A

Teğmen
31 Mart 2020
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
4 üye
Görüntülenme (?)
306 (Bu ay: 0)
Gönderiler Hakkında
A
4 yıl
Diginet e geçsem mi?
Millenicom kullanıyorum dijinete geçmek istiyorum sizce mantıklı mı ?
A
4 yıl
Diginet nasıl acaba geçilir mi sizce?
Millenicom kullanıyorum dijinete geçmek istiyorum sizce mantıklı mı ?
A
4 yıl
MNG KARGO TAM BİR PİŞMANLIKTIR
Bir firma bu kadar lakayt olur. Batmaya yüz tutmuş şekilde insanlara hizmette rezil olma yolunda şaşmadan devam ediyorlar. 1 haftadan beri gelmeyen kargo mu dersin yoksa eve gelip zile basmadan kapıya etiket yapıştırıp gitmeler ardından şubeyi arayınca getiremeyiz demeler mi yoksa müşteri hizmetlerine ulaşılmaması mı dersin nerden tutsan elinde kalan rezillik!!!
A
4 yıl
Diyanet\u0027ten zekat hesaplama uygulaması
Diyanet'ten zekat hesaplama uygulaması

Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din İşleri Yüksek Kurulu rehberliğinde geliştirilen zekat hesaplama uygulamasıyla vatandaşlar zekatlarını kolaylıkla hesaplayabiliyor. Mobil uygulaması da hayata geçirilen sistem sayesinde vatandaşlar istedikleri zaman diliminde oturdukları yerden sisteme girerek veya uygulamayı cep telefonlarına ücretsiz bir şekilde indirerek hangi cinsten malları varsa onun zekatını kolaylıkla hesaplayıp bağışta bulunabilecek.

BAĞIŞ YAPILABİLİYOR

Vatandaşlar, zekathesapla. tdv.org internet sitesine girerek ya da TDV Zekat Hesaplama Mobil Uygulamasından, "Nakit ve Gayrimenkul", "Zirai Mahsul", gibi başlıklarda mal varlıklarındaki zekat miktarlarını hesaplayabiliyor. Hesapladıkları zekatlarını hemen alt kısımda bulunan "Zekatınızı bağışlamak için tıklayın" butonuna basarak bagis.tdv.org sayfaya bağlanarak online olarak zekatlarını ihtiyaç sahiplerine buradan ulaştırabiliyor. Din İşleri Yüksek Kurulu ayrıca, toplumun her kesiminin uygulamayı rahatlıkla kullanabilmesi ve aklında hiçbir soru işareti kalmaması için sesli tanıtım videosu da oluşturarak zekathesapla.tdv.org sitesine yükledi.
A
4 yıl
Gelecek için dikkat! Doğanın can damarını tehdit ediyor
Koronavirüs ile mücadele sürecinde virüslerden korunmak için temizliğin önemi malum. Ancak uzmanlar, burada hem kendi sağlığımız hem de çevremiz için ölçünün kaçırılmaması gerektiğini sürekli vurguluyor. İÜ Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, "Salgın sürecinde virüslerden korunmak için birçok kimyasal daha fazla kullanılıyor. Gereğinden fazla deterjan harcamaları yapılıyor. Oysa ki kullandığımız dezenfektan ve deterjanlar sularımıza karışıyor ve kirlenmesine neden oluyor... Yüksek miktarlarda deterjanın deniz ve göllere karışması durumunda hem su kalitesinde hem de canlı hayatı üzerinde büyük tahribat oluşur... Ülkemiz su kaynaklarının bilinçsiz şekilde kullanımı ve tüketimi geleceğimiz için en büyük tehditlerden birisi olabilir" dedi
< Resime gitmek için tıklayın >

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi Deniz ve İç Su Kaynakları Yönetimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından korunmak için daha fazla kimyasal kullanıldığını belirterek, "Oysa ki kullandığımız dezenfektan ve deterjanlar sularımıza karışıyor ve kirlenmesine neden oluyor." dedi.
Küresel ısınma ve iklim değişikliği, aşırı nüfus artışı, kontrolsüz sanayileşme, plansız kentleşme ve kirliliğin sınırlı su kaynakları üzerindeki baskısı giderek artarken, dünyayı saran yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle su, uzun zamandır hiç olmadığı kadar değerli hale geldi.
Koronavirüs tedbirleri kapsamında, şehirlerdeki cadde ve sokakların deterjan ve dezenfektan gibi kimyasallarla yıkanması, açık ve kapalı alanların ilaçlanması gibi uygulamalarla kimyasallar, topraktan yeraltı sularına, kanalizasyon sistemlerinden arıtma tesislerine, yağmur suyu toplama kanalları aracılığıyla da akarsu ve denizlere doğrudan karışıyor. Suyun gereksiz kullanımı ve kirletici faaliyetler, su kaynakları üzerinde yoğun bir baskı oluştururken, toplumu da gelecekte temiz su bulamama tehdidiyle karşı karşıya bırakıyor.
PANDEMİ SUYUN VE GIDANIN ÖNEMİNİ BİR KEZ DAHA HATIRLATTI'
İÜ Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, Türkiye'de su kaynaklarının güncel durumu ile Kovid-19 salgını sürecinin denizler ve çevre üzerindeki etkilerini AA muhabirine değerlendirdi.
Pandemi sürecinde uyulması gereken üç ana kuralın sosyal mesafe, izolasyon ve temizlik olduğunu hatırlatan Albay, "Uzun zamandır su hiç bu kadar çok iyi anlaşılmamış, konuşulmamış ve önemi kavranmamıştı. Pandemi bize suyun ve gıdanın önemini bir kez daha hatırlattı" dedi. Albay, su kaynakları yönetimi, su güvenliği ve gıda güvenliği alanında yetkin mühendisler yetiştiren su bilimleri fakültelerinin öneminin de bu dönemde daha iyi anlaşıldığını dile getirdi.
'SUYLA İLGİLİ SÜRDÜRÜLEBİLİR ÖNLEMLER HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR'
Türkiye'deki deniz ve iç su kaynaklarına değinen Albay, şöyle konuştu:
"Başta Marmara Denizi olmak üzere Karadeniz ve Ege Denizi'nin bazı bölümlerindeki su kalitesinde ve ekosistemde tahribat var. Özellikle Marmara Denizi'ne geçmişte kötü davrandık. Evsel ve endüstriyel atıkları hiçbir işleme tabi tutmadan denize verdik. Haliç'i ve İzmit Körfezi'nin su kalitesini 4. sınıf su kalitesi değerlerine düşürdük. Biyoçeşitliliğe büyük zarar verdik. Son yıllarda alınan önlemler sayesinde su kalitesinde iyileşme gözle görülür hale gelse de sürdürülebilir ve izlenebilir önlemler alınması ve bu önlemlerin süreklilik göstermesi hayati önem taşıyor."
Prof. Dr. Albay, Türkiye'deki iç su kaynaklarının ise daha önemli sorunlarla yüz yüze olduğunu ifade etti. 82 milyon nüfusa sahip Türkiye'de kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1400 metreküpün altına düştüğüne dikkati çeken Albay, "2030 yılına gelmeden su fakiri olma riskimiz var. Avrupa Birliği Su Çerçeve Direktifi'nde belirtildiği gibi suyu bütüncül yaklaşımla yönetmemiz gerekiyor. Suyun döngüsü ve kullanımını her basamakta izleyip tehditleri ortadan kaldırmak lazım. Gereksiz su tüketiminin geleceğimizden çalmak olduğunu anlamak gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

'DEZENFEKTANLAR VE DETERJANLAR SULARIMIZA KARIŞIYOR'
Salgın sürecinde virüslerden korunmak için birçok kimyasalın daha fazla kullanıldığına dikkat çeken Albay, şöyle devam etti:
"Gereğinden fazla deterjan harcamaları yapılıyor. Oysa ki kullandığımız dezenfektan ve deterjanlar sularımıza karışıyor ve kirlenmesine neden oluyor. Suyun miktar ve kalite olarak yetersiz hale gelmesi toplumda en temel ihtiyaçların bile karşılanmamasına neden olur. Toplumun ve bireylerin yaşam kalitesi düşer. Başta içme suyu ihtiyacı olmak üzere temizlik ve hijyen temelli sağlık sorunları ortaya çıkar. Bölgesel bazda salgın hastalıklarda artış görülür. Su kirlenmesine bağlı insan ölümlerinde kayda değer miktarlarda patlamalar yaşanır. Su yetersizliği nedeniyle tarımsal üretim ve sanayi üretimi zarar görür. Su paylaşımı ile ilgili yerleşim birimleri arasında çatışmalar başlar, toplumsal huzur bozulur."

< Resime gitmek için tıklayın >

Kimyasalların suda yaşayan canlılarda birikim yapma ihtimali olduğuna değinen Albay, yüksek konsantrasyonlarda suya karışan deterjanların balık, midye, alg gibi deniz canlılarında toksik etki yapacağını vurguladı.
Balıkların solungaçları ve organlarının kimyasalların etkisiyle zarar göreceğini, balıklarda hematolojik, hormonal ve enzim bozuklukların oluşabileceğini anlatan Prof. Dr. Albay, bu süreçten planktonların da büyük zarar göreceğini kaydetti.
Prof. Dr. Albay, "Yani yüksek miktarlarda deterjanın deniz ve göllere karışması durumunda hem su kalitesinde hem de canlı hayatı üzerinde büyük tahribata yol açar. Temizlik ve hijyen amacıyla kullanılan çamaşır suyu kimyasal özelliklerinden dolayı aşırı miktarlarda kullanıldığı zaman öldürücü, zehirleyici, yaralayıcı ve tahriş edici özellikleri olan bir maddedir." değerlendirmesinde bulundu.

'SU KAYNAKLARININ BİLİNÇSİZ KULLANIMI GELECEĞİMİZ İÇİN TEHDİT'
Prof. Dr. Meriç Albay, suyun bilinçli kullanımının da önemine dikkati çekti. Ülkenin su kaynaklarının bilinçsiz şekilde kullanımı ve tüketiminin gelecek için en büyük tehditlerden birisi olabileceğine işaret eden Albay, "Gelecekte yaşanacak sorunları minimize etmek için şimdiden radikal tedbirler alınmalı, içme suyu, kullanma suyu ve ekosistem için gerekli suyun kullanımı sürdürülebilir şekilde planlanmalıdır." dedi.
Prof. Dr. Albay, başta tarımsal üretim olmak üzere suyun en fazla kullanıldığı, sanayi ve endüstriyel üretim gibi sektörlerde su bütçelerinin gözden geçirilmesi, suyun verimli kullanımını esas alan yöntemlerin ivedilikle uygulanması önerisinde bulundu.
Su tüketiminde bireylere de sorumluluk düştüğünü ifade eden Albay, diş fırçalarken suyu açık bırakmamayı, her türlü aşırı tüketimden kaçınmayı, evlerdeki tesisatı kontrol etmeyi ve gereksiz harcama yapmamayı önerdi.
A
4 yıl
PTT ye gitmeden e devlet şifresi almak mümkün mü?
Yaşlı biri evden çıkamıyor ama e devlet şifresi almak istiyor bu yüzden PTT ye gitmeden alması mümkün mü?
A
4 yıl
9 günlük sokağa çıkma yasağı
Ramazan Bayramında sokağa çıkma yasağı 9 gün olur mu? 19 Mayıstan sonra bayram sonuna bağlarlar mı?
A
4 yıl
24 tane gayrimenkulu olan da 1000 Tl lik yardıma başvurdu
İstanbulda 24 tane gayrimenkulu olan biri 1000 Tl lik yardıma başvurdu. Kaykamakam ifşa etmiş az bile yapmış bu nasıl aç gözlülüktür.
A
4 yıl
iOS 13.5 güncellemesiyle birlikte koronavirüslü kişilere yaklaşmanız halinde uyarılacaksınız
Apple ve Google ortaklığında geliştirilen COVID-19 temas bildirimi özelliği, iOS 13.5 güncellemesiyle birlikte kullanıma sunulabilir. Beta sürümün yayınlanmasıyla birlikte test süreci resmen başladı.

Apple ve Google, COVID-19 temas izleme teknolojisi için iş birliği yapıyor.
Tüm dünyada devletler ve sağlık yetkilileri COVID-19 salgınına çözüm üretmek, insanları korumak ve toplumu tekrar işler hale getirmek için iş birliği yapıyor. Yazılım geliştiricileri de ürettikleri teknik araçlarla virüsle mücadeleye ve hayatların kurtarılmasına katkıda bulunuyor. Bu iş birliği ruhuyla, Google ve Apple da devletlerin ve sağlık kuruluşlarının virüsün yayılmasını azaltmasına yardımcı olmak için kullanıcı gizliliğini ve güvenliği tasarımın merkezine alarak Bluetooth teknolojisinin kullanımına olanak veren bir çalışmada birlikte çalıştıklarını duyurdu.
COVID-19 virüsten etkilenen bireylerle yakın temas durumunda bulaşabildiği için kamu sağlığı yetkilileri, temas izlemeyi yayılmanın önlenmesinde değerli bir araç olarak kabul ediyor. Tüm dünyadan çok sayıda önde gelen kamu sağlığı yetkilisi, üniversite ve sivil toplum kuruluşu, isteğe bağlı bir temas izleme teknolojisi geliştirmek için önemli çalışmalar yapıyor. Apple ve Google, bu çalışmaları daha da ileri taşımak amacıyla temas izlemeye yardımcı olacak API’lar (uygulama programlama arayüzleri) ve işletim sistemi düzeyinde teknolojiler içeren kapsamlı bir çözüme imza atıyor. Acil ihtiyaca yanıt verebilmek için bu çözümün iki aşamada uygulamaya geçirilmesi ve kullanıcı gizliliği konusunda güçlü bir korumanın sağlanması planlanıyor.
Öncelikle, Mayıs ayında her iki şirket de kamu sağlığı yetkililerine ait uygulamaları kullanarak Android ve iOS aygıtları arasında birlikte çalışabilirliğe olanak veren API’lar sunacak. Kullanıcılar bu resmi uygulamaları aygıtlarındaki uygulama mağazalarından indirebilecekler.
Önümüzdeki aylarda gerçekleşecek ikinci aşamada ise Apple ve Google birlikte çalışarak bu işlevi temel platformlara entegre edecek ve daha geniş bir Bluetooth tabanlı temas izleme platformu sunacaklar. Bu aşama, API’dan daha güçlü bir çözüm olacak ve isteğe bağlı olarak daha fazla bireyin katılmasına olanak verirken daha geniş bir uygulama ekosistemiyle resmi sağlık yetkilileri arasında etkileşim sağlayacak. Bu çalışmada gizlilik, şeffaflık ve kullanıcının izni büyük önem taşıyor ve ilgili paydaşlara danışarak bu işlevleri geliştirmek için sabırsızlanıyoruz. İlgililerin analiz edebilmesi için çalışmalarımız hakkındaki bilgileri açık bir şekilde yayınlayacağız.
Apple ve Google’da hepimiz, bu sürecin iş birliği içinde dünyanın en acil sorunlarından birini çözmemiz için hiç olmadığı kadar önemli bir dönem olduğunu düşünüyoruz. Geliştiriciler, devletler ve kamu sağlığı tedarikçileri ile yakın bir iş birliği içinde çalışıp teknolojinin gücünden yararlanarak tüm dünyada COVID-19’un yayılmasını yavaşlatmayı ve günlük yaşamda normale dönüşü hızlandırmayı umuyoruz.
Google ve Apple, bu iş birliği kapsamında teknik belge taslaklarını paylaşıyor. Bunlardan biri de Bluetooth ve kriptografi özellikleri ve çerçeve belgesi.
A
4 yıl
Su İçmenin Faydaları Nelerdir?
Bilindiği üzere vücudumuzun %60’ı sudur. Buradan anlaşılıyorki vücudumuz aslında suya çok muhtaç bir konumda. Yetişkin bir insan günde 2-2,5 litre su içmelidir. Çünkü insan vücudunun neredeyse dörtte üçünü su oluşturmaktadır.

Tüm organlarımızın daha sağlıklı çalışması için düzenleyici bir etkiye de sahip olan su, en büyük yaşam kaynağımızdan birisidir. Bizde size yeterli miktarda su içmenin faydalarını açıklayacağım.

Su tüketmeyi azalttığımızda vücudumuzda depolanan yağ miktarı artmaya başlar, bunun sonucunda da kilo alımı gerçekleşir. Ayrıca yeterli miktarda su içmek cildimizin daha sağlıklı ve güzel görünmesini sağlar. Böylece cildimizin daha esnek, yumuşak ve parlak görünmesini sağlayarak gözle görülür bir değişimi bizlere hissettirir.
< Resime gitmek için tıklayın >

Su içmek gerginlik, stres ve depresyonu da azaltıcı etkiye sahiptir.Vücudumuzdaki eklem ağrılarının da geçmesini sağlar, çünkü su eklem kayganlığı için sıvı yoğunluğunu dengeler.

Su sodyum, magnezyum ve kalsiyum gibi vücudumuzun ihtiyaç duyduğu element ve minarellerin bir kısmını almamızı sağlar. Doğadan almamız gereken bazı minarelleri bu sayede karşılamış oluruz.

Aynı zamanda hamilelerde de bulantıyı azaltıcı etkisi vardır. Yeni doğum yapmış veya halen çocuğunu emziren annelerin de sütünün artmasına etki eder.

Vücudumuz ve sağlığımız açısından oldukça büyük bir öneme sahip olan su içmek hepimizin dikkat etmesi gereken konuların başında gelmektedir. Yeteri kadar su aldığınızda kendinizdeki değişimi göreceksiniz.
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.