Teknoloji Haberleri
H
Gönderiler
Hakkında
0 H
20 yıl
|
belkide cumhuriyet tarihinin en güzel marşlarından biridir gençlik marşı. bir çok yerde, söylenmeye başlandımı kim olursa olsun eşlik etmeden duramaz. ve gerçektende sözleri çok güzeldir. besteside aynı oranda güzel olan bu marşın aslında bir isveç şarkısı olduğunu biliyormusunuz. aslı isveçli müzisyen, Felix Korling'in bestesi olan Tra trallande jamtar (Tralalla diyen üç kız- şakıyan üç kız) olan bu şarkının, ülkemizde bilinen sözlerini yazan şair Ali Ulvi Bey. Marş olmasının hikayesi çok güzel. Mustafa Kemal ve beraberindeki heyet, Samsundan Havzaya geçerken, otomobillerinin benzini bitiyor ve bir yaylada kalıyorlar. yeni bir araç gelene kadar yola yürüyerek devam etmeye karar veriyorlar. Mustafa Kemal ve beraberindeki subaylar, içinde bulundukları doğanın ve durumunda etkisiyle, daha önceden öğrendikleri bu şarkıyı mırıldanmaya başlıyorlar. Bu şekilde ithal besteler üzerine söz yazma huyumuz çoktur. mesela fenerbahçe marşı olarak bilinen beste, Franco dönemine ait bir ispanyol marşı olan Viva L'Espanya'dır. Yine 1 Mayıs marşı, Mikis Theodorakis'e aittir. Hatta bir 1 Mayıs da, Fransa da yürüyüş sırasında Türk grubu tarafından söylenirken oldukça şaşırdığını ve gururlandığını söyler. Benzer bir olayda Avusturya da benim başıma geldi. Gittiğimiz bir eğlence yerinde türk olduğumuzu öğrenen müzisyenler, katibim şarkısını çalmaya başlamışlardı. Bu sırada yan masadaki, sonradan slovak olduğunu öğrendiğim bir grup, bana bu bestenin aslında bir Slovak halk şarkısı olduğunu söylemişti. |
H
20 yıl
|
"iki şey sonsuzdur, biri evren diğeri insaoğlunun aptallığı" der Einstein. "fakat birincisinden o kadar da emin değilim" diye de ekler. Einstein gibi bir dahiye bu tip bir lafı ettirmek için hangi aptallık yapıldı acaba. bu dahiyi bu kadar çileden çıkarabilmek için ne yapıldı acaba. gerçekten de karşınızdaki bir insana, bazen birşeyler anlatmak baş ağrıtabiliyor.insanoğlunun yaklaşık %70'inin normal iq seviyesinin altında olduğunu düşünürsek ve bundan daha büyük bir kısmının ise öğrenmeye pek meraklı olmadığını düşünürsek, bilgili ve zeki insanın toplum içinde yalnız kaldığı bir gerçek. birde buna farkındalık eklenince mutsuzluk kaçınılmaz olabiliyor. herhangi bir insan topluluğu, çoğunluğun göstermediği özellikleri anormalmiş gibi gösterir. yani bilgisiz bir toplumda bilgili olmak normal karşılanmaz ve bu özelliği gösterenler toplum dışına itilirler. zeka, bilgiyle güçlendiğine göre, zeki insanların toplum içinde dışlanmaları oldukça çok görülen bir durumdur. düşününki herhangi bir topluluğun içindesiniz ve bu topluma bir yalan söyleniyor. ama aslında siz gerçeği biliyorsunuz. fakat sizin dışınızda herkes bu yalanı doğru olarak kabul ediyor ve körü körüne inanıyor. siz toplum bilincinizle, yaşadığınız insanlara bu yalanı anlatırsanız neler olur? büyük ihtimalle, toplum asıl sizin yalancı olduğunuzu düşünecek ve bir süre sonra pek seveniniz kalmayacak. Toplumdaki herkes bu yalana körü körüne inandığı içinde aslında sizin doğruyu söylüyor olabileceğinizi akıllarından bile geçirmeyecekler. "Bildiğim birşey varsa o da hiç bir şey bilmediğimdir" demiş Aristo. Öyle ya, cahil kişi bildiklerinin kesin gerçekler olduğuna inanır. onlara göre bildikleri oldukça yeterlidir ve şaşmaz gerçeklerdir. Oysa ki bilgili olan kişi aslında bildiklerinin, kocaman bilinmezlikler okyanusunda bir damla olduğunu bilir. ve bilmediklerine bakarak aslında hiç bir şey bilmediğini söyler. Zeki olmak, zeki olmayan topluluklarda başa beladır. Belkide en iyisi öğrenmemek ve sadece verilenle yetinmektir. Böylece en azından dünyada söylenen tüm yalanların farkında olmazsınız ve mutlu yaşarsınız. Tabi mutluluk buysa. |
H
20 yıl
|
selam ares de birkaç download yaparken, sadece en son seçileni indiriyor ve diğerilerini yavaş duraklama moduna getiriyor. ama ben istiyorumki, downloadların hepsi devam etsin. varmıdır bunun bir yolu? |
H
20 yıl
|
Kyoto, Bush’a göre yeterince bilimsel değil ABD Başkanı George Bush, küresel ısınmanın insan eliyle gerçekleştiğine dair kanıt olmadığı gerekçesiyle Kyoto Protokolü’ne imza atmayacaklarını yineledi. KOPENHAG - Danimarka devlet televizyonuna demeç veren ABD Başkanı George W. Bush, Kyoto Protokolü’ne imza atması durumunda ABD ekonomisinin “büyük yara” alacağını, bu nedenle sözleşmeden çıktıklarını söyledi. Bush, “Çin ve Hindistan gibi esas kirleticileri kapsamayan bir anlaşmaya inanarak imza atmam mümkün değildi” sözleriyle Protokol’ü eleştirdi. Bush, Kyoto Protokolü ile ilgili eleştirilerini dile getirdiği programda, küresel ısınmanın insan eliyle gerçekleştiğinin bilimsel olarak kanıtlanamadığını ve bu kanıtlanana dek imza atmayacaklarını ifade etti. Bush, Çin ve Hindistan’ı kapsamayan Kyoto Protokolü uğruna, ABD ekonomisine zarar vermeyi kabul etmeyeceğini vurguladı. Dünyanın en büyük ekonomisi ABD, aynı zamanda dünyanın en büyük kirleticisi konumunda. Bush ayrıca, Körfez petrolüne bağımlılıktan kurtulmayı “en önemli ulusal çıkar meselesi” olarak niteleyerek, Irak savaşına girmelerinin “bu temelde haklı” olduğunu ileri sürdü. İngiliz Başbakanı Tony Blair, İskoçya’da yapılacak olan G-8 Zirvesi’nde çevre sorunlarını ve özellikle de Kyoto Protokolü’nü masaya yatırmayı planlıyor. Blair, bu toplantıyla ilgili yaptığı bir başka açıklamada, Başkan Bush’un Kyoto’ya ikna olmamakta direndiğini söylemişti. kaynak: ntvmsnbc.com |
DH Mobil uygulaması ile devam edin.
Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin.
Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.
staddaysanız, bence en güzel yer, sahayı çarprazdan ve biraz yukarıdan gören yerdir. yani kale arkası tribünlerinin çarprazları veya yan tribünlerin kenarları...