titreşim yok denecek kadar az tek silindir olmanın verdiği bir titreşim var ki bu normal zaten ama üzerinde öyle zangır zangır titremiyorum |
lastikleri üzerindeki fabrika lastikleri değiştirmedim bu sebeple limitleri dahilinde kullanıyorum bu sebeple sorun yaşamıyorum ama iyi bir lastikle güzel sonuçlar alınacağına eminim |
teşekkür ederim üstadım orjinal lastiklere 10 üzerinden 3 verebilirim limitleri dahilinde kullanılırsa sorun olmuyor ama yinede viraj dönerken parlak zeminli asfaltta tedirgin olmuyorum değil yani şimdiye kadar parlak zeminli asfaltta hiç kaymadı ama sanki kayacakmışım hissi beni tedirgin etmeye yetiyor ıslak zemini söylememe gerek yok zaten direkt kayıyor ![]() motoru haziran ayında aldım 7.850 TL peşin plaka masrafı sigorta ıvır zıvır 10 bin TL 'ye geldi bu tutara kaskoda dahil ne olur ne olmaz diye kaskoda yaptırdım çalınır filan Allah korusun içim rahat yani |
kırmızı düğmeyi on durumuna al ateşlemeye bas start :) kırmızı düğmeyi off durumuna al stop yani var :) |
teşekkür ederim üstadım Mondialin 250 MCT modelinin arka selesinde titreşimin ne olduğunu yaşamış biri olarak inan bana titreşim hiç yok gibi geliyor Yıllar önce arkadaşımda mondial 250 MCT vardı oda sıfır km almıştı güzel motordu kullandığım ilk vitesli motosikletti çok kısa süreyle 1 veya 2 tur kullanmışlığım vardı bende yeri ayrıdır o motorun genelde artçısı olarak binerdim arkası yüksek devirde öyle bir titrerdiki sormayın o an bedenimdeki tüm kemikler titrerdi sanki kendisi önde rahattı tabi hıyartonun bastıkça basardı bağırttıkça bağırtırdı motoru ben arkada titremekten uyuşurdum adeta çünkü önde titreşimi yoktu bilmezdi arkada oturanın ne çektiğini sonra sonra o işin püf noktasınıda öğrendik hava filitresinin kağıdını bir miktar yırtıyorduk öyle takıyorduk yerine o zaman titreme büyük oranda azalıyordu bunu şunun için anlattım titreşimin ne olduğunu bilen yaşayan biriyim hani 30 bin TL param olsa daha iyi bir motor alsam belki bundaki olaya titreşim diyeceğim ama inan şu an için titreşim yok gibi geliyor bana bu iş broadway-mercedes olayına benziyor hani mercedese binene kadar araba kullandığını sanıyorsun ya o misal :) ama fiyatına ve kalitesine oranla inan parasının hakkını veren bir motosiklet görsellik olarakta tabiki dikkat çekiyor gittiğim mekanlarda 200 cc olmasına rağmen gözler üzerimde :) bazen motor almak üzere olan veya değiştirmek üzere olan bazı arkadaşlar yanıma gelip bir şeyler soruyor bilgi alıyor iş yerimin önünde motoru park ettiğim yerde bir kafe var motoru oraya park edip işe geliyorum akşamları eve gitmek için motorun yanına gidince bakışlar bana çevriliyor kızlar filan bakış atıyor ne yalan söyliyim hoşuma gitmiyor değil (yengeniz duymasın) neyseki parmağımda alyansım varda gözlerinin içine soka soka kaskımı takıyorum durumu kurtarıyorum tabiki yengenizin hakkını ödeyemem bu konuda kendisi sağolsun at nalı gibi bir alyans aldığı için durum dengelenmiş oluyor bakışlarını bana çeviren hatunlar sahibim olduğunu anlıyorlar ![]() viteslere gelince ilk 4 vites aralığı kısa doğru ama bu birazda kullanım şeklinize bağlı sanki mesela deviri 7 binlere vurduğunuzda vites aralıkları çok kısa gelmiyor ama 3 bin ile 5 bin arasında vites değiştirmeye kalktığınızda bir anda 1-2-3-4 viteslere çıkabiliyorsunuz ama her halukarda 5 ve 6 arası uzun aralıklara sahip |
merhaba arkadaşlar bayramın 4.günü evde oturmaktan sıkıldım kafamda belirli bir plan olmadan biraz turlamaya çıkayım dedim önce Yalova'ya gittim Yalova'da biraz turladıktan sonra Termal'e gitmeyi buradan da o bölgede bulunan su düşen şelalesine gidecektim fakat ne olduysa bir anda fikir değiştirdim ve Bursa'ya gitmeye karar verdim esasen şimdiki aklım olsa İznik Yenişehir üzerinden Bursa'ya giderdim ama o an aklıma gelmedi normal düz transit yoldan Bursa'ya gittim Bursa'nın girişine yaklaştığımda yol çalışması olduğundan trafik biraz karışıktı birde bilemiyorum belki bana öyle geldi Bursa'nın otomobil sürücüleri motosikletlilere karşı biraz dikkatsiz hani herkes dikkatsiz de Bursa biraz daha öyle sanki Bursa'nın içerisinde turlarken gözüm Uludağ Milli Parkı tabelasına takıldı ve o tarafa yönlendim bir miktar tırmandıktan sonra daha önceden geldiğim fakat gezemediğim 1.Murat Hüdavendigar camisini ziyaret ettim yoldayken ikindi okunmuştu orada ikindi namazımı kıldıktan sonra çıkışta gözüm Honda CBF 150 si olan bir arkadaşa takıldı oda namazını kılmış çıkıyordu kendisi Bursa'da oturuyormuş biraz lafladık motosikletini değiştirmeyi düşünüyormuş bilgi aldı konuştuk birbirimizin telefonlarını alıp vedalaştık esasen vakit geçmeye başladığı için Uludağ'a tırmanmak niyetinde değildim ama arkadaş sağolsun bu konuda beni cesaretlendirdi 20 KM bir yol çabuk gidersin dedi birde üzerimde yazlık kıyafetler vardı üşürüm filan diye düşünüyordum hani evden planlı çıkıp montumu alsam bir nebze içim rahat olacak ama arkadaş serin değildir git gör buraya kadar gelmişsin görmeden gitme dedi peki dedim çıktım yola ne yalan söyliyim 20 KM dedi ama ne 20 KM imiş kardeşim dön Allah dön virajlı yol birde kısmen bozuk birde araç trafiği var bazı yerlerde yol tıkanmış aralardan derelerden uğraş filan neyse epey uğraştım yol açıldı ama bu seferde belirli bir irtifaya ulaşınca soğuk başladı zirveye 5 KM kala vaz geçtim hem üşüdüm hemde hava kararmaya dönmüştü birde hatundan yiyeceğim fırçanın tatlı telaşı bedenimi sarmaya başlamıştı evden çıkalı hayli uzun bir zaman olmuştu hatuna biraz turlayıp gelicem dedim saatler geçti daha dönüş yoluna geçemedim temel fıkrası gibi 99 basamağı çıktık 100.basamağı görmeden geri geldik neyse dönüş yoluna geçtik dönüşte yine Bursa'nın meşhur trafiği karşıladı beni dönerken farklı bir yola sapmışım tabi sonrasında yol bulma telaşı İstanbul tabelalarını takip ediyorum bir yerden sonra tabelalar yok oldu şaşırdım kaldım İstanbul yönüne gideceğim ama nasıl dön Allah dön en sonunda tabela buldum telefonda navigasyon var ama zırt pırt cepten çıkarmaklada olmuyor zaten geç kalmanın telaşı sarmış birde onunla oyanlanmayayım dedim neyseki sonunda İstanbul yoluna girdim dönüşte bayram dönüşü yol kalabalık herkeste bir yere yetişme telaşı var sanki herkes evde benim gibi hatundan fırça yiyecek :) sollayan mı dersin üzerine süren mi dersin emniyet şeridinden gitmeye karar verdim Kocaeli'ne kadarda emniyet şeridinden geldim Yalova'ya yaklaştığım esnada Esadiye-Soğucak arasında bir yerde o yol yokuş aşağı virajlı bir yoldur bilen bilir 2 viraj önümde trafik kazası meydana geldi bir araç önce sağ taraftaki bariyere çarpmış sonra oradan sekip sol taraftaki bariyere çarpmış orada kalmış aracı gördüğümde içindekiler çığlık çığlığa araçtan yeni iniyorlardı neyseki yaralı filan yoktu ama yola biraz daha önce çıksam yada Bursa içerisinde kaybolmasam arabanın çarptığı sağ bariyerin orada ben olabilirdim nede olsa emniyet şeridinden gidiyordum motoru sağa çekip indim araba LPG li olduğu için yanına fazla kimse yaklaşmıyordu hava yastıkları filan açmıştı yol zaten bir anda tıkandı yapılacak pek bir şey olmadığından yola devam etme kararı aldım yol tıkandığı için Yalova'dan sonra kısmen dönüş yolu daha rahat geçti ve eve ulaşmayı başardım çok şükür gezinin resimlerini paylaşıyorum GEMLİK KÖRFEZİ < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > 1.MURAT HÜDAVENDİGAR CAMİ < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > ULUDAĞ TIRMANIŞI < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > KAZA ANI < Resime gitmek için tıklayın > |
Bilader sen en iyisi bukadar yazacağına bir adet kask kamerası al ve yazmakla uğraşma bence hem burada paylaşırsın yada video paylaşım sitesinde bir blog açıp orada paylaş bizde izleyelim ![]() ![]() |
Sizde cevapla butonunu kullanırsanız daha az yer işgaş etmiş olursunuz, buralar eskiden neydi be şimdi kimse kalmamış![]() |
