1. sayfa
Dijital sistemler sadece iki değer alabilirler: 1 ve 0. Buna açık ve kapalı da diyebiliriz, sinyal var veya yok da diyebiliriz, siyah ve beyaz da diyebiliriz. Dijital sistemlerde ayırım çok ... |
Dijital sistemler sadece iki değer alabilirler: 1 ve 0. Buna açık ve kapalı da diyebiliriz, sinyal var veya yok da diyebiliriz, siyah ve beyaz da diyebiliriz. Dijital sistemlerde ayırım çok kesindir: Bir şey ya vardır, ya yoktur. Analog sistemleri ise bu mantıkla düşünürsek grnin tonları gibi düşünebiliriz veya bir tartışmada iki kişi arasında ara yolu bulmak gibi de düşünebilirsiniz. Bu mantığı biraz daha açarsak, hayatta bazı şeyler gerçekten ya var ya yok mantığı ile işlerler, veya bu şekilde değerlendirilebilirler. Örneğin bir bardağımız olsun. Bu bardağın içinde su olabilir veya olmayabilir. Bu dijital mantıktır. Bardakta su varsa 1 değerini alır, su yoksa sıfır değerini alır. Arduino'da dijital girişler bu mantığa bağlıdırlar. Örneğin bir dijital girişe bir düğme bağlayabilirsiniz. Düğme ya basılıdır, ya basılı değildir. Basılı olma haline 1 derseniz, basılı omama haline 0 diyebilirsiniz. Bilgisayarlar ikili matematik sistemini kullandıklarından, bu kavramı bilgisayara anlatmak kolaydır. Ama gerçek hayatta bir şey ya siyah, ya beyaz değildir. Grinin tonları vardır. Hiç kimse tam kötü ya da tam iyi değildir, arada bir yerlerdedir. İşte böyle bir kavramı bilgisayara bildirebilmek için analog girişlere ihtiyaç vardır. Örnek olarak bir sıcaklık sensörünü verebiliriz. Sıcaklık sensörü hava sıcaklığını ölçüp rakamsal bir değer verirler. Bu değer ya 1 ya 0 şeklinde olamaz, çünkü öyle olsaydı sadece 2 farklı dereceyi temsil edebilirdik (ya da mesela hava sıcak veya değil diyebilirdik ama kaç derece diyemezdik). Analog girişler bize bu fırsatı sunarlar. Arduino'da bir analog giriş 0 ile 1023 arası bir değer alabilir. Yani teorik olarak sıcaklık sensörünüz size 1024 farklı sıcaklık derecesi verebilir. Bu sayede siz gri tonları da ifade edebilmiş olursunuz. Projenizde ışık sensörü, ısı sensörü, ultrasonik mesafe sensörü gibi sensörler kullanıyorsanız onları analog girişlere bağlamanız gerekir. Sebebi yukarıda yazdıklarımdır. |
digital output pinleri TTL seviyesinde çıkışlar verir.1 seviyesi 5 volt 0 seviyesi 0 volttur.arduinoda analog input vardır.analog output yoktur.analog input pinlerinden analog değerler okunur.mesela bu girişlere sensörler bağlanır ve sensörün verdiği değer okunur.sende bu bilgiyi arduinoda işleyerek gerekli veriyi elde edersin direnç debounce denen olayı engellemek için kullanılır.en sağlıklı kullanım şekli verdiğim şekildeki gibidir. < Resime gitmek için tıklayın > |
görsel açılmıyor da, direnç olayını daha açık anlayabilir misiniz ? |
anahtarlama islemlerinde, fiziksel temassizliktan dolayi bir anahtarlamada kontakların birbirine olan etkileri sonucu birden fazla defalarca temas olur.bu olaya debouncing denir.counting circuitlerde yani sayma işlemi yapan devrelerde sistemi kararsız yapar.örneğin sen bir tuşa basarsın ama mikroişlemci onu 3 kere alıgılar.sotware ve hardware olarak debounce etkisini yok edebilirsin.internette devreleri mevcuttur.kapasitörle yapılan debounce devresi favorimdir. |
Merhabalar ben de aynı sorunu yaşıyorum arduino da ki analog ve digital pinleri biraz daha açar mısın ? ben hala anlamış değilim rica etsem anlatabilir misin detaylıca ? @kimyasalatik |
Dijital sistemler sadece iki değer alabilirler: 1 ve 0. Buna açık ve kapalı da diyebiliriz, sinyal var veya yok da diyebiliriz, siyah ve beyaz da diyebiliriz. Dijital sistemlerde ayırım çok kesindir: Bir şey ya vardır, ya yoktur. Analog sistemleri ise bu mantıkla düşünürsek grnin tonları gibi düşünebiliriz veya bir tartışmada iki kişi arasında ara yolu bulmak gibi de düşünebilirsiniz. Bu mantığı biraz daha açarsak, hayatta bazı şeyler gerçekten ya var ya yok mantığı ile işlerler, veya bu şekilde değerlendirilebilirler. Örneğin bir bardağımız olsun. Bu bardağın içinde su olabilir veya olmayabilir. Bu dijital mantıktır. Bardakta su varsa 1 değerini alır, su yoksa sıfır değerini alır. Arduino'da dijital girişler bu mantığa bağlıdırlar. Örneğin bir dijital girişe bir düğme bağlayabilirsiniz. Düğme ya basılıdır, ya basılı değildir. Basılı olma haline 1 derseniz, basılı omama haline 0 diyebilirsiniz. Bilgisayarlar ikili matematik sistemini kullandıklarından, bu kavramı bilgisayara anlatmak kolaydır. Ama gerçek hayatta bir şey ya siyah, ya beyaz değildir. Grinin tonları vardır. Hiç kimse tam kötü ya da tam iyi değildir, arada bir yerlerdedir. İşte böyle bir kavramı bilgisayara bildirebilmek için analog girişlere ihtiyaç vardır. Örnek olarak bir sıcaklık sensörünü verebiliriz. Sıcaklık sensörü hava sıcaklığını ölçüp rakamsal bir değer verirler. Bu değer ya 1 ya 0 şeklinde olamaz, çünkü öyle olsaydı sadece 2 farklı dereceyi temsil edebilirdik (ya da mesela hava sıcak veya değil diyebilirdik ama kaç derece diyemezdik). Analog girişler bize bu fırsatı sunarlar. Arduino'da bir analog giriş 0 ile 1023 arası bir değer alabilir. Yani teorik olarak sıcaklık sensörünüz size 1024 farklı sıcaklık derecesi verebilir. Bu sayede siz gri tonları da ifade edebilmiş olursunuz. Projenizde ışık sensörü, ısı sensörü, ultrasonik mesafe sensörü gibi sensörler kullanıyorsanız onları analog girişlere bağlamanız gerekir. Sebebi yukarıda yazdıklarımdır. |
peki bu analog girişlere bağladığım ultrasonik sensör çıkışları ile cisim sayma işlemi yapabilir miyim? |
1. sayfa
ve bir de, 7 nolu pine anahtar takacağız diyelim. salladım ismini. herkes anahtara seri bir direnç bağlamış. ne faydası var ? ve kaç ohm olacağını nasıl anlayacağız ?
teşekkürler.
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.