Ürünün sıfır değeri 550 lira, adam 500 liraya ilana koyuyor. Kardeşim sıfırı bu kadar diyorsun, en çok 450 düşerim diyor. Yahu ben zaten gider 100-150 lira daha verir sıfırını alırım, seninki niye ikinci el o zaman? Bu sefer de diyor ki benimki sıfır kondisyonda. Tamam o zaman. Sıfır kondisyondaysa 100 lira fazla verip garantili, ikinci el almayım senden alayım. Böyle bir mantık olabilir mi?

Araba ve bilgisayar bileşeni fiyatları tam komedi zaten. Ciddi ciddi sıfırından pahalı ürünleri listeliyor insanlar. Üstelik söyleyince de kızıyorlar. Gerçekten, arabalarının o fiyatı edeceğine inanıyorlar. Olamaz böyle bir şey. 5 senelik arabaları, ekran kartlarını olmayacak fiyatlarla görüyoruz.

İnsanlar malına çok kıymet veriyor bu ülkede. Ticaretten anlamayan, 2 kuruşun hesabını yapan, şark kurnazı ve bomboş adamlar ikinci el mal satmaya çalışınca da piyasa böyle oluyor. Üstelik koca bir ülkenin tamamı böyle olunca da işin içinden çıkamıyorsun. Sıfırıyla eş değer "sıfır kondisyonda" ürünler, tonlarca paraya arabalar, ekran kartları, kulaklıklar, monitörler ve benzeri her şey.

Türkiye'de ikinci el diye bir piyasa yok kardeşim. Kim ne derse desin. O kültür yok bizde. Çok ender olarak mantıklı, güzel fiyatlar görebiliyorsunuz. Elbette 500 liralık mala 100 lira fiyat çekecek ölücülere diyecek laf yok, ancak 450 lira diyecek kadar da şark kurnazı olunmaz be kardeşim. Arada çok ufak bir denge var, bunu kesinlikle tutturamıyoruz. Bana göre bu iki tiplemenin de değeri eşit. İki tipleme de 2. el piyasasını mahvediyor ve ülkemizdeki çoğu kişi bu tiplemelerden kurulu. Herkes önüne geleni tokatlama derdinde.

Böyle olunca satan da kazanamıyor alan da. Belki 200-300 lira cebimizde kalacak, satıcı adamın da işine yaramayan maldan cebine 300-400 girecek. Olmuyor ama. O 200-300'ü sıfır ürüne veriyoruz. Satan eleman da enayi bulursa yiyor, bulamazsa da avcunu yalıyor artık.