parasızlığın gözü kör olsun üstadım :) yoksa yazar mıyım bunca şeyi iyi bir kamera 1000 TL'den aşağı değil aparatı filanda ayrı satılıyormuş 250 ile 500 TL arasında kameralar var ama onlara da güvenemiyorum |
yazıyoruz üstadım elimizden geldiğince canlandırmaya çalışıyoruz |
güzel konu takip :) |
Eylül ayının güneşli bir pazarında kanım kaynamaya başladı ve amaçsızca motora atlayıp gezineyim dedim Eski İstanbul yolunda gezinirken aklıma birden tarihi bir mekan olan daha öncede bu yoldan gelip geçerken tabelasını gördüğüm kutluca köprüsü geldi zaten gelip giderken tabelasını gördüğüm için gidilecek yerler arasına koymuş birazda internetten araştırma yapmıştım gittiğimde de köylülerle oturup biraz sohbet ettim köylüler buraya taş köprü diyorlarmış bölgede zaten zamanla bu adı almış
Araştırmalara göre köprü M.S. 1.yüzyıla ait orjinal hali ile günümüze ulaşmış tek köprü olma özelliğini taşıyor
Eski roma ipek yolu üzerinde bulunan bu köprünün yapıldığı yüzyılda İstanbul (Constantinapol) daha yokmuş bile bunun yerine Byzantium denen bir site devleti varmış ve bu köprü Byzantium (https://tr.wikipedia.org/wiki/Byzantion) ile o zamanki adı Nikomedia olan şehri yani günümüz adıyla İzmit'i (https://tr.wikipedia.org/wiki/Nikomedia) birbirine bağlıyormuş
Yani tarihi neredeyse İstanbul'dan daha eski bir köprü
O çağlarda bu bölgenin tamamınada Bitinya deniyormuş (https://tr.wikipedia.org/wiki/Bitinya)
Köprünün altından akan dereye ise günümüzde koca dere deniyor bu dereyi haritadan takip ederseniz günümüzdeki Ağva'ya ulaşıyorsunuz (şahsen Ağva'ya evlenmeden önce çok gidip gelirdim arkadaşımın bu derenin kıyısında yazlığı vardı ve biz bu dereden yeri geldiğinde yüzerek yeri geldiğinde kanoyla denize giderdik hatta balık bile tutmuşluğumuz vardır bu derenin nerelere kadar uzandığını hep merak ederdim meğerse sipahiler göletinden başlıyor bu köprünün altından geçip Ağva'ya varıyormuş bu sayede bir nebze olsun merakımı da gidermiş oldum)
https://yandex.com.tr/harita/104736/korfez/?ll=29.758227%2C40.917363&z=18&l=sat%2Cskl
1940 yılında Kocaeli'de araştırma yapan Alman Karl Dörner Kutluca Köprüsünün mimari özellikleri baz alınarak köprünün İmparator CLADİUS (https://tr.wikipedia.org/wiki/Claudius) döneminde inşa edildiğini belirtiyormuş
7 gözlü ve 5 kemerli olan köprü yöresel kesme taş malzeme kullanılarak yapılmış. Milattan sonra birinci yüzyılda inşa edilmiş olan köprünün duvar işçiliği ve kemer tekniği dikkat çekmekteymiş
Köprünün bir benzeride Amasra da bulunmaktaymış gün gelirde oralara giderim belki aklımda bulunsun
Günümüzde köprü Karayollarına bağlanmış ve halen ulaşım için kullanılıyormuş üzerinden halen taş ocaklarında çalışan kamyonlar gidip geliyormuş taaaaki Kocaeli Üniversitesinden bir arkeolog hocamız fark edene kadar (köylüler ismini söyledi ama şu an unuttum hocamız kusura bakmaz umarım
Zaten taş ocakları bölgenin anasını ağlatmış durumda köyün nüfusunu bile etkilemiş zamanla nüfus azalmış bu ocaklarda çalışan kamyonları gördüm de bu kamyonlara iyi dayanmış bunca zaman yıkılmamış ne diyelim yapan mütahite helal olsun
Köprü şu an restorasyon aşamasında restorasyonun işleminin kötü gittiğine dair bir takım söylentiler var ama araştırdığıma göre zamanla kaybolan kendi orjinal kesme taşları çevrede aranıyor orjinal taşlar bulunup yerine konulacak ayrıca karayollarına bağlı olarak kullanılırken köprünün araçların geçtiği zeminin üzerine beton dökülmüş bu beton tabaka kaldırılmış ve köprünün orjinal zeminine ulaşılmış yani restorasyon işlemi gördüğüm kadarıyla öyle anlatıldığı gibi kötü gitmiyor birde mevcut bölgede bir tümülüs olduğunu söyledi köylüler ama oraya gidemedim gezintiye ait fotoğrafları ekliyorum iyi seyirler arkadaşlar
bu arada köprü ile ilgili bilgi anlamında bir kaç site adresi veriyorum
http://www.kocaeli.bel.tr/icerik/tarihi-roma-koprusu-gun-yuzune-cikiyor/36/24445
http://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/genel/gezilecekyer/kutluca-koprusu
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pago -- 5 Eylül 2016; 18:06:35 >