G

Yüzbaşı
23 Kasım 2011
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
5 üye
Görüntülenme (?)
199 (Bu ay: 1)
Gönderiler Hakkında
G
3 yıl
Skoda kamiq mi VW Polo mu?
1.0 tsi dsg premium paket kamiq mi 1.0 tsi dsg comfortline polo mu?

Aracı 2-3 sene kullanırız en az. Sonrasında skodayı satmaya çalışırken zor satılır diye düşünüyorum. Bir de skoda kamiq bitti artık tamiq üretilecek derse işler iyice çıkmaza girer. En büyük çekincem bu skoda ile ilgili.

Onun dışında arada 40-45 lira gibi bir fiyat farkı var (sarı sitede).

Siz olsanız hangisini tercih edersiniz arkadaşlar? Çok kararsız kaldım.
G
8 yıl
Satılık Ford Kuga 2.0 TDCİ 4x4 Otomatik 57.500 KM
Arkadaşlar aracımızı satmak istiyoruz.

Ford Kuga, 2011 model, 4x4, 2.0 dizel, otomatik, siyah renkte.

Araçta en ufak kaza, boya, değişen bulunmamaktadır.

Araç titanium pakettir. İlk günder beri bizde. Çok kullanmadığımız için satma kararı aldık.

Lafı çok uzatmak istemiyorum. Araç bir an evvel yeni sahibine kavuşsun diye olabilecek son fiyatı yazıyorum.

Takas düşünmüyoruz. Araç ankarada. Dileyen arkadaşlar gelip görebilir. Plaka isteyen arkadaşlar özel mesaj atarlarsa plaka ve şasi no bilgilerini gönderirim.

Fiyat: 72.500 TL
İletişim: 0532 296 38 64
G
9 yıl
Mercedes C 180 W205 Pişmanlığı - Çözülmeyen Sorunlar - Yetkisiz Servis - Yargı Süreci
Öncelikle herkese iyi forumlar diliyorum;

2014 yılı haziran ayında mercedes ile tanışmam benim için tam anlamıyla pişmanlık süreci oldu. 

Dilimin döndüğünce (klavyemin yettiğince demek daha doğru olacaktır) süreci anlatmak istiyorum. Amacım benim yaşadığım problemleri başka hiç kimsenin yaşamaması için tecrübelerimi aktarmak. 

İlk olarak belirtmeliyim ki yazımda herhangi bir isim veya bayi adı paylaşmayacağım. Fakat süreci 1 e 1 olduğu gibi yansıtacağım. 

Şunu da özellikle belirtmek isterim ki sol bacağım; tüm bu süreçte daha önceden geçirmiş olduğum ağır bir trafik kazası sebebiyle sol ayak bileğimdeki problemden ötürü baş parmağımdan dizime kadar alçıdaydı ve 2 koltuk değneği ile hareket ediyordum. Hala daha 2 koltuk değneği kullanıyorum. Lütfen okurken bu kısmı sürekli hatırlamanızı ve gözünüzde canlandırmaya çalışmanızınızı rica edeceğim. 

06/2014 de; alacağım aracı uzun bir süre kullanmayı planlayarak bulunduğum ildeki yetkili satıcıya gittim. Sıralayacağım özelliklere sahip W205 kasa C180 siparişi verdim. Amacım aracımı uzun bir süre (minimum 5 yıl) sorunsuz (Mercedes markasının da sorunsuzluğuna güvenerek) kullanmaktı. İlk olarak aracın opsiyonlarını listeyelim;

- C 180 AMG Paket
- Metalik tenorit grisi
- Koyu kahverengi ıhlamur ağacından ahşap süslemeler
- Sürüş yardım paketi Plus
- Keyless-go konfor paketi 
- Burmester surround ses sistemi
- Ön camda sanal gösterge paneli
- Led akıllı ışık sistemi
- Adaptif uzun far yardımcısı
- Bagaj vale kilidi
- Karartılmış arka camlar
- Isıtmalı cam suyu yıkama sistemi
- Eşya gözü paketi
- Airbalance kokulandırma paketi
- Airmatic çeviklik paketi

Siparişim 10/2014 de bayiye ulaştı. İşlemler vs derken aracı 2 gün içinde teslim aldım. 

Bu bekleme süresi içerisinde, araç geldiğinde hazır olsun diye, 4 adet orijinal AMG jant (1 e 1 üzerindeki jantların aynısını kışlık olsun diye), 4 adet kışlık lastik, ön-arka paspas seti, bagaj havuzu, 4 adet lastik basınç sensörü, çeşitli anahtarlıklar ve şu an hatırlayamadığım birkaç aksesuarı da yedek parça bölümünden sipariş ettim. Bunların hepsi net hatırlayamamakla birlikte 10.000 TL civarı tuttu. (Tek tek faturaları mevcut)

Aracı kullanmaya başladığım andan itibaren sipariş esnasında maalesef ekleyemediğim (sipariş edilemediğinden dolayı) comand online ın eksikliğini hissetmeye başladım. Yine aynı servis aracılığı ile comand online ana ünitesi, comand online ekranı ve WiFi antenini sipariş geçtim. O esnada almam gereken 2 kablo seti daha (aslında hiç alakası olmadığını sonradan öğrendim) olduğunu söylemeleri üzerine onların da siparişini geçtim. Aradan geçen 4 ay sonunda, tarafıma defalarca, oyalamak açısından söylenenler sonrasında ortaya saçma sapan bir durum çıkmıştı. Tabi bu süre içerisinde konuya MBT de dahil olmuştu ve onlarla da sürekli görüşüyordum. Sipariş ettiğim parçalardan ekran, anten ve 2 kablo seti gelmişti fakat comand online ana ünitesi ithal edilemiyordu. İthalat kapısı MBT sayesinde tamamıyla kapanmıştı. Servisle baş başa kalmıştım ve servis gelen parçaları almam konusunda baskı yapmaya başlamıştı. Gelen parçalar ana ünite olmadan tek başına hiçbir işe yaramıyordu. Servise siparişimin tamamının gelmediğini ve bu sebepten parçaları almak zorunda olmadığımı üstü kapalı anlatmaya çalışsam da nafileydi. Açıkcası biraz üstelesem, çıkıp gitsem yapabilecekleri birşey yoktu. Ama hem servis ile olan ilişkimin bozulmaması adına hem de ciddi manada başıma bela olan iyi niyetimden ötürü bir çözüm aramaya başladım. Bir arkadaşım sayesinde ana üniteyi Almanya'daki bir servisten sipariş ettirip, arkadaşımın ziyarete gelmesiyle de getirtmiş oldum. Normalde ekranı ve diğer parçaları ana ünite ile Almanya'dan sipariş edip getirtsem buradakinden çok daha az bir ücret ödeyeceğim halde yukarıda da yazdığım üzere ilişkiler ve iyi niyetten ötürü servisteki parçaları da alarak (tabi boş yere gelen 2 adet kablo seti de dahil) sistemi toparlamış oldum. 

Servis vasıtası ile parçaların montajı kodlaması yapıldıktan sonra iş bu defa haritaya geldi. Bu defa tecrübem vasıtası ile onu direkt Almanya'dan sipariş edip getirttim. Bir de üzerine ülkemizdeki servislerin genel yetersizliği ve yetkisizliği sebebiyle yalvar yakar harita aktivasyon kodu almam gerekti ki çok şükür onu da başardım ve bu işi sonlandırdım. 

Aradan bir süre geçtikten sonra araçla ilgili esas problemler baş göstermeye başladı. Direksiyonu; hızdan, hareketten, yoldan ve aracın bulunduğu zeminden bağımsız olarak herhangi bir şekilde çevirdiğimde gelen bir uğultu sesi peydah oldu. 

Bu ses üzerine bulunduğum ildeki servise gittim. Direksiyon mili ve körüğünün değişmesi gerektiğini söylediler ve garantiden işlemi hallettiler. (Bu işlemleri yaparken hiçbir şekilde wis dökümanlarına riayet etmediler ve en basitinden dökümanda açıkça yazmasına rağmen var olan 1 adet vidayı değiştirmemekte ısrar ettiler. Bahsettiğim ilişkiler ve iyi niyetimden ötürü hiç ses çıkarmadım) Aracı teslim aldıktan sonra hem test etmek hem de temizlemek açısından garajıma getirdim. Fakat sorun maalesef çözülmemişti. Bu yetmemiş gibi kapı eşik kaplamasının sol ayak dayama kısmına dayanan yerini, mil değiştirme esnasında sökerken tek kelime ile mahvetmişlerdi. İnanın elinize bir jilet alıp kesmeye çalışsanız o hale getirmeniz pek imkan dahilinde değil. Bunu da farkedince kalkıp servise geri gittim. Önce samimiyetimin çok daha fazla olduğu yedek parça şefine durumu anlatıp nasıl bir yol izlemem gerektiğini sordum. Hatta gerekirse (işte bunlar hep bahsettiğim iyi niyet) parçanın ücretinin bir kısmını karşılayabileceğimi de söyledim. Kendisinin bana biz yedek parçayız karışamam demesi üzerine müşteri danışmanı arkadaşı çağırdım. Ona durumu gösterdiğim esnada servis müdürü de şans eseri oradan geçmekteydi ve beni gördüğü için selam verme amacıyla gelince durumu görmüş oldu. Tabi durumu görünce ortada soğuk bir rüzgar esti ve hemen sonrasında benim yabancı olmadığı yeni parçanın sipariş edilmesini söyledi. Aracın başından ayrıldıktan sonra sipariş için yedek parçaya gittiğimde sanki ben hiç gelip akıl almaya çalışmamışım gibi ne yapmam gerektiğini sormamışım gibi hatta ücretinin bile bir kısmını ödemeyi teklif etmemişim gibi bir triple karşılaştım. Yok efendim neymiş niye olay servis müdürüne kadar gitmiş biz aramızda çözermişiz falan da filan. (sanki servis müdürünü ben çağırdım, sanki az önce bunları söylememişim gibi) Yine alttan alıp aman ayıptır aman efendi olalım diyerekten tek kelime dahi etmeden servisten ayrıldım. 

Direksiyon sesi probleminin çözülmemesi üzerine tam o arada da bir İstanbul seyahati yapmam gerektiğinden bu olayı bir de merkez atölyeye danışayım dedim. Bulunduğum ildeki servisten merkez atölyeden nasıl randevu alabilirim diye yardım istediğimde çok sağolsun servis müdürü beni 444 62 44 müşteri temsilciliğine yönlendirdi. Aslında bu şahsın niyetini o an anlamalıydım ama yine toz kondurmamayı tercih ettim. Müşteri danışmanı arkadaşa rica ettiğimde o mail yolu ile MBT ile iletişime geçti ve beni aradı. Söylediği cümle eksiksiz olarak "..... hanım ile iletişime geçin" oldu. .... hanım sanki yan komşumuzdur gibi ne bir telefon numarası ne bir mail adresi. Hiçbir iletişim bilgisi yok ;) Muhtemelen telepati ile iletişim yönümü geliştirmeye çalışıyordu. Neyse ben yine bir şekilde genel müdürlüğü arayarak merkez atölyeden randevu almayı başardım. Bu arada unutmadan randevu alırken .... hanımı da sordum. Bana kendisinin 3 haftadır izinde olduğunu ve 1 hafta daha izinli olacağını söylediler. (Güler misin, ağlar mısın)

Araçla merkez atölyenin kapısında saat 8 de hazır bulundum. (Fiziki durumumu hatırlayınız) Araç içeri alındı ve beklemeye başladım. Sorunumun direksiyonu çevirince gelen ses olduğunu da yine özellikle belirttim. Öğleden sonra 15:00 gibi biten incelemeler sonucunda merkez atölyedeki atölye şefi ve müşteri danışmanı durumu anlatmaya başladılar. Sesin var olduğunu, direksiyon kutusundan geldiğini, açıkça duyulduğunu kabul ettiklerini fakat bu sesin direksiyon kutusu içerisindeki kayışların (artık hangi kayışsa bilemedim) geldiğini ve çalışma prensibi gereği normal olduğunu söylediler. Hatta diğer araçlarda da var diyerek test sürüşüne davet ettiler. İşte olacak bu ya test sürüşü için getirilen araca; atölye şefi, müşteri danışmanı ve ben bindik. Aracı kullanmaya başladığım andan itibaren dışarıda 33-34 derece olan sıcaklık aracın içinde -33 derecelere inmişti. Çünkü bunda da ses var dedikleri araçta bırakın direksiyonu çevirince gelen sesi, en ufak başka bir ses dahi yoktu. Bunu söylediğimde atölye şefi farklı bir tez ortaya attı ve bu araç yoldan geldi sıcak olduğu için ses gelmiyor diyerek yeni bir aforizma ile karşıma çıktı. Aynı esnada arkada oturan müşteri temsilcisi de psikolojik olarak telkinlere başlayarak "hocam siz kimsenin dediğine kulak asmayın, aracınızı rahatlıkla kullanın, aracınız çok güzel" gibisinden devam etti. Test aracından indikten sonra ben konuşmalarına fırsat vermeden (işlemi bildiğim için) eğer mümkünse aracıma bir de ön cam kamerası kalibrasyonu yapılmasını istedim. Şaşırdılar ama konu direksiyon üzerinden ayrıldığı için hemen kabul ettiler. Fakat fark edemedikleri şey şu idi ki bu kalibrasyon için aracın yola çıkması ve uzun bir süre (yaklaşık yarım saat kadar) aracın yol alması gerektiğiydi. Bir de hadımköyde olduğumuzdan kalibrasyon işlemi için çıkacakları yol TEM olacaktı. En kötü ihtimalle İstanbul tarafına gitseler git gel yaklaşık 15 km yol olacağını hele Edirne tarafına giderlerse bu mesafenin çok daha uzayacağını, dolayısı ile de aracın ısınacağını tahmin edemiyorlardı. Herşey tam da düşündüğüm gibi oldu. Yola çıktılar ve 5 dk sonra cepten aradılar. Araçta hgs mi ogs mi olduğunu sordular. Böylece TEM e girdikleri de kesinleşmiş oldu. Geldiklerinde yaklaşık 30 km yol yapmışlardı. Kalibrasyonun da tamamlandığını söylediler. Aracı stop etmeden aracın sürücü koltuğuna geçmek üzereyken atölye şefine hava baya sıcak araçta baya yol yaptı yeterince ısınmıştır dedim. O esnada anladı ama çok geçti. Sesin hala devam ettiğini ve ısınma ile alakası olmadığını da böylece kanıtlamış oldum. Fakat ısrarla yine aynı şeyleri tekrarlamaya başlayınca ve aracı bırakın dese dahi (saat 17:00 olmuştu) fiziki durumum sebebiyle aracı bırakamayacağım için daha fazla üsteleyemedim. 

Araçla oradan çıktıktan ve İstanbul'daki işlerimi bitirdikten sonra ertesi gün 5 günlüğüne tatil yapayım dedim. Gidiş yolunda bir sorun yoktu (tabi direksiyonu çevirince gelen sesi saymazsak). Dönüş yoluna geçtiğim esnada soğuk asfalt diye tabi ettiğimiz bir yolda ilerlerken (bilenler bilir Milas - Didim yolu, tam mengerler Milas bayinin önünde) araçtan inanılmaz bir metalik ses gelmeye başladı. Eşim de, ben de inanılmaz derece korktuk. Ses inanılmaz rahatsız edici düzeydeydi. Hemen mengerler Milas'a gireyim dedim fakat pazar günü olduğu için kapalıydı. Aracın dıştan kontrollerini bir petroldeki kanalda yaptıktan sonra yola devam ettim. (Bu arada sesi video ile kaydettim. Dileyen olursa gönderebilirim. Çok net bir kayıt oldu.)

Derken ikamet ettiğim şehire geri döndüm. Direksiyondaki ses probleminin devam etmesi üzerine aynı servisten yine randevu aldım. Bu defa onlar da direksiyon kutusundan geldiğini söyleyerek direksiyon kutusu siparişi verdiler. Burada belirtmem gerekir ki aracındaki direksiyon kutusu Almanya tarafından güncellenmiş. Yani parça numarası değişmiş ve bu durum da parça kataloğunda açıkça görülmekte. Israrla yeni kuyuyu getirin dememe rağmen MBT nin elinde eski kutu var yeni parça numaralı olanı istesek de ellerinde eski parça numaralı kutu olduğu için onu göndereceklerdir cevabını aldım. Yine ilişkiler ve iyi niyetimden ses etmedim. Direksiyon kutusu geldi, yine hiçbir şekilde wis talimatlarına uyulmadan, talimatta özellikle değiştirilmesi belirtilen direksiyon kutusunu tutma plakalarını ve yine değiştirilmesi gereken bütün tutma vidalarını değiştirmeden kutuyu değiştirdiler. Fakat ses sorunu yine çözülmediği gibi bu defa da başka bir sorunla karşı karşıya kaldık. Servisin rot cihazı eskiydi w205 kayıtlı araçlar içinde yoktu. Hatta daha da ilerisi w205 + airmatic (code 489) hiç yoktu. Araç düz gittiği halde direksiyon neredeyse 90 derece çevrili duruyordu. Bu sorun üzerine saygı değer servis müdürü "hocam yabancı değil götürür yaptırır" buyurdu. Bende nerede yaptırabileceğimi sordum ve servisten ayrıldım. 2 saat içerisinde tam 4 rot balansçıya gittim ve toplamda 175 TL harcayarak aracın rot ayarını ve direksiyonun düz konuma getirilmesi işini yaptırdım. (Bu kısımda yaşadığım rezilliği hatırlamak dahi istemiyorum, ki bulunduğum yerdeki hiç bir rot balansçıda bırakın airmatic + w205 ayarlarını standart w205 ayarları dahi yoktu. Kara düzen zor bela birşeyler yapıldı.)

Fakat esas sorun ses problemiydi ve devam etmekteydi. Ertesi gün tekrar soluğu serviste aldım. Bu defa aracın direksiyon simidi söküldü. Airbagin çıkarılması gerektiği için direksiyonun arkasındaki çıkarma delikleri de deri ile kaplı olduğundan oralar delindi. Tekrar direksiyon mili direksiyon kutusundan ayrıldı bir sürü deneme ve yanılma sonucunda bu defa sorunun direksiyon kolonunda olduğu söylendi. Bulunduğum ildeki servis de ağır vasıta servisi de olduğu için ağır vasıtanın ustabaşından da bir görüş alındı. O da sorunun direksiyon kolonu olduğunu söyledi. Ortada net birşey yoktu. Direksiyon kolonunu söküp bakacaklarını muhtemel sorunun oradan kaynaklandığını söylediler. Aynı esnada ağır vasıta usta başı (kendisi ile uzak akrabalığımda bulunduğundan) "hocam söktürme kolonu bizim onu sökecek aparatlarımız özel aletlerimiz ve tecrübemiz yok bir yeri kırılacak iyice kötü olacak" diye ekledi. Bende hem bu sözler hem de güvenimin iyice sarsılması üzerine açıkcası bu kolon sökümü olayına çok sıcak bakamadım. Ki haklı sebeplerim vardı. En basitinden deneme ile sorunu bulmaya çalıştıkları sırada usta, direksiyon kutusunun üzerindeki bir vida ile (su tahliye vanasına benzer ama o değil) oynamış ve vidanın ağzını yalama etmişti. Bunu farkettim fakat yine işte o lanet ilişkiler, dostluk ve iyi niyetimden dolayı ses çıkarmadım. Aracın toplanmasını isteyerek teslim aldım. Özellikle belirteyim yine direksiyon eğri ve rot ayarı bozulmuştu. Servis müdürü yine aynı şekilde "hocam yabacı değil" buyurdu. Ama bu defa hayvan terli olduğu için ben sanayi ile muhattap olmak istemediğimi özellikle belirtince olay çıkmaza girdi. Usta gitsin yaptırsın dediğimde ustanın arabayı kullanamayacağını ancak benim ya da kardeşimin kullanması şartı ile (ilk başta hiç izin vermiyordu, (fiziki durumu hatırlayınız) ben o halde odasına çıkıp kendisinden bu izni rica ettikten sonra izin verildi) gidebileceklerini söyledi. Hep bahsettiğim iyi niyet ve ilişkilerden sebepli kabul ettim. Araçla gittiler rot vs işini halledip döndüler ve servisten ayrıldım. Artık sorunun çözümü ile ilgili umutlarım iyice azalmıştı. Aracı bu şekilde kabul etmeye çalışıyordum. 

Net tarihi hatırlamamak üzere ikamet ettiğim şehirden çıkıp eşimle beraber küçük bir tur yapalım diyerek (cumartesi, pazar) araçla yola çıktık. Fakat yol resmen benim için eziyete dönüştü. Araç resmen at arabasına dönüşmüştü. Daha önce bahsettiğim Milas - Didim yolunda gelen ses bütün yol boyunca bize eşlik etti. Sürücü koltuğu sanki içeride birşeyler kırılıyormuşçasına çatırdamaya başladı. Aracın sol ve sağ havalandırma çıkışlarından sürekli çıtırı sesleri gelmeye başladı. Öyle ki araba ile alakası olmayan eşim dahi tüm bunlardan ciddi derecede rahatsız olmaya başladı. Eşim yanımda olmasa aracı bulunduğum yerde bırakıp otobüsle dönmeyi bile düşünür hal gelmiştim. Zor bela sabrederek ikamet ettiğimiz ile geldik. Tabi bu arada tüm bu sesleri videoya kaydetmeye çalışmıştım. 

Aracı ertesi gün yine servise götürdüm. Videoyu servis müdürüne izlettim. Servis atölye şefi ve ustası ile 200 KM (yanlış okumadınız 200 KM) test sürüşüne çıkarak tüm problemleri tek tek görmelerini sağladım. O gün saat geç olduğu için aracı bırakamadım ertesi gün götürmek üzere sözleştik. 

Ertesi gün aracı servise götürdüm. Yine direksiyonu çevirince gelen ses ve yapmış olduğumuz uzun test sürüşünde tespit edilen problemlerin (ayrıntılarına özellikle girmiyorum çünkü 1 numaralı problem direksiyonu çevirince gelen ses) çözümü için bıraktım. (Bu arada yazı çok uzun olduğu için pek değinmedim ama tek problem ses problemi değildi. Sesin yanı sıra ilk gündem beri defalarca farklı yerde balans yapılmasına rağmen, jantların lastiklerin sıfırı ile değiştirilmesine rağmen tıpkı bmw f30 lardaki gibi sürekli devam eden direksiyon titremesi problemi de bütün bu süreçte bana eşlik etti.)

Araç yaklaşık 1 hafta serviste kaldı. Hatta gösterge paneli ve havanlandırma çıkışlarından gelen sesler için göğüsün komple sökülmesi gerektiğini söylediler. Tabi kabul etmedim. Servis müdürü ile görüştüğümde araç ile uğraşmaktan yorulduğumu, gerekirse aracın ikinci elde bayi tarafından değerlendirilmesini bu konuda bana yardımcı olmalarını vs söyledim. Güya yardımcı olacaktılar. Fakat olayın çok detayına girmeden bana söylenen benim müşteri olduğumdu. İşte o an benim için herşey bir anda değişti. Artık herkes kılıçlarını çekmişti. (Daha anlatacak çok şey var bu durumla ilgili ama yüzeysel geçiyorum)

Dün (perşembe) saat 17:15 de arandım. Aracı gelip almam söylendi. Müsait olmadığı ancak yarın (cuma günü) gelebileceğimi söyledim. Aradan 5 dk geçmeden tekrar aynı arkadaş aradı. Servis müdür aracı gelip almam gerektiğini buyurmuş. Sinirlendim fakat yine aynı şeyleri müsait olmadığımı vs söyleyerek kapattım. 

Bugün (cuma günü) saat 15:00 gibi aracımı teslim almaya gittim. Gidince iş emrini istedim. Yazdırdığım problemlerin bir kısmını güya gidermişlerdi. Ama esas şok direksiyonu çevirince gelen ses ile ilgili olan kısımdı. Aylarca ses ile uğraşan usta demeye şahitlerin dahi yetmeyeceği şahıs bu defa (tabi ki de servis müdürünün baskısı ile) aynı ses için "normal" diyordu. Bakınız ek başka hiçbir açıklama yok. Normal ;) Açıkcası merak etiğim tek şey bunu MBT ye ve yargı sürecine nasıl açıklayacakları. Aracın tüm direksiyon sistemini söküp bir çoğunu bu arıza nedeniyle değiştirdikten sonra normal savını nasıl savunacaklar. 

Polemiğe girmenin hiçbir amacı ve anlamı olmadığını bildiğim için servis müdürü ile görüşmedim dahi. Çünkü terbiye ve insan ilişkileri konusunda ciddi eksikleri olan bu şahsiyet ile 2 kelime ettikten sonra dahi kendimi tutamamaktan çekindim. 

Şokun son dalgası aracı teslim alıp gideceğimi fakat teslim formuna aracımın arızasının giderilemediğini yazmak istemem üzerine (ki bu durum hukuk sisteminde ihtirazi kayıt yani itiraz kaydı olarak geçmektedir) servis müdürü, müşteri danışmanı aracılığı ile bunu yapamayacağımı sadece imza atabileceğimi iletti. Bende bunun üzerine aracı teslim almayacağımı söyledim ve aracı orada bırakarak çıktım. Şahıs kanuni hakkımı kullanmama engel olacak kudretli nereden buluyor açıkcası merak ediyorum. Peşine düşmekten çekinmiyorum. Bunu fitil fitil ödemekten de çekinmiyorum. Ama bunun bana hiç birşey katmayacağını ve sorunlarımın çözümünde yardımcı olmayacağını bildiğim için olayı kişiselleştirmiyorum. Yoksa her bakımdan seviyemin altında olan bu şahıs için olayı kişiselleştirmek bana uygun bir davranış olmadığı için yapmayacağım bunu. 

Daha anlatacak ve yaşanan çok şey var aslında. Ama yeterince uzun olduğu için sizleri daha fazla yormak istemedim. 

Avukatımla görüşmem sonucu itiraz kaydını çok önemsemeden gidip aracımı yarın teslim alma kararını aldık. Yarın gidip aracı teslim alacağım. Aynı zamanda da şirketin genel müdürüne de olayı anlatacağım. 

Tabi olay bu kadarla sınırlı kalmayacak. Kalmadı da. Bu akşam bu servis rezaletinden sonra en azından mercedes iletişim hattını arayarak durumu ilettim. Sırf ses kaydından ötürü yasal delil olması açısından. 

Aynı zamanda MBT avukatına aracın ayıplı olduğu ile ilgili bir mail gönderdim. Değerlendireceklerini ve pazartesi günü bana ulaşacağını söyledi. 

Şu an şirketin yönetim kurulu başkanına (aynı zamanda sahibi) cep telefonundan ulaşma şansım var. Konuyu iletsem mi açıkcası kararsızım. Tavsiyelerinize açığım. 

Durumla ilgili gereken yasal yola da pazartesi günü gireceğiz inşallah. O konuda da herhangi bir sıkıntım ve şüphem yok. 

W205 ile ilgili düşüncelerime gelince (sadece bir kaç cümle ile);

İyi düşünün. Şahsi kanaatim almayın. Ciddi anlamda çok sorunu olan bir araç. Girin yabancı forumları azcık karıştırın. Araba şu an resmen Windows gibi. Sürekli bir aksiyon, sürekli bir güncelleme, sürekli bir iyileştirme çalışması. Açıkcası forumda çok beğenilmeyen (kişisel olarak da aynı görüşteyim), dünya çapında skandallara imza atan audi a4 bile şu an daha rafine bir araç. 

Belki W205 in çok büyük problemleri yok. Ama inanın o kadar çok küçük problemi var ki; insan keşke ya 1 tane büyük problemi olsaydı da en azından bu servislerle bu kadar sık muhattap olmak durumunda kalmasaydım diyor. 

Görüşlerinizi, yorumlarınızı, izlenmesi gereken yolu, önerilerinizi, tavsiyelerinizi ve sorularınızı yazmaktan lütfen çekinmeyiniz. 

Saygılarımla. 

--------------------------------------------------------------------------------------

10 Ekim 2015 tarihli gelişmeler;

Geçmiş olsun dileklerini ileten, iyi dileklerini esirgemeyen tüm arkadaşlara sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Bugün atmış olduğum bir adım ile durum biraz daha netlik kazandı gibi. Bahsetmem gerekirse;

Bayi genel müdürünün yanına gittim. Aslında gitmeyecektim; sadece aracı alıp çıkmak için sevise gitmiştim. Fakat araca binince ve direksiyon altındaki plastik kaplamanın çok net bir şekilde (öyle ki tırnağının oturması gereken yer boşlukta görünüyordu) düzgün takılmadığını gördüm. Şunu belirtmek isterimki yapım gereği çok dikkatliyimdir. Daha önce de bahsettiğim herşeyi dikkatim sayesinde görmüş farketmiş fakat ses çıkarmamıştım.

Bu durumu görmem üzerine hemen müşteri danışmanını çağırıp ona da gösterdim. Aslında çok basit bir şekilde düzeltilebilecek birşeydi ama amacım yapılan işin baştan beri nasıl yapıldığını göstermekti.

Gel gelelim o esnada bayi genel müdürü ile görüşmeye karar verdim. Sakinliğimi ve sükunetimi muhafaza ederek odasına çıktım.

Uzun bir konuşma oldu. Kendisinin durumdan haberinin olduğunu öğrendim. Fakat ciddi derecede eksik ve yanlış bilgi verilmişti. Bu bilgi kirliliğini giderdikten sonra (yani öyleki müdür bey bana hocam sizin en büyük hatanız araçla çok oynamanız oldu dedi. Ben de ne gibi bir oynamadan bashsediyorsunuz diye sorunca sonradan bir sürü şey eklemişsiniz, ön göğsü değiştirmişsiniz dedi. Açıkcası şok oldum. Bunu ona servis müdürü iletmiş. Bende araca sadece comand online taktırdığımı, tüm parçalarını mercedes servislerinden aldığımı ve faturalı olduğunu, hatta mercedes almanyanın sonradan, bu şekilde (servis aracılığı ile) temin edilen comand takılmasına izin verdiğini hatta bununla ilgili resmi döküman yayımladığını, bir de comand montajı için orta konsol kaplaması sökülmüşken (bilenler bilir w205 de orta konsol kaplaması parlak olunca çok çizilir) o kaplamanın mat renkli olanıyla (yine aynı servis aracılığı ile temin edilen, resmi faturalı) değiştirildiğini söyledim. Alınan diğer parçalarında jant, lastik, paspas, bagaj havuzu gibi aksesuarlar olduğunu söyledim. Tek kelime ile şaşırdı. Artık neler anlatılıp, nasıl bilgi verildiyse siz düşünün gerisini) ne yapabileceğimiz konusunda daha doğrusu ne istediğim konusunda görüşlerimi aldı.

Açıkcası araç değişiminin bayinin insiyatifinde olmadığını bildiğimden bununla ilgili MBT ye bayi aracılığı ile baskı yapmak istediğimi söyledim. Sonuçta tek bir müşteri ile müşteri + bayi arasında ciddi farklar olduğu herkesin takdiridir diye düşünüyorum.

Özetlemem gerekirse MBT den 2 kişilik bir teknik ekip (mühendis) gelecek. Aracı inceleyerek sorunun durumunu tespit edecekler. Eğer benimle aynı görüş üzerinde mutabık kalırlarsa aracın değişimi ile ilgili süreç hukuki yol yaşanmadan başlayıp sonuçlanacak.

Diğer bir yol da araca bir expertiz yapılacak. Bu expertiz neticesinde (aracın durumu, donanımı, kilometresi, model yılı, servis tarihçesi vs.) araca bir ikinci el değeri belirlenecek. Ama bu değer belirlenirken ticari bir kaygı güdülmeyecek ve aracın 2. el "PİYASA" (bakın özellikle piyasa diyorum, çünkü bayilerin araç alırken verdikleri fiyat herkesin malumudur diye tahmin ediyorum) değeri belirlenip araç belirlenen fiyattan alınacak.

Eğer bu iki durumdan herhangi bir sonuç alamazsak hukuki süreç başlayacak.

Görüşmemizde bu durumların önümüzdeki hafta içinde sonuçlanacağını da kararlaştırdık.

Gelişmeler oldukça yazmaya devam edeceğim.

Saygılarımla

--------------------------------------------------------------------------------------

12 Ekim 2015 tarihli gelişmeler;

Mercedes Benz Türkiye A.Ş. Hukuk bürosu ile yapmış olduğum görüşmelerden de maalesef olumsuz sonuç çıktı.

Gelen cevap;

Satış sonrası hizmetler ile görüşülmüş aracın bütün problemleri çözülerek araç teslim edilmiştir.

Tabi özet olarak yazdım. Yoksa süslü cümlelerle uzatılan bir yazı ile cevap vermişler.

Muhtemelen çarşamba günü hukuk süreci başlayacak. Gelişmeler oldukça yazmaya devam edeceğim.

Saygılarımla

--------------------------------------------------------------------------------------

15 Ekim 2015 tarihli gelişmeler;

Konuyu takip eden arkadaşlar için son gelişmeleri yazayım istedim;

- MBT hukuk bürosu tarafından araç değişimi ile ilgili yapmış olduğum istek reddedildi.
- Aynı şekilde sulh yolu ile bu konuyu çözmek açısından aracın 2. Elde değerlendirilmesi konusundaki talebime de alay edercesine bir cevap verdiler (şu anki liste fiyatı 220.000 TL olan araç için 155.000 TL teklif ettiler :) )

Tüm bunlar üzerine hukuki yol kaçınılmaz olduğu için dava dilekçesi ilgili mercilere iletildi. Bundan sonra denecek tek şey sanırım hayırlısı olsun.

Saygılarımla.

--------------------------------------------------------------------------------------

20 Ekim 2015 tarihli gelişmeler;

Duruşma günümüz belli oldu.

--------------------------------------------------------------------------------------

30 Kasım 2015 tarihli gelişmeler;

Son iletiden bu yana yaklaşık bir ay gibi bir zaman geçti.

Gelişmeleri yazayım.

Davalı taraflar dava dilekçelerine karşı cevaplarını yazdılar. 2 hafta sonra duruşma günü.

Esas gelişmeler sanırım duruşma sonrası ortaya çıkmış olacak.

Aslında karşı tarafın yazdıklarını konu altında tartışmak istiyorum, farklı görüşleri öğrenmek açısından. Fakat yargı süreci devam ettiğinden şu an için doğru olmayacaktır diye düşüyorum.

Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğim.

--------------------------------------------------------------------------------------

15 Aralık 2015 tarihli gelişmeler;

Son gelişmeleri yazayım.

15 Aralık 2015 de ilk duruşmamız yapıldı. Hakim davayı kabul etti. Aracı bilirkişi incelemesine sevk etti.

Araç üzerinde bilirkişi incelemesi yapılacak. Bilirkişi raporuna göre sanırım gidişat daha netleşecek.

--------------------------------------------------------------------------------------

12 Şubat 2016 tarihli gelişmeler;

Öncelikle konuyu takip eden arkadaşlardan yaşattığım gecikme için özür dilerim. İşlerin yoğunluğundan ancak vakit bulabildim.

Konuya baktığımda en son bilirkişi incelemesinden 1 gün önce yazmışım. O günden itibaren günümüze kadar olan gelişmeleri yazayım.

Araç üzerinde; mahkemenin atadığı bilirkişi tarafından inceleme yapıldı. Çok detaya girmeden yüzeyel olarak sormak istediğim bir noktayı da sorup bu aşamayı geçeyim. İnceleme esnasında MBT avukatı, benim avukatım, şahsım, bilirkişi ve MBT de çalışan bir mühendis araç içinde ve inceleme esnasında bulunduk. Sormak istediğim konu hukuki olarak MBT çalışanı olan mühendisin bilirkişi incelemesine katılma hakkı mevcut mu acaba? Bu konu hakkında hukukçu arkadaşlar bilgi verebilirse çok sevinirim.

Bilirkişi incelemesi sonrasında araç gizli ayıplı olarak mahkemeye rapor edildi.

09/02/2016 tarihli duruşmada hakim karşı tarafın bilirkişi raporuna itirazlarını değerlendirdi ve bir rapor daha alınması için farklı bir bilirkişiye konuyu aksettirdi.

04/03/2016 tarihinde araç üzerinde 2. bilirkişi incelemesi yapılacak. 31/03/2016 tarihinde de bir duruşmamız daha var.

Konu ile ilgili gelişmelerin özeti bu şekilde. Yaşanan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğim.
G
9 yıl
Zorlu Store Randevu
Arkadaşlar bu hafta içine randevusu olup gidemeyecek olan varsa yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.

Bu hafta boyunca randevu almaya çalışıyorum maalesef alamadım bir türlü.
G
10 yıl
Sinema Odası İçin Klima Tavsiyesi
Arkadaşlar evde bir sinema odam var.

Yaklaşık 20-25 metrekare.

Oda güneşi tam karşıdan alıyor. Öğleden sonra başlayan güneş, akşam batana kadar camın tam karşısından içeriye giriyor. Işık meselesini çözdüm. Yalnız ısı meselesinde sorunlar var.

Oda ciddi derecede ısınıyor. Bu ısı da film izlerken aldığımız keyfe olumsuz etki ediyor.

Çok pahalı olmayan, mümkün olduğunca çok sessiz, sadece oda ısısını normal düzeyde tutacak, skışın hiç kullanılmayacak bir klima arıyorum. Daha önce hiç klima satın alma deneyimim olmadı. Dolayısı ile ne iyi ne kötü bilmiyorum.

Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
G
10 yıl
En sessiz 12 cm kasa fanı
Arkadaşlar bu konularda pek bilgim yok.

Piyasadaki en sessiz ve mümkünse en kaliteli 12 cm kasa fanı hangisidir?

2 adet almam gerekiyor. Birinci önceliğim en sessiz fan olması. Bir proje için kullanacağım.

Fiyatının önemi yok arkadaşlar. Ama 12 cm ve en sessiz olması şart.
G
10 yıl
En sessiz 12 cm kasa fanı
Arkadaşlar bu konularda pek bilgim yok.

Piyasadaki en sessiz ve mümkünse en kaliteli 12 cm kasa fanı hangisidir?

2 adet almam gerekiyor. Birinci önceliğim en sessiz fan olması. Bir proje için kullanacağım.

Fiyatının önemi yok arkadaşlar. Ama 12 cm ve en sessiz olması şart.
G
10 yıl
Ultrabook tavsiyesi
Arkadaşlar selamlar;

En son diz üstü bilgisayarımı 5-6 sene önce almıştım. Artık miadını doldurduğunu düşünüyorum.

Ama gelişen teknolojiyi ve markaları çok yakından takip etmediğim için tavsiyelerinize ihtiyacım var.

Alacağım cihazı yine 5-6 sene kullanmayı planlıyorum.

- i7 işlemcili
- Ram miktarı mümkün olduğunca fazla
- 128-256 gb ssd
- Maks 13 inç boyutunda ekran
- Ekran kalitesi üst düzey
- Mümkün olan en hafif

Bir bilgisayar alayım istiyorum. Bütçe konusunda sıkıntı yok. Önerilerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Şimdiden herkese teşekkürler.
G
10 yıl
Avr ve sinema sistemine uygun hoparlör tavsiyesi
Arkadaşlar merhaba;

Sağolsun forumdan tecrübeli üstadlar sayesinde bir sinema sistemi kurma çabasına girdim.

Detaylı konuyu bileşenler ve kurulum tamamlanınca açağım ama şu an genel fikirlere ihtiyacım var.

Avr olarak pioneer lx 86 tercih ettim.

Fakat hoparlör konusunda inanılmaz kararsız kaldım.

Bütçem maksimum 6000 TL.

Açıkcası önce paradigm monitor 11 ve center 3 almaya niyetlendim. Ama sürekli zam gelmesi yüzünden resmen soğudum.

Bana önerebileceğiniz avr ile uygun büyçem dahilindeki setleri duymak isterim. Maalesef demo şansım şehirden dolayı yok.

İlk etapta front ve center düşünüyorum. Daha sonra sr, sub devam ederim.

Tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.
G
10 yıl
Yeni TV Alacaklar İçin Rehber
Arkadaşlar forumda bir kaç konu var ama hepsini bu başlık altında toplamak ve yeni tv alacak arkadaşların dikkat etmesi gereken unsurları sıralamak için açtım bu başlığı.

Umarım konu ile ilgili bilgili arkadaşlar, daha önce TV alıp kurulup yaptırmış arkadaşlar bilgi ve tecrüblerini paylaşır da rehber formatında bir konu oluşturabiliriz.

Öncelikle ilk sorular benden gelsin;

- Panel geldiğinde nelere dikkat etmeliyim? Özellikle tavsiye edeceğiniz şeyler nelerdir?

- Ölü piksel testini standart siyah ve beyaz görüntüler ile mi yapayım? Yoksa önerebileceğiniz farklı test metodları var mı?

- Servis kurulumu yaparken onlara sormam gereken, talep etmem gereken şeyler nelerdir? Herhangi bir problem olup olmadığı konusunda.

- Işık sızması, bulutlanma, ghosting gibi testler en efektif şekilde nasıl yapabilirim?

- Genel olarak tv nin kurulum ve ilk kullanım zamanlarındaki dikkat edilmesi, yapılması, test edilmesi, (herhangi bir problem olup olmadığını detaylıca incelemek açısında) önereceğiniz, şöyle yapın diyebileceğiniz şeyler nelerdir?
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.