T

Çavuş
15 Ekim 2007
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
0 üye
Görüntülenme (?)
2 (Bu ay: 0)
Gönderiler Hakkında
T
15 yıl
Ferrari’sini Takibe alan Bilge

 

Ferrari''sini Takibe alan Bilge

 

Lüks otomobil kiralama hizmetleri sunan Bey Cars, Ferrari, Lamborghini, Cadillac gibi lüks otomobilleri de içeren araç filosunu, üstün Mobiliz teknolojisi ile hizmet veren Türkiye''nin ilk ve tek mobil takip operatörü  FiloTürk''e emanet etti.

 

 

Yüksek gelir grubundan yabancı turistlerin Antalya bölgesine artan ilgisi paralelinde, bölgede lüks model otomobil kiralama hizmetleri hız kazanıyor. Antalya''da Bey Cars firması, Ferrrari, Lamborghini, Cadillac gibi lüks otomobilleri de içeren araç filosunda, Mobiliz''in mobil takip teknolojisini kullanarak, araç ve turist güvenliğini güvence altına alıyor.

 

Mobil takip ve filo yönetim sistemleri alanında Türkiye''nin teknoloji lideri Mobiliz''in verim ve rekabet gücü artırıcı çözümleriyle hizmet sunan, Türkiye''nin ilk ve tek mobil takip operatörü FiloTürk, bu hizmeti Antalya''daki iş ortağı AGSH firması aracılığı gerçekleştirmiş bulunuyor.

 

FiloTürk''ün mobil takip abonesi  olan Bey Cars kiralık araç firması, filosunda bulunan lüks sınıf otomobillerin takibini, Mobiliz mobil takip teknolojisi ile gerçekleştiriyor.

FiloTürk Genel Müdürü Tunca Akkaya, Bey Cars filosunda bulunan 20 adet lüks aracın, Mobiliz teknolojisi ile geliştirilen son model mobil takip sistemleri ile donatıldığını dile getirdi ve  ''Mobil takip sistemimiz hem araç, hem turist güvenliğine katkıda bulunuyor. Aynı zamanda araç bakımlarının zamanında yapılması, geriye dönük izleme ve detaylı raporlama hizmetlerimiz ile müşterimizin lüks araçlardan oluşan filosunun yönetimini kolaylaştırıyor" dedi.

 

 

T
15 yıl
Primergy BX920 S2 İle Sanal Sunucu Yönetiminde Dev Bir Adım Daha

 

 

BX900 Blade ''Dinamik Küp"te yeni bir çift soketli sunucu...

PRIMERGY BX920 S2 İLE SANAL SUNUCU YÖNETİMİNDE DEV BİR ADIM DAHA

Fujitsu''nun Enterprise Blade Segmentte en yeni şasesi olan PRIMERGY BX900 S1 Dinamik Küp yaklaşımını destekleyen yeni bir blade sunucu modeli daha piyasaya sürüldü. Intel''in mevcut Xeon 5500 işlemcilerinden yeni Westmere mimarisine geçişi destekleyen PRIMERGY BX920 S2 blade sunucu, üstün performansı ile fiziksel ortamların ve sanal uygulamaların yönetimini en başarılı şekilde sağlıyor

 

Dünyanın lider bilişim şirketlerinden Fujitsu, orta ve büyük ölçekli kurumların bilgi işlem operasyonlarında maliyetlerini önemli ölçüde azaltan Dinamik Küp yaklaşımı ile yeni sunucuları duyurmaya devam ediyor. Çift soketli sunucu serisinde ilk blade modelin duyurusunu geçtiğimiz günlerde yapan Fujitsu, 7 Mayıs''ta 2 soketli 6 çekirdekli yeni Westmere mimarisini destekleyen yeni bir modeli daha blade sunucu ailesine ekledi. Fujitsu''nun çift soketli yeni blade sunucusu PRIMERGY BX920 S2, üstün performansı ile fiziksel sunucu ortamları ve sanal uygulamalardaki başarılı yönetimi ile ön plana çıkıyor.

Enerji tasarrufunu destekleyen tasarımı ve ısınmayı önleyen teknolojileri ile kurumların elektrik faturalarını hafifleten PRIMERGY BX920 S2, veri merkezi operasyonlarında Intel''in en gelişmiş işlemcileri olan 5600 serisinin yüksek performansını sunabildiği gibi; maliyete duyarlı projelerde yine Intel''in daha hesaplı Xeon 5500 serisini de başarıyla kullanabiliyor.

PRIMERGY BX920 S2''nin gelişmiş I/O teknolojisi, çeşitli tiplerdeki ağ trafiğini en uygun şekilde yönetmeyi sağlarken, 1 Gbit/s erişim sağlayan blade üzerindeki 4 adet Ethernet kartına ek olarak 10 adet daha ağ kartı kullanmaya izin veriyor. Sistem enerji verimliliğine ek olarak birçok farklı medya aracıyla yeniden başlatılabilme (boot) özelliğiyle de kendisinden söz ettirecek.

 

Kutunun içinde neler var?

PRIMERGY BX920 S2, gelişmiş teknolojileri ve donanım bileşenlerini ustaca bir araya getiren yoğun tasarımı ile öne çıkıyor. Ağ üzerinden yeniden başlatılabilen BX920 S2 blade sunucu, aynı şekilde, çalışma anında rahatlıkla takıp çıkarılabilen (hot-plug) SAS/SATA sabit diskler; güvenilir, enerji tasarruflu yeni disk teknolojisi, SSD diskler veya çoğunlukla VMware ESX sanal yazılımlarıyla gelen ve USB yuvasını kullanan flash bellekler üzerinden de başlatılabiliyor.

Intel''in Nehalem kod adıyla bilinen çift veya dört çekirdekli Xeon 5500 işlemci ailesi PRIMERGY BX920 S2''ye muazzam bir performans sunarken, Fujitsu''nun bu yeni sunucu modeli, Westmere-EP kod adıyla bilinen yeni nesil 6 çekirdekli Intel Xeon işlemci ailesiyle de gücünün sınırlarını zorluyor.

PRIMERGY BX920 S2, maksimum 192 GB''a çıkan bellek kapasitesi ile  sınırları zorlayan yoğun iş uygulamalarında üstün performans elde edilmesini sağlıyor.

PRIMERGY BX920 S2 üzerindeki dört adet çıkışa sahip yeni Ethernet kartı ise Sanal Makina Cihaz Kuyruğu (VMDs) ve I/O Sanallaştırması (SR-IOV) özellikleri ile sanal makina yönetim yazılımlarının (hypervisor) yükünü önemli ölçüde azaltarak sanal makinaların daha da hızlanmasını sağlıyor.

 

VMware vSphere ve BX920 S2 işleri hızlandırıyor

Fujitsu''nun Dinamik BT Altyapıları vizyonu doğrultusunda kurumların sanallaştırma projelerinde vazgeçemeyeceği teknolojilerden biri olarak gündeme gelen PRIMERGY BX920 S2, daha şimdiden birçok sanal makina yönetim yazılımı tarafından desteklenmeye başladı. Örneğin, sanallaştırma pazarının büyüklerinden VMware''in cazip fiyatlardan piyasaya sunduğu vSphere Acceleration Kits ile kurumlar, PRIMERGY BX920 S2 blade sunucu üzerindeki sanal makinelerden en yüksek verimi alabiliyor.

Pazarda büyümeye odaklanırken aynı zamanda sanallaştırma projelerine de en uygun fiyat/performans seviyesiyle başlamayı hedefleyen orta ve büyük kurumlar, PRIMERGY BX920 S2 üzerinde çalışan VMware vSphere 4 Acceleration Kits ile rahat bir başlangıç yapabiliyor. VMware vCenter Server ile VMware vSphere yazılımlarından oluşan yeni VMware sanal sistem hızlandırma kiti, kurumların bu iki yazılımın toplam fiyatından % 30 tasarruf etmesini sağlıyor.

 

 

Endüstri-Standardı PRIMERGY Blade Sunucu Ailesi hakkında detaylı bilgi:

http://tr.fujitsu.com/products/standard_servers/blade/primergy_index.html

 

PRIMERGY BX920 S2 hakkında detaylı bilgi:

http://tr.fujitsu.com/products/standard_servers/blade/bx900/primergy_bx920s2.html

 

PRIMERGY BX920 S2 ürün broşürü:

https://sp.ts.fujitsu.com/dmsp/docs/ds-py-bx920-s1.pdf

 

 

T
15 yıl
Microsoft Office 2010\u0027\u0027un Bulut Deneyimi Ayağınızı Yerden Kesecek

Office 2010''un çarpıcı yenilikleri ve tasarruf sağlayan özellikleri, İstanbul Les Ottomans''da düzenlenen bir toplantıyla kamuoyuna tanıtıldı

MICROSOFT OFFICE 2010''UN BULUT DENEYİMİ AYAĞINIZI YERDEN KESECEK

Önceki sürüme göre üç kat daha fazla kullanıcının beta sürümünü internetten indirdiği Microsoft Office 2010, dünya ile aynı anda Türkiye''de de kurumsal müşterilere sunuldu. Ürün, takım çalışmasını özendiren gelişmiş teknolojisi ve bulut platformlarını destekleyen özellikleri ile verimlilik yazılımlarına çağ atlatıyor. Dünyanın önde gelen kurumlarının tercihi olan Microsoft Office 2010, Türkiye''de de perakendenin lideri Teknosa''ya büyük bir verimlilik artışı ve tasarruf olarak yansıdı.

 

Gelişmiş teknolojisi ve Bulut seçenekleri ile verimlilik yazılımlarında yeni bir dönemi başlatan Microsoft Office 2010, bütün dünya ile birlikte aynı anda, 13 Mayıs Perşembe günü Les Ottomans''da düzenlenen bir basın toplantısıyla kamuoyuna tanıtıldı. Microsoft Türkiye''nin ülkemizin lider teknoloji perakendecisi Teknosa ile birlikte gerçekleştirdiği lansman etkinliğinin açılış konuşmalarını Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağan ve Teknosa Bilgi Sistemlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Önder Kaplancık gerçekleştirdiler. Büyük bir katılıma sahne olan etkinlikte, Microsoft  Türkiye Bilgi Çalışanı Ürün Grubu Pazarlama Müdürü  Onur Görür ise Office 2010''un hayatı kolaylaştıran özelliklerini ve yenilikleri katılımcılarla paylaştı.

Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağan, Microsoft Office 2010''un verimlilik yazılımlarında önemli bir kilometretaşı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

''Bireylere kendi fikirlerini hayata geçirmek için çok güçlü araçlar sunan Microsoft Office 2010, Bulut ortamında çalışmanın da yolunu açıyor. Bugün itibarıyla Microsoft Office 2010, 14 dilde kurumlara sunuluyor, önümüzdeki bir iki ay içinde 94 dilde destek vermeye başlayacak. Office 2010''un Türkçe sürümü son kullanıcılar için 27 Ağustos''ta piyasa sürülecek.

Microsoft Office 2010''un beta sürümlerini şu ana kadar yaklaşık 8,6 milyon kullanıcı test etti. Office 2007''nin beta''sına oranla üç kat daha fazla kullanıcının muazzam ilgisi bizi şaşırtmadı. Zira Office 2010, yenilikçi teknolojileri ve zengin araçlarıyla bize çok geniş bir ufuk açıyor. PC, mobil ve web entegrasyonuyla her türlü cihazdan bilgiye erişimi ve üretkenliği destekleyen Office 2010, daha sonraki dönemlerde kullanıcıları Bulut platformlarına taşıyan bir sürüm olarak anımsanacak. Office 2010''a yatırım yapan kurumlar ise BT sahip olma maliyetleri açısından önemli avantajlar elde edecek. 64-bit desteği, yüksek güvenliği, takım çalışmasını destekleyen özellikleri, kurum içinde yaygınlaştırmayı kolaylaştırması gibi birçok yenilik, Office 2010''u yöneticiler açısından cazip kılan birkaç özellik arasında yer alıyor".

 

Office 2010 sayesinde Teknosa''da maliyet tasarrufu

Dünyada yaklaşık 90 milyon kurumsal kullanıcının tercihi olan Office''in yeni sürümü , Türkiye''de beta aşamasından itibaren birçok kurumda test edildi. Türkiye''nin en yaygın teknoloji marketi olan Teknosa aynı zamanda dünyada kurumsal olarak Office 2010''a geçiş yapan ilk 30 firma arasında yer alıyor.

Teknosa Bilgi Sistemlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Önder Kaplancık, yaptığı konuşmada kurum açısından Microsoft Office 2010 değerlendirmesini yaparken şu konulara dikkat çekti:

''Mobil ve web platformlarına destek veren Microsoft Office 2010,  çalışanlarımızın uygulamalara her yerden erişim sağlayabilmesi açısından büyük önem taşıyordu. Mobil ekiplerimizin Office 2010 uygulamalarına her yerden kolay erişebilmesi hem ulaşım maliyetlerimizi azalttı, hem de zaman olarak kuruma önemli bir katma değer sağladı. Örneğin, mekan ve platform bağımlılığının yanı sıra iş akışı sırasında onay gerektiren işlemlerimizin mobil cihazlar ile hızlı ve güvenilir bir biçimde yapılabilmesi, bütün iş süreçlerinin daha hızlı ilerlemesine yardımcı oldu. Ayrıca Office 2010''un birlikte çalışma özelliği sayesinde, aynı departmanda olup farklı merkezlerde çalışan kişiler, dokümanları aynı zamanda düzenleyebildikleri için % 25''e yakın oranda önemli bir zaman tasarrufu elde ettiler. Ortak kullanılan dosyaların SharePoint sayesinde, çevrimdışı olarak da düzenlenebilmesi ve açılabilmesi, özellikle mobil çalışanların ortak dosyaları daha etkin kullanmasını sağladı".

Teknosa çalışanları aynı zamanda Office 2010''un yeni nesil hata uyarı sistemi sayesinde mevcut sorunları ortaya çıkmadan önlemeye ve dolayısıyla sıfır hata yaklaşımıyla çalışmaya başladı. Ayrıca Office 2010''daki yönetim araçlarının çeşitliliği sayesinde, şimdi Teknosa''nın bilgi sistemleri için koyduğu kurallar, kurum genelinde daha kolay ve etkin biçimde uygulanabiliyor. 

Web''den ve cepten Office 2010''a kolayca erişim

Microsoft Office 2010 kullanan şirket çalışanları, aynı belgenin farklı bölümleri üzerinde gerekli değişiklikleri ve düzeltmeleri aynı anda yapabiliyor. Ayrıca Word, Excel ve Powerpoint 2010 dosyalarına web''den veya cep telefonundan şimdi daha kolay erişilebiliyor.

Office Web Apps ile şimdi Excel, Word, OneNote ve PowerPoint belgelerini İnternet ortamında görüntülemek, belgeleriniz üzerinde gerekli düzenlemeleri yapmak mümkün. Kurumlar Web Apps''i kurum içerisinde SharePoint sunucusu üzerinden de çalıştırarak kullanıcının hizmetine sunabiliyor.

Outlook 2010 içindeki yeni kısayol ve görünümler, her gün yüzlerce mail alan kullanıcıların daha iyi organize olmasını sağlarken, Outlook''un yeni özellikleri mükerrer bilgileri önleyerek kurum çalışanlarına zamandan kazandırıyor.

 

 

PowerPoint 2010 ile web''den sunum yapma imkanı

PowerPoint 2010 ise artık basit bir sunum aracı olmaktan çıkıyor. Microsoft Office 2010''un en iddialı yazılımlarından biri olan PowerPoint 2010 ile kullanıcılar, yayıncılıktan video kurgulamaya kadar her şeyi yapabilecek. Ayrıca bu yazılım ile hazırladığınız herhangi bir sunumu web tarayıcısı olan bir arkadaşınıza gönderdiğinizde İnternet ortamından sunumu görüntülemesi mümkün olabiliyor. Böylece şirketler sınırlı bütçelerini, sunum yapmak için gerçekleştirilen maliyetli iş gezilerine ayırmak zorunda kalmıyor. Ek bir yatırım yapmadan veya üçüncü parti yayımlama araçları kullanmadan, ilgili sunumu web üzerinde ya da SharePoint 2010 veya ücretsiz bir web servisi aracılığı ile yayınlamak mümkün hale geliyor. 

Fikirlerinizi not etmek için tek tık yeterli

Microsoft''un verimlilik teknolojilerini biraraya getirdiği Microsoft Office 2010 ile fikirlerinizi hayata geçirmek şimdi daha kolay. Sadece birkaç tıklamayla yaratıcı fikirlerinizi not edebilecek, hazır şablon belgelere istediğiniz görselleri ekleyerek onları etkili bir şekilde sunabileceksiniz. Ayrıca, yeni video ve grafik düzenleme araçlarıyla, sunumlarınız artık çok daha canlı olacak.

Excel 2010 ile veri yönetimi

Sürekli sayılar ve grafiklerle uğraşmak zorunda olan bilgi çalışanları ise Excel 2010''un gelişmiş özelliklerini çok sevecek. Özellikle ağır veri yükü olan Excel dosyaları şimdi hacimli verinin analizi için gelişmiş araçlar sunuyor. Excel 2010 yeni fonksiyonları ve dilimleyicileriyle artık bir tür iş zekası uygulaması gibi çalışıyor. PowerPivot for Excel eklentisi milyonlarca satır içeren büyük tablolarda hızlı sorgulama ve sıralama özellikleriyle işinizi kolaylaştırırken, Trend Grafikleri hazırlamak Excel 2010 ile çok zevkli hale geliyor.

BT yatırımlarında daha hızlı geri dönüş alma imkanı

Office 2010 donanım kaynaklarını en iyi şekilde kullanabilme özelliği ile işletmelerin altyapı maliyetlerini azaltırken, çalışana da donanımın gücünü tam kapasite kullanma şansı veriyor. İşletmeler Microsoft Office 2010''un 64-bit ve çok çekirdekli işlemci desteği, artırılmış dosya güvenliği ve esnek dağıtım yöntemleri sayesinde şimdi BT yatırımlarından daha hızlı geri dönüş alma olanağına sahip.

Hesaplı netbook''larda dahi en yüksek performansı sergileyen Office 2010 uygulamaları, kullanıcı odaklı güvenlik özellikleri ile de çeşitli kademelerde yüksek koruma sağlıyor. Bu açıdan Microsoft Office 2010 birçok yöneticinin de ifade ettiği gibi kurumsal bilgi güvenliği için de en doğru yatırımlardan biri olarak değerlendiriliyor.

Office 2007''den ücretsiz geçiş

Yeni Microsoft Office sürümü bütün dünyada kullanıcılara Teknoloji Garantisi ile sunuluyor. 5 Mart 2010''dan sonra Office 2007 satın alanlar ürünlerini Office 2010''a ücretsiz yükseltme avantajına sahip olabilecek. Bu imkan, 5 Mart 2010 ile 30 Eylül 2010 arasında satın alınan ve etkinleştirilen Microsoft Office 2007 ürünleri için geçerli. Teknoloji Garantisi yükseltmesi için ise 31 Ekim 2010''a kadar istekte bulunulması gerekiyor.

 

T
15 yıl
Fujitsu’dan Anneler Günü’ne Özel Renkli Kampanya

Fujitsu’dan Anneler Günü’ne Özel Renkli Kampanya

 

Fujitsu M2010 Mini Notebooklar, birbirinden canlı renk seçenekleriyle Anneler Günü için farklı ve hoş bir hediye seçeneği sunuyor.

 

Bilişim dünyasının lider ve yenilikçi firmalarından Fujitsu, annesine farklı ve özel bir hediye armağan etmek isteyenlerin yardımına koşuyor. Fujitsu, 9 Mayıs Anneler Günü için hazırladığı özel kampanya kapsamında Fujitsu M2010 mini dizüstü bilgisayarlarının fiyatlarını 399 Dolar+KDV düzeyine indirdi. 

 

Kırmızı, beyaz ve siyah olmak üzere üç ayrı ve canlı renk seçeneği bulunan Fujitsu M2010 ile, anneler sadece  mutlu olmakla kalmayacak,  her zaman kullanabilecekleri ve yanlarında bulundurabilecekleri bir hediyeye sahip olacaklar.

 

Fujitsu M2010, 1GB sistem belleğine ve 160GB kapasiteli sabit diske sahip. 10.1" ekranı olan bu mini bilgisayarlarda ayrıca 1.3MP kamera ve Bluetooth 2.1 de yer alıyor.

 

Anneler Günü’nde hangi hediye alacağına bir türlü karar veremeyenler için, şık tasarımı ve birbirinden canlı renk seçenekleri ile Fujitsu M2010 mükemmel bir hediye seçeneği oluşturuyor.

 

Daha detaylı bilgi için: http://tr.fujitsu.com/products/mobile/mini_notebooks/mini_m2010.html

T
15 yıl
Microsoft ve Turkcell’in Gençsen Geleceksin Turu 30 Bin Öğrenci İle Buluştu

Microsoft ve Turkcell''in

Gençsen Geleceksin Turu

30 Bin Öğrenci İle Buluştu

Microsoft Türkiye ve Turkcell''in 50 üniversiteyi kapsayan ''Gençsen Geleceksin" Türkiye Teknoloji Turu, İstanbul Teknik Üniversitesi Maçka kampüsünde son toplantısını gerçekleştirdi. Anadolu''nun 26 kentinde 30 bin öğrenci ile buluşan büyük tur çerçevesinde Microsoft Türkiye ve Turkcell Akademi uzmanları, gençlere mobil, İnternet ve yazılım alanında yaşanan en son gelişmeleri anlattı.

 

Microsoft Türkiye ve Turkcell Akademi tarafından üniversite öğrencileri ve teknoloji meraklılarına yakın geleceğin teknoloji trendlerini tanıtmak amacıyla düzenlenen ''Gençsen Geleceksin 3.0" Türkiye Teknoloji Turu''nun son etkinliği 4 Mayıs, Salı günü İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği Fakültesi''nde gerçekleştirildi. Microsoft Türkiye ve Turkcell Akademi''nin 2008 yılından bu yana üniversitelerimizde birlikte gerçekleştirdiği bu kampüs turu, 2008 yılından bu yana 26 kentimizdeki 50 üniversitede, 130 ziyaret ile  30.000''e yakın öğrenciyle buluştu.

''Gençsen Geleceksin"in bu yılki final konuşmalarında, Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İpek Tunca ve Turkcell Teknoloji Genel Müdürü Semih İncedayı, geleceğin girişimcileri ve yenilikçileri olan üniversite öğrencilerine seslendiler.

Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İpek Tunca, gençlere hitaben gerçekleştirdiği konuşmasında şunları söyledi:

''Microsoft, bireylerin ve kurumların gerçek potansiyellerini ortaya çıkarma imkanı sağlayan yazılımlarıyla yenilikçi fikirlerin esin kaynağı olan bir şirket. ''Sizin potansiyeliniz, bizim tutkumuzdur" sloganımız doğrultusunda yazılımın, insanları etkin kılan ve hayallerini gerçekleştirmeyi sağlayan bir araç olduğunu ifade etmeye çalışıyoruz. Türkiye, genç nüfus açısından son derece şanslı bir konumda. Gençlerimiz nüfus içinde yeni fikirlere ve teknolojilere yatkın, dinamik ve geniş bir kesimi oluşturuyor. Her yıl 700 bin gencimiz iş hayatına katılırken, Türkiye''nin girişimcilik ve fikirlerin hayata geçirilmesi gibi konularda daha fazla yol alması gerektiğine inanıyoruz. Turkcell ile birlikte gerçekleştirdiğimiz bu etkinlik sayesinde gençlerimize ufuk açan yeni teknolojileri üniversite kampüslerine taşıdık, uzmanlarımızın desteğiyle onların bilgilenmesini sağlamaya çalıştık. Gördüğümüz büyük ve sıcak ilgiden çok memnunuz".

Trakya''dan Karadeniz''e Anadolu''nun her bölgesinde üniversite öğrencilerini yeni teknolojilerle buluşturan ''Gençsen Geleceksin" Türkiye Teknoloji Turu kapsamında düzenlenen etkinliklerde öğrencilere yazılım ve mobil teknolojilerindeki gelişmeler aktarılırken, bu teknolojilerin geleceğine yönelik tanıtımlar, tartışmalar ve demolar da yer aldı.

 

 

Teknolojinin en iyisi, en yenisi

Turkcell Teknoloji Genel Müdürü Semih İncedayı törende yaptığı sunumda şunları söyledi:

''2009 yılında 3G''nin  ülkemizde kullanılmaya başlaması ile hayatımız önemli şekilde değişti. Mobil internet ve mobil servisler alanında yeni fırsatlar ortaya çıktı. Gençlere bu yeni dönemi ve teknolojik gelişmeleri yakından takip etmelerini öneriyorum. Hayatlarını bu teknolojilerle yönlendirmeleri ve bu alanda sadece Türkiye''de değil teknolojinin ve internetin sınırları kaldırması sayesinde dünya çapında  para kazanmaları söz konusu olacak. Türkiye''nin öncü iletişim ve teknoloji şirketi olarak Turkcell gençlerin fikirlerine, onların yaratıcı gücüne çok değer veriyor. Her fırsatta gençlerle bir araya gelmeye çalışıyoruz. Geleceğin teknoloji dünyasını sizler yönlendiriyor olacaksınız. Biz de, üzerimize düşen görevi , gençlere deneyimlerimizi aktararak, yol çizmelerinde yardımcı olarak Microsoft ile birlikte gerçekleştirdiğimiz ''Gençsen Geleceksin" gibi etkinliklerle yerine getirmeye çalışıyoruz."

''Gençsen Geleceksin" Türkiye Teknoloji Turu ile Microsoft ve Turkcell en son teknoloji konularını ''Yakın Geleceğin Yazılım Teknolojilerine Bakış" ve ''Yakın Geleceğin Mobil Teknolojilerine Bakış" başlıkları altında geniş bir yelpazede aktardı.

Turkcell Akademi tarafından akdredite edilen, konularında uzman, Turkcell çalışanlarından oluşan Akademi Eğitmenleri tarafından öğrencilere verilen seminerlerde, Dijitalleşme, Mobil Geniş Bant, Mobil Bilgi Toplumu, Kişiselleştirilmiş Servisler Dünyası, Genç Fikirlerden Girişimcilere ve Turkcell Proje Pazarları gibi konular anlatıldı.

Microsoft Türkiye uzmanları ise Internet ve Gelecek, Internet Explorer 8 ve Silverlight teknolojisi, Windows 7, Mobil Hayat ve Windows phone gibi konularda dersler verdi. Gençlerin büyük bir ilgiyle katıldıkları bu etkinlikler sonunda Turkcell''in gençlere bazı sürprizleri de oldu.

''Gençsen Geleceksin" turu ile gelişmeler, üniversitelerde yapılan duyurular, kampüslere asılan afişler, bilişim kulüpleri, Microsoft Student Partners ve tur programının detaylarının bulunabileceği kendi web sitesi aracılığıyla etkin bir şekilde tanıtıldı. ''Gençsen Geleceksin" Türkiye Teknoloji Turu''nun son toplantısı www.msakademik.net/canli adresinden canlı olarak yayınlandı.

 

T
15 yıl
Filotürk, Canbus ile İşletmelere Yüksek Yakıt Verimliliği Sunuyor

 

Filotürk, Canbus ile İşletmelere Yüksek Yakıt Verimliliği Sunuyor

 

Türkiye''nin ilk ve tek mobil takip operatörü FiloTürk, araç takip ve filo yönetim sistemleri alanında Türkiye''nin teknoloji lideri Mobiliz''in verim ve rekabet gücü artırıcı çözümleriyle hizmet sunuyor. FiloTürk, şimdi araç verimliliğinde avantaj sunan CANBus paketiyle filo sahibi işletmelere el yakan yakıt tüketiminden ve araç bakımından yüksek oranda tasarruf sağlıyor

 

 

Mobiliz tarafından geliştirilen mobil takip ve filo yönetim sistemleriyle pek çoğu kendi sektörlerinde lider 4.000''i aşkın firmada 55 bini aşkın araca hizmet veren FiloTürk, CANBus teknolojisi ile filo sahibi işletmelere yüksek verimlilik ve maliyet avantajları sunmaya devam ediyor. FiloTürk''ün birçok müşterisi CANBus teknolojisinin sunduğu olanaklar sayesinde filo araçlarının yakıt tüketiminden tasarruf ettiği gibi araçların performans bilgilerine de anında erişebiliyorlar.

CANBus araçların üzerinde bulunan bir tür bilgisayar sistemidir ve araçların marka modeline göre değişen adette bilgiyi devamlı suretle takip eder, FiloTürk müşterilerine CANBus destekli ürünleri sayesinde araçlarındaki motor devir sayısı, toplam tüketilen yakıt, 100km''de tüketilen ortalama yakıt ve depo yakıt seviyesi vb. gibi çok sayıda bilgiyi online tüm diğer araç izleme fonksiyonları ile birlikte web tabanlı sistemi üzerinden sunar. Mobiliz''in uzaktan kontrol (telematik) uygulamaları arasında yer alan CANBus destekli ürünler, temel olarak sürücü davranışlarını analiz ederek sürüş tarzının düzeltilmesini sağlayan nihayetinde de daha az yakıt tüketimi daha düşük karbon salınımı sağlayan bir teknoloji olarak öne çıkıyor.

Eğer sürücü yüksek devirde araç kullanmak, çok sık fren yapmak veya gereksiz vites değiştirmek gibi araçta yakıt tüketimine veya araç ömrüne olumsuz etki eden bir davranışı çok sık tekrarlıyorsa araca yerleştirilen CANBus destekli ürünler araç bilgisayar sisteminden aldıkları bilgileri FiloTürk web tabanlı uygulamasına online olarak iletir. Oluşturulan raporlar sayesinde filo yöneticileri sürücü davranışlarını düzeltecek önlemler alarak, araç ve sürüş güvenliğini kontrol altına alıyorlar. Ayrıca raporlanan araç sürüş detayları ile ortaya çıkan sürücü profilleri şirketlerin sürücü eğitimlerini yeniden düzenleme imkanı veriyor.

Araçların kullanım bilgilerinin takibini sağlayan CANBus, özellikle akaryakıt fiyatlarının her geçen gün yükseldiği bir ortamda şirketler için cankurtaran simidi işlevi görüyor. Örneğin, ayda 15.000 km yol kateden bir araç (ağır vasıta), CANBus verilerinin değerlendirilmesi sayesinde işletme yaklaşık aylık 450 TL tasarruf sağlayabiliyor. 150 araçlık bir filoda aylık yakıt tasarrufu 67.000 TL''nin üzerine çıkıyor.

Üstelik CANBus''ın sağladığı verimlilik sadece yakıt tasarrufu ile de sınırlı değil. Çünkü araç ömürleri kullanımdan kullanıma fark edebiliyor. CANBus ile filo geneline daha dikkatli ve özenli bir kullanım alışkanlığı yerleşirken tamir ve bakım masrafları da azalıyor.

 

Martaş, CANBus''ın en aktif kullanıcılarından

Yeni nesil araç takip ve filo yönetimi sistemlerinde çeyrek yüzyıllık deneyimiyle Mobiliz''in bilgi birikimi ve deneyimini taşıyan CANBus teknolojisini kullanan şirketler arasında Martaş Nakliyat da bulunuyor. Martaş Nakliyat Araç Takip Sistemi Sorumlusu M. Tuğhan Caner, teknolojinin kendilerine sağladığı fayda hakkında şunları söylüyor:

MARTAŞ GROUP olarak Mobiliz Yeni Nesil Araç Takip Sistemi''ni, filomuzda bulunan bütün çekici ve binek araçlarımıza monte ettirdik. Bu sistem ile araçlarımıza online olarak her yerden ve her zaman ulaşabiliyoruz. Sistem raporlamasıyla araçlarımızın yakıt seviyelerini, ortalama yakıt değerlerini, devir hızlarını, geçmiş konumlarını vb. bilgileri içeren raporlarına istediğimiz zaman ulaşabilmekteyiz.

Bu sistem sayesinde araçlarımızda ortalama % 6 - % 7 oranında yakıt tasarrufu sağladık. Ayrıca yurtdışında kullandığımız mesajlaşma terminalleri sayesinde araçlarımızla her an bağlantı kurarak telefon giderlerinde de bir azalma kaydettik. Sistemde belirlediğimiz ihlal grupları ile araçlarda oluşabilecek ihlallere en kısa zamanda müdahale etme imkanı bulduk. Bu müdahale sayesinde şoförlerimizi uyararak hem kendilerinin hem de kullandıkları araçların ve yükün daha sağlıklı bir şekilde taşınmasını sağlamaktayız".

 

 

 

T
15 yıl
Microsoft Imagine Cup 2010’un Türkiye Finali Yapıldı

 

Türkiye''yi yurtdışında temsil edecek Imagine Cup ekibi belirlendi!

 

Microsoft Imagine Cup 2010''un  Türkiye Finali Yapıldı

 

Dünya finalleri Polonya''nın başkenti Varşova''da yapılacak Imagine Cup 2010''un Türkiye finali 30 Nisan''da gerçekleştirildi. Dünyanın en yetenekli yazılımcı, tasarımcı ve girişimci gençlerini bir araya getiren Imagine Cup yarışmasında bu yıl, Yazılım Tasarımı kategorisinde Türkiye''yi Erciyes, Galatasaray, İstanbul ve Trakya Üniversitesi öğrencilerinden oluşan grup BabyRC projesi temsil edecek.

 

Bireylerin potansiyellerini gerçekleştirmelerini sağlayan yenilikçi teknolojiler sunan Microsoft''un, gençleri yaratıcı düşünmeye ve teknolojiden daha fazla yararlanmaya teşvik etmek amacıyla düzenlediği Imagine Cup 2010''un Yazılım Tasarımı Türkiye finali tamamlandı.

Gençler bu yıl, ''Zorlu Problemlerin Teknoloji ile Çözüldüğü bir Dünya Düşleyin" teması çerçevesinde ve Birleşmiş Milletler Milenyum Hedefleri ışığında hazırladıkları projelerle yarıştılar. 30 Nisan''da Microsoft Türkiye ofisinde yapılan seçmelerde, finale kalan 5 ekibin projeleri arasından Yazılım Tasarımı kategorisinde Erciyes, Galatasaray, İstanbul ve Trakya Üniversitesi öğrencilerinden oluşan BabyRC projesi birinci oldu. Türkiye''yi Temmuz ayında Varşova''da temsil etme hakkını kazanan ekip, Erciyes Üniversitesi Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mete Çelik danışmanlığında, bilgisayar mühendisliği bölümü  öğrencileri İbrahim Kıvanç, Yasemin Çelik, Burak Kanmaz ve Fatih Coşkun''dan oluşuyor.

Imagine Cup Türkiye birincisi BabyRC isimli proje, anne ve bebek sağlığında bilincin artması, hamilelik öncesi, hamilelik ve hamilelik sonrası dönemlerde doktor kontrollerinin düzenlenmesini amaçlıyor.

Türkiye finalinde ikinciliği ise Donacy isimli proje kazandı. Prof. Dr. Attila Gürsoy danışmanlığında çalışmalarını sürdüren Koç Üniversitesi bilgisayar mühendisliği öğrencileri Stefan Kirof, Orhan Yedilyıldız, Onur Özcan ve Dorukhan Çolak Donancy projesi ile, insanları toplumsal olaylara karşı duyarlılığını artırmak için sosyal ağların kullanımını ve bu alanlarda çalışan STK''larla bağış yapacak kişileri bir araya getirmeyi amaçlıyor.

Üçüncülüğü ise Yrd. Doç. Dr. Süreyya Özuğur Akyüz danışmanlığında Bahçeşehir Üniversitesi''nde çalışmalarını sürdüren CLEA(I)R isimli proje kazandı. Proje ekibi bilgisayar mühendisliği, yazılım mühendisliği, bilgisayar ve matematik ile çevre mühendisliği öğrencileri Gizem Aktürk, Ünal Akyüz, Okan Kılıç ve Onur Yazıcı''dan oluşuyor. Karbon emisyonunu azaltmak için tasarlanan CLEA(I)R isimli proje bireylerin, kuruluşların gerçekleştirdiği etkinlikler nedeniyle açığa çıkan sera gazı salınımını azaltmak için dinamik bir iş modeli sunuyor.

Imagine Cup Türkiye seçmelerinde birinci olan ekip üyelerine yarışmanın dört yıldan beri sponsoru olan Casper tarafından Nirvana notebook, ikinci ekip Casper Minibook ve üçüncü ekip ise LCD monitör hediye edildi. Dereceye giren öğrencilere ödülleri Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İpek Tunca ve Casper CEO''su Charlotte Lamprecht tarafından verildi.

 

Jüri finalisti belirlemekte zorlandı

Microsoft Imagine Cup 2010 Yazılım Tasarımı Türkiye finalinin jürisinde Microsoft Türkiye''nin yanı sıra, yarışmayı destekleyen UNDP, e-Tohum, Garanti Teknoloji, i-Con, THY, Veripark, Birim, Innova ve Deveload temsilcileri yer aldı.

Açılış konuşmasında Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen şunları söyledi:

''Microsoft Imagine Cup yarışmasına Türkiye''den katılımların her yıl hızlı bir şekilde arttığına tanık olmak bizleri çok mutlu ediyor. Dünya çapında 67 ülkeden 250.000 öğrencinin başvurduğu Imagine Cup yarışmasında bu yıl Türkiye, 6.000 kayıtlı öğrenci ile üst sıralarda yer alıyor. Microsoft Türkiye olarak gençlerimizin kendi potansiyellerini keşfetmelerini sağlayan teknolojiler sunmanın yanısıra, onları küresel yarışma ortamlarına hazırlamaktan büyük bir keyif alıyoruz. Imagine Cup''ta daha önce de gençlerimizin çok başarılı projelere imza attığına tanık olduk. Microsoft Türkiye, sayısız proje ve programla gençlerimizi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da desteklemeye devam edecektir. Burada dünya finaline katılarak ülkemizi temsil edecek genç arkadaşlarımıza şimdiden başarılar diliyorum. Finale kalamayan ama çok sayıda parlak projenin sahibi olan gençlerimize ise bu yöndeki çalışmalarından asla vazgeçmemelerini öneriyorum".

Casper CEO''su Charlotte Lamprecht ise şöyle konuştu:

''Casper, ''Başarıyı Hayal Eden ve Tutkulu'' 3 genç üniversite öğrencisi tarafından, Türkiye''ye en iyi bilgisayar şirketini kazandırmak için 18 yıl önce kuruldu.  Bilişim teknolojilerinin bütün Türk halkı için başarının anahtarı olduğuna inanan üç genç çok çalıştı ve Casper''ı Türkiye''nin en büyük bilgisayar şirketi haline getirdiler. Microsoft''un ''Türkiye Bilişimle Kalkınıyor'' yaklaşımı çerçevesinde düzenlenen Imagine Cup''a sponsor olmaktan gurur duyuyor ve kendimizi bu devrimin kilit oyuncularından biri olarak konumlandırıyoruz."

 

Projelerin esin kaynağı BM Milenyum Hedefleri

Yazılım geliştiren, bilişim teknolojileri ile çözüm üreten ve iş modelleri tasarlayabilen dünyanın en yetenekli öğrencileri, insanlığın dünya çapında karşı karşıya kaldığı en büyük sorunların çözümü için geliştirdikleri projeleri Varşova''da Imagine Cup 2010''un Dünya  Jürisi''ne sunacaklar. Gençlerin hazırladığı projeler, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından belirlenen sekiz Milenyum Hedefi etrafında şekillendirildi.

Aşırı yoksulluk ve açlığın yeryüzünden silinmesi, herkese için ilköğretim olanağı sunulması, cinsiyetler arası eşitliğin sağlanması, kadınların güçlü kılınarak, çocuk ölümlerinin azaltılması, hamile sağlığı konusunda gelişimin sağlanması, HIV/AIDS, sıtma ve diğer hastalıklarla etkin mücadele, çevre sürdürülebilirliğini güvence altına alınması, gelişim için küresel çapta işbirliği sağlanması olarak belirlenen BM Milenyum Hedefleri gençlere projelerinde ışık tuttu.

 

Imagine Cup''da cazip ödüller

Dünya çapında gençleri küresel sorunlara teknoloji ile sorunlara çözüm bulmaya yönlendiren Microsoft Imagine Cup yarışması 8 yıldır yapılıyor. Türkiye en başından beri bu yarışmaya katılıyor. Bugüne kadar 100''ü aşkın ülkeden 300 binden fazla öğrenci projeleriyle yarıştı. Her yıl başka bir ülkede düzenlenen dünya finalleri katılımcılara yeni ufuklar açarken, kamuoyunda da büyük bir yankı yaratıyor.

Bu yılın temmuz ayında Polonya''nın başkenti Varşova''da gerçekleşecek olan dünya finallerinde Türk öğrencileri müthiş bir uluslararası deneyimin yanı sıra cazip ödüller de bekliyor.  Bu yıl 5 ayrı kategoride gerçekleşen Imagine Cup''ta  toplam 200 bin dolarlık para ödülü dağıtılacak.

Yazılım Tasarımı alanında, dağıtılacak ödüllerin toplamı ise 40 bin doları buluyor. Kategori 1.sine 25.000 dolar, 2.sine 10.000 dolar, 3.süne ise 5.000 dolar ödül verilecek. 

 

 

 

T
15 yıl
Microsoft Güvenlik İstihbarat Raporu’nun Yeni Sayısı Yayınlandı

 

26 ülkeden 500 milyonu aşkın bilgisayarın verileri ile hazırlandı

Microsoft Güvenlik İstihbarat Raporu''nun Yeni Sayısı Yayınlandı

Bilişim güvenliğine yaptığı kesintisiz yatırımlarla kullanıcılara konforlu bir bilgisayar deneyimi yaşatmayı hedefleyen Microsoft, Güvenlik İstihbarat Raporu''nun sekizinci sürümünü (SIRv8) yayınladı. Bilişim endüstrisi için değerli verilere sahip SIRv8 raporunun Temel Bulgular bölümü ilk kez Türkçe olarak sunuluyor.

Raporda, kişisel bilgisayarları ve bilgi güvenliğini tehdit eden ataklara dikkat çekilirken, organize siber suçluların geliştirdiği yeni yöntemler hakkında çarpıcı bilgiler de yer alıyor. Örneğin, Türkiye virüs bulaşma yoğunluğunda derecelendirmeye giren ülkeler arasında 1000 bilgisayardan 20''si ile ilk sırada yer alıyor.

Araştırmanın çarpıcı bulgularına göre virüs bulaşma olasılığı açısından Microsoft''un yeni nesil işletim sistemi Windows 7, Windows XP''ye oranla iki kat daha güvenli.

 

Verimliliğe odaklı yenilikçi yazılımlarıyla bireylere güvenli bilgisayar ve internet deneyimi sunmayı hedefleyen Microsoft, Güvenlik İstihbarat Raporu''nun sekizinci sürümünü (Security Intelligence Report -SIRv8) yayınladı. Bilişim endüstrisini, kullanıcıları ve iş ortaklarını internet ortamındaki riskler konusunda aydınlatan  SIRv8 raporu, ortaya koyduğu çarpıcı bulgularla siber suçların bireyleri ve şirketleri tehdit etmeye devam ettiğini gösteriyor.

Dünya genelinde 26 ülkeden 500 milyonu aşkın sayıda bilgisayardan derlenen verilerle hazırlanan rapor, 2009 yılının ikinci yarısında ortaya çıkan küresel çevrimiçi tehditlerin ayrıntılı analizini sunuyor. Bu arada SIRv8 raporunun Temel Bulgular bölümü ilk kez Türkçe olarak yayınlandı. Bilgisayar güvenliği açısından yapılan bir değerlendirmeye göre geçen yılın ikinci yarısında Türkiye''de 1000 bilgisayardan 20''sine virüs bulaştı. Türkiye binde 20 (% 0,20) oranı ile değerlendirmeye katılan 26 ülke arasında ilk sırada yer alıyor.

Microsoft Güvenlik İstihbarat Raporu''na göre Türkiye zararlı kodların bilgisayarlara bulaşma oranında başı çekmekle birlikte olumlu gelişmeler de yaşıyor. Örneğin, geçen yılın ilk yarısında 1 milyon 161 bin bilgisayar zararlı kodlardan temizlenirken, ikinci yarıda bu oran yüzde 26,2 oranında gerileyerek temizlenen bilgisayar sayısı 857,4 milyona düştü. Bu nedenle Türkiye zararlı koddan temizlenen bilgisayar sayısında azalma açısından da ilk sırada yer alıyor.

Microsoft Güvenlik İstihbarat Raporu, siber suçluların geliştirdikleri yeni taktikler ve kötü niyetli yazılımlara ekledikleri özellikler ile hedefledikleri kişi ve gruplara zarar vermeye devam ettiğini gösteriyor.

Microsoft Türkiye Sunucu ve Araçları Ürün Müdürü Selma Karaca, Güvenlik İstihbarat Raporu''nun özellikle bilgi güvenliğine yatırım yapan yöneticiler için önemli bilgilere sahip olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

''Güvenli bir bilgisayar ortamı sunmayı hedefleyen Microsoft, yaptığı düzenli yatırımlarla bireylerin ve kurumların internet deneyimini zenginleştirme çabasında. Microsoft''un her altı ayda bir düzenli olarak yayınlamış olduğu Güvenlik İstihbaratı Raporu, bulguları itibarıyla bilişim endüstrisine yol gösterdiği gibi müşterilerimizi ve iş ortaklarımızı da mevcut riskler ve siber suç yönelimleri konusunda derinlemesine aydınlatıyor. Microsoft, Windows 7 işletim sistemi ve devamında Microsoft Security Essentials, güvenlik yazılımlarıyla son kullanıcı cephesindeki koruma duvarını daha da yükseltmiş bulunuyor. Araştırma sonuçları da Windows 7''nin diğer sürümlere göre güvenlik açısından çok önemli artılara sahip olduğunu gösteriyor. SIRv8 ayrıca bir başka gerçekliğe de işaret ediyor. Saldırılara yol açan bot''lar ve casus yazılım kodları, siber suçun organize niteliğinin yanı sıra, artık lisanssız ve kopya ürünlere gizlenmiş olarak geliyor. Güncellenmeyen ve desteklenmeyen yazılımlar bu açıdan kurumların sistem ve bilgi güvenliğine büyük bir tehdit oluşturuyor".

Rapora göre kurumsal bilgisayar ağları, özellikle bilgisayar sistemlerine yayılma eğilimi gösteren solucan kodların saldırısı altındayken, ev kullanıcılarının ise web ortamından kaynaklanan zararlı yazılım kodları ile sanal topluluk ortamlarından kaynaklanan sosyal mühendislik girişimlerinin tehdidi altında olduğu görünüyor. Örneğin, e-posta ortamında ''419" adıyla bilinen ve e-posta mesajları yoluyla bireylerden para sızdırmaya yönelik dolandırıcılık girişimleri ve yasal güvenlik yazılımı gibi sunulan bir uygulama, kullanıcıları etkilemeye ve zarara uğratmaya devam ediyor.

 

Suçlunun profili değişiyor

SIRv8 siber suçluların kötü amaçlı çevrimiçi yazılımları artık en yüksek zararı sağlayabilmek için bazı ''kit"lerin içine koyduğunu gösteriyor. Örneğin, Eleonore adını taşıyan ve web tarayıcılarda açık arama kiti, bilgisayarda yüklü olan farklı markaların web tarayıcıları ve popüler yazılımları düzenli olarak tarayarak zayıf noktalarını araştırıyor. Aynı normal yazılımlarda olduğu gibi bu tip casus kod yazılım kit''leri de sistemde keşfedilene kadar, uygulanabilirlik, gizlilik, devamlılık ve araştırma özellikleri itibarıyla sahipleri tarafından güncellenebiliyor.

Microsoft Güvenlik İstihbarat Raporu, saldırganların giderek daha örgütlü çalıştıklarını da belgeliyor. Örneğin, casus kod yazarları nadiren atakları kendi başlarına gerçekleştiriyorlar. Tam tersine ürettikleri virüsleri ve yazılım kodlarını, diğer organize suç örgütleriyle online kara borsada değiş tokuş ediyorlar, botnet saldırıları için aralarında gerekli erişim ortamlarının pazarlığını yapıyorlar. Profesyonel siber suç örgütleri gerek spam yaparak, gerekse casus yazılım kodlarının dünya üzerinde dış tehditlere açık bilgisayarlara yayılması için internet üzerinde oluşturdukları kötü amaçlı ağlar üzerinden son derece organize çalışıyorlar.

 

Endüstri suçluya karşı direniyor

Windows ortamında Zararlı Yazılım Kodu Kaldırma Aracı (MSRT), Forefront Online Protection for Exchange ve Forefront Client Security, Microsoft''un yeni güvenlik yazılım seti Microsoft Security Essentials, Windows Live Hotmail ve Bing verilerinden hareketle dünya üzerindeki çevrimiçi riskleri analiz eden SIRv8, tehditlerin devamlılığını koruduğunu ortaya koyarken, bilişim endüstrisi atakları savuşturmak için önemli adımlar atıyor.

Kişisel bilgisayarlardan derlediği verileri değerlendirmeye alan rapor, Windows Vista SP2 ve Windows 7''nin virüs bulaşma ihtimali en düşük işletim sistemleri olduğunu ortaya koydu. Windows XP''ye göre zararlı yazılım kodu bulaşma olasılığı iki kat daha yüksek olan bu işletim sistemi sürümleri , kullanıcıların güvenle ve iç huzuruyla internette sörf etmesini sağlıyor.

Siber suç örgütlerinin amaçlarına ulaşmak için sık kullandıkları yöntemlerden biri de güncellenmeyen ve desteklenmeyen bilgisayarlara atak düzenlemektir. Endüstrinin sistem ve yazılım açıklarını azaltmaya yönelik her çabası bu tehditleri adım adım ortadan kaldırıyor.

 

Dikkatsizlik ciddi hatalara yol açıyor

Microsoft Güvenlik İstihbaratı Raporu''nun sekizinci sürümü bireylerin ihmalinden kaynaklanan bazı hataların ciddi sonuçlara yol açtığını ortaya koydu.

Bilgisayarların unutulması, çalınması veya flash bellek gibi bilgi içeren bileşenlerin kaybolması, zararlı kodların yayılması için bir vasıta oluşturuyor. Bu nedenle insan dikkatsizliğine karşı Windows BitLocker Sürücü Şifreleme gibi teknolojilerle desteklenmiş koruma önlemleri kaçınılmaz hale geliyor. BT profesyonelleri sistemlerde gedik açmayı hedefleyen girişimleri, bu teknolojilerin desteğini alan güçlü kurumsal stratejilerle başından önleyebilir.

Son kullanıcıların işletim sistemleri ve web tarayıcılarının son sürümlerini kullanmaları, güvenlik yazılımlarını güncellemeleri, bu tür saldırıları daha başından etkisiz kılabiliyor. Windows Update üzerinden otomatik olarak güncellenen Microsoft Security Essentials, Windows 7 kullanıcılarını daima internetten gelebilecek ataklara karşı dikkatli olmasını sağlıyor. Microsoft''un kullanıcılarına ücretsiz olarak sunduğu ve işletim sistemi çekirdeğiyle bire bir uyumlu casus kod önleyici yazılımı Microsoft Security Essentials, virüsleri, zararlı yazılım kodlarını ve kötü amaçlı atakları bilgisayarlardan uzak tutuyor.

Günümüzün siber tehditleri hakkında ayrıntılı verilere sahip Microsoft Güvenlik İstihbarat Raporu''nun 8. sürümünü aşağıdaki Microsoft internet bağlantısından indirebilirsiniz.

www.microsoft.com/sir

 

 

 

T
15 yıl
Türkiye’nin en kapsamlı kentsel e-Devlet projesi Denizli’de hayata geçti

 

 

Türkiye''nin en kapsamlı kentsel e-Devlet projesi Denizli''de hayata geçti

E-DENİZLİ PROJESİNDE UÇTAN UCA MICROSOFT ÇÖZÜMLERİNİN İZİ VAR

Denizli İl İdaresi''nin vatandaşa daha iyi hizmet sunabilmek ve kamu yönetiminde maliyet avantajları elde etmek amacıyla gerçekleştirdiği e-Denizli Projesi''nde uçtan uca Microsoft çözümleri kullanıldı. 22 farklı bölgede 30 sunucu ile 300''e yakın kullanıcıya hizmet veren Denizli İl Özel İdaresi, Microsoft''un yenilikçi çözümleri ile büyük oranda tasarruf ederken, Denizli yeni kamusal projeler için kesintisiz, güvenli ve güçlü bir bilgisayar altyapısına kavuştu

 

Ülkemizin doğal güzellikleri ve antik tarih mirası ile ünlü kentlerinden biri olan Denizli''de uzak görüşlü kamu yöneticilerinin katkısı ve Microsoft''un yenilikçi teknolojileri ile geleceğin dijital kent altyapısı inşa ediliyor. Vatandaşa hizmet sunmada en etkin, hızlı ve güvenli çözümleri bir an önce gerçekleştirebilmeyi hedefleyen Denizli İl Özel İdaresi uçtan uca Microsoft teknolojilerini kullanarak güçlü ve performanslı bir altyapıya kavuştu.

Denizli İl Özel İdaresi liderliğinde hayata geçirilen e-Denizli projesi, Denizli Valiliği''nden başlayarak, İl Genel Meclisi, Denizli Belediyesi, İl Sağlık Müdürlüğü gibi kurumların yöneticilerinin vizyoner yaklaşımları sayesinde kentte yaşamanın standartlarını adım adım yükseltecek.

Türkiye''de kent bazında uygulanan e-Devlet projeleri arasında örnek konumu ile bu proje ile Denizli İl Özel İdaresi, vatandaşa yönelik kamu hizmetlerinin kalitesini ve sayısını artırmak isterken, kamu yönetimi açısından ortaya çıkması olası ihtiyaçlara uygun ölçeklenebilir ve güçlü bir teknoloji altyapısı da sunmayı hedefliyor.

e-Denizli Projesi, Denizli İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı ve Strateji Geliştirme Müdürü Dr. Yılmaz Özmen''in liderliğinde kurulan bir proje ekibi tarafından gerçekleştiriliyor.  e-Denizli projesi çerçevesinde atılması gerekli ilk adımlar, 2007 yılı ile birlikte gündeme geldi ve öncesinde ortaya çıkarılmış olan stratejik eylem planı hızla yürürlüğe konuldu. Projenin liderliğini yapan Dr. Yılmaz Özmen, Japonya''da nano teknolojiler konusunda yaptığı akademik çalışmalar, Pamukkale Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü''ndeki çalışmaları ve teknoloji alanındaki derin bilgisiyle tanınıyor.

 

Microsoft ile uçtan uca verimlilik artışı

e-Denizli Projesi''nin kent yönetimine ve vatandaşa yansımaları olmak üzere iki farklı boyutu var. Bu proje ile kamu yönetimi açısından beklentiler, etkin ve güvenli bir iletişim; güvenli platform ve en az veri riski; düşük iletişim giderleri; düşük donanım giderleri; kolay bilgi ve belge paylaşımı; yönetim kolaylığı, kaynaklardan maksimum verimliliğin sağlanması ve ölçülebilir ve raporlanabilir veriler üzerinde yoğunlaşıyordu.

Vatandaş açısından ise herkesin bilgiye kolay erişimi, şeffaf yönetim ve kolay bilgi edinme: vatandaş katılımının sağlandığı yeni uygulamalar; Engelli Veri Tabanı örneğinde olduğu gibi birden çok kurumun ortak bir uygulama ile tek bir arayüzden vatandaşa hizmet verebilmesinin sağlanması ve İl Afet Acil Yönetim Portalı örneği gibi önem düzeyi yüksek verilerin daha önce hazırlanan senaryolar ile çok kısa sürede vatandaşa indirgenmesi gibi ihtiyaçlar projeye farklı bir bakış kazandırıyor.

Kurumlara gerçek potansiyellerini keşfetme olanağı veren yenilikçi Microsoft çözümlerinin kullanıldığı e-Denizli Projesi''nde Kurumsal Elektronik Posta Çözümleri, Merkezi Veri Tabanı, Kurum İçi Birlikte Çalışma ve Paylaşma Siteleri, Kurumsal Anlık İleti  ve Video Konferans Çözümleri, Merkezi Destek ve Analiz Çözümleri, Merkezi Olay Raporlama Çözümleri ve Merkezi Güvenlik ve Anti Virüs Çözümleri kullanılıyor.

e-Denizli altyapı projesinde, birlikte çalışma, mesajlaşma ve iletişim tarafında Microsoft Exchange Server 2007, SQL Server 2008, SharePoint Portal Server 2007, OCS 2007 R2 teknolojileri kullanılırken; sistem yönetimi ve güvenliği ise Microsoft''un System Center Configuration Manager 2007, System Center Operation Manager ve ForeFront Security Suite yazılımları ile sağlanıyor.

Dr. Yılmaz Özmen, büyük bir BT altyapı operasyonu olarak tanımlanabilecek bu projenin hakkıyla yapılabilmesi için dış kaynak kullanımından yararlandıklarını belirtiyor. Kurum bu projede entegratör olarak Microsoft çözüm ortaklarından İnfotürk, kurumsal otomasyon tarafında Belsa, Degbis saha güvenlik teknolojileri için Tekobel,  İl Yönetim Bilgi Sistemi''nin oluşturulmasında Bott ve MapInfo harita uygulamaları tarafında ise Başarsoft ile çalıştı.

 

Geçmişi geleceğe bağlayan kent: Denizli

2009 sayımlarına göre 1 milyona yaklaşan nüfusu, eğitimli insan oranı ve ekonomik gücü ile Ege Bölgesi''nin İzmir''den sonraki en önemli kenti olan Denizli, aynı zamanda Hieropolis ve Laodikeia gibi muhteşem antik kentleri ve Pamukkale travertenleri ile iç ve dış turizmin önemli merkezleri arasında yer alıyor.

Tarihi geçmişine saygılı kentin vizyon sahibi kamu yöneticileri şimdi geçmişin uygarlıkları ile gelecek arasında köprü oluşturan e-Denizli Projesi için çaba harcıyor. Bölgede örnek projeleriyle öne çıkan Denizli İl Özel İdaresi''nin liderliğinde yürüyen e-Denizli Projesi, kentin diğer kamu yöneticilerine de esin kaynağı oldu. Örneğin, yöneticiler, e-Denizli Projesi''nden de destek alarak,  ''engelsiz şehir" oluşturma hedefi doğrultusunda önemli adımlar attılar.

Denizli Valisi Yavuz Erkmen proje hakkında şunları söyledi: ''e-Denizli projesi kapsamında görev üstlenen Denizli İl Özel İdaresi ekibinin bilgi ve deneyimine güveniyoruz. Onların büyük çabası ve teknoloji iş ortaklarının da ilgi ve destekleriyle sadece Türkiye''de değil dünyada örnek bir altyapı çalışması gerçekleştirildi. İnsan kaynağımızın gücüyle birlikte bu teknoloji altyapısı, Denizli''nin gelişiminde ve vatandaşlarımıza en iyi hizmetlerin verilmesinde önemli rol oynayacaktır."

Denizli İl Genel Meclis Başkanı Halil Pekdemir ise proje ile temelde Denizlilere yüksek kaliteli ve fark yaratan hizmetleri vermeyi amaçladıklarını ifade ederek şöyle konuştu: ''Teknoloji ile zaman ve işgücü kayıplarımızın önüne geçmeyi planlıyorduk. E-Denizli Projesi''nin de ortaya koyduğu gibi doğru teknolojiler ve doğru bir ekiple yola çıktığınızda yaptığınız yatırımın karşılığını fazlasıyla alabiliyorsunuz."

 

e-Denizli''nin altyapısı

Kurumlara sanallaştırma ve masaüstü yönetimi gibi alanlarda geniş olanaklar sağlayan Windows Server 2008, Denizli İl Özel İdaresi ekibine, tüm kaynakların (kullanıcı hesapları, bilgisayar hesapları, sunucu hesapları, grup ilkeleri vs..) tek noktadan yönetim kolaylığını sağladı. Dolayısıyla sistemde bilgi tekrarlarının oluşması önlendi. Windows Server 2008''in yönetim avantajları nedeniyle gereksiz zaman ve işgücü harcamasının önüne geçildi.

Aynı ekip, Microsoft SQL Server 2008 ile dağıtık yapıdaki veri tabanlarını merkezi bir veri tabanında topladı. Böylece kurumsal bilgi platformunun performansı üst düzeye çıkarılırken, kaynak tüketimi optimizasyonu ve yönetim kolaylığı sağlandı. Dahası kritik bilgiler için olası güvenlik riskleri mümkün olan en düşük seviyeye çekildi.

Kurum içindeki içerik ve belge üretimi ile bilginin paylaşımı şimdi Microsoft Office SharePoint Server 2007 ile merkezi bir şekilde yönetilebiliyor. Farklı uygulamalar için özel formlar tasarlanarak ortak bir veri giriş ara yüzü oluşturuldu. Bu çözüm, kurumsal web sitesinin yönetim konsolu ve veri tabanı olarak kullanıldı.

Microsoft Office Communications Server 2007 R2 ile Denizli''de 22 farklı bölgedeki tüm kullanıcıların birbirleri ile daha güvenli anlık ileti gönderebilme, ses görüşmeleri ve video konferansları yapabilme imkanı sağlandı. Böylece, iletişim maliyetleri azaltılırken, daha kolay, etkin ve güvenli bir iletişim ağı oluşturuldu. Tüm sistem destek ve eğitim faaliyetleri bu platform üzerinde elektronik ortama taşındı.

System Center Configuration Manager 2007 ile kurumdaki bilgisayar donanımlarının ve bu donanımlar üzerinde çalışan yazılımların merkezi bir konsolundan raporlanabilmesi, yönetilebilmesi ve uzaktan destek verilebilmesi sağlanabiliyor. System Center Operations Manager 2007 ile 30 sunucu ve üzerlerindeki uygulamalar kolayca izlenebilir ve yönetilebilir hale getirildi. Bu sunucular üzerinde oluşan olaylarla ilgili uyarılar ve bilgi mesajları tek bir sunucu üzerinde toplandı ve sistem destek yöneticilerinin verimliliği artırıldı. Kritik olaylardan haberdar olma süreci kısaldığı için  hizmet kalitesi ve süresi arttı. Bugün, 22 farklı bölgede 300 üzerindeki bilgisayar ve kullanıcıya tek noktadan destek verebilen sistem destek ekibi çok daha verimli bir çalışma ortamında hizmet kalitesinin artmasına katkıda bulunuyor.

Merkezden yönetilebilen, kurulumları ve güncellemelerin merkezden yapılabilmesini sağlayan Microsoft Forefront Security Suite platformuna geçilerek, tüm bilgisayar sistemleri ve ağ yapısı, tehlikeli yazılımlara, virüslere karşı korumaya alındı. Özellikle kamu yönetimi açısından gizli olması gereken vatandaş bilgilerine uçtan uca gelebilecek her türlü tehdide karşı çok güçlü bir koruma sağlandı.

Bu arada Exchange Server, Communication Server, SharePoint Portal Server gibi hizmetler de bu güvenlik platformu tarafından korunur hale getirildi. Tümüyle yenilenen Microsoft'' un güvenlik ürün ailesi olan Forefront Güvenlik Ailesi ile bilgisayar ağlarında istemci, sunucu ve erişim açısından yüksek güvenlik düzeyiyle dört dörtlük koruma sağlıyor. Örneğin, Forefront Client Security kurum içindeki bütün Microsoft veya Microsoft dışı ağ güvenliği çözümlerini tek noktadan yönetme ve gözlemleme avantajını sunuyor.

 

T
15 yıl
Türk İnternet Kullanıcısı İle İlgili Yapılan Araştırma Sonuçları Açıklandı!

 

Microsoft Türkiye''nin evsahipliğinde Avrupa İnteraktif Reklamcılık Birliği Toplantısı Türkiye''de yapıldı!

Türk İnternet Kullanıcısı İle İlgili Yapılan Araştırma Sonuçları Açıklandı!

Microsoft Türkiye''nin liderliğinde İstanbul''da gerçekleşen Avrupa İnteraktif Reklamcılık Birliği (EIAA) toplantısında uzmanlar internet ile birlikte değişen yeni tüketici profiline dikkat çekti. Toplantıda Türk internet kullanıcısıyla ilgili bilgilere yer veren Mediascope Europe 2010 araştırmasının sonuçları açıklanırken, EIAA Başkanı Alison Fennah markaların pazarlama ve reklam çalışmaları açısından interneti büyük bir dikkatle değerlendirmesi gerektiğini söyledi.

 

Internetin ve online reklamcılığın tüketici yaklaşımlarını hızla değiştirdiği günümüzde, Microsoft Türkiye ofisi Avrupa Interaktif Reklamcılık Birliği (European Interactive Advertising Association / EIAA) toplantısına ev sahipliği yaptı. 27 Nisan 2010 Salı günü Microsoft Türkiye merkezinde gerçekleşen toplantıya EIAA Başkanı Alison Fennah ile Microsoft Türkiye Tüketici & İnternet Servisleri Genel Müdürü Ebru Çapa başta olmak üzere, pek çok yerli ve yabancı konuk katıldı.

Toplantıda, telefonla görüşme ve online anket yöntemleri kullanılarak Avrupa çapında 23.500 katılımcı ile gerçekleştirilen Mediascope Europe 2010 araştırmasının Türkiye sonuçları açıklandı. Araştırma genişbant kullanımında ve kablosuz internet erişiminde Avrupa''dan daha iyi konumda olduğumuzu gösterirken, internete erişim açısından da Türkler Avrupalılara oranla daha aktif bir tüketici topluluğu oluşturuyor.

Araştırma sonuçlarını açıklayan EIAA Başkanı Alison Fennah toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

''Dijital cihazlarla bağlantı olanaklarının gelişmesiyle birlikte tüketici motivasyonundaki artış 2009 yılında online deneyimin dünya çapında yaygınlaşmasını ve zenginleşmesini sağladı. Günümüzde PC, dizüstü, mobil cihazlar ve oyun konsolları üzerinden erişilen internet, bireylere 7 gün 24 saat eğlenceye ve bilgiye ulaşma olanağı sunuyor. İnternet bu haliyle markaların keşfetmesini ve sayısı artan çok sayıda etkileşimli platformun pazarlama hedefleri doğrultusunda birleştirilmesini gerektiren zorlayıcı bir vaka olarak karşımızda duruyor.

Günümüzde medya tüketiminin tarzı, pazarlamacıların, tüketici ile daha etkin ve verimli iletişim kurabilecekleri çoklu platform stratejilerini geliştirmeleri ve böylece yatırımların geri dönüş oranlarını (ROI) artırabileceklerini gösteriyor. Aslına bakarsanız, medya tüketimi alışkanlıklarının bu yeni çağı, pazarlama uzmanlarının tüketicilere ulaşmak, onlarla bağ kurabilmek ve böylece karlılığı yükseltebilmek için, çoklu platform stratejileri geliştirmeleri gerektiğini gösteriyor. Bu da şu anlama geliyor; toplumun tüm kesimlerine ulaşılmak isteniyorsa, medya kullanımı konusunda karar verirken sadece konvensiyonel değil dijital mecralar da dikkate alınmalıdır.

 

Türkiye Mediascope''da mercek altında

İlk kez Avrupa genelinde 10 ülkede 2004 yılında düzenlenen Mediascope Europe araştırması, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Belçika, Hollanda, Danimarka, Norveç, İsveç, Polonya, Portekiz, Rusya, İsviçre ve Türkiye''de Internet''in yanı sıra, Radyo, TV, Mobil, Dergi ve Gazete gibi mecraların tüketimini ve tüketim alışkanlıklarındaki değişim trendlerini gözler önüne seriyor. Kasım 2009 tarihli araştırma, Türkiye''de İnternet kullanımına yönelik çarpıcı bilgiler içeriyor.

Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçların kendileri için bir sürpriz olmadığını ifade eden Microsoft Türkiye Tüketici & İnternet Servisleri Genel Müdürü  Ebru Çapa şunları söyledi:

''2010 yılı itibarıyla yeni ve alternatif iletişim kanallarının reklamverenler açısından önemli bir fırsat yarattığını görüyoruz. Kuşkusuz bu yönelimde internet kullanımındaki muazzam artışın ve mobil iletişimin büyük etkisi var. Tüketiciler artık tek bir ekranda vakit geçirmiyorlar. Aynı anda iki veya üç ekranı birden takip ediyorlar ve birçok farklı cihazdan internete ulaşabiliyorlar. Özellikle 3G kullanımının artması ile mobil telefonlardan erişimin artacağını görmeye başlayacağız. e-marketer''a göre dünyada 3G kullanımı 2009''da %11 iken bu oran 2013''de %28''e yükselecek. Bu nedenle reklamverenlerin, ölçülebilirlik, esneklik ve daha odaklı mesaj iletebilme gibi avantajları nedeniyle hızla online mecralara kaydığını gözlemliyoruz. Ekonominin yeni döneminde online hizmetler, online reklamcılık ve dijital pazarlama açısından Türkiye için büyük bir oyun alanı açıldığına inanıyor ve çalışmalarımızı bu yönde sürdürüyoruz".

Türk kullanıcı ''internetimden vazgeçmem" diyor

EIAA''nın en son Mediascope Europe araştırması, Türkiye''de 16 yaş üstündeki 18.2 milyon kişinin her hafta düzenli olarak internet kullandığını ortaya koyuyor. İnternet''in Türk tüketiciler üzerindeki etkisinin hızla arttığına dikkat çeken araştırma Türk halkının üçte birini kapsayan haftalık internet kullanımına ilişkin bulguları ile ajanslara ve reklamverenlere çarpıcı veriler sunuyor.

o        Türkiye''de internet kullanıcıları her hafta 10 saatini online yaşıyor ve yaklaşık her dört kullanıcıdan biri için internet başında geçen süre 16 saati buluyor. Türkiye''de insanların büyük bir bölümü gazeteleri internet ortamından izliyor. Online gazete okumaya haftada 4,4 saat ayıran kullanıcılar internette ortalama 4,2 saat de dergi okuyor.

o        Her Türk internet kullanıcısından 6''sı haftanın her günü internete erişirken, bu ortalamanın Avrupa genelinin de üstünde olduğu anlaşılıyor. Avrupa''da bireylerin internete erişim ortalaması % 53 seviyesinde kalırken Türkiye''deki internet kullanıcılarının % 35''i internet olmadan yaşayamayacaklarını ifade ediyor.

o        Türk internet kullanıcıları açısından en çok kullanılan web uygulamaları sıralamasına baktığımızda e-posta kullanımı % 57 ile ilk sırada yer alırken, film, TV ve video izlemek % 39 ile ikinci sırada geliyor. Sanal topluluk siteleri üzerinden iletişim kurmak % 38, ürün ve hizmet karşılaştırma veya inceleme sitelerini izlemek % 34 oranları ile kullanıcıların sevdiği etkinlikler olarak öne çıkıyor. Bu durum internetin Türk kullanıcısı için ne kadar popüler bir eğlence aracı olduğunu ve iletişimde nasıl bir rol oynadığını da kanıtlıyor.

o        Türk internet kullanıcılarının % 80''i bu uygulamalardan en az birini kullanmamayı hayal edemeyeceğini söylerken % 54''ü ise e-postasız bir yaşamın mümkün olamayacağını ifade ediyor.

o        Genişbant internet kullanıcılarının toplam kullanıcı içindeki payı % 64''ü bulurken, bu kesimin % 57''si iletişimini kablosuz ağlar üzerinden sağlıyor. Türkler bu oran ile de Avrupa ortalamasının üzerinde bir performans sergiliyorlar. Avrupa''daki genişbant kullanımında kablosuz internet kullanımının oranı % 52 düzeyinde seyrediyor.

o        Kullanıcıların yarısından fazlası (% 53) interneti arkadaşları ve yakınlarıyla temasta kalmak için kullandıklarını açıklarken, % 44''ü finansal ihtiyaçlarını internetle daha iyi yönetebileceklerini, % 41''i ürün ve hizmet seçiminde interneti kullandıklarını ve % 38''i de çevre ile ilgili konuları web üzerinden takip ettiklerini söylüyor.

o        Türk internet kullanıcılarının % 49''u haber, % 37''si emlak, % 34''ü banka ve finans, % 32''si fiyat karşılaştırması, % 32''si kişisel bakım ve % 31''i ise giyim ve moda sitelerini daha çok takip ettiklerini açıkladı.

o        Ürün ve hizmetleri incelemek için internete başvuranların % 47''si fiyat karşılaştırma sitelerinin önemli bir bilgi kaynağı olduğu kanısında. Bu kullanıcıların % 39''u internetteki ortamdaki müşteri görüşlerini dikkate alırken, % 38''i uzmanlık içeren online araştırmaları ve web sitelerini izliyor, % 25''i ise iyi bilinen perakendecilerin web sitelerinden bilgi alıyor. Dolayısıyla Türk kullanıcısının satın alma kararlarında internetin ağırlığı giderek artıyor.

o        Türk internet kullanıcılarının üçte ikisi (% 66) internette araştırma yaptıktan sonra satın alma kararını değiştirebiliyor. Bu davranış biçiminin Avrupa ortalaması % 55 düzeyinde kalıyor.

o        Türkiye''deki internet kullanıcılarının % 91''i online alış veriş yapıyor. Altı ayda ortalama 15 ürüne para harcayan tüketiciler bu ürünler için toplam 623 Euro harcıyor.

o        Mediascope araştırması Türk internet kullanıcıları online ortamdaki satın alma kararlarını % 52 ile online seyahat bileti, % 49 ile elektrikli cihazlar, % 43 ile giyim eşyası, % 36 ile müzik indirmek ve yine % 36 ile kitap satın almak için kullandığını gösteriyor.

 

 

 

 

DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.