Teknoloji Haberleri
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
33
Cevap 505
Tıklama 2
Öne Çıkarma
Cevap 505
Tıklama 2
Öne Çıkarma
-
Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya
|
Bizim bu ülkenin iç hesaplaşmaları ve sürekli geriye dönüp kalmaları ne zaman bitecek acaba ? Adaletsizlik, hukuksuzluk ne hallere getiriyor insanları. Erbakan 7 ay iktidarda kaldı sonra başı davalardan kurtulmadı. Askerler ergenekondan bilmemneden içeride hala. 28 şubatta sırf başörtülü diye kızları okula almayan zihniyetin sonraki halleri.. Bu ülkede insan olmak suç haline geliyor. Yarın öbürgün şimdi iktidarda olanlar başlarını davalardan kaldıramayabilirler. Bu sistem devam ederse öyle görünüyor. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| Gelmiş 100 yaşına bu saatten sonra yargılasan ne olur. Seçim öncesi göz boyama sadece. Başbuğ ve diğer paşaları da çıkarmışlardı 30 mart'dan önce. Suçsuz yere hapiste olan o kadar çok insan var ki.. |
| çok iyi bakılmalı dibinde sürekli doktor olmalı sağlıklı beslenmeliki yaşasın daha fazla hapiste yatsın daha fazla ceza çeksin. |
| onlar hastaları hamileleri suçsuz insanları aşıp işkence edince tek tek getirdiler o mahkemelere 17 yaşındaki erdal ereni astiran bu yapi simdi mahkemeye bile getiremiyor şu adami adalet hukukn bu ülkede ne zaman islediki simdi işlesin |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
|
Böyle birini asmakla kötümü etmiş ? Ülkeye külli zarardı bunlar ama ülkede yargılanması gerekenler varsa onlar süleyman demirel ve ecevit olmalıydı 80 darbesinin olmasına neden olan baş kahramanlar |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 2 cevap geldi.
Suçu neydi? |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bi git ya Ecevit gibi vatansever devlet adabını en iyi bilen insana dediklerine bak sen Eceviti eleştirmen için 40 fırın ekmek Yemen lazım önce  |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Sen de ımf yı duymadıysan gıt sıyaset yapma kumda oyna |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Ülke düzeni bozmak ve ülkeye zararlı dernege uye olmak |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
La IMF borcu ne şuanda IMF borcu yoksa başka yerden borç alarak kapattilar şuanda enflasyon ne kadar haberin var mı ayrıca Ecevite laf ettirmem haddini bileceksin |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bir genç ülke düzenini bozabiliyorsa dediğin mantıklı olurdu.  Kenan Evren'e (darbecilere) karşı olan sağcılar bu kararına destek vermeleri gerçekten iç açıcı değil. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Atatürkte askerdi farkındaysan bunun tartışmasını yapcak degilim cocuk hasarelık yaptıysa cezası olmalı ayrıca cezai hukuk yası 12 dir (sagır ve diisizler için bu sınır 15 dir) |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 2 cevap geldi.
Nerden borc alıp kapatmışız ? Suan 20kr dogal gazı 60 kurusa alan ecevit mesut ve bagcelı degılmıydı napmıslar 40kr lık farkı ? Bunun gıbı bı cok ornek var kapatamıslarmı ? |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Dünyanın en pahalı etini kim yiyor onuda söyle yada en pahalı benzini daha yazarimda gerek yok değmez Ecevite laf yap yeter |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Benzini biz cıkartıyoruz dogru :) ayrıca memlekette hayvanlar hasta dıye yurt dısı malını tesvık even tayıptı dımı aa dogruya unutmusuz |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Atatürk ile ne alakası var algılayamadım, kusura bakma |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Kenan evren askerdi darbe yaptı beceriksiz ecevit ve demirel yüzünden atatürkte darbe yapmadımı rekime o da askerdi ve idamlar ortadan kaybolan imamlar hocalar vs ama kimse gık demiyo neden ? Ataturk ile ismetin idam ettirdiklerinin yasınada bakılmadı |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 2 cevap geldi.
Gereklilikten yapılmış şeyler. O idamlar olmasaydı Türkiye bugün bu halde olmazdı. Onun getirdiği demokrasiyle bugün bu şartlarda özgürce istenilen parti mecliste İmamın işi camide, askerin kışlada Cami kışla dönemleri yaşandı ve bu Halk çok zarar gördü. Yeniden bu olayların yaşanmaması için elimizden geleni yapılması gerek. Atatürk'ün askeri başarılarının eminim ki sen benden daha iyi biliyorsundur. O askerdi deyip başkalarına benzetmek sizin ortak acizliğinizden gelir. Kenan Evren zamanında "en büyük Atatürkçü benim" diyerek bu halka kendisine ve Atatürk'e nefret ettirdi. Onun sadece çıkarları için bir perde lazımdı oda Atatürkçülüktü. Kimse onun Atatürkçü olduğunu düşünmüyor... Şuan dini paravan edenler, o zamanlarda Atatürkçülüğü paravan ediyorlardı. Eminim ki yüz yıl öncesini konuları gelip bana anlatacaksın. Nede olsa tuttuğun kişilerin tutulacak tarafı kalmadı. Yolsuzluk desen diz boyu, oy almak için yargılayacağız dediler maaşını attırıp serbest bıraktılar. Ne zaman bir konuda sıkışsınlar hemen eski mevzular. Sizi anlamak gerçekten zor. Kendinizin dahi inanmadığı şeyleri sırf halkın gözünü boyamak için söylediklerinizi düşünüyorum. Nede olsa salla gitsin, inanan çok |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
12 Eylül darbesinde 17 yaşında idam edilen Erdal Eren'in son bakışı 34 yıl sonra bile hala hafızalarda.
17 yaşındaydı Erdal Eren. Kağıt üzerinde yaşı büyütüldü. Alelacele yargılandı. Hemencecik kırdılar kalemi. "Ben yapmadım" demesine rağmen "İbretlik bir son olsun" diye 34 yıl önce idam edildi.
16 YIL 80 GÜN YAŞAYABİLDİ
12 Eylül darbesi öncesinde er Zekeriya Önge'yi öldürdüğü gerekçesiyle hüküm giyen, Ankara Yapı Meslek Lisesi öğrencisi Erdal Eren, 32 yıl önce bugün 17 yaşında asılarak idam edildi. Erdal Eren 16 yıl, 80 gün yaşadı.
Eren, 25 Eylül 1964 yılında Şebinkarahisar, Giresun'da dünyaya geldi. Ankara Yapı Meslek Lisesi öğrencisi ve Yurtsever Devrimci Gençlik Derneği üyesi olan Eren, yine Yurtsever Devrimci Gençlik Derneği üyesi ve ODTÜ öğrencisi Sinan Suner'in 30 Ocak 1980'de MHP'li Bakan Cengiz Gökçek'in koruması Süleyman Ezendemir tarafından vurularak öldürülmesini protesto etmek için 2 Şubat 1980 günü düzenlenen gösteride gözaltına alınan 24 kişinin arasında yer aldı.
Gösteri sırasında çıkan çatışmada er Zekeriya Önge'yi öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Erdal Eren, yargılanarak 19 Mart 1980 tarihinde idama mahkûm edildi. Milli Güvenlik Konseyi tarafından onaylanan karar, 13 Aralık 1980'de Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde infaz edildi.
12 Eylül Darbesinin mimarı Kenan Evren, "Asmayalım da besleyelim mi?" sözünü Erdal Eren için söylemişti. Erdal Eren, idam edilmeden 16 saat önce kendisini ziyaret eden gazeteciler Savaş Ay ve Emin Çölaşan'a, "avukatıyla görüştürülmediğini, 18 yaşının altında olmasına rağmen idam edilmek istendiğini, yaşının 18'den küçük olduğunu tespit edecek olan kemik testi yapılması talebinin kabul edilmediğini, vurduğu söylenen jandarma erine çok uzaktan ateş açtığını ama otopside yakın atışla öldüğünün kanıtlandığını, kendisini ibret olsun diye asacaklarını ve ölümden korkmadığını" söyledi.
SON FOTOĞRAFI ÇEKEN SAVAŞ AY'IN YAZISI
Mamak Cezaevi'nde idam hükümlüsü bir gencin, Erdal Eren'in son fotoğraflarını çekmiştim yıllar önce.
Yarım saat yanında kalıp, koşullar elverdiğince konuşup, yaklaşık 2 "makara" fotoğraflayıp ayrılmıştım oradan.
Deklanşöre son defa basıp, parmaklıklar arasında sessiz sitemsiz bakışını dondurduğum o günün gece yarısında gidip aldılar onu hücresinden.
ERDAL EREN'DEN SON MEKTUP
Sevgili annem, babam ve kardeşlerim;
Sizlere bugüne kadar pek sağlıklı mektup yazamadım. Ayrıca konuşma olanağımız ve görüşmemizde olmadı. Zaten dışarıdayken de birbirimizi anlayacak şekilde konuşamadık. (Bu konuda sizlere karşı büyük oranda hatalı davrandım. Ancak bunu size karşı saygı duymadığım, bu nedenle böyle davrandığım şeklinde yorumlamamanızı dilerim) Bu nedenle sizlere anlatacağım, konuşacağım çok şey var. Ancak olanak yok. Düşüncelerimi bu mektupla anlatmaya çalışacağım.
Şu anda ne durumda olacağınızı tahmin ediyorum. Ama çok açıklıkla söylüyorum ki benim moralim çok iyi ve ölümden de korkum yok. Çok büyük bir ihtimalle bu işin ölümle sonuçlanacağını çok iyi biliyorum. Buna rağmen korkuya, yılgınlığa, karamsarlığa kapılmıyorum ve devrimci olduğum, mücadeleye katıldığım için onur duyuyorum. Böyle düşünmem, böyle davranmam, halka ve devrime olan inancımdan gelmektedir. Ölümden korkmadığımı söylemem, yaşamak istemediğim, yaşamaktan bıktığım şeklinde anlaşılmamalı. Elbette ki hayatta olmayı ve mücadele etmeyi arzularım. Ancak karşıma ölüm çıkmışsa, bundan korkmamam, cesaretle karşılamam gerekir.
Biliyorsunuz ki bu ceza işlediğim iddia edilen suçtan verilmedi. Asıl amaçlanan böyle bir olayla gözdağı vermek ve mücadeleyi engellemek hedefine dayalıdır. Bu nedenle sizinde bildiğiniz gibi, kendi hukuk kurallarını çiğneyerek bu cezayı verdiler. Cezaevinde yapılan (Neler olduğunu ayrıntılı bir biçimde öğrenirsiniz sanırım) insanlık dışı zulüm altında inletildik. O kadar aşağılık, o kadar canice şeyler gördüm ki, bugünlerde yaşamak bir işkence haline geldi. İşte bu durumda Ölüm korkulacak bir şey değil, şiddetle arzulanan bir olay, bir kurtuluş haline geldi. Böyle bir durumda insanın intihar ederek yaşamına son vermesi içten bile değildir. Ancak ben bu durumda irademi kullanarak, ne pahasına olursa olsun yaşamımı sürdürdüm. Hem de ileride bir gün öldürüleceğimi bile bile.
Sizlere bunları anlatmamın nedeni yaşamaktan bıktığım yada meselenin önemini, ciddiyetini kavramadığım gibi yanlış bir düşünceye kapılmamanız içindir. Bütün bu yapılanlar,başımdan geçenler, kinimi binlerce kez daha arttırdı ve mücadele azmimi körükledi. Halka ve devrime olan inancımı yok edemedi. Mücadeleyi sonuna kadar, en iyi bir şekilde yürütmek ve yükseltmekten başka amacım yoktur. Mesele benim açımdan kısaca böyle. Ancak sizin açınızdan daha farklı, daha zor olduğunu biliyorum. Anne, baba ve evlat arasındaki sevgi çok güçlüdür, kolay kolay kaybolmaz. Ve evlat acısının da sizin için ne derece etkili olacağını biliyorum. Ama ne kadar zor da olsa bu tür duygusal yönleri bir kenara bırakmanızı istiyorum.
Şunu bilmenizi ve kabul etmenizi isterim ki, sizin binlerce evladınız var. Bunlardan daha niceleri katledilecek, yaşamlarını yitirecek, ama yok olmayacaklar. Mücadele devam edecek ve onlar mücadele alanlarında yaşayacaklar. Sizlerden istediğim bunu böyle bilmeniz, daha iyi kavramaya çaba göstermenizdir. Zavallı ve çaresiz biriymiş gibi ardımdan ağlamanız beni yaralar. Bu konuda ne kadar güçlü, ne kadar cesur olursanız, beni o kadar mutlu edersiniz. Hepinize özgür ve mutlu yaşam dilerim.
Devrimci selamlar..
Oğlunuz Erdal
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Muhibbi- -- 19 Haziran 2014; 0:23:46 >