Teknoloji Haberleri
L
Gönderiler
Hakkında
0 L
11 yıl
|
Medyaya, günlük hayatta aklımıza giren girdiler ile ilgili ilginç bir bakış açısı. Tartışmaya değer. Videoyu izlemek için tıklayınız |
L
11 yıl
|
Videoyu izlemek için tıklayınız Yaklaşık 43 dakikalık, Fuat Sezgin ile alakalı bir belgesel. Daha önce ismini hiç duymamıştım. İyi seyirler. |
L
11 yıl
| Yahu daha bir yıl öncesine kadar "Selfie" fotoğraf çekenle herkes dalga geçerdi. Bir yıl içerisinde ne olduda herkes, fütursuzca "selfie" resim çekilmeye başladı? Ya benim zihnim çok yavaş kaldı, çağ dışı kalıyorum ya da insanlar inanılmaz bir hızda fikir difüzyonuna uğruyorlar. Asıl olay selfie'ye karşı olmam değil, benim dikat etmek istediğim "benim" dediğim düşünceler aslında ne kadar sizin? Belkide aslında "benim" dediğiniz pek birşey yok beynimizin içinde. Kitleleri yönlendirmek tarih boyunca bu kadar kolay olmamıştı belki hiç... |
L
11 yıl
|
Merhabalar, Uzun süredir aklımda olan ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilemediğim bir konudan bahsetmek, görüşlerinizi almak istiyorum. Bildiğimiz üzere dünyada hiçbir ülkenin sahip olmadığı bir güce sahip. Bu güç, hem doğu kültürüne hemde batı kültürüne açık olması, ve iki kültürü harmanlayabilen nadir ülkelerden olması. Tabi bu güç aynı zamanda sorumluluğu da getiriyor, bu kültürleri düzgün anlayıp, içindeki yararlı unsurları çekip alamadığımızda kendimizi kültürel bir çöplükte bulabileceğimizi düşünüyorum. Neyse, kabile kültürü ile şehir kültürü adını verdiğim iki unsura birer örnek vermek istiyorum. Bilirsiniz, doğu kültüründen gelen bir kabileci yapı var toplumumuzda. Bu kültüre göre bir baba figürü var, ve baba çocuklarını koruyan bir role sahip. Örneğin iş yerindesiniz, müdürünüz babacan bir figür. Gerektiğinde müdür gibi davranıp, işinizi düzgün yapmadığınızda babanız gibi size sövüyor diyelim. Bazen çok sinirleniyorsunuz, "o kim ki bana bu derece haşır neşir oluyor, benim iç işlerime burnunu sokuyor?" diye kendinize soruyorsunuz. Ama yeri geldiğinde de sizi kimseye yem etmiyor "ben personelimi kimseye yedirmem, kimse benim çalışanıma laf atamaz!" tavrını alıyor. O sıcaklığı gerçekten hissediyorsunuz. Yani kendisi o anda politik olarak çok zor durumda kalsa bile hatta o durumda haksız olsanız bile, başkalarına karşı haksız olduğunuzu itiraf etmeyen, daha sonra cezanızı kendi 'aileniz içinde' veren bir müdür. Adeta bir kara gün dostu, kendini zor durumdan kurtarmak için sizi feda etmeyen bir müdür. Tabi bu kültüre mensup bir müdürün cezasının ve ödülünün büyük olacağını tahmin edebilirsiniz. Örneğin, sizin düşünceleriniz 2. derece önemlidir. "Bu iş bana aykırı, ben bunu yapmam" diyemezsiniz. Ne derse çoğu zaman yapmak zorundasınız. Çünkü çoğu zaman sizi güden korku olacaktır. Demokratik bir ortamın olduğu pek söylenemez, kağıt üzerinde demokrasi olsada, psikolojik olarak hiçbir şekilde demokratik bir ortam bulamazsınız. İkinci örnekte ise daha çok batı kültüründen gelen bir müdür olsun. Çoğu zaman oldukça demokratik, kararların ortak alınması taraftarı. Yanında çok rahat fikrinizi beyan edebiliyorsunuz. Üzerinizde bir hiyerarşi hissetmiyorsunuz. Herkesin birey olduğunu düşünüyor, bireysel sınırların oldukça farkında. Sizin işinize hiçbir zaman burnunu sokmuyor. Onun görüşüne karşı olduğunuzda açık açık bunu beyan edebiliyorsunuz. Sizden belirli işler yapmanızı bekliyor, herhangi bir yanlış yaptığınızda "bu yanlış benim sorumluluğum değil, gereği yapılsın, personel kovulabilir" diyor. Ülkemizde iki tipte insana da rastlamak mevcut. Herhalde bu kültürlerin bu kadar sert çarpıştığı ve günlük hayatımızı doğrudan etkilediği bir ikinci ülke yoktur! Görüşleriniz nelerdir? Birey olmak yaşamda en önemli unsur mudur? Birey olmayı ve demokrasiyi feda eden kötü gün korkularından dolayı mı feda eder, yoksa işlerin bu şekilde yürümesinin bu koşullarda tüm toplum için daha yararlı olacağının farkında olduğundan mı ? 'Birey olmak' 21. yüzyılda hayatın olmazsa olmazı mı yoksa bazı kültürlerinin düzenlerinin işlemesi için savunduğu temel araçlardan biri midir? Bu konu üzerinde sorulabilecek o kadar çok soru var ki... |
L
12 yıl
|
Kaderini Arayan Ortadoğu belgeseli. 4 saat sürmekte, 20. yüzyılda Ortadoğuda olan bitenlerin bir özeti. Videoyu izlemek için tıklayınız |
L
13 yıl
|
Merhaba arkadaşlar geçen hafta itibariyle SVS1311L9E almış bulunmaktayım. Biliyorum çoğu arkadaş bu bilgisayarı merak ediyordu. Bir inceleme yapıp bu bilgisayar hakkında bilgileri bu başlık altından paylaşmayı uygun gördüm. [Fotoğraflar ipod touch ile çekildi idare edin artık düşü kaliteyle :) ] < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > Alet Ultrabooklarla kıyaslanacak ölçüde hafif. Zaten ultrabook almayı düşünüyorsanız bence bu modeli kesinlikle bir alternatif olarak düşünmelisiniz. Aletin teknik özelliklerinden bahsetmeyeceğim zaten biliniyor. Dış görünüş ve fiziksel özellikler: Makine 1.75 kilogram. Cihaz ile birlikte bir kılıf ve Microsoft Office ürün anahtarı veriliyor. Kılıf kalite olarak orta derece diyebilirim. Klavye tuşları ergonomik, tuşların arasında boşluk olması yanlış yazmanızı bayağı bir engelliyor zaten. Işıklandırma sistemi gayet hoş, zaten fotoğraftada görüyorsunuz, sistemin çalışmasını sağlayan ışık sensörü klavyenin üst orta noktasında. Adaptör kablosunın kısa olması pek hoş olmasada bunu diğer Sony modellerinde deneyimledik alıştık artık :). Benim en büyük çekincelerimden birisi fan sesiydi. Fakat çok şükür beklediğim kadar ses gelmiyor, harddisk sesini duymak için kulağınızı bilgisayara yaslamanız gerekiyor. Bilgisayarın yeterince sessiz olduğunu söyleyebilirim. Oyun oynamaya başladığınızda çalışıyor fan anca. Makul. Bilgisayarın en eksik noktası nedir diyecek olursanız 5400rpm olan harddiski derim. Disk işlemleri o kadar yavaş oluyor ki anlatamam, 6GB'lık MATLAB yazılımını bir saate yakın sürede kurabildim. Normal bir masaüstü bilgisayarda 20 dakikayı geçmiyordu. Anlıyorum ki, maliyet sebebiyle SSD koymamışlar. Fakat bilgisayarı alacak olanlara tavsiyem ucuzdan bir SSD bulmaya çalışmaları. SSD fiyatları ucuzladığında ben bir SSD taktırmayı düşünüyorum. İşlemci sıcaklığı idle durumda ortalama 47 derece. Düşük işlem gücü isteyen durumlarda ve sörf yaparken ortalama 50 dereceye kadar yükselebiliyor. Belirli bir süre yüksek detayda Heroes of Newerth oyndıktan sonra maksimum 70 dereceyi buluyor. Oyun oynarkende 65 derece ortalama sıcaklık gördüm. Bu ölçümlerin hepsini Speed modunda aldım. Stamina modunda ise idle durumda sıcaklık 45 dereceye kadar düştü. Bu belirttiğim sıcaklıklar benim odamda. Ofis sıcaklığında ise işlemciler sörf sırasında 43 dereceye kadar düşüyor. Cihazın VGA çıkış içermesi eski monitor kullananlar için avantaj. Bunun yanısıra, HDMI çıkışıyla televizyona bağlayıp GT460'ın desteklediği 1920x1080 çözünürlükte filmlerinizi izleyebilirsiniz. Şimdi çok ilginç bir noktaya parmak basacağım. KUlaklık girişi DVD drive ile LCD ekranın arasında konuşlandırılmış. Ben ilk kez buraya konulan bir kulaklık çıkış görüyorum :). Eğer yatağa uzanıp kulaklık takıp bilgisayar kullanmayı düşünüyorsanız bu kesinlikle büyük bir avantaj ki, kablo üzerinize doğru kıvrılmayacak. Sırf kablo kıvrılması yüzünden kaç tane kulaklığım mefta oldu kimbilir. Ben ses kalitesinden pek anlamam. Merak eden arkadaşlar için ses kalitesinden anlayan bir arkadaşa dinlettim ve hoparlörlerin oldukça kaliteli ses verdiğinden bahsetti. Yazılım Cihazı aldığınızda sadece C: partitionu var geliyor. Bunun sebebi sanırım ayırmak istediğiniz ikinci partitionun boyutuna sizin karar vermeniz. Disk yöneticisinden kolaylıkla 2. partitionı açabiliyorsunuz. İçinde gelen yazılımlar tam bir facia. Belkide Sony'nin beğenmediğim tek noktası bu. Laptopu aldığım gibi McAfee ve muadili birkaç programı direk kaldırdım. RocketDock benzeri bir cafcaflı üstmenü ile açılıyor bilgisayar. Skype ve Adobe Reader ise yararlı olup yüklü gelen yazılımlardan bazıları. Hızlı uyanma teknolojisiyle uyanması 2 saniye sürüyor. Otobüste orada burada aklına birşey geldiğinde ekranı açıp, aklınızdakileri yazıp geri kapatmak için ideal. Bunun dışındada zaman içerisinde bilgisayarın stamina/speed durumlarında idle olarak pilinin kaç saat gittiğini test etmeye henüz fırsatım olmadı, bu bilgiyide zaman içerisinde eklemeyi düşünüyorum. Sonuç Sonuç olarak bence 13'3 bilgisayar almak isteyen varsa tavsiye edebilirim. Bilgisayarın fiyatının zamanla düşeceğini öngörüyorum. Laptop araştırmamda ve bilgisayarın alımında kolaylık sağlayan Selçuk Beye ve Hepsisony takımına teşekkürlerimi iletiyorum. Zaten kendileri formu aktif takip edip, kullanıcıya yardım etmeye çalışıyorlar. Fiyat/Performans : 6/10 Görünüm & Malzeme : 9/10 Taşınabilirlik, Isınma, Ses : 9/10 |
L
13 yıl
| Küresel sermayaye çalışan bir kurum mu, yoksa gerçekten saf niyetlerle kurulmuş ve amacına hizmet eden bir kuruluş mu ? |
L
13 yıl
|
Merhabalar arkadaşlar, Başlıkta belirttiğim gibi ebook ve makale çıktı almak için yazıcıya ihtiyacım var. (S/B işim olacağından renkli olması çokta önemli değil açıkçası) Kartuşu ucuza gelen, uzun vadede fiyat/performansı iyi yazıcı ne önerirsiniz ? Ben biraz araştırdığımda, HP 3070A Hp 2060 Brother HL-2040 xerox 3124 veya 3117 bu markalarla karşılaştım. Yardımcı olabilir misiniz ? |
L
13 yıl
|
Selamlar, 13'3 bilgisayar almak istiyorum. Sony Vaio vpcsb3z9e mi yoksa Ultrabook çılgınlığına kapılıp Lenovo U310 mu alsam kararsızım. Önerilerinizi bekliyorum. |
DH Mobil uygulaması ile devam edin.
Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin.
Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.
Kaliteli Türkçe/Eski dil roman önerebilir misiniz? Konusu hiç farketmez lakin yazarın geniş bir vokabülere sahip olması okunma sebebi olacaktır (eski kelimelerimizden bolca olması çok hoş olur). Bir iki kitap buldum şunlar;
Puslu Kıtalar Atlası
İnce Mehmed
Kürk Mantolu Madonna
Teşekkür ederim.