Elimde 3 adet 1.000 TL'lik Google Play kodu var fakat kullanmayacağım için bir şekilde paraya çevirmem ya da bir şey satın almam lazım. Bu kodları kullanabileceğim bir yer ya da yöntem bilen var mı? |
Elimde 3 adet 1.000 TL'lik Google Play kodu var fakat kullanmayacağım için bir şekilde paraya çevirmem ya da bir şey satın almam lazım. Bu kodları kullanabileceğim bir yer ya da yöntem bilen var mı? |
Öncelikler merhabalar. 1 hafta önce babam aracımızı satmak için ilan verdi. Araç benim üzerime. Alıcı 2.000 TL kapora yolladı, 2 gün sonra arabayı almaya geleceğini söyledi ve ilanı kaldırttı. İlanı kaldırıp araba için sonradan arayanlara da aracın kaporasının verildiği için ilandan kaldırıp sahibinin gelip almasını beklediğimizi söyleyip teklifleri geri çevirdik. Babam adama telefonda "Aracı almazsan kaporan yanar, geri veri vermem." dedi ve adam da tamam demiş. Arabayı almaya geldiğinde adam almaktan vazgeçti ve kaporayı geri istedi. Babamı yaklaşık 90 kere, beni de 150+ kere aradı ve hala arayamaya devam ediyor. Muhatap olmamak için hiçbir telefonuna cevap vermedim. Başkalarından da aratıp mesaj attırıyor. Demin de şöyle bir sms attılar. "Adan mısınız lan siz? Yarın akşam show tv haberlerindesin.. Para dekontunun fotoğraflarını gönderdim. Cimer'e de yazıcam. Rezil olacaksınız." 1) Sizce suçlu biz miyiz onlar mı? 2) Biz onları ya da onlar bizi şikayet etse bir sonuç alır mıyız? 3) Sizce bu durumda ne yapmalıyım? edit 1: Pazartesi günü beni mahkemeye vereceğini söyledi mesajla. edit 2: Parayı iade ettim. Parasında değildim zaten fakat alıcının tavırlarını hiç beğenmedim. |
Yurtdışında kanser hastası bir arkadaşımız var ve çeşitli yerlerden destek amaçlı bir slayt hazırlıyoruz moral amaçlı. Çamlıca Tepesi'ne yakın bir yerde oturan ya da oraya yakın oturan bir arkadaşınız varsa gönüllü ya da ücret karşılığı bir şey istiyorum. Adresinize bir tişört göndereceğim. Tişörtte "Prop Joe" yazacak. Bu tişörtle Çamlıca Tepesi'nde bir fotoğraf çekilmenizi istiyorum. Yapabilecek olan varsa buradan yazabilir ya da iletişime geçebilir. |
Merhabalar. Birçok iş teklifi aldım fakat diğerlerini eleyip iki seçenek arasında kaldım. En kısa sürede seçim yapmam gerekiyor fakat bir türlü karar veremiyorum, yardımcı olursanız sevinirim. 1) Yazılım firmasında online İngilizce eğitmenliği Maaş: Başlangıç olarak net 5.500 TL, sonrasında iyileştirme yapılacağı söylendi. Aylık 1.040 TL Yemek Kartı İşe girdikten 2 ay sonra başlayan tamamlayıcı sağlık sigortası. Çalışma şekli: Evden Çalışma saati: 09:00 - 18:00 (Her saat ders yok ama) Cumartesi & Pazar tatil. Laptop ve telefon da verecekler. Düşüncelerim: İngilizce öğretmeyi gerçekten seviyorum ve aynı zamanda yazılım öğrenmeye başlayacağım için benim için iyi bir fırsat diye düşünüyorum. Ders vereceğim çalışanların %80'i yazılımcı çünkü. Evden çalışma olması da hoşuma gitti fakat başlangıç maaşını biraz düşük buldum ve ilk 2 ay sigorta yapmamalarını biraz garipsedim. Yazılım konusunda kendimi geliştirirsem pozisyonumu yazılımcı olarak da değiştirebileceklerini söylediler. 