1. sayfa
İlginç. Okurken biraz indiana jones filmi tadı aldım ama böyle bir şeyin olmasını mümkün görmüyorum. |
![]() |
Amma sallamasyon be yuh.. Hala forumda mesih ve mehdi gibi hikayeler anlatıp duruyorlar.. Hala inanan var bu masallara... Hz.Muhammed son temsilcidir ve daha başkası gelmeyecektir ona denk.. Hadi hayırlı traşlar.. |
Güzel masal |
sağ baştan 2. bahsettiğim mossad ajanı, dünyaya bir dağ tırmanışı havası vermek amacıyla çekilen pr fotoları < Resime gitmek için tıklayın > dytlovda ufo ovakası diye magazine boğup geçiştirdikleri kgb operasyonu Videoyu izlemek için tıklayınız sryde bombardıman sonrası ortaya çıkan mabedin girişi < Resime gitmek için tıklayın > |
Suriye hakkında o kadar çok sylence var ki bu da onlardan 1 tanesi. |
bu delük yeni bombardıman edilmiş yere yeni açılmışa benziyormu lan burası suriye bile değil |
O resimdekiler ajan falan değil. O resimdekiler şu ünlü ve gizemli dağ olayında ölen kişilerdir. Bu kişiler ajan değil üniversite öğrencileri ve yeni mezunlardır. |
İlginç kendini okuttu ama bilmiyorum hocam yani biraz gerçeklik dışı gibi ![]() |
iyi görsel ve ses efekleriyle bu konu birleşirse, ses getiren ve gişelerde iyi sonuç veren film olabilir. |
Mosad ajanları o kadar araştırma yapıp Mit'e mi anlatmış ? Bu ülkede bu hikayeye inanacak varsa, vay halimize... |
siz beni görüyorsunuz bende sizi görüyorum ya akıllı olacaksınız ya böyle olacak ------........-----Kamu Spotudur------......------- |
Komik ![]() |
hemen kestirip atmak olmaz arastırmak lazım,. |
Azına sağlık dostum. Hikaye ise tamamen çokça film izleyip etkisinde kalan liseli hikayesi. Senaryo boş gelecek planlarını bunun üstüne kurmasın tutmaz. |
Yalnız sağlam efektler ile çok güzel film yapılır bu senaryo ile. Dyatlov geçidi olayına flashbackler falan , incilin yazılması vb. Yapımcı olsam yapardım filmini. |
Teşekkürler. Yalnız son temsilcinin Hz. Muhammed olduğuna inanıyorum.. |
Bu bölgede zaten her şey senaryodan ibaret. İşin en ilginç yanı yüzyıldır senaryo olan her şey balyoz gibi tepemize indi! |
1. sayfa
Özgür suriye ordusu içinde esada karşı savaşan el nusra tugaylarının türkiye sınırına yakın konuşlandığı bölgeye esadın yaptığı gece bombardımanı sonrasında, el nusra cihatçıları sabah hava aydınlandığında sadece etrafa saçılmış ceset parçalarıyla değil; savunma hattı oluşturdukların yamacın yüzeyinde açılan gayet muntazam dev bir kapı şeklindeki gedikle şok oldular. Hemen herkes bu kapının nasıl açıldığını merak ediyor ve karanlık geniş bir hole açıldığı gözüken yerin o an için ilahi bir işaret olduğunu düşünüyorlardı. Cesetleri bırakıp geriye kalan 20 kişiyle birlikte bu gedikten ilerlemeye başladıklarına gayet pürüzsüz mermerden yapılmış duvarlarda çivi yazılarını ve hiyeroglifleri gördüklerinde şok oldular. Tabi bunu anlatan kişi esasında mossad ajanı ikta el marsiydi çünkü diğer cahil cihatçılar bu ürpertici gizemin büyüsüne kapılmış olsalarda bombadımanında etkisiyle korku içinde bu tünelin nereye çıkacağını düşünüyorlardı. Sonunda granitten zeminli geniş odaya vardıklarında ortada duran lahit herkesin tahmin ettikleri şeyin içinde olduklarını anlamalarına yetti. Bu bir mezardı ve mezepotamyanın fi tarihinden kalmış olabilirdi. Lahite yaklaşan el nusra taraftarları üzerindeki anlamsız çizgilerden hiç bir şey anlamamışlardı tabiki. Sadece lahitle aynı izada tavanda bu günkü arapça harflere benzer şekilde rab yazan yazıya odaklanmışlardı. İkta el marsi lahitin üstündeki ibranice harfleri hemen tanıdı oldukça eski bir dil ve ölü kelimeler buklundursa da ibranice yazılmış yazıyı okuyabiliyordu “üzerinde ahir zaman ve armegedona dair bir sır yazıyordu” kabaca telaffuz edersek. Bunu üstlerine bildirmeliydi ama nasıl içerdeki sırra ulaşacaktı? Diğer el nusracılar şu an deaşın yaptığı gibi bu tarz mabedlere saygı duymuyorlardı ve lahiti patlatmayı önerdiler. Mossad ajanı İkta el marsi, “burdan değerli bir şey çıkabileceğini trdeki bağlantılarıyla satıp mühimmat alabileceklerini” söyledi. 20 kişi yarım ton ağırlığındaki bu kapağı açtıklarında el marsi filmlerde görebileceğiniz bir atiklikle yanında ki 5 kişiyi öldürüp lahitin arkasına saklandı yarım saat süren çatışmada 19 el nusracı ölmüş el marsi omzundan yaralanmıştı. Lakin kapağı tek başına açamayacaktı tabiki. İstediğine ulaşmıştı, ibranice yazılmış kitabın kapağında “Yahova için oku” yazıyordu, sayfalar ardıl şekilde birbirini takip etmeyen sıralar şeklinde sıralanmıştı, o kısa zaman aralığında kitabı okuyamayacağından ak47 sinin şarjör kısmına yerleştirilmiş radyo vericisinin basması gereken düğmesine bastı, bölgede devriye halinde uçan ihalardan biri ilgili izole edilmiş radyo sinyalini alarak onun olduğu alana yöneldi. Aynı anda tel avivdeki merkezde olağan dışı durum fark edilmiş, cihatçı görünümlü mossad ajanları helikopterle bölgeye intikal edip ajanlarını alarak kitapla birlikte telavivde merkeze dönmüşlerdir. Kitap üzerinde yapılan karbon on dört incelemesi sonrasında kitabın tüm dinlerden daha eski bir zamana ait olduğu ortaya çıkmıştır. İçerisindeki kelimelerin %40 arapça %60 bölgedeki bri çok kadim dile ve ibraniceye aittir. Deri kapağındaki altın işlemeler ve kenarlarındaki demir çerçeve hiç olmayacak kadar saf madenlerden olduğu anlaşılmış. Dini hikayelerden bahseden kitap insanlık tarihinin bilmediği bir zamanda bölge dinlerinin ilk çıkış noktası olan temel bri dini isşaret etmektedir. İçerisinde bir çok dini hikaye yer almaktadır. En ilginç olanı her şeyin hakimi bir yaratıcıdan bahsetmekte olanıydı, bu yaratıcının insanoğlunu yarattığında ona yansıyan yaratıcının gücünü kıskanan alevlerle beslenen sapkın varlığında insanoğluyla ve yaratıcıyla alay etmek için yaratma gücü kısıtlı olduğundan, domuzu yaratmış ve tüm bünyesi insanı taklit edecek şekilde biçimlenmişti, buna öfkelenen hakim yaratıcı domuzu lanetlemiş onun bünyesini dışkısını yemeden hayatta kalmayacak hale getirerek cezalandırmıştır. Diğer önemli bir şifre ise random şekilde numaralandırılmış sayfalar arasındaki fibonacchi kuralı olmuş, bu kural her on sayfada bir yenileyip farklı sayılar üretmektemiymiş. Toplamda 99 sayfa olan bu kitabın her on sayfada bir ürettiği sayıların toplamı 2045 etmekte iken, mossadda görevli din uzmanı davut peygamberin ördürdüğü ve kıyamette yıkılacağı söylenen duvarında 2045 taştan oluştuğunu hatırlatmıştır. Kitabın sonundaki nasihat insanlara söylenen bu ulu sözlerin insanlarca anlaşılmadığı ve yaratıcının isteği doğrultusunda mermerler altına gömüldüğü insanların bu ışıklı sözler yerine kıyamete kadar yer yüzünde kimsenin bulamayacağı bir kuyuda cezanlandırılan iki düşkün meleğin ilminin kötü büyüsüne kapıldığını söylemekteydi. Bu yüzden de doğru olanı, kötülük için kullanan insanoğlu yolundan sapmıştır, denilmekteydi. Aynı matematiksel formülü eski ahitte benzer sayfa büyüklükleri ve ibranice yazılmış hale getirip uygulayan mossad her on sayfada bir aynı sayıları tespit etmişler, ancak farklı olarak fazladan olan en son 10 sayfadan dolayı yeni bir sayı eldetmişlerdir, kuranda da benzer bir çalışma yaparak son on sayfadan elde ttikleri sayıları yan yana koyan mossad ajanları başlarda hiç bir şey anlamamıştır ancak sonra bunları ikili şekilde sırladıklarında ve uyduya bu enlem ve boylamları girdiklerinde türkiye sınırlarında hakkaride dağlık bir alanı göstermekteydi, burası 90 lı yıllarda terör operasyonları sırasında özel timlerin terörist ararken girdikleri bir mağarada buldukları barnabas incilinin olduğu yerdi, ergenekon davası sırasında tsk kozmik odasından israilce çalınmıştı bu incil. Ergenekon davasının esas amacı da buydu zati. İslamiyeti işaret eden ve hırıstiyanlığın en bozulmamış halini anlatan teslis inancının olmadığı ve son peygamber olarak hz. Muhammedi işaret eden bu incil avrupanın ve tüm batı medeniyetinin hayatını üzerine kurduğu yalan bir din olan hırıstiyanlığın yok olmasını sağlayacak yegane anahtardı. Ancak burda bitmemeliydi bu hikaye bu kadar bağlantı sadece dinler öncesi bir kitabın kendisinden yüzyıllar sonra yazılmış barnabas incilini işaret etmekle bitmemeliydi. Tüm bunların arkasındaki sırrın devamı olmalıydı. Barnabas incilini inceleyen uzmanların yakın tarihte mesihin ineceği dağı tarif ettiğini bilmekteydiler, bulgar kahin baba vanga aynı şeyi zamanında kgb ajanlarına bildirmiş rusya mesihin 30 yaşında kar fırtınası içinde bir dağdan ineceğini bilmekteydi. Komünist ruslar mesihi öldürmek üzere mesihin ineceği ural dağına 1959 senesinde dağcı kılığında çok gizli şekilde 9 kgb ajanı tırmandı aralarında çift taraflı çalışan yahudi haham ve bir papaz da vardı amaç mesihi öldürmek batının bu dini simgeyle yükselmesini engellemekti ama tabiki o gün o dağda olanlar halen sır olarak kaldı; bunu sadece kgb bilmekte ve tabiki açıklayamamaktaydı çünkü yaratıcı o gün mesihin sağ salim yer yüzüne inmesini sağlarken 9 kgb ajanınınsa vücutları içten dışa doğru patlamış ve cesetleri turuncu bir renk almıştı. Daha doğrusu cesetten geriye kalanlar diyelim. Çevre köydelişer o gece gökyüzünde çok parlak bir ışık gördüklerinide söylemişlerdir zati. Dytlov geçidinden kimse sağ çıkmadı, mesih hariç tabiki. Bildiğiniz üzere mesih her yüzyılın son veya ilk çeyreğinde gelecektir. Sonrasında tanırının laneti soveytler üzerinden hiç eksilmedi ve yıkıldılar, bir sürü nükleer gemisinde reaktör eridi onlarca donanmacısının radyasyon altında çamurlaşmış cesedini topladı sovyetler. Peki baba vanganın son kehaneti neydi; işte bu sry savaşının esas sebebiydi sryde lazkiyede bölge halkı tarafından bilinen giren kimsenin çıkamadığı çıkanların çıldırmış olduğu içerde çocuk ve kadın çığlıkları at kişnemeleri duydukları bir mağaraydı tüm bu savaşın nedeni, mağaranın anahtarı esadda idi ama iki anahtardan biri sadece ondaydı diğeri ise bombalanan el nusracıların içindeki mossad ajanınının bulduğu şeydi, çünkü her iki kitap birbirinin devamıydı ve insanlık tarihinin ilk kadim kitaplarıydı bunlar. Mağarada ki sır ise harut ve maruta ait sırdı.
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.