1. sayfa
Aracın ÖTV ve KDV sini aynı sene direkt giderden düşebilirsiniz. Bu da "(ÖTV+KDV) çarpı %20" daha düşük maliyet, karlı bir şirket için. Satarken KDV li satmak zorundasınız. Alırkenki avantajın bir kısmını böyle verirsiniz. Amortismanı bitmiş araçtan satarken kazandığınız üzerinden de kurumlar vergisi verirsiniz. MTV vs vergiden düşemezsiniz. Kiralama yaparsanız tüm faturayı vergiden düşebilirsiniz. |
O halde kabaca şöyle bi hesap yapabiliriz. 120binlik aracın ötv ve kdv'si 50bin civarında. İlk yıl 50bin gider yazıp buun %20'sini ödenecek vergiden düşmüş oluyoruz. 10bin lira buradan avantaj var.. Sonra 5 yıl boyunca 14er bin gider yazıp 2800 lira vergiden düşülüyor. Burada sıkıntı yok.. Peki bu aracı 2. yıl sonu satarsak ya da 5. yıl sonu satarsak atıyorum 80-90 bin gibi bi rakama cebimizden %1 kdv dışında ne çıkar? Ya da şirketi 2 yıl sonra kapatırsak durum ne olur? |
%1 KDV dışında satış tutarının tamamı şirkete gelir kaydedilir ve bu tutar üzerinden %20 kurumlar vergisi ödenir. Yani yakıt, servis, sigorta gibi masrafları gider olarak göstermek dışında pek bir avantajı yoktur. Aslında aracı satarken alış anındaki faturayı göre değer kaybetmişse kaybettiği değerin %20'si bu sayede vergiden düşülmüş olur ama ülkemizdeki enflasyon ve kur şartlarında bu durum pek olası görünmüyor. |
Avantaj şu aslında. O aracı satıp yenisini alırsınız ve yenisinin ötv ve kdvsini vergiden düşersiniz. Bu iş böyle sarmal bir şekilde gider ve ödeyeceğiniz vergiyi sürekli ötelemiş olursunuz. Enflasyonist koşullarda da bugünün 50bini 5-10 senenin 50biniyle de bir olmuyor bir de. Şirket kapama prosedürlerini tam bilmiyorum ama eldeki aracı başkasına devredip onun kazancı üzerinden de vergi verirsiniz büyük ihtimal. Yani kazanç şirketi karlı tutup aracı amortismanı bittikçe yenilemekte. |
ORta uzun vadede kiralama mı sizce daha avantajlıdır? |
Arkadaşların dediğine ek olarak, yakıt, bakım, lastik giderleri de şirketin gideri olur ve dolayısı ile şirket karından düşer. |
sen niye leş araba arıyosun ha yine vergi mevzusumu |
Sadece o değil. 1) Harcama kültürüne ve tüketmeye karşıyım. Hayatımı mümkün olduğunca az tüketmeye çalışarak yaşıyorum. 2) Ekonomik, keyifli, sıfır araba yok. Miata kaç para, aç bak. Üstelik arka koltuğa da arada sırada ihtiyacım olur. O kadar da değil. O yüzden ihtiyacımı belirledim. İhtiyacıma göre sıfırda en iyi çözüm Mini Cooper S falan. O parayı o arabaya verir misin? O yüzden Suzuki Swift 1.6 sport çok iyi bir seçenek. Araba alırken tercihimi ihtiyaçlar belirler. Olaya duygusal yaklaşmam ben. Çünkü sıfır 5.20d de alsam benim için leş bir arabadır, yukarıda bahsi geçen arabayı da alsam leş bir arabadır. Ben arabada ruh arıyorum. O yoksa, arabanın kaç paralık araba olduğu önemli değil. Benim için leştir ve olaya duygusal yaklaşmam. İhtiyacım ne, tercihim ne olmalı. Bu kadar. An itibari ile eğlencelik ve şehir içinde iş görmeye yönelik araba bakıyorum. Ne yapayım? Sıfır Civic mi alayım? Eğlencelik araba bakıyorum dediğim gibi... |
peki aracı aldınız 2 sene sonra şirket kapandı. O zaman durum ne oluyor? |
Aracı satmadan şirketi kapatamazsınız. Şirketin hiçbir malı, mülkü, nakdi değeri olan demirbaşı, stoğu kalmamalı. Kimseye borcu olmamalı. Alacağı varsa, ya toplamalı, ya vazgeçmeli (silmeli). Şirket dımdızlak kaldıktan sonra kapatılabilir. |
cevap için teşekkürler. |
1. sayfa
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi srvngrc -- 30 Kasım 2016; 10:6:16 >