Saat 11.03, Yer Aydın Evde tek başıma iken uyumak gerçekten biraz zor gelmişti.Sabaha karşı 4 gibi televizyon seyrederken uyuyakalmışım.Öğlene doğru siren sesinden dolayı uyandım -Allah şifa versin- ve evde kahvaltılık olarak sadece mısır gevreğinin olduğunu gördüm.Yine mi ?Her sabah bunu yemekten sıkılmıştım artık.Buzdolabının kapağını açarken içimde kesinlikle süt kalmamıştır endişesi vardı ve Murphy kanunları her zaman işler, ama bugün değil.Süt vardı, sadece üstüne koyulan kızartma tabağından süt paketinin içine yağ sızdığı için içemedim o kadar.Üstüme bir şeyler geçirip sokağa indim.Bu saatte bulvarın o kadar kalabalık olacağını düşünmemiştim arabalar, korna ve siren sesleri sanki insanlar 2012 filmindeki sahneyi canlandırmaya çalışıyorlardı, herkes bir yere gitmeye çabalıyordu.İlk başta bir anlam veremedim ta ki silah seslerini duyana kadar.Sesin geldiği yöne doğru sokağın başına koştum ve insanların seslerin geldiği yönün tersine deli gibi koştuklarını gördüm.Birinin yanına yaklaşıp neler oluyor diye sordum.Adamın gömleği ter içinde kalmıştı sanırım sesimi duymadı bir daha, bu sefer bağırdım döndü ve benide kolumdan tutup koşar adım sürükledi ve bir yandan da ağzındaki sigarayı yakmaya çalışıyordu.Bu adamın derdi ne ? diye düşündüm.Sigarayı yakamadı, cebine geri koydu ve çakmağınıda sinirlenip yere attı sonra bana insanların cinnet geçirdiğini birbirlerini öldürdüklerini söyledi.Şaşırdım bir anlam veremedim ve koşu tempomu yaşadığım apartmana yönlendirdim.Her zaman ki gibi asansörü değil merdivenleri kullandım ve daire katına ulaştım.Ama bir terslik vardı.Çıkarken kapımı açık mı bırakmıştım?... |
Bu arada katılan arkadaşlar yazılarını renklendirirse sevinirim hem karışmaz hemde okuyan arkadaşlara kolaylık olur :) |
takipteyim güzel olmuş.. aynen @XPHOS'a katılıyorum.. renklendirsin..![]() |
Güzel bir gün ölmek için.. Öldürmek için.. Öldümmü bilmiyorum.Ben.. şuan iyimiyim neyim bilmiyorum sanırım sol elimin parmaklarını hareket ettiremiyorum neden biliyormusunuz? ayrıntılara inmeden önce size bugunden bahsediceğim. Bugun hava yaz ortasında kuru soğuk , bugun haftanın ortasındayız ama pazar gibi , bugun evlerimin camları kırıldı , bugun mahallede tavla oynayanların attığı zarların sesi yok , bugun ben karanlık bi odada yapayalnızım, bugun kimse yok..Bugun kıyamet var. Evde belirti gösteren tek şey kırılmış camdan içeri giren havanın perdeyi estirmesi..ses çıkaramıyorum.apartman boşluğuna bakan karanlık odamda yatağın altına girmiş titriyorum.. Gece yarısı 03:36 HaövevavöövaAAhh ![]() (derken Öyle bir rüzgar eser ki.) bu HAARP napcağnı şaşırdı ha bu noluyo ne bu soğuk lan kapatıyım şu pencereyi .. hı? sarhoşmuo..? balimi çekmiş napıyolar laan orda.(sessizlik) yo yok hayır poo polis ![]() *burda burda bişeyler oluyo garip adam adamın.. lütfen.. polis- soğukkanlı olun ve beni dinleyin anons yapmayı denedik ama bu onları uyandırır diye *onlar? polis-bakın şimdi bi beni dinlermsiniz lütfen *neyini din.. polis-Kadavralar istilası başladı beni dinleyin! gerekli olan eşyalarınızı alın sağlam giyinin saat kulesinin orda buluşuyoruz mümkün oldukça deniz kenarından gelin elinize kendinizi koruyacak bişey almayı unutmayın ara sokaklardan gelm.. *neler oluyor bakın ne bu lütfen ALO alo ALo! Allah belasını versin ne b*k yicem ben..AAAAUyşAAY! ![]() ![]() Hüseyin amca yoyo saçmalamaAAAAAAAAAAAAAAAAAAA ![]() ![]() uzaklaşmalıyım burdan uzaklaşmalıyım ya bende böyle olursam hayır yok çalışmıyo telefon allah kahretsin ![]() hayır bu kabus evet bu kabus çığlıklar..o koşturan şeyler sanki bi deprem yaratıyodu mahallede ağlayan çocuklar kanlar onların cama sıçraması insanların korkudan balkondan atlaması leşlerin saldırması evet görüyordum ben bunları 04.00'e geliyorduk Öldümmü bilmiyorum.Ben.. şuan iyimiyim neyim bilmiyorum sanırım sol elimin parmaklarını hareket ettiremiyorum..apartman boşluğuna bakan karanlık odamda yatağın altına girmiş titriyorum..Peki bende şimdi herkes gibimiyim? herkes? insanlar ve.. ZOMBİ ![]() |
Kaza Artık yola çıkmıştım Güzelbahçe'den kız arkadaşım Ceren'i alıp İzmir'e gitmeliydim orda hayat vardır büyük ihtimal. Tek ihtiyacım cephaneydi ve bunun için Jandarma Komutanlığına girdim burda mutlaka cephane olmalıydı zamanımda azdı. İçersini pek bilmediğimden bir 15-20 dakika aramakla geçti ve sonunda bulmuştum aradığımı. G3leri ve el bombalarını bir askeri çuvala doldurdum ve biraz askeri erzak aldım artık tam donanımlıydım. Geri arabaya koştum ve yola devam ettim. Yolda belli yerlerde o yaratıkları görüyordum. Çok gariptiler ruhları çekip alınmış ölüler ayaklanmıştı ve tüm insanlığa karşı savaş açmışlardı. Yol üzerindeki evime son bir kez daha baktım.. Aman Allahım ailemin fotoğrafını almalıydım. onlardan kalan tek teselli oydu. Evin olduğu sokağa girdim ve içeriden fotoğradı aldım. Tanrım... Karşımda yine onlardan! bu sefer sinirlenmiştim ve kafasına acımadan sıktım! geri arabaya atladım ve yola devam ettim artık güzelbahçeye yaklaşmıştım. Hemen Güzelbahçe bir sahil ilçesiydi. Balıkçılık burdaydı her taraf terkedilmiş gibiydi balıkçıların tezgahlarından bayat balık kokuları beni bayıltacak gibiydi. Ceren'lerin mahallesine girdim. Evlerinin kapısı kilitliydi camlarda korkuluk vardı. Nasıl açıcaktım? Eğer silahla açarsam toplanabilirlerdi ama Ceren'de içerdeyse ya? Kilidi kırmaya karar verdim ve kaçmak için kendime ortam hazırladım arabayı eve dahada yakaştırdım dibine kadar getirdim. Ve çıkıp kilide G3 saydırdım lakin içeriye girdiğimde sadece bir not vardı. "Hakan geliceğini biliyordum heryerdeler Ailem beni götürüyor nereye gidiyoruz bilmiyorum".. İşte bu benim moralimi bozmuştu bir hayli. Ama en azından hayattalardı bu benim için iyi birşeydi. Hemen arabaya atladım zombilere her yerden yavaş yavaş geliyorlardı. Bi kaçına çarparak geçtim çok hızlanmıştım. Ve o sırada en son gördüğüm şey direkti... |
Evet takip ediyorum sizide bence İstanbullu arkadaşlarında katılmasına izin ver ben öyle yaptım ve zevkli oluyor :) |
neden olmasın ![]() |
İzmir'ide aştı burası Aydın ve Bursa'ya sıçradı ![]() |
benimde aklımda bu vardı aslında çünkü karakteri istanbul dışına yönlendirdim ![]() |
dıd dıd dıı . 0543 485 .. .. -Alo anne .. -İyiyim bende ne olsun babam, kardeşim nasıl? .. -Hmm çok iyi ya öyle aradım bişe dicektim sana! .. -Esra nasıl iyimi 2 gündür aramıyor gelmiyormu sana .. -Beni sorarsa aradığımı söyleme tamam mı? .. -Anne şimdi hemen bir şey dicek doktor geliyor askerde düzensizim baya biliyorsun o yüzden 2 haftadır karnım şiş dün revirdeydim askeri hastaneye sevkedildim.. ... -Dinle ya bak ağlama sakın korkma anlatıcam işte . ... -Bi dk işte safra kesemde taş varmış ameliyat olcam ufak bir ameliyat hiç meraklanmayın gelmenize gerek yok öyle bilginiz olsun diye aradım korkmanıza gerek yok ameliyattan çıkınca ararım. ... - Tamam hadi sende ağlama bak babamada söyle ağlama sakın ya yapma böyle birşeyim yok bak. ... - Tamam doktor geliyor kapatmam lazım kusura bakma böyle acilen oldu neyse hadi anne duacım ol. ... - Hadi kapatıyorum sende ağlamayı kes tamam hadi . ..dıt dıt. PFF Keşke söylemeseydim şimdi hmm. Şimdi Doktor geliyor koridorda gözüktü çok soğuk burası ya , karnımın bir tarafı jiletli çok tuhaf turuyor :) doktor geldi teknikler güler yüz ameliyathane kıyafeti çok tuhaf sünnetlik gibi aynı çok tuhaf hissettim kendimi ya hemşire geldi şimdi sedyeyi gösterdi yattım koridordayız şimdi evet ameliyat hane 40 metrelik koridor 1 metre gibi geldi :) oww çok soğuk karanlık tek ışık bildiğin film gibi tak kelebeği Ali bey 10'a kadar sayarmısınız . Peki 1,2,3,4,5,..altı dedim galiba.. .... ... ... İşte son hatırladıklarım ben kimmiyim ALİ TERCAN şuan Askeri hastanedeyim pencereden bakıyorum kapım kitli açacak gücüm yok odaya getirildiğimde birisi daha vardı yan yatakda o nerede acaba hemşirelerden doktorlardan hasta telefonundan hiçbiryere ulaşamıyorum telefonum aşşağıda kaldı galiba onuda bulamıyorum pencereden bakıyorum heryer sönmüş köz askeri klubelerde haraketlilik gördüm fakat çok tuhaf oo fazla ayakta duramuyorum. Galiba rüya görüyordum uzandım serum bitmiş zaten çıkarıp atmışım çok tuhaf midem bulanıyor havasız ortam biraz kestirsem fena olmaz .. .. Beğeni gelirse devamı gelir :) çakma the walking |
Zombi ile ne alaka ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
Öyle bir bağlıcam ki okurken altına .. :) |
Arkadaşlar bu gece 12 ye kadar son katılımlar olcak ondan sonra düzene gircez |
Bu oldukça uykumu kaçırdı fakat ağrıyan başım uyuman gerek diyordu.Su ihtiyacımı giderip tekrar kafamı yastığa koydum.Gayipten sesler insan feryatları daha da yakından geliyordu artık.Bu sefer korkmaya başladım.Babamı uyandırsamıydım.Ne diyecektim 5 yaşında çocuk gibi baba korkuyorum mu diyecektim.Tersler yatardı.Gecenin geri kalanını bu tuhaf manzarayı pencereden izliyerek geçirdim.Sonra yaklaşık 75 metre ileride tekrar tuhaf yürüyen bir insan gördüm.Ama bu insanın elbiseleri yırtıktı ve üstünde kan vardı yaklaştıkça görebiliyordum.Kanımın donduğunu hissettim.Bu,bu olay o kadar filmlerde izlediğim zombi istilası olabilirdi.Yoksa başka şekilde bu adamı açıklıyamıyordum.Deliricektim resmen ve pencereden bakmayı kestim.Geri çekilip ses çıkarmadım.Panik yapıp babamı direk kaldırmamalıydım.Peki ya şimdi ne yapıcağım.Önce iyice gerçekten zombiler var mı yoksa başka bir olay mı?Bunları düşünürken olduğum yerde 10 dakika falan geçirdim.Umarım o tuhaf adam gitmiştir diye geçirdim içimden.Sabahı bekliyip babam ile hareket etmem gerektiğini düşünüyordum.Ama ya gelirlerse?Pencereleri kapattım.Sessizce beklemeye başladrken seslerin daha da yaklaştığını anladım sonra ufaktan perdeyi araladığımda yaklaşık 50-100 tane net olarak gördüğüm zombinin sokaktan geçişini gördüm. |
Hayatın bize ne tür sürprizler hazırladığı bilinemez. Yarın ne yaşacağımızı bilmeden yaşarız. Planlar yaparız uygulayabildiğim kadar uygularız bazen de işler yolundan çıkar ve kontrol edilemez hal alır. İnsanoğlunun bu durum da garip bir yönü ortaya çıkar.... Büyük Felaket'den 2 Gün Önce "Bölüm 1" Sabah 07:30'da alarmın sesine uyandığım da güneş yüzüme çarpıyordu. Gece perdeyi açık bırakmayı unutmuştum. Yaz sabahları erken kalkmak berbat bir duyguydu ancak İngilizce Kursu beni buna zorluyordu. Hızla yataktan kalkıp TV'yi açtım, kulaklarım haber de kahvaltı yapıp çıkacaktım evden. Ancak bugün ilginç haberler vardı. İngiltere'de hayvanlar üzerinde bir çeşit ilaç deneyi esnasında işler kontrolden çıkmış. İngiltere bunun üzerine Sıkı Yönetim kararı almış. İngiltere'yi Sıkı Yönetim kararı almaya itecek olay anlaşılan söylenenlerden daha büyüktü. Saate baktığımda geç kalacağımı fark edip ve hızla kahvaltıyı hazırlamaya koştum. Kahvaltı işini 10 dk'da halledebildim hızla giyinip, evden koşar adım çıktım. Şimdiden 10 DK geç kalacağımı hesaplıyordum. Ama hayat sürprizlerle doluydu. Planlamamın aksine uzayabilirdi zaman. Telefonum çaldı... İlginçti.. Telefonu pek çalan bir insan değildim. Onun için "Vay anasını kim lan bu?!" havasıyla uzandım telefona. Arayan Rıfat'tı, kendisi Tübitak'ta Gen Bilimi üzerine çalışmalar yapıyordu. Merakım uyanmıştı, deney ile ilgili mi arıyordu ki? *** |
Bi fikrim var. Herkes ilinden yazsın. Kimi İzmir, kimi Bursa, kimi Kütahya falan. Hikayeler paralel olsun. En sonunda herkes bi yerde birleşsin falan. FRP oyun gibi olsun. ![]() |
ohyş hikayeler çok iyi.. |
Hava kararmadan sığınacak bir yer bulmalıydım. Ayağa kalktım ve çevremi inceledim. Fahrettin Altay aktarma merkezin çevresinde M60 tankları ve M113 ZPT'leri bir güvenlik şeridi oluşturmuştu. Oraya doğru yöneldim, yolumun üzerindeki bir ZPT'den telsiz sesleri geliyordu, dinlemeye koyuldum.
"Çiğli hava üssünden geri bildirim alamıyoruz! Her yanımızı sardılar! Acil hava desteği alamazsak NATO Karargahı düşecek!" Bir yandan da ingilizce olarak NATO'dan hava desteği istemeyi sürdürüyorlardı. 15 saniye kadar sonra telsizden bir pilotun sesi duyuldu, aksanına bakarak yunan olduğuna kanaat getirebilmiştim.
"We ready to provide fire support-over!"
Buca'daki NATO Hava Karargahı'ndan geliyor olmalıydı bu sesler. Tek başıma olmadığımı bilmek bir nebze de olsa içimi rahatlatlatmıştı. Aktarma Merkezine doğru yürümeye devam ettim. Biraz daha yaklaşınca gördüklerim karşısında şoke oldum! İnsan cesetlerinden resmen bir dağ yükselmişti. Her cesetin kafatası parçalanmıştı. Kafalarından vurulmuşlardı. Sanırım burası bir tahliye merkezi oalrak kullanılmıştı. Belediye otobüsleri sıra sıra dizilmişlerdi, hepsinin camı kan içindeydi. Askerler durumu kontrol altına alamayınca herkesi öldürmüş olmalıydı. Daha fazla bakamadım ve Fahrettin Altay merkeze doğru koşmaya başladım. Bir eczane bulmalıydım. İnsülin pompası tekrar alarm verdi ve 2 saatimin kaldığını haber verdi. Geç olmadan bir eczane bulmalıydım.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Reyftn -- 6 Temmuz 2011; 15:36:20 >