2) Amerika merkezli lojistik firması Maaş: Başlangıç olarak 6.000 TL, 3 ay sonra performansa göre maaşta iyileştirme. Aylık 100$ Yol ve yemek yardımı. Ofis evimin karşısında olduğu için yol masrafım yok. Çalışma saati: 16:30 - 02:00 Cumartesi & Pazar tatil. Düşüncelerim: Az çok benzer bir işte 1 ay kadar tecrübem oldu. İşin yoğunluğundan ve patronun tavırlarından ötürü işi bıraktım. Müşterilerle sürekli mailleşmek, aramak vs. çok da bana göre bir iş değil aslında. İşe başlamadan önce ofisi ve çalışanları ziyaret etme imkanım olacak yarın. Ortamı görüp biraz daha iyi fikir edinme imkanım olacak. Bir diğer yandan acaba çalışma saatleri hayatımı nasıl etkiler emin değilim. Normalde gece uyuyan birisi değilim pek. Sizin de düşüncelerinizi merak ediyorum. Birçok iş teklifi aynı anda gelince çok kararsız kaldım gerçekten. Edit: Bu arada geçen hafta bir okul ile Haziran ayına kadar sözleşme imzaladım. Normalde 2 gün sonra işe başlamam gerekiyor. Bu durumda işe başlamak istemediğimi söylersem herhangi bir dava açabilir ya da tazminat ödetebilirler mi bana? |
Öncelikle konu ciddidir. Şu an elim ayağım titriyor resmen. Olabildiğince özet geçmeye çalışacağım gereksiz detayları atlayarak. Yaklaşık 2 yıl önce 50 yaşında bir kadın öğrencim vardı. Gerçekten samimi, dürüst, güvenilir, melek gibi bir kadın cidden. Kişisel gelişim ile ilgili bir şirket kurmak istiyordu, ben de okulu bırakmak istiyordum zaten ve beraber çalışmaya başladık. Kadın teknolojiden anlamadığı için tüm dijital işleriyle ben ilgileniyordum. Gerektiğinde bana whatsapp üzerinden kredi kartını, kimliğini vs atıyordu bir yerlere kayıt olmam ve alışveriş yapmam için. Kadınla aramızdaki bağ çok iyiydi. Zaten kişisel gelişim uzmanı olduğundan sürekli iletişim halindeydik. Ben onu annem gibi görüyordum, o da beni çocuklarından ayırt etmiyordu. Beni de gerçekten yakın olarak tanıyor, çoğu kişisel olaylarımı vs biliyordu. Ben askere gittikten 2 ay sonra çok büyük ailevi ve kişisel sorunlar yaşadım. Psikolojim altüst oldu. Kimseyle konuşmadım. Kadın binlerce kez aradı, mesaj attı. Hiçbirine dönmedim. Kadın bizim eve gitmiş ağlamış falan korkudan annem anlattı. Askerden döndükten sonra da hiç arayıp sormadım kendisini. Arasam bana kızar ya da artık benle konuşmak istemez falan diye çekindim açıkçası. Ben bedelli askerlik yapacaktım fakat sonradan bir sorun oldu ve 6 ay yapmak zorunda kaldım. Gitmeden önce de kadın benden 30.000 TL istedi, geri döndüğümde vereceğini söyledi. Kadına güvenim sonsuz olduğu için verdim parayı. Bu arada parayı istemesinin sebebi paraya ihtiyacının olmasından dolayı değil, bana olan güvenini daha da ölçmekmiş. Kendisi söyledi zaten bunu. Şimdi asıl olaya gelelim. Bugün oğlu beni aradı. 2-3 ay önce kadının banka hesaplarından parça parça toplamda 200.000 TL kadar para çekilmiş. Papara hesabına aktarılmış, kripto para hesabı vs açılmış. Kısacası 200.000 TL miktarda parası gitmiş. Oğlu bana "Nasıl af dileyeceğini ya da parayı nasıl ödeyeceğini düşün. Savcılıkta paranın nasıl çalındığı, telefonun ya da bilgisayarın ip adresi falan her şey belli olacak" dedi. Şimdi kadını aylardır aramamam ve iş gereği bana kredi kartı bilgilerini, kimlik bilgilerini vs verdiği için oğlu direkt beni suçluyor. Ben böyle bir şey yapmadım, vicdanım rahat ama korktuğum nokta şu. Bilgisayarımda antivirüs falan kullanmıyorum. Bu dolandırıcılığı yapan kişi ya da kişiler kimlik bilgilerini benim bilgisayarımdan ya da telefonumdan alarak benim telefonum ya da bilgisayarım üzerinden işlem yapmış olabilirler mi? Eğer böyle olduysa bir şekilde benim yapmadığımı ispat edebilir miyim? Edit: Sağ olsun @Alkolog bilgisayarımı kontrol etti ve temiz olduğunu söyledi ve tavsiyelerde bulundu. En azından kafamı kurcalayan bir şey yok bilgisayarımla ilgili ve korkulacak bir şey olmadığını da anlattı. Herhangi bir gelişme olursa tekrar editlerim konuyu. Yardımcı olan herkese çok teşekkürler gerçekten. |
Başlıkta belirttiğim gibi, isteyen varsa ücretsiz olarak İngilizce özel ders verebilirim. Sene başında şöyle bir projem vardı. https://forum.donanimhaber.com/turkiye-nin-en-kapsamli-ingilizce-egitim-kanalini-acmak-istiyorum-destek-ve-gorusleriniz--141651004 Fakat bazı sebeplerden dolayı ertelemek zorunda kaldım. Kanalı açmadan önce bir nevi kendi eksiklerimi görmek ve geri dönüşleri incelemek için ücretsiz özel ders vermek istiyorum. İstediğim tek şart, eksik olduğunuzu düşündüğünüz konuyu vb. şeyleri dersten önce bana söylemeniz. Sadece konu olarak sınırlandırmayın kendinizi, kafanıza takılan herhangi bir şeyi de sorabilirsiniz derste. Hangi gruba girmek isterseniz yorumunuzda belirtmeniz yeterli. EDIT: Verimlilik ve zaman sıkıntısından dolayı bire bire grubunu en fazla 15 kişi ile sınırlandırmak istiyorum şimdilik. Konuşma gruplarına hala katılabilirsiniz. Discord linki: https://discord.com/invite/zbzfGECz9Q Önümüzdeki hafta çalışmalara başlarız. ![]() Mesaj sırasına göre öğrenciler: Bire bir çalışmak isteyenler. 1- Kafam Kasınıyor 2- alexdesouza10. 3- fuwafuwaboy 4- Magnum44 5- rigornortis 6- Mehmet177 7- rigornortis 8- 184gegge481 9- Oczipka 10- Coskopat 11- Focke-Wulf 12- Rapinant 13- Berkanq4 14- Bluelife07 Speaking grubu: 1- _Kullanıcı_Adı_ 2- SonySelim 3- CigaretteWithGear 4- Litallion 5- M4M00D 6- hamzaxdc1817 7- Lancelot13 8- BaBoFaTaL11 9- Dovahkiin 10- ßlackie 11- soneday |
Bugün bedelli askerlik için başvuru yapmak istediğimde e-devlet'e girdim ve sorgulama sayfasında şu bilgileri gördüm. AŞAĞIDA KİMLİĞİ YAZILI YÜKÜMLÜNÜN 24/12/2020 TARİHİNE KADAR ASKERLİK İLE İLİŞİĞİ YOKTUR. ERTELEME NEDENİ : SINIFLANDIRILMIŞ YÜKÜMLÜ Fakat Er Sınıflandırma Sonucunu Sorgulama ve Sevk Başvurusu sayfasında Birlik Adı 66 NCI MKNZ.P.TUG. KH. VE KH.BL./ÇORLU Celp ve Sevk Dönemi OCAK 2021 Evrak Alma Başlangıç Tarihi 20/12/2020 yazıyor. Bedelli başvurusu sayfasına girince de "e-Devlet kapısından sevk başvuruları sonlandırılmıştır." diyor. Ben şimdi bedelli askerlik başvurusunu kaçırdım mı? Pazartesi şubeye gideceğim ya da arayacağım fakat şu an aşırı derecede stres yaptım. |
Merhaba. 23/06/2020 gecesi misafir kabul edebilecek birisi var mı acaba Eskişehir'de? İsterse sabaha kadar bile İngilizce öğretebilirim. ![]() |
Sinirden kafamı duvarlara vurduğum bir sorunla karşılaştım. Umarım yardım edebilecek birileri vardır. Sistemim Windows 10. Bilgisayarım her 10 saniyede bir fare hangi konumdaysa oraya çift tıklama yapıyor kendiliğinden. 2 farklı fare ile denedim, sorun devam ediyor. Hatta emin olmak için fareyi belirli bir konumda bırakıp kablosunu çektiğimde yine tıklamaya devam ediyor 10 saniyede bir. Yani donanımsal bir sorun değil benim gördüğüm kadarı ile. Fareleri laptopta kullandım, sorunsuz çalışıyorlar. Bu yazıyı yazarken bile işkence çekiyorum resmen. ![]() Var mı aynı sorunu yaşayan ya da çözüm önerisi olan? |
Özel bir üniversitede öğretmen olarak görev yapıyorum. Yüksek Öğretim Kurumu'nun yapmış olduğu bilgilendirmeye göre 12 gün idari izinli sayılmama rağmen üniversitem buna karşı çıkıyor. Nasıl bir yol izlemeliyim? YÖK'ün bilgilendirmesindeki ilgili kısım şu:https://www.yok.gov.tr/Sayfalar/Haberler/2020/coronavirus_bilgilendirme_1.aspx 1. Yükseköğretim üst kuruluşlarında Başkan, Başkan Vekili, yürütme kurulu üyeleri, Yükseköğretim Denetleme Kurulu Başkan ve üyeleri, Genel Sekreter, Genel Sekreter Yardımcısı, Daire Başkanı, Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ile Hukuk Müşaviri hariç olmak üzere 60 yaş ve üzerinde bulunanlar ile hamilelerin, yasal süt izni kullananların, engelli çalışanların, Sağlık Bakanlığının belirlediği dezavantajlı grupların (bağışıklık sorunu olanlar, kanser hastaları, kronik solunum yolu hastaları, obezite ve diyabet, kalp damar hastaları, organ nakli olanlar, kronik hastalar) 16 Mart 2020 tarihinden itibaren on iki gün idari izinli sayılmasına, 6 yıldır sedef (psoriasis) hastasıyım. Hastalığımın tanımı şu: "Sedef hastalığı psoriasis, kronik seyirli ve tedavisi olmayan bir hastalıktır." , "Hastalığın genellikle yaşam boyu devam eden bir bağışıklık sistemi hastalığı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Atakan sedef hastalığına psoriatik artrit, kardiyovasküler hastalıklar, inflamatuar barsak hastalıkları, metabolik sendrom, malignansi ve depresyon gibi önemli rahatsızlıkların da eşlik ettiğini bildirdi. " İnternetten iki dakikalık bir araştırma sonucu ile bile kronik ve bağışıklık sistemi ile ilgili bir hastalık olduğunu görebiliyoruz fakat nedense üniversitedeki doktorumuz bana telefonda "Siz izin kapsamına girmiyorsunuz." dedi. Ben de kendisinin bu hastalık hakkında çok bilgili olmadığını düşünüp yarın için kendisi ile randevu oluşturdum. Eğer üniversitede doktoru ve üniversite yönetimi bu izin talebimi reddederse ne gibi bir yol izlemeliyim? Araştırma görevlisi olmadığım için herhangi bir ekstra işim yok. Gereksiz yere risk alıp boş okulda oturmak zorunda kalıyorum maalesef. İşe giderken metrobüs kullanıyorum ve bu beni tedirgin ediyor. |