Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
568
Cevap
20998
Tıklama
60
Öne Çıkarma
Cevap: (Ss'li) Türkler Dünyadaki en Tembel Millet Çıktı (Egzersiz) (10. sayfa)
U
8 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Save The Day


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Save The Day

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Save The Day


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Save The Day

Sen demedin mi koşan insanlar görürsen araştırmalar yanlıştır diye. Bir sürü görüyorum, kendinle çelişme, gel kabul et işte. Ayrıca ben tek kişiyim, herkes kendi çevresinde gözlem yapabilir, engelleyen yok ki. Ama senin araştırmalar yanlışlanamıyor. Ayrıca doktorlar tanı koymaktan aciz durumda iken yok 600 sayfalık makale yazmışlar diye inanalım mı? Ne kadar kötü akademisyen var, gerçekleri görelim.

Sen şimdi o 600 Sayfalık araştırmayı okudun mu da yanlış diyorsun?

Yahu sağlık bakanlığı tespiti yapmış, TUIK tespiti yapmış, Avrupa Birliği tespiti yapmış, Dünya Sağlık örügütü tespiti yapmış, ülkenin 3/1'i obez ve sen kalkmış hayır öyle değildir diyorsun...

Madem tembel değil bu kadar kilolu insan uzaydan mı geliyor?

Araştırmalarda en büyük sorun maalesef kişi sayısının çok az olması ve doğal olmaması. Yani her gün spor yapan insanları görmek ile denek olarak araştırmak farklı, doğal ortamında gözlem yapma imkanına sahibiz sade vatandaşlar olarak. Ayrıca okuduysan sonucu söyle 600 sayfalık araştırmanın.



Kilolu dünyanın her yerinde var ama obez başka bir şey. Ben obeze çok az denk geldim, kilolular da fazla sayılmazdı. Ama zayıf, normal ve fit olanlar çok daha fazla. 3de 1 biraz abartı gibi. Abd olsa doğru olabilir belki

Bu Obez ve kilolu oranları bana ait değil, bakanlığın verileri...

Senin denk gelmemen öyle olduğu anlamına gelmiyor, bu verileri alanında uzmanlar hazırlıyor...

Yaşadığın yer ile kısıtlama ülke profilini, çok yanlış yapıyorsun...

Ben otoriteye tapmayı seviyordum ama çok kötü akademisyenler ve doktorlar görünce bakkaldan farkı olmadıkları sonucuna vardım, iyi olanına denk gelemiyorum bir türlü. Çünkü insan bilgi makinesi değil, filozof hiç değil, doğamıza aykırı. Ezberle olmuyor işte, eğitim sistemi komple hatalı. Hal böyleyken birinci elden deneyimlere mi güvenelim yoksa etiketlere mi? Yahu ben gözlem yapayım da siz yapmayın demiyorum, hepimiz deneyimlerimizi yazarsak araştırmalardam daha iyi sonuç çıkar, her gün bir sürü insan görüyoruz, az mı

Yanlış çok yanlış... Senin karşılaştığın akademisyenlerin kötü olması hepsinin kötü olduğu anlamına gelmiyor... Ülke'de Halil İnalcık'lar yetişmiş, dışarıda eğitim almış kendini ülke dışında daha fazla geliştiren Aziz Sancar'lar yetişmiş... dünya çapında saygı duyanlar insanlarımız var...

Ama bir araştırma sonucu hem dışarıdan hem içeriden, hem gazetelerden, hem bakanlık makalelerinden aynı sonuca çıkarıyorsa bu bir şey ifade etmeli...

Herkesin kendi gözlemi ne demek ya? Ben 20 yıl boyunca Diyarbakır'da koşu yapan tek bir insan evladı görmedim, değil koşu parkurda yürüyüş yapana bile rastlamadım, ama Florya'da her saat koşan spor yapan insanlar görürdüm...

Ülke genelinin İstanbul Florya veya Bebek profiline sahip olmadığı çok açık değil mi?

Ama burda fonksiyon esasıyla bakmak lazım. Bir sürü kötü akaddmisyen çıkıyorsa akademinin uzmanlaştırma işlevi ortadan kalkıyor, ezberci eğitimi dayıyor. Yani iyi akademisyenler alademiden dolayı değil, kendi yeteneklerinden ve çalışmalarından dolayı öyle. Yani akademini rolü hep olumsuz, çünkü prof olup da sıradan adam karşısında tıkananlar var, hatta tv programlarına çıktılar ve çıkmaya devam ediyorlar, onların yerine ben utanıyorum. Hepsi kötüdür demiyorum ama sistem kötü olduğu için çoğu kötüdür, ezberle kavramak çok farklı. İyi olanlar da kendinden dolayıdır, akademiden değil. Hal böyle olunca neden sokaktaki vatandaşı uzman görmüyoruz da akademisyeni görüyoruz? Baktığımız akademisyen sokaktaki vatandaştan kötü olabilir, çünlü etikete değil kişiye bağlı, dolayısıyla akademisyen ile akademisyen olmayan arasındaki fark kalkınca hepsi son tahlilde sokaktaki vatandaş oluyor. Dolayısıyla falanca dediği için doğrudur demek yerine kendi aklımızla yorumlamalıyız, akıl akıldan üstündür, yanlışsa doğrusunu gösteren çıkar münazara yoluyla. Ama ezberle olmaz ki.



Dostum herkesin araştırması aynı sonucu vermiş diyorsun da okumamışsın bile 600 sayfalık araştırmayı. Bütün hastanelere gelen hastaların kayıtlarını derleseler ve sonucu yazsalar olabilirdi ama ortada yok ki bir şey. Ayrıca çoğunluk diyor diye doğru anlamına gelmez, bir yanlışı bütün dünya kabul etse bile hala yanlıştır.



Ben doğu ve güney doğu tarafını bilmem ama diğer bölgeler epey iyi. Yani araştırmalar hatalı çıkar

Eğitim sisteminin rezalet durumda olduğunu kabul ediyorum tabi ki...

Ama bu ortaya konmuş bu araştırmayı red etmemiz anlamına gelmiyor...

Bunu bir üniversite dese kabul ederim, ama bunu hem ülke içinde hem ülke dışında tüm kurumlar söylüyor... neden buna karşı çıkmakta ısrar ediyorsun?

Hadi sen de düzenli spor yaptığımızı gösterir TEK bir araştırma getirebilir misin?

Toplumun genelinin düzenli spor yaptığını gösterir tek bir geçerli araştırma getir kendimi sınırsız çizerim...

Diğer bölgeler iyi diyorsun, bunu hangi kıstaslara bakarak söylüyorsun? Trabzon sahilinde koşu yapan birilerini mi gördün? Yoksa Adana Yenice'de spor yapan birine mi rast geldin yolda?

Eşofmanla Üniversite içinde bile dolaşamıyorum yahu, baştan aşağı süzüyorlar Ankara'nın ortasında, şaşkın şaşkın bakıyorlar...

Kızılay'dan Kuğulu Park tarafına koşu yaparak gitmeye çalışırsan terörist diye vururlar seni... çünkü orada koşan hiç kimseye rastlanılmaz..!

Eğitim sisteminin hatalarını görmen güzel. Bazıları onu dahi kabul etmiyor, proflar kraldır tadında takılıyorlar, özellikle tıp öğrencileri. Çünkü o kadar çalışıp tıpa girmişler, kendi alanlarına ve hocalarına toz konduramazlar. Eğitim sisteminin çok kötü olması, kötü akademisyenler ve kötü doktorlar şüphe duymamı sağladı çok şükür. Filozof sanıyordum akademisyenleri, uzaktan yakından alakaları yok, sıradan insanla aynılar.



Eğitim sistemi kötü olduğuna göre etiketlerin anlamı kalmıyor. Bu demek değil ki hiçbir araştırmaya bakmayalım ve hepsi yanlıştır. Aralarında doğruları da vardır yanlışları da. Doğru veya yanlış olup olmadığını ancak aklımızla anlayabiliriz, bir de gözlemlerimizle. Başka araçlarımız yok. Yani demem o ki araştırmacıları sıradan halk ile aynı görüp sadece araştırmaya odaklanmak lazım, kişinin şahsiyeti ve akademik kimliği doğruluk ve yanlışlık olarak önem arz etmez, uzmanlığı da şüphelidir. Böyle bakacaksak sorun yok, ama uzman olarak görmek yanlış. Uzman uzman değil diye ayıracağımıza araştırmalara odaklanmak gerekiyor, uzmanlık sevdası hatalı.



Ha uzmanlık ile güvenilirlik başka bir şey onu kaçırmayalım. Araştırmacılar uzman olmayabilir ama yalancı olmayabilirler. Yani hata yapsalar da eksik kalsalar da en azından öyle bir araştırma yapılmıştır ve yalan değildir. Bu güvenilir kurumlar için geçerli, bilimsel camiada sözğ geçen yerler için geçerli. Yine de güvenmektense kendimiz de test edebilmemiz gerekiyor, sadece güvenmekle olmaz, bilim test ederek ilerler. İşte araştırmalarda bunu yapma imkanımoz yok, en iyi kurumlara güvenebiliriz ama kendi gözlemlerimizle uyuşursa daha iyi. Ancak kendi gözlemlerimizden emin olabiliyoruz, diğerleri bir söylenti gibi geliyor. Yani en güvenilir bilimsel kurumlara son çare olarak güvenebiliriz ama kendimiz de test etmemiz lazım, yoksa nasıl bileceğiz, inanç olmaz mı?



Dostum doğu ve güney doğuyu ayrı değerlendirmek lazım. Ben bütün şehirleri bilmem ama yürüyüş parkurunda ve spor salonunda insanlar var. Bahsettiğin eşofman meselesi tembellikten ziyade utanmak ve dalga geçmek ile alakalı. İnsanlar elalem ne der diye dolanıyor ve bunun sebebi de insanlar diğer insanların şusuna busuna karışıyor, dalga geçiyor, ayıplıyor vs. Yani kültürle alakalı, tembellik değil. Ayrıca kaldırımda koşana pek normal bakacaklarını sanmam, fakat yürüyüş parkurunda sorun yok. Diyorumya araştırmaları herkes kendi gözlemiyle birleştirip öyle yorumlasın. Ve de sporun yeri spor salonudur, bu kadar açık ve net, buralar ağzına kadar doluyor, o yüzden sabah açıldığı zamam gittiğim olmuştu spor salonuna giderken.



Ben araştırmalara fazla bakmadım, ingilizcem iyi değil. Türkçe araştırmalar da hem kalite hem güvenilirlik olarak analiz etmedim. Ama bunlardan ziyade eğitim ve bilim tartışmak lazım, ne yapacağız tembelliği falan boşver.



Ben bilimsever bir insanım. Din, milliyet, ırk, dil, vb gibi şeyleri katmadan objektif olarak bakıp bilmek isterim. Ama ne biliyim araştırmalardan nasıl kesin olacağız? Mesela seninle şu an tartışdığımdan kuşkum yok, peli ya araştırmalar ne olacak? Bilim deney ve gözlemle ilerlediğine göre herkesin gözlem yapması lazım, sadece birileri kapalı kapılar ardında yaparsa mesele inanç olmaz mı?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

J
8 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: hayansame

Kesinlikle soylediklerinize katiliyorum. Her konuda ayni sekilde assagilayici ve yikici msjlar atiyor.

Kac kez sikayet ettim. Ceza alacak yada uyari yapilacsk bir sey gormedim diye geri bildirimler aldim.

Yonetim su basliklara bir el at. Hakaret iceren basliklar bitsin artik.

Hocam bu durumu ben de çokça yaşadım, bunun bir tek açıklaması var o da şu, yönetimde adamı var. Yoksa bu hakaretlerle tahriklerle ceza almamak mümkün değil.

Haber manşetlerinin, bilimsel araştırmalarından alınan TEMBELLİK sonucunu paylaşmam hakaret veya tahrik değildir...

Siz bunu yediremiyorsunuz sadece, gerçekler acı geliyor, kaldıramıyorsunuz...

Ülke içinden ülke dışından her araştırma aynı sonucu veriyor ama sürekli karşı çıkıyorsunuz... Boşa çaba...

Oralarda olması hakaret olduğu gerçeğini değiştirir mi? Sana "tembel" denmesinden sen rahatsız olmayabilirsin ama rahatsız olanları görmezden gelmenin maksatlı bir hareket olduğunu düşünüyorum açıkçası.


@Olivier17
-Olivier17 hocam mesaj atılmıyor sanırım bir bakar mısın

Hakaret değil Tembellik tıpkı obezlik gibi bir rahatsızlıktır...

Biri sana Obez dedi diye rahatsız oluyorsan obez olduğun halde problemin vardır demektir...

Tembelliği Sağlık bakanlığı, TUIK, gazeteler, Avrupa Birliği kurumları ortaya koyuyorsa ben de onları kaynak gösterip paylaşırım, doğal hakım.

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

Hakarettir. Hele de maksatlı bir şekilde koskoca bir ırkı hedef alıyorsan daha da ötesidir. Ayrıca kimseyi sinir etmek senin "hakın" değil.

Hakaret olsaydı eğer bunların hepsinin kaldırılması gerekirdi,

http://www.milliyet.com.tr/tembel-piskin-bencil-acgozlu/mehmet-tezkan/yasam/magazinyazardetay/17.08.2010/1277417/default.htm

Türk Ceza Kanunu’nun 125.maddesine göre, “bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır”.

Tembellik somut bir fiil veya olgu değildir, dava açamazsınız, eğer bu bir hakaret olsaydı hiç bir gazete, akademisyen, araştırma kullanamazdı...

Yine cımbızlayıp cevap veriyorsun, aynen devam. Yazdığın maddede de "tembel" kelimesinin hakaret olmadığını gösteren bir ifade yok ayrıca.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
8 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: hayansame

Kesinlikle soylediklerinize katiliyorum. Her konuda ayni sekilde assagilayici ve yikici msjlar atiyor.

Kac kez sikayet ettim. Ceza alacak yada uyari yapilacsk bir sey gormedim diye geri bildirimler aldim.

Yonetim su basliklara bir el at. Hakaret iceren basliklar bitsin artik.

Hocam bu durumu ben de çokça yaşadım, bunun bir tek açıklaması var o da şu, yönetimde adamı var. Yoksa bu hakaretlerle tahriklerle ceza almamak mümkün değil.

Haber manşetlerinin, bilimsel araştırmalarından alınan TEMBELLİK sonucunu paylaşmam hakaret veya tahrik değildir...

Siz bunu yediremiyorsunuz sadece, gerçekler acı geliyor, kaldıramıyorsunuz...

Ülke içinden ülke dışından her araştırma aynı sonucu veriyor ama sürekli karşı çıkıyorsunuz... Boşa çaba...

Oralarda olması hakaret olduğu gerçeğini değiştirir mi? Sana "tembel" denmesinden sen rahatsız olmayabilirsin ama rahatsız olanları görmezden gelmenin maksatlı bir hareket olduğunu düşünüyorum açıkçası.


@Olivier17
-Olivier17 hocam mesaj atılmıyor sanırım bir bakar mısın

Hakaret değil Tembellik tıpkı obezlik gibi bir rahatsızlıktır...

Biri sana Obez dedi diye rahatsız oluyorsan obez olduğun halde problemin vardır demektir...

Tembelliği Sağlık bakanlığı, TUIK, gazeteler, Avrupa Birliği kurumları ortaya koyuyorsa ben de onları kaynak gösterip paylaşırım, doğal hakım.

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

Hakarettir. Hele de maksatlı bir şekilde koskoca bir ırkı hedef alıyorsan daha da ötesidir. Ayrıca kimseyi sinir etmek senin "hakın" değil.

Hakaret olsaydı eğer bunların hepsinin kaldırılması gerekirdi,

http://www.milliyet.com.tr/tembel-piskin-bencil-acgozlu/mehmet-tezkan/yasam/magazinyazardetay/17.08.2010/1277417/default.htm

Türk Ceza Kanunu’nun 125.maddesine göre, “bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır”.

Tembellik somut bir fiil veya olgu değildir, dava açamazsınız, eğer bu bir hakaret olsaydı hiç bir gazete, akademisyen, araştırma kullanamazdı...

Yine cımbızlayıp cevap veriyorsun, aynen devam. Yazdığın maddede de "tembel" kelimesinin hakaret olmadığını gösteren bir ifade yok ayrıca.

Ceza konununda hangi kelime hakaret hangisi değil diye tek tek mi yazacaklardı?

Çalışkanlığın zıttı bir kelime hakaret olamaz...

Çalışkan zıt anlamlısı tembel... Bu bir sıfattır, tembel hayvan diye bir hayvan türü bile vardır... şimdi bilim adamları bu hayvana hakaret mi etmiş oldular?

< Resime gitmek için tıklayın >



< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
8 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: J.McNulty

Günlük Kendimizi nasıl yereriz konusuna hoş geldiniz. Türkler tembelmiş lan dünyada kaç ülke var Türkler kadar fazla mesaisi olan?

Türkiye'de dediğin şekilde mesaiye bağlı harıl harıl çalışan 13 Milyon insan bile yok... 52 Milyon insan (Emekli, öğrenci, ev hanımı vs.) var sabah akşam çalışmayan...

Yani 67 Milyon insan hareketsiz yaşıyor, hareketsiz işlerde çalışıyor...

Bu kendimizi yerme konusu değil, öz eleştiri konusu...





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Theologist -- 1 Şubat 2018; 20:27:06 >

< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >

J
8 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: hayansame

Kesinlikle soylediklerinize katiliyorum. Her konuda ayni sekilde assagilayici ve yikici msjlar atiyor.

Kac kez sikayet ettim. Ceza alacak yada uyari yapilacsk bir sey gormedim diye geri bildirimler aldim.

Yonetim su basliklara bir el at. Hakaret iceren basliklar bitsin artik.

Hocam bu durumu ben de çokça yaşadım, bunun bir tek açıklaması var o da şu, yönetimde adamı var. Yoksa bu hakaretlerle tahriklerle ceza almamak mümkün değil.

Haber manşetlerinin, bilimsel araştırmalarından alınan TEMBELLİK sonucunu paylaşmam hakaret veya tahrik değildir...

Siz bunu yediremiyorsunuz sadece, gerçekler acı geliyor, kaldıramıyorsunuz...

Ülke içinden ülke dışından her araştırma aynı sonucu veriyor ama sürekli karşı çıkıyorsunuz... Boşa çaba...

Oralarda olması hakaret olduğu gerçeğini değiştirir mi? Sana "tembel" denmesinden sen rahatsız olmayabilirsin ama rahatsız olanları görmezden gelmenin maksatlı bir hareket olduğunu düşünüyorum açıkçası.


@Olivier17
-Olivier17 hocam mesaj atılmıyor sanırım bir bakar mısın

Hakaret değil Tembellik tıpkı obezlik gibi bir rahatsızlıktır...

Biri sana Obez dedi diye rahatsız oluyorsan obez olduğun halde problemin vardır demektir...

Tembelliği Sağlık bakanlığı, TUIK, gazeteler, Avrupa Birliği kurumları ortaya koyuyorsa ben de onları kaynak gösterip paylaşırım, doğal hakım.

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

Hakarettir. Hele de maksatlı bir şekilde koskoca bir ırkı hedef alıyorsan daha da ötesidir. Ayrıca kimseyi sinir etmek senin "hakın" değil.

Hakaret olsaydı eğer bunların hepsinin kaldırılması gerekirdi,

http://www.milliyet.com.tr/tembel-piskin-bencil-acgozlu/mehmet-tezkan/yasam/magazinyazardetay/17.08.2010/1277417/default.htm

Türk Ceza Kanunu’nun 125.maddesine göre, “bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır”.

Tembellik somut bir fiil veya olgu değildir, dava açamazsınız, eğer bu bir hakaret olsaydı hiç bir gazete, akademisyen, araştırma kullanamazdı...

Yine cımbızlayıp cevap veriyorsun, aynen devam. Yazdığın maddede de "tembel" kelimesinin hakaret olmadığını gösteren bir ifade yok ayrıca.

Ceza konununda hangi kelime hakaret hangisi değil diye tek tek mi yazacaklardı?

Çalışkanlığın zıttı bir kelime hakaret olamaz...

Çalışkan zıt anlamlısı tembel... Bu bir sıfattır, tembel hayvan diye bir hayvan türü bile vardır... şimdi bilim adamları bu hayvana hakaret mi etmiş oldular?

< Resime gitmek için tıklayın >

Gerçekten saçmalamakta sınır tanımıyorsun. Bu arada fark etmişsindir, geçmiş dönemden 5 konun kaldırıldı, şimdilik 5. Bu konuya da daha fazla vakit harcama bence, bu da gidici çünkü.



P
8 yıl
Yüzbaşı

Tesekkurler Theo. Su konudan da bizi kotuluyorlar edebiyati yapanlar troll degillerse Allah akil fikir versin



< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @Theologist
S
8 yıl
Onbaşı

Boş boş konular açıp, boş boş yorumlar atmayın zevzek herifler.

Dışarıda geçim mücadelesi veren insanlara ne hakla tembel diyebiliyorsunuz ?.

Sayılar ile burada laf kalabalığı yapıyorsunuz. İnsanların kendi hayatında var olan dertlerini bilmiyorsunuz üstüne birde onlara şunu-bunu yapmadığı için laf çakıyorsunuz ?.



J
8 yıl
Yüzbaşı

Almanlar haftada 37-38 saat çalışıyor, Türkler 60 saat, tabiki iyi bir şey değil, resmen kölelik ve emek sömürüsü ama bu mu tembellik?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
T
8 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Jacques Reverdi

Almanlar haftada 37-38 saat çalışıyor, Türkler 60 saat, tabiki iyi bir şey değil, resmen kölelik ve emek sömürüsü ama bu mu tembellik?

Türklerin kaçı o kadar çalışıyor acaba?



< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
U
8 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: Jacques Reverdi

Almanlar haftada 37-38 saat çalışıyor, Türkler 60 saat, tabiki iyi bir şey değil, resmen kölelik ve emek sömürüsü ama bu mu tembellik?

Yapan nasıl yapıyor diye örnekler yolda



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

U
8 yıl
Yarbay

Benim yorumu es geçtin, üşenmeyip yazdıydım bir de. Dalga için mi açtın konuyu?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @Theologist
H
8 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: hayansame

Kesinlikle soylediklerinize katiliyorum. Her konuda ayni sekilde assagilayici ve yikici msjlar atiyor.

Kac kez sikayet ettim. Ceza alacak yada uyari yapilacsk bir sey gormedim diye geri bildirimler aldim.

Yonetim su basliklara bir el at. Hakaret iceren basliklar bitsin artik.

Hocam bu durumu ben de çokça yaşadım, bunun bir tek açıklaması var o da şu, yönetimde adamı var. Yoksa bu hakaretlerle tahriklerle ceza almamak mümkün değil.

Hocam Kendisi direkt IRÇILIK yapmakta... Turkleri hedef aliyor. Kendince algi olusturuyor. Bu adamin cozumden cok kaos olusturmaya calistigini dusunuyorum. Karsi ciktigi verdigi cevaplarda cok basit ve sacma.

Kendini hakli cikarmak icin;

Bazi haber kanallarindan linkler paylasiyor. Allah askina haberciler kim? sen ben gibi inssnlar... Onlarda algi ,tiklanma ve reklam pesinde. Haberturkde kanald de kimse turklere tembel diyemez... yonetim el atacak bu konuya bu adamin kıskırtıcı hakaret iceren cumlelerine ayari verecek... (bekliyoruz)



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
8 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: hayansame


quote:

Orijinalden alıntı: Joe.Joe


quote:

Orijinalden alıntı: hayansame

Kesinlikle soylediklerinize katiliyorum. Her konuda ayni sekilde assagilayici ve yikici msjlar atiyor.

Kac kez sikayet ettim. Ceza alacak yada uyari yapilacsk bir sey gormedim diye geri bildirimler aldim.

Yonetim su basliklara bir el at. Hakaret iceren basliklar bitsin artik.

Hocam bu durumu ben de çokça yaşadım, bunun bir tek açıklaması var o da şu, yönetimde adamı var. Yoksa bu hakaretlerle tahriklerle ceza almamak mümkün değil.

Hocam Kendisi direkt IRÇILIK yapmakta... Turkleri hedef aliyor. Kendince algi olusturuyor. Bu adamin cozumden cok kaos olusturmaya calistigini dusunuyorum. Karsi ciktigi verdigi cevaplarda cok basit ve sacma.

Kendini hakli cikarmak icin;

Bazi haber kanallarindan linkler paylasiyor. Allah askina haberciler kim? sen ben gibi inssnlar... Onlarda algi ,tiklanma ve reklam pesinde. Haberturkde kanald de kimse turklere tembel diyemez... yonetim el atacak bu konuya bu adamin kıskırtıcı hakaret iceren cumlelerine ayari verecek... (bekliyoruz)

Haberciler mi diyor sadece Tembel diye?

Tembel değilsek neyiz?

Çalışkan mıyız?

Çalışkan diyebiliyorsunuz da Tembel niye diyemiyorsunuz?

Hakaret değildir Tembellik... Gerçektir...

İşte Tembel diyen sadece gazeteciler değil, bilim adamları...

< Resime gitmek için tıklayın >



< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
K
8 yıl
Yüzbaşı

52 milyonun içinde çalışıp sigortası yatırılmayan var, emeki olup evi geçindiremediği için çalışan var, evlere temizliğe gidenler var. çocuk var çocuğa bakan kadın var, öğrenci var. var oğlu var. insanların o kadar derdi var ki son düşündükleri şey sağlıkları. maddi olarak refaha ermeden de sağlığını düşünemez insan.




Bu mesajda bahsedilenler: @Theologist
J
8 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Tarihçi

1. Senin gibi bütün günümü forumda harcayacak kadar boş vaktim artık yok. O yüzden açılan bütün konuları takip etmek gibi bir durumum da olmuyor. Ama eminim açtığın konu yine bir saçmalıktan ibarettir.

2. Forumdaki katkıların ortada. Bisiklete binin, trene binin.

3. Çevrendeki insanların da yetersiz olduğu açık. Sen önce çevrendeki insanlara "yine de" yazmayı öğret.



Diğer söylediklerin de birer tekrardan ibaret. Her konuda aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsun. Yaptığın bir şey yok. Bütün gününü boş boş forumda geçiren, İngilizce İlahiyat gibi kapansa dünyayı kesinlikle etkilemeyecek bir bölümde okuyup da milleti tembellikle ve yetersizlikle suçlayan bir Türk düşmanının söylediklerini ciddiye alanların haline üzülüyorum.

2-3 sene önce açtığı kanıtlı, delilli olduğunu iddia ettiği, sonrasında ortaya kanıt olarak gazete küpürü koyup pkk'yı üstü kapalı savunduğu konuyu dün gibi hatırlıyorum, bu arkadaşa karşı çıktığımızı da hatırlıyorum. Dolayısıyla çenenizi yormaya gerek yok zira arkadaşın neye/kime hizmet ettiği ortada.

Kitap konusuna gelecek olursak ingilizce ilahiyat mezunu arkadaşın kitabını yazdığı über geliştirme kiti ardunio'yu anaokulu çocukları eline alıp 40 yıldır kullanıyormuş gibi kullanıyorlar çünkü kendisi basitliğiyle bilinen, zibilyon tane içerik üretilen bir platform. Oturup uğraşmayı seven ve azıcık bilgisayar kullanmayı bilen herhangi bir ev kadını arduino'yu basitçe kullanabilir, gelip burda büyük işler yaptığını iddia edip böbürlenmekle olmuyor bu işler, dünyaya herhangi bir faydası yok "ingilizce ilahiyat" bölümünün.



< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
C
8 yıl
Yarbay

italyanlardan 2 kat daha çalışkanız. italyada saat 12-3 arası dışarıda insan bulamazsın inek gibi yatıyorlar evde. sabah 9-10 da tarlada çalışmaya çıkıyorlar. sen ne türklere tembel diyorsun? hayırdır derdin başka heralde.



J
8 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist


quote:

Orijinalden alıntı: Jacques Reverdi

Almanlar haftada 37-38 saat çalışıyor, Türkler 60 saat, tabiki iyi bir şey değil, resmen kölelik ve emek sömürüsü ama bu mu tembellik?

Türklerin kaçı o kadar çalışıyor acaba?

Nerdeyse tüm işçi ve emekçi sınıfı.https://www.cnnturk.com/ekonomi/iste-ulkelerin-yillik-calisma-saatleri?utm_source=amp&utm_campaign=social&page=1



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

T
8 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Jestia


quote:

Orijinalden alıntı: Tarihçi

1. Senin gibi bütün günümü forumda harcayacak kadar boş vaktim artık yok. O yüzden açılan bütün konuları takip etmek gibi bir durumum da olmuyor. Ama eminim açtığın konu yine bir saçmalıktan ibarettir.

2. Forumdaki katkıların ortada. Bisiklete binin, trene binin.

3. Çevrendeki insanların da yetersiz olduğu açık. Sen önce çevrendeki insanlara "yine de" yazmayı öğret.



Diğer söylediklerin de birer tekrardan ibaret. Her konuda aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsun. Yaptığın bir şey yok. Bütün gününü boş boş forumda geçiren, İngilizce İlahiyat gibi kapansa dünyayı kesinlikle etkilemeyecek bir bölümde okuyup da milleti tembellikle ve yetersizlikle suçlayan bir Türk düşmanının söylediklerini ciddiye alanların haline üzülüyorum.

2-3 sene önce açtığı kanıtlı, delilli olduğunu iddia ettiği, sonrasında ortaya kanıt olarak gazete küpürü koyup pkk'yı üstü kapalı savunduğu konuyu dün gibi hatırlıyorum, bu arkadaşa karşı çıktığımızı da hatırlıyorum. Dolayısıyla çenenizi yormaya gerek yok zira arkadaşın neye/kime hizmet ettiği ortada.

Kitap konusuna gelecek olursak ingilizce ilahiyat mezunu arkadaşın kitabını yazdığı über geliştirme kiti ardunio'yu anaokulu çocukları eline alıp 40 yıldır kullanıyormuş gibi kullanıyorlar çünkü kendisi basitliğiyle bilinen, zibilyon tane içerik üretilen bir platform. Oturup uğraşmayı seven ve azıcık bilgisayar kullanmayı bilen herhangi bir ev kadını arduino'yu basitçe kullanabilir, gelip burda büyük işler yaptığını iddia edip böbürlenmekle olmuyor bu işler, dünyaya herhangi bir faydası yok "ingilizce ilahiyat" bölümünün.

Konuya itiraz edemeyince konu sahibine yalan ve iftira öyle mi....

Devam devam...

Tanıyan biliyor...



< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
8 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Tarihçi

Her hafta açılan "Türkler kötüdür" temalı yeni bir konu. Yönetim müdahale etmek için neyi bekliyor, merak ediyorum.

Türkler otobüse biner, tembeldir. Türkler bilgisayar oynar, tembeldir. Türkler yolda yürür tembeldir. Türkler gömlek giyer tembeldir. Bu kadar Türk düşmanlığının sebebi nedir? Ben bunu cidden anlayamıyorum. Bir de forumda buna çanak tutanlar var. Üç beş tane ergen bu saçmalığın peşinden gidiyor. Bir gençlik, bir nesil kendi kendine düşmanlık etmek için yetiştiriliyor.

Şimdi konuyu açan eleman kendince bazı argümanlar geliştirmiş: Türk düşmanlığını gizlemek için profil fotoğrafına Türkiye bayrağı koymuş. Her konuya attığı bir askerî kıyafetli fotoğrafı var. Bunları bot gibi her konuya atıyor. Sözde bazı şeyleri çürütmüş oluyor, kendini kamufle etmiş oluyor. Ne kadar da akıllıca. Türklerin dünyada en çok çalışan ama bu kadar çalışmaya rağmen en az kazanan millet olduğunu söylediğinizde ise; "Ben tembelliği düşünmemek olarak söylüyorum" diyerek ikinci bir hamle yapıyor. Bir de başlığı ilgi çeksin diye böyle açtığını iddia ediyor.

Bir insan düşünün, her konusunda ısrarla koskoca bir millete tembel desin, yetersiz görsün, hakaretler etsin. Bir de o millete mensup gençler tarafından destek görsün. Bir de yönetim tarafından ısrarla korunsun.


Şimdi konuyu açana dönelim. Konuyu açan şahsın bu ülkeye katkısı nedir? Sıfır. İngilizce İlahiyat okuyan birisinin bu dünyaya ne katkısı olabilir? Ben bunu gerçekten merak ediyorum. Türkler tembeldir, yetersizdir. Peki sen çalışkan mısın? Bu ülkeye ne verdin? Düşünün; bir insan düşünün. Bir milleti sürekli tembellikle suçlayan bir insan düşünün. Bir de aynı insanın günün %70'ini bir forumda harcadığını düşünün. Bu kişinin bir başkasını, bir başkasını da geçtim koskoca bir milleti tembellikle itham etmeye hakkı var mıdır?

Konular şundan ibaret:

-Bir yerden alınmış saçma sapan istatistikler.
-Ezberlenmiş ve muhtemelen bir yerlere kaydedilmiş bot mesajlar
-Türk milletine hakaret
-Herhangi bir reel veri içermeyen saçma bilgiler
-Bisiklete binmenin, trene binmenin gelişim sayılması
-Hayatında hiçbir şey görmemiş gibi ufkunun iki katına çıktığını zanneden ergen destekçilerü
-İkinci bir hakaretler silsilesi
-Konunun saçma olduğunu söyleyenlere askerî kamuflajlı fotoğrafların atılması
-Kapanış



Bu sizlere ne sağlıyor? Kendinizi böyle mi geliştiriyorsunuz? Size söylüyorum, çanak tutanlar. Birisi size "Sen bisiklete binmeyen bir Türksün ve tembelsin!" diye hakaret edince "Hagget la" diye mi düşünüyorsunuz? Bunların cevaplarını merak ediyorum.


Gelelim diğer bir hususa. Türklere hakaretler eden, onların tembel olduğunu söyleyen ve Türklerin düşüncesiz olduğunu ima eden bu şahsın önerileri nedir? Türklerin daha çok çalışması mı? Daha fazla kitap okumaları mı? Felsefe derslerinin yoğunlaştırılması mı? Eğitim amaçları yayınların çoğaltılması mı?

Hayır.

Bisiklete binmek, üniversitede çimlerde oturmak, okul yemekhanesinde yemek yemek.


Böyle saçmalıklarla zamanınızı harcamayın.

Sıkıntılara verdiği "bisiklet sürün,çimlerde oturun" tarzı çözümlerini ben de saçma buluyorum.

Ama kendimizi kandırmanın alemi yok halimiz ortada.ister kendi milletini kötülüyor deyin,ister işsiz deyin.siz saçma deseniz de sayısal veriler ortada.ben sizin kabarmış milli duygularınıza mı güveneyim yoksa istatistik kurumlarının yüzbinleece kişi üzerinden topladığı o "saçma" sayılara mı?

Sokağa çıkın ve insanları inceleyin.kilolu insanların fazla olduğunu göreceksiniz. Her gün televizyonlarda diyetisyenler zayıflama yolları anlatıyor.ülkenin tamamı fit olsa niye anlatsınlar?insanlar kilolu olabilit,halinden memnun da olabilir ama siz bu duruma rağmen ülke tembel değil diyemezsiniz.bizim buralarda yürüyüş yapana öcü gözüyle bakıyorlar ben daha ne diyim?

Japonların günde ortalama 25 dk kitap okuduğu ve türklerin günd eortalama 20-30 saniye kitap okuduğu istatisriğini çocuklar bile biliyor.

Bilime olan saygımızdan(!) bahsetmeme gerek yok herhalde.eğitim sisteminin folloş edilmesi,haftalık ülkenin en başarılı üniversitelerinin ayağını kaydırma girişimleri,öğrenciye verilen müthiş (!) destek vb vb...

Bunların hepsi düzeltilebilir şeyler ama bir millet bunları düzeltmek adına çabalamak yerine "amaaaaan, boşver." diyorsa o millet kendi mezarını kazıyordur.şimdi almanların azmini örnek verirdim de,hemen beni avrupa sevicisi ilan edersiniz.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

J
8 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Jestia


quote:

Orijinalden alıntı: Tarihçi

1. Senin gibi bütün günümü forumda harcayacak kadar boş vaktim artık yok. O yüzden açılan bütün konuları takip etmek gibi bir durumum da olmuyor. Ama eminim açtığın konu yine bir saçmalıktan ibarettir.

2. Forumdaki katkıların ortada. Bisiklete binin, trene binin.

3. Çevrendeki insanların da yetersiz olduğu açık. Sen önce çevrendeki insanlara "yine de" yazmayı öğret.



Diğer söylediklerin de birer tekrardan ibaret. Her konuda aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsun. Yaptığın bir şey yok. Bütün gününü boş boş forumda geçiren, İngilizce İlahiyat gibi kapansa dünyayı kesinlikle etkilemeyecek bir bölümde okuyup da milleti tembellikle ve yetersizlikle suçlayan bir Türk düşmanının söylediklerini ciddiye alanların haline üzülüyorum.

2-3 sene önce açtığı kanıtlı, delilli olduğunu iddia ettiği, sonrasında ortaya kanıt olarak gazete küpürü koyup pkk'yı üstü kapalı savunduğu konuyu dün gibi hatırlıyorum, bu arkadaşa karşı çıktığımızı da hatırlıyorum. Dolayısıyla çenenizi yormaya gerek yok zira arkadaşın neye/kime hizmet ettiği ortada.

Kitap konusuna gelecek olursak ingilizce ilahiyat mezunu arkadaşın kitabını yazdığı über geliştirme kiti ardunio'yu anaokulu çocukları eline alıp 40 yıldır kullanıyormuş gibi kullanıyorlar çünkü kendisi basitliğiyle bilinen, zibilyon tane içerik üretilen bir platform. Oturup uğraşmayı seven ve azıcık bilgisayar kullanmayı bilen herhangi bir ev kadını arduino'yu basitçe kullanabilir, gelip burda büyük işler yaptığını iddia edip böbürlenmekle olmuyor bu işler, dünyaya herhangi bir faydası yok "ingilizce ilahiyat" bölümünün.

Şimdi çıkar yine kalıplaşmış fotoğraflarından birkaçını atar. Sıkışınca kaçmak konu değişmekte üstüne yok. Ha bir de çok iyi görmezden geliyor, az önce olduğu gibi


Bu mesaja 1 cevap geldi.