| 
                                        http://www.htspor.com/yazarlar/serdar-ali-celikler/653156-2-ayakta-galatasaray-da-olabilir  6- 2. AYAK NASIL BAŞLAR?: Bence öncelikle kulüplerin muhasebesine girilmeli. Muhasebe kayıtlarında şikeden çok daha büyük skandallarla karşılaşacağımızı düşünüyorum. Bence savcılık MASAK’a SPK’ya yazılar yazıp araştırmalar isteyebilir. Burada biraz kulüplerin yapısının da değişmesi gündeme gelebilir. Dernekler Statüsü ile değil de daha kontrole matuf bir yapıya geçilebilir. (Araya girip soruyorum: Yani futbola BDDK-EPDK benzeri bir denetim mekanizması mı bahsettiğin? diyorum) Evet benzeri bir kontrol mekanizması getirilebilir. 7- 2. AYAKTA SADECE MALİ BÖLÜM MÜ OLUR?: Bugün (Dün) gazetelere yansıdı. 2009’da Ankara’da açılan bir dava var ve Galatasaray’la ilgili. Savcılık o belgeyi istedi. Bence 2. ayakta Galatasaray’la ilgili belge de incelenecektir. Tabii ki dava konusu ciddiyse, delil içeriyorsa.  | 
                                
| 
                                        http://spor.milliyet.com.tr/trabzonspor-federasyon-a-sikayette-bulundu/spor/spordetay/17.05.2011/1391412/default.htm  haber dogruysa cok dusundurucu...yazik adamlara uzuldum simdi...cirpiniiiin cirpinin...  | 
                                
| 
                                        F.Bahçe'nin her işi şaibe  Biliyor musunuz?.. - Burak Yılmaz, eski Fenerbahçeli olduğu için son Karabük maçında oynamamak için Belediye karşılaşmasında bilerek kart görüp, cezalı duruma düşmüş (!) - Gaziantep maçında Trabzon lehine olmayan bir penaltıyı verip, Antepli oyuncuyu atan Cüneyt Çakır ''İnsani bir hata'' yapmış. Ancak Fenerbahçe-Ankaragücü maçını yöneten aynı Cüneyt Çakır, Başkent takımı aleyhine penaltı düdükleri çalıp, bir de kaleciyi oyundan atınca, şaibeli duruma düşmüş (!) - Trabzonspor Genel Sekreteri Hasan Yener ''Fenerbahçe'nin 3 penaltısı irdelenmeli, Aykut Kocaman'ın bence yüzü kızarmıştır'' demiş.. Kendisine ''Milattan sonra 1250 yılından bu yana Trabzon aleyhine penaltı düdüğü çalınmıyor'' diyenlere, ''Ceza sahasına giren yok ki, penaltı çalınsın'' cevabını vermiş.. Son Belediye maçında rakip takım oyuncusu Holmen'in kendi ceza alanlarında düşürülmesini ise ''Ayağı birbirine dolandı'' diyerek geçiştirmiş (!) - Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Antep maçındaki haksız penaltı için ''Ne var yani. Çıkarın o penaltıyı 2-0 galibiz'' diyen Trabzon Başkanı Sadri Şener'e ''Çıkarın 3 penaltıyı, yine de 3-0 galibiz'' cevabını vermiş (!) - Karabüklü Emenike'nin Fenerbahçe'ye karşı oynanamasını ''Şaibeli'' bulan Trabzon kanadı, Belediye'nin tecrübeli kalecisi Hasagiç'in kendilerine karşı oynamamasını ise es geçmiş.. Bu arada Trabzon doğumlu olan ve sahaya ''61 numaralı forma ile çıkan'' Belediye'nin 3'üncü kalecisi Oğuzhan'ın yediği garip goller ise hiç gündeme gelmemiş (!) - Fenerbahçe'nin oynadığı rakiplerdeki Trabzon kökenli oyunculara bel bağlayan Bordo-Mavili Yönetim, Sivas'ta işe yarayacak Trabzon doğumlu oyuncu bulamayınca, çareyi Eneramo ve Grosicki'nin Sivas Merkez Mahallesi'nde olan kaydını Trabzon'a aldırmakta bulmuş (!) - Fenerbahçe o hafta kiminle oynarsa, rakibi tutan 17 takımın taraftarı, ''Hayırlısı ile şu lig bitse de, artık renkten renge girmeyi bıraksak'' demeye başlamışlar (!) - Ligin son maçlarını pazar akşamına, hem de saat 20.00'ye alan Futbol Federasyonu, ''Allah muhafaza Fenerbahçe şampiyon falan olur, hiç olmazsa sağlıklı bir kutlama yapamasınlar'' diye şampiyonluk karşılaşmalarını cumartesiye almamış (!) - Fenerbahçeli futbolcular bu sezon şampiyon olup, geçen yıl son maçta kendilerine şampiyonluğu kaybettiren Trabzonspor'a ''Etme-bulma dünyası'' demeye hazırlanıyormuş (!) SON BİR NOT: - Fenerbahçe şampiyon oluyor diye kafayı sıyıran bu satırların yazarı, yukarıda olduğu gibi ''Her olayın altında şaibe aradığı için'' bu haftaki Sivas-Fenerbahçe maçına da ''Şaibeli'' damgasını Trabzonlular'dan önce vurmuş (!!!) http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17800606.asp?yazarid=380&gid=377&hid=17800661 ANLAYANA....  | 
                                
