Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
31
Cevap
1343
Tıklama
0
Öne Çıkarma
DÜNYADAKİ İLK TÜRK KİMDİ ?
K
3 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Arkadaşlar bu soruyu TÜRK'lerin atası kimdi diyede sorabilirim, bu konuda artaştırma yaptım ama TÜRK'lerin nereden geldiğini henüz bulmadım, bilen varsa söylesin



G
3 yıl
Yüzbaşı

Beyim ne biçim konu bu ? Konunun ( Tavuk'mu yumurta'dan yumur'tamı tavuk'tan çıkar ? ) anlamsız sorudan hiç bir farkı yok.



W
3 yıl
Yarbay

Ademdi👍



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

K
3 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Bence çok mantıklı bir soru ama bilen yok



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
N
3 yıl
Moderatör

Tarih içerisinde hangi noktadan itibaren "Turkik" ataları "Turkik" saymaya başlamana göre değişecektir. Genel anlamda "proto Turkikler" olarak addedilen insanların ilk yurdu Ortaasya'daki Altaylar olarak kabul edilir. Türkiklerin [yazılı] tarihteki esas başlangıçları ise modern akademik ve popüler jargonda Göktürkler olarak bilinen Moğolistan'daki eski Kök Türük Kağanlığı ve bu kağanlığa tabi insanlardı. Bir açıdan çok anlamsız ve safça bir soru soruyorsun çünkü eski Türükler dahi senden pek çok açıdan farklı iken daha da uzak geçmişlere gidildiğinde farklılık iyiden iyiye büyümektedir. Hem de eline bölük pörçük kanıtlar geçtiğinde artık bir noktada hiçbir şekilde atasal toplulukların dillerini anlayamayacağın, anlamına dair üzerinde spekülasyonlar yapar hale geleceğin şekilde; dolayısıyla, "İlk Türk' diye bir şey esasında hiçbir zaman varolmadı. Sürekli bir evrim-değişim hali ve bu evrim-değişim hali içerisinde bulunan bazı karakteristik dilsel ve kültürel örüntüler var. Milliyetçi tarih literatüründe Hunların veya kuvvetli ihtimalle ağırlıklı biçimde Aryan (Pers) olan ancak Türkik unsurlar barındırması çok mümkün İskitlerin Türk addedilmesi de belirli örüntülerin takip edilmesi sonucu gelişen fikirler ve modern milli refleksler. Ancak gerçek akademik araştırma literatüründe örneğin, Attila ve Hunlarının okullarda öğretildiği gibi "Türk" olduğu kesin değildir Hunlar diğer pek çok göçebe imparatorluğunda olduğu gibi bir kabileler konfederasyonuydu ve kuvvetli ihtimalle proto Turkik unsurlar da barındırıyordu. Bir ihtimal Attila'nın kendisi de bu unsurlardan türemişti. Ancak kim bilir "Attila" ismi gerçekte nasıl bir ismin diğer dillerin telaffuzlarında çarpılmış hali? Aynı tarihsel şahsiyetin telaffuz olarak kısmen Attila'yı andıran birkaç tane daha da ismi var. Elimizde Moğolistan Ötüken'deki Kök Türüklerin Orhun Kitabeleri gibi bariz belgeler bulunmuyor. Haliyle Attila hangi dilin proto veya arkaik halini konuşurdu veya adının orijinal hali nedir bunu bilmiyoruz. Belki Attila'nın konuştuğu dil artık bir varlık bile göstermiyor, eğer bu dili konuşan bir takım Hun elitleri Attila sonrasında asimile olmuşlarsa (Hun kabileler konfederasyonundaki varlıkları oldukça olası Turkik topluluklar içinde asimile olduklarını bile düşünebilirsiniz!).



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
K
3 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Kardeş siz şimdi Avrupa ülkelerini dize getirdiği ve papayı boyun eğdirdiği için Avrupalıların Tanrının kırbacı dediği Hun imparatoru Atilla'nın TÜRK olmadığınımı iddia ediyorsunuz ?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
H
3 yıl
Yarbay

İslam dininde Nuh'un oğlu Yafes'e ilk türk diyorlardı galiba ama gerçekte ve tarih biliminde nedir ne değildir bilmiyorum.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Herattaa -- 13 Kasım 2020; 22:42:52 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 3 cevap geldi.
N
3 yıl
Moderatör

quote:

Orijinalden alıntı: Kütahyalı 77

Kardeş siz şimdi Avrupa ülkelerini dize getirdiği ve papayı boyun eğdirdiği için Avrupalıların Tanrının kırbacı dediği Hun imparatoru Atilla'nın TÜRK olmadığınımı iddia ediyorsunuz ?
Attila'nın zamanında modern anlamda Avrupa ülkesi yoktu, çeşitli kavimler - etnik olarak karman çorman halde Cermen ve Slav toplulukları vardı. Bu topluluklar tıpkı kendileri gibi etnik olarak karmaşık bir haldeki Hun insan kütleleri tarafından Avrupa kıtası ile Roma İmparatorluğu'nun farklı bölgelerine tazyiklendiler. Bu ağırlıklı Cermen unsurlardan meydana gelen kavimlerin göç olayı (volker-wanderung namı diğer kavimler göçü) olarak biliniyor. Attila bu kaos esnasında Hunların içinde yükselmiş amansız bir şefti ve üstün kabiliyetli bir savaş lorduydu; tanrının kırbacı (Latince flagellum dei) ünvanını farklı etnisitelere mensup kabileleri kendi liderliği ve çıkar birliğinde örgütleyip Hıristiyanlaşmış Roma İmparatorluğu'na şimşek hızında düzenlediği yağma kampanyalarında elde etti. Attila'nın seferleri her ne kadar Roma dünyası için yıkıcı olsa da kendisi yenilmez değildi misal Catalaunum düzlüklerinde Flavius Aetius tarafından toparlanan bir Roma - Cermen Ordusu karşısında ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kalıyor ve Galya eyaletindeki ihtirasları paramparça oluyor. Bu sebeple Attila Alplerin doğusunda kalan bölgeden kuzey İtalya'ya sürpriz bir sefer düzenliyor ancak bu sefer bölgede ordusu pek çok kuşatmaya giriştiği için bölünüyor ve salgın hastalıklar yüzünden kırılıyor. Attila haliyle yine geri çekilmek zorunda kalıyor; tabii yine sayısız asker ve kabileler içinde de prestij kaybetmiş olarak. Bu onun son ciddi seferi oluyor.

O dönemde Attila'nın gazabına uğrayan insanlar özellikle de Hıristiyan olduklarından ve varsayılmış günahlardan dolayı tanrısal cezalandırmayı bilhassa önplana koyduklarından ötürü Attila gibi son derece agresif ve öngörülemez hareket edip daha öncesinde eşi benzeri pek görülmemiş stratejik kabiliyetler gösteren barbar (non Roman) yağmacı bir savaş lorduna "tanrının kırbacı" diyorlardı (kırbaçlamak eski çağlarda yaygın bir cezalandırma biçimi, burada Attila'nın salt askeri gücünden ziyade ona atfedilmiş farazi ilahi misyona vurgu var). İtalya'da Attila'yı ziyaret eden ise bildiğin Papa değil, Roma şehrinin başpiskoposu. O dönemde Roma başpiskoposu diğer piskoposlara nazaran ("Ebedi Şehir" Roma'da bulunması ve bu şehirde ölmüş kabul edilen havari Petrus'un şehitliğini sahiplenmesi dışında) özel bir anlam taşımıyordu, Roma Başpiskoposluğu'ndan bildiğimiz Papalık kurumu çok daha sonra meydana gelecektir. Attila'nın esas arzulayacağı şey bir Roma imparatorunun önünde diz çökmesi ve Roma imparatorluğunu ona vermesi olurdu Roma başpiskoposu prestij ve statü olarak imparatorun yanında (en azından o dönemde) hiç kimse. Attila'nın gerçek etnisitesi bilinmiyor. [Bilimsel olarak] Attila'nın etnisitesini bilmek için yeterli kanıt yok. Yalnızca Macarlar, Türkler, Bulgarlar vb Attila'yı sahipleniyor. Attila'yı sahiplenen çok. Ünlü, efsanelere konu olmuş, her ne kadar güç ve prestij peşinde koşsa da Roma elçisi ve gözlemcisi Priscus'un kayıtlarına göre ahşap yemek takımları kullanacak kadar mütevazi ve tutumlu birisiymiş Attila.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

K
3 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Herattaa

İslam dininde Nuh'un oğlu Yafes'e ilk türk diyorlardı galiba ama gerçekte ve tarih biliminde nedir ne değildir bilmiyorum.
Bende bunu yeni duydum, olması muhtemeldir



N
3 yıl
Moderatör

Arkadaşlar Yafes'in Türkik olması mümkün mü Allah aşkına? Yafes Türkik değil, Sami bir isim. Sami İbranî geleneği ile Türkikler birbiriyle alakasız. Hazar Türkleri sayesinde İbranî geleneği daha sonradan Turkik kültüre giriş yapıyor.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 3 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Kütahyalı 77 , @Ken Rock
H
3 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

Arkadaşlar Yafes'in Türkik olması mümkün mü Allah aşkına? Yafes Türkik değil, Sami bir isim. Sami İbranî geleneği ile Türkikler birbiriyle alakasız. Hazar Türkleri sayesinde İbranî geleneği daha sonradan Turkik kültüre giriş yapıyor.
Doğruluğu bakımından bir yorum yapmadım. Sadece konu sahibinin inandığı bir dinde böyle bir durumun söz konusu olduğunu söyledim. Tarihsel ve dinin gerçekliği tartışılabilir olduğu için de böyle bir şeyin söz konusu olmadığı daha yakın bir durum.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Herattaa -- 14 Kasım 2020; 2:42:28 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

G
3 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Kütahyalı 77

Bence çok mantıklı bir soru ama bilen yok
Eğer 9 canlı olsaydın bile..En fazla 8 kez kaçabilirdin ölümden..Bil ki 7 düvele sultan olsan dahi..Yerin 6 mekan olacaktır sana..En fazla 5 metre kumaş götürebileceksin..Kapatacaksın 4 açsanda gözlerini..Bu dünya 3 günlük ..Azrail'in önünde 2 kat olup yalvarsan nafile..Ecel geldiğinde 1 gün öleceksin..İşte o an herşey 0 dan başlayacak.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
K
3 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

Arkadaşlar Yafes'in Türkik olması mümkün mü Allah aşkına? Yafes Türkik değil, Sami bir isim. Sami İbranî geleneği ile Türkikler birbiriyle alakasız. Hazar Türkleri sayesinde İbranî geleneği daha sonradan Turkik kültüre giriş yapıyor.
Şimdi şöyle bir olay var net bir kanıt yok ama Nuh tufanında bütün insanlık yok olup her canlı türünden dişi erkek üremeleri için canlı tutulmuş denir dünyanın tekrar canlanması adına ademin soyu nasıl çoğaldı ise Nuh tufanindan sonra nuhun soyundan insanlar çoğalmaya başladi adem den sonra Nuh peygamber 2.ilk insan olarak da kabul edilir aslında ve bi rivayete göre ise şuan yaşayan bütün insanlar nuhun ve oğullarının soyundandır denir



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

U
3 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: Guest-596C9B846

Eğer 9 canlı olsaydın bile..En fazla 8 kez kaçabilirdin ölümden..Bil ki 7 düvele sultan olsan dahi..Yerin 6 mekan olacaktır sana..En fazla 5 metre kumaş götürebileceksin..Kapatacaksın 4 açsanda gözlerini..Bu dünya 3 günlük ..Azrail'in önünde 2 kat olup yalvarsan nafile..Ecel geldiğinde 1 gün öleceksin..İşte o an herşey 0 dan başlayacak.

Alıntıları Göster
😂



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

P
3 yıl
Yarbay

Atilla'nin konuştuğu dil ve koskoca bir Hun imoaratorlugunun konuştuğu dil , bu konuda bir belge , bir yazı veya tarihçilerin aktardığı birşeyler nasıl olmaz ?

Eğer Atilla'nin konuştuğu dil Türk dilleri ağacı içindeyse Atilla Turktur. Değilse değildir . Bu kadar basit değil mi ?

Avrupa Hunlarinin konuştuğu dili bilmiyor muyuz ?

Sadece oda değil Atilla'nin yanında yaşamış Romalılar bile var ki meşhur Aetius bunlardan biri yani Hun dilini kendi dili kadar iyi biliyor olmalı.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 14 Kasım 2020; 23:56:8 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
N
3 yıl
Moderatör

quote:

Orijinalden alıntı: Periah

Atilla'nin konuştuğu dil ve koskoca bir Hun imoaratorlugunun konuştuğu dil , bu konuda bir belge , bir yazı veya tarihçilerin aktardığı birşeyler nasıl olmaz ?

Eğer Atilla'nin konuştuğu dil Türk dilleri ağacı içindeyse Atilla Turktur. Değilse değildir . Bu kadar basit değil mi ?

Avrupa Hunlarinin konuştuğu dili bilmiyor muyuz ?

Sadece oda değil Atilla'nin yanında yaşamış Romalılar bile var ki meşhur Aetius bunlardan biri yani Hun dilini kendi dili kadar iyi biliyor olmalı.
Hun imparatorluğu bir göçebe imparatorluğu ve kabileler koalisyonuydu. Tarihçilik için sorun burada yatıyor. Göçebelerin ve barbar denilen kavimlerin arasında yazılı kanıt bulmak oldukça zor. Aetius ya da bir takım Romalılar Hunca bilseler bile, yanlarında bazı Hunları himaye etseler dahi, ne kendilerinden ne de sözkonusu Hunlar tarafından bize Hunca yazılmış bir belge kalmadı. Tarihçilerin bölük pörçük bulgulardan ve Romalı elçiler gibi yazılı kaynak bırakmış tanıklardan yaptıkları kökenlere ilişkin yorumlar da ihtimalsal veya milliyetçi refleks ya da önyargılarla bükülmüş oluyor. Hunlar hakkında en popüler görüş, büyük ölçüde Turkik, Ugor ve proto Moğol denebilecek atlı okçu unsurların vurucu saldırı çekirdeğini meydana getirdiği ancak Turkik unsurların yanı sıra Cermen, Slav vb unsurların da yer aldığı mozaik bir kabileler konfederasyonu, eski zamanların oldukça kısa ömürlü diğer pek çok büyük göçebe imparatorluğunda olduğu gibi. Attila'nın karizması ve demir yumruğu onları bir araya getirmişti. Hunların düzlükler aracılığıyla Asya'dan Avrupa'ya aktıklarına, Asya'da bulunduklarına ciddi bir kesinlik oranıyla inanılıyor. Huncanın Yakutça gibi bir uzak Türkik veya Yenisey (büyük ölçüde soyu tükenmiş merkez Sibirya kökenli bir diller grubu) lisanı olması kuvvetli bir ihtimal.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

G
3 yıl
Binbaşı

Sembolik olarak kabul edecek olursak; Orhon yazıtlarında geçen Bilge Kağan- Kül Tigin- Tonyukuktur. Bu arada Nuh ve oğulları Sami- Semitik kökenlidir, Altay kökenli değildir.



A
3 yıl
Teğmen

Ülgendir.

Hey Allah'ım soruya bak. Hadi ilk Türki kavim olarak sayılabilecek kavim hangisidir diye ele alalım soruyu ? Yine de pek bir yere varamayız lakin. İskitler, Massagetler, Yukarigler, Partlar, Hiung-nu'lar, Tung-hular, Macarlar, Ugorlar, Alanlar gibi vesikalıklarda geçen kavimlerimiz var. Bunlar hakkında Aryani/Türki/Mongol diye yorum yapılmakta literatürde. (Moğol denmesinin artık bir geçerliliği kalmadı bu konuda Bahaedddin Ögel'in çalışmalarına bakılabilinir. ) Tarih ilminde kavimlerin ortaya çıkışından önce belirli kültür bölgeleri incelenir. Bölgedeki insanların yaşayış biçimleri, kullandığı alet edevatlar göz önünde bulundurulur. Orta Asya'da sırası ile Sintaşta, Okunev, Anav, Afanesyo, Andranovo, Karasuk, Tagar diye adlandırılan kültür dönemleri var.

Çok eski dönemlere dair linguistik çalışmalar yapılamadığı için elimizdeki en büyük çıkarımları yaşam tarzlarını göz önünde bulundurarak yapıyoruz. Bir kavmin kökenini belirlerken ele aldığımız en önemli şey dildir dediğim gibi fakat antik çağ aryanileri ve proto-türkler göçebe olup bize okunacak bir şeyler bırakmadıkları için bu konu hakkında kökenbilim çıkarımı yapmak zor oluyor. Şimdi gelelim sorunun yaklaşık bir cevabına. Hangisidir ilk kavim ? Bu üstte saydığım kavimlerden İskitler ve Massagetler en eski göçebe kavimlerden. Kültürel ögeler proto-turkic bir kavim olduğunu göstermekle beraber bazı linguistik çalışmalar bize Farsi olduğunu söylemekte. Henüz ortada olan bir konu olmakla beraber. Ben Türki olmaalrını daha mantıklı buluyorum. Ugor kavimlerini incelerken olduğu gibi bu kadar eski bir dönem için araştırma yaparken kültürel ögeler daha çok göz önünde bulundurulmalı. Ve ısık kurganı olsun, pasırık kurganı olsun bize iskit ve massagetlerin yaşayışları hakkında çok önemli bilgiler vermekte. Ayrıca Heredot, Batlamyus vs dönemin batısında yaşamış hem yunan hem Romalı tarihçilerin verdiği bilgiler ve Pers kitabelerinde Saka diye geçen bu kavimler hakkında yazılanlar çok baskın bir şekilde Proto-Türki kültür ögelerini bizlere göstermekte. Dediğim gibi ihtilaflı da olsa en eski Türk kavimlerini bu konfederasyonlar içerisinde aramamız doğru olur.

Özellikle Royal İskitler denen pers kaynaklarında saka tigrakhualar diye geçen topluluk incelenmeli bu konuda. Sonrasında tarihi sürece baktığımızda Hiung-Nu'lar göze çarpmakta. Asya Hunları diye bildiğimiz bu grup da bir konfederasyon oluşturuyor. Artık origin'i Tanrı dağı olan Proto-Türkik elementleri daha doğuda Proto-mongolların ilk görüldüğü yerlerde görüyoruz. Muhtemeldir ki Orta Asya'da İskit egemenliği sonucu Yüe-çi ve Hiung-nu gibi kavimler doğuya itiliyor. Bir Orta Asyalı göçebeyi değerlendirirken ki en önemli öge olan Atı görüyoruz bu Hunlarda ve bu Hunların Moğol kökenli olmadığını gösteren en önemli ögelerden biri de bu. Çünkü tarihi vesikalar bize proto-mongolların attan bihaber yaşadığını göstermekte (bkz. chavannes,bahaeddin ögel, de guigness, dönemin çin vesikalıklarına da ulaşabilirsiniz). Ve bu Hunların bilinen yöneticileri hakkında vesikalıklarda (Motu'nun mektupları olsun, Lao-shangin mektupları olsun, Kün-çin ve sonrası dönemindeki vesikalar olsun) bize en azından bu konfederasyondaki baskın ögenin Proto-Türkler olduğunu göstermekte. Hunlar sonrası ise artık daha açık. Artık yazılı eser bırakmaya başlayan Türki kavimler (efsanevi aşina sülalesi ve sonrası) bize kim nedir açıklamakta. Kısacası dediğim gibi hiçbir şey net olmamakla beraber ilk Türk kavimlerini nerede aramalıyız sorusunun cevabını bu şekilde vermek doğru olacaktır diye düşünüyorum...

Ama ilk Türk kimdir gibi bir soruya asla cevap bulamaz soran arkadaş Tarih ilmi bu şekilde işlemiyor maalesef. Sami kökenli efsanelerde hevesine karşılık verecek Yafes, Turukka, gibi cevaplar bulabilirsin. Pers kökenli efsanelerde Alp-er Tunga olmuştur bu isim. İslam-Türk efsanelerinde Oğuz Kağan. Direkt şamanist efsanelerde Ülgen Han. Rahat edeceksen böle kabul edebilirsin..



G
3 yıl
Onbaşı

Destan da Oğuz Kağan diye geçiyor .