Söyleyecek sözüm kalmamıştı gittim.. Anlayacak kimse kalmamıştı gittim.. Yenildim gittim.. Yendim gittim.. Her gidiş kolay değildi elbet, bazen bitmemek için gittim.. Işin aslını görmemek için gittim.. Gittim, gitmem gereken herkesden. Helallik isteyecek yüzü olan istedi.. Hakkı olmayana bile dağıttım bol keseden.. Kalmak zor değildi, kolayına kaçmadım hayatın, gücümden gittim.. Yine de gücüme gitti! |
“Biz kaybedenleriz. Bizde şans yüzümüze gülmez. Bizde şans arkamızdan güler. Hep nereye gittiğimizi sorarlar; neden kaçtığımızı kimse bilmez. Bizi ya sevmezler, ya sevmezden gelirler.” Kahraman Tazeoğlu Sözler öylesine yıprandı ki bu çağda, en büyük ateşi sessizlik yakar. Murat Menteş Beni al zamanın dışına götür. Biraz sarıl, biraz koru, biraz öp sonra yine sokağa bırak. Elimden tut var olmayan şeylere ekle zihnimin bataklığından kurtar. Emrah Serbes / Hikâyem Paramparça |
Yasin suresinin elli sekizinci ayetinde, “Onlara merhametli Rabbin söylediği selam vardır” buyruluyor. Ben, işte o selamın peşindeyim. İbrahim Tenekeci |
“şu anda, sana güzel bir söz söyleyebilmek için, on bin kitap okumuş olmayı isterdim” dedi: “gene de az gelişmiş bir cümle söylemeden içim rahat etmeyecek: seni tanıdığıma çok sevindim kendi çapımda.” oğuz atay |
|
Gerçek aşk, hiçbir şey yapmamaktır. Bir şeyler yapmak kolay; aramak, ağlamak, yalvarmak, kızmak, yalan söylemek, dünyayı yerinden oynatmak.. Zor olan bunların hepsini yapmaya gücün yetecekken hiçbir şey yapmamaktır. Beklemektir zor olan, herhangi bir beklentiye sığınıp yaslanmadan beklemek. Hiçbir şey ummadan, hiçbir şeyi değiştirmeye kalkmadan, gücünü sadece masumiyetten alan ve sabırla beslenen.. Ali Lidar |
Bir paket malbora uzunluğunda geceler vardır.. Sigaralar yansın, içecek neyiniz varsa yanınıza alın. Bu gece buradayız. |
” Bir tren bekliyorsun. Seni uzaklara götürecek bir tren… Trenin seni nereye götürmesini umduğunu biliyorsun, ama emin değilsin. Ama önemi yok. Bir trenin seni nereye götüreceğini nasıl umursamazsın? Çünkü birlikte olacaksınız. “ (Mal) |
Beni al zamanın dışına götür. Biraz sarıl, biraz koru, biraz öp sonra yine sokağa bırak. Elimden tut var olmayan şeylere ekle zihnimin bataklığından kurtar. Emrah Serbes |
Elimizdeki bütün işleri bırakıp, evlerde, parklarda, yollarda öbek öbek toplanıp ve dağ başlarında bir araya gelerek omuz omuza yaslanarak düşünelim. Hiç aşık olduk mu? Neye aşık olduk? Onu nasıl karşıladık? Onun ilk niyetiyle donduk kaldık mı yoksa ilk nimet gözlerimizi onun gizlediği daha büyük bir nimete mi açtı. Ve ikincisi üçüncüsüne ve böylece gide gide gerçek marifetle gelebildik mi içiçe. Oysa ben neler düşünüyorum. Diyorum ki gururumun bu kadar incinmesine dayanmamalıydım. İşte başıma gelen. Daha başlangıçta takılıp kalmışım bile. Böyle olacağına, insan, arkasının gelmeyeceğini bile bile, bir kaç zavallı lirasını ihtiyacı olanlarla bölüşebildiğini düşünüp böbürlensin daha iyi. Niye yazıyorum ki bunları. İçimiz bir dolap değil ki açıp bakalım. Açıp gösterelim. Yine de anlatıyoruz ama. Bizi fark edince eşyaların arasına gizlenmeye çalışan bir böceğe benziyor anlattıklarım. Gelecektim. Ama daha bir kötü hatıram olsun istemedim. Cahit Zarifoğlu |
evet ağlamaklı oluyorum. demdir bu. hani kurşun sıksan geçmez geceden. anlatamam; nasıl ıssız, karanlık. ve zehir zıkkım cigaram gene bir cehennem var yastığımda, gel artık.. Ahmed Arif |
"Ve mutluluk bir kibrit çöpü, artık ne kadar yanarsa..." | Edip Cansever |
İnsan yine de her şeye rağmen söyleyecek bir şeyi olsun istiyor, değil mi? Ama yok. Umudun kesildiği saatlerde, Küfürlerin dahi tükendiği bir boşluktayız.. Her neyse |
Beynimin sayısal için çalışan kısmında ya tümör var, ya oksijen gitmiyor yada öyle bir kısım yok. Cebimdeki son 300 lirayı da kitap fuarında çok kârlı bir işe yatırdığıma göre bi hafta doya doya makarna yiyebilirim artık. Matematiği sadece para sayarken seviyorum, vesselam.. insan allah’ın yeryüzündeki halifesi, yani kalfasıdır. allah’ın kalfası değilsen, şeytanın çırağı olursun. Murat Menteş "Dünyada hiç kötülük yokmuş gibi gülebilmeni özledim..." /Murat Menteş aynı şehirde sen varsın, ben varım, biz yokuz.. tam bir paradoks. ünal demirbağ |
|
Guzel seyler yazdigin kesinde uzunlari okumaya tesebbus bile etmedim |
Hayalini kurduğum, gerçekleştirmek istediğim ne varsa el birliğiyle içine sıçtılar. Artık hayal kurmaktan yoruldum. Herkes çok konuşuyor ve hepsi de kendinden çok emin. İnandıkları doğruları ispatlama gereği bile duymuyorlar. Herkes her şeyi biliyor. ''Az bir sakin olun, hanginize inanacağımı şaşırdım'' diye bağırmak istiyorum. Ama bağırmıyorum. Onun yerine bir sigara daha sarıyorum. Çünkü birini dinlerken gözlerine bakamıyorum. Hepimizin gözlerinde birer mezar taşı gizli. Benimkinin üstünde yazanları okutmak istemiyorum. Karanlıkta uyuyamadığım için geceleri çalışıyorum. Sessizlikten korktuğum için kalabalığa karışıyorum. Başka türlü kafamdaki sesleri susturamıyorum. Ömrüm boyunca onlara benzememek için uğraştım. İşin kötüsü onların kim olduğunu bile bilmiyorum. Önce kafamın içinde bir çember oluşturuyorum. Sonra da onun etrafında dönüp duruyorum. Yaşlanmak; geleceğini düşlemeyi bırakıp geçmişini düşünmekle başlıyor. Burak Aksak |
Ve Herkesin Derdi Kendine Ağır, Gerisinin Dili Lal, Kulağı Sağır... |
Selam |
iliklemek gibidir, bazı insanları
sevmek.
En başından beri yanlış yaptığını,
sonuna gelmeden anlayamıyorsun.
|Oğuz Atay.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >