Teknoloji Haberleri
Aşağı Git
Tüm Forumlar
Sinema - Dizi - Televizyon - Müzik - Kitap
Müzik
Müzik genel
''Az Bilinen Metal Grupları''
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
352
Cevap 63010
Tıklama 0
Öne Çıkarma
Cevap 63010
Tıklama 0
Öne Çıkarma
-
Cevap: ''Az Bilinen Metal Grupları'' (15. sayfa)
|
iyide hocam niye gereksiz yere geldi diyeyimki...sonuçta elime geçen bişe olmayacak.... tamam gidiyorum okula..duruyorsa çekeyim resmini... |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| yok hocam kaldırmışlar posterleri....ama bi kaç arkadaşa sordum vardı öle birşey diyorlar ama daha eski tarihli dediler...tam ayrıntısını bulamadım...sorarım gene bişe bulursam eklerim buraya |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
yok abi imkansız öyle birşey,hani Manowar Mersin'e gelecek ben duymayacağım Anathema'nın gelişini çok geç duydum ama Manowar gelse kesin aylar öncesinden haberim olurdu ha bu Manowar elemanlarının Mersin'de kankaları varda 10 kişiye konser verdilerse bilemem ama büyük bi konser olsa kesin duyardım bence şehir efsanesidir o,gerçi 3-4 yıllık efsane olmaz ama ne bileyim pek inandırıcı gelmedi yanlış anlama yalan söylüyorsun anlamında söylemiyorum ama % 99 ihtimalle Manowar gelmemiştir Mersin'e |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
yok hocam yanlış anlaşılma deil bende zaten konsere gittim falan demedim...sadece manowar mersin konserinin posteri vardı..bilmiyorum başka bir organizasyondu belki ama eminim var öle bişe..çünkü arkadaşla beraber incelemiştik kayıt sırasında...belli olmaz hocam bide mersin diyip geçme.. gerçi aslen ankaralıyım mersinle hiç bi alakam yok ama..genede güzel bir yer...bide rock fest çıkardılar mersinde...belki birşeyler olur... |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Blitzkrieger -- 11 Şubat 2008; 14:54:07 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Mersin tabiki çok güzel bi şehir ben bunun aksini söylemedim  mesele o değil,diyorum ki bugüne kadar Pentagram gibi yerli popüler bi grup bile gelip konser vermedi eğer Manowar gelse yer yerinden oynardı üstelik Manowar konser verse kaç kişi gidip izler ki konseri,Mersin'de piyasa gruplar çok popülerdir yani gerçek anlamda metal dinleyen veya bu müzikle uğraşan fazla kimse yok bu açıdan Manowar'ın müziği çok gürültülü gelir ve pek giden olmaz konsere ki dediğim gibi gelmediklerine %99 eminim,o %1'lik kısımda "hadi canım!Manowar Mersin'e geldi ve benim haberim yok ha!" gibi bi tepki için duruyor bi de Manowar Mersin'e gelecek ama hiçbir gazete,dergi,web sitesi veya haberlerde falan konusu geçmeyecek,yok abi inanmam böyle şeye |
Bu mesaja 2 cevap geldi.
Manowar cover yapan bi grubun posterini gormus olabilir misin? Belki kopan yarisinda cover yazisi vardir... Saka bi yana birakalim Mersin'i Turkiye'ye gelse sansayon olurdu gazete dergi haberlerde ama hic denk gelmedim... |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CanTuran -- 11 Şubat 2008; 15:34:41 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
|
Yahu grupların genelde İstanbul-İzmir-Ankara üçlüsüne kafayı taktığı dikkate alınırsa diğer ihtimaller pek fazla söz konusu olamaz. Ha birisinin canı ister de diğer güzide şehirlere uğrayası gelirse ayrı mevzu tabii. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
|
Evet güzel konu olmuş hemen yorumlarda bulamadığım bir kaç iyi grup söyleyeyim. CRYONIC TEMPLE: imaj olarak hammerfall ekolü içinde değerlendirebileceğimiz klasik alman metali ekolünden etkilenen bi grup. internet sitelerine girip biyografilerini okursanız yerlere yatarsınız. davulcu şimşeklerden doğmuş, vokalist kılıçlarla dünyaya gelmiş falan filan, dünyanın en komik edebiyatı. ama müzikleri çok sağlam. elemanlar geyik imajlarını görmezden gelebilirseniz dolu tipler. zaten bu grubu kurmadan önce Tiamat'tan etkilendikleri deneysel metal grupları varmış, sonra deli metalcilikleri tutmuş, bu grubu kurmuşlar. Eski albümleri fazlasıyla "ilkel" ama son albümleri "In Thy Power" hammerfall ekolünün en iyi albümlerinden biri olabilir. Özellikle ilk şarkı "When Hell Freezes Over" dinlediğim anda vurulduğum bi şarkı oldu, yırtıcı, vahşi, anlamı olan bi şarkı. Bu şarkıda derin bi mevzuya dalmış şövalyeler, insanları hiristiyan müslüman bilmemneist olarak ayırmanın yanlışlığından dem vurmuşlar. Din uğruna yapılan savaşlara saldırmışlar. ---------------------------------------------------- OLYMPOS MONS: mars'taki volkanik dağdan ismini alan leziz bi power metal grubu, sevdim valla, akıcı sürükleyici, nefis... İlk albümleri Conquistodor türü içinde şahane bi albüm. Çok ufak, dozunda bi Rhapsody etkileşiminden de söz edilebilir bu grup için. "The Last Light of the Moon" şarkılarını özellikle tavsiye ederim. --------------------------------------------------- GALLOGLASS: (ejderha metal'in yeni temsilcilerinden^^) --------------------------------------------------- NOCTURNAL RİTES: grubunun kuruluşu 1990 yılına dayanır.Gitarist/vokalist Fredrik Mannberg Necronomic adı altında bir grup kurar.Ama bazı kadro değişiklikleri ve grup elemanlarının çalışma isteksizliği yüzünden grup dağılır.1990 yılının sonlarında gruptan kalan iki eleman Fredrik ve baterist Tommy Eriksson grubu tekrar kurarlar ve bass gitarda Nils Eriksson’un gruba dahil olmasıyla Nocturnal Rites adı altında çalışmaya başlarlar. 1991 yılında grup “The Obscure” adı altında dört şarkıdan oluşan bir demo kaydetti.Bu kayıt bazı müzik şirketlerinin ilgisini çekmesine rağmen grubun istediği ölçüde bir anlaşma sağlanamadı ve grup daha iyisi için beklemeye karar verdi.İki şarkılık bir promo amacıyla yeni besteler yaparken grup kendini geleneksel Death Metal yapısından uzaklaşmış, daha melodik ve armonik öğelerle bezenmiş bir müzik ortaya koyarken buldu.Bu yeni yapı kimi şirketlerin dikkatini çektiyse de yine de grup istediği gibi bir anlaşma sağlayamadı.Bu süreçte grubun bateristi Tommy Eriksson gruptan ayrıldı ve yerine Ulf Andersson kadroya dahil oldu.Ayrıca grup ikinci gitarist olarak Mikael Söderström’ü gruba dahil etti. 1993 yılına doğru grup yeni besteler yapmaya devam etti, bu zamanda değişen müzik yapıları geleneksel Heavy Metal yapısında, Power Metal’ e doğru kaymaya başladı.Iron Maiden ve Judas Priest gibi usta gruplardan etkilendiklerini belirten grup elemanları yakaladıkları soundu 1992 de başladıkları değişimin devamı olarak gördüler. 1993 yılının sonlarına doğru grup yeni bir kayıt için ellerinde yeterli beste bulunduğuna karar verdi.Bu kayıt esnasında Fredrik’in vokallerinin müzikal yapılarına uymadığını ve yetersiz kaldığını gördüler.Bu nedenle gruba melodik ve uygun düşecek bir vokalist almaya karar verdiler. Yetenekli ve tecrübeli bir vokalist olan Anders Zackrisson gruba dahil oldu. Grubun 1993 teki kayıtları Zackrisson’lu grubun soundını tam yansıtamasa da grup kaydı bazı şirketlere gönderdi.Kayıt İsveçli şirket Dark Age’in dikkatini çekti.1994 yılında grup Dark Age ile anlaştı.Dark Age dağıtımda daha büyük bir şirket olan Megarock Records ile ortak olarak anlaştı.Ve nihayet Nocturnal Rites ilk albümleri olan "In a Time of Blood and Fire"ı 1995 yılında tüm dünyada piyasaya sürdü. Albüm çok başarılı bir yapıt olmasına rağmen bazı dağıtım ve promosyon problemleri yüzünden potansiyelindeki başarıyı yakalayamadı. İlk albümün ardından gitarist Mikael Söderström gruptan ayrıldı ve yerine Nils Norberg yeni gitarist olarak kadroya dahil oldu.Daha sonra Mikael grubu mükemmel bir katkı olduğunu kanıtladı, gerek müzisyenliği gerek te besteleri ile. 1997 yılının sonlarına doğru grubun ikinci albümü, "Tales of Mystery and Imagination" Japonya’da piyasaya sürüldü. Ama Megarock ile Dark Age şirketleri arasındaki anlaşmazlık yüzünden Avrupa’daki dağıtımı yapılamadı.Daha sonra 1998 yılının başlarında grup Century Media ile anlaştı ve nihayet albüm mart ayında piyasaya verildi. Bu noktada grup için yeni bir dönem başlamış oldu.. "Tales of Mystery and Imagination" albümü ile yakaladıkları büyük başarının ardından grup Avrupa turnesine çıktı.Turneden sonra başarıyla birlikte grup yeni besteler yapmak için daha özgüvenli bir şekilde kolları sıvadı. Üçüncü albümleri "The Sacred Talisman" 1999 yılında piyasaya sürüldü.BU albümle birlikte grubun müziğinin daha bir olgunlaştığı gözlemlenebilir.Grup bir baterist değişikliği yaşadı ve Ulf Andersson yerine Owe Lingvall baterinin başına geçti.Albüm güneş ışığına çıktıktan iki hafta sonra Nocturnal Rites, Nevermore ve Lefay ile geniş kapsamlı bir Avrupa turnesine çıktı. "The Sacred Talisman" albümünün turnesi sırasında grup bir ayrılık yaşadı.Vokalist Anders Zackrisson gruptan ayrıldığını açıkladı.Ama çok hızlı bir şekilde Owe’nin eski grup arkadaşı Jonny Lindqvist vokallerde gruba dahil oldu.2000 yılına geldiğimizde grup yeni bir soluk alarak "Afterlife" isimli albümlerini piyasaya sürdü.Grubun hayranları ve medya Jonny’yi olumlu bir şekilde karşıladı ve ilerleyen konserlerde grup Jonny ile daha güçlü olduklarını kanıtladılar. Iron Savior ile Avrupayı turlayıp, İsveçte bazı festival ve konserlere çıktıktan sonra gurup yeni albüm için çalışmaya başladı.2002 yılına geldiğimizde "Shadowland" ismi altında yeni albümlerini müzik severlere sundular. İlk iki albümde stüdyo müzisyeni olarak klavyeleri çalan Mattias Bernhardsson “The Sacred Talisman” albümü ile birlikte temelli kadroya dahil edildi..“Afterlife” and “Shadowland”, albümlerinde de klavyeyi çalan Mattias, “Shadowland” albümünden sonra gruptan ayrıldı.Onun ayrılışından sonra klavyeler Henrik Kjellberg tarafından çalınmaya başladı. 2004 yılında altıncı stüdyo albümü olan “New World Messiah” ı piyasaya süren grup, Bu albümün ardından 2005 yılında “Lost In Time: The Early Years Of Nocturnal Rites” adı altında bir “Best-Of” albüm yayınladı.Bu Best-of albüm yeni albüm öncesi sevenlerin sabırsızlığını bir nebze olsun gidermek için olsa gerek yine 2005 yılında Nocturnal Rites, “Grand Illusion” isimli albümlerini yayınladılar.2007 ocak ayının sonunda grup resmi sitelerinden yaptığı açıklamada yeni albümlerini hazır olduğunu ve yakında piyasaya süreceklerini duyurdu. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
GALLOGLASS: (ejderha metal'in yeni temsilcilerinden^^)  ne garip türler var şu metalde de...herkez kendi türünde sölüyo anlaşılan... |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| Sen ne diyorsun, ben ''Rap-Metal'' görmüş adamım; gerisi hikaye benim için. Hatta dur lan bir yerde acayip bir metal türü yazıyordu ya neyse. Bulunca eklerim buraya. |
Bu mesaja 2 cevap geldi.
|
Brutalite bende daha sağlam metal türleri var "Vampyric Black Gothic, Love & Hate, Sympohic, Progressive, Synthetic, Cello Metal" Mahallede kurulmuş bi coluk cocuk grubunun kendi elleriyle yazdıkları otobiyografide grup böyle tanıtılmıştı... Kendime gelmem saatler aldı |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
|
Veh artık! Hatta ''Love Pink Girl'' (bkz: lov pink görl) Metal olayına girerlerse şaşırma yani. Şu söylediğim ilginç türü ısrarla arıyorum. Bulunca eklerim; dudak uçuklatır. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Geçen bahar Anathema gelecekti güya. İyi ki bilet almamışım. Geldi mi yoksa   Zaten gidesim yoktu oldum olası doom sevmedim gelse de adam gibi bir thrash grubu gitsek. |
emocore olmasın ? bi kaç konuda bazı gruplara metalcore emocore olarak geçiyo demişlerde... bu core kelimeside...benim bildiğim tek core hardcore ....dur ne bu core sevdasıki.... |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| topic te geçen hemen hemen tüm postları okudum,teşekkürler paylaşım yapanlara ve konuyu açana,özellikle doom-death türünde hemen her gruba baktım ve çok sevdiğim gruplarla tanıştım..peki amorphis,sentenced tarzında melodick death\modern rock müzik icra eden grup önerebilir misiniz? teşekkürler.. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Novembers Doom , Penumbra , distorted |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| teşekkürler viking o gruplar(şarkıları)mevcut,november's doom a hayranım hatta... |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Anathema'yı kanıt diye öne atma zaten,adamlar pavyonlara çıkacak dereceye geldiler.Zaten Anathema'yı Macaristan-Polonya-Türkiye dışında doğru düzgün tutan ülke yok.Bu üç ülke de metal müzik açısından gariban zaten,az biraz Polonya daha iyi durumda...Adamlar sıkıştıkça Türkiye turnesi yapıyorlar,ne de olsa salonlar doluyor.Ama My Dying Bride gelince 500 kişiye Paradise Lost gelince 400 kişiye anca çalıyor.Sözde yurdum metalcisi Doom Metal sever.Peh!
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle