İyi niyetinize binaen bir ipucu paylaşayım size; Osmanlı yönetim şekli İslamiyet değildi, kesin bilgi... İslamiyet'te yönetici, vasıflarından dolayı(peygamber olmadığı müddetçe) ve seçimle(oy çokluğuyla) başa gelir, Osmanlı'da ise babadan oğula(soy üstünlüğü!)... İsteseydi ilk halife Hz. Ebubekir de oğlunu(Abdurrahman) halife, dolayısıyla yönetici olarak atamaya kalkardı.
"4 Halife'nin seçiminde her dört seçim de çift dereceli seçim yöntemi ile olmuştur.Halife Müslümanların bir bölümü tarafından seçilmiş (belirlenmiş), bu seçimden sonra diğer Müslümanlardan biat (onay, kabul) alınmıştır."
Osmanlı Devletinin dini, (İslamiyet) idi. Kanunlar ve bütün sosyal işler ve fertlerin güzel ahlakları, hep İslam dininden hasıl oluyordu. Müslümanlar ile beraber başka dinden olanlar da, ibadetlerini, ticaretlerini serbest yapıyorlar, rahat yaşıyorlardı. İnsan haklarına, adalete tam kavuştukları için, çoğu Müslüman oluyordu.
Osmanlı sultanları 1517 den itibaren bütün Müslümanların halifeleri oldular. Her işlerinde İslamiyet'e uydular. Altıyüzyirmiüç sene İslamiyet'e hizmet ettiler. Ehl-i sünnet olup, Hanefi mezhebinde idiler. İslamiyet'i yaymak ve Müslümanları korumak için kâfirlerle cihad yaptılar. İslamiyet'i bozmak, Müslümanları bölmek için saldıran mezhepsizleri terbiye etmek için çok uğraştılar. Alusi, (Galiyye)nin doksanbeşinci sayfasında diyor ki, (Yeryüzünü salih kullarıma miras bırakırım) âyet-i kerimesinin Osmanlı sultanlarını övdüğünü, Abdülgani Nablüsi bildirmektedir. (Burhan) kitabı da bunu yazmaktadır.
Bu hususta İskilipli Atıf Hoca diyor ki: İdareler dörttür: dikta, meşrutiyet, cumhuriyet ve hilafet. Hilafette, halkın oylarıyla [yahut Hazret-i Ebu Bekir’in yaptığı gibi tayinle veya Hazret-i Ömer'in yaptığı gibi şura ile] muayyen vasıfları bulunan kişi, devlet başkanı olarak seçilir. Kendisi vazgeçmedikçe veya ölmedikçe veya azlini gerektirecek bir sebep bulunmadıkça halifenin başkanlığı devam eder. [Oğlunu halife bırakmasını istediklerinde Hazret-i Ömer, (Halifelik ağır bir yüktür. Bir aileden bir kurban yeter. Oğlumun da kurban gitmesine razı olamam) buyurmuştur.] Hilafette, bi’atın olması yani oyla seçilmesi cumhuriyete benzer. Tayin ve azil yönünden meşrutiyete; yetki yönünden diktaya benzer. Başkan, belli bir müddet için seçilmediğinden, Cumhuriyetten bu bakımdan da farklıdır. Kısacası İslâmiyet, her üç sistemden de farklıdır. (Medeniyet-i şeriyye)
"4 Halife'nin seçiminde her dört seçim de çift dereceli seçim yöntemi ile olmuştur. Halife Müslümanların bir bölümü tarafından seçilmiş (belirlenmiş), bu seçimden sonra diğer Müslümanlardan biat (onay, kabul) alınmıştır."
https://www.indyturk.com/node/248801/t%C3%BCrkiyeden-sesler/islam-ve-devlet-4-d%C3%B6rt-halife-d%C3%B6neminin-genel-bir-siyasi#:~:text=4%20Halife'nin%20se%C3%A7iminde%20her,(onay%2C%20kabul)%20al%C4%B1nm%C4%B1%C5%9Ft%C4%B1r.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Eb%C3%BB_Bekir#:~:text=Birinci%20kar%C4%B1s%C4%B1%20Kuteyla%20bint%20Abd%C3%BCluzza,k%C4%B1z%20bir%20o%C4%9Flan%20%C3%A7ocu%C4%9Fu%20olmu%C5%9Ftur.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesajda bahsedilenler: @faniseyler