Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
21
Cevap
3255
Tıklama
1
Öne Çıkarma
Sony A15 - A35 - WM1A - WM1Z Karşılaştırması
T
7 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Tüm DonanımHaber ailesine yeniden merhaba.

“Yeni nesil Walkman’ler, eski topraklara karşı” teması üzerinden Sony’nin son derece iddialı ve piyasada oldukça ilgi gören yeni seri müzikçalarlarının, önceki seri Walkman’lere göre ne kadar ilerleme kat ettiğini ifade etmeye çalışacağım.

İncelemem içerisinde ses performanslarına doğrudan değineceğim Walkman’ler Sony A15, A35, WM1A ve WM1Z olacak. Bunun yanına ZX serisi Walkman’leri de bazı noktalarda dahil edeceğim.

(Bu arada, A35 ve WM serisi Walkman’leri bana Türkiye’ye gelir gelmez temin etme lütfunda bulunarak yeni Sony ürünlerinin müzikseverler tarafından tanınmasında büyük emeği geçen Sony Eurasia’dan Şükrü Çetinkaya’ya teşekkürlerimi sunayım.)

< Resime gitmek için tıklayın >

İnceleme, ifade ettiğim üzere yüksek oranda bu aletlerin ses performansları üzerinden olacak, zira kullanım, arayüz ve özellikler açısından tahmin edeceğiniz üzere birbirlerine oldukça yakınlar.

Hemen kısa bir geçmiş özetiyle başlayayım.

Biliyorsunuz, “portatif odyofil müzikçalar” müzik dünyasında kısmen yeni bir terim. Her ne kadar 2010 öncesi bu konuda başarılı aletler üretilmiş olsa da şu an artık bir furya halini alan “Hi-Res” müzikçalarların piyasada iyice yoğunlaşmaya başlaması ve yeni bir sektör olarak ortaya çıkması ile başlayan süreç bundan yaklaşık 6 – 7 sene önce dünyaya merhaba diyor.

2010 yılında bu sektörde bir mihenk taşı olarak kabul edilebilecek, Çin menşeli Hifiman firmasının HM801 kodlu müzikçaları, sahip olduğu tüm kusurlarına (ve -30 yaş üstü arkadaşlar bilirler- Commodore 64 adaptörüne benzeyen şasisine) rağmen ayrık amfi / DAC tasarımıyla piyasada belirgin bir ilgi yarattı ve yeni bir elektronik ürün dalının ortaya çıkmasına giden yolda belki de ilk önemli adımı oluşturdu.

2010’u izleyen birkaç yıl içerisinde irili ufaklı pek çok firma, farklı ürünlerle bu kulvara katılırken, “Walkman” ile portatif müzikçalar sektörünün 1979 yılında kurucusu ve o günden bu yana devi olan Sony, işi belki de biraz rehavetin etkisiyle ağırdan aldı.

Her ne kadar 2009 gibi erken bir tarihte piyasaya sürmüş olduğu A845 ve X1050 gibi oldukça sükse yapan modellerine, bugünkü Walkman’lerde de kullandığı kendi özel tasarımı S-Master dijital amfi teknolojisini uyarlamış olsa da, bu iki Walkman belirli özellikler açısından “Hi-Res Müzikçalar” sektörünün bir anlamda uzağında kalıyordu (örneğin 24 bit çalamama, FLAC desteklememe ve hafıza genişleme imkanı sunmama gibi önemli eksiklikler).

2013 bu anlamda Sony için bir dönüm noktası oldu. Zira bu yıl, ilk başlarda “Walkman 35. Yıl Özel Modeli” olarak lanse edilen ve kendine has parça seçimi ile mühendisliğe sahip olan Sony’nin ilk 24 bit destekli “premium” Walkman’i ZX1 piyasaya sürüldü.

Sony ZX1, kullanıcılar tarafından her ne kadar eleştirilen yönlerle gelse de (seste hafifçe sertlik, dijital tonlama, vokallerde “shoutiness”), firmanın bu sektöre artık kendinden beklenen ağırlığı koyma motivasyonunu göstermesi açısından kanımca oldukça önemli bir ürün oldu.

ZX1, kendinden önceki Walkman’lerden farklı olarak (her ne kadar Hi-Res etiketine yaraşır bir sinyal / gürültü oranına sahip olmasa da) 24 bit yüksek çözünürlüklü dosyaları ve FLAC, hatta DSD formatlarını bile oynatabiliyordu. Hafıza genişletme imkanı sunulmasa da özellikle zamanına göre oldukça doyurucu sayılabilecek 128 GB’lık kapasitesiyle ZX1, kendinden önceki Walkman’lerin oldukça eleştirilen format desteği ve hafıza sorununa bir ölçüde çözüm de getirdi. (Not : Sony, Walkman’lerinde FLAC desteklemeyi uzunca bir süre ertelemişti)

ZX1’in piyasaya sürülmesinden yaklaşık bir sene sonra, 2014 yılı sonunda Sony, kendisini bu sektörün en iddialı isimleri arasına sokacak olan ZX2 modelini kullanıcıların beğenisine sundu. ZX2, selefi ZX1’in eleştirilen yönlerini telafi etmekle kalmayıp, üzerine hafıza kartı desteği ve belirgin bir ses kalitesi artışıyla geldi ve haliyle taşınabilir müzikçalarlar dünyasında yüksek bir popülerliğe erişti.

(An itibariyle ZX2’nin piyasaya sürülüşünün üzerinden 2.5 yıla yakın zaman geçmesine karşın bu Walkman’in halen popülerliğini koruyan bir cihaz olması kanaatimce alternatifsizliğiyle alakalı. Zira, başarılı ses kalitesi, sahnesi, bazı IEM’lerle olan harikulade uyumu ve streaming vasıtasıyla Tidal / Spotify gibi servislere erişip, tek şarjla bunları 20 – 30 saat boyunca kullanma imkanı sağlaması piyasada hala şahsına münhasır bir özellik gördüğüm kadarıyla. Umarım Sony, asıl hedef kitlesi olmasa da Android / Tidal / Spotify sevenleri unutmaz ve yeni S-Master amfili, çıkış gücü yükseltilmiş bir ZX3’ü de ilerde müzikseverlere armağan eder)

Sony ZX2, müzik çevrelerinde her ne kadar birçok dinleyici ve eski toprak eleştirmen tarafından (örneğin Steven Rochlin) el üstünde tutulsa da, yine de eski Walkman’lerden miras kalan bazı eksiklikleri yok değildi.

Bunlardan biri, kanallar arası ses sızması (crosstalk), gürültü tabanı (noise floor), THD (Total Harmonic Distortion) gibi ses kalitesine etki eden önemli teknik değerlerinin, rekabet ettiği en üst seviye müzikçalarların gerisinde kalmasıydı.

İkincisi ise 2 x 15mW güç üretebilen amfi tasarımıydı. Bu yüzden ZX2, özellikle empedansı 50 – 60 ohm’dan yüksek ve biraz akıma ihtiyaç duyan kafaüstü kulaklıkları doyurmakta güçlük çekiyordu.

Sony’nin yeni nesil müzikçalarları olan A35, WM1A ve WM1Z’yi geniş bir zaman aralığında deneme imkanı bulmuş bir kullanıcı olarak şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, artık bu Walkman’ler yukarıda belirttiğim noktalarda da güçlüler.

< Resime gitmek için tıklayın >

Yeni nesil S-Master HX amfi tasarımı ile çıkış güçlerinin arttırılması ve WM serisi Walkman’lere 2 x 250 mW güç üretebilen dengeli çıkışın konulmasının yanısıra, yeni seri Walkman’ler yukarıda belirttiğim teknik değerler açısından da artık ideal denebilecek ölçülere ulaştılar.

(Not : WM serisi Walkman’lerin çıkış empedansları sırasıyla 1A : 0.92 ohm, 1Z : 0,94 ohm – dolayısıyla özellikle hassas IEM’lerle ZX2’den de daha iyi uyum sağlayacak gibi görünmekteler.)

