Merhaba arkadaşlar. Bu akşam internet vergi dairesinden aracımın mtv'sini öderken Ödenmemiş cezam olduğunu gördüm. Ceza 2008 10. ayda tebliğ tarihi ise 2009 5. ay olarak görünüyor ama benim haberim yok, bana kimse birşey tebliğ etmedi Birde aracı benimle birlikte bir akrabamda kullanıyor. Acaba cezayı kim yedi. Ona sordum beni kimse durdurmadı diyor. Ceza plakaya kesilmişse fotoğraf çekilmişmidir. Çekildiyse nerden, nasıl görebilirim? Yer ve ne cezası olduğuda yazmıyor. 115 tl hangi suçun cezasıdır? Cevaplar için şimdiden teşekkürler.
Saçmalığa bakın ne cezası olduğu yazmıyor.Umarım bir bilen yardımcı olur size,ben olsam bir teleon numarası bulur direk irtibata geçmeyi deneyebilirdim.
Nasıl bir tebliğ anlayışları varsa artık.İnternet sitelerinde ceza sorgulamayı bulmak bile 1 saatimi almıştı
radar cezasıdır..plakanıza kesilmiş adrese yollanmıştır kimse bulunmadıysa kayıtlı tescil şubesinde araç dosyasına konuyordu galiba.. en iyisi sık sık kontrol etmek siteyi.. bu aralar denk geldiğine yazıyorlar ne bulursa artık....
Başıma 2 kere geldi ,ordan biliyorum. 1.cisi Bağdat Caddesi Çiftehavuzlar'da kaldırıma çıkmıştım o zaman,2. cisi de 3 ay evvel Teşvikiye yol kenarında.
Trafik Polisinin arabasını görünce hemen arabayı çektim ama bana birşey demeden veya çekici bile gelmeden haşırt cezayı yazıp adrese postalamışlar.
arkadasım, bazen cok da farklı seyler olabiliyor, bizimde 2006da sıfır aldıgımız arabanın plakasına 2004e ait bogazdan kacak gecme cezası geldi, halbuki biz ne bu arabayla ne eski arabamızla istanbula gitmedik bile, ceza da katlana katlana 10tl ye mi tam hatırlamıyorum su an öyle bi miktar ceza cıkmıs, masrafa degmez diye de peder bey ödemiş... diyecegim sonucta hep mantıklı birseyler de cıkmayabilir...
Ya işte bende böyle birşey olabilirmi diye şüpheleniyorum kurallara uyan biriyim hatalı sollama yapmam, çöl ortasında olsam kırmızı ışıkta dururum, hız sınırlarını aşmam, aracımın herşeyi tamdır, yaz aylarında bile zincir takoz çekme halatı vs devamlı bagajdadır, şehiriçinde dahi hız sınırını aşmamaya özen gösteririm, arkamdan hızlı gitmem için selektör yapanları hiç tınlamam şimdiye kadarda yıllardır hiç ceza yemedim ve polis durdurduğu zamanlarda bir kusur bulamadı.O yüzden bu ceza benim biraz zoruma gitti açıkçası. Bunun için fotoğraf falan görebilirmiyim diye sordum ama anlaşılan paşa paşa gidip ödeyeceğiz cezayı.
Trafik cezalarını hukuki olarak, kimse ciddiye almadığı için var olan hak arama yolları fiilen işlemiyor.
Mahkemeye itiraz süresi 7 gündür. Onda da -haklı olup olmadığına bakmaksızın- çıkacak sonuç bahtına kalmıştır. İşi ciddiye alan bir hakime denk gelirsen ve aynı zamanda da haklıysan yırtabilirsin. Yoksa "Devletin koskoca polisi yalan mı söyleyecek!?!" zihniyetinde bir hakim bakarsa yersin cezayı.
Resimdeki olayda "Reflektör kullanmadık" diye ceza yedik. Hem de reflektör gibi pasif ikaz yöntemi yerine, daha gelişmiş aktif ikaz yöntemi olan 4'lü ikaz ışıklarının yandığı bunun gibi bir sürü fotoğrafta apaçık görülüyorken... Burada tercih edilen ışıklı kaza ikaz yöntemi, "Karayolları Trafik Kanunu ve Yönetmeliğine" harfi harfine uygunken yine de ceza yedik. (Ceza yememize neden olan pasif ikaz levhası yerine, yönetmelikte bire bir tanımı olan daha gelişmiş ışıklı ikaz yöntemini kullanmışız, ama ne fayda.)
(Örnek bir davranış sergilemişken suçlu durumuna düşürülmek) Ağırıma gitti, eldeki delil ve fotoğraflarla mahkemeye gittim. Yukarıdaki 2. gruptan bir hakime denk geldiğimi düşünüyorum, çünkü bir sonuç elde edemedim.
Bırakın trafik suçlarını, çok ciddi hukuki olaylarda bile bir hakimin tutukladığı adamı başkası serbest bırakıyor, sonra bir başkası yeniden tutukluyor. Adam aynı, suç aynı... sonuç farklı...
Böylesine Ali yazar, Veli bozar tarzı bir hukuk sistemi olan bir memlekette hak arama mefhumundan çok da birşey beklememek lazım. Ha, sen hakkını ararsın!.. Bulabilir misin, orası meçhul!..
< Resime gitmek için tıklayın >