O

Kurmay Yarbay
19 Temmuz 2004
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
35 üye
Görüntülenme (?)
1078 (Bu ay: 5)
Gönderiler Hakkında
O
4 ay
Sorunsuzluk Başlı Başına Sorun Oldu..
Son günlerde sürekli arızalanan araç , sandık motor, rektefiye, servis rezaleti v.b. konularla ilgili konuşuyor buluyorum kendimi..


Yıllardır takip ettiği mecralarda da sürekli bu konular en başta..


Pandemiden sonra hem üretim hem de kontrol aşamalarındaki eksiklikler, maliyet ve hız kaygıları, planlı eskitme ve bence bilinçli kötü malzeme kullanımı sonucu araçların sorunsuzlukları oldukça düştü, yani en azından benim gözlemim o yönde kendimde dahil etrafımda 2020 model yılı ve yukarısında sıfır araç alanların bir çoğu 50.000 km ye gelmeden değişik sıkıntılar yaşadılar. Kimi aynı araçla ilgili defalarca servise gitmek zorunda kaldı, kimi motor indirdi, kimi direksiyon kutusundan dertlendi, kimisi şanzıman indirdi, kimi daha basit şeylerle uğraştı ama sonuçta bir araba alıp sadece bakımdan bakıma giden şanslı kimse olmadı. Bakın marka modelden bağımsız bunlar ve bütün bu süreçlerin içinde eşe dosta yardımcı olmak için gerek isteyerek gerekse istemeden bulundum yani bu gözlemler bizzat yaşadığım sürecin içinde bulunduklarım.


Sonra dönüp baktığımızda bu sorunların bir çoğunun kronik olduğunu gördüm.


Hatta bir çoğunda markanın kötü niyetli olduğu, bunu bilerek yaptığını ister istemez düşünmek zorunda kaldım. Bir çoğunda aslında sorunun kronik olduğu çok çok önceleri ortaya çıkabilecekken tüketicinin aman arabamın değeri düşmesin, aman bana bir şey demesinler vesaire gibi nedenlerle sorunu gizlediğine bile şahit oldum.


Marka model fark etmez birçok markanın kendi sayfasında kronik olabilecek sorunları yazdığım için, sıkıntılardan bahsettiğim için linç yediğim oldu, sayfalardan bile atıldım, başım ağrıdı, ama sonrasında o yazdığım şeylerin bir bir gerçekleştiğini gördüm


Yani marka kendi imajını para kazanma hırsı ile yerle yeksan etmeyi göze almışken, bundan en fazla zararı görecek kitle olan tüketici bununla ilgilenmiyordu, hatta markanın avukatlığına soyunmuştu.


20 yıldır etrafımda kim araç alacaksa önce beni arar, onları dinlerim, isteklerinin ne olduğunu sorumlarımla anlamaya çalışır kendi isteklerine göre işlerine yarayabilecek alternatifleri onlara sunar eksik gedik ne biliyorsam anlatırım. Ancak son yıllarda tüketicinin tek kriteri var ne istiyorsun diyorum “SUV” istiyorum diyor, peki ihtiyacın ne diyorum “Bol Donanım” diyor. Başka diyorum “param şu kadar” diyor. Bu iş sadece bizde de değil bütün dünyada buraya evrilmiş durumda. Bunu gören üreticide talebin isteğini yerine getiriyor bütün araçları yerden 2 cm yükseltiyor, bol oyuncak ekliyor, hoş bir tasarım, tamam, oldu da bitti maşallah.


Tüketici istediği kriterlere uyan aracı alıyor, garanti süresi içerisinde aracı kullanıyor, bir sorun çıkarsa da zaten garantisi var yaptırırız diyor. Bana ne sorunundan oyundan buyundan ben zaten 3 sene biner satarım diyor. Yani al-bin-kullan-sat. Ama sonrası ne olacak hiç düşünen var mı?


Eskiden bir marka için ilk sahibi .. markaya biner, ikinci sahibine ise ..marka biner derlerdi. Gidişat bütün markalarda bu menzile doğru..


Planlı eskitmeye tabi, sorunsuz ömrü oldukça kısa üretilmiş, üreticiye ve onun servisine göbekten bağlı bu araçların cefasını kim çekecek, sadece ikinci elde bu aracı alıp kullanan kişimi? Bu araçların tamamı, maalesef hayır milli servet bu arkadaşlar, ülkemizin araç parkının ortalama yaşı genç değil, yolda etrafınızdaki araçlara bakın kaç yaşında bu araçlar.


Yani büyük resmi görmek zorundayız.


Büyük resimde hem vatandaşa hem de devlete büyük görev düşüyor.


Bakın biz tüketiciyiz, ortada ayıplı bir mal varsa bunun sorumlusu biz değiliz, üretici hatalı tasarımın, yanlış üretiminin cezasını bize kesemez, kesmemeli, dolaysıyla tüketici olarak bizlere düşen öncelikle alacağımız ürünün satış sonrasına da odaklanmamızdır. Satış sonrasında neler yaşandığı ise yine biz tüketicilere düşüyor. Yaşanan kötü durumları paylaşacağız arkadaşlar, gizlemeyeceksiniz, paylaşana aman bende de aynı markadan var, bir şey yazmayayım yoksa aracımızın değeri düşer demeyeceksiniz. Bu paylaşımlar hem markaları hizaya getirmekte, hem devletin ve aygıtlarının sorunu algılamasında (sonuçta tüketici en büyük oy kaynağı) hem de hukuken emsal gösterilmesinde rol oynayacak. Satış sonrasından kastım bir aracın sadece bozulması değil arkadaşlar,


-         Bozuldu bu araç parça fiyatları ne kadar fahiş örneğin sıradan bir markada bozulan aracın tamiri için marka 500.000 TL tamir parası istiyor, istediği para aracın vergisiz toplam fiyatına yakın ve bu araç hem garantili hemde servis bakımlı olmasına rağmen motordaki arızaya kullanıcı hatası diyorlar, şimdi davalıklar.
-         Aracta arıza ışığı yandı diyelim firma kac günde randevu veriyor,
-         Garantili araçta ikame araç var mı? Tamir sürecince ikame araç vermeyen firmalar var mesela, siz sıfır araç aldınız araç bozuldu firma size çok rahat 1-1,5 ay parça temini için süre verebiliyor peki ben ne yapacağım sürede, koca bir soru işareti.
-         V.b.


Son günlerde diğer her yerde olduğu gibi forumda da fazlası ile şikayet mesajları yer alıyor bakıyorum ya iş marka kavgasına dönüşüyor ya da cevap bile verilmeden kapatılıp gidiyor, yeri geldiği için bildiğimizi tecrübemizi paylaşınca da insanların hoşuna gitmiyor. Zannediyor ki bizde bir marka veya modelin düşmanıyız, çocuğuz, salakça bir takım tutar gibi marka tutuyoruz. Oysaki durumun vehameti gerçekten çok kötü, ben sadece bunun farkındayım, tek yaptığımda bu konuda daha büyük bir farkındalık yaratmak, ses çıkarmak, çünkü bu konuyla ilgili oldukça fazla bilgi ve deneyim biriktirdim. Ondan daha kötüsü marka birleşmeleri ve üretimdeki standartlaşma zaten tercihlerimizi kısıtlarken buna birde sorunsuz araç bulamamak eklendi.


 Son olarak yazdıklarımı kaale alın arkadaşlar, bu bir marka model sorunu değil, bu tüketici ile üretici arasındaki kavga, çünkü üreticilerin çoğu artık kısa süreli kullan at araçlara doğru araçlarını eviriyorlar, bu onlar için daha fazla üretim, daha fazla kar demek iken bizler için gereksiz tüketim israf demek, bu noktada hepimize görev düşüyor. Eminim birçoğunuz bizim gibi otomobil konusunda danışılan görüşlerine önem verilen kişilersiniz. İnsanlara tavsiye verirken bu yazdıklarımı gözünüz önünde bulundurun. Çünkü çeşitli saiklerle yayın yapan youtuberlar, sosyal medya fenomenleri sözde gazeteciler vesaire bu olumsuzlukları yayınlamıyor/yayınlayamıyor.


               Yazmak istedim.
O
4 ay
Ya Troller Ya Biz
Yıllardır forum yönetimini uyarıyorum bu tip insanlar yüzünden yazı yazamaycak hale geliriz, bunların inebilecekleri seviyeye biz inemeyeceğimiz için bunlarla bizim mücadele etme şansımız olmaz, doğal olarak forumda bilgi paylaşan insanlar gider yerine trol ordusu gelir diye velhasılı kelam durum ortada, nerede birşey yazsak birisi geliyor tartışmaya cekip prim kasıyor.
aşağıdaki konuya bakın mesela birsey yazmışım.https://forum.donanimhaber.com/usak-cagdas-citroen-rezaleti--160534605
önce mouseno gelip benim yazımı eleştiriyor
peşine yapay zeka diye birisi geliyor sapıkça diye hakaret ediyor
peşinden captain denen kişi direkt bana saldırıyor
sonra captain denen sahsın mesajını alıntılayan yapay zeka yine bana saldırıyor.

hiçbirisinin konu hakkında yazdığı hicbirşey yok.

şimdi değerli forum yönetimi bu adamların süresiz forumdan uzaklaştırılmasını ben talep ediyorum, yoksa ben 20 küsür yıllık forum üyeliğime veda edip bir daha bu forumda hiçbir paylaşımda bulunmayacağım.

Anketide forum ahalisinin görüşünü merak ettiğim için açtım.
Forum ahalisi sen terk et diyorsa zaten yönetimin ne istediğide benim için önemli olmaz.
lütfen konuyu bir süre silmeyin sizden rica ediyorum.

@anyhill @DENIZCISERKAN @kocaballi @gun
O
2 yıl
Eski Ama Hafif Bisikletler
Merhaba arkadaşlar.
Evde oğlumla birlikte kullandığımız 26 jantlı sedona marka bir bisikletimiz var.
Oğlanın boyu uzadığı icin daha büyük bir kadro ile değiştirmeyi düşünüyoruz.
Amacımız minimum bütçe ile bu işi halletmek.
Bu nedenle de,
Yeni bir bisiklet almak yerine ikinci el bir bisiklet alıp, varsa eskiyen parçalarını kendi isteklerimize göre yenilemeyi düşünüyoruz
Bisiklette aradığımız şeyler öncelikle en az 27.5 jant boyu, mümkün se hafif ama amortisörlu bir ön maşa, yine hafifliğe ve bütçeye destek olacağı v fren.
Bu şartları taşıyan eski (dolayısıyla fiyatı uygun) bildiğiniz modelleri paylaşırsanız sevinirim.
O
3 yıl
Elektrikli Skuter Yönetmeliği
Dün yaşanan kazalardan sonra, artık her yerde gördüğümüz ve uzun zamandır başta kullanıcıları olmak üzere tehlikeli olduğunu düşündüğüm (trafikte rastladığımız durumlar) elektrikli skuter (e-skuter) larla ilgili yasal mevzuata biraz göz atayım istedim. Çünkü testi kırılmadan birşeyler yapalım yazalım ki sonrasında dünkü gibi canımız yanmasın

Yönetmelik bu aletlerin kullanımın da yetki belgesi verilenlere 15 yaş şartı koymuş, bunun fiiliyatta işlemediği açık, her yerde 15 yaşın altındaki çocukların bunlara rahatça ulaşabildiğini ve kullanabildiğini görüyoruz, ki benim şahsi görüşüm 15 yaşın da trafik ortamında bir araç kullanabilmek için düşük olduğu.

Yine yönetmelikte yolcu taşıma yasağı konulmuş ancak iki kişinin aynı anda bu taşıtlara bindiğini hepimiz görmüşüzdür.

Yönetmelikte tespit ettiğim bir diğer konu ise bunların kullanımı için hiçbir şart,ehliyet vesaire aranmamasi, bence trafik dinamiklerini ve asgari kuralları bilmeyen birisinin hiçbir şekilde trafiğe çıkmaması gerekir bu nedenle bu araçları kullanacak kişilere mutlaka asgari düzeyde de olsa bir eğitim verilmeli.

Bir diğer husus ise hiçbir koruyucu ekipmanın kullanılması yönetmelikte zorunlu tutulmamış ve olası bir kaza anında kullanıcı tamamen şansıyla baş başa bırakılmış.

Daha belki bir çok noktada güvenlik zaafiyeti vardır, konunun uzmanı değilim, ancak konu hepimizin 3-4 yıldır tanıştığı ve trafik ortamında yeni yeni test ettiği bir konu, yönetmelik bile 2021 yılı Nisan ayında yayımlanmış, yani yasal durumu 1 yıldır netleşmiş.

Konunun yukarıda yazdığımız hususlarla birlikte ilgili bakanlıklarca tekrar değerlendirilmesi faydalı olabilir.
Ne dersiniz?
O
5 yıl
CaptainSkyWalker (erdal) arkadaşımız nerede acaba?
Kendisi malum piyasa uçacak kacacak diye hergün 10 konu açıyordu.
Kendisi ile mayıs ayında bir iddiamız oldu. (Okuyanlar olmuştur)
O Haziran sonuna kadar araç fiyatları %40 civarında artış olacak dedi.
Bende %10 dedim. ikimizde bazı araçlar seçtik Temmuz başında bakarız diye sözleştik.
Temmuz başında bana mesaj attı.
Değerlendirmemizi yapalım diye.
Ben değerlendirme mi yaptım ve aynen dediğim gibi oldu, kendisi ise o gün bu gündür forumda yok
Ne oldu acaba merak ettim varmı haberi olan.
O
5 yıl
Siirt_Şırnak_Cizre_İdil Yolu
Arkadaşlar iş yüzünden şu anda siirtte bulunuyorum bu bölgede görmediğim 2 il kaldı bunlardan birisi hakkari diğeri ise şırnak dolaysıyla hazır buradayken cumartesi günü başka bir işim çıkmazsa araç kiralayıp siirt şırnak cizre idil (mağaraköy ve meryem ana süryani kilisesi) rotasını izleyip geri aynı rotadan dönme niyetim var.
Neden daha ileri(midyat vesaire) gitmiyorsun diyorsanız en başta dediğim gibi oraların hepsini gezdim.
Neden hakkari ye gitmiyorsun diyorsanız cumartesi kar yagışlı gösteriyor risk almak istemiyorum.
Peki ne soruyorsun diyorsanız detaylı araştırmak için vaktim yok, yol üzerinde mutlaka gör dediğiniz mutlaka tad dediğiniz biryerler varsa paylaşırsanız sevinirim.
İlerde bilgi arayanların da işine yarayacağından eminim
O
6 yıl
Corolla Hybrid Yakıt Tüketim Yarışması.(Sonuçlar açıklandı.))
Toyota yeni hybrid corolla ile bir tüketim yarışması başlatmış. Hem aracını test ettiriyor hemde bu test sırasındaki tüketim değerlerini ölçerek en az tüketeni bulmaya çalışıyor. 24 ekime kadar sürecek bu organizasyona sizlerde katılabilirsiniz. Aynı zamanda her hafta 1 ünlününde katıldığı bu organizasyonda Doğan Kabak 3.3 Burcu Esmersoy ise 3.4 litrelik bir tüketim sağlamışlar. Her bayinin kendi içinde 1. Çıkaracağı bu organizasyona deneyimli bir hypermiler (yakıt tüketimi tekniklerini bilen ve uygulayan kişi) olarak bende katıldım. Ve sonuç olarak şu anda bulunduğum ilde açık ara öndeyim. Sizlerde bu güzel organizsayona katılıp skorlarınızı bizimle paylaşırmısınız.
İncelemek isterseniz benim tüketim detaylarım burada.
https://www.youtube.com/watch?v=fdB0aAIxxm8&feature=youtu.be


Güncelleme;

Aynı güzergahta kendi aracımız ile aynı sürüş şekli ile bir deneme yaptık. Sonuç linkte.

https://www.youtube.com/watch?v=GF0iOP7Zl3g&feature=youtu.be

2. Güncelleme;
Sonuçlar açıklandı, bulunduğumuz ilde 1.9 ile birinci olmuşum. İkincinin değeri 2.2
O
6 yıl
Arılara dikkat..
Bugün samsun_ankara arası gelirken sungurluda leblebi alma molası verdik, yola çıkınca benim camımda bir arı olduğunu fark ettim. Bu konularda tecrübeli ve hassasımdır önce güvenlik diyenlerdenim yani. Bu yüzden camı açtım ve eşime dikkat et çıktığından emin ol dedim. Cam sonuna kadar inince arı yok oldu. Bizde çıktı sandık meğerse aşağı doğru inen camla birlikte ya cam kanalına inmiş yada aracın içinde bir yere kaçmış, ben o sırada araç kullandığım için (çok büyük hata) eşimden takip etmesini istemiştim oda gözünden kaçırmış demekki camı kaldırıncada bizim arı kardeş tekrar aracın içine gelmiş.
Biraz sonra boynumda bir sinek hisettim ve elimi boynuma götürünce arı parmağımdan soktu. O anda hızım bayağı yüksekti. Minicik bir hata telafisi olmayacak sonuçlar doğruabilir. Mesela,
Eşiniz aracı kullanıyor olabilir (mesela benim eşimin aynı şey başına gelse neler olanileceğini tam kestiremiyorum)
O yüzden benim yaptığımı yapmayın kenara çekip durdurun ve arının araçtan çıktığından emin olduktan sonra yolunuza devam edin.
Özellikle eşiniz kızınız araç kullanıyorsa bu konuda onları uyarın derim
Herkese kazasız belasız sürüşler dilerim.
O
6 yıl
508 SW
Forumda dikkatinizi çektimi bilmiyorum ama uzunca bir arayıştan sonra tam istediğim tarzda ve özelliklerde bir araç bulunca sıfır ayarında (28.000 km de ve 2 yaşında) ki 1.6 ehdi motorlu etg6 (yarı otomatik) şanzımanlı citroen cactus aracımı hemen satıp (bir arkadaşım istedi) samsundan maraşa gidip 2012 model 1.6 ehdi motorlu auto 6r (yarıotomatik) şanzımanlı 508 aracımı aldım.
Şu güne kadar sahibi olduğum bütün araçlar hakkında bilgilendirici konular açtım amacım aracın reklamını yapmak değildi (okuyanlarda bilirler aracın negatif tarafları üzerinde durmaya çalışmışımdır) aldığım araçların neredeyse tamamı çok düşük satış adetleri olan modellerdi yada motoru tercih edilmeyen araçlardı ve ben fiyat fayda olarak önde oldukları için almıştım ama herkes bizim kadar otomobille ilgili olmadığından piyasada az bulunan bu araçlar hakkında kolay kolay bilgi bulamıyordu bu yüzden amacım bilgi arayanlara bilgi havuzu sunmaktır.

Aslında bu araç hakkında konu açmak niyetim yoktu ama birkaç arkadaş sorunca bugün de Station Wagon larla ilgili bir konu açılıp Oradaki arkadaş bilgi isteyince yazmam gerektiğini düşündüm Konu açmak istememe nedeni ise bu konunun da aracın yarı otomatik şanzımanı üzerinde döneceğini tahmin etme m'dir çünkü bu forumda ne zaman yarı otomatik şanzımanlı Bir aracın konusu açılsa hemen herkes tukaka şeklinde yorumlar yapmaya başlıyor Oysa bu araç Benim 3. yarı otomatik şanzımanlı aracım yani ne istediğini bilen insan için bence sıkıntı yok Ve şunu da çok net söyleyebilirim kullanmasını bilen için bu araçlarda silkeleme vesaire gibi problemler çok fazla yaşanmıyor Tabii ki bir tork konvertörlü şanzıman kadar konforlu değil Bunu iddia eden zaten yanlış söylüyordur yalan söylüyordur.
Neyse artık konuyu açtık bi kere başımıza geleceklere şimdiden hazırız.


Öncelikle 508 modelinin genel özelliklerinden detaylı olarak bahsetmeyeceğim çünkü bununla ilgili çok fazla incelenecek kaynak var ben size sw'nun ayırıcı özelliklerini öne çıkaracağım.
Öncelikle aracın sedan kardeşinden farkı sadece bagajımı evet bagajı yani sedanı ile aracın arka koltuklarına kadar her şey aynı peki fark nerede
< Resime gitmek için tıklayın >
İşte burada devasa bir bagaj o bagajın üzerini örtmeye yarayan bir perde ve perdenin arkasında kabin ile bagajı ayoran bir file. File ve perde ayrı ayrı çıkıp ayrı ayrı takılabiliyor arka koltukları yatırıp file aparatını yatan arka koltukların üstüne monte edip gerekirse Aracın ön tarafı ile arkasını tamamen file yardımı ile birbirinden ayırabiliriz şu an tatilde olduğumuz için aracın bagajı full dolu bu yüzden bunları size gösteremedim Fotoğrafla, ama en kısa zamanda bunların fotoğrafını çeker ilgilenen olursa buraya yüklerim.

Sedanıyla Boy olarak aralarında 2 cm uzunluk 3 cm yükseklik farkı fark var. Yükseklik farkıda muhtemelen tavan raylarından mütevellit.
Tasarım olarak sw' u beğenmiyorsanız birşey demem (bence sw lar sedandan çok daha güzel ama çoğunluğun tam tersini düşündüğünün farkındayım)
Ama işlevselliğinden vaz geçtim sadece komple cam tavan farkı için bile sw tercih edilebilir.
< Resime gitmek için tıklayın >

Bagajın içini biraz anlatacak olursam, içinden arka koltukları yatırma imkanınız var,bagajın yan iki tarafında ıvırzıvırları toplayacağınız gözler var bununla birlikte 12 voltluk bir çıkışta var ve ben denk gelirse orası için bi oto buzdolabı almaya niyetliyim.Yukarıda dediğim gibi bagaj dolu detaylı fotoğraf yükleyemedim ama ilerleyen zamanda yüklerim
< Resime gitmek için tıklayın >
Bu fotoğrafta bagajda 1 adet 20 jant 1 adet 26 jant bisiklet 1 koli su ve bilumum piknik nevalesi var ve 3 kişi seyahat edebiliriz ki bagajda daha fazlasıyla yükleme alanı olduğu da görünüyor zaten.
Gelelim motor performansına ruhsatta yazdığına göre aracımızın ağırlığı 1600 kgya yaklaşıyor
Bu devasa kütleyi 1.6 e-hdı 112 HP motor taşımaya çalışıyor. yeterli bir performans olduğunu söyleyebilirim ama ama fazlasını bekleyenleri tatmin etmeyeceği de açık, şanzıman konusunda ise tek söyleyeceğim şey düz vites araba kullanmayı bilen ve performanslı kullanım sitili olmayan birisi 2 günde adapte olur ama tam otomatik vitese alışkın veya beklentisi öyle olan biriside çok memnun kalmaz.

vites geçişlerine Gelecek olursak benim yarı otomatik şanzımanlar ile en ufak bir sıkıntım yok bu peşpeşe 3. Yarı otomatik aracım,araca binen herhangi bir kişinin de ben kullanırken bu aracın yarı otomatik olduğunu anlama ve rahatsız olma şansı da yok. vites geçişlerinde hissetme Sarsıntı vesaire gibi olaylar ben yaşamıyorum bunda en büyük etken de 20 yıl düz vites araba kullanmış olmam ve halen Bugün de düz vites kullanıyor olmam. Makine bildiğin düz vites sadece debriyaj yok hepsi bu, Bu yüzden benim için aracın yarı otomatik olmasının hiçbir önemi yok ama bu herkes için böylemidir değildir Çünkü insanlar otomatik deyince tam otomatik vites istiyorlar, algılıyorlar bunuda onunla kıyaslıyorlar Bu yüzden Çoğu kişi yarı otomatik beğenmez O yüzden bir başkası adına ben fikir beyan etmek istemem ve tavsiyem odur ki yarı otomatik alacak birisi mutlaka bu aracı kullanıp kendine uyup uymadığını test etmelidir.
aracın yalıtımı gerçekten başarılı ancak 120 km den sonra yavaş yavaş rüzgar sesi almaya başlıyor.
Yol tutuşu ise bu kütledeki kocaman bir araçtan beklenmeyecek kadar iyi bunuda görece sert süspansiyonlarına yorabiliriz.
Gelelim 508 sw alacak kişilerin en fazla kafasının karıştığı noktaya donanıma.
Şimdi öncelikle o yıllarda (2011_2012 ve 2013 model sadece var) 508 lerin 3 donanım seçeceği var
1_accses(en bazı)
2_active (orta)
3_allure (en full)
Ancak sw lar tek donanım paketiyle gelmişlerdir.(active)
Peki o zaman nedir karıştırılan dediğinizi duyar gibiyim.
Şöyleki active donanım paketlerine ek opsiyonların sw larda sunulması araçları çok farklı hale getirmiştir.
Bu opsiyonlar.
4 bölgeli klima paketi (yan cam perdeleri pakete dahil)

< Resime gitmek için tıklayın >
Navigasyonlu multimedya ekranı

< Resime gitmek için tıklayın >
Gündüz ledli ve adaptif xenonlu farlardır.
Bunun dışında 2013 yılında sonra active paketli tüm 508 lerde elektronik el freni ve anahtarsız giriş çalıştırma standart olmuştur.
Yukarıda saydığım opsiyonlar bir araçta varsa bu araç en dolu pakettir.
Şimdi gelelim bu araçlarla ilgilenlere notlara.


Bu 508 lerde satanlar genelde masrafları biriktirip satıyorlar.
Örneğin 120.000 den sonra her an enjektör masrafı çılabilir. ( bu nokta kesin değil ama yaşanma ihtimali var)
180.000/10 yıl triger ve altenatör gergi seti (ihtiyat anlamında daha aşağıda değiştiemkte fayda var)
Baskı balata (kullanıma bağlı tabi ama aşağı yukarı 100.000 den sonra değişim gerekebiliyor uzun yol kullanımında 250.000 km de değiştirende var)
Lastikler
Start stop akü.
Periyodik bakım.
Muayene.
Paspaslar.
Vb.
Gibi o yüzden eğer bu araçlarla ilgileniyorsanız.
Fiyatı değerlendirirken bunları mutlaka göz önünde bulundurun.
Benim aldığım araçtan örnek vereyim.
Satan lar enjektör sıkıntısı çıkınca aracı servise bırakmışlar normalde 8000 tl ama tamamen servis bakımlı olduğu için pejo 4000 tl almış tabi bunun içinde bakımı şart koşmuşlar dolaysıyla ben enjetör ve bakım derdi yaşamadım.
Ama muayeneye 3 gün vardı, lastikler bitikti, paspasları deüiştirdim çok eskimişlerdi, start stop çalışmıyordu (akünün gücü azalmış) aküyü değiştirdim
Sol ayna sinyali çatlaktı onu değiştirdim.
Dolaysıyla alım bütçesinin üzerine bayağı bir masraf yaptım.
Şu anda bir sıkıntı yok ama önümüzdeki süreçte triger ve baskı balata masraflarıda olacaktır.
Ben bütün bunları bilerek ve hesaplayarak aldım.
Siz veya bir başkasınında faydasına olur diye yazayım dedim.
Şimdi gelelim yakıt tüketimine
Bu değer samsun dan ankaraya (sıfır rakımdan 900 e)
< Resime gitmek için tıklayın >
(2 yetişkin 2 çocuk klima hep açık bagaj full)

Buda ankara konya arası (dün yol) yularıdakinden farkı klima sadece 50 km çalıştı.
< Resime gitmek için tıklayın >

Şehir içinde de şartlara göre 6 ile 8 litre arasında bir tüketimi var.

Beğendiğim tarafları full donanımı (4 bölgeli klima, navigasyon, adaptif zenon, komple cam tavan, otomatik katlanır ayna, ayna ve kapı altı ışıkları, arka cam perdeleri), Elektirikli ön koltukların rahatlığı, genişliği, yakıt tüketimi, tasarımı, 130.000 km deki aracın içindeki sıfır deformasyon, ortalamanın üzerindeki (standart sistemleri kast ediyorum) ses sistemi, çok başarılı kliması, düşük süratlardeki yalıtım düzeyi vesaire sayılabilir.

Aracın eksi taraflarını toplayacak olursam,(aklıma gelenler) göğsün içinden klima veya başka şeylerden gelen sesler var, yarı otomatik şanzımanın bana göre sıkıntı olmayan karakteristliği, şehir içi bazen keşke bir tık daha yumuşak olsaydı diyebileceğim süspansiyonu, geri görüş kamerasının olmamasını, 120 den sonra gelmeye başlayan rüzgar sesini (bu noktaya kadar başarılı) sayabilirim.

Araç servis bakımlı olduğu için bütün geçmişini kontrol ederek aldım ve 130.000 km ye kadar rutin bakım harici servise sadece enjektörler yüzünden gitmiş ve bu yüzden de sahibi aracı satışa çıkarmış zaten

Neyse yazdıkça konu uzuyor ve telefondan yazdığım için eminim bir çok hata oldu ilerleyen günlerde bilgisayardan konuyu düzenlerim. Dediğim gibi bir arkadaşbu akşam yazarım dediğim için alel acele açtım hatalarımız varsa affola.
O
6 yıl
Kahramanmaraş Zabuncuoğlu peugeot bayisine yakın olan birisi varmı?ı
Arkadaşlar kendime bir araç alacağım ailecek biraz titiz insanlarız bu yüzden her arabayı beğenmiyoruz aradığım modeleden bulunduğum ilde veya yakın illerde satan yok kahramanmaraşta bir araç buldum Peugeot bayi zabuncuoğlu otomotivde buraya yakın olan bir arkadaşımız varsa rica etsem bi araca bakabilirmi (içinde sigara kokusu, deformasyon vesaire varmı gibilerinden)
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.