| 
                                        son 10 senede 8 kez ilk ikide bitirmis, 3 kez sampiyon olmus, 2 kez de son maci satin alamayarak (oysaki son maclara kadar her maci satin almisti fener) sampiyonlugu kaciran fenerbahce, bu sene de ya hakemle, ya gunduz mac oynamayarak (ne alakaysa!!!) ya oyunculari/takimlari satin alarak 15 te 14 yapmis, ezeli rakiplerini kendi sahalarinda geriden gelerek yenmis, sampiyonluk yarisindaki rakibine pozisyon vermeden 2 tane atip handikapi kapatmistir...bunun altinda mutlaka para, sike, buyu, adam kayirma veya kacirma vs vardir....mutlaka...yoksa bunlari goremeyen ufak beyinliler bu durumu nasil mantiklarina oturtabilirdi???  bu tiplemede olan arkadaslar icin, aslinda 2. ligde bile oynayacak kalitesi ve gecmisi olmayan fenerbahcenin basarili olma sebeplerini siraliyorum, akliniza geleni ekleyebilirsiniz; 1-aziz yildirim hakemi satin almistir... 2-aziz yildirim rakip oyunculari tek tek ya da tumden satin almistir.. 3-aziz yildirim federasyonu satin almistir... 4-gunduz mac yapmamisizdir... 5-pazartesi-cuma mac trafigi olmamistir... 6-rakip oyuncular ya da teknik direktorler fenerbahceye gelmek icin ya da fenerbahce sempatizani oldugu icin kasmazlar... 7-aziz yildirim buyu yaptirmistir...  | 
                                
| 
                                        http://im.htspor.com/2011/03/03/606870_detay.jpg?1299227371  resimdeki kisi: roberto carlos transfer bedeli: 10 milyon euro oynadigi ulke: rusya giydigi mont:abibas!!!  | 
                                
| 
                                        Vedat Okyar:Sergen koşmadığın için çok eleştiriliyorsun, ne diyorsun bu konuda?  Sergen:Ya Vedat Abi, ben koşunca yoruluyorum, bunu kimseye anlatamıyorum bir türlü. Muhabir : İbrahim Üzülmez hakkında ne düşünüyorsun? Sergen: İbo topu aldığı zaman ben içeri koşmuyodum çünkü orta açamıyacığını biliyordum. Muhabir:Sergen kaç yıl daha futbol oynamayı düşünüyorsun ? Sergen:5 yıl daha oynarım , fazla antreman yapmadığım için vucüdum hiç yıpranmadı. 100.yılda Ankaragücü maçı öncesi Ahmet Dursun'la Sergen maçı analiz ediyor: Sergen : Birbirimize yakın olalım ki rahat gol atalım rakip defansın hepsi kazma. Tümer Metin'in sürekli penaltı kaçırdığı dönemde devre arası: Sergen : Abi bu takımın penaltıcısı kim ? Y. Antrenör : Pancu. Sergen : Eee niye bu a...k kullanıyor. Muhabir : Sergen Barbie operasyonunda seninde adının olduğu söyleniyor. Sergen : Bekar adamım Karaoke baramı gitseydim. Sergen Trabzondayken Daum'un Beşiktaş'a transfer etmek istediği ancak "15 maç oynarım" deyince tepki veren Daum'a : Sergen : Bütün maçları ben kurtaracaksam sen ne yapacaksın. diyerek ayarı vermiştir. Hakan Ünsal : Bence Yunanistan takımının B planı yok. Sergen : Bence Yunan takımının A planı yok. Muhabir : Hasan Şaş'a yıldız diyorlar , sen ne düşünüyorsun ? Sergen : Hasan Şaş yıldızsa bende kuyruklu yıldızım. Rıdvan Dilmen : Sergen yetenekleriyle sahada oyuna liderlik ediyordu fakat konuşarak arkadaşlarını uyarmıyordu. Sergen : O kadar uyarılcak adam vardı ki onları uyarmaya kalksam top oynayamazdım. Muhabir : Sergen çok koşsaydın nasıl bir futbolcu olurdun ? Sergen : Çok koşsaydım futbolcu değil , atlet olurdum. Muhabir : Sergen yeni sezon başlıyor kendini nasıl hissediyorsun ? Sergen : 2.7 kilo verdim kendimi kuş gibi hissediyorum. Muhabir : Sergen , Van Hooijdonk senden daha iyi frikik atıyor diyorlar , ne diyorsun ? Sergen : O çalışmış yapmış , bizimki allah vergisi. Üzülmez : Sergen kupayı ben kaldıracağım. Sergen : Bi dergi seni Türkiye'nin en çirkin futbolcusu seçmiş , kaldıramassın ! Sonuç , kupayı Sergen kaldırır. Sergen Yalçın Henüz 19 yaşındaydım. Çok gençtim. Deneyimsizdim. Ama genç takımdaki performansım sayesinde bir anda dikkatleri üzerime çektim. Teknik Direktör Gordon Milne� BJK A takımının Kıbrıs kampı kadrosunu açıkladığında dünyalar benim oldu. Kıbrıs´a gittik. Otele yerleştik. Tüm futbolcular odasına çekildi. Birazdan kapı çaldı. Gelen Feyyaz abiydi. "Sergen" dedi� "Senin odandaki TV iyi gösteriyor mu? Bizdeki herhalde bozuk." Odamdaki TV´yi açtım. Gayet net gösteriyordu. Bunun üzerine Feyyaz abi bir istekte bulundu: "Sen TV´den anlarsın. Kafan çalışır. Şu bizim TV´ye de bir el atsana." "Hemen abi" dedim. Kabul ettim. Ne de olsa kendimi beğendirecektim� şirin gözükecektim. Birlikte odasına gittik. TV´nin başına kuruldum. Başladım düğmelerle oynamaya. Oynadım� oynadım. Birazdan TV çok net göstermeye başladı. Feyyaz abi sevindi. Beni kutladı: "Harikasın be Sergen. Vallahi zekan müthiş. Kafan çok çalışıyor." O sırada odaya takımdaki diğer bazı futbolcular da geldi. Hepsi de becerimi görmüştü. İşin ilginç tarafı hepsi de aynı dertten mustaripmiş: "Ya Sergen bizim odaya da gelsene. Bizim TV de bozuk." Kıracak değilim ya... Sırayla odalarına gittim. Biraz zor oldu ama tüm TV´leri düzelttim. Hepsi de çok net göstermeye başladı. Haliyle büyük övgüler aldım: "Helal olsun Sergen� Bir insan ancak bu kadar becerikli olur." Fakat o anda bir şey dikkatimi çekti. Beni kutlayan futbolcular aynı zamanda kasıklarını tuta tuta gülüyordu. Pek anlayamamıştım ama... Ben de mutluydum. Görevi tam yapmanın� takımdaki büyüklerimin takdirini kazanmanın huzuru içindeydim. Ama aniden Feyyaz abi ağzındaki baklayı çıkardı: "Sergen elinin değdiği TV´ler tabii ki cam gibi gösterir. Çünkü senin kulakların çanak anten gibi." Yıkıldım. Kahroldum. Meğer odalardaki TV´ler bozuk filan değilmiş. Ayarını bilerek bozmuşlar.  | 
                                
| 
                                        liste her hafta guncelleniyor..mehmet topal disinda turkiye ile alakali bir transfer yok...  http://www.goal.com/en/news/1717/editorial/2010/08/18/2051783/goalcom-top-20-transfers-of-summer-2010  | 
                                
| 
                                        Yazi Altan Tanrikulu'na ait!!   daha dune kadar daum gitsin aykut gelsin deyip simdi aykutu elestirenlere gelsin... low u hiddin ki zico yu vs yi vs yi durmaksizin ve sabirsizca elestiren rantci medya mensuplarina gelsin... ortalama bir turk gencinin omru boyunca gorecegi basariyi iki senede yaristigi/varoldugu tum dallarda elde eden ve gercek anlamda bir SPOR kulubu oldugunu gosteren bir ekibin baskanina laf edenlere gelsin... kendi basarisizligini konusmak yerine fenerin "son dakika"da kacan finaline laf eden eziklere gelsin... son 10 senede 4 kere sampiyon olmus 4 kere de ikinci olmus bir futbol takimini aciz zanneden ya da gostermeye calisan deneyimsiz ve de bilgisiz insanlara gelsin bu yazi!!! Ben Aykut'layım ya siz AYNI insanlardan bahsedeceğim. Ama herkesten değil. Kendini bilen bilir, herkes üstüne alınmasın. Bazıları F.Bahçeli, bazıları başka takım taraftarı, bazıları takım tutmaz, bazıları da tutar görünür. Konu Aykut Kocaman.. Kiminin destek verdiği, kiminin karşı çıktığı, kiminin ortada durduğu teknik direktör. Medyada onu bitirmek için zeki olanların bekle- meye geçtiği, zeka düzeyi düşük olanların hemen saldırdığı teknik adam. Önce Aykut Kocaman kim, tanır mısınız? F.Bahçe neden ona teslim edildi bilir misiniz? Yönetim tarafından duyulan güvenin, taraftarın sevgisinin nedeni nedir bilir Aykut 1996 yılında, 7 yıl aradan sonra F.Bahçe’ye şampiyonluk getiren golü atan futbolcudur. O golün ardından, “Bu gol bize şampiyonluk kapısını açtığı için çok sevinçliyim, ama aynı zamanda Trabzonsporlu meslektaşlarımın içinde bulundukları durumu tahmin ettiğim için de biraz burukluk yaşıyorum” demişti. 14 yıl öncenin zeka düzeyindeki halkı “Aykut, Fenerbahçe adına attığı gole sevinmiyor” diye kandırıp kapıyı gösterdiler. Üç kez gol kralı oldu O formayla 3 kez gol kralı olan, sadece ligde 140 gol atan, G.Saray filelerini 17 kez havalandıran bir efsaneyi, kader arkadaşı Oğuz Çetin’le birlikte gönderdiler. 4 ay sonraki İstanbul-F.Bahçe maçında Oğuz-Aykut ikilisini seyretmeye gelen binlerce F.Bahçeli, İnönü’de izdiham yaratmış, ama kendi takımlarına da sonuna kadar destek vermişti. O maçta Oğuz’u iyi tutmadı diye Bülent Uygun takımdan gönderildi. Hani orta saha olarak alınan, F.Bahçe’de gol kralı olan ve “Asker selamı” ile ünlenen Bülent. Sivasspor gibi bir takımı ligde ikinci yapan Bülent. Zico’yu da eleştirmişlerdi Oğuz, Aykut, Bülent. Sorun burada. Bir başka tarafta başka isimler olabilir. Ama sorun Kevin, Smith, Bernt, Mirca sorunu değil. Sorun “Kendi çocuklarımızın büyümesini nasıl önleriz” sorunu. Aykut’lu Fenerbahçe elendi. Maçı seyredemedim, Dublin’deydim. Çok kötü oynamış. Üzüldüm. Olabilir. Zico’yu gönderen kafa diye eleştirenler.. Zico geldiği zaman takım Şampiyon-lar Ligi ön elemesinden elenmedi mi? Alkmaar maçını 2-0’dan verip UEFA’dan elenmedi mi? Alex’ten topu alıp penaltıyı atan Kezman’a izin verdi diye neler demediniz Zico’ya.. Daum’u gönderen kafa diyenler.. Daum’la hiç göz göze geldi mi? Bu sorunun anlamını bilirler mi? Zeki biri olmasına karşın kaç final kaybettiğini saydılar mı? Son düzlükte kazanılan maçların Daum’la mı kazanıldığını yoksa devreye başta Başkan olmak üzere başkalarının girdiğini bilmezler mi? Bahane diyenlere Takımın önemli isimleri; Gökhan Gönül, Lugano, Özer, Mehmet Topuz, Uğur Boral’ın sakatlıkları, Kazım’ın cezası onlar için ne kadar önemli? Bahane diyenlere! Arkanıza yaslanın, sizin için kimin iyi teknik direktör olduğunu düşünün. Rahatlayın, kimse sizi gözetlemiyor. Canlı yayın da yok. Düşünün. Alex Ferguson mu? İlk 7 sezonunda şampiyonluk kazanamayan.. Fatih Terim mi! İlk derbisinde sahasında 4 gol yiyen.. UEFA Kupası kazandığı sezon sahasında Chelsea’den 5 gollü yenilgi alan ve “İçeride iyi de Avrupa’yı bilmiyor” diye başta Hıncal Uluç olmak üzere herkes tarafından yerden yere vurulan.. Şenol Güneş mi? Hani şu “tesadüfen” Dünya üçüncüsü olduğumuz kupadaki kahraman.. Fenerbahçe’yi aynı ay iki kez üzen.. Dünya Kupası’nı kaldıran Del Bosque mi? Alex sahada konuşmalı Aykut Kocaman, takım başarısız olsun da transfer yapayım komisyon alayım mantığıyla yaşamaz.. 40 milyona oyuncu alayım, kendimi kurtarayım, kulübün geleceğini başkan düşünsün de demez.. Aykut Kocaman hem başkanını sayar, hem kulübünü sever.. Bu takım onunla yaşamayı öğrenmek zorunda.. Başta Alex.. İnternet sitesinden konuşmayı bırakıp sahada konuşmalı.. Kaç şut atmış, kaç ara pası vermiş onu söylemeli.. Golcüler menajerleriyle piyasa yapmak yerine sahada gol atmalı. Rıdvan ve Oğuz gibi iki büyük yıldızına süre vermedi Fenerbahçe.. Aykut bu şansı bulmalı.. Çünkü arkasında büyük bir sessiz kalabalık var.. Önünde ise Fenerbahçe gol attığı zaman üzülen bazı Fenerbahçeliler!  | 
                                
| 
                                        http://www.goal.com/en/news/1717/editorial/2010/08/03/2051783/goalcom-top-20-transfers-of-summer-2010  mehmet topal listede ama karizma falan yok :D  | 
                                
http://sabah.com.tr/SabahSpor/Futbol/2011/09/07/sami-bu-olayi-bana-defalarca-anlatti
Ali Sami Yen Stadı'nda 18 yıl önce oynanan Galatasaray-Manchester United maçı 0-0 sona erince sarı-kırmızılılar ilk maçtaki 3-3'ün avantajıyla Şampiyonlar Ligi'ne girmişti. 3 Kasım 1993'teki bu maç için Ahmet Çakar Twitter'da, "Her şey düzgün olsa idi; G.Saray İstanbul'da M.United'ı eleyip ilk kez Şampiyonlar Ligi'ne giremezdi..." diye yazmıştı. SABAH, bu iddiayı MHK eski Başkanı Ahmet Güvener'e sordu. İşte Güvener'in verdiği yanıt: "Sami bu olayı bana ve birçok insana anlattı. Kurt Röthlisberger'i parayla bağladığını söyledi. Bana ne zaman bu konuyu açmaya kalksa 'Daha fazla konuşma. Ben MHK Başkanı'yım. Türkiye'deki hakemlerin başındayım. Böyle şeylerden çok rahatsız oluyorum" derdim. Ama 'Röthlisberger'i parayla bağladım' dediğini defalarca duydum. Yapıp yapmadığını bilmem. Ama anlattığına şahidim. Benim anlayışımda, yapıldıysa da anlatılacak şey değil, yapılmadıysa da anlatılacak şey değil."
AHMET ÇAKAR NE DEMİŞTİ?
Her şey düzgün olsa idi; G.Saray İstanbul'da Manchester United'ı eleyerek ilk kez Şampiyonlar Ligi'ne giremezdi. GS'lilerin milat dediği maçı siz bir de Sami Çölgeçen, Röthlisberger ve Adnan Polat'a sorun. Ağır iddia: Ben ve Çölgeçen bir odaya gireceğiz. KURAN'ı da masaya koyacağız ve en sevdiklerimiz üzerine yemin edeceğiz. Ben diyeceğim ki; 2 Kasım 1993 gecesini hatırlıyor musun? Hani Sarıyer Urcan'da yenilen balıktan sonra saat 24:00... Sami gözlerime bakıp 'Eeee' diyecek. Kurt Röthlisberger sana "I can help you because tomorrow is very important for Turkey and GS" (Sana yardım ederim çünkü yarın Türkiye ve GS için çok önemli) dedi mi diyeceğim. Elimiz KURAN'da ve en sevdiklerimizin üzerine yemin ederek."