o 12 adayı verenın ALLAH mezarda yatırmasın. |
Bu adalar 1947 Paris Anlaşmasıyla İtalyadan alınıp Lozan hükümleri çerçevesinde Yunanistana devredildi.Burada Türkiye'nin en büyük hatası 1947 Paris konferansına... |
Bu adalar 1947 Paris Anlaşmasıyla İtalyadan alınıp Lozan hükümleri çerçevesinde Yunanistana devredildi.Burada Türkiye'nin en büyük hatası 1947 Paris konferansına çağrıldığı halde katılmaması ve adaların Yunanistana verilmesine karşı çıkmamasıdır.Lakin tekrar belirtiyorum bu adalar Lozan anlaşmasında belirtilen ''silahsızlandırılma'' hükümlerine göre devredildi.Yunanistan bu adaları 2002'den sonra silahlandırmaya başladı.Türkiye yine uyudu.Yunanistan Türkiye'nin pasifliğini görünce bu kezde 1947 Paris anlaşmasıyla kendisine devredilmemiş fakat aynı zamanda Türkiye'nin olduğu belirtilmemiş adaları işgal etmeye ve silahlandırmaya başladı.Bunun en güncel örneği Aydın Didim ilçesinin karşısında bulunan Eşek adasıdır.Yunanistan 2004'ten sonra adaya asker çıkarmış,karakol kurmuş,adaya Yunanlı sivil yerleştirmiş üstüne belediye bile açmıştır.En son Temmuz 2020'de Yunanistan Cumhurbaşkanı adayı resmi ziyarette bulunmuş ve buradaki Yunan askerleriyle poz vermişti.Not: Adaların devri konusunu biraz açmak gerekiyor.Adalar Balkan savaşları esnasında Yunanıların eline geçmesin diye Osmanlı tarafından İtalyanlara geçici süreyle bırakıldı.Zira Osmanlı donanması Yunan donanması ile savaşacak güçten yoksundu.I.Dünya Savaşı patlak verince ve İtalya'da İtilaf devletleri safında savaşa girince adaları ilhak ettiğini duyurdu.Bu ilhak 1923 Lozan Anlaşması ile Türkiye tarafından resmen tanındı.Zira 1923 yılında Lozan Anlaşması imzalanırken Türkiye'nin donanması yoktu.Mevcut Osmanlı donanması İstanbulda İtilaf devletleri komutası altındaydı.Doğal olarak donanma olmadığı için bu adaların İtalya'ya ait olduğu kabul edildi ancak adaların silahsızlandırılması da İtalyanlara kabul ettirildi.İtalyanlar bu adaları almıştı ancak ada üzerinde asker bulundurmamayı kabul etmişlerdi.Gel zaman git zaman 1947 yılında II.Dünya Savaşından sonra İtalya ile imzalanacak barış görüşmeleri Pariste başladı.Müttefik devletler İtalyadan önce adaların sahibi Türkiye olduğu için Türkiye'yi adalar meselesini görüşmek üzere Paris'e davet ettiler.Ancak Türkiye II.Dünya Savaşına dahil olmadığını gerekçe göstererek çağrıldığı konferansa katılmadı.Bazıları bunun nedenini Sovyet tehditine bağlar.Bilirsiniz Sovyetler 1945 yılından sonra Türkiye'ye karşı düşmanca tutum içine girmiş ve Türkiyeden toprak/üs talep etmişlerdi.Dahası Türkiye'yi II.Dünya Savaşına girmediği için de savaştan sonra kurulan yeni Dünya düzeninde dışlanması için çaba harcıyordu.Kısacası Türkiye katılmadığı bir savaş sonrasında ödül olarak bu adaları alması durumunda Sovyetlerin düşmanca tutumunu arttrmasından çekinmiştir.Malum o dönem NATO daha kurulmamıştı ve Türkiye Sovyetler karşısında yapayalnızdı.Fakat burada Yunanlılar bir işgüzarlık yaparak çağrılmadıkları bu adalar meselesine yalvararak dahil olmuşlardır.Savaş boyunca Nazi ve İtalyan işgali altında kaldıklarını göstererek bir nevi kendilerini acındırmışlardır.Müttefik devletler de savaşta işgal edilmiş olmalarının bir tazminatı gibi bu adaları Yunanistana devretmişlerdir.Ancak bunu da Lozan hükümlerine göre yapmışlardır.Yani Yunanlılar bu adaları alacak ancak silahlandırmayacak ve üstüne asker yerleştirmeyecekti.Yunanlılar bunu kabul ederek adaları aldılar ancak 2002'den sonra bu hükümleri çiğneyerek adaları silahlandırmaya ve askerleştirmeye başladılar. |
Feribotla götürmüşler askerleri. Biz feribotla Yassıca Ada'ya gidiyoruz olum. |
Feribotla götürmüşler askerleri. Biz feribotla Yassıca Ada'ya gidiyoruz olum. Adamlara bak tatilcilerin yanına asker koymuşlar. |
Yunan değil meise her yere asker çıkarsın. Türkiye ezer geçer bunları |
Yunanistana bu kadar uzak, burnumuzun dibindeki ada nasıl yunanistana bırakılmış? Her ismini duyduğumda sinir oluyorum. Yakin zamanda da bazı adaların işgal edildiği ses çıkamadığımız söyleniyor, detay bilgisi olan var mı? Gerçek mi? Aydına bağlı ada işgal edildi deniyor. |
emekli albay ümit yalım tonla videosu var yıllarca anlattı ama gılışdar bir kere bile ilgilenmedi |
Ecevit döneminde az sopalamadık Yunanı. Türkiye Kıbrıs'a girdiğinde İpsala'nın karşısına asker bile yığamadı. Kendi ülke sınırları içinde Türkleri tahrik etmekten kaçındılar. Orada atılacak tek mermi onlar için son olacağı için Türk sınırlarına bile yaklaşamıyorlardı. Ama şimdi maşallah İzmir limanına çıkacaklar neredeyse. Eski caydırıcılığımız kalmadı. |
O zaman Avrupa Birliğinde değildi ama |
Bu adalar 1947 Paris Anlaşmasıyla İtalyadan alınıp Lozan hükümleri çerçevesinde Yunanistana devredildi.Burada Türkiye'nin en büyük hatası 1947 Paris konferansına çağrıldığı halde katılmaması ve adaların Yunanistana verilmesine karşı çıkmamasıdır.Lakin tekrar belirtiyorum bu adalar Lozan anlaşmasında belirtilen ''silahsızlandırılma'' hükümlerine göre devredildi.Yunanistan bu adaları 2002'den sonra silahlandırmaya başladı.Türkiye yine uyudu.Yunanistan Türkiye'nin pasifliğini görünce bu kezde 1947 Paris anlaşmasıyla kendisine devredilmemiş fakat aynı zamanda Türkiye'nin olduğu belirtilmemiş adaları işgal etmeye ve silahlandırmaya başladı.Bunun en güncel örneği Aydın Didim ilçesinin karşısında bulunan Eşek adasıdır.Yunanistan 2004'ten sonra adaya asker çıkarmış,karakol kurmuş,adaya Yunanlı sivil yerleştirmiş üstüne belediye bile açmıştır.En son Temmuz 2020'de Yunanistan Cumhurbaşkanı adayı resmi ziyarette bulunmuş ve buradaki Yunan askerleriyle poz vermişti.Not: Adaların devri konusunu biraz açmak gerekiyor.Adalar Balkan savaşları esnasında Yunanıların eline geçmesin diye Osmanlı tarafından İtalyanlara geçici süreyle bırakıldı.Zira Osmanlı donanması Yunan donanması ile savaşacak güçten yoksundu.I.Dünya Savaşı patlak verince ve İtalya'da İtilaf devletleri safında savaşa girince adaları ilhak ettiğini duyurdu.Bu ilhak 1923 Lozan Anlaşması ile Türkiye tarafından resmen tanındı.Zira 1923 yılında Lozan Anlaşması imzalanırken Türkiye'nin donanması yoktu.Mevcut Osmanlı donanması İstanbulda İtilaf devletleri komutası altındaydı.Doğal olarak donanma olmadığı için bu adaların İtalya'ya ait olduğu kabul edildi ancak adaların silahsızlandırılması da İtalyanlara kabul ettirildi.İtalyanlar bu adaları almıştı ancak ada üzerinde asker bulundurmamayı kabul etmişlerdi.Gel zaman git zaman 1947 yılında II.Dünya Savaşından sonra İtalya ile imzalanacak barış görüşmeleri Pariste başladı.Müttefik devletler İtalyadan önce adaların sahibi Türkiye olduğu için Türkiye'yi adalar meselesini görüşmek üzere Paris'e davet ettiler.Ancak Türkiye II.Dünya Savaşına dahil olmadığını gerekçe göstererek çağrıldığı konferansa katılmadı.Bazıları bunun nedenini Sovyet tehditine bağlar.Bilirsiniz Sovyetler 1945 yılından sonra Türkiye'ye karşı düşmanca tutum içine girmiş ve Türkiyeden toprak/üs talep etmişlerdi.Dahası Türkiye'yi II.Dünya Savaşına girmediği için de savaştan sonra kurulan yeni Dünya düzeninde dışlanması için çaba harcıyordu.Kısacası Türkiye katılmadığı bir savaş sonrasında ödül olarak bu adaları alması durumunda Sovyetlerin düşmanca tutumunu arttrmasından çekinmiştir.Malum o dönem NATO daha kurulmamıştı ve Türkiye Sovyetler karşısında yapayalnızdı.Fakat burada Yunanlılar bir işgüzarlık yaparak çağrılmadıkları bu adalar meselesine yalvararak dahil olmuşlardır.Savaş boyunca Nazi ve İtalyan işgali altında kaldıklarını göstererek bir nevi kendilerini acındırmışlardır.Müttefik devletler de savaşta işgal edilmiş olmalarının bir tazminatı gibi bu adaları Yunanistana devretmişlerdir.Ancak bunu da Lozan hükümlerine göre yapmışlardır.Yani Yunanlılar bu adaları alacak ancak silahlandırmayacak ve üstüne asker yerleştirmeyecekti.Yunanlılar bunu kabul ederek adaları aldılar ancak 2002'den sonra bu hükümleri çiğneyerek adaları silahlandırmaya ve askerleştirmeye başladılar. |
Feribotla götürmüşler askerleri. Biz feribotla Yassıca Ada'ya gidiyoruz olum. Adamlara bak tatilcilerin yanına asker koymuşlar. |
Bilgilendirme için teşekkürler arkadaşım. Diplomasi hep zayıf olduğumuz bir alan, bunu adalar konusunda da yaşamışız. Bizden alınan bir adanın bize devredilmesi beklenir. En azından müzakere edilebilirdi. Kayıkla, kanoyla gidilebilecek adalar bile elden gitmiş. |
O yunan askerlerinin yerinde olmak istemezdim.Hükümetleri askerlerini resmen aşağlamış.Donanma gemileriyle askerlerini göndermek yerine turistlerin arasına gizleyerek asker göndermek resmen ''biz aciziz.'' demektir.Muhtemelen bu görüntü Yunanistandaki ırkçı yunanlıları üzmüştür. |
Bunlar Suriye'nin Avrupa versiyonu hocam, aynı şekil yapıyorlar her şeyi.Türkiye sınırına ambulansla silahlı adam götüren Suriye'den ne farkı var bu donsuzların. |
12 ada Uşi Antlaşması geçici olarak İtalya'ya bırakıldıktan sonra sadece 1 kere fırsat geçti elimize. 2.Dünya Savaşı bitimine yakın müttefik devletlerinin İtalya çıkarmasına başladıktan sonra (1943-1945) arası 12 adaya çökecektik. Malasef onu da yapacak güç yoktu Tükiye'de. |
|
|
Yunanistan'ı arkadan dürtüp destekleyen olmasa Türk ordusu çok rahat Yunanistan'ı alır. |
Ufak küçük kardeş gibi dayak yemek için her yolu deneyen bir Yunanistan var karşımızda Yunan'ın Akdenizde tek kara parçası olan ve 2 antlaşma ile silahlandırılması yasak olan Meis adasına asker çıkarmak tek kelime ile artık biri bizi vursun da ortam şenlensin demekten başka birşey değil Tam anlamıyla piyade yollayıp vurulması için dua ediyorlar.Ne zırhlı araç var ne deniz aracı ne de helikopter ortada.Ki ada Türkiye'ye 2km mesafede, şaka gibi |
https://twitter.com/mavivatannet/status/1299979839101898754
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >