sayın kardeşim konu başlığında "Amplifikatör Ve Hoparlör Bağlantıları hakkında Bilgi !!!" yazıyor. bu da tam benim sorumu kapsıyor madem bu konu açılmış cevaplanması yakışırdı ![]() çünkü ara sıra bu organizasyonları gerçekleştiriyoruz ve seri bağlayarak yaptık bu güne kadar ve bir sorun çıkmadı açıkçası ama her yerin anfisi farklı tabi. genelde güçlü mixerler kullandık. |
biz açıkçası seri bağlıyoruz yani ohmajlar artıyor. bunun bir sakıncası yoktur sanırım, ses kalitesini nasıl etkiler bilemeyeceğim tabi |
ohm yükseldikçe seste kalite artar, anfinin ısısı düşer ve çıkış gücü düşer. |
anlaşıldı hocam verdiğin bilgiler için çok sağol ![]() ![]() ![]() |
hocam çok haklısınız sizin gibilerle tartışılmaz zaten ok iyi geceler !!! bu arada havanızdan da geçilmiyor malesef !! Ben burda bildiğim ve uygulamasını gördüğüm şeyleri paylaşıyorum bana hayat hikayenizi anlatmanıza gerek yok boşuna yorulmuşsunuz ok |
Onun kadar senin de havandan geçilmiyor. Küçümsemelerin de cabası. Burası birileriyle dalga geçme forumu değil. Yapılan yanlışı daha düzgün bir üslupla anlatamayacaksan hiç anlatmaman daha mantıklı. Ayrıca hoparlörün amfiden 3-4 kat güçlü olması gerektiğini söylemişsin. Elektronik yoluyla bize bir ispat yap bakalım da aklımız yatsın. ![]() |
konu bazı dengesiz arkadaşlar yüzünden kapatılmıştır....![]() ![]() ![]() Sonuç kimseye iyilik yapmayacaksın arkadaşım hemde hiç kimseye ![]() ![]() ![]() ![]() THE END... |
Hoparlörün ohm değeri düşükmüş demiyor da amfinin 3 katı güçte hoparlör kullanmak gerek diyor ![]() ![]() |
KONU KAPANMIŞTIR... THE END ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
hoparlörlerin üzerinde yazan empedans değeri zaten 1khzdeki endüktif direnci ifade etmiyor mu? o değer hoparlör bobininin dc'deki omajı değil sonuçta.. ayrıca yüksek endüktans, sinyale yüksek direnç gösterir.. (frekans yükseldikçe de direnç artar) bu durumun amplifikatörü yakması mantık dışı.. pratiğe de bakacak olursak ben de 17 yıldır ne düşük güçlü amplifikatörün yüksek güçlü hoparlörü yaktığını gördüm, ne de hoparlörün ampliyi yaktığını.. osilasyon veya dc offset gibi durumlar istisna.. |
O zaman ohmmetre ile direncini ölçtüğünüz hoparlörlerin değerini hep sıfır ohm mu görüyorsunuz. Birşeyi görmemeniz olmadığı anlamına gelmediği gibi bozulan anfi yada hoparlör şasiside görmemişsiniz sanıyorum. Bozuk anfiler hoparlörler nereden çıkıyor, neden bozuluyor. Örneğin derin bir bass sinyali sonucunda ani ve aşırı hareket ettiğinden eğrilen bobinin sürtme sonucu yanması nasıl oluyor. Üstelik yerine göre bu şekilde düşük güçlü bir anfi hoparlörü bozabilir yada kulağın duymadığı ses bileşenini yükselten bir anfi ki elektronik müzik gibi synthesizer olan yada aşırı sürüldüğünde karedalga oluşturan bir anfide oluşan harmoniklerle sürülen bir tiz hoparlörü kolayca aşırı sürülebilir ve bozulabilir. |
Closed issue...![]() geschlossenen Frage... ![]() question fermée... ![]() KONU KAPANMIŞTIR... ![]() ![]() ![]() |
Bu lafınıza katılmamak elde değil. Sanırsam bu lafı hayat felsefelerime ekleyeceğim. Bazılarının aksine. ![]() |
Alıntı veya mention yapmadığınız için ceabınızın benim için olup olmadığını tam anlayamadım.. Bozuk amplifikatör ve hoparlör tabi ki gördüm.. Hatta amplifikatör PCBsinin üzerinde ne tür bir malzemenin yandığını kokusundan anlarım.. Türkiyenin önde gelen ses sistemleri firmalarının birinde test-kalibrasyon-tamir yaptım.. Ar-ge'ye de çok faydam olmuştur.. Hayatımın bir dönemi de oto müzik sistemleriyle geçti.. Telin direnci sıfır olmaz da, 4 ohmluk bir hoparlörde 2-2,5 ohm falan görünür.. Hat trafolarında da aynı şekilde.. Bahsettiğiniz kulağın duymadığı frekanslar iyi bir amplifikatör tarafından süzülür.. Kötü amplifikatörler ise yukarıda bahsettiğim gibi yüksek frekanslı (ve süreklilik arzeden) osilasyon durumunda evet yanabilirler.. (fakat bunun "10 w ampliye 100 w hoparlör bağlarsak yanar" mevzusuyla alakası olduğunu sanmıyorum) Harmonikler, kare dalgaların köşeleri, vs şeyler hem süreklilik arzetmezler, hem de sonuçta amplinin normal çıkış sinyalinden daha yüksek bir genliğe sahip değiller.. Yani ha 100 wattlık müzik sesi almışız, ha 100 wattlık gürültü almışız, farketmez ve hoparlörü yakmaz.. "aşırı hareket ettiğinden eğrilen bobin" demişsiniz. zaten bir ampli bir hoparlörü "aşırı" hareket ettirebiliyorsa, o hoparlörün gücü ampliye göre düşük demek oluyor.. 100 wattlık bir amplinin 100 wattlık bir hoparlörü "aşırı" hareket ettirmesi mümkün değil, hoparlörün üzerinde yazan değer sallama değilse tabi.. Umarım öfkelenmiyorsunuzdur.. Ben seslendirme üzerine tartışmayı severim.. Hatta bakın synthesizer dediğiniz iyi oldu.. Şu eski cihazla yapılmış kayıtları çok severdim, dinlemeyeli uzun zaman olmuş, hatırlatıp vesile oldunuz.. http://www.discretesynthesizers.com/nova/intro.htm Bir örnek: http://www.discretesynthesizers.com/nova/mp3/nova5**** ![]() |
Beğenmenize sevindim. Ben de aklımdan çıkartmıyorum ne demişler çok bilen çok yanılır. Bir konuda tecrübe ve bilginiz fazla olduğundan karşılaştığınız bir soru yada sorunda kafanız bilginiz dahilinde tüm olasılıklara çalışmaya başlar, hal bu olunca da bazen çok basit bir konuyu derinlemesine düşünüp çıkartımda bulunursunuz oysa ki daha az bilen kişiler sizden daha hızlı sonuca ulaşabilirler. Buna şahitlik edenler de cahili bilgili sizi acemi sanırlar. Söz meclisten dışarı o nedenle kendimi en vakıf olduğum konuda bile cahil kabul ederim. Sevgili tda1562q lütfen küsme gücenme. Bazen bunca yaşıma ve tecrübelerime karşın 15 yaşında herşeyi bildiğini sanan yada 45 yaşında o işten ekmek yiyen kişilerle zıtlaşıyorum. Soru sorma ve açıklamasından o kişinin bilgi seviyesini tahmin edebiliyorum ama bazen ohm kanunu gibi basit bir konuyu bile kabul ettiremiyorum canım sıkılıyor bu düştüğüm duruma. Sende daha çok tecrübe edineceksin ama asla bildiklerini en iyisi, en doğrusu sanma her zaman bir açık kapı bırak. Paylaşımlarına devam et ama karşı düşünceleri de mutlaka değerlendir onlardan bile birşeyler öğrenip kendini geliştireceksin. Bazen karşındakinden neyin nasıl yapılacağını öğrenirsin bazen de neyin nasıl yapılmaması gerektiğini. Konu ile çok alakalı değil ama yaşadığım trajikomik bir durumu anlatmak isterim; Yıllar önce Ankara beşevlerdeki mc donalds olan bir benzinliğin arkasındaki tuvalete girme ihtiyacı duydum. Hava hafiften kararmaya başlamıştı ve içeri girince duvardaki elektrik düğmesi olması gereken yerde 4-5 tane içlerinden kablo çıkan yuva vardı. Kabloların ucu çıplaktı. Dedim ki arkadaş bu kadar elektrik düğmesi olmaz bunlardan en az biri prizdir. Ben en iyisi işimi göreyim bu kabloları birbirine bağlayıp ışığı yakmaya uğraşmayayım. Ellerimi yıkarken biri girdi, duvara baktı ve kabloları birbirine değdirmeye çalışırken ben kendimi kapıdan dışarı attım. Arkamda o karanlığı aydınlatan bir ışık çaktı. Gülmekten yerlere yatar vaziyette kapıda arabada bekleyen arkadaşlarımın yanına gidip olayı anlattım. Dediğim gibi herşeyi bazen bilmemek, herşeyden bazen anlamamak lazım. |
Şimdi iyi bir anfi o yüksek sinyalleri süzer demişsiniz. İyi bir anfinin band genişliği 20-20.000 hertz ötesinde 100.000 hertzlere kadar çıkar o nedenle bazen bir şekilde duyamadığımız o sinyallar hoparlör şasilerine kadar gider. Örneğin fm stereo pilot sinyali 38.000 hertzdir. Bu sinyali alan alıcı yayının stereo olduğunu algılar ve fm stereo lambasını yakar. Bu sinyal ses sinyalinin üzerine binmiş olarak yayınlanır ve hat çıkışında filtrelenir eğer alıcı kalitesiz ve ya arıza nedeni ile filtreleyememiş ise basit bir anfide o sinyalleri işleyemediğinden sorun çıkmaz ama kaliteli bir sistemde sorun tiz hoparlörünün aşırı yüklenmesine kadar gider. Elektronikte sayısız ihtimal vardır aynı şekilde arızalarda da öyle. Ben de lambalı anfilerle büyüdüm. Artık seslendirme işi de yapmıyorum ama öyle arızalar sorunlar gördüm ki yok artık dediğim oldu. Benim rahmetli peder Ankara da tüm gazino, bar gibi işletmelerde tanınırdı ve arıza durumunda bir şekilde (o zamanlar cep yok sırayla işletmeler aranır birinde bulunurdu) o nedenle çocukluğumda pederin sabaha karşı eve getirdiği sistemlerin tamirini yapardım. Akşam da o alır program öncesi kurardı. Yine zamanında ankara da bir dönem bir siyasi partinin tüm seslendirme çözümlerini sağladık. Tabi bunlar geçmişte kaldı. Kızmak mı hayır kızmadım. Ben bildiklerimi paylaşırım sevgi ve saygı çerçevesinde. Elbette yanlışlarım olabilir ama o kadar da boş değilimdir hani.:) |
Arçelik ilk zamanlarında yada bazı modellerinde tasarımı komple dışarıdan aldığından çok güzel cihazlar çıkarttı. Benim de örneğin 1950-60 model makaralı lambalı Sony teybimin orijinal kolonlarından aldığım düşük güçlü (tek EL84 tüplü) stereo cihazın sesini hala bulamadım. O tek hoparlörden bile bile o kadar muhteşem ses çıkardı ki kabinin karşısına oturur o bantlardaki Türk Sanat Müziği eserlerini dinlerdim. O zaman ilkokula gidiyordum. O nedenle lambalı ve kaliteli ses veren sistemleri bazen saatlerce seyrettiğim (tabi dinlerken) olmuştur. Dediğim gibi lütfen küsmeyin gücenmeyin. Yazı ortamında duygularımızı anlatamadığımız gibi bazen ben de dahil olmak üzere sert, aşırı, ölçüsüz tepkiler verebiliyoruz. Önemli olan her zaman tek doğrunun olamayacağı yada siyah beyaz dışında arada gri tonların da bulunabileceğini herkesin kabul etmesi ve bilmesi. O stk serilerinden 435 elimde orijinal 2 adet var ayrıca 2 adet 080 var yaklaşık 20 yıldır da anfi yapılmayı bekliyorlar ama bir türlü kısmet olmadı. Benim de şöyle bir takıntım var. Örneğin bir parça kullanarak bir devre yapacağım ama o parçanın devamı yok ise elimde de bozulunca yerine koyup o cihazı geri çalıştırabilme imkanı yok ise yapmak içimden gelmiyor. Şimdilerde o eski zamanların dev kolonları yada masif ahşap kolonları yok, yerine sözde 200-300 watt gücünde incecik kabinleri var. Millete sesin geniş kabinlerle daha alt baslardan başlayacak şekilde üretilebildiğini anlatamadım. Daha iyisini duymadıklarından küçücük bass kabinlerinden iyi ses aldıklarını düşünüyorlar. Bende benzer şekilde sizin gibi tartışmalara girip pes ettim zira yaşamayan kullanmayan bilemez. Yine de herşeye karşın forumda devam ediyorum. Fikirler çarpışa çarpışa olgunlaşır bu nedenle siz de vazgeçmeyin. Bende şimdi seslendirme işinde değil medikal sektörde distribütör bir firmada kardiyoloji teknik servisindeyim. |
hocam aynen katılıyorum size eskinin ahşap kaliteli subwoofer kabinleri mid tower kuleleri marshall YAMAHA anfileri malesef yok olanlarda en son Medimarkta görmüştüm size yemin ediyorum geçen 1 ay önce mediamarkt egitmiştim adam orjinal ahşap kolonların sesini bir açtı tüm mağaza sallandı oto müzik sistemlerinden gelen ses o derin bass sesini bu profesyonel sistem bastırıyordu... uzun lafın kısası hocam dediğiniz gibi artık yeni nesil ufacık bass sesi duydumu hemen mest oluyorlar eskinin o wattı düşük sesi büyük orjinal sistemleri nerede şimdi hey gidi heyy |
Herşekilde istediğiniz cihaz elinizdeki hoparlör seti ile birbirlerini bozmadan çalışır. Ses çıkışı seviyesi için eğer 6 ohm ampliye 8 ohm hoparlör seti bağlarsanız sesi biraz düşük çalmakla birlikte bass seviyesinde de düşme olması muhtemeldir (damping factor parametresinden dolayı) Eğer 8 ohm anfiyi alırsanız daha iyi bass ve daha yüksek çıkış gücü alırsınız ama anfiler eşdeğer ses kalitesine sahip ise bu doğrudur. İki ayrı marka anfi için ses kalitelerini kıyaslayamıyorum çünkü güçlü olan güzel çalar diyemezsiniz. Günümüzün avrleri sesleri analog alıp dijitale çevirip iişledikten sonra analoga çevirip anfi katına öyle yolluyorlar yada Sony S-master gibi anfilerin çıkış katları da tamamen dijital olarak işliyor. Dolayısıyla pişman olmak istemiyorsanız kabininizin en azından birini alıp mağazada her iki anfiye de bağlayıp tercihen yanınızda dinlemeyi planladığınız türden müzik parçalarını da götürmelisiniz. Ses sistemlerinde en önemli olay onu kullanacak kişinin kulaklarıdır. |
Unutmuşum teşekkürler
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle