Gülhane parkındaymış atalarım. Ben daha dalımdan yeni düşmüş, kara kuru bir tohumdum. Karganın biri almış beni ata otağından, uçuyoruz dağ tepe. An geliyor boğazda an geliyor ormanların arasındayız. Ve yuva kuruyorum. Düşürüyor karga beni ağazından tam da verimli toprağa. Kök salıyor, büyüdükçe büyüyorum. Başka kargalar geliyor, çocuklarımı başka diyarlara taşıyorlar. Sanki tüm Türkiye soyumdan, bu topraklar atadan miras. Yine bir gün, tatlı bir meltem ile saçlarım haşır haşır keyfini sürüyorum, bir sesle uyanıyorum. Birisi bağırıyor ama anlamıyorum. Dikkat kesildikçe uzaklardan bir otobüsün geldiğini görüyorum. Edirne yolu üzeri istanbuldan geliyormuş sanırım. Koltuğu mu yatırmış birşeyler. Kavga kıyamet. Muavin ayrı şoför ayrı konuşuyorlar. Bir de koltuk var o da şikayetçi durumdan. Ağacım olm ben bana ne diyip uyumaya devam ediyorum.
Ve yuva kuruyorum. Düşürüyor karga beni ağazından tam da verimli toprağa. Kök salıyor, büyüdükçe büyüyorum. Başka kargalar geliyor, çocuklarımı başka diyarlara taşıyorlar. Sanki tüm Türkiye soyumdan, bu topraklar atadan miras.
Yine bir gün, tatlı bir meltem ile saçlarım haşır haşır keyfini sürüyorum, bir sesle uyanıyorum. Birisi bağırıyor ama anlamıyorum. Dikkat kesildikçe uzaklardan bir otobüsün geldiğini görüyorum. Edirne yolu üzeri istanbuldan geliyormuş sanırım. Koltuğu mu yatırmış birşeyler. Kavga kıyamet. Muavin ayrı şoför ayrı konuşuyorlar. Bir de koltuk var o da şikayetçi durumdan.
Ağacım olm ben bana ne diyip uyumaya devam ediyorum.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >