Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
71
Cevap
5815
Tıklama
40
Öne Çıkarma
Cevap: Türk insanı neden Üretime değil,al-sat'a odaklı ? (4. sayfa)
A
3 yıl
Binbaşı

90lardaki devalüasyonun nedeni cari açık değil, bildiğim kadarıyla devletin iç borcu azaltmaktı. Dış borçlanma çok azdı o yıllarda, iç borçlanmayı da tl ile yaptığı için bi devalüasyonla iç borcun dolar karşılığı bi gecede misal 100 milyar dolardan 60 milyar dolara düşüyordu. Ama tabii borçlanma faizi de bi anda arttığından devalüasyon sonrası iç borçlanma da hem zor hem daha maliyetli oluyordu.

Bu yüzden senin yazdığın olay olmuyordu işte.

Ama şu anki duruma daha önce düşmedik. Akp zamanında hükümet devleti ve milleti dolarla borçlandırdı. Bu büyük sıkıntı işte. Şu anda dolar ne kadar artarsa borcumuz da o oranda artıyor. Hükümet ithalat vergisini artırarak bir miktar dolar isteğini kısmaya çalışıyor. Ama bir yandan da enflasyon altımda faiz vererek bankada parası olanları dolara altına yönlendiriyordu. Onun için faiz artışı şarttı. En azından parası olanların bir kısmı dolara değil faize gidip tl'de kalacaktı böylece.

Ama bu iş öyle kolay değil. Bi defa özel sektör yıllarca dolarla yüksek oranda borçlandı. Dışardan gelen kolay dolar sayesinde ülkeyi yönetmek çok kolaydı. Akpnin hiçbirşey yapmasına herek kalmadı. Dışardan dolar yağdı, piyasaya bol para girince herkese bişeyler düştü. Akp de sırf dönen vergiyle bile bütçeyi coşturdu. Arada dolarla devlet de borçlandı veya yid ler ile gizli olarak dolarla borçlandı devlet (devlet diyorum çünkü sonraki hükümetler de ödeyecek).

Dolar dışardan yağdıkça doların değeri düştü tl değerlendi. 2008lerde çin de coşunca, değerli tl ile kimse rekabetçi üretim yapamazdı, üretim çöktü. Düşük gümrük vergileriyle çin malları bedavaya ülkeye girdi. Al-satçı, ithalatçı zengin oldu. Piyasadaki para bolluğunda herkese az çok bişeyler düşüyordu, herkes ithal ürün alıp, kendini lord zannetti. Akpnin de işine geldi, kendisi ülkeyi zengin etmiş gibi kibirlendi.

Abd faizi arttırmaya başlayınca bize bişeyler oldu. 2002-2013 arası işler çok çok kolaydı akp için. Hiç birşey yapmadan mirasyedi misali dolarları yiyordu. Sonra ufaktan işler bozuldu. 2018 sonrası işler kilitlenmeye başladı. Bişey bilmedikleri için de şaşırdılar, ona buna atmaya başladılar. Üstüne bir de corona belası çıkınca cortu çektik.

Aslında corona olmasa da aynı olurduk. O zaman abd ve gelişmiş ülkeler faizi biraz daha artıracaktı. Deli gibi para da basmayacaklardı. Tl yine aynı şekilde değer kaybedecekti zaten.

Şimdi akpnin tekrar biyerlere yanaşıp yeniden dolar gelmesi için çalışabileceğine inanıyorum. Böylece ölmeyip, dolarla borçlanıp bikaç yıl daha sürünebilecez, ölümü geciktirecez, akp de bikaç yıl daha kazanacak.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi asderty -- 11 Ocak 2021; 20:30:20 >

< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @MiLLETiNVEKiLi
S
3 yıl
Yarbay

arabın torasını kabul eden anca pislik üretir..



T
3 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: asderty

90lardaki devalüasyonun nedeni cari açık değil, bildiğim kadarıyla devletin iç borcu azaltmaktı. Dış borçlanma çok azdı o yıllarda, iç borçlanmayı da tl ile yaptığı için bi devalüasyonla iç borcun dolar karşılığı bi gecede misal 100 milyar dolardan 60 milyar dolara düşüyordu. Ama tabii borçlanma faizi de bi anda arttığından devalüasyon sonrası iç borçlanma da hem zor hem daha maliyetli oluyordu.

Bu yüzden senin yazdığın olay olmuyordu işte.

Ama şu anki duruma daha önce düşmedik. Akp zamanında hükümet devleti ve milleti dolarla borçlandırdı. Bu büyük sıkıntı işte. Şu anda dolar ne kadar artarsa borcumuz da o oranda artıyor. Hükümet ithalat vergisini artırarak bir miktar dolar isteğini kısmaya çalışıyor. Ama bir yandan da enflasyon altımda faiz vererek bankada parası olanları dolara altına yönlendiriyordu. Onun için faiz artışı şarttı. En azından parası olanların bir kısmı dolara değil faize gidip tl'de kalacaktı böylece.

Ama bu iş öyle kolay değil. Bi defa özel sektör yıllarca dolarla yüksek oranda borçlandı. Dışardan gelen kolay dolar sayesinde ülkeyi yönetmek çok kolaydı. Akpnin hiçbirşey yapmasına herek kalmadı. Dışardan dolar yağdı, piyasaya bol para girince herkese bişeyler düştü. Akp de sırf dönen vergiyle bile bütçeyi coşturdu. Arada dolarla devlet de borçlandı veya yid ler ile gizli olarak dolarla borçlandı devlet (devlet diyorum çünkü sonraki hükümetler de ödeyecek).

Dolar dışardan yağdıkça doların değeri düştü tl değerlendi. 2008lerde çin de coşunca, değerli tl ile kimse rekabetçi üretim yapamazdı, üretim çöktü. Düşük gümrük vergileriyle çin malları bedavaya ülkeye girdi. Al-satçı, ithalatçı zengin oldu. Piyasadaki para bolluğunda herkese az çok bişeyler düşüyordu, herkes ithal ürün alıp, kendini lord zannetti. Akpnin de işine geldi, kendisi ülkeyi zengin etmiş gibi kibirlendi.

Abd faizi arttırmaya başlayınca bize bişeyler oldu. 2002-2013 arası işler çok çok kolaydı akp için. Hiç birşey yapmadan mirasyedi misali dolarları yiyordu. Sonra ufaktan işler bozuldu. 2018 sonrası işler kilitlenmeye başladı. Bişey bilmedikleri için de şaşırdılar, ona buna atmaya başladılar. Üstüne bir de corona belası çıkınca cortu çektik.

Aslında corona olmasa da aynı olurduk. O zaman abd ve gelişmiş ülkeler faizi biraz daha artıracaktı. Deli gibi para da basmayacaklardı. Tl yine aynı şekilde değer kaybedecekti zaten.

Şimdi akpnin tekrar biyerlere yanaşıp yeniden dolar gelmesi için çalışabileceğine inanıyorum. Böylece ölmeyip, dolarla borçlanıp bikaç yıl daha sürünebilecez, ölümü geciktirecez, akp de bikaç yıl daha kazanacak.
İlk paragrafı yazmadan önce internete baksaydiniz keşke

1993 cari açığı araması sonucu: 1993 yılında 6,4 milyar dolar açık veren cari işlemler dengesi, 1994 yılı genelinde 2,6 milyar dolar fazla vermiştir.

2000 yili cari açığı araması sonucu: TÜRKİYE ekonomisinin Kasım 2000'de ve şubat ayında önemli ekonomik krizler yaşamasında temel rol oynayan 2000 yılı cari işlemler açığı 9 milyar 765 milyon dolar olarak gerçekleşti. Cari açık, 1999 yılına göre yüzde 618 oranında büyüdü. Merkez Bankası'nın verilerine göre, Kasım 2000'de 1 milyar 560 milyon dolara kadar yükselen cari işlemler açığı aralık ayında ithalattaki azalmanın etkisiyle 783 milyon dolara kadar geriledi. Yılın tümündeki cari işlemler açığı ise 9 milyar 765 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam Türkiye'nin şimdiye kadar bir yıl içerisinde verdiği en yüksek cari işlemler açığını oluşturuyor

İç borcun dolar karşılığını düşürmek için devalüasyon yapılmaz böyle bir mantık yok. Devalüasyon döviz bulunamadığı için ithalatı azaltmak için yapılır yada ekonomi bunu zorlar seni. 1993 ve 2000'deki yüksek cari açıktan sonra döviz yükseldi ve cari fazla verdik 1994 ve 2001 yıllarında hem de 2019'dan kat ve kat fazla ( akp döneminde sadece 2019 yılında çok az bir cari fazlamız var)





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tek_Kisilik_Muhalefet -- 12 Ocak 2021; 8:54:44 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
M
3 yıl
Teğmen

İş kurmaya meyilli girişimci tipler zamanla piyasajın etkisiyle kurnaz üç kağıtçı yalancılara dönüşüyor. Sence bu adamlar teknoloji üretecek bir ekibi toplayabilir mi? Teknoloji üretimini kimline yapacaksın ? Sektör insan kaynakları üzerinden işçi haklarını çalmak üzere kurulu adamın üretim yerinde envai çeşit israf var adam hala işçiden para kırpmaya yol arıyor.

Türkiyenin en başaralı çocuklarının tıp okumaktan başka yolu yok. Mühendis olup sağda solda maaşlı çalışacak da seneler sonra ömründen feragat edip cebine üç kuruş kalacak da ölme eşşeğim ölme.

Bana tekil örneklerden genel kanaat yazanın alnını karışlarım.

Bi tane adam akıllı patent başvurusu yoktur. O işler biteli çok oldu.

Böyle nereyi tutsan elinde kalıyor sen de diyorsun ki üretim felan.

Ayrıca Türk insanı yazmışsın o başlığı değiştir. Buraya en kral japonu getir 5 senede lavuğun biri olup çıkar ortam kötü çünkü



< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >

A
3 yıl
Binbaşı

Kusura bakma ama o iş öyle değil. Cari işlem açığı/fazlası devalüasyon öncesi/sonrası doğal sonuçtur.

Yoksa piyasada dolar azaldıkça otomatikman tl değer kaybeder zaten. Şimdi olduğu gibi işte. Cari açıktan dolayı kendi kendine dolar patladı gitti.
Tlnin değeri çöküp dolar patlarsa bu zaten ihracata yarar, ithalata yaramaz. Şu anda üretimimiz bile ithalata bağımlı hale getirildiği için fazla vermiyor o ayrı. Ama aslında hükümet tlnin değerini düşürünce oy kaybeder ve kaybetti de. Yani bu hükümetler için kötüdür, net.

Düşür tlyi patlat ihracatı dersen bi daha seçilemezsin, milletin cahilliğini kullanamazsan tabii.

Bana internete bak deyip kendin bakmamışsın. Buyur, 94 devalüasyon nedeni yazınca googleda ilk çıkan sonuç:

94 ekonomik krizinin kökeninde 80li yıllardaki liberizasyon politikalarının sonuçları ile kamu borç stokundaki artışın bileşik etkisi yer alır.

Krizin temel nedenleri:

Liberalizasyon politikalarının içine koruyucu önlemlerin dahil edilmemesi.

Popülist ve oy kazanmaya yönelik politikalar.
Yüksek kamu borcu ve bütçe açığı

Yüksek kamu borcunun oluşturduğu yüksek faizin kamu borcunu çevrilemez hale getirmesi.

Managing float uygulaması ile TL'nin aşırı değerli olması





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi asderty -- 12 Ocak 2021; 14:23:39 >

< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @MiLLETiNVEKiLi
D
3 yıl
Yüzbaşı

Üretene destek yok lafı hiç uzatmadan cevabı bu.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

L
3 yıl
Yüzbaşı

Devletten ve vergilerden kaynaklanıyor sanırım.Devlet üreticiyi teşvik yerine üreticinin sırtına bir yığın vergi bindiriyor.Doğal olarak kimsede elindeki parayı doğru düzgün gelir elde edemeyeceğini düşündüğü 'üretim' alanına yatırım yapmak yerine hazır üretilmiş olanları alıp satarak elindeki parayı riske atmadan para kazanmaya çalışıyor.

Üretimin olması için devletin bunun için uğraşması lazım.Dahası bazı firmalara yapılan ayrıcalıklara,yolsuzluklara vs görmezden gelinmemesi lazım.



T
3 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: asderty

Kusura bakma ama o iş öyle değil. Cari işlem açığı/fazlası devalüasyon öncesi/sonrası doğal sonuçtur.

Yoksa piyasada dolar azaldıkça otomatikman tl değer kaybeder zaten. Şimdi olduğu gibi işte. Cari açıktan dolayı kendi kendine dolar patladı gitti.
Tlnin değeri çöküp dolar patlarsa bu zaten ihracata yarar, ithalata yaramaz. Şu anda üretimimiz bile ithalata bağımlı hale getirildiği için fazla vermiyor o ayrı. Ama aslında hükümet tlnin değerini düşürünce oy kaybeder ve kaybetti de. Yani bu hükümetler için kötüdür, net.

Düşür tlyi patlat ihracatı dersen bi daha seçilemezsin, milletin cahilliğini kullanamazsan tabii.

Bana internete bak deyip kendin bakmamışsın. Buyur, 94 devalüasyon nedeni yazınca googleda ilk çıkan sonuç:

94 ekonomik krizinin kökeninde 80li yıllardaki liberizasyon politikalarının sonuçları ile kamu borç stokundaki artışın bileşik etkisi yer alır.

Krizin temel nedenleri:

Liberalizasyon politikalarının içine koruyucu önlemlerin dahil edilmemesi.

Popülist ve oy kazanmaya yönelik politikalar.
Yüksek kamu borcu ve bütçe açığı

Yüksek kamu borcunun oluşturduğu yüksek faizin kamu borcunu çevrilemez hale getirmesi.

Managing float uygulaması ile TL'nin aşırı değerli olması
cari fazla devalüasyon sonrası normaldir ama devalüasyondan önce yüksek cari açık işte devalüasyonun olmasının en büyük nedenidir o nedenle 2000 ve 1993 cari açığını gösterdim

94 krizinin nedeni olarak 5. maddesi olarak kur politikası gösterilmiş ve TL aşırı değerli olması yazılmış. TL'nin değerli olmasını nasıl anlayabiliriz sorusu ortaya çıkabilir. TL'nin değerli olması ülkede üretim yapmak yerine dışardan ithal etmek daha ucuza gelir böylece de cari açık artar. Krizlerden önce de en yüksek cari açığa ulaşmışız

Popülist politikalar zaten pek çok şeyin temeli fakat yüksek kamu borcu krizin temel nedeni olsaydı Amerika 800 milyar bütçe açığı vardı geçen sene de 3 trilyon dolara yükselmiş bu durumda ülkenin batması gerekirdi. Devalüasyondan sonra zaten bütçe açığı da oluşuyor 2018 Brunson krizinden sonra da yine yüksek bütçe açığımız oluştu .Memur -emekli maaşlarını ödeyebilmek için devamlı borçlanıyor hükümet sonrada bu borcu kapatabilmek için yıllarca elektriğe doğalgaza akaryakıta vergilere zam yapacak...

ilerde 2018 krizi neydi diye aratıldığında google'da Amerika ile rahip krizi yaşandı diye başlayan senin belirttiğin şekilde 5-6 maddeden oluşan yazılar çıkabilir fakat bunun asıl nedeni yüksek cari açıktır. Yüksek cari açık er geç dövizi fırlatır 3-4 sene önce dolar 3.5 oldu daha ne kadar artabilir ki döviz diyene hala döviz olması gereken noktada olmadığını yazdık çünkü yüksek cari açık vardı ve doların 3.5 olması bile bunu engelleyemiyordu o zaman için 4.5-5 olması gerekiyordu





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tek_Kisilik_Muhalefet -- 13 Ocak 2021; 2:18:1 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
3 yıl
Binbaşı

En büyük nedeni kısmı senin görüşün. Orda yazan o değil.

Sonrasına bakarsak;

Genelde akpliler amerikanın borcunu örnek verirdi :) (eskiden kalma alışkanlığın mı acaba, hafızam pek iyi değildir, bişeyler hatırlıyorum ama :) )

O borcun hiç önemi yok diyemem. Ama adamlar sıfıra çok yakın faizle borçlanabiliyor. Kendi parasıyla borçlanabiliyor. Ve deli gibi dolar basıyorlar. Geçen sene trump 4 trilyon dolar basacaz, gerekirse daha da basarız demişti sanırım. 2008de 30 trilyon dolar bastılar, belki daha fazla. Amerika sürekli yüksek cari açık da verir bildiğin gibi.

Bizim sorunumuz biraz daha kendimize özel. Belki arjantin brezilya falan bizim sikletimizde. Bizim ekonomimiz zaten pek iyi değildi. Sanırım özal sonrası politikacılarımız kolay ama kısa vadeli zenginliği hedeflediği için.

Akp ile birlikte zaten direk sıvazladık. Doların dünyada ucuz ucuz dağılmasını fırsat bilip deli gibi borçlandık. Şimdi devalüasyon olsa da, ki oldu 2018 den sonra, borçlarımızı hala ödeyemeyeceğiz, üretim de ithalata bağlı olduğundan ihraç da edemeyeceğiz. Piyasada dönen para artmayıp azalacağı için maaşlar da azalacak, tüketim de azalacak, kısır döngü şeklinde yıllarca kasıp duracağız. Ya da akp abdye yanaşıp, bi şekilde (?) anlaşıp tekrar dolar akışını sağlayacak.

Elektriğe zam vergiyi arttırma da çare değil. Çünkü ortada para kalmadı. Kim ödeyecek? Bu kriz eskiler gibi değil. Direk şişkin dolar borcu krizi. Özel devlet farketmez. 82 milyon dişimizden tırnağımızdan, fakirleşerek, boğazımızdan kısarak yıllarca ödeyecez.

Sonda bahsettiğin cari açık şöyle, bildiğin gibi: bizde hep vardı cari açık. Akp öncesi üretim de olduğundan arada bir cari fazla da olurdu. Ama akp kolaya kaçtığı için cari açığı borç dolarla kapatıyordu. (Dolar 3 lirayken çok yavaş artmasının sebebi kısmi dolar girişiydi.) 2013 sonrası borç dolar bulamadıkça cari dengemiz bozulmaya başladı, içerde para da azaldı. Otomatikman dolar da artmaya başladı. 2018 brunsonda, parası olan tedirgin olup dolara geçtikçe dolar patladı. Sonra dolar girmedikçe ve millet tlden dolara döndükçe dolar arttı. Bi ara merkez dolar bozup düşürdü, dolar bitince yine aynı.

Yani akp geldiğinden beri uyguladığı cari denge politikası bizi çok ciddi krize sürükledi, sürüklüyor. Şimdi yaşadıklarımız için direk cari açık krizi denebilir bence de. İlk 10 yıl borçla kapattık, farketmedik. Şimdi hem geçmişin borç açığı, hem şimdinin cari açığı toplanarak gidiyor.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi asderty -- 13 Ocak 2021; 2:48:28 >

< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @MiLLETiNVEKiLi
G
3 yıl
Binbaşı

https://www.sekizsilindir.com/2018/08/luks-otomobil-markalari-kazanc.html şuraya bak devlet bile beleşçi burada halk nasıl olsun



T
3 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: asderty

En büyük nedeni kısmı senin görüşün. Orda yazan o değil.

Sonrasına bakarsak;

Genelde akpliler amerikanın borcunu örnek verirdi :) (eskiden kalma alışkanlığın mı acaba, hafızam pek iyi değildir, bişeyler hatırlıyorum ama :) )

O borcun hiç önemi yok diyemem. Ama adamlar sıfıra çok yakın faizle borçlanabiliyor. Kendi parasıyla borçlanabiliyor. Ve deli gibi dolar basıyorlar. Geçen sene trump 4 trilyon dolar basacaz, gerekirse daha da basarız demişti sanırım. 2008de 30 trilyon dolar bastılar, belki daha fazla. Amerika sürekli yüksek cari açık da verir bildiğin gibi.

Bizim sorunumuz biraz daha kendimize özel. Belki arjantin brezilya falan bizim sikletimizde. Bizim ekonomimiz zaten pek iyi değildi. Sanırım özal sonrası politikacılarımız kolay ama kısa vadeli zenginliği hedeflediği için.

Akp ile birlikte zaten direk sıvazladık. Doların dünyada ucuz ucuz dağılmasını fırsat bilip deli gibi borçlandık. Şimdi devalüasyon olsa da, ki oldu 2018 den sonra, borçlarımızı hala ödeyemeyeceğiz, üretim de ithalata bağlı olduğundan ihraç da edemeyeceğiz. Piyasada dönen para artmayıp azalacağı için maaşlar da azalacak, tüketim de azalacak, kısır döngü şeklinde yıllarca kasıp duracağız. Ya da akp abdye yanaşıp, bi şekilde (?) anlaşıp tekrar dolar akışını sağlayacak.

Elektriğe zam vergiyi arttırma da çare değil. Çünkü ortada para kalmadı. Kim ödeyecek? Bu kriz eskiler gibi değil. Direk şişkin dolar borcu krizi. Özel devlet farketmez. 82 milyon dişimizden tırnağımızdan, fakirleşerek, boğazımızdan kısarak yıllarca ödeyecez.

Sonda bahsettiğin cari açık şöyle, bildiğin gibi: bizde hep vardı cari açık. Akp öncesi üretim de olduğundan arada bir cari fazla da olurdu. Ama akp kolaya kaçtığı için cari açığı borç dolarla kapatıyordu. (Dolar 3 lirayken çok yavaş artmasının sebebi kısmi dolar girişiydi.) 2013 sonrası borç dolar bulamadıkça cari dengemiz bozulmaya başladı, içerde para da azaldı. Otomatikman dolar da artmaya başladı. 2018 brunsonda, parası olan tedirgin olup dolara geçtikçe dolar patladı. Sonra dolar girmedikçe ve millet tlden dolara döndükçe dolar arttı. Bi ara merkez dolar bozup düşürdü, dolar bitince yine aynı.

Yani akp geldiğinden beri uyguladığı cari denge politikası bizi çok ciddi krize sürükledi, sürüklüyor. Şimdi yaşadıklarımız için direk cari açık krizi denebilir bence de. İlk 10 yıl borçla kapattık, farketmedik. Şimdi hem geçmişin borç açığı, hem şimdinin cari açığı toplanarak gidiyor.
Zaten kendi görüşümü yazıyorum sen Google'a bak dedin orda da sanırım sol görüşden beslendikleri için krizin nedeni olarak 1. sıraya liberal politikalarin içine koruyucu önlem koyulmamasini gösteriyor. Onlar bunu 1. sıraya koyuyor ben farklı nedeni 1. sıraya koyuyordum sense iç borcu 1. sıraya koydun . O nedenle Amerika örneği verdim zaten Amerika'nın iç borcu da dış borcu da dolar üzerine ve bu nedenle iç borç dış borç ne kadar artsa da problem olmuyor çünkü FED devamlı para basıp kazancını hazineye aktarıyor. Dünya doları bırakmadığını sürece bu adamların beleş hayatı devam eder oysa biz döviz yada altın bulamazsak ne petrol ne doğalgaz ne teknoloji ürünü ne askeri mühimmat temin edebiliriz

AKP'liler 3-4 sene önce devamlı Amerika'nın borcu şu kadar bizde az ekonomi iyi propagandası yaparlardı oysa durumun öyle olmadığını yazardık . Silinmeyerlerden biri bu konudur https://forum.donanimhaber.com/dis-borc-gercegi-kriz-falan-yok-aslinda-uydurmayin--127389065



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
X
3 yıl
Yüzbaşı

Üreten var ama ya yurtdışına çalışıyorlar ya da yurtdışına kaçıyorlar



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

A
3 yıl
Binbaşı

O konuyu hatırlamıyorum, belki de yazmışımdır çok bakmadım. dur bi hortlatayım:)



< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @MiLLETiNVEKiLi
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.