hristiyan ve yahudilerde ruslar icin yecuc mecuc diyorlar. ruslarla birlik mi kursak acaba![]() hatta bu videodada ruslar degil turklerdir diye iddia eden birisi cikmis Videoyu izlemek için tıklayınız |
ne güzel anlatmış türklerin yecüc mecüc olduğunu düşünen sadece hıristiyanlar değil bazı islam düşünürleride aynı fikirde |
Sunun icin koymustum.hristiyanlar ve yahudilerin buyuk cogunlugu ruslar yecuc mecuc der.bu kisi ise ruslar degil turkler demis. Muslumanlar ise cogunlukla turkler mogollar yecuc mecuc der. |
çünkü o zamanlar moğol akınları vardı |
fantezi dalında ödül alacak bir senaryo |
yav he he![]() |
Selamun aleykum Gunesin camura batmasi ve gunesin kendisini iki ayri kavram olarak olarak düşünürseniz camura batan ates ve gunesin yakiciliginin bulundugu bir alandan! bahsedildigini anlayabiliriz. Burasi lav akintilarinin oldugu ve tropik unsurlar tasiyan bir bolgedir diyebiliriz. |
Videoyu izlemek için tıklayınız Videoyu izlemek için tıklayınız |
Biraz Kur'an'a da baksana be kardesimm |
Kehf suresinde cok sinirli bir anlatim var sadece bu konuda. Senin bildgin bizim bilmedigimiz baska 10larca ayet varsa yaziver babanin hayrina. |
Google de baştan sona çok ilginç sıradışı bir yazıya rastladım, sıkılmam derseniz baştan sona okuyabilirsiniz. LİNK |
hans von aiberg ismini görünce kapattım |
Bilmişlik ve ukalalık tasladığını nerde gördün ki adamın günahını aldın. Bah bah buda makaleleri adamın hiç öyle bişey varmı? Buda açtığı düğer konularrr ![]() |
İki dağ iki gezegen ve set de dünya gezegenine uzaydan kolayca girmeyi engelleyen bir tabaka. Zulkarneynin ayette anlatılan doğuda karşılaşıp kendisinden yardım istediği topluluk da Turkler. Aklıma gelen tek mantıklı şey bu. Turk moğol veya cinli olamaz. Gogmagog deniyor kitabi mukaddeste. Uzun kulaklı ve kısa boylu deniyor bu bozguncu kavim hakkında. Tarife uyan bi topluluk yok dünya üzerinde henüz. Bana başka bir yasam formu gibi geliyor. |
Bu bölgenin haiti gibi tropik bir bölge olması mümkün. Hava şartları kılık kıyafete pek uygun değil. Burası fay hatları dolayısıyla da lav akıntıları olan bir bölgeye denk düşebilir. Zaman farkı çok büyük meridyenlerde mümkün hatta zaman doğudan batıya gecerken 1saat geri alınıyor. Anlaşıldığı kadarıyla oldukça uzak bir bölgeye deniz yoluyla gidilmiş. Güneş vurgusu karaya değil denize daha uygundur düşüncesindeyim. Bu tur topluluklarda ortak mulkiyet anlayışı hakimdir. Bir ihtimal kapitalizmin egemenliğine vurgu yapılmış olmalıdır. Demir ve bakırın eritilmesi savaş aleti olarak da yorumlanabilir. Kıyamete yakın yıkıcı unsurlar bu dusunus şekliyle bir nebze tahmin edilebilir. Kitabi manada demir yani subhanallahu Hadiyd tefekkur ettiren, evlilik hakkında hüküm veren meallerine de gelmekte. Bu acıdan evlilik hakkında konulan sınırlar da set babında anlamlıdır. Kim bu seti aşarsa veya bu set,sınır nahak yere acılırsa gibi. Gidilen kavmin ortak mulkiyet anlayışına kadını ortak kullanmak ya da değer vermemek unsurlarının da hakim olabileceği dusunulurse bu konuda da bir hukum verilmiş olabilir. Nikah yüzüğü demir ve bakır olarak dusunulmuştur. Aynı zamanda kadına da bir hediye olarak değer veriştir. Benim kişisel kanım evlilik hakkında verilen hükümdür. Bu konuda hukum verilmiş ve sınırlar konulmuştur. Kıyamete yakın nikahsız ya da nikahlı olsa bile seti asarak yapılan evliliklere işaret edilmiştir. Ye takısı kuyu ya da karanlıkta gozetleyen, me takısı da su ya da hayır olarak anılan manalarına da gelir. Bu acıdan bahsedilen kavmin siyah su gibi bir mealle anılırsa petrol urunlerine de vurgu yapılmışa benziyor. Petrolun üstüne demir ve bakırdan bir set çekilmiş ve bu şey savaş sebebi olmasın istenmiştir. Eğer ki Dünya dışı bir yorum yapacaksak baba denen kavramın değişimi örneklenmiş diyebiliriz. Kısaca,gunes baba, anne dünya diyelim. Baba olmayı da ateş unsuru ile ayrıştıralım. Lav akıntısı da ateştir. Bu açıdan dünyanın anne unsurunun değişime uğrayıp baba denen unsurunu ön plana çıkardığını soyleyebiliriz. Toplamda enerji kaynağının değişmi duzleminde dünya dışı bir unsurun varlığından bahsedilebilir. Deniz tabanın da yapılmış bir mudahalenın de varlığı söz konusu. Lav çıkan yere erimiş maden dokuluyor veya sondaj ile enerji yani petrol aranıyor. Ayetteki iki kavim aslında beyan edildiği üzere kuyudaki su manasına gelirse bu iki kavmin aslında bir şeyin birleşmiş niteliği olduğu da anlaşılabilir. Yani ayetteki kavimler aslında petrol gibi tek şeyi anlatan bir bileşimdir. İki ayrı kavim değildir. |
Komik değilsin. Bilmediğim konularda da yazmam zaten. |
Tamam git abinle kenarda muhabbet et.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle