Papuanın derin bakir ormanlarından nesli ciddi anlamda tehlikede son kalan vahşi "Aquilaria filaria" agarwood ağacından elde edilen saf yağı eşsiz bir kokuya sahiptir Oldukça rafine Berrak fresh yosunlu ahşap rayihası başlayıp yerini balzamik tatlı çiçeksi nüasları adeta yağmurlu bir ormanın tüm ruhunu özlerinde barındıran mücevher gibi pırıltılı emsalsiz bir tecrübe ile taçlandırdığı Papua wild diğer agarwood kokusu ağaçlarından oldukça farklı olduğunu her zaman hissettiren sıra dışı premium kalite bir koku olarak belleğimizde uzun yıllar unutulmaz bir iz bırakacağı kesin Yeşil agarwood Papua ve diğer agarwood kokuları için iletişime geçebilirsiniz perfumialist.com https://www.youtube.com/watch?v=8jWzFpsVo3w&feature=youtu.be < Resime gitmek için tıklayın > |
Sümbülteber literature geçmiş dünyanın en güzel kokan 5 çiçeği arasında. Bu sarhoş edici güzellikte kokan bu çiçek osmanlı zamanından günümüze unutulmuş nadide çiçeklerden elinde sümbülteber soğanı arkadaşlar var ise irtibata geçmesini isterim < Resime gitmek için tıklayın > |
Arkadaşlar Nasomatto - Black Afgano hakkında yorum ve deneyimleriniz nelerdir < Resime gitmek için tıklayın > |
90 lı yıllarda meşhur Ataç kozmetik firmasının ürettiği AMADEUS parfüm tekrar imal edilip satışa sunulmuştur nostalji parfümlere meraklı arkadaşlar için sevindirici bir gelişme ancak reformule olup olmadığını daha bilmiyorum en kısa zamanda deneme fırsatı bulacağım < Resime gitmek için tıklayın > |
Yaklaşık 14 gün kaldım geldim fakat kafam hala orada kaldı!! ınanılmaz bir ülke ve çok uzak direkt uçak olmadığı için dubai aktarmalı gidiliyor vizesiz bir ülke tropikal bir ülke olduğu için meyve çeşitleri çok bol Türkiye coğrafyasına çok yabancı meyveler özellikle jackfruit adında meyve var dikenli büyük karpuz gibi. Ancak yemeden önce veya sonrası kola türü yiyecekler yememiş olman gerekiyormuş zehirlenme yapıyormuş. Hele o pasifik okyanusundaki gün batımı yalancı cennet gibi. Dünyanın en misafir Perver insanları çok güler yüzlü ve saygılı bir toplum. Anlatacak çok şey var konu PHILIPPINES olunca. Daha fazla bilgi isteyen arkadaşlar olursa buradan yazarım ![]() |
Arkadaşlar yardımcı olurmusunuz bir kaç gűne kadar yurtdışına çıkıcam ve gidecegim ulkede papagan fiyatlarî bir hayli uygun getirmek yasalmı ? Prosedürü nedir neler yapmayım ? Lütfen yardım |
Mrb arkadaşlar flimin konusu kuzey Amerika tarzı kasabaya bir yabancı geliyor bu yabancı kasaba halkının huzurunu kaçırıyor şerifin eli kolu baglı cunku kanıt yok tutuklaması içín .Adam pisliğin teki barda insanları dövűyor .kasaba halkı artık iyice bunalıyor ve adamı gece kamyonetine binerken etrafını sarıp tum kasaba halkı araca ateş ediyor Yüzlerce mermi ile adam ölůyor ve şerif bu olayı kayıtlara gecirmiyor arkasını dönüp Gidiyor ..konusu Eger yanlış hatırlamıyorsam böyle western tarzı gibi bir flim bu flimi hatırlayanlar lütfen yazsın! |
Antep fıstığı (*Pistacia vera*), sakızağacıgiller (Anacardiaceae) familyasına mensup, ülkemizin önemli tarımsal zenginliklerinden biridir. Bu kıymetli ağacın gövdesinden doğal yollarla sızan reçine, yüzyıllardır çeşitli alanlarda kullanılmakla birlikte, parfüm dünyasına ilk kez farklı bir açıdan sunulmuştur.
Bu dönüşümün arkasında, özgün yaklaşımlarıyla tanınan parfüm sanatçısı **Mutlu Korkmaz** yer alıyor. Korkmaz, yalnızca belirli bir dönemde ve sınırlı miktarda elde edilebilen Antep fıstığı reçinesini büyük bir titizlikle toplamış, ardından geleneksel buhar damıtma yöntemini kullanarak ondan saf bir uçucu yağ üretmeyi başarmıştır.
Ortaya çıkan bu uçucu yağ, karakteriyle dikkat çekici bir parfüm notasına dönüşmüştür. İlk anda hissedilen tatlı ve terpenik tonlar, narin bir turunçgil dokunuşuyla tazelik kazanmakta; sonrasında ise hafifçe reçineli, hatta gaz yağımsı bir derinlikle oryantal bir izlenim bırakmaktadır. Bu nadir karakter, onu hem üst nota olarak enerjik ve canlı, hem de kalp notada gizemli ve rafine bir etki yaratmak için uygun kılmaktadır.
Bu yenilikçi yaklaşım, Antep fıstığını sadece gastronomiyle sınırlı bir ürün olmaktan çıkarıp, yüksek parfümeri alanında ilham verici bir bileşene dönüştürmüştür. **Mutlu Korkmaz’ın** bu keşfi, doğal hammaddelerin doğru tekniklerle işlendiğinde ne denli farklı boyutlara taşınabileceğini de göstermektedir.