1. sayfa
| Temel sorun |
|
Temel sorun gezegen tanımının belirsizliği, Uluslararası Astronomi Birliği 2006'da şöyle tanımlıyor: https://tr.wikipedia.org/wiki/Gezegen İşte bu c) maddesindeki "komşu bölgesini temizlemiş" meselesinden Ceres, Plüton, Eris gök cisimleri taklaya geldi, gezegenlikten çıkarıldı. Bu maddenin tanımı şöyle geçiyor: https://tr.wikipedia.org/wiki/Civar%C4%B1n%C4%B1_temizleme Uluslararası Astronomi Birliği her ne kadar çizgiyi çekse de halen türlü belirsizlik var mesela: https://tr.wikipedia.org/wiki/G%C3%BCne%C5%9F_Sistemi Böyle yani bitmez bu konu. Daha yeni şeyler keşfedilirse sil baştan bir tanım da gelebilir. Bana kalsaydı cüce müce anlamam. 1) güneşin yörüngesinde dolansın 2) ayağını basacağın kara olsun 3) şekli önemli değil düz gezegencilerle kapışmayalım... Bitti gitti. Diğerleri hava civa yani.. Böylelikle kala kala Merkür, Venüs, Dünya ve Mars kalıyor |
| Ulen Bir Pluton'umuz vardı, onu da gezegenlikten aforoz ettiniz. Şimdi arayın durun... :) |
| Merakla bekliyorum bu işin sonucunuda. Neredeyse 15 yıldır var haberlerde bu muhabbet. |
|
Hocam daha şurada dibimizdeki nesneyi göremiyoruz yok bilmem kaç milyar ışık yılı uzaklıktaki yıldızda oksijen bulundu, yok su olan ötegezegen tespit edildi vs peşinde koşuyoruz... Yok mu kuvvetli bi 100x teleskop bakalım şuraya 9. gezegen var mı yok mu diye? @Nat Alianovna |
|
90lar- Güneş sistemi 9 gezegenden oluşmaktadır. 06 - Güneş sistemi 8 gezegenden oluşmaktadır. 10-20ler- 9. gezegen olabilir. |
| değil demeleriyle yok olmuyor ama istedikleri form olmadığı için kovdular . Gazda olsa o bi gezegennn gitmesek de görmeskde |
Temel sorun gezegen tanımının belirsizliği, Uluslararası Astronomi Birliği 2006'da şöyle tanımlıyor:
İşte bu c) maddesindeki "komşu bölgesini temizlemiş" meselesinden Ceres, Plüton, Eris gök cisimleri taklaya geldi, gezegenlikten çıkarıldı. Bu maddenin tanımı şöyle geçiyor:
Uluslararası Astronomi Birliği her ne kadar çizgiyi çekse de halen türlü belirsizlik var mesela:
Böyle yani bitmez bu konu. Daha yeni şeyler keşfedilirse sil baştan bir tanım da gelebilir. Bana kalsaydı cüce müce anlamam. 1) güneşin yörüngesinde dolansın 2) ayağını basacağın kara olsun 3) şekli önemli değil düz gezegencilerle kapışmayalım... Bitti gitti. Diğerleri hava civa yani.. Böylelikle kala kala Merkür, Venüs, Dünya ve Mars kalıyor |
| Bir de Plüton, Charon, Ceres, bir sürü meteor ve kuyrukluyıldız, Ay, gaz devlerinin düzinelerce uydusu, sayısını bilmediğimiz kadar da Neptün ötesi cisim. |
| Eline mum al. Tek gözünü kapa. Uzaklaştır, yakınlaştır. Boyutunun değiştiğini göreceksin. Çok daha büyük bir mum uzaklaşsa bile yakındaki daha küçük mumdan daha büyük görünebilir. Yakınındaki cisimleri mesela Güneş Sistemi kapsamında bir uyduyu, bir astroidi, milyonlarca, milyarlarca parsek uzaklıktaki bir galaksiyi, kuasarı veya yıldızı çok daha sonra keşfetmen veya daha zor gözlemleyebilmen bundan kaynaklanıyor: Perspektif. Tabii başka faktörler de sözkonusu. Güneş Sistemi harici uzayda ışık ve ışın kaynağı astrofizik objelerin olması - termonükleer ile parıldıyan yıldızlar gibi - buna mukabil gezegenlerin yıldızlarının ışığını yansıtmaları ve kendilerinin parlaklık üretmemeleri, nesnelerin yörünge hareketleri, gözlem hattı boyunca bulunan ve görüşü kapatan kozmik enkazlar, engel teşkil eden başka objeler, uzay teleskopları harici dünya teleskoplarının atmosferik etkilerle handikaplı oluşu vs. 9. gezegenin aslında küçük kütleli bir karadelik olduğunu ve bu sebeple doğrudan gözlemlenemediğini savunan araştırma dahi mevcut. Misal çok küçük bir karadelik uzayın geniş boşluğunda optik anlamda ortamdan neredeyse ayırt edilemezdir. Devasa uzay boşluğunda gravitasyonal lens etkisi tespit edilemezdir. Ya da yıldızından uzaklığıyla ve önündeki engellerle Güneş'ten doğru dürüst ışık almayan, üstüne ışığı da pek iyi yansıtamayan ve soğuran yapıda - bir de görece küçük, en azından Jüpiter gibi olmayan - karanlık bir gezegeni düşünün. Orada illa bir gezegen veya karadelik bulunuyor demiyorum ama böylesi etkenler hep ilgili nesnenin varlığının kesin biçimde onaylanmasının önüne ket vurabilecek vaziyetler. |
Ortada zaten ilgili varsayılan obje yoksa taksonomik problemler o objeyi gerçekten var kılmayacaktır. Bir yandan taksonomisiz de bilim olmaz. Farklı kökenler, farklı dinamikler, farklı karakteristikler söz konusuysa ayrı bir başlık açmakta fayda mevcut. Cüce gezegenler bir tarafa Güneş Sistemi dahilinde ve haricinde klasik ve yeni keşfedilen gayet tipik diyebileceğimiz gezegenler bile aynı şekilde sınıflandırılmıyorlar. Jüpiter-vari gaz devleri var, Neptünyenler var, mini Neptünyenler var, Dünya gibi bunlara nazarla daha küçük kalan kayalık, daha katı gezegenler vs. Sizin "üstüne basılabilecek katı yüzey" kriterinizde mesela söylediğiniz gibi gaz yoğun büyük gezegenler gezegenliğin dışında kalıyor. |
|
Eyvallah hocam. Özellikle şu olay beni şok etti:
Detaylı cevabınız için teşekkür ederim. |
Çok spekülatif bir hipotez, sonuçta ilksel karadelikler (primordial black holes) - tespit edilmeleri neredeyse imkansız denebilir - var mı yok mu onu bile bilmiyoruz. Bir nevi hipotez bilinmezliği bilinmezle açıklıyor ve bu bence çok sağlıklı bir tutum değil. Ama sistemin "9.Gezegen" adayı olarak serbest süzülen gezegenler (free floating planets) yerine ilksel karadelikler kapış ihtimalini değerlendiriyor (aşağı yukarı aynı olduğu hesabını yapıyor), örnek alınan gravitasyon anomali vakalarını bunlarla açıklıyor, eğer ilgili kütleler yakalanmış başıboş gezegen yerine ilksel küçük kütleli karadelik kategorisindeyse aralarında ne türden gözlemsel farkların bulunacağını, ilksel karadelik mevzubahisse ne türden göstergelerin veya işaretlerin yer alması gerektiğini ortaya koymaya çalışıyor:
Bu hipotez doğru ise mesela bu kadar uzaklıkta böyle bir nesneyi veya nesneleri doğrudan görebilmen imkansız. Anomalinin karşılığı Neptün-ötesi derin uzay boşluğunda nar boyutunda 5 Dünya kütleli bir karadelik sonuçta. :D Yazarlar da bunu bildikleri için kontrol önerisi olarak karanlık madde akresyonu ve imhasıyla karadeliğin gözlemlenebilir bir sinyal bırakabileceği veya gama ışını saçılımlarına yol açabileceği gibi - görece spekülatif ve uzun süreler taramasını yapması vakit kaybı da olabilecek - tespit yolları öneriyorlar. Karadeliğin olay ufkuna nazarla kendi ışınımı zaten cüzi olduğu onu dışarıda bırakıyorlar:
1909.11090.pdf (arxiv.org) (PDF) What If Planet 9 Is a Primordial Black Hole? (researchgate.net) Yazarlar bile bu arada karadelik varsayımının hype olacağından ve mevzudaki gizemden dolayı böyle bir açıklama yoluna saptıklarını ima ediyorlar. :D:
Ama ulaştıkları sonuçlar gene de belirli bir açıdan anlamlı ve farklı ve daha egzotik olasılıklar karşısında zihin genişletici. Çok daha derin uzay araştırmalarında ve nötron yıldızları, yıldız ve gazlardan beslenen karadelikler, bunların çarpışmaları, radyo galaksiler gibi daha egzotik ve daha ırak gökyüzü fenomenlerini incelemede başvurulan spektrumları ve cihazları devreye sokmaya ve Neptün-ötesi anomalilerin araştırılması programına dahil etmeyi teşvik ediyor:
Bu arada bu tarz egzotik hipotetik nesneler - ilksel karadelikler vs - Büyük Kütleli Sıkı Halo Cisimler (MACHO) başlığı altında ayrıca karanlık madde fenomeni adaylarıdır. Gene de bu karanlık madde için zayıf veya yetersiz bir açıklama olarak kabul ediliyor. Bir sebebi de varsayımsal ilksel karadelik popülasyonlarının MACHO'yu meydana getirdiğini farz edersek gravitasyonel lens etkilerine rastlanılmaması. Bu da aslında ufak ilksel karadeliklerin günümüzde varolduğu ihtimalini - en azından çok miktarda oldukları ihtimalini, haliyle orada bir yerlerde varsalar bile Güneş Sistemi'ne bir veya birkaç tanesinin denk gelme ihtimalini de - zayıflatan bir şey. Kendi özetimi ve amatör yorumlarımı sunup kaynağı sizinle paylaştım. Tabii kendi yorumunuz ve takdiriniz sizin. Benim pek ihtimal vermemem ve ayrıca sakıncalarına işaret etmeme benzer şekilde size bu hipotez çok saçma da gelebilir. Transneptün gravitasyon anomalileri ufak bir karadelik gibi en tahmin edilemeyecek türden bir olgudan kaynaklıysa araştırma programını genişletmek çok anlamlı bir çaba da olabilir. |
| James Web ile milyar ışık yılı uzaklığı görebiliyor ama yörüngedeki gezegeni tespit edemiyor mu diye düşünüyorum |
1. sayfa
Güneş Sistemi’ndeki 9. gezegen
Konstantin Bogytin ve ekibi, Neptün'ün ötesinde Güneş Sistemi’nin sınırlarında bulunan ve Güneş'in yörüngesinde Dünya'nın 250 katından daha fazla bir mesafede dönen nesnelerin yörüngelerinin 9. gezegenin varlığıyla açıklanabileceğine inanıyor. Ekip bir süre önce bu teoriyi destekleyecek yeni kanıtlar bulduklarını bildirdi. Yeni çalışmada bilim insanları, Neptün'ün ötesinde, Güneş Sistemi’nin kenarında yer alan nesneler için kullanılan teknik terim olan bir dizi Neptün ötesi cismi ya da TNO'ları incelediler.
Ayrıca Bkz.Japonya, 2025’te uzaydan Dünya’ya güneş enerjisi gönderecek
Neptün'ün yörüngesiyle etkileşime girdikleri için hareketleri kararsız hale gelen bu nesnelere odaklanan yeni çalışma kapsamında bir dizi simülasyon gerçekleştirildi. Henüz tespit edilememiş 9’uncu gezegenin bulunduğu simülasyon modellerinin bu nesnelerin davranışını en iyi açıklayan model olduğu tespit edildi.
Dokuzuncu gezegenin var olup olmadığının daha iyi anlaşılması için Vera C Rubin Gözlemevi'nin faaliyete geçmesi bekleniyor. Gözlemevi halihazırda Şili'de inşa ediliyor ve tamamlandığında uzaktaki cisimlerin davranışlarını anlamak için gökyüzünü ayrıntılı bir şekilde tarayabilecek. Yeni gözlemevinin Ocak 2025'te faaliyete geçmesi bekleniyor.
Kaynak:https://www.techspot.com/news/102682-astronomers-gather-additional-evidence-suggesting-planet-nine-real.html
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
Haberi Portalda Gör