Bu açıdan A30 ve WM serisi Walkman’lere, Sony’nin teknik açıdan herhangi bir kusur barındırmayan ilk Walkman’leri denebileceği fikrindeyim. Şimdi bu “ölçümsel üstünlüğün” ses kalitesine nasıl / ne oranda yansıdığı kısmına geçelim.

SES

A15, A35, WM1A ve WM1Z’nin genel ses başarımını ortalama olarak gözlemleyebilmek için pek çok kulak içi ve kafa üstü kulaklık kullandım. Bunların arasında Hifiman HE-560, Hifiman Edition S, RE600, Sennheiser HD6XX serisi ve HD700, HD800, IE800, Sony Z1R, 1000X, 1More Triple Driver ve Audio Technica MSR7 gibi aletler bulunmakta.

(Buradan Sennheiser kafa üstü kulaklıklari inceleme için uzun saatler boyunca kullanma imkanı sağlayan ve bir yandan da akustik temalı hoş muhabbeti ile bendenize ilginç bilgiler bahşeden Sennheiser-Bircom’dan Çağrı Bey’e de teşekkürlerimi ileteyim)

Walkman’lerde dinlemelerimi, A15’te yalnızca Clear Stereo açık, A35’te tüm geliştirmeler kapalı ve WM1A ile WM1Z’de “Doğrudan Kaynak” özelliği aktif olarak yaptım.

Öte yandan, mastering aşamasında üzerinde gereğinden fazla oynanmamış, doğal dinamik aralığı korunmuş ve bol müzik datası içeren kayıtlar kullandım.

Önemli Not : İncelemedeki Walkman’lerin ses limitleri tarafımdan kaldırılmıştır.Ses limitini kaldırmayı düşünüyorsanız, bunu daha önceden uygulamış birine danışmadan yapmamanızı tavsiye ediyorum. Basit, düşük riskli ve geri dönüşü olan bir prosedür (kabaca bölge değişikliği yapıyorsunuz) ; fakat yine de herhangi bir terslik durumunda cihazınız garanti dışı kalabilir.

Ses Karakteri

Tahmin edeceğiniz üzere bu Walkman’lerin ses karakterlerinde alışılagelmiş Sony sıcaklığı bulunmakta. 2.5 yıllık A15’ten yeni nesil WM1Z’ye kadar bu konuda değişen fazla bir şey yok diyebilirim.

Yeni nesil Walkman’lerde değişikliğe uğrayan noktaladan biri mid seslerin sunumu.

Eski seri A15 ve ZX2’deki hafifçe geriye yaslanmış ve bu yüzden kendini çok fazla yüzünüze vurmayan midler, yeni nesil Walkman’lerde biraz daha önde. Midlerin bu hafif öne alınma durumu, seste biraz daha aydınlık olma hissiyatı yaratıyor. Bu ayrımı özellikle A15 ve A35 arasında gözlemledim.

< Resime gitmek için tıklayın >

A35 ve WM1A bu karşılaştırmada ses karakterleri birbirine en çok benzeyen aletler. İkisi de frekans başarımı olarak dengeli, sıcak ; öte yandan parlak veya karanlık olmayan, kısmen nötr diye tabir edebileceğimiz bir ses karakterine sahip.

WM1Z ise ses rengi olarak, Sony mühendislerinin de ifade ettiği üzere farklı tuning’i ve altın kaplamalı bakır şasisi ile bu ikiliden ayrılıyor. Ben dinlemelerimde, WM1Z’nin, WM1A ve A35’e göre biraz daha sıcak ve plakvari bir aydınlık barındıran bir sunuma sahip olduğuna kanaat getirdim.

Bu açıdan, WM1A ile A35 daha “modern” bir ses karakterine sahipken, WM1Z biraz daha analog ve organik bir sunuma sahip. WM1A ile WM1Z arasındaki renk farkı özellikle telli enstrümanlarda kendini daha net biçimde belli ediyor. Örneğin, akustik gitar veya ud tasviri WM1A’da biraz daha renksiz ve mat iken, WM1Z’de bu enstrümanlar daha renkli ve aydınlık bir tınıya sahip oluyor.

Fakat yine de WM1A ile WM1Z arasındaki ses karakteri farkının, kısmen kolay anlaşılabilir olmakla birlikte çok büyük olmadığını belirteyim.

Frekans dengesi açısından yeni nesil Walkman’lerin hiçbirinde gereğinden fazla öne çıkan bir frekans bulunmamakta ; bas-mid-tiz sunumu oldukça dengeli. Ve bu cihazların hepsinin – A35 de dahil – zaman zaman cılızlaşabilen A15’ten daha gövdeli ses ürettiğini belirteyim.

Bas

Müziğe dair tasvirlerimde genellikle matematiksel ifadelerden kaçınsam da sanırım şunu söylemek hatalı olmaz :

Sesteki bas yoğunluğu : WM1Z > WM1A > A35 > A15

Herhangi bir ekolayzır kullanılmadığında A15, serinin bas yoğunluğu en düşük ve en az gövdeli sesini üretmekte. A15’in basları her ne kadar derinliğe sahip olsa da çözünürlük ve doku (texture) olarak kendisinden daha zengin olan diğer 3 Walkman’in gerisinde kalıyor.

Diğer yandan, özellikle ses yüksekliğinin artmasıyla A15’in basları hafif de olsa midlere sızma eğilimi gösterebiliyor.

Fakat A15, diğer 3 Walkman’in tersine eski tip Sony ekolayzırına ve 3 seviyeli Clear Bass’a sahip. Bunun iyi ve kötü yanları var.

Bu ayar ile bas vurgusunu çok ciddi biçimde (hatta kontrolsüzce) arttırmak mümkün. Bunun yan etkisi ise, özellikle Clear Bass’ın son seviyesi olan 3’e getirildiğinde diğer frekanslarda baskıla(n)maya (compression) ve seste hafifçe boğuklaşmaya yol açması.

Yine de şunu söyleyeyim, A15, en başta çözünürlüğü hedeflemeden bas gücüne odaklanan kullanıcılar için Clear Bass ekolayzırıyla hala başarılı bir alet.

A35 ve WM1A bas karakteri ve rengi olarak çok yakınlar. Aralarında bu konuda daha ziyade hafifçe gövde ve çözünürlük farkı var, belirteyim. A35’i bu incelemede oldukça öveceğim, zira kendisi 900 TL civarı fiyat etiketiyle, üç katı fiyat etiketine sahip abisi WM1A’ya –özellikle 200 dolar altı kulaklıklarla- oldukça yakın performans sunmakta.

WM1A’nın daha kuvvetli amfisi ve özenle seçilmiş parçalarının marifetini, biraz daha zor sürülebilen ve kaydı daha iyi çözen kulaklıklara geçince görmeye başlıyorsunuz.

Örneğin benim incelemelerimde kullanmaktan çok haz aldığım ve HD 6XX serisine göre müzik kayıtlarını net biçimde daha başarılı çözen Sennheiser HD700 üzerinde WM1A, A35’e göre üstünlüğünü rahat biçimde gösteriyor. HD700’ü sürerken WM1A, daha özgüvenli ve doku olarak daha zengin bir bas sunumuna sahip.

WM1Z’de ise durum biraz değişiyor. Bu alete ilişkin incelememde belirttiğim üzere, 1Z şu ana kadar taşınabilir bir müzikçalarda duyduğum en gövdeli ve en özgüvenli bas sunumuna sahip. A35 ve WM1A’ya kıyasla sahip olduğu ses rengi farkı, baslarda da kendini belli ediyor. Daha kolore, sıcak ve gösterişli basları var WM1Z’nin. WM1A’dan bu noktadaki farkı, bas frekanslarda da kendini belli eden kolorasyonu ve hafifçe daha fazla gövdeli olması.

İki alet de bu konuda özellikle başarılılar. Herhangi bir ekolayzır ayarı olmaksızın pek çok kullanıcı için fazlasıyla doyurucu bir bas tepkimesi üretecekleri düşüncesindeyim. Aynı zamanda 1A ve 1Z’nin basları herhangi bi şekilde çamurlaşma veya midlere sızma eğilimi göstermiyor.

Mid

Yeni S-Master tuning’inin ses başarımında en fazla katkı sağladığı noktalardan biri mid frekanslar olsa gerek. Zira özellikle A15 ve A35 arasında özellikle mid seslerin temizliği ve berraklığı açısından yabana atılamayacak bir fark bulunmakta.

A35’te mid sesler A15’e göre bir ölçüde daha önde konumlandırılmış durumda. Daha temiz olmalarının yanı sıra, A15’in midlerinde, kaynağın ses karakerini başarılı bir şekilde deşifre eden bazı IEM’lerle kullanırken net bir şekilde gördüğüm perdelilik, bozulma (distortion) ve gren A35’te oldukça azaltılmış.

Benim gözümde mid seslerdeki perdelilik, A15’in bir anlamda aşil topuğuydu ve bu zayıf nokta A35’te başarılı bir şekilde giderilmiş diyebilirim. (Well done Sony!)

A35’in midleri yakın, temiz ve layering olarak emektar A15’e göre daha başarılı bir derinlik algısı oluşturuyor. Sahnede mid seslerin katman olarak geriye doğru ön planda vokal ve arka planda klavye(ler) olarak yayıldığını daha rahat ve açık seçik şekilde takip edebiliyorsunuz.

A35, ses tınısı (timbre), yani bir anlamda enstrüman gerçekçiliği olarak da A15’ten daha üstün. Klavyeler, vokaller ve yaylı enstrümanlar A35’te daha ete kemiğe bürünmüş durumda. Daha az işlenmiş ve daha az simüle edilmiş izlenimi bırakıyor.

WM1A bu açıdan da A35’in gelişmiş versiyonu gibi.

1A’nın midleri yine diğer frekansları gibi A35’e yakın bir karakterde. Hafif sıcak, fazla renkli olmadan, berrak, detaylı ve herhangi göze batan bir kusur barındırmadan sahneye başarılı bir şekilde dağılıyor enstrümanlar.

1A’nın bu noktada A35’ten üstünlüğü, müzik kaydından, bir anlamda ortam detayı (ambient detail) diyebileceğim ve müziğin kaydedildiği ortama ilişkin (stüdyo, konser alanı vb) daha fazla veriyi çözüp size sunabiliyor olmasında yatıyor. Bu sayede biraz daha fazla “hava” duyuyorsunuz ; enstrümanlar ve sesler birbirlerinden hafifçe daha iyi biçimde ayrılıyor ve bu durum size bir miktar genişlemiş sahne algısıyla dönüyor.

Lakin şu noktayı tekrar edeyim, A35 ve 1A arasındaki ses kalitesi farkını zorlanmadan anlayabilmek için orta-üst seviye bir kulaklığa ihtiyacınız var.

< Resime gitmek için tıklayın >

1Z’nin kendine özgü kolorasyonu ise mid seslere farklı bir hava katıyor. 1A’nın bu konudaki teknik becerilerine sahip olmasının yanında, daha organik ses tınısı ile 1A’dan biraz daha gerçekçi bir enstrüman tasviri sunuyor 1Z.

Fakat bu kolorasyon, ses sıcaklığına olan etkisi ile zaman zaman 1Z’nin, sunduğu ses berraklığını 1A kadar belli etmesini engelleyebiliyor kanımca. Bu iki cihazı kullananlar arasında daha mat / daha az renkli sese sahip 1A’yı berraklık olarak 1Z’nin hafifçe önünde olarak değerlendiren dinleyiciler de var.

Dolayısıyla sadece fiyat etiketine bakarak bu iki müzikçalar arasında bir alt / üst ayrımı yapmanın pek de doğru olmayabileceğini belirteyim. 1Z teknik özellikler olarak 1A’dan hafifçe üstün olsa da bu iki Walkman’i, Sony’nin de belirttiği üzere farklı zevklere hitap etmek üzere tasarlanmış iki alet olarak görmek makul olacaktır. WM1Z incelememden bu konuda bir bölüm paylaşayım :

“WM serisinin ilk (ve daha maliyet odaklı) ürünü WM1A, Sony’den Urushihara Teruhiko’nun ifadesiyle daha “hızlı ve keskin” bir ses karakterine sahipken, özellikleri açısından Sony’nin amiral gemisi Walkman’i olan WM1Z daha “zengin ve nazik” bir sunuma sahip.”

Gerek A35, gerekse WM serisi Walkman’ler mid frekanslarda “kusur” olarak geçebilecek herhangi bir bozulma, parlama veya vokallerde “shoutiness”a sahip değiller.

Tiz

A35, A15’e gore frekanslara genel olarak yayılan üstünlüğünü burada da belli ediyor. Yüksek frekanslarda ses detayı A35’te daha kolay biçimde seçilebiliyor ve bu alet, artan kanal ayrımı başarısı ve düşen gürültü tabanı ile A15’ten biraz daha havadar denebilecek tizlere sahip.

Bunun yanında zillerde A15’in sahip olduğu kontrollülüğü sürdürmekte. Ride veya crash zillerine vurulduğunda seste kontrolsüzce dağılma / yükselme görülmüyor. Fakat A35, bu zilleri A15’e gore biraz daha mikro detayı yüksek ve rafine bir biçimde çözüyor.

Aynı zamanda A35’in ses tınısı olarak A15’e kıyasla üstünlüğü, özellikle keman veya akustik gitar gibi yüksek frekanslı sesler de üreten telli çalgılarda kendini daha gerçekçi bir enstrüman tasviri şeklinde belli ediyor.

1A, A35’in kısmen renksiz ve belirgin bir kusuru bulunmayan tiz sunumunun üzerine bir miktar çözünürlük ve hava artısıyla geliyor. Bu sayede, kayıtlardaki yüksek frekans verisini iyi cozen kulaklıklarla, özellikle konser kayıtlarında A35’e göre üstünlüğünü daha net bir şekilde ortaya koyuyor.

1Z ise, tizlerde 1A’dan renk ve bir miktar teknik başarım olarak ayrılmakta. 1Z’nin tizleri 1A’dan hafifçe parlak ve ortam detayı olarak biraz daha zengin. Bu farklılık, 1Z’nin enstrüman tasvirine olumlu yansımakta. Nötr veya kolore ses tercihi kişiye gore değişir, fakat dışarıda duyduğum akustik enstrüman(ların) tınısına 1Z, kardeşi 1A’dan bir miktar daha yakın bir ses üretmekte.

Öte yandan, yeni nesil S-Master HX’e sahip Walkman’ler (özellikle 1A ile 1Z) kayıt kusurlarını belli etmek konusunda eski seriye göre biraz daha dürüstler diyebilirim. ZX2’nin, kayıt kalitesini bu kadar vurguladığını hatırlamıyorum. Dolayısıyla bu iki WM serisi müzikçalardan birini alıp mp3’le sıkıştırılmış kayıtlar dinlemenin pek tutarlı olmayacağı kanaatindeyim.

Tamamıyla kişisel değerlendirmem olarak, 1A ve 1Z’nin tizlerinin belki bir miktar daha havadar olmasını arzu edebilirdim.

Gürültü Performansı

Teknik değerleri yükseltilmiş yeni nesil S-Master amfi, bu konuda A10, A20 ve ZX serilerinde kullanılan selefine göre daha iyi bir performansa sahip. A35, A15’ten ; WM1A / WM1Z ise kendilerinden önceki amiral gemisi olan ZX2’den daha düşük gürültü tabanına ve dolayısıyla daha koyu bir arkaplana sahipler. WM serisinde 1 ohm’un altına çekilmiş empedans ile birlikte bu sayede daha az dip gürültüsü ve “hiss” duyuyorsunuz.

Bu konuda yine özellikle A15 ile A35 arasındaki fark belirgin. Biraz hassas bir kulaklıkla dinlediğinizde A35’te, enstrüman seslerinin net bir şekilde daha siyah ve temiz bir ses zemininden yükseldiklerini fark ediyorsunuz. Bu ölçümü yapmaya girişmedim, fakat tahminimce bu iki Walkman arasında A35’in lehine yaklaşık 5 – 6dB’lik bir sinyal / gürültü oranı farkı var.

Uzun süre kullandığım A15’ten sonra A20 serisinde ses kalitesinin geliştirilmemesi dolayısıyla hayal kırıklığına uğramış bir kullanıcı olarak, Sony’nin bu sefer A35’e gerekli özeni göstermesi hoşuma gitti açıkçası.

Aynı zamanda A35, WM1A ve WM1Z’de, daha yüksek kanal ayrımı performansı sayesinde enstrümanlar bulundukları yerde daha net biçimde tanımlı seleflerine göre.

Sahne

Son birkaç yıl içerisinde piyasaya sürülen Sony Walkman’lere ilişkin en başarılı bulduğum yönleri sahneleridir herhalde. A15, hem genişlik hem de derinlik olarak fiyatına göre halen daha oldukça başarılı bir sahneye sahip.

Diğer yandan, özellikle ZX2’nin ilk dinlediğimde fena halde etkilendiğim 3 boyutlu ses sunumu bir dönem bazı kullanıcıların aklını karıştırmış, “Sony, ZX2’de acaba özel bir DSP (Digital Signal Processing) mi kullandı” kuşkusuna neden olmuştu.

Yeni nesil Walkman’ler, bu konuda bir “terfi”den ziyade farklı bir sahne sunumuyla geliyorlar diyebilirim. Örneğin A15 ve ZX2’nin hafifçe geriye yaslanmış sahnelerine kıyasla A35 / WM1 serisi Walkman’ler biraz daha önde konumlandırılmış sahnelere sahipler. Bu durum, mid sesleri hafifçe çekinik A15 / ZX2 ikilisinden sonra bu frekansların daha göze batar hale gelmesini ve bazı mid ses detaylarının daha belirgin hale gelmesini sağlıyor. Bu da ses berraklığı hissiyatına olumlu katkıda bulunmakta.

Olumlu olan diğer noktalardan biri, yeni nesil Walkman’lerin daha yakına konumlandırılmış sahnelerinin derinlik kaybına yol açmaması. A35, 1A ve 1Z oldukça geniş ve derin sahnelere sahipler.

A35’in A15’e göre bu noktada hafifçe üstün olduğu yer ise sahne yüksekliği. Enstrümanların önünüzde oluşturduğu “sesten duvar”ın A35’te bir miktar daha yüksek olduğunu hissediyorsunuz.

1A ile 1Z ise ortam detayı çözme üstünlükleri ve enstrümanların arasında daha fazla “ferahlık” hissiyatı veren havadarlık sayesinde A35’ten hafifçe daha hacimli sahne hissiyatı vermekteler.

Ayrıca, bu iki modelin dengeli kulaklık çıkışından yapılan bağlantıda enstrüman ayrımı daha da kuvvetlenirken sahne biraz daha genişliyor ve havadarlık kazanıyor, bunu da ifade etmiş olayım.

Çıkış Gücü

Öncelikle, kağıt üzerindeki değerlere bakalım : (Değerler 16 Ohm empedans üzerindendir)

* A15 : 2 x 10 mW

* ZX Serisi : 2 x 15 mW

* A35 : 2 x 35 mW

* 1A & 1Z :

1) 3.5 mm tek-taraflı bağlantıda : 2 x 60 mW

2) 4.4 mm dengeli bağlantıda : 2 x 250 mW


Pratik kullanımda, bu değerler arasında görülen uçuruma rastlamıyorsunuz. ZX serisi Walkman’ler, ses çıkışı açısından A15’ten belirgin ölçüde üstünse de, aynı farkı ZX serisi ile A35 arasında göremedim. A35 belki biraz daha yüksek sese ulaşabiliyor. Fakat arada çok ciddi bir fark bulunmamakta.

1A ve 1Z de 2 x 60 mW çıkış değerlerine rağmen yine de ZX serisinden çok daha kuvvetli değiller. Örneğin, bir amfinin kuvvetini ölçmek açısından kullandığım en güvenilir testlerden birisi olan “Sennheiser HD600 testi”nde 1A ve 1Z’nin, 300 Ohm’luk bu kulaklığı, yüksek bir ses seviyesine çıkarmakta zorlandığını gördüm.

(Fakat yine de ekleyeyim, 1A ve 1Z her ne kadar Sennheiser HD600’ü “gürültülü” diye tabir edilebilecek ses seviyesine çıkar(a)masa da ses gövdesinde en ufak bir kayıp hissetmedim.)

Diğer yandan tek-taraflı bağlantıdan dengeli bağlantıya geçtiğinizde ciddi bir güç artışına tanık oluyorsunuz. 2 x 250 mW’lık dengeli çıkış gerçekten güçlü. Bu bağlantıyı kullanarak, sadece HD600’ün değil, HD800’ün de doyurulabildiğini ifade edenler var.

Dolayısıyla sürülmesi zor kulaklıklar için dengeli çıkış elzem olacaktır.

(Not : Bildiğim kadarıyla 2.5 veya 3.5 mm’lik dengeli jakları, Sony’nin 4.4 mm’lik jakına dönüştüren adaptörler piyasada bulunabiliyor.)

Pil Ömrü

Bu konuda, karşılaştırmadaki Walkman’ler içerisinde en düşük çıkış gücüne sahip olan A15’in hafif bir avantajı var. 16 ve 24 bit flac parçalarla, tek şarjla yaklaşık 30 – 35 saatlik bir çalma süresi elde edilebiliyor.

A35 biraz daha düşük, fakat yine de A15’in pil performansına yakın seviyede. Gündelik denemelerimde (yine 16 & 24 bit flac parçalarla) 25 – 30 saat arası bir çalma süresi aldım.

1A ile 1Z ise daha heybetli amfi katları ve elektrik tüketimi konusunda biraz daha cömert parçaları ile ortalama 20 – 25 saat aralığında bir çalma süresi vermekte.

Bu sürelerin, aletlerin ses geliştirme özellikleri kapalı olduğunda geçerli olduğunu belirteyim. Diğer yandan, gündelik kullanımda ekranın daha uzun süre kullanılması bu süreleri bir miktar daha aşağı çekecektir.

Malzeme Kalitesi

Tahmin edeceğiniz üzere 1A ve 1Z kusursuz denebilecek bir malzeme ve yapım kalitesine sahip. Fakat camlarını iyi korumak gerekmekte.

< Resime gitmek için tıklayın >

A35 malzeme kalitesi olarak A15’ten genel manada daha üstün. Zira A15 bu konuda zayıf bir Walkman olmasa da ele kesinlikle kalite hissiyatı veren bir cihaz değil. Özellikle plastik ekranı çizilmelere karşı son derece dayanıksız.

Sony, bu sefer A35’in ekranında gerçek cam kullanmayı tercih etmiş. Bu da cihazın bir kalite hissi oluşturmasına yardımcı olmakta.

Son Söz : Bu Walkman’ler Kimin İçin?

Yaklaşık 550 - 600 TL’lik fiyat etiketiyle A15 hala fiyat / performansı yüksek bir müzikçalar. Her ne kadar 200 dolar altı DAP segmentinde rekabet günden güne artsa ve birbirinden kaliteli ürünler piyasaya sürülse de A15, yine de Clear Bass ekolayzırı, sahnesi, kullanım kolaylığı ve pil ömrüyle başarılı bir alet.

A15’in bazı genel özelliklerine sahip olup, dokunmatik ekran ve biraz daha geliştirilmiş ses kalitesi için benim de oldukça beğendiğim A35’in iyi bir tercih olacağı kanısındayım.

Yazıda daha önce ifade ettiğim gibi, eğer yüksek kaliteli ve analitik ses özellileri kuvvetli bir kulaklık kullanıyorsanız bu durumda 1A, A35’e göre üstünlüğünü sergileyecektir.

Fakat 100 – 150 dolar aralığında kulaklık sahibi olup 1A almayı düşünmenin pek iyi bir ekonomik tercih olmadığı fikrindeyim. Zira 1A ve 1Z, fiyat etiketlerinin karşılığını yalnızca yüksek kaliteli kulaklıklarla eşleştirdiğinizde verebilecek cihazlar.

Sony WM1A’nın, aydınlık veya karanlık olmayan sıcak sesiyle, kaliteli kulak içi veya kafa üstü kulaklık sahibi pek çok kullanıcıