Bu aralar daha çok dünya klasiklerini okuyorum ama daha felsefi kitaplara yönelmeyi düşünüyorum. Sartre, Camus, Nietzsche, Schoppenhauer vb. okumak için bir birikime ihtiyacım olur mu? Felsefe tarihini, belli başlı akımları bilmem gerekir mi?
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
Sartre ağır gelir başlangıç için. İlkçağ filizoflarından başlayın. Özellikle Aristo, Platon, Sokrates veya Milet okulu düşünürlerine dair üç beş bir şey bilmeden felsefeye başlamak, temeli sağlam olmayan bina kurmaya benzer.. Felsefeye Giriş kitaplarını deneyin bence.
Felsefeye ilk adimlarini atarken araya Sartre sıkıstıran ve bugun bir kitabini bitiren biri olarak soyluyorum, yukaridaki arkadaslari dinle ve Sartre ile baslama, her seyin otesinde hakkini da veremezsin eserlerinin.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mr.Pacino -- 11 Ağustos 2015; 22:06:22 >
Asırlardır felsefe konuları/soruları çok bir değişme uğramadığı için ben filozoflar Arasında ondan başla bundan başla önerilerinin pek önemli olmadığını düşünüyorum ama elbet bi filozof konuyu diğerlerinden daha anlaşılır bir şekilde işlemiş olabilir ama dediğim gibi çokta fark yaratmaz Eğer kavramı bol olan felsefe konusu ise felsefe sözlüklerine bakarsın
Üstteki arkadaşa katılıyorum. Eğer bu alanda ilgiliyseniz, Sartre ve Camus için görkemli bir birikiminizin olması gerekmez. Felsefe tarihine ve akımlara göz atmanız faydalı olabilir muhakkak ama asıl mesele ufkunuzda başlıyor. Bu isimlere merakınız varsa bir o kadar da geniş veya genişlemeye çalışan bir düşünce dünyanız olmalı. Eğer okumadıysanız Camus, Yabancı ile başlamanız güzel olabilir. Ardından Demirkubuz, Yazgı'yı izleyebilirsiniz bence... Felsefeyi,düşünce dünyanızı sinema ile harmanlayın derim. Selam.
Yukarıdaki iki arkadaşa katılıyorum bende. Albert Camus - Yabancı'nın yanına, Camus'nun Düşüş'ünü, Jean-Paul Sartre'dan Bulantı ve Varoluşçuluk'u, Franz Kafka'dan Dönüşüm'ü tavsiye ediyorum. Düşüş'te Friedrich Nietzsche'nin Efendi-Köle ahlakına çok gönderme vardır, Bulantı'nın ismi ve kitaptaki "bulantı" kavramı da Nietzsche'nin İyinin ve Kötünün Ötesinde'de geçer. Bunları okuduktan sonra Nietzsche'yi de araştırmanızı tavsiye ederim bu yüzden. Ayrıca Jean-Paul Sartre'dan Varlık ve Hiçlik haricindekilerin o kadar ağır ve birikim gerektirmediği kanısındayım ben de.
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.