| Topuk dikeni, kalsiyum birikintilerinin topuk kemiğinin plantar fasyaya bağlandığı yerde hareket kısıtlılığına neden olacak şekilde kemik çıkıntısı (yumru) ve kemik büyümesi oluşturmasıdır. Topuk dikeni, genellikle ayak bağlarında aşırı yüklenmeye bağlı oluşan stres sonucu meydana gelir. Topuk dikeninin ilk ve en erken belirtisi topukta meydana gelen ve akşama doğru daha da şiddetlenen ağrıdır. Sabahları ilk adımı atarken meydana gelen keskin bir ağrı da topuk dikeninin en karakteristik belirtisi olarak gösterilir. |
| Çocuklarda ve bebeklerde topuk dikeni (plantar fasya osteofiti) oldukça nadir görülür. Genellikle bu durum erişkinlerde, özellikle de orta yaş ve üzeri bireylerde ortaya çıkar. |
|
Topuk dikeni, obezite, düz taban ve topuk kemiğini ayak parmaklarındaki kemiklere (plantar fasya) bağlayan bağ iltihaplanması gibi nedenlerle ayak topuğunda kalsiyum birikmesine bağlı meydana gelen kemik çıkıntısı veya kemik büyümesidir. Dinlenme halindeyken sessiz kalan; ancak hareket edildiğinde kendini hissettiren ağrılarla belirti veren ve ağrının gün sonuna doğru şiddetini artırdığı ortopedik bir sorun olan topuk dikeni, günlük hayatta kişinin hareketlerini kısıtlayan bir sağlık sorunudur. Topuk kısmında çivi ya da taş olduğu hissini veren topuk dikeninde yaygın görülen ilk belirti topukta meydana gelen ağrıdır. Bu ağrı genellikle gün sonuna doğru şiddetini artırır. Genellikle ayak bağlarına baskı yapılması ve kemiklerde oluşan stres ve zorlanma sonucu meydana gelen topuk dikeni, sert bir zeminde yalın ayak bir şekilde yürüme sonucunda da tetiklenir. Şiddetli bir ağrı yaşanmadığı sürece kişilerin fark etmediği topuk dikeni, erken teşhisle tedaviyi mümkün kılan bir hastalıktır. Önemli olan, teşhis sonrası uygun tedavi yöntemi belirlenerek sürecin ilerlemesidir. İstirahat, buz kompresi, topuğu sabitleyici cihazlar, ağrı kesici kremler ve masaj, topuk dikenine iyi gelen yöntemler arasında sıralanabilir. Bu yöntemlerin doğru bir şekilde uygulanması, topuk dikeni şikayetlerinin hızlı bir şekilde azalmasını sağlar. |
|
Topuk dikenin nedeni derinin altında bulunan bağ doku olan fasyanın gerilmesi veya topuk kemiğini kaplayan zarın yırtılması ile oluşan iltihaptır. İltihaplanma ile artan kalsiyum birikintisi topuk dikeni olarak bilinen kemikli bir büyümeye neden olur. Çok fazla hareket etmek ya da aşırı hareketsizlik, obezite, sert zeminde koşu yapma, ortopedik olmayan ayakkabı kullanımı, topuğa baskı uygulayan anormal yürüyüşler, düz taban veya yüksek kemerli ayağa sahip olmak ve uzun süreler ayakta durmak topuk dikeninin yaygın nedenleridir. Topuk dikeni nedenleri şunlardır:
|
|
Topuk dikeninin ilk ve en önemli belirtisi topukta ağrı görülmesidir. Özellikle sabah kalkınca ayak tabanı ağrısı ve topukta batma tarzında ağrı hissedilmesi, ve ayağın aşırı kullanımı sonrası gün sonunda topukta ağrıya neden olur. Bir diğer tipik belirtisi topuğun alt kısmında kemiksi bir çıkıntı meydana gelmesidir. Topuk dikeni belirtileri şunları içerir:
|
|
Topuk dikenine neler neden olur? Topuk dikeninin yaygın nedenleri ayak bağlarında aşırı yüklenmeye ve strese neden olan yürüme veya koşma gibi aktivitelerde artış, yürünülen ve koşulan yüzeyin sertliği, ayak yapısı, ayakkabı türü ve aşırı kilodur. |
|
Topuk dikeni nasıl anlaşılır? Topuk dikeni en belirgin şekilde topukta meydana gelen şiddetli ve keskin bir ağrıyla kendini gösterir. Bu ağrı sabah atılan ilk adımda ortaya çıkabilir. Bununla birlikte akşama doğru şiddeti artan bir ağrı da görülebilir. Ağrı ile birlikte yanma, batma, uyuşma, iltihaplanma, kemik çıkıntısı gibi belirtiler de topuk dikenini gösterir. |
|
Topuk dikeninin iyileşmesi ne kadar sürer? Tedaviden sonra genellikle hastaların şikayetleri üç hafta içinde azalır. |
|
Tedavi işlemlerinde anestezi uygulanıyor mu? Topuk dikeni için yapılan enjeksiyonlar ağrılı olmaktadır. Bu sebeple hastanın ağrı duymaması için önce krem sürülür, ardından soğutucu ve hissizleştirici sprey sıkılarak, yavaş yavaş uyuşturucu iğne yapılır. Uyuşturma sonrasında topuğa iğne tedavisi uygulanır. ESWT yani ses dalgası tedavisinde hastanın ağrı duymaması için ayak bileğine giden sinirleri uyuşturacak lokal anestezi uygulanır. Radyofrekans yönteminde de tabana giden sinirlerin uyuşturulması gerekir. |
|
Hastalar normal hayatlarına ne zaman dönebilir? Hastalar iğne tedavisinden hemen sonra günlük hayatlarına geri dönebilir ama ses dalgası (ESWT) yöntemi sonrasında hastanın bir gün istirahat etmesi gerekir. |
|
Topuk dikeni iğne tedavisi kronik hastalarda uygulanabilir mi? Şeker ve tansiyon hastalarına iğne tedavisi ile kortizon verildiğinde dikkatli olunmalıdır. Çünkü kortizon hasta bünyesinde şeker ve tansiyon değerlerini etkiler. Hastada iyi kontrol edilmemiş bir şeker hastalığı varsa mutlaka endokrinoloji doktoru ile görüşüldükten sonra tedavi uygulanmalıdır. Bununla birlikte tansiyon hastalarında kortizon kullanımı vücutta tuz tutulmasına sebep olur. Bu durum tansiyon değerlerinin birkaç gün boyunca olumsuz etkilenmesine yol açabilir. İğne tedavisi uygulanacak olan hastaların şeker ve tansiyonları kontrol altında olmalıdır. Ayrıca kan sulandırıcı ilaç kullanan ve iğne ile ses dalgası tedavisi uygulanacak olan hastaların, kan sulandırıcı ilaç kullanımı kardiyoloji doktoruna danışılarak azaltılmalıdır. İlaç kullanımı azaltıldıktan sonra hastalara tedavi uygulanmalıdır. Çünkü yapılan işlemlerden sonra kanama riski ortaya çıkabilir. |
|
Topuk dikeni kırılır mı? Halk arasında topuk dikeninin, yani röntgende görülen o sivriliğin kırıldığı inancı vardır. Ses dalgası tedavisinin hedefi hiçbir zaman o kemiği kırmak değildir. Oradaki topuk zarının yapıştığı ağrılı olan bölgede bir zedelenme yaratarak iyileşmeyi sağlamaktır. |
|
Topuk dikeni ağrısı kendiliğinden geçer mi? Topuk dikeni ağrısı başlangıç seviyesindeyse, uygun ayakkabı seçimi yapıldığından kendiliğinden geçebilir. Bu ağrı çoğunlukla sert tabanlı ayakkabıların giyilmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Ağrı yapan ayakkabının belirlenip, yumuşak tabanlı bir ayakkabıyla değiştirilmesi topuk dikeni ağrısının geçmesini sağlayabilir. Ancak kronikleşmiş uzun süreli olan ağrılar için mutlaka tedavi gerekmektedir. |
|
Topuk dikeninin karıştırıldığı hastalıklar var mıdır? Topuk dikeni hastalığı ayak tabanına giden bazı sinirlerin sıkışması hastalığı, yani tarsal tünel ile karıştırılabilmektedir. Bu iki hastalığın birbirinden ayırt edilmesini sağlayan bazı belirti farklılıkları bulunmaktadır. Topuk dikeninde ayak tabanında uyuşukluk olmazken, ağrı sadece topukta görülür. Tarsal tünelde ise uyuşukluk tüm ayak tabanında meydana gelirken, ağrı ayak tabanında ve ayak ucunda da hissedilir. Bunlara ek olarak tarsal tünelde ayak tabanı yanması da belirtiler arasında yer alır. |
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.