Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
26
Cevap
476
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Cevap: Erdoğan; 25 sene önce iğne bile üretemiyorduk!! (2. sayfa)
D
dün
Çavuş

quote:

Çok saçmalamışsın!



Sen bana o listeyi göstererek güya devletin de başarılı olabileceğini kanıtlamaya çalışıyorsun ama farkında olmadan benim tezimi doğruluyorsun. O listeyle Nuri Demirağ’ı çökerten zihniyetin nerede, AK Parti’nin inşa ettiği modern Türkiye’nin hibrit kalkınma modelinin nerede olduğunu kendi elinle belgeliyorsun. Türkiye’nin savunma sanayi yapılanması, klasik devletçilikten tamamen farklı biçimde, devlet-özel sektör iş birliğine dayalı hibrit bir yapıdır. Bu model, hem stratejik kontrolü elinde tutan devletin yönlendirici rolünü hem de özel sektörün inovasyon ve üretim gücünü aynı potada buluşturuyor.

Sermayesini riske atan bir girişimciyle, ay sonu maaşına güvenen bir memurun yarışını dünya tarihi çoktan sonuçlandırdı; sosyalizmin enkazı hâlâ ortadayken bu gerçeği inkâr etmeye çalışman beyhude bir çabadır. Bu yüzden sözümün sonuna kadar arkasındayım. Sen o başarılı savunma sanayi şirketlerini örnek göstererek Demirağ’ın neden batırıldığı sorusundan ama niyese kacabiliyorsun. Milli savunmanın stratejik karakteriyle özel sektörün rekabetine açık alanlarını kasıtlı biçimde birbirine karıştırıyor, sonra da bundan sonuç ürettiğini sanıyorsun. Oysa yaptığın tek şey kendi çelişkini büyütmek. Çünkü bu millet, kimin inşa ettiğini ve kimin sadece enkaz bıraktığını çoktan gördü ve görmeye de devam ediyor.

Bak benim gpt ne yazdı

🧩 Hibrit Modelde Devlet-Özel Sektör İş Birliğinin Unsurları
1. 💰 Sermaye ve Finansman Desteği
Devlet, özellikle stratejik projelerde doğrudan veya dolaylı finansman sağlar.

Savunma Sanayii Destekleme Fonu (SSDF) gibi mekanizmalarla Ar-Ge ve üretim süreçleri desteklenir.

Kamu bankaları ve teşvik programlarıyla özel sektörün yatırım yapması kolaylaştırılır.

2. 🧠 Ar-Ge ve Teknoloji Geliştirme
Devlet, üniversiteler ve araştırma merkezleriyle iş birliği içinde teknoloji geliştirme süreçlerini destekler.

Özel sektör firmaları (örneğin BAYKAR, STM) bu teknolojileri ürünleştirir.

Ar-Ge projeleri genellikle devletin yönlendirmesiyle başlar, özel sektör uygulamaya geçirir.

3. 🏗️ Üretim ve Tedarik Zinciri
Ana yüklenici firmalar (ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN) çoğunlukla kamu ortaklıdır ama özel sektör mantığıyla çalışır.(yani bir kurumun veya şirketin devlet kontrolünde olsa bile faaliyetlerini verimlilik, rekabet, kârlılık ve inovasyon gibi özel sektör ilkelerine göre yürütmesi anlamına gelir. Bu, klasik devlet dairesi gibi değil; daha dinamik, sonuç odaklı ve piyasa şartlarına uyumlu bir işleyiştir.)

Alt yüklenici olarak binlerce KOBİ, özel firma ve tedarikçi sisteme entegre olur.

Devlet, bu zinciri yerlileştirme hedefiyle yönlendirir.

4. 📜 Stratejik Yönlendirme ve İhale Mekanizmaları
Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB), projeleri belirler, ihale eder ve denetler.

Devlet, hangi teknolojilerin geliştirileceğine, hangi firmaların görevlendirileceğine karar verir.

Bu, klasik serbest piyasa mantığından farklıdır; stratejik öncelikler belirleyicidir.

5. 🌍 İhracat ve Diplomatik Destek
Devlet, savunma sanayi ürünlerinin ihracatında diplomatik kanalları kullanır.

Örneğin SİHA ihracatlarında devletin dış politika hamleleri belirleyici olur.

📌 Özetle:
Hibrit model, sadece sermaye desteği değil; aynı zamanda stratejik yönlendirme, teknoloji geliştirme, üretim organizasyonu ve ihracat desteğini kapsayan çok boyutlu bir iş birliğidir. Devlet, hem yatırımcı hem düzenleyici hem de stratejik planlayıcı rolündedir; özel sektör ise uygulayıcı, geliştirici ve ihracatçı olarak sistemin dinamosudur.



Kesinlikle, eskisi gibi değil — Türkiye'nin savunma sanayi yapılanması son 20 yılda köklü bir dönüşüm geçirdi. Eskiden daha çok ithalata dayalı, dışa bağımlı ve bürokratik bir yapı hakimdi. Bugün ise:

🔄 Eskiden Nasıldı?
Tam devletçi yapı: Üretim ve teknoloji geliştirme büyük ölçüde devlet kurumlarıyla sınırlıydı.

Yüksek dışa bağımlılık: Kritik parçalar, sistemler ve mühimmatlar çoğunlukla ithal ediliyordu.

Yavaş Ar-Ge süreçleri: Bürokrasi ve kaynak eksikliği nedeniyle yenilikçi projeler sınırlıydı.

İhracat yok denecek kadar azdı: Savunma ürünleri dış pazarlarda rekabet edemiyordu.

🚀 Bugünkü Hibrit Modelin Farkları
Devlet stratejik lider, özel sektör teknolojik motor: Devlet yönlendiriyor, özel sektör geliştiriyor.

Yüksek yerlilik oranı: İHA, SİHA, radar, elektronik harp sistemleri gibi alanlarda %80’e varan yerlilik.

İnovasyon ve hız: BAYKAR gibi firmalar, hızlı Ar-Ge ve üretim döngüleriyle küresel rekabet yaratıyor.

İhracat patlaması: Türk savunma ürünleri 170’ten fazla ülkeye ihraç ediliyor.

Ekosistem yaklaşımı: KOBİ’ler, üniversiteler, teknoparklar ve özel firmalar entegre biçimde çalışıyor.

Bu dönüşüm, sadece teknolojik değil; aynı zamanda kurumsal ve zihinsel bir paradigma değişimi. Artık “devlet yapar, özel sektör izler” değil; “devlet yönlendirir, özel sektör üretir ve ihraç eder” anlayışı hâkim.


görseldeki firmalar için de hibrit modelin bazı unsurları geçerli, ancak her kurumun yapısı ve rolü farklı olduğu için bu geçerlilik dereceli ve kuruma özgü. 


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @aksinaletinsan
A
dün
Yarbay

özel sektör iyidir konulu uzun bir yazı!
babalar gibi satarız diyen adam vardı.
devletin özel sektör alanlarında ne işi var demişlerdi!
Özel okulları savunan bakanlar filan...
onlarda böyle, uzun uzun açıklama yapardı!
sonra da, toki ile ucuz ev yapma derdine düştüler.


Neysem;
"devlet-özel sektör iş birliğine dayalı hibrit bir yapıdır"
verdiğim örneklerde özel sektör yok! Tüm ortkları
kamu kurumları! Tıpkı senin ai nin de dediği gibi!
"3. 🏗️ Üretim ve Tedarik Zinciri
Ana yüklenici firmalar (ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN) çoğunlukla kamu ortaklıdır ama özel sektör mantığıyla çalışır"

"Milli savunmanın stratejik karakteriyle özel sektörün rekabetine açık alanlarını kasıtlı biçimde birbirine karıştırıyor, sonra da bundan sonuç ürettiğini sanıyorsun."
hımmm. Bu cümlede ne yazdığını anlayan biri varsa,
konuya onunla devam edersin ;)





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aksinaletinsan -- 1 Kasım 2025; 6:38:20 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @dine mine ne
D
22 sa.
Çavuş

quote:

devletin özel sektör alanlarında ne işi var demişlerdi!

Devlet üretim yapmıyor ki, yönlendiriyor.
Toki piyasa mekanizmasını tamamen devralmiyor; stratejik çerçeve çizip sermaye riskini azaltarak erişilebilirliği artırıyor. Yani devlet burada hakem, koordinatör ve yatırım ortamını stabilize eden aktör. Inşaatı yapan müteahhit, finansmanı bulan banka, projeyi tasarlayan özel firma. Devlet yalnızca sosyal önceliği belirleyip oyunun kurallarını koyuyor.


quote:

sonra da, toki ile ucuz ev yapma derdine düştüler.

Ne yazdığını bile bilmiyorsun. Kardeşim toki’nin “ucuz ev yapma derdine düştüler” diye küçümsediğin alan, zaten hibrit modelin kralı. 

quote:

verdiğim örneklerde özel sektör yok! Tüm ortkları kamu kurumları! Tıpkı senin ai nin de dediği gibi!

Sen aselsan, tusaş ve roketsan kamu ortaklı diye özel sektör yok sanıyorsun ama bu kurumlar zaten yüzlerce özel sektör tedarikçisiyle çalışan hibrit yapının merkezinde. Ana yüklenici kamuya ait olsada üretim zinciri tamamen özel sektörle iç içe. Elektronik, yazılım, metal işleme, kablolama, kompozit, sensör gibi binlerce alt üretici ve kobi savunma projelerinde aktif rol alıyor. Bu şirketler sistem tasarımı ve entegrasyonu yapar; parça, yazılım, donanım, test gibi alanları özel sektör üretir. Yani kamu yönlendirir, özel sektör üretir. Bu da hibrit modelin tanımı zaten.

quote:

"Milli savunmanın stratejik karakteriyle özel sektörün rekabetine açık alanlarını kasıtlı biçimde birbirine karıştırıyor, sonra da bundan sonuç ürettiğini sanıyorsun." hımmm. Bu cümlede ne yazdığını anlayan biri varsa, konuya onunla devam edersin ;)

Anlamadığın nokta tam da bu. Milli savunma, doğası gereği devletin stratejik kontrolünde olur ama üretim kapasitesi, inovasyon ve teknolojik ilerleme özel sektörün dinamizmiyle sağlanır. Yani devlet yönlendirir, özel sektörde üretir. Aselsan, tusaş, roketsan gibi kurumlar kamu ortaklı ama yüzlerce özel şirketten tedarik yapar, ar-ge süreçlerinde özel girişimlerle iş birliği yürütür. Bu yüzden hibrit model tanımı yerindedir. Hepsini kamu sanman, türkiye’nin savunma ekosisteminin nasıl çalıştığını bilmediğini gösteriyor.


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @aksinaletinsan
A
22 sa.
Yarbay

Paşalar gibi satarız!
özel sektörün yaptığı işte devletin ne işi var!
diyen adamlarda aynı şeyleri söylediler.
en son, tuvalet kağıdı alamadık.
;)



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @dine mine ne
E
22 sa.
Yüzbaşı

hocam kanıtlı troll için kendini fazla yıpratıyorsun, he de geç

benim de aklıma sizin söyledikleriniz geldi. her şey özelleştirilirken "devletin elinde fabrika mı olur, hepsini özelleştireceğiz" diyorlardı. hayır tam kapitalizme ya da tam sosyalizme geçilse yine anlaşılır da, şimdiki yönetim sadece işine gelenleri uyguluyor işine geldiğinde sosyalistten sosyalist, işine geldiğinde kapitalistten kapitalist. araba krizi varken bayilerin mal yok çekip fiyat yükseltmesine, galericilerin arabaları stoklamalarına son raddeye kadar ses etmeyip "serbest piyasa gardaş işine gelirse" tarzı tam kapitalist takınmaları göz ardı ederken, ev kiralarına %25 artış sınırı koyup bildiğin sosyalizm uygulayıp piyasayı hepten bozdular. karar verelim artık kapitalist ve serbest piyasacı mıyız yoksa devletin her fiyatı ağır regüle ettiği sosyalist miyiz. siyasal islamcı mantığına göre işine geleni yapıştır geç nasıl olsa seçiyorlar tarzı var.

aynı saçmalık "devlet-özel iş birliği hibrit" vıy vıy diyenler. bu da işlerine gelince baktılar şirket zarar eder, bir kişi gereksiz yükselir vs. hemen "yahu napalım özel şirket karışamayız" diyip sıyrılıyorlar. ama devlet teşviklerini, yönetici atama stilleri, yöneticilerin birden fazla maaş almasına gelince iş bir anda "devletimizin yüz akı şirketleri mi karalıyorsunuz" diye yaygara kopartıyorlar, şirket iyi bir anlaşma yapıp kar ederken bir anda devlet şirketi oluveriyor.

tabii 1 sene içinde yıllardır yırtındıkları "terörö terörö" diye sayıkladıkları kişileri şimdi "halkların kardeşliği, kurucu önder" diye övenlerden çok fazla omurga bekliyoruz. siyasal islamda görüş ve duruş yok, eskiden dedikleri "dava" muhabbeti de yok. davaları hedeflerine göre işlerine ne gelirse ulaşana kadar bir yancı bulmak, işleri bitince de baktılar ayak bağı oluyor hain ilan etmek.


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @aksinaletinsan
D
20 sa.
Çavuş

Kıyas yapmadan mantık yürütmek, satranç tahtasında taşsız oynamaya benzer. Senin argümanlar da taşsız satranç gibi: Ses var, strateji yok. Bu yüzden önce kıyas yapmayı öğren, sonra mantık yürütmeye çalış. Yoksa her cümlen tuvalet kâğıdı gibi yırtılır gider.




Bu mesajda bahsedilenler: @aksinaletinsan
D
19 sa.
Çavuş

quote:

aynı saçmalık "devlet-özel iş birliği hibrit" vıy vıy diyenler.

O eski enkaz devri sürekli kriz ve kıtlıkla anılırken, ak parti dönemi üretim, ihracat ve stratejik bağımsızlıkta somut başarılarla tarihe geçti.

1970'lerin dogmatik zihin kalıplarında sıkışıp kalmışsın. Vatandaşını ezdirmemek için sınır getirmek, sosyal devlet ilkesinin bir gereğidir; aynı devletin, piyasaya müdahale edip düzenlemeler getirmesi de yine piyasayı ve tüketiciyi koruma refleksidir çünkü bu, milletin menfaati neyi gerektiriyorsa onu yapma iradesidir. 

Devlet-özel sektör iş birliği modeline vıy vıy diye yaklaşmanız ise, kendi döneminizde tek bir çivi bile çakamamış olmanızın getirdiği bir hazımsızlıktır. Bu model, kamunun hantallığıyla özel sektörün dinamizmini birleştiren, türkiye'ye çağ atlatan devasa projelerin anahtarını sunan modern bir yönetim anlayışıdır. 

quote:

tabii 1 sene içinde yıllardır yırtındıkları "terörö terörö" diye sayıkladıkları kişileri şimdi "halkların kardeşliği, kurucu önder" diye övenlerden çok fazla omurga bekliyoruz.

Sizin omurgasızlık sandığınız şey, aslında türkiye'nin milli menfaatleri doğrultusunda küresel konjonktürü okuma ve anlık pozisyon alma yeteneğidir. Diplomasi, sizin o ilkel, siyah-beyaz dünyanızdaki gibi ebedi dostluklar veya ebedi düşmanlıklar üzerine kurulmaz; o, ülke çıkarlarını maksimize etme sanatıdır. Devletin davası bellidir: Güçlü ve tam bağımsız türkiye. Bu hedefe giden yolda atılan her stratejik adım, sizin o sığ siyasi aklınızın alabileceğinden çok daha derindir. Siz eski ideolojilerin tozlu kitaplarında kaybolmuşken, türkiye gerçekleriyle geleceği inşa ediyor; bütün mesele bu kadar basittir.




Bu mesajda bahsedilenler: @end0plazmikretikulum
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.