Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
1
Cevap
1407
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Atatürk'ün Napolyon hakkında sözleri
H
5 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

"Siz Napolyon*’a benziyorsunuz!" diyen General Townshend’e cevabı :
Napolyon arkasına bir sürü çeşitli milliyetteki insanı toplayarak macera aramaya çıktı ve bunun içindir ki, yarı yolda kaldı. Ben, bir anadan bir babadan gelen kardeşlerimle kendi vatanımıı kurtarmak davası yolundayım ve başaracağım!
1922 (Yücel Mec, Cilt:XVI, Sayı: 91, 92, 93, 1942, s. 15)


Tarihte şanlar, şöhretler kazanmış pek çok insanlar millî noktadan erdeme sahip değildir. Meselâ gerçekten askerî kudret sahibi olan, Moskova’ya kadar giden, yangınlar harabeler üstünden Fransız ordusunu sürükleyip eriten Napolyon’u düşününüz. Onun hareketleri Fransız milletinin gerçek ve millî çıkarlarını değil, kendi cihangirane emellerini tatmin içindi. Bunu tatmin için Fransa’nın milyonlarca seçkin evlâdını eritti ve nihayet hepinizin bildiğiniz sonuca uğradı. Bizim Osmanlı Tarihi’ndeki en büyük ve şanlı görülen hareketleri de aynı noktadan incelemek, aynı nitelikte karşılaştırmak mümkündür.
1923 (Atatürk’ün S.D.11, s. 161-162)


İngiliz kadın gazeteci Grace Ellison’a söylemiştir:
Napolyon ve stratejisi hakkında incelemelerde bulundum. Fakat diğer herkes hakkında aynı incelemeleri yaptım. Sakarya Savaşı’nı Osterliç Savaşı** ile karşılaştırmak bir iltifat sayılmaz. Ben, Napolyon’u hiç sevmiyorum. Çünkü, Napolyon her şeye kendi şahsını sokardı. Mücadelesi belli bir dava için değildi; kendi şahsı içindi. İşte bu bakımdan bu gibi adamlar için kaçınılması imkânsız olan felâkete uğradı.
1923 (Atatürk’ün S.D.V, s. 97)

Napolyon ve Bismark
Napolyon taç ve şeref peşinde koşan bir maceracıdır. Bismark ise tacidara hizmet eden bir insandır. Bunlarla şahsımın karşılaştırılmasını kabul etmem!
1923 (Damar Arıkoğlu, Hatıralarım, s. 304)"

DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.

Üye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.

Üye Ol Şimdi Değil





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HIGHER -- 9 Ağustos 2020; 0:37:54 >

N
5 yıl
General

Atatürk muadili varsa o bence Rusların Çarı Büyük Petro. Muhafız yeminindeki majesteleri çarın çıkarı ifadesini atıp devletin çıkarı ifadesini koydurtuyor. Atatürk nasıl çağının en ileri teknolojisi olan havacılığa özel bir ehemmiyet gösterdiyse ve Eskişehir'de uçak fabrikası kurdurttuysa Petro da denizciliğe eşi benzeri olmayan bir ehemmiyet gösteriyor; yılın uzun zamanları boyunca donmuş halde bulunan Arkangelsk limanı haricinde denizle doğru dürüst alakası olmayan karasal ve gelenekçi bir devletten bir deniz gücü meydana getiriyor; Avrupai St.Petersburg şehrini inşa ettirip orada bir tersane kuruyor. Atatürk'ün Ankara'yı imar edip başkent yapması gibi o da St.Petersburg'u inşa edip başkent yapıyor. Büyük Petro Avrupa'da etkileşime geçtiği Leibniz gibi bilginlerin yardımıyla Rus Bilimler Akademisi'ni kuruyor; kıyafet ve görünüm devrimi yaparak geleneksel Rus Ortodoks sakal ve kaftanını dışlıyor; sakal vergisi koyarak uzun ve kirli sakallı ahaliyi tıraş olmaya zorluyor ve kaftan yerine çağının ceket, kısa şort ve beyaz çorabını zorunlu hale getiriyor. Bizzat kendisi insanları tıraşlıyor. Petro döneminde kadınlar belirli haklar elde ediyor, ilk defa medeni randevular başlıyor. Tıpkı Atatürk gibi Petro da içkili meclisleri çok seviyordu; bolca alkol tüketmekle beraber günlük meseleleri içki sofralarında konuşma ve arkadaşlarıyla çakır keyif olma adeti vardı. İkisi de ülkelerinde büyük hukuki ve sosyal inkılaplar yapıyor. İkisi de din adamlarını kontrol altına alıyor ve doğulu olan bir toplum düzenini sorgusuz sualsiz savunan gelenekçileri de düşman olarak karşılarına alıyor. İkisi de kendi ülkelerini yabancı (İtilaf güçleriyle İsveçlilerin) işgalinden zorlu bir süreçte savaş vererek kurtarıyor. Atatürk'ün kıyaslanabileceği kişi Petro'dur, Atatürk'ün Napolyon veya Bismarck'la bence alakası yok.

Büyük Petro (Rusça Пётр Великий Pyotr Velikiy; 1672-1725), Paul Delaroche, Yağlı Boya, 1838
< Resime gitmek için tıklayın >

Muhtemelen Osmanlı'da ve genel olarak Batı'da Büyük Petro'yla ilgili kaynaklar yetersiz olduğu ve bizim vakanüvisler Petro'ya "Deli" yakıştırması yaptığı için Atatürk'e Petro yakıştırması yapan çıkmamış.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.