DonanımHaber Mini sürüm 2 Ocak 2026 tarihi itibariyle kullanımdan kalkacaktır. Bunun yerine daha hızlı bir deneyim için DH Android veya DH iOS uygulamalarını kullanabilirsiniz.
A

Çavuş
25 Mayıs 2018
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
0 üye
Görüntülenme (?)
26 (Bu ay: 0)
Gönderiler Hakkında
A
7 yıl
]3D Yazıcı Nedir,Çeşitleri Nelerdir,Nasıl Çalışır?
3D Yazıcı Nedir,Çeşitleri Nelerdir,Nasıl Çalışır?


Arkadaşlar herkese merhaba muhteşem bir yazıyla karşınızdayım Bugünkü yeni konumuz 3D Yazıcı Nedir,Çeşitleri Nelerdir,Nasıl Çalışır?3D Yazıcı sektörü bilindiği gibi artık birçok sektöre önderlik etmeye başladı.Başlangıçta fdm yani plastik teknoloji kullanarak üretim yapılırken şimdi 3D Yazıcı sayesinde organ üretimi yapılır hale geldi.Bugün sizlerle 3D Yazıcının tanımından başlayarak yapılan ilk denemelere kadar herşeyi ayrıntılı bir şekilde ele alacağız.





3D yazıcı, üç boyutlu dijital bir modelden üç boyutlu fiziksel bir nesneyi, kullandığı dolgu malzemesinin birçok ince katmanını ardı ardına bırakarak oluşturan, katmanlı imalat olarak da tanımlanan ve 3D (üç boyutlu) baskıyı (hızlı prototipleme) yapan makinenin adıdır.



3D Yazıcının Tarihçesi


3D baskı, genellikle yeni bir fütüristik (ileriye matuf) kavram olarak düşünülse de, aslında 30 yılı aşkın bir süreden beri kullanılmaktadır. Chuck Hull, 1983 yılında stereolitografi olarak adlandırılan ilk 3 boyutlu baskı işlemini gerçekleştirmiştir. Hull, patentinde, stereolitografiyi, ultraviyole ile işlenebilir bir malzemenin ince katmanlarını birbiri üzerine ve birbiri ardına basmak suretiyle katı cisimler oluşturabilen bir yöntem ve aygıt olarak tanımlamıştır. Bu patent, yalnızca hafif kürlenebilir bir sıvı ile baskı yapabilmektedir. Ancak Hull şirketi kullandıkları 3D sistem tekniğinin sadece sıvılarla sınırlı olmadığını, bu tanımın katılaşma yeteneğine sahip malzemelerle de yapılabileceğini belirtmişlerdir. Bu bilgi, bugün bilinen 3D baskı sisteminin de temelini oluşturmuştur.


3D Yazıcı Çeşitleri Nelerdir?



Gelişen teknoloji ile birlikte 3D yazıcıların da kullanım yerleri artmış ve artmaya da devam etmektedir. Bu anlamda ev, okul, ofis ve profesyonel kullanımlar için masaüstü yazıcılarla birlikte, profesyonel kullanıcılar ve endüstriyel uygulamalar için plastik, metal, seramik 3D yazıcılar bulunmaktadır. Bunun yanında daha büyük çapta inşaat sektöründe de deneme aşamalarında kullanılan 3d yazıcılar bulunmaktadır. Bu yazıcılar çalışma mantığı aynı olmakla birlikte kullandıkları malzemelere göre farklı teknolojileri kullanmaktadırlar.



3D Yazıcı Üretim Aşamaları(3D Yazıcı Nasıl Çalışır)


3 boyutlu baskı süreci üç ana adımdan oluşur.

· İlk adım, yazdırmak istediğiniz nesnenin üç boyutlu tasarım dosyasının yazdırmadan önce hazırlanmasıdır. Bu 3D dosyası, CAD (bilgisayar destekli tasarım) yazılımı kullanılarak veya bir 3D tarayıcı ile oluşturulabilir. 3D dosyasının yazdırılmaya hazır olduğunu kontrol edildikten sonra, ikinci adıma geçilir.



· İkinci adım, gerçek baskı işlemidir. Öncelikle, oluşturulacak nesne için gereken belirli özellikleri en iyi hangi malzeme ile yapılabileceğinin seçilmesi gerekir. 3D baskıda kullanılan malzemelerin çeşitliliği çok geniştir. Plastikler, seramikler, reçineler, metaller, kum, tekstil, biyomateryaller, cam ve yiyecek içerebilmektedir.



· Üçüncü adım, bitirme işlemidir. Bu adım belirli beceriler ve materyaller gerektirir. Nesne ilk basıldığında basıldığı haliyle kullanılmayabilir. Bu kullanılan yazıcının kalitesi ve teknolojisi ile de ilişkilidir. Genellikle 3D yazıcılardan çıkan ürünler ek bir işleme tabi tutulmazlar, ancak kullanılan yazıcıya bağlı olarak ürüne zımparalama, boyama vb. işlemler uygulanabilir. Proje için seçilen malzeme hangi baskı yöntemlerinin en uygun olduğunu belirler.


3D Printer ile Yapılan Denemeler


Üç boyutlu baskı cihazları ile ilgili son dönemlerde sıkça denenen bir diğer gelişme jeoloji ve coğrafya biliminde olmaktadır. Bilhassa jeologlar için üretilen baskı cihazları, sanal ortam üzerinden yüklenen bilgi ve verileri maket halinde üç boyutlu cisme dönüştürerek pek çok noktada fayda vermektedir. Söz gelimi, bilim insanlarınca araştırılması zor koşullar içeren coğrafyalara hiç gitmeden araştırma yapılmasına olanak sağlayan cisimler üç boyutlu cihazlar tarafından elde edilmektedir. Bunun bir devrim olduğu söyleyen yer bilimcileri, ilerleyen dönemlerde bu cihazların deprem, tsunami gibi doğal felaketlerin tahmini, incelenmesi ve analiz edilmesi noktasında da kullanılacağı söylenmektedir. Ancak bununla ilgili somut bir gelişme bulunmamakta. Proje aşamasında olan bu tasarılar hayata geçirilmeyi bekliyor.




Dikkat çeken bir diğer gelişme ise moda dünyasında gerçekleşmekte. Dünyaca ünlü moda merkezlerinde yer alan 3D yazıcı cihazları artık pek çok moda evinde yaygın olarak kullanılmaya başlandı. Zira modaya ve bilhassa aksesuar ürünlerine dair pek çok noktada üç boyutlu baskı cihazları sayesinde işler kolaylaşmaktadır. Modacılar eskiye nazaran enerji ve zaman noktasında çok faydalı olduğunun altını çizdiler. Özellikle yüz baskısından sonra insan vücudunun basılmasını dört gözle bekleyen pek çok sektör gibi moda sektörü de beklemektedir. Çünkü kadın ve erkek model vücut hatlarına sahip baskıların modada ne kadar işe yarayacağı sizlerin de tahmin ettiği gibi yeni bir devir açacağa benziyor. Gelişmelerle ilgili yapılan haberlerde en fazla dikkat çeken çalışmalar bilhassa uzay sektöründe olmaktadır. Şuan da özellikle uzaya yapı inşası üzerine faaliyetler yapabilecek 3D yazıcı cihazları üzerinde çalışılmakta.

3D Yazıcı Nedir Çeşitleri Nelerdir,Nasıl Çalışır
3D Printer Haberleri
A
7 yıl
Yazılımlarda Kullanılan Kodlama Dilleri
Yazılımlarda Kullanılan Kodlama Dilleri


Bugün Yazılımlarda Kullanılan Kodlama Dilleri başlıklı eğitim makalemizi birlikte inceleyeceğiz.Bütün kodlama dillerini ve açıklamalarını kısaca anlatarak açıklayacağım.



Bir program yazabilmek için program dillerinden en az biri bilmeniz gerekiyor. Birçok programlama dili var ve bu dillerin hepsinin kendine özgü bir yapısı vardır. Tüm elektronik aletlerin ana dili “1” ve “0” sayılarıdır. Hangi kodlama dili olursa olsun makineye işleneceğinde bu dile dönüşür. Şimdi ise programlama dillerini göreceğiz.



JAVA



1991 yılında televizyonlar için çıkmıştır. Dünyadaki en popüler programlama dillerinden birisidir. Eskiden bu yazılım dilini bilmeden mobil uygulama yapılamıyordu.Ancak yazılım alanında meydana gelen gelişmelerle artık mobil uygulamalar birden çok yazılım diliyle yapılabilmektedir.



C



1970 yıllarında tasarlanmaya başlanmış 1978 yılında ise 800 sayfalık bir kullanım kılavuzu yayımlayarak kodlama dilleri arasına giriş yapmıştır.




PYTHON



1989 yılında ortaya çıkan bu dil diğer dillere nazaran kolay okunabilir olmasıyla ön plana çıkıyor. Kod yazma diline yeni başlayanlar için önerilen dillerden bir tanesidir.



PHP




İnternetin 3te birini kapsayan PHP Facebook, Yahoo gibi büyük sitelerinde tercih ettiği bir kodlama dilidir.



Visual Basic



Yazdığınız kodlarda sürükleyip bırakarak değişiklik yapmanıza olanak sağlayan kolaylaştırılmış bir kodlama dilidir.



Javascript



Web uygulamalarında en çok kullanılan kodlama dillerinden birisidir fakat çok fazla güvenlik açığı olduğu için şirketler yavaş yavaş Javascript’i kullanmayı bırakıyorlar. İsim bakımından Java’ya benzese de hiçbir ortak yönleri bulunmamaktadır.



R


İstatistikçilerin ve veri analizi yapan şirketlerin en çok kullandıkları dildir. Finans, bankacılık gibi sektörlerde de sıkça kullanılmaktadır.



GO



Çok büyük verilerle baş etmek için yapılan bu dil Google tarafından kendi arama motorları için tasarlandı. Pek fazla güvenlik açığı bulunmadığı için rağbet gören bir dildir.



Ruby



Kolaylık sağlayan yazılım dillerinden bir tanesi olan bu dil web uygulamaları geliştirmek için uygun dillerden bir tanesidir.



Objective-C



Birçok dilin harmanlanmasıyla oluşturulan ve popüler bir programa dilidir.



Perl



Perl, çok çeşitli görevler için kullanılabilen bir programlama dilidir. Normal bir basit kullanım olan Perl, bir metin dosyasından bilgi almak ve bir raporu yazdırmak veya bir metin dosyasını başka bir formata dönüştürmek için olacaktır. Ancak Perl, sistem programlama dahil olmak üzere oldukça karmaşık problemler için çok sayıda araç sunar.



Swift



Apple şirketinin çıkardığı popüler kodlama dillerinden bir tanesidir. Apple Taylor Swift’le birçok kez münakaşaya girdi fakat bir sonuç çıkmadı.



Matlab



Açılımı matrix laboratuvarı olan bu uygulama üniversitede fizikçi ya da matematikçi olmak isteyenlerin öğrenmesi gereken bir kodlama dilidir. Şu an da büyük şirketlerin yüz tanıma, yapay zekâ, şekil tanıma gibi uygulamalarında bu dil kullanılıyor.

Yazılımlarda Kullanılan Kodlama Dilleri

Eğitim Makaleleri
A
7 yıl
Eğitimde Kodlama ve Yazılım Eğitimi
Eğitimde Kodlama ve Yazılım Eğitimi


Son dönemler de sık sık duyduğumuz kodlama ve yazılım eğitimini müfredata almak için Milli Eğitim Bakanlığı çalışmalar yapıyor. Kodlama eğitimini 5. ve 6. sınıflara zorunlu, 7. ve 8. sınıflara ise seçmeli ders kategorisinde yer alan bilişim teknolojileri ve yazılım dersinin içerisinde yer alacak.



Kodlama Nedir?



Bilgisayar yazılımlarının ilk adımı olan kodlama; bir bilgisayar veya elektronik devrelere işlem yaptırmak için yazılan komutlardır. Herhangi bir matematiksel işlem veya işlemleri önceden belirlenmiş simgeler dizesine işaretlenir.



Kodlama Dilleri



Çok İleri Seviye: Acces, VB.NET, Foxpro, VisualBasic

İleri Seviye: Basic, Pascal, Fortran

Orta Seviye: Java, ADA, C, C++, C#

Düşük Seviye: Assembly



Eğitimde Kodlama ve Yazılım Eğitiminin Faydaları



Son yıllarda kodlama yeni bir okuma ve yazma dili haline gelmiştir. Günümüzün dijital dünyasında yararlı olan bir beceridir. Dünyadaki birçok okulda kodlama ve yazılım becerilerini kazandıracak dersler müfredatlara eklenmiştir. Bu tür eğitimler öğrencilerin bilgisayarların çalışma ve işleyişlerini daha iyi anlamalarına yardımcı olmaktadır. Öğrenciler bu sayede bir bilgisayar kodlamasının nasıl yararlı bir hale gelebileceğini çok iyi anlayacaklardır.





Yazılım İle Kodlama(Programlama) Arasındaki Farklar Nelerdir?



Programlama, belirli kod ve komutlardan oluşan ve bilgisayarlarda belirli işlemleri yaptırmak için yazılan komut dizileridir. Yazılım ise bilgisayar sistemlerini kullanmamıza olanak sağlayan programlama dillerinin tamamıdır. Örneğin Google Chrome bir yazılımdır, chrome.exe ise bir programdır.



Kodlama ve Yazılım Nasıl Öğrenilir?



Kodlama ve yazılım öğrenebilmek için doğru programlardan başlamanız gerekmektedir. Başlangıç olarak kısa ve kolay komutlarla başlamalısınız. Okulunuzda aldığınız kodlama ve yazılım eğitimi dışında internet üzerinden ücretsiz eğitim videolarını izleyerek okulda öğrendiklerinizi pekiştirebilirsiniz.



Kodlama ve Yazılım Eğitimi Veren Bazı Siteler



CodeAcademy
: CodeAcademy'de 24 milyondan fazla kişiye ücretsiz bir şekilde kod ve yazılım yazmayı öğreten bu site kodlama ve yazılım eğitimi veren en popüler sitelerin başında geliyor. CodeAcademy'de JavaScript, PHP, HTML ve Ruby gibi en çok kullanılan dilleri öğrenebilirsiniz.



edX: Açık kaynaklı çevrimiçi eğitim sitesidir. MIT ve Harvard Üniversitesi tarafından kurulmuş olması sebebiyle en son teorileri rahatça öğrenebilirsiniz. edX 60 farklı okulda eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir.



Udemy: Birçok alanda eğitim veren Udemy çevrimiçi ücretli ve ücretsiz eğitimleri içinde barındırmaktadır. Ücretli eğitimlerin yanı sıra Programlama, HTML & CSS veya Python gibi ücretsiz eğitim videoları da bulunmaktadır.



Eğitimde Kodlama ve Yazılım Eğitimi
Eğitim Makaleleri
A
7 yıl
Elektrik Nasıl Elde Edilir Veya Üretilir
Elektrik Nasıl Elde Edilir Veya Üretilir


< Resime gitmek için tıklayın >


Elektrik en gizemli konulardan biridir. Herkes tarafından anlaşılması zor konulardan biri olan elektrik aslında lise düzeyinde temel fizik kimya bilgisi olan herkes tarafından kolayca anlaşılabilir. Bunun için elektrik akımının sadece elektron akımı olduğunu bilmek gerekiyor. Bilindiği gibi doğada var olan elementlerin bir kısmı serbest elektronlara sahiptir. Bakır demir, alüminyum gibi elementlerin serbest elektronları tetiklenmeyi beklerler. Tetikleme gerçekleştiğinde, elektronlar akmaya başlar. Bir bakır atomunun atomik modelini düşünün, şarj akışı için tercih edilen elemental kaynaklardan biridir. Dengeli haliyle, bakır çekirdeğinde 29 protona ve çevresinde dolaşan eşit sayıda elektrona sahiptir. Atom çekirdeğinden değişen mesafelerde elektron yörüngesi vardır. Çekirdeğe yakın olan elektronlar, merkeze uzak yörüngelerdekinden çok daha güçlü bir çekim hissetmektedir. Bir atomun en dıştaki elektronları değerlik elektronları olarak adlandırılır bunlar bir atomdan serbest bırakılacak elektronlardır adeta son yörüngede misafir gibi bulunurlar. Bazı elementel atom türleri, elektronlarını serbest bırakmada diğerlerinden daha iyidir. Mümkün olan en iyi elektron akışını elde etmek için, valans elektronlarını çok sıkı tutmayan atomları kullanmak istiyoruz. Bir elementin iletkenliği, bir elektronun bir atoma ne sıklıkta bağlı olduğunu ölçer. İletkenler, teller ve elektron akışına yardımcı olan diğer bileşenler yapmak için kullanmak istediğimiz malzemelerdir. Bakır, gümüş ve altın gibi metaller genellikle iyi iletkenlerdir. Düşük iletkenliğe sahip elemanlara izolatörler denir. İzolatörler çok önemli bir amaca hizmet eder, mesela elektron akışını önlerler. Popüler izolatörler arasında cam, lastik, plastik ve hava bulunur.



Elektrik enerjisi elde etmek için ihtiyacımız olan en temel 3 faktör




l Mıknatıslar,


l İletken teller


l Hareket



Olarak tanımlanabilir. Mıknatısların arasında bir manyetik alan vardır. Bu manyetik alanın içine bir iletken koyarsanız, hiçbir şey değişmez. Ama o iletkeni döndürürseniz iletken üzerinde bir elektron akımı meydana gelir. Bisikletlerde, DC elektrik akımı oluşturan ve bisiklet ampüllerini yakan dinamoları hatırlayın. Tekerleğin dönmesi, dinamonun içindeki mıknatısların varlığı ve iletken tel ile elektrik akımı oluşmaktadır. Barajlarda dev türbinlerin, su veya buhar gücü ile döndürülmesi sonucu AC veya DC elektrik elde ediliyor. AC elektrik diyotlarla doğrultularak DC elektriğe çevriliyor. Barajlarda hareket enerjisi ile tetiklenen ve elektrik üreten motorlara dinamo adı veriliyor. Oysa elektrik alarak dönen motorlara basitçe bir su pompalayan motor örnek verilebilir. Burada çok çeşitli yapıda motorları ayırmak için, çalışma prensibine dikkat etmek gerekiyor.



Hareket verilerek elektrik üreten motorlara dinamo deniyor. Elektrik verilerek hareket üreten motorlar dinamo değildir. Onlar hareket üretirler. Bir dinamo basitçe, Stator, Rötor, Yatak ve Kapaklar, kollektör ve fırçalardan oluşmaktadır. Mıknatıs alanını oluşturan parça statordür. Büyük ölçekli dinamolarda, bobinler kullanılarak elektromıknatıs etkisi yaratılır. Doğal mıknatıslanma yolu ile DC elektrik elde etmek bisiklet dinamolarındaki gibi küçük ölçeklerde olabilir. Endüvi ise ( rötor) dönen parçadır. Bu parçanın sürekli dönme hareketi ile elektrik elde edilmekte ve elde edilen elektrik köllektör ve fırçalarla kablolar aracılığı ile aktarılmaktadır. Dinamo içindeki rötorun sürekli dönmesi ile manyetik akı değişmektedir. Manyetik alan oluşur ve böylece elektronlar hareket eder. Dinamolar da kendinden uyartımlı olabileceği gibi dışarıdan uyartımlı dinamolar olarak üretilirler. Akü yardımı ile uyarı sağlanarak N_S kutuplar oluşturulmaktadır. Kendinden uyartımlı olan dinamolarda ise ilk önce küçük bir voltajda elektrik üretilir sonra bu elektrik mıknatıs alanın şiddetini saliseler içinde gittikçe arttırır ve sonuçta 220 V gerilim elde edilir. Kendinden uyartımlı olan dinamolar, kompunt dinamolar, şönt ve seri dinamolar olarak sınıflandırılır.

https://www.ugurgunen.com

Elektrik Nasıl Elde Edilir Veya Üretilir
A
7 yıl
Bilgi Teknolojilerine Giriş
Bilgi Teknolojilerine Giriş

< Resime gitmek için tıklayın >

Bugün artık her sektör bilgisayar ve dolayısıyla bilgi teknolojileri ile doğru orantılı olarak çalışmakta, bu da çalışmaların profesyonel şekilde ilerlemesini gerektirmektedir. O halde bilgi teknolojileri işyerlerinde öğretilmekten ziyade okullaştırılmalı ve ancak yeterli görülenler bu sektör içerisinde yer almalıdır. İşte BTSP dediğimiz Bilgi Teknolojileri Sertifika Programı bu şekilde ortaya çıkmıştır. Ancak işin en güzel tarafı bu eğitim örgün olarak verilmemekte ve online dersler de öğrenciler tarafından daha rahat ve kolay bulunmaktadırlar. En zor tarafı ise sertifika programına katılmadan önce bireylerin ya ön lisans ya da lisans mezunu olmalarının gerekmesidir.

Bilgi Teknolojileri Sertifika Programı (BTSP)

Temel olarak istenilen ortamda ve yine istenilen öğrenme sürecinde ders alınmasını amaçlayan bilgi teknolojileri sertifika programı aslında öğrencileri öğrenim süresi boyunca rahat bırakan bir sistem üzerine oturtulmuştur. Üstelik bahsedilen öğrenme süresi de okuluna da bağlı olarak genellikle 4 dönemi geçmemektedir. Bu da 2 tam yıl anlamına gelmektedir. Ancak bu sertifikaya sahip olmak için mutlaka taşımanız gereken özellikler bulunmaktadır.

Bilgi teknolojileri sertifika programına başvuru yapmak için belli bir yüksekokul bölümü mezunu olmakla birlikte:

· En azından bir bilgisayara sahip olmak durumundasınız. Tabi ki bu arada yine en az giriş seviyesinde bilgisayar bilginiz olmalıdır. Biraz multimedya biraz da internet kullanımını biliyorsanız bu program için hazırsınız demektir.

· Öte yandan Basic düzeyde İngilizce biliyor olmalısınız. Çünkü her ne kadar dersler Türkçe anlatılıyor olsa da kullanacağınız kaynaklar genellikle İngilizce olacaktır. Bu da evrensel bir iş yaptığınızın aslında bir başka göstergesidir.

· Bir de öğrenim süresinin sonlandırılması hakkında bilmeniz gerekenler var. Hangi okula kayıt yaptırmış ve öğreniminizi tamamlamışsanız sınav ve diğer dersler için dönem sonunda o okula bizzat gitmeniz gerekiyor. Bunun için de en az 3 günlük süre ayırmalısınız.

BTSP İçeriği

Verilen dersler gereği sertifika programı oldukça yoğun geçeceğinden dolayı kendinizi çok daha teknik bir eğitime hazırlayın. Çünkü bu eğitim sırasında bilgisayar sistemleri anlatıldığı gibi Java, kullanıcı ara yüzü, ağ, veri, yonga, algoritma, Unix, yazılım (C#), veri tabanı ve web programlama (HTML ve CSS)gibi birçok ders veriliyor. Fakat her kurum tüm bunlara değinmeyebiliyor. O sebeple eğitim için karar verdiğiniz kurumun tam olarak nelerin dersini vereceğini öğrenmeniz sonraki iş hayatınız için oldukça önemlidir.

Öte yandan bir tavsiye olarak dilerseniz BTSP öncesi anlatılacak tüm dersleri internetten kısaca araştırabilir ve en azından neyi ne kadar öğreneceğinizi keşfedebilirsiniz. Tabi ki bu arada temel de olsa bir alt yapıya sahip olursanız dersler ve sınavlar sizin açınızdan çok daha rahat geçecektir.

BTSP Fiyatları
Normalde bilgisayar teknoloji sertifika programı fiyatları 2.000,00 TL’den başlayıp neredeyse 5.000,00 TL’ye kadar çıkabiliyor. Ancak fiyatı etkileyen pek çok unsur bulunuyor. Örneğin, kurumlar peşin ödeme yaparsanız zaten belli bir indirim sunabiliyorlar. Ancak o üniversitede ya da kurumda daha önce bulunmuşsanız ya da bulunan biri vasıtası ile gitmişseniz yine taksitli ve peşin ödemelerde ekstra bir indirim yapabiliyorlar.

Ancak her şeyden önce bilmeniz gereken bir başka durum daha bulunmaktadır. Bu sertifika programları için her kurum belli sayıda öğrenci kabul etmekte ve genellikle yedekler için ek kontenjan açmamaktadırlar. Eğer bu programlardan bir tanesine kayıt yaptırmak istiyorsanız elinizi çabuk tutmalı ve seçtiğiniz kurum ilan açar açmaz başvuruda bulunmalısınız. Ayrıca başvurunuz sonrası arayabilir ya da bizzat giderek durumun takibini yapabilirsiniz.

Bilgi Teknolojilerine Giriş
https://www.ugurgunen.com/
A
7 yıl
Vpn Nedir?Vpn Kullanmanın Avantajları Nelerdir?
Vpn Nedir?Vpn Kullanmanın Avantajları Nelerdir?


Arkadaşlar öncelikle herkese merhaba.Her geçen büyüyen network makalelerime bir yenisini daha ekliyorum.Müthiş bir yazı sizleri bekliyor.Yeni makalemizin adı Vpn Nedir?Vpn Kullanmanın Avantajları Nelerdir?Öncelikle Vpn Nedir?konusuyla başlayalım.Güzel vakit geçirmeniz dileğiyle.




Vpn Nedir?

Vpn sanal bir özel ağdır.Kullandığımız tarayıcılardan interneti kullanırken birçok siteye ve genel ağlara giriş sırasında web kimliğinizi gizleme yöntemidir.



Vpn Kullanmanın Avantajları Nelerdir?



Genellikle vpn şirketlerde oldukça yaygın bir şekilde kullanılır.Şirketler genellikle kendilerine özel kurumsal bir vpn programı satın alırlar.Sonrasında bu programı internet üzerinden kendi sanal ağlarına bağlarlar.Vpn programını sanal ağlara entegre ettikten sonra her şirket çalışanına bir kullanıcı adı ve şifre verirler.Bunun sayesinde insanlar sanki iş ortamında çalışıyormuş gibi evde işlerini yapabilirler.Vpn internet üzerindeki ağ trafiğini özel bir ağa yönlendirir.Böylece yerel ağ üzerinden BT yöneticilerinin izin verdiği ölçüde uzaktan erişim sağlayabilirsiniz.Arkadaşlar az önceki örneği biraz daha açıyım.Şimdi programda kullancı adı ve şifre verilir demiştik.Ancak her kullanıcı istediği dosyaya ulaşamaz.Ne kadar dosya görme ve paylaşma yetkisi verildiyse o kadarını görebilir.Yani bir deyişle sınırların dışına çıkamaz.Böylece vpn programı sayesinde ağ güvenliği de sağlanmış olur.Vpn sayesinde şirket içindeki verilerin hızlı bir şekilde iletilmesini sağlar.Vpn üzerinde yetkili olmayan bir kişinin ağa girmesini önler.Vpn yani sanal özel ağ internet üzerinden şirket ağına yönlendirme yaparken bunu 1024 bitlik bir şifreleme koduyla gizler.Çözmesi son derece zordur.Hem rahat bir çalışma ortamı sağlar hemde şirket içi verileri hızlı bir şekilde internet ortamında şirket ağındaki paylaşım dosyalarına atarak uzaktan erişime tam destek sağlar.

Ayrıca akıllı telefon ve tabletlerde de vpn hizmetini kullanabilirsiniz.Vpn sayesinde hem web uygulamalarına hem de web sitelerinde ip adresini yani web kimliğinizi gizleyerek rahatça dolaşabilirsiniz.Vpn sayesinde ağ üzerindeki veri paketi birikmeleri azalır.Böylece bant genişliği artar ve internet üzerinde verimliliğiniz iki kat artar.İşlemlerinizi son derece hızlı ve güvenli bir şekilde yapabilirsiniz.Vpn bakım ve yedekleme maliyeti son derece ucuzdur.Heleki bunu bir vpn sağlayıcısı tarafından bu hizmeti alıyorsanız.Bütün güncelleme ve yedekleme işlemlerini kendilerini haftalık olarak yapar sizleri sadece kullanmak kalır.Vpn sayesinde engellenen web sitelerine doğrudan erişebilirsiniz ve internet üzerindeki filtrelemedeki siteler üzerinde de erişim sahibi olursunuz. Eğer arkadaşlarınız içersinde internet üzerinde bir ağ paylaşım klasörü oluşturmak istiyorsanız vpn hizmetini kullanabilirsiniz.Dünyanın her köşesindeki tv programlarına,tv üzerindeki sinemalara vpn sayesinde ulaşabilirsiniz



Vpn Nedir?Vpn Kullanmanın Avantajları
Nelerdir?

https://www.ugurgunen.com/
A
7 yıl
Akıllı telefonlar ne kadar iyi fotoğraf çekiyor?[
Akıllı telefonlar ne kadar iyi fotoğraf çekiyor?


Akıllı telefonlar, gelişen teknolojileri ve kamera yetenekleri ile harika fotoğraflar çekiyor! Peki, bu telefonların yetenekleri nasıl?

Son yılların hızla yükselen trendi olan akıllı telefonlar, sahip oldukları her özellik ile kendilerini daha önemli bir pozisyona getiriyor. İşlemci yetenekleri, donanımları ve kameraları derken, akıllı telefonlar, fotoğraf makinelerini rafa kaldıracak düzeye geldiler. Peki gerçekten bu kadar iyi fotoğraf çekebiliyorlar mı? Bunun cevabını biraz araştıralım dilerseniz.

Geride bıraktığımız dönemlere baktığımız, telefon üreticilerinin, kameralara ve fotoğraf yeteneklerine büyük önem verdiği ortada. 2018 yılı ise bu konuda önemli bir kilometre taşı oldu diyebiliriz.

Akıllı telefon dünyasına baktığımızda, son birkaç yıldır, çift arka kameralı modellerin revaçta olduğu bir gerçek. Gelişen trendler ise sosyal medya ve selfie kültürünün de büyümesi ile birlikte, ön kameraya doğru önemli bir eğilim halinde. Artık pek çok telefonun ön kamerası, arka kameralar kadar iyi fotoğraf çekebilir hale geldi.

Huawei, Samsung, LG ve Xiaomi gibi telefon üreticileri, kamera yetenekleri ile öne çıkan, önemli telefon modelleri ürettiler. Apple ise iPhone X modeli ile birlikte kendi ürünleri arasında zirveyi zorluyor. Cihazların kamera performanslarını değerlendiren DxOmark, bu konuda büyük bir zorluk çekmeye başladı. Telefon üreticilerinin kameraları, üst düzey performans ile fotoğraf ve video çeker hale geldikçe, DxOmark’ın puanlamalarında da 100 puan üzerinde çok sayıda model olmaya başladı. Peki kameraları ile şov yapan modeller hangileri?

3 arka kamera ile Huawei P20 Pro farkı!

Huawei, P20 Pro modeli ile birlikte, arka tarafında tam 3 kamera olan bir telefon üretti. Uzun zamandır, optik ve lens üretimi ve fotoğrafçılık konusunda dünyanın en önemli markalarından biri olan Leica ile çalışan Huawei, 3 arka kameralı telefonu P20 Pro ile her türlü fotoğraf çekim senaryosuna uygun bir telefonu satışa sundu.

Arka kısmında yer alan 3 kameranın ilki tam 40 mp çözünürlüğe sahip! İkinci kamera ise yalnızca siyah-beyaz fotoğraf çekimi gerçekleştiren 20 mp çözünürlüğe sahip bir kamera. Siyah-beyaz fotoğraf çekmenin eğlencesini iyi bilenler, bu kameranın ne kadar önemli olduğunu fark edecekler.

Telefonlarda bulunan 3. kamera ise, 8 mp çözünürlüğe sahip ve 80 mm lensi barındırıyor. Bu sayede kamera 5x yakınlaştırma ve uzakları yakın kılma özelliğini kullanıcılara sunuyor. P20 Pro ön kısımda ise bizleri 20 mp çözünürlüklü bir kamera ile karşılıyor.

Çözünürlük tek kriter mi?

Esasında bir kameranın ya da telefonun fotoğraf çekme kalitesi ile çözünürlüğün arasında direkt olarak bir bağı bulunmuyor. Yüksek megapiksel = Kaliteli fotoğraf algısı doğru bir düşünce değil. Bir fotoğraf makinesi veya telefonun iyi fotoğraf çekebilmesi için, kullanılan optikler, diyafram açıklığı, görüntü sensörleri, sensör ve piksel boyutları gibi pek çok etken iyi fotoğraf çekme konusunda önem arz ediyor. P20 Pro özelinde baktığımızda, bu detayların üst seviyede olduğunu görmekteyiz. Bu modeli ile çekilen fotoğrafların kalitesi de bir hayli yüksek.

Değiştirilebilir diyafram açıklığı!

2018 yılının bir diğer önemli modeli de Galaxy S9 Plus oldu. Samsung’un çift kameralı ilk S modeli olan S9 Plus, fiziksel olarak değiştirilebilen diyafram açıklığı ile her ortama uygun hale getirilebiliyor. Yazılımsal olarak değişen diyafram açıklığını görmüştük ancak gerçek manada diyafram bıçaklarının açılıp kapandığı telefon belki de ilk defa karşımıza çıktı.

f/1.5 ve f/2.4 değerleri arasında geçiş yapabilen kamera, ortamın ışığına göre ayar yapabilme olanağı sağlayacak. Karanlık ortamlarda daha fazla ışık elde edebilmek için f/1.5 diyafram açıklığını kullanabilirsiniz. Ayrıca bunu alan derinliği oluşturmak için de yapabilirsiniz.

Bulunduğunuz ortamda fazla ışık bulunuyorsa diyafram açıklığını f/2.4 yapıp, lensten içeri giren ışık oranını düşürebilirsiniz.

Telefonlarda hangi çekim modları bulunuyor?


Akıllı telefonlar, çok sayıda fotoğraf çekim yeteneğine sahip. Bunların başında, portre modu, bokeh fotoğraflar gibi popüler çekim teknikleri geliyor. Sosyal medyanın da büyük katkısı ile bu çekim türleri çok önemli hale geldi. Akıllı telefonlar da bu tip fotoğrafları çekebilmek için donatılıyor. Hem yazılımsal hem de donatımsal olarak, bokeh etkisi ve portre fotoğrafları çekebilen telefonlar, bu konuda gerçekten çok başarılı işlere imza atıyorlar.

Üst seviye telefonların hepsi, elle ayar modu ya da profesyonel mod adı altında, DSLR fotoğraf makinelerinde olduğu gibi, enstantane hızını, ISO ayarını, renk dengesini, pozlama telafisini ve netleme özelliklerini değiştirmenizi sağlıyor.

Bu ayarlara hâkim olmak için bir süre deneme yanılma yöntemi ile vakit harcayabilirsiniz. Sonrasında ise çekeceğiniz fotoğraflardan büyük keyif alacağınız ve hatta sosyal medya hesaplarınızda da bolca beğeninin sizleri beklediğinden emin olabilirsiniz.

Özetle akıllı telefonlar, fotoğraf makineleri ayarında fotoğraflar çekmeye başlayalı hayli zaman oldu. Deneyim ve verdiği his açısından telefonlar ile fotoğraf makineleri aynı olmasa da paylaşma hızı ve pratiklik açısından telefon fotoğrafçılığı da hızla ilerlemekte.



Akıllı Telefonlar Ne Kadar İyi Fotoğraf Çekiyor
https://www.ugurgunen.com/
Teknoloji Haberkerleri
A
7 yıl
Çağın Vazgeçilmez Yeniliği:Multimedya
Çağın Vazgeçilmez Yeniliği:Multimedya

< Resime gitmek için tıklayın >


Çağ atlattık ,devirleri kapattık yaşasın teknoloji yaşasın dijital dünya, iyi ki az zahmetli yaşam düşüncesiyle ilerleyerek multimedya dünyasının da kapısını aralamış bulunduk. Çoklu ortam olarak adlandırılan bu sistem ; insanların çeşitli kanallar ,araçlar aracılığıyla iletişim kurmasını amaçlayan bir sistemdir. Multimedya için bir tanım ya da genelleme yapacak olursak ; animasyon, grafik, metin ,medya, fotoğraf ,ses , video gibi araçların bilgisayar ortamında incelenmesi ve ifade edilmesidir. Bir uygulamanın multimedya çatısında olup olmadığını anlamak için yukarıda bahsedilen en az iki medyanın birlikte kullanılmasına sahip olması ve görsel bir sunum halinde bulunması gerekir. Linkler aracılığıyla hedefe ,aranılan bilgilere erişme, bilgi girişi yaparak yönlendirmelerde bulunma ,video konferans gibi etkileşimler multimedya sayesinde olmaktadır.


Multimedya uygulamaları laptoplarda sabit diskten gösterilebilir (CD ROM, video kaset disket vb.). Bir power point sunumu bile multimedya için kaynak olarak belirtilebilir. Tüketim yani kullanım açısından inceleyecek olursak oldukça yaygın ve hızlı tükenen bir yapıya sahiptir. Çünkü insanlar genelde yazıya oranla daha çok görsellik içeren uygulamalara yöneliyorlar. Özellikle elimizden hiç düşüremediğimiz , bazı insanlar için yaşam kaynağı olan cep telefonlarındaki , Alan Turing in gelecekteki dev buluşlara zemin açmasını sağlayan buluşu bilgisayardaki kullanım artışıyla beraber günümüzde oldukça ön plana çıkmış bir sistemdir.


Multimedyanın Revaçta ve Vazgeçilmez Olması



Hayatın gerçeğe en yakın şeklidir, simülasyonudur bu yapı. Dolayısıyla revaçta olması kadar doğal bir şey olamaz. İnsan dünyasıyla sürekli bir etkileşim halinde bulunup hareketleri inceler , sesleri duyar , renkleri algılar. Bu özelliklerinden herhangi iki tanesine birden sahip olmasıyla bile diğerlerinden ayrılır ve farkını ortaya koyar. Görsellik açısından zengin olduğundan kolay hatırlanır ki aynı zamanda pratiktir. Dikkatleri üzerine çekmeyi zahmet etmeden başarır ve en kısa sürede en fazla şeyi sunma söyleme imkanı sağlar. Mesela posta giderlerini azaltır. Güncellenme konusunda bile halen birçok uygulamada birçok altyapıda algoritmalarda sıkıntı yaşanmasına rağmen multimedya güçlü anıyla yine aralarından sıyrılıp kolay güncellenebilme özelliğiyle çoğu sisteme taş çıkardığını söylemek de mümkündür.


Karşılaştığımız Alanlar

İş dünyasında, tabelalarda , firma tanıtım sunumlarında ,portfolyolarda, broşür ve kataloglarda , dijital bültenlerde ve dergilerde ,eğitim alanlarında , sözlükler ansiklopediler eğlence dünyası sanal gerçeklik, birçok programlar kullanım alanlarından bazılarıdır.Bilgisayarlarda kullanılan multimedya donanımlarında , ses ve görüntü ile ilgili olan bütün donanımlarda (CD-DVD araçları, ses kartları ,TV kartları vs. )


Multimedya Klavyeleri

Teknoloji sektöründe belki de en yavaş ilerleyen araçlardan biridir klavyeler. Neyse ki multimedya destekli kablosuz klavye modellerinin ortaya çıkmasıyla ufak da olsa klavye dünyasına bir hareketlilik kazandırdı. Normal bir klavye ile multimedya klavyeler temelde aynı yapıya sahiplerdir. Aralarındaki temel fark ; multimedya klavyelerinde daha fazla tuş bulunması (özellikle üst kısımlarda) ,stil ,renk , model olarak daha dikkat çekici olması ve bulundurduğu bazı tuşlar sayesinde normal klavyelerde bulunmayan bazı kısa yollara sahip olmasıdır. "F1 - F12" tuşlarının üzerine veya klavyenin sağ tarafındaki sayısal tuşların yanına yerleştirilmiş yeni bazı tuşlar ,bazı tuşların istenilen programları açabilmesi vs. bu durumun en güzel örneğidir.


https://www.ugurgunen.com/detay-Cagin-Vazgecilmez-Yeniligi-Multimedya

https://www.ugurgunen.com/haberblog
A
7 yıl
Giyilebilir Teknoloji Ürünleri ve İşlevleri
Giyilebilir Teknoloji Ürünleri ve İşlevleri

Giyilebilir teknoloji adından da anlaşılacağı üzerine vücudun herhangi bir noktasına takarak kullanılan teknolojidir ürünlerin genel adıdır. Ancak bir ürünün giyilebilir teknoloji kapsamına girebilmesi için belli standartlar vardır. Ürünün akıllı sensörlere sahip olması gerekmektedir. Ayrıca kablosuz olarak veya bluetooth ile bağlanarak verileri akıllı telefonunuza veya bilgisayarınıza aktarması gerekmektedir. Akıllı saatler, akıllı gözlükler, akıllı giysiler, akıllı bileklikler. Giyilebilir teknoloji ürünlerinin ortak özellikleri herhangi bir veriyi günlük olarak kaydederek kullanıcısına düzenli bilgi vermektir. Özellikle spor programlarında, kilo vermeye dayalı egzersizlerde, toplantı saatlerini ve sürelerini aktarmada yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.


Akıllı Saatler


Akıllı saatler normal saat görünümüne sahiptirler. Bileğe takılarak kablosuz veya bluetooth yardımıyla cep telefonuna bağlanarak küçük bir bilgisayar görevi yürütmektedirler. Mesajların cevaplanmasında, maillerin kontrol edilmesinde ve hatta gelen aramalara cevap vermede kullanılmaktadırlar.


Akıllı Giysiler



Akıllı giysiler diğer giyilebilir teknoloji ürünlerine kıyasla daha kullanışlı olması ve daha fazla seçeneğe sahip olmasıyla diğer ürünlere göre daha popüler bir hal almıştır.


Kullanıcısının vücut ısısının takibini, herhangi bir hareketin vücutta nasıl bir etki bıraktığı, yapılan bir egzersiz esnasında vücuttaki kaslardan hangilerinin çalıştığını, günlük vücudun su kaybı gibi istatistik verilerin toplanmasını sağlamaktadırlar. Çeşitli spor kulüpleri tarafından sporcuların antrenman esnasında sergiledikleri performansları takip etmek için kullanılmaktadırlar.


Başa Takılan Ekranlar


Sanal gerçeklik gözlükleri olarak da bilinen başa takılan ekranlar. Kullanan kişiye 3 boyutlu bir gerçeklik yaratmak için kullanılmaktadır. Kullanıcının etrafıyla olan ilişkisini tamamen keserek farklı bir gerçeğin içine sürükleyerek farklı deneyimler kazanmasını sağlar. Genellikle oyun kullanıcıları tarafından kullanılan bu teknoloji hızla popülerliğini arttırmaya devam ediyor.



Akıllı Bileklikler


Bileklere takılarak kullanılan bu ürün kullanıcısının gün boyunca attığı adımlarının sayısını, kalp atış sayısını yaktığı kalori miktarını göstermektedir. Bazı ürünler katedilen mesafeyi kilometre cinsinden de göstermektedir. Ayrıca bazı akıllı bileklikler kemere takılarak da kullanılabilmektedirler.



İmplantlar (Vücut içerisindeki bilgisayar)

İmplantlar vücudun herhangi bir yerine yerleştirerek kullanılan bilgisayarlardır. Kullanıcının herhangi bir dış ürüne sahip olması gerekmemektedir. Güncel olarak kullanan kişiye bilgi veren bu teknolojinin en belirgin özelliği beyninizi bir bilgisayara dönüştürmesidir. Basit ameliyatlarla vücuda yerleştirilebilirler.

Giyilebilir Teknoloji Ürünleri

https://www.ugurgunen.com
A
7 yıl
Seo Uyumlu Makale Yazma Kriterleri
Blog yazarlığı ve buna benzer içerik üretimi işlerinden sağlanan kazançlar çok cazip olduğu için insanlar buna yönelmek istiyor. Bu gibi işlerde SEO hayati önem taşır. Bu yüzden içerik üretme işine başlamak isteyen kişiler öncelikle SEO uyumlu makale yazmayı öğrenmek istiyor. Bu konuda ilk bilinmesi gereken şey SEO'nun ne olduğudur.

SEO Nedir ?
SEO yani 'Search Engine Optimization' arama motoru optimizasyonu anlamına gelmektedir.
Bir içerik üretirken dikkat etmeniz gereken en önemli şey arama motorlarının bu içeriği nasıl yorumlayacağıdır. Örneğin Google'da ön sıralarda çıkmayacak bir içerik size başarı getirmeyeceği gibi hevesinizi de kıracaktır.
Bu yüzden bu işe başlamadan önce SEO'nun nasıl yapıldığını, ne kadar önemli olduğunu iyice kavramanız gerekmektedir.

SEO Uyumlu Makale Yazma Kriterleri
Arama motorları içeriğinizi belli kriterlere göre değerlendirir ve buna göre arama sonuçlarında ön sayfalarda veya arka sayfalarda çıkacağınızı belirler.

Makalenizde konuyu kısa cümleler halinde açıklamalısınız.
Uzun ve kafa karıştırıcı cümleler kurmak yerine kısa cümleler ile konuyu açıklamalısınız.

Anahtar kelime kullanımına dikkat etmelisiniz.
Arama motorlarında ön sırada çıkmak için her yere anahtar kelime koymak sitenizin kalıcı cezalar almasına sebep olacaktır.

Hedefiniz kullanıcıya fayda sağlamak olmalı.
Blog işine başlarken hedefiniz para kazanmak olmamalı. Kullanıcıya fayda sağlamak için yazmak hem sizi sıkmaz hem de başarılı olmanızı sağlar. Para kazanma hedefiyle başlarsanız kısa sürede sıkılıp bırakırsınız.

Hileye başvurmayın.
Sitenize hit sağlamak, backlink eklemek gibi durumları abartırsanız spam cezaları ile karşılaşırsınız. Emek verip sitenizi büyütmeye çalışmalısınız.

Alt başlık kullanın.

Yazılarınızda HTML'in 'h' (başlık) etiketlerini kullanmalısınız. Bir sayfada en fazla 2 tane 'h1', en az 2 tane 'h2' etiketi kullanmalısınız. Alt başlıklarda anahtar kelimeyi kullanmak da yazılarınızı üst sıralara taşır.

Yazılarınızı düzgün ve okunaklı yazın.
SEO uyumlu makale yazmanın püf noktalarından birisi de yazıyı paragraflara bölmektir.. Tek paragraftan oluşan karmaşık yazılar kullanıcı tarafından okunmaz. Yazınızı paragraflara bölmeli ve alt başlıklar ile konuyu ayrıştırmalısınız. Aksi takdirde sitenizde kullanıcılar uzun süre kalmayacaklardır. Bunun sonucunda Google sitenizin spam olduğunu düşünüp sizi arka sıralara atacaktır.

SEO eklentileri kullanın.
Blogunuzu WordPress gibi CMS (içerik yönetim sistemi) ile oluşturduysanız SEO eklentileri kullanabilirsiniz. 'Yoast SEO' ve 'All In One Seo' WordPress için kullanılan en popüler SEO eklentileridir.

Meta açıklamaları kullanın.
Meta açıklamaları ile arama motoru sonuçlarında makaleden bir kesit veya makalenizde neyi anlattığınızı kısaca göstererek kullanıcı çekebilirsiniz. Meta açıklamaları kullanmak sitenize emek verdiğinizi gösterir ve Google bunu karşılıksız bırakmaz.

Minimum 300 kelime olmalı.

SEO uyumlu makale yazmak için yazının uzun olması gerekmektedir. Minimum 300 kelime de olsa çoğu site sahibi minimum 500 kelimelik makaleler yazmaktadır.
Yazının kısa olması sıralamada sizi yukarı çıkarmaz.

Çöp indexten kaçının.
Sitenin içeriğine bağlı olarak kategoriler ve etiketler indexletilebilir. Ancak sırf Google'da 20.000 index sahibi olmak için çaba harcamak anlamsızdır. 200 indexi olan bir sitenin 20.000 indexe sahip bir siteden üstün olması olağandır.

Kaliteli içerik üretin.
SEO uyumlu makale yazmanın kurallarından biri de kaliteli içerik yazmaktır. Sırf sitede yazı sayısı fazla olsun diye yazı yazarsanız kalitesiz içerik olur ve sıralamada geri gitmenizi sağlar.

Düzenli içerik üretin.

Siteye bir gün yazı gönderip 5 gün boş bırakırsanız o sitenin başarıya ulaşması mucizedir.
Haftada minimum 5 yazı eklemelisiniz.

Sonuç
SEO uyumlu makale yazma her ne kadar kolay görünse de çok teferruatlıdır. Yazınınızın imla kurallarına uygun olması, düzenli olması ve sürekli sitenin güncel tutulması gerekmektedir. Bahsedilen konulara dikkat ederseniz siteniz ivmelenerek başarıya ulaşacaktır.

Seo Uyumlu Makale Yazma Kriterleri
https://www.ugurgunen.com/haberblog
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.