İşin içinde olsaydın böyle boş bi yorum yapmazdın. Ben tıp okuyorum. Rakip eleme amacım yok. Ki zaten buradaki 3-5 kişiyi elemeye çalışacak kadar amele değilim. Ablam ftr mezunu. 2 yıld... |
İşin içinde olsaydın böyle boş bi yorum yapmazdın. Ben tıp okuyorum. Rakip eleme amacım yok. Ki zaten buradaki 3-5 kişiyi elemeye çalışacak kadar amele değilim. Ablam ftr mezunu. 2 yıldır işsiz. Psikolojisi bozuldu. 4-5 yerden iş kovalıyor. Yok. İş yok. |
Bir fizyoterapist olarak meslektaşımın yazdığı her cümleye katılıyorum. Son atamada 87 puanla zabıtalık tercih edip atanan fizyoterapist arkadaşlar oldu. Durumun vehametini siz de burdan anlayın. |
Bir fizyoterapist olarak meslektaşımın yazdığı her cümleye katılıyorum. Son atamada 87 puanla zabıtalık tercih edip atanan fizyoterapist arkadaşlar oldu. Durumun vehametini siz de burdan anlayın. |
Merhaba. Keşke forumda 2 sene önce böyle bir konu açılsaydı da tercih dönemimde bu bölümü tercih etmeseydim belki de şu an bu kadar pişman olmazdım. Dedikleri... |
Merhaba. Keşke forumda 2 sene önce böyle bir konu açılsaydı da tercih dönemimde bu bölümü tercih etmeseydim belki de şu an bu kadar pişman olmazdım. Dediklerinize tamamen katılıyorum. Şu an 2. sınıfı bitirdim ve staj görüyorum. Dikey Geçiş Sınavı ile 2 senelik bölümlerden çok düşük puanlarla gelenler ve Uzaktan Eğitim'in gelmesi FTR'nin değerini iyice yitirmesine sebep oldu. Bunlar; dediğiniz gibi okulların ve kontenjanların artması da mezun sayısının çok fazla artmasına sebep oldu. Şu an üniversitede ders veren hocalarımız bile mezun olan öğrencilerinin iş bulamadıklarını, özel sektörde ise koşulların çok ağır olduğunu ve bizlere gereken değerin verilmediğini söylüyor. Bölümde onlarca ağır dersi en ince ayrıntısına kadar öğrenmemize rağmen sahada sadece söyleneni uygulamamız ise apayrı bir saçmalık. Atama oranlarına, özel sektördeki durumumuza ve çalışma şartlarımıza baktığımda neden üniversitedeki ders saatimizin ve derslerimizin bu kadar yoğun olduğunu anlamış değilim. Ayrıca ülkemizde Fizyoterapistlik mesleği hakkında kimsenin bir bildiği yok. Karşındaki insan nerede okuyorsun dediğinde ve cevap verdiğimde önce bir duraksıyor. Doktor desen doktor değilsin, hemşire desen hemşire değilsin. Çok arada kalmış bir meslek. Ve sahada sorumluluğumuzun bunca gördüğümüz derse rağmen olmayışı, yaptıklarımızın bir Tekniker'den farklı olmayışı beni bu meslekten oldukça soğuttu. Zamanında tercih döneminde danıştığım hocalar ve insanların çoğu ezbere bir şekilde beni bu bölüme yönlendirdi. 20 bin sıralamalarla bu bölüme yerleştim ve dönüp baktığımda gerçekten çok pişmanım. Mezun kalmamış ve 2 sene okumamış olsam kesinlikle insanların değer verdiği, meslek sorumluluğunun fazla olduğu, çalışma alanlarının daha geniş olduğu ve KPSS'de atama oranlarının bir nebze daha rahat olduğu bölümleri seçerdim. Şu an 2 sene kaldıktan sonra başka bölüme geçmek ya da yeniden hazırlanmak saçma geliyor. Gelecek sene KPSS sınavı var ve ona hazırlanacağım. İnşallah her şey umduğumdan çok daha iyi gider. Şu an tercih yapıyor olan arkadaşlar da bu dediğimi dikkate alırlarsa ve başkalarının yönlendirmesiyle bölüm seçmezlerse kendileri sonradan benim gibi pişman olmazlar. Umarım her şey gönlünüzce olur. |
Evet haklısınız. Bir akrabam da birkaç yıl önce mezun oldu, ilk başta özel sektörde şartlar çok iyiymiş, devlete girmek de çok kolaymış ama devlette maaşı düşükmüş. Şimdi devlete girmek zorlaştı ve maaşları yükseldi, özel sektör de doymuş vaziyette. Ki bu akrabam Hacettepe mezunu. Şimdi iş bulmak için taşınmak zorunda kaldı. Edit: Böyle başlıkların rakip eleme için yazıldığını düşünüyorum bazen ama gözümle görmesem inanmazdım. |
Tamamen haklı. |
Doktorluk haricinde söyledikleriniz artık tüm meslekler için geçerli bence. :) Mühendislik yazan için de durum aynı mesela. |
Bir fizyoterapist olarak meslektaşımın yazdığı her cümleye katılıyorum. Son atamada 87 puanla zabıtalık tercih edip atanan fizyoterapist arkadaşlar oldu. Durumun vehametini siz de burdan anlayın. |
Bir fizyoterapist olarak katılıyorum. 3-4 sene önce iyi durumda olan meslek ne hale geldi 4 sene sonrasını düşünemiyorum. Geçen sene mezun olup iş bulamayan çok arkadaşım var. |
Ya abi hikaye anlatıyor güzel rakip eleme |
< Resime gitmek için tıklayın > Bu alıntı görselinde KPSS minimum atama puanları ve açılan kontenjanlar mevcut. https://www.basarisiralamalari.com/fizyoterapi-ve-rehabilitasyon-2016-2017-basari-siralamasi-taban-puanlari/ Bu linkte de kontenjanlar ile FTR bölümleri sıralanmış. Basit bir matematik hesabıyla devlette yapılan alımlar ile mezun olacak FTR öğrencilerinin sayılarını kıyaslayabilirsin. Piyasada işten çıkarılmış ve şu an işsiz olan fizyoterapistlerden bahsetmiyorum bile. Biraz matematik ile mesleğin halini görebilirsin. |
Populerden geldim Dik durun falan diyeceksin sandım |
Meslek kotuleyen sacma sapan tiplere itibar etmeyin. |
ÖZelde aylık 12 bine calısan tanıdıgım var demekki işinde iyi değilsin abi kusura bakma |
İşin içinde olsaydın böyle boş bi yorum yapmazdın. Ben tıp okuyorum. Rakip eleme amacım yok. Ki zaten buradaki 3-5 kişiyi elemeye çalışacak kadar amele değilim. Ablam ftr mezunu. 2 yıldır işsiz. Psikolojisi bozuldu. 4-5 yerden iş kovalıyor. Yok. İş yok. |
Çok doğru şahsen o sıralamalar ile Fizyoterapistlik tercih etmek boşa giden 4 yıl demem. Her bölümde öyle ama bu öyle bir sıralamalar ile alıyorki. Tamamen şişirme. |
Boş yapmayın sıktınız artık. |
Merhaba. Keşke forumda 2 sene önce böyle bir konu açılsaydı da tercih dönemimde bu bölümü tercih etmeseydim belki de şu an bu kadar pişman olmazdım. Dediklerinize tamamen katılıyorum. Şu an 2. sınıfı bitirdim ve staj görüyorum. Dikey Geçiş Sınavı ile 2 senelik bölümlerden çok düşük puanlarla gelenler ve Uzaktan Eğitim'in gelmesi FTR'nin değerini iyice yitirmesine sebep oldu. Bunlar; dediğiniz gibi okulların ve kontenjanların artması da mezun sayısının çok fazla artmasına sebep oldu. Şu an üniversitede ders veren hocalarımız bile mezun olan öğrencilerinin iş bulamadıklarını, özel sektörde ise koşulların çok ağır olduğunu ve bizlere gereken değerin verilmediğini söylüyor. Bölümde onlarca ağır dersi en ince ayrıntısına kadar öğrenmemize rağmen sahada sadece söyleneni uygulamamız ise apayrı bir saçmalık. Atama oranlarına, özel sektördeki durumumuza ve çalışma şartlarımıza baktığımda neden üniversitedeki ders saatimizin ve derslerimizin bu kadar yoğun olduğunu anlamış değilim. Ayrıca ülkemizde Fizyoterapistlik mesleği hakkında kimsenin bir bildiği yok. Karşındaki insan nerede okuyorsun dediğinde ve cevap verdiğimde önce bir duraksıyor. Doktor desen doktor değilsin, hemşire desen hemşire değilsin. Çok arada kalmış bir meslek. Ve sahada sorumluluğumuzun bunca gördüğümüz derse rağmen olmayışı, yaptıklarımızın bir Tekniker'den farklı olmayışı beni bu meslekten oldukça soğuttu. Zamanında tercih döneminde danıştığım hocalar ve insanların çoğu ezbere bir şekilde beni bu bölüme yönlendirdi. 20 bin sıralamalarla bu bölüme yerleştim ve dönüp baktığımda gerçekten çok pişmanım. Mezun kalmamış ve 2 sene okumamış olsam kesinlikle insanların değer verdiği, meslek sorumluluğunun fazla olduğu, çalışma alanlarının daha geniş olduğu ve KPSS'de atama oranlarının bir nebze daha rahat olduğu bölümleri seçerdim. Şu an 2 sene kaldıktan sonra başka bölüme geçmek ya da yeniden hazırlanmak saçma geliyor. Gelecek sene KPSS sınavı var ve ona hazırlanacağım. İnşallah her şey umduğumdan çok daha iyi gider. Şu an tercih yapıyor olan arkadaşlar da bu dediğimi dikkate alırlarsa ve başkalarının yönlendirmesiyle bölüm seçmezlerse kendileri sonradan benim gibi pişman olmazlar. Umarım her şey gönlünüzce olur. |
Dik durmak, düzgün postürü öğrenip hayatınıza uygulamak olası ağrı ve yorgunluk durumlarının önüne geçer. Yine günlük hayatınızdan uygulayacağınız basit üç beş egzersiz ile sağlığınızı koruyup daha dinç hissedebilirsiniz. Detaylı bilgiler için bulunduğunuz ilde bir fizyoterapist ile yüz yüze görüşmenizi öneririm. |
Fizyoterapist Görev ve Sorumlulukları a) Sağlıklı bireylerde kişilerin fiziksel aktivitelerini düzenlemek ve hareket kabiliyetlerini artırmak için bireye özel fiziksel aktivite ve egzersiz programlarını planlar ve uygular. b) Hastalık durumlarında; 1) Fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı tabibin veya uzmanlık eğitimleri sırasında fiziksel tıp ve rehabilitasyon rotasyonu yapmış veya uzmanlık sonrasında ilgili dalın rotasyon süresi kadar fiziksel tıp ve rehabilitasyon eğitimi almış uzman tabiplerin kendi uzmanlık alanları ile ilgili teşhisine ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak hastaların hareket ve fiziksel fonksiyon bozukluklarının ortadan kaldırılması veya iyileştirilmesi amacıyla gerekli uygulamaları yapar. 2) Fizyoterapi programında belirlenen hedeflere ulaşabilmek için hastanın rol ve görevlerini tanımlar. 3) Fizyoterapi programı ve iyileşme süreci ile ilgili bilgileri kaydeder. 4) Koruyucu ve destekleyici rehabilitasyon cihaz ve teknolojilerinin kullanımı konusunda uzman tabiple birlikte, uygun ölçü ve özellikleri belirler, öneri geliştirir, hasta ve aileye eğitim verir. 5) Fizyoterapi sürecinde, uygulanan fizyoterapi programının hasta için uygun olmadığını veya programını sonlandırmak gerektiğini öngördüğü durumlarda ilgili tabibe görüşünü bildirir, tabibin programın uygulanmasında ısrar etmesi durumunda söz konusu programı, durumu kayıt altına alarak uygular. 6) Fizyoterapi programı için uygun olan teknolojik ekipmanı güvenli ve etkili bir şekilde kullanır, ortaya çıkabilecek istenmeyen etkileri ve komplikasyonları önlemek için gerekli önlemleri alır. Kaynak: Fizyoterapist Görevleri Nelerdir? 22 Mayıs 2014 Resmi Gazete Yeni Yönetmelik |
:D Para kazanmadığımı iddia etmiyorum. Aylık geliri 300k olan fizyoterapistler de var ama bunların hiç biri bu dönemde tercih edip bölümü bitirenlerden olmayacak. Size basitçe şu örneği de verebilirim; ziraat mühendislikleri de bir zamanlar çok popülerdi, puanları tıp ile kafa kafaya olan bir bölümdü ve maaşları da yine ekstrem bölümlerden biri idi. Şimdi yeni mezun olacak bir ziraat mühendisinin durumunu düşünmeye davet ediyorum seni. Çok kazanan fizyoterapistler mevcut evet ama bunlar seneler önce mezun olup sistemlerini kurmuş olanlardır. Yeni mezun için işsizlik söz konusudur. İşin içinde olan biri olarak tercih dönemindeki gençlerin geleceğinin kararmaması amacıyla bu konuyu açtım. İyilik konusuna gelince; iyi olmak kazandığın parayla orantılı olmuyor ne yazık ki. Kendi mesleğimde nice okul birincileri, kurs alıp kendini geliştirenler işsiz kaldılar. Sevgili forumdaşlar;2000li yıllar için gerçekten güzel bir meslek-maddi anlamda- ama gerek kamuda gerek özel sektörde FTR mezunu insanlarla konuşursanız kimse size tavsiye etmez mesleği. Gerçek budur. |
2014 mezunuyum. Kesinlikle pismanim. Hacettepe, Dokuz Eylul, Marmara, Gazi yazilmaz. O puanla daha iyi tercihlerde bulunulabilir. 200k siralamayla yazanlara bir sey diyemem. Ben 2010da 7k siralamayla yazdim. Simdi baktim. Istanbul Bilgi Universitesi (ucretli) 734k siralamadan almis. Bu adamla benim diplomamin gecerliligi ayni. |
1 FTR eskisi gibi çok kazanan bir branş değil. Bunun sebebi siyasi yaptırımlardan tutun, okulların fazlalaşması vbg yanında sayının fazla olması ile beraber pastadaki dilimin azalmış olmasıdır.
2 Özel sektör çok düşük ücretler teklif etmekte (tabi iş bulabilirseniz ) ,kamuya yerleşebilmeniz için ise KPSS 90 üstü bir puan almanız dahilinde eğer ki fizyoterapist alımı olacak ise bir şansınız olabilir. KPSSden 90 alabileceğinize inanıyorsanız YGS/LYSde istediğiniz dereceyi de yapabilecek kapasitedesinizdir.
3 Hiç 1 zaman tanı koyma yetkiniz olmayacak. Okulda öğrendiğiniz bir çok bilgi sizin 1 işinize yaramayacak. Yaptığınız şeyler ise direkt Size faturalandırılamayacak (kamuda) Siz sadece uygulayan eleman olarak anılacak o pozisyonda işinizi icra etmeye çalışacaksınız.
4 Özetle FTR ülkemizde çok da gelişemeden dibi bulmuş bir sağlık branşıdır. Fizyoterapistler (düzgün eğitim alıp işini hakkıyla yapanlar) gerçekten çok kıymetlidir sağlık sektöründe ama bu kıymet bakanlık veya diğer sektörlerde gösterilmemekte.
Bundan 3 sene önce yine forumda FTR hakkında soru işaretleri dolaşıyordu yine bilgi vermek adına bir şeyler yazmıştım; görseller hemen aşağıda.
< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ptNB -- 21 Temmuz 2017; 22:26:39 >
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >