A

Yüzbaşı
17 Temmuz 2005
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
0 üye
363178 Gün Cezalı
356124 gün 22 s. 42 dk.
Gönderiler Hakkında
A
19 yıl
İŞTE SIFIRCI SEFA\u0027NIN ÖSS SONUÇ BELGESİ
A
19 yıl
HANGİ VATAN SAĞOLSUN.!
Hangi vatan sağolsun

Vatan nedir?..

Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır...

Bu toprağın insanları,topraklarımızın selameti için göğüslerini namlulara uzatıyorlar,mayın tarlalarına koşup vazifeye atılıyorlar ve hiç gözlerini kırpmadan toprağın altına düşüyorlar.

Toprak uğruna ölüyorlar..

Şimdi en son söyleyeceğimizi hemen söyleyelim...

“Bu toprakları,bu topraklar uğruna ölen vatan haline yeniden getirmenin zamanı gelmiştir.Bu topraklar uğrunda ölenlerin vatanı olmaktan çıkarılmıştır ve durum tıpkı Kurtuluş Savaşı öncesi gibidir.”

O zaman da toprak ,uğrunda Çanakkale de,Sarıkamış’ta Yemen’de ve öteki yerlerde ölen ahalinin değil de Saray’ın,saray yanaşmalarının,galat bankerlerinin vs nin vatanlarıydı!..Kurtuluş Savaşı bu toprakları milletin vatanı yaptı...

Ve zaman ilerledikçe...

Anadolu’yu silahları ile zaptedemeyen istilacılar ,sinsice vatan topraklarımıza girerek sulamaya ,bir bataklık ,çirkef yaratmaya,yarattıkları çirkefte de,truva atlarını besleyip semirtmeye başladılar,bunu başardılar. Vatan toprakları “içeriden” ele geçirildi.

Bizim gibi aynı dili kullanan,aynı nüfus kağıdını kullanan ama bizden çok çok daha fazla zengin (daha doğrusu zenginleştirilmiş) ve istilacıların acentaları bu toprakların efendileri haline geldiler.

Şimdi topraklarımız bunlar tarafından zapt edilmiştir ve bizim topraklarımız bizden çok onların vatanı olmuştur.Çilesini bizlerin çektiği sefasını onların sürdüğü vatan..!

Onlar efendilerdir..

Bizler onların da efendilerinin yönlendirmesi ile önümüze koydukları montaj ürünlerinin zorunlu tüketicisi, onların eteklerinde yörelerinde artıklarından sebeplenebilmeyi uman,plazalarında bir iş kapmayı büyük ideal sayan,onların kontrol ettiği medya ve yayınlarla yönlenen ,onların sürüklediği ahlaksızlık kulvarına çağdaşlık diye sürüklenip kimliğimizi boşaltan ,uyuşturulmuş çaresiz köleleri haline her geçen gün daha çok getiriliyoruz...

Onlar kendi büyük efendilerine karşı görevlerini yapıyor...

Bizlerin bu topraklara vatan diye bağlanmamızın kutsal zorunluluğuna son vermeyi hızla sürdürüyorlar..!Emin adımlarla ilerliyorlar.

Şehit anasının

“Vatan sağ olsun demeyeceğim”

Diye feryat ederek oğlunu şehit edenlerden çok, eşkiyanın beslendiği bataklığı seyrederek ülkeyi yönetenlere, saldırganın demokratik hakkından bahsedip milletin yaralı yüreğin dağlamaktan çekinmeyen hakimler sınıfına vurgu yapması ,artık bu toprakların yeniden vatan haline getirilmesi zamanının geldiğinin çarpıcı göstergelerinden birisidir sadece...

Bir başka örnek ister misiniz?..

Findik isyanında Karadenizîn öfkeli üreticilere şöyle diyordu..

“Kasıtlı yapıyorlar Karadeniz’i de Güneydoğu haline getirmek istiyorlar!..”

Yazar Arslan Bulut bu durumu daha çarpıcı olarak şöyle anlatıyordu.

“Karadeniz halkını açlıkla dize getirmeye çalışıyorlar. Fındık operasyonunun altında yatan gerçek sebep budur!..Bu oyun Güneydoğu'da başarıyla uygulandı! Güneydoğu'da vatandaş fakir olmasına rağmen devlete bağlıydı. Terörle birlikte bölge altüst edildi. Köyler boşaltıldı! dedik ve dikkatleri bu noktaya çekmeye çalıştık. Karadeniz’den bu yönde açıklamalar, mektuplar geliyor. Özetle söylemek gerekirse, fındık operasyonu, Pontus operasyonunun ekonomik ayağını oluşturuyor!

Çoğaltabileceğimiz örnekler toprağın sahibinin toprağını vatan toprağı görmekten uzaklaştığının tehlikeli tezahürleridir ve tepemizdeki ceberrutlar,bataklıklarından yaydıkları kokmuşlukla topraklarımızı kendi vatanları ,bizlerin de daha çok köleleri haline gelmemizin mutluluğundadırlar.

Bakınız..

Bu “mutlu” kan emici tarantula sürüsü bizleri her geçen gün daha çok ağlarına düşürebilmek için beslemeleri,yanaşmaları,besili süslü ekipleri ile dört dörtlük bir saldırı halindedirler. Bu saldırılar sonucu hepimiz,direnenlerimiz de, istedikleri robotlar haline geleceğiz ve onların efendilerine içinde köleleri ile anahtar teslimi memleketimiz verilecektir. (Teslimat başlamıştır)

Bizler “Vatan sağ olsun” demeten gurur duyarız..

Vatan uğruna hiçbir dünya nimetinin önemi yoktur onur budur..

Yeter ki o vatan bizim olsun..

Kahraman Şehitimizin Anası Fatma Ana “Vatan sağ olsun demeyeceğim” diyerek bize yapılabilecek en kutsal görevi yapıyor.

“Bu toprakları vatan toprağı yapmazsanız,vatan sahip olmaz, bu Truva atlarını ayıklamazsanız Oğlumun şehit kanı hepinize haram olsun” diyor..

Bu feryadı anlamayana yazıklar olsun şerefini sorgulasın
..


http://www.internethaber.com/author_article_detail.php?id=3867
A
19 yıl
BUGÜN TERCİH YAPABİLİRMİYİM YARDIM?
PARAYI SALI GÜNÜ YATIRDIM.. BUGÜN TERCİH YAPABİLİRMİYİM? LÜTFEN YARDIM
A
19 yıl
TÜRKİYE ECSTASY VE UYUŞTURUCU CENNETİ
TÜRKİYE ECSTASY CENNETİ



Reuters ajansına göre, Türkiye'de sosyal ve ekonomik değişimler, uyuşturucu fiyatlarının düşmesi ve turizm, madde bağımlılığını artırdı


İngiliz haber ajansı Reuters, abonelerine dün geçtiği bir haberle Türkiye'de özellikle gençler arasında başta ecstasy olmak üzere bir uyuşturucu salgını yaşandığını duyurdu. Reuters, bunun sosyal, ekonomik değişimlerden, uyuşturucu fiyatlarının düşmesinden ve turizmden kaynaklanabileceğine ilişkin yorumlara yer verdi.
Reuters soyadını vermediği Emre isimli otomobil sahibi, düzenli olarak yurtdışına çıkan, özel üniversitede okuyan 20'li yaşların başındaki bir gencin neden düzenli uyuşturucu kullandığına ilişkin görüşünü de aktardı: "Değişik bir bakış açısı veriyor. Dünyayı başka bir açıdan görmeye başlıyorsunuz."

Büyümeye paralel
Ecstasy kullanımındaki artışın Türkiye'nin yılda yaklaşık yüzde 10'luk bir büyüme oranına sahip ekonomisine de ayna tuttuğunu belirten Reuters, haberinde Emniyet Teşkilatı Narkotik Bölümü Başkanı Cem Cehdioğlu'nun Türkiye'ye uyuştucu kaçakçılığının arttığına ilişkin açıklamasına da yer verdi. Uyuşturucu kaçakçılarının hayal bile edilemeyecek yöntemler kullandığını söyleyen Cehdioğlu, ölü bir bebek içinde bile uyuşturucu kaçakçılığı yapıldığına tanık olduğunu söyledi. Hollanda'nın Avrupa'nın Afganistan'ı olduğunu söyleyen Cehdioğlu, sentetik uyuşturucuların yüzde 80'inin bu ülkeden geldiğini ve Avrupa'dan Arap ülkelerine gönderilen sentetik uyuşturucuların Türkiye'den geçtiğini belirtti.
Reuters, Türkiye'deki ecstasy kullanımının yaygınlaşmasına ilişkin şu rakamları verdi: Polis, 1999'da düzenlenen operasyonlarda 30 bin ecstasy ele geçirdi. Bu rakam 2004'te 718 bin, 2005'te ise 1 milyondu. Habere göre polis verileri, 2004'te MDMA olarak da bilinen ecstasy hapıyla yakalanan Türklerin sayısının önceki yıla göre yüzde 100 artış göstererek 1443'ü bulduğunu gösteriyor.

Tanesi 10 YTL
Reuters'a konuşan polis yetkilileri, kentlerde zayıflayan aile bağları ve Avrupa ülkelerinde uyuşturucuya karşı liberal eğilimlerin ecstasy'nin popülaritesini artırdığını söyledi. Haber ajansı Türkiye'de bir ecstasy tabletinin fiyatının 10 YTL olduğunu da duyurdu.
Reuters'a konuşan uyuşturucu ve alkol bağımlılığını tedavi merkezi AMATEM'in Ankara kliniği başdoktoru Nesrin Bilbaz, uyuşturucu kullanımındaki artışı turizm patlamasıyla ilişiklendirdi.
Bilbaz, "Türkiye, tatilcilerin uyuşturucu kullanımında artışa neden olduğu 1986 İspanya'sı konumunda. Büyük tehdit altındayız, çünkü turizm ve gece yaşamı kültürü uyuşturucuya olan talebi artırıyor" dedi.

Tripleks villada captagon imalatı

İstanbul, Edirne, Gaziantep ve Antalya'da "Bina" ve "Çamlıca" adları verilen operasyonlarda, zehir tacirlerine darbe vuruldu. Operasyon kapsamında Büyükçekmece'deki tripleks bir villanın da uyuşturucu imalathanesi olarak kullanıldığı ortaya çıkarıldı. Villada yapılan aramada, bodrum katında, 378 bin adet captagon, 156 kilo 360 gram katkı maddesi, 9 şişe kimyevi madde, tablet basım makinesi, öğütücü, vakumlu paketleme makinesi ele geçirildi. Bir kişi gözaltına alındı


http://www.aktifhaber.com/files/ectasycenneti/
A
19 yıl
TERCİHLERİ EVDENMİ, OKULDANMI YAPACAKSINIZ?
Evet arkadaşlar... ne düşünüyosunuz evden mi okuldan mı yapmak garanti olur?? evden yapmak riskli mi?
A
19 yıl
YATAY GEÇİŞ NASIL OLUYOR BİLEN YOKMU?
Öğretmenlik bölümünden mesela İngiliz dili edebiyatına veya tercümanlık bölümüne geçiş yapabiliyormuyuz?

Yani Yatay geçiş aynı puan türünde herhangi bir bölüme oluyormu?
A
19 yıl
YILDIZ TEKNİK ÜN. TERCİH ETMEK İSTEYENLER
YILDIZ TEKNİK ÜN. TERCİH ETMEK İSTEYENLER İÇİN ÖNEMLİ BİR KAYNAK..

GEÇEN SENE YILDIZI KAZANANLARIN LİSTESİ
BAŞARI SIRASI , YÜZDELİK DİLİM VE PUANLAR YAZIYOR..

ÖSYMNİN KLAVUZUNDA YAZMIYOR BUNLAR
TERCİH İÇİN ÇOK YARARLI OLUR..


http://rapid_share.de/files/26394100/2005OSYM-kazananlar-puanlar_3boeluembaz_nda.xls.html
A
19 yıl
İŞTE PKK\u0027YI BESLEYEN ÜLKELER
İşte Dost Bildiğiniz Ülkeler:

SURİYE: PKK ile Suriye arasındaki bağlar Hafız Esad’ın kardeşi Suriye istihbarat örgütünün başı Rıfat Esad tarafından kuruldu.Türkiye’den kaçan PKK militanlarına barınak,diğer ülkelere gidenlere para ve sahte pasaport sağlandı.Kongre ve konferansların toplanmasına da izin veren Suriye,askeri tesislerinde PKK’lılara eğitim verdi.Ayrıca Huveyda Hava Üssünde 37 Pkk’lıya helikopter eğitimi verdi.PKK’nın Suriyede 30 civarında eğitim kampı bulunuyordu.Suriye’nin denetimi altındaki Bekaa Vadisinde ki Mahsun Korkmaz Akademisi örgütün yıllarca ana eğitim merkezi oldu…
İRAN: Suriye gibi İran’da PKK ile olan ilişkilerini kabul etmiyor.İran topraklarında PKK’nın 50 ye yakın kamp yeri bulunuyor.PKK’lılara ikametgah belgeleri veren,teröristleri sınıra kadar askeri araçlarla götüren İran,yaralı teröristlerin ilk tedavilerini sınır karakollarında yaptırdı.İran-PKK ilişkisi ile ilgili çok somut belgeler olmasına rağmen sürekli bu ilişkiyi reddeden İran,Şemdin Sakık’ın açıklamalarından sonra köşeye sıkıştı.

LÜBNAN: PKK’lılar Suriye’nin yanı sıra Lübnan’da da çok rahat hareket ettiler.Lübnan Ermeni Partisi ile yakın ilişkisi olan APO,bu ülkedeki Barr Elias’ı haberleşme üssü olarak kullandı.Lübnan toprakları içinde PKK’nın çok sayıda kampı bulunuyor.
LİBYA: PKK’nın destekçisi olan ülkelerin başında gelen Libya,bu örgütün Trablus,Bingazi ve Serte’de temsilcilikler açmasına,dergi yayınlamasına izin verdi.Kaddafi’ye zaman zaman mektup yazan APO,Kaddafi’nin verdiği desteklere televizyonlarda yaptığı konuşmalarda teşekkür etti.

IRAK: Desteğini PKK’dan hiçbir dönemde esirgemeyen Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin,bu örgütü Türkiye’ye karşı kendi amaçları doğrultusunda kullanmaktan da geri kalmadı.Körfez Savaşı sonrası Kuzey Irak’ta meydana gelen otorite boşluğunu PKK çok iyi kullandı.Irak gizli servisi ile PKK militanı Baran Ahmet arasında karşılıklı istihbarat değişimi yapıldı.SA-7 füzelerini kullanmak için teröristler,Irak’lı subaylar tarafından eğitildi.PKK’nın Bağdat’da bürosu bulunuyor.
SIRBİSTAN: PKK’nın Avrupa ülkelerine sevk ettiği uyuşturucular Sırplar tarafından taşınmaya başladı.Sırp Savunma Bakanı’nın,”Tüm Ortodoks Dünyası,PKK’yı desteklemeli ve Türk’lere karşı cephe almalıdır” açıklamasından sonra bu ülkede oluşturulan devlet destekli “Yeni Bizans Örgütü” PKK ile ortak çalışmalara başladı.Örgüte silah eğitimi de verildi.

ERMENİSTAN:Elegez,Leninakan,Okçuoğlu,Güllübadak,Mazdian,Misi, Colga,Gümrü,Arazdayan’da PKK kampları bulunuyor.PKK’nın önde gelen yetkililerinden Ali Sapan sık sık Ermenistan’a gidip geliyor.Ermeni Taşnak Partisi ile PKK arasında yakın işbirliği bulunuyor.Bu ülkede PKK’nın dergileri yayınlanıyor.Ermeni Yazarlar Birliği,APO’yu “Büyük Ermenistan” fikrine katkılarından dolayı onur üyeliğine seçti.

YUNANİSTAN: Yunan istihbarat örgütü ile PKK arasında ki ilk görüşmeler 1988 yılında başladı.Yunan milletvekilleri defalarca APO yu Beka Vadisinde ziyaret etti.Aynı dönemde Rum Ordusu Komutanı Matafias’da APO’yu ziyaret etti.PKK adına öğrenci okutup,çok sayıda Kamp yeri tahsis ettiler.Yunanistan,teröristleri Helikoptere karşı füze kullanmaları için eğitti.Şemdin Sakık’da ifadesinde Yunanistan’ın PKK’ya 9 adet Stinger füzesi verdiğini itiraf etti.

FRANSA: Danielle Mitterand’ın desteği ile Paris’te Kürt Enstitüsü açıldı.Fransa’da PKK’nın radyoları ve dergileri bulunuyor.

ALMANYA: Almanya’da PKK ile bağlantılı 106 dernek bulunuyor.Örgüt bu ülkeye 220,000 ilticacı taşıdı.Çeşitli dillerde yayınlanan pek çok gazete ve dergide Almanya’da basılıyor.İlk başlarda bu örgüte sıcak bakan Almanlar,örgütün iç yüzünü gördükten sonra PKK’yı yasakladı.Ancak yıllarca iyi bir taban hazırlayan PKK,her fırsatta bu ülkenin yasal boşluklarından faydalanıp gücünü gösteriyor.

İNGİLTERE: Bazı İngiliz milletvekilleri Şam’da APO ile görüştü.Bu ülkede birçok gazete ve dergi PKK adına çalışıyor.İngiliz gazeteci Andrew Norman Penny’nin Kuzer Irak’ta PKK için kuryelik yaptığı belirlendi.PKK’nın Avrupa temsilcisi Kani Yılmaz,İngiliz Parlamentosunda PKK’yı anlattı.

HOLLANDA: Sürgünde Kürt Parlamentosu bu ülkede toplandı.Rotterdam’da Kürdistan Kültür Festivali düzenlenmesine izin verildi.Arnheim’de PKK’nın istihbarat bürosu bulunuyor.PKK’nın yan kuruluşlarından Kurd-Ha haber ajansının da Amsterdam’da bürosu bulunuyor.

DANİMARKA: Bu ülkede Kom-Kar ve Kürt Kadınlar Birliği dernekleri bulunuyor.1994’te PKK sempozyumu düzenlendi,ERNK’in 1995’te büro açmasına izin verildi.Bu ülkede;Radyo Botan,Radyo Welat ve Kürdistan Radyoları bulunuyor.

İSPANYA: ERNK Avrupa sözcüsü Kani Yılmaz ,İçişleri Bakanı ile yaptığı görüşme sonrası bu ülkede çeşitli temaslarda bulundu.Madrid’te Kürdistan Enformasyon Merkezi bulunuyor.Bu ülkede PKK’nın birde radyosu bulunuyor.

GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ: PKK’nın Johannesburg’da bürosu bulunuyor.Türkiye’ye yönelik silah ambargosu uygulanmasında PKK ile yakın ilişkisi olan Savunma Bakan Yardımcısı’nın büyük rolü oldu.Mandela’nın Atatürk Barış Ödülü’nü reddetmesinde de PKK etkili oldu.

İSVİÇRE: PKK destekli 17 dernek,Radyo Lora ve Kürdistan Resiste dergisi yayında.Lozan’da Kürdistan Sempozyumu düzenlendi.Jura’da irtibat bürosu,Mont Soleil köyünde ise PKK kampı bulunuyor.

BELÇİKA: MED TV’nin yayınlarına izin veren Belçika,”Sürgündeki Kürt Parlamentosu”na yer verdi.Belçika’da PKK’nın birçok faaliyetine izin veriliyor.

İTALYA: Roma’da PKK destekli Kürdistan Sempozyumu yapıldı.Örgüt uyuşturucu-silah değişimi için İtalya’yı kullandı.Kürdistan Enformasyon Ofisi açıldı.İtalya Yeniden Doğuş Partisi’ne üye bir heyet Şam’da APO’yu ziyaret etti.ERNK temsilcisi Kani Yılmaz’ın Kırmızı Bültenle aranmasına rağmen basın toplantıları yapmasına bile ses çıkarılmadı.Son olarak 12 Mayıs’ta APO bu ülkeye gitti.

AMERİKA: Suriye’nin ABD büyükelçiliğinde görevli William Eagleton Şam’da PKK ile direk temasını 1984’te kurdu.Diplomat,Uzman yada gazeteci kimlikleriyle Güneydoğu’ya gidenlerin %80 i nin Amerikalı olması dikkat çekti.Güneydoğu’da bir nakliye uçağından PKK’lılara yardım malzemeleri atıldı.Washington’da PKK sempozyumu düzenlendi.Leyla Zana ve Ahmet Türk’ün ABD kongresinde brifing vermesine izin verildi.

RUSYA: Öcalan ile ilk görüşme 1992 yılında Şam’da yapıldı.1992’de Kürt Radyosu yayına başladı,aynı yıl Moskova’da Kürt Sempozyumu düzenlendi.PKK’lıların Rus Meclis binasında basın toplantısı düzenlemelerine izin verildi.1997’de Rus Milletvekilleri APO’yu ziyaret etti.Suriye’den Kaçan Öcalan’ın bir süre Rusya’da kalmasına izin verildi.

PKK’nın; Kanada,Avusturya,Finlandiya,Suudi Arabistan,Avustralya ve Norveç’te de bazı faaliyetleri bulunuyor…



***Bu bilgiler Saygı Öztürk’ün Kırmızı Klasör isimli kitabından şahsımca bilgisayara geçilmiştir.Yazar kaynak olarak İstihbarat Raporlarını gösteriyor.Yani bu yazılanlar uydurmaca değil,İstihbarat Raporudur ve tamamı gerçeği yansıtmaktadır...


http://www.iuforum.net/showthread.php?t=5255
A
19 yıl
ÖSYM\u0027YE BAN
ÖSYM
A
19 yıl
ÖSS PAZARTESİ AÇIKLANIYOR.!
Üstün Dökmen'den ÖSS önerileri

Prof.Dr. Dökmen pazartesi günü açıklanacak ÖSS sonuçlarının ardından meslek seçecek gençleri ve ailelerini uyarıyor: "Puan ziyan olmasın" demeyin. İşte öneriler

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi'nden Prof.Dr. Üstün Dökmen, meslek seçiminde gençlerin tercihinin önemli olduğunu vurgulayarak, yanlış yönlendirmenin gençlerin hayatını ziyan edebileceğini söyledi.

Prof.Dr. Dökmen, pazartesi günü ÖSS sonuçlarının açıklanacağını ve gençlerin meslek tercihi yapacaklarını belirterek, "bu aşamada devreye anne babalar giriyor ve çocuklarının çok para kazandıran meslekleri seçmesini istiyor" dedi.

Birçok anne babanın, 'çocuğum istediği yeri yazar' diyerek tercih formlarını kendilerinin doldurduğunu anlatan ve bu durumu gençlerin bireysel tercihlerine saygısızlık olarak niteleyen Dökmen, şöyle konuştu:

"Burada anne babaların varsayımı şu: 'Çocuğum robot gibidir, iyi para getirecek bir bölüme koyarsak yapar, nereye girse okur.' Oysa bu düşünce çok yanlış...

"Hatır için belki bir kere çiğ tavuk yenir. Ama hatır için sevmediğiniz bir okula girip, 40 yıl aynı konuda çalışmak istemezsiniz. Onun için gençler, hangi mesleği yapacaklarına heveslerine ve yeteneklerine göre kendileri karar vermeli. Sevdiği ve yeteneğine uygun işi yapan para da kazanır, meşhur da olur."

Anne babalara, çocuklarını yaşamla tanıştırmalarını öneren Dökmen, "farklı mesleklerdeki kişilerle çocukların sohbet etmesini sağlasınlar. Avukat, tiyatrocu, mühendis, doktor veya gazetecilerden meslek hakkında bilgi edinmelerini sağlasınlar" dedi. Dökmen doğru meslek seçiminde, rehberlik hizmetlerinden yararlanmanın da önemli olduğunu kaydetti.

ÇOCUKLAR YARA BANDI DEĞİLDİR

Bazı anne babaların çocuklarına, kendi yapamadıklarını yaptırmak istediğini ifade eden Dökmen, "doktor olmak isteyen, ama hayalini gerçekleştiremeyen bir hanımefendi, bunun içinde kalan bir yara olduğunu, bu nedenle 3-4 yaşındaki kızını doktor yapmaya karar verdiğini anlattı. Oysa çocuklarımız, yara bandı değildir. Onları kendi istediğimiz mesleklere yönlendirerek, 'oh yarama merhem sürüldü' demek doğru değil" diye konuştu.

Çocukluğundan beri basın yayın bölümünde okumak isteyen bir gencin yüksek puan alması üzerine, "puanın ziyan olmasın hukuk ya da işletmeye gir" diye yönlendirildiğini anlatan Dökmen şunları kaydetti:

"Puan ziyan olmasın diye bir bölüme girmek çocuğun tüm hayatının ziyan olması demektir. Ekmek parası için avukatlık, doktorluk, muhasebecilik yapan, ancak kalbinde müzik, resim, dans olan birçok insan var. 'Şu mesleği tercih edersen aç kalırsın' diyorlar, ama istemediği mesleğe girenin duyguları aç kalıyor."

İSTEDİĞİ PUANI ALAMAYANLAR

ÖSS'de yüksek puan alamayan gençlere de seslenen Dökmen, iyi puan alamamanın dünyanın sonu olmadığını vurguladı. Gençlerin kendilerine mutlu ve başarılı olmak, kendini ve dünyayı tanımak gibi hedefler koymalarını öneren Dökmen, "üniversite olur olmaz önemli olan kendilerini ne kadar geliştirebildikleri ve dünyayla ne kadar uyum sağladıkları" diye konuştu.

Okumak istediği bölüm için yeterli puan alamayan öğrencilerin, "bari puanımın yettiği bölüme kaydımı yaptırayım, açıkta kalmayayım" düşüncesiyle hareket etmemeleri gerektiğini belirten Dökmen, gençlere hedeflerine ulaşmak için çaba göstermelerini ve tekrar sınava girmelerini önerdi.

CNNTürk
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.