quote:

Orijinalden alıntı: J@xx

quote: Orijinalden alıntı: static.ip quote: Orijinalden alıntı: J@xx quote: Orijinalden alıntı: static.ip M.I.T. amaç olmamalı diye bir cümle geçiyor. Bu bana açıkçası çok mantıklı gelmedi. Bir okula girme sebebi (Türkiye'dekilerden bahsetmiyorum) zaten oradaki eğitim ve araştırma olanakları için değil mi? Eğer istek okula girmek ise tam da amaç M.I.T.'ye girmek olmalı. Tersini söylemek için eğitim standartlarımızın en az o noktada olması gerekir ki, gidişat yakın gelecekte böyle bir düzeyde olabileceğimizi göstermiyor (eğitim yatırımlarının geri dönüşünü almayı en az 20 yıl olarak belirlersek). Bunu kanıtlamak için en basit örneğim bizim insanlarımızın okula bakışı. Bizim lugatımız da "üniversiteye kapak atmak" diye bir tabir var. Eğitime azami bakışı göstermeye yetiyor bence. Konu ile ilgili olarak bir görüşümü de bildirmek istiyorum. Burada hiç kimse size kabul alabilmeniz için yapmanız gereken incelikleri yazmaz. Mantıken de yazmaması gerekir. Bunun için buradan ciddi bir bilgi de aramak gerçekçi olmaz. Ne yapılabilir derseniz, aslında basit. Google'dan bu okullara giren kişilerin yaptıklarını biraz araştırmanız yeterli. Bir de bu işin en temelinde şu var. "Ben seni neden alayım?" Yani bu adamlar seni neden alsınlar, sen onlara ne vaad ediyorsun? Bunu çözerseniz notların bir önemi olmadan istediğiniz her okula girersiniz. Aslında sizin belirttiğiniz gibi olması gerektiğini söyledim yani "eğitim ve araştırma olanakları" amacımız MIT'ye girmek değil, MIT'ye girip araştırmalarımızı yapabilmek oluyor bu durumda bu da planlarımız ideallerimiz olduğunu gösterir ki en önemliside budur bir insan için ben, akademik yönde ilerleme kaydetmek isteyenlere kesinlikle karşı değilim... Bir de parayı ön plana koyup bilimi ve insanlığı değil kendi çıkarlarını düşünenler var, işte ben bu anlayışa karşıyım... Çünkü, bu anlayışın hiçbir akademik etik kuralında yeri yoktur yine bu anlayışın acısını senelerce çekmiş ve hala çekmekte olan bir ülkeyiz... Ayrıca belirtmeliyim ki evrensel ahlak kurallarında bilgi ve becerilerimizi daima insanlığın refah seviyesini arttırma yolunda kullanmamız gerektiği yazılıdır... Bu kurallar çiğnenecek olursa yani, bilim insanları kendi çıkarlarını ön planda tutarsa neler olabileceğini çok basit bir akıl yürütmeyle tahmin edebilirsiniz. Eğitim ve araştırma olanakları baz alarak hedefin M.I.T.'ye girmek olması bence sorun değil. Bu değerleri hedef almayarak M.I.T.'ye girmenin de pek bir sorun teşkil edeceğini düşünmüyorum. Bizim eğitim, insani ve mantık sistemimiz "düşün"den çok "yap" üzerine. Yani çocuk sadece verilen ödevi yapmak zorunda. Ötesi yok. E şimdi böyle yetişen nesilin çocuklarıda aynı şekilde yetişiyor. Biz böyle kalıplar ile dolu insanlar ile nasıl düşünmesini, araştırma yapmasını, kendi kararlarını kendi vermesini bekleriz ki? 16 yaşında bir çocuk A.B.D.'de ehliyet alırken bizde o yaşta çocuğu sen sadece "derslerini ve ödevlerini düşün" diyoruz. Kişinin kendisine dönmesi, zihninin tanıması en en en önemlisi araştırma yapması yok. Kaç kişi araştırma yapmak için kütüphaneye gidiyor ki? (gerçi gidecek doğru düzgün kütüphane de yok) Şimdi bunları yapmayan ve kalıplı bir insanın, M.I.T. ve Harvard gibi okullara, araştırma ve akademik kariyer için gitmek istemesi de o düzeyde beklenemez. Para girdiği zaman ne akademik değerler kalıyor ne de insani. Kendimi düşündüm. Eğer bir hoca olsaydım yaptığım işten alabildiğim en fazla mali kaynağı edinirdim. Bunun sebebi aslında basit. Emeğin karşılığını almak. Mesela bulduğunuz bir buluşun savunma sanayii de kullanılmasını bahsediyorsanız, siz yapmasanız başkası yapacak. Dünya'nın düzeni budur maalesef.. O yüzden ben sizin gibi bakamıyorum. (aslında çok eskiden bakıyordum da, gördükçe, okudukça bu sözlerin sadece sözde kaldığını anladım ve saçma gelmeye başladı)

Var olan bir dehayı içinde bulunduğu koşullar etkilemez.
"Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur."
M. Kemal ATATÜRK.

quote:

Orijinalden alıntı: TheRainman

konu çok güzel ilerlemiş, ilgisi olanlara epey fikir vermiştir sanırım. ben direk ssh'ye bi soru sormak istiyorum ama konu hakkında bilgisi olan arkadaşlarda düşüncelerini paylaşmaktan kaçınmasınlar lütfen. dandik bi anadolu lisesinde son sınıftayım şuan, ortalamam ve ingilizcem kötü sayılmaz ama okulumun tarihinde boun, odtü gibi güzide üniversitelerimizin temel mühendisliklerine bile girenler sayılı benimde hayalim mit'den bişiyler kapabilmekti ama nasıl bir yol izliyeceğimi bilimyorum tam olarak. kariyerim olsun diye değil, hedeflerimi gerçekleştirmekte araç olarak... tabi mit dışında CS alanında top10 daki üniversitelerden biride süper olurdu. ama bu saatten sonra sat'ye çalışıp alabileceğim puan buralara yetmez, üstelik aileye de bu isteği anlatmak zor olur, hazırlık içinde belli kurumlar var bildiğim kadarıyla, onlarda pek ucuz değil. bu yüzden odtü, boun gibi ingilizce hazırlığı toefl ve sat'ye yetebilicek bi üniversitede hazırlık okurken bi yandanda sat'ye çalışmayı düşünmüştüm ben. ama başvururken referansım falan olmayacak haliyle, çok neşeli ve sosyal aynı zamanda çalışkanım ayağınada ne kadar yatabilir insan onu bilmiyorum. hobilere scuba diving falan yazarız yani bu şartlarda kabul almak mümkünmüdür, ya da benim durumumdaki birine alternatif yollar önerebilirmisiniz ?

quote:

Orijinalden alıntı: TheRainman

konu çok güzel ilerlemiş, ilgisi olanlara epey fikir vermiştir sanırım. ben direk ssh'ye bi soru sormak istiyorum ama konu hakkında bilgisi olan arkadaşlarda düşüncelerini paylaşmaktan kaçınmasınlar lütfen. dandik bi anadolu lisesinde son sınıftayım şuan, ortalamam ve ingilizcem kötü sayılmaz ama okulumun tarihinde boun, odtü gibi güzide üniversitelerimizin temel mühendisliklerine bile girenler sayılı benimde hayalim mit'den bişiyler kapabilmekti ama nasıl bir yol izliyeceğimi bilimyorum tam olarak. kariyerim olsun diye değil, hedeflerimi gerçekleştirmekte araç olarak... tabi mit dışında CS alanında top10 daki üniversitelerden biride süper olurdu. ama bu saatten sonra sat'ye çalışıp alabileceğim puan buralara yetmez, üstelik aileye de bu isteği anlatmak zor olur, hazırlık içinde belli kurumlar var bildiğim kadarıyla, onlarda pek ucuz değil. bu yüzden odtü, boun gibi ingilizce hazırlığı toefl ve sat'ye yetebilicek bi üniversitede hazırlık okurken bi yandanda sat'ye çalışmayı düşünmüştüm ben. ama başvururken referansım falan olmayacak haliyle, çok neşeli ve sosyal aynı zamanda çalışkanım ayağınada ne kadar yatabilir insan onu bilmiyorum. hobilere scuba diving falan yazarız yani bu şartlarda kabul almak mümkünmüdür, ya da benim durumumdaki birine alternatif yollar önerebilirmisiniz ?

quote:

Orijinalden alıntı: sicknessss

En kolay yoluhttp://ocw.mit.edu/courses/ dersleri süper, calculus dinledim buradan, gayet güzel.

quote:

Orijinalden alıntı: static.ip

quote: Orijinalden alıntı: Imnobody quote: Orijinalden alıntı: TheRainman konu çok güzel ilerlemiş, ilgisi olanlara epey fikir vermiştir sanırım. ben direk ssh'ye bi soru sormak istiyorum ama konu hakkında bilgisi olan arkadaşlarda düşüncelerini paylaşmaktan kaçınmasınlar lütfen. dandik bi anadolu lisesinde son sınıftayım şuan, ortalamam ve ingilizcem kötü sayılmaz ama okulumun tarihinde boun, odtü gibi güzide üniversitelerimizin temel mühendisliklerine bile girenler sayılı benimde hayalim mit'den bişiyler kapabilmekti ama nasıl bir yol izliyeceğimi bilimyorum tam olarak. kariyerim olsun diye değil, hedeflerimi gerçekleştirmekte araç olarak... tabi mit dışında CS alanında top10 daki üniversitelerden biride süper olurdu. ama bu saatten sonra sat'ye çalışıp alabileceğim puan buralara yetmez, üstelik aileye de bu isteği anlatmak zor olur, hazırlık içinde belli kurumlar var bildiğim kadarıyla, onlarda pek ucuz değil. bu yüzden odtü, boun gibi ingilizce hazırlığı toefl ve sat'ye yetebilicek bi üniversitede hazırlık okurken bi yandanda sat'ye çalışmayı düşünmüştüm ben. ama başvururken referansım falan olmayacak haliyle, çok neşeli ve sosyal aynı zamanda çalışkanım ayağınada ne kadar yatabilir insan onu bilmiyorum. hobilere scuba diving falan yazarız yani bu şartlarda kabul almak mümkünmüdür, ya da benim durumumdaki birine alternatif yollar önerebilirmisiniz ? Valla bu üniversiteye binlerce kişi başvuruyor Türkiyeden, ve ÖSS de çok acayip bir başarın yoksa bakmazlar sana. Genelde Robert, Istanbul community school, Bilkent International School, gibi okullardan öğrenci alıyolar bu üniversiteler. ÖSS de derece yapmadığın sürece çok zor girmen, ama iyi bir vakıf yada devlet üniversitesine girip notlarını yüksek tutup yatay geçiş yapabilirsin, burda moderatorlerden biri Berkeley a geçiş yapmıştı sanırım Bilkent den, shadowshooter...

Alakası yok. ÖSS'de birinci olan kişi bu okullara kabul edilir diye bir koşul, şartname olmadığı gibi ÖSS'den alınan puanlar ile bu okullara girmenin alakası yoktur. Hatta derslerden çok iyi olacaksınız diye de bir kaide yoktur. Bütün olay akademik eksikliğinizi örtecek bir pazarlama çalışmasından ibarettir.

Hakkari Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliğine girseniz bile; iyi araştırma projeleri + iyi bir yabancı dil + referanslar (araştırdığım kadarı ile referansların olabildiğince yakınlar tarafından olması avantajmış yani lise öğrencisiyseniz profesörlerden referans almanız size puan kaybettirebiliyormuş bunu da geçen haftalarda bir danışmanın yazısından söylüyorum) + ESSAY ile yatay geçebilirsiniz. Kısacası kendinizi ne kadar iyi pazarlayıp, makyajlarsanız o kadar giriş şansınız artar. "Ben seni neden almalıyım?" sorusuna en yaratıcı ve en iyi yanıtı vermektir mesele. En iyi yanıtı siz verirseniz (özellikle de araştırma projeleri ile) burslu kabul alırsınız. Olayın özü budur.

Yalnız kariyer yapmak için de bu tür okullara gidebilirsiniz neden bundan korkuyorsunuz ki?

quote:

Orijinalden alıntı: TheRainman
konu çok güzel ilerlemiş, ilgisi olanlara epey fikir vermiştir sanırım. ben direk ssh'ye bi soru sormak istiyorum ama konu hakkında bilgisi olan arkadaşlarda düşüncelerini paylaşmaktan kaçınmasınlar lütfen. dandik bi anadolu lisesinde son sınıftayım şuan, ortalamam ve ingilizcem kötü sayılmaz ama okulumun tarihinde boun, odtü gibi güzide üniversitelerimizin temel mühendisliklerine bile girenler sayılı benimde hayalim mit'den bişiyler kapabilmekti ama nasıl bir yol izliyeceğimi bilimyorum tam olarak. kariyerim olsun diye değil, hedeflerimi gerçekleştirmekte araç olarak... tabi mit dışında CS alanında top10 daki üniversitelerden biride süper olurdu. ama bu saatten sonra sat'ye çalışıp alabileceğim puan buralara yetmez, üstelik aileye de bu isteği anlatmak zor olur, hazırlık içinde belli kurumlar var bildiğim kadarıyla, onlarda pek ucuz değil. bu yüzden odtü, boun gibi ingilizce hazırlığı toefl ve sat'ye yetebilicek bi üniversitede hazırlık okurken bi yandanda sat'ye çalışmayı düşünmüştüm ben. ama başvururken referansım falan olmayacak haliyle, çok neşeli ve sosyal aynı zamanda çalışkanım ayağınada ne kadar yatabilir insan onu bilmiyorum. hobilere scuba diving falan yazarız yani bu şartlarda kabul almak mümkünmüdür, ya da benim durumumdaki birine alternatif yollar önerebilirmisiniz ?

quote:

Bu sene Columbia ya kabul olan arkadaşım, kendisi International School of Rome dan mezun, SAT den 2200 küsür aldı, ve okulda bir sürü faal olduğu klüp var.
Adamlar sosyal yönünede bakıyolar, öteki tarafda 2300 küsür puan alan arkadaş Columbia tarafından açıkca reddedildi, adam sadece ders çalışan dışarı çıkmayan asosyal bi tipdi :=)

quote:

Orijinalden alıntı: Evil Dead

quote: Bu sene Columbia ya kabul olan arkadaşım, kendisi International School of Rome dan mezun, SAT den 2200 küsür aldı, ve okulda bir sürü faal olduğu klüp var. Adamlar sosyal yönünede bakıyolar, öteki tarafda 2300 küsür puan alan arkadaş Columbia tarafından açıkca reddedildi, adam sadece ders çalışan dışarı çıkmayan asosyal bi tipdi :=)

@Imnobody
Aynen dediklerinize katılıyorum ayrıca Boğaziçi mezunu dururken süper sosyal de olsa not ortalaman 4.00 da olsa Hakkari'den öğrenci kabul etmez M.I.T., sosyalliğe ve insani yönlerin ağır basması lazım. Hem çalışkan gerektiğinde de sosyalleşebilecek beyin gücünü havada kaparlar. Ayrıca başvuruda iyi referanslar ve ödüllü projeler mutlaka olmalı.

quote:

Orijinalden alıntı: TheRainman

abiler hayırlısıyla odtüye yerleşsem, ortalama yapıp, referans verebilicek profesör kanka edinsem, geçiş için yeterli olur mu. zor gözüküyo ama sat sınavına verilicek zaman bunun için kullanılabilir. bende duymuştum sporcuların, uluslararası başarısı olan adayların daha şanslı olduğunu. türkiye çapında satranç derecesi yapsak sayılır mı acep
bide projelere dahil olmak için sınıf farkeder mi acaba üniversitede, yani 1. sınıftan falan adam alma ihtiyacı duyarlar mı ? ilginiz için teşekkür ederim.

quote:

Orijinalden alıntı: TheRainman
abiler hayırlısıyla odtüye yerleşsem, ortalama yapıp, referans verebilicek profesör kanka edinsem, geçiş için yeterli olur mu. zor gözüküyo ama sat sınavına verilicek zaman bunun için kullanılabilir. bende duymuştum sporcuların, uluslararası başarısı olan adayların daha şanslı olduğunu. türkiye çapında satranç derecesi yapsak sayılır mı acep
bide projelere dahil olmak için sınıf farkeder mi acaba üniversitede, yani 1. sınıftan falan adam alma ihtiyacı duyarlar mı ? ilginiz için teşekkür ederim.

quote:

Orijinalden alıntı: soar.kerrigan

quote: Orijinalden alıntı: Evil Dead quote: Bu sene Columbia ya kabul olan arkadaşım, kendisi International School of Rome dan mezun, SAT den 2200 küsür aldı, ve okulda bir sürü faal olduğu klüp var. Adamlar sosyal yönünede bakıyolar, öteki tarafda 2300 küsür puan alan arkadaş Columbia tarafından açıkca reddedildi, adam sadece ders çalışan dışarı çıkmayan asosyal bi tipdi :=) @Imnobody Aynen dediklerinize katılıyorum ayrıca Boğaziçi mezunu dururken süper sosyal de olsa not ortalaman 4.00 da olsa Hakkari'den öğrenci kabul etmez M.I.T., sosyalliğe ve insani yönlerin ağır basması lazım. Hem çalışkan gerektiğinde de sosyalleşebilecek beyin gücünü havada kaparlar. Ayrıca başvuruda iyi referanslar ve ödüllü projeler mutlaka olmalı.

abicim amerika tr deki bir üniversiteyi tanimazzzzzzzzzzzz
sosyal faaliyette okul icinde olcak diye bisi yok

quote:

Orijinalden alıntı: soar.kerrigan

quote: Orijinalden alıntı: Evil Dead quote: Bu sene Columbia ya kabul olan arkadaşım, kendisi International School of Rome dan mezun, SAT den 2200 küsür aldı, ve okulda bir sürü faal olduğu klüp var. Adamlar sosyal yönünede bakıyolar, öteki tarafda 2300 küsür puan alan arkadaş Columbia tarafından açıkca reddedildi, adam sadece ders çalışan dışarı çıkmayan asosyal bi tipdi :=) @Imnobody Aynen dediklerinize katılıyorum ayrıca Boğaziçi mezunu dururken süper sosyal de olsa not ortalaman 4.00 da olsa Hakkari'den öğrenci kabul etmez M.I.T., sosyalliğe ve insani yönlerin ağır basması lazım. Hem çalışkan gerektiğinde de sosyalleşebilecek beyin gücünü havada kaparlar. Ayrıca başvuruda iyi referanslar ve ödüllü projeler mutlaka olmalı.

abicim amerika tr deki bir üniversiteyi tanimazzzzzzzzzzzz
sosyal faaliyette okul icinde olcak diye bisi yok

quote:

Orijinalden alıntı: aborjin44

Önemli olan öğrencidir eğer okul ismi önemli olsaydı bütün sınıfın yurtdışına kabul edilmesi gerekirdi ama sadece en iyiler kabul ediliyor. Hakkariyi küçümsemeyin orada 4.0 yaparsanız da şansınız hiç az değil ama MIT ye girermisiniz onu bilemem.

Peki neden yurtdışında okuyanların çoğunluğu belli okullardan derseniz eğer, size son birkaç yıla bakmanızı öneririm yurtdışında diğer okullardan da öğrenciler artmaya başladı. Eskiden dünya bu kadar küresel değildi başvurular internetten falan yapılmıyordu şimdi yurtdışında master forumlarda bile konuşuluyor. Bazı belli okulların yurtdışına öğrenci yollamasının en önemli nedeni ingilizcedir, birkaç okul dışında ingilizce eğitimi çok kötüdür ve bu öğrenciler başvuru için TOEFL den gerekli minimum puanları bile alamamaktadır kısacası ingilizceleri zayıftır ve baştan kaybetmektedirler. Şimdiden ingilizcenizi geliştirin boş durmayın ve TOEFL a girerek durumunuzu belgeleyin.

Diğer bir nokta ise projeler ve referanslardır, çoğu sıradan okullarda hocalar (artık bu vasıflarla pardon vasıfsızlıklarla oralara nasıl hoca olmuşlar bilemiyorum) düzgün ingilizce dahi bilmezler referans mektubu yazmak denen kavramdan bihaberdirler. Bir diğeri de herşeyi cin gibi bilen ama kendini yormak istemeyen tembel hoca tipidir. Daha sonra odtudeki bir hoca belli bir projede çalışıyorsa dünyayla iletişim içindedir çoğu ülke okullarıyla bağlantılıdır ve çalışmalarından dolayı ismi yabancılara tanıdık gelmektedir. Öğrenciler bu hocaların yanında proje yapabilmektedirler. Diğer okullardaki hocalara baktığınızda çoğunluğu bulgaristan kazakistan gibi düzmece ülkelerde sunulan bildiriler uyduruk fenbilimleri enstütüsü dergilerinde çıkan yayınlar ve çeviri kitaplarla doçentliğe ve profluğa terfi etmişlerdir. Bu kişi daha kendisi bir baltaya sap olamamışken öğrencisini nasıl MIT ye yollayabilir düşünmek gerek. Odtuyu ve bilkenti bilkent yapan adı değil hocalarıdır o hocaları hakkariye koysan hakkari öğrenciside aynı performansı gösterir.

Son olarak halen mantar gibi üniversite ve bölüm açılmaktadır genellikle içlerine vasıfısız insanlar çeşitli yollarla doldurulmakta ve eğitim kalitesi giderek çökmektedir. En son artık ingilizcesi olmayanlar bile araştırma görevlisi olarak alınmaya başlandı kaldıki üds kpds gibi uyduruk sadece okumayı ölçen bir sınavda alınan ingilizce skoru ne derece belirleyicidir siz düşünün.

quote:

Orijinalden alıntı: Evil Dead

quote: Orijinalden alıntı: aborjin44 Önemli olan öğrencidir eğer okul ismi önemli olsaydı bütün sınıfın yurtdışına kabul edilmesi gerekirdi ama sadece en iyiler kabul ediliyor. Hakkariyi küçümsemeyin orada 4.0 yaparsanız da şansınız hiç az değil ama MIT ye girermisiniz onu bilemem. Peki neden yurtdışında okuyanların çoğunluğu belli okullardan derseniz eğer, size son birkaç yıla bakmanızı öneririm yurtdışında diğer okullardan da öğrenciler artmaya başladı. Eskiden dünya bu kadar küresel değildi başvurular internetten falan yapılmıyordu şimdi yurtdışında master forumlarda bile konuşuluyor. Bazı belli okulların yurtdışına öğrenci yollamasının en önemli nedeni ingilizcedir, birkaç okul dışında ingilizce eğitimi çok kötüdür ve bu öğrenciler başvuru için TOEFL den gerekli minimum puanları bile alamamaktadır kısacası ingilizceleri zayıftır ve baştan kaybetmektedirler. Şimdiden ingilizcenizi geliştirin boş durmayın ve TOEFL a girerek durumunuzu belgeleyin. Diğer bir nokta ise projeler ve referanslardır, çoğu sıradan okullarda hocalar (artık bu vasıflarla pardon vasıfsızlıklarla oralara nasıl hoca olmuşlar bilemiyorum) düzgün ingilizce dahi bilmezler referans mektubu yazmak denen kavramdan bihaberdirler. Bir diğeri de herşeyi cin gibi bilen ama kendini yormak istemeyen tembel hoca tipidir. Daha sonra odtudeki bir hoca belli bir projede çalışıyorsa dünyayla iletişim içindedir çoğu ülke okullarıyla bağlantılıdır ve çalışmalarından dolayı ismi yabancılara tanıdık gelmektedir. Öğrenciler bu hocaların yanında proje yapabilmektedirler. Diğer okullardaki hocalara baktığınızda çoğunluğu bulgaristan kazakistan gibi düzmece ülkelerde sunulan bildiriler uyduruk fenbilimleri enstütüsü dergilerinde çıkan yayınlar ve çeviri kitaplarla doçentliğe ve profluğa terfi etmişlerdir. Bu kişi daha kendisi bir baltaya sap olamamışken öğrencisini nasıl MIT ye yollayabilir düşünmek gerek. Odtuyu ve bilkenti bilkent yapan adı değil hocalarıdır o hocaları hakkariye koysan hakkari öğrenciside aynı performansı gösterir. Son olarak halen mantar gibi üniversite ve bölüm açılmaktadır genellikle içlerine vasıfısız insanlar çeşitli yollarla doldurulmakta ve eğitim kalitesi giderek çökmektedir. En son artık ingilizcesi olmayanlar bile araştırma görevlisi olarak alınmaya başlandı kaldıki üds kpds gibi uyduruk sadece okumayı ölçen bir sınavda alınan ingilizce skoru ne derece belirleyicidir siz düşünün.

Bu dediklerinin tamamı için de üniversitenin önemi çok büyük, öğrencinin kendisini yetiştirmesi üniversitenin elinde bir nevi. Ama üniversitelerin de ünleri bu öğrenciler sayesinde artıyor. Feed-back sistemi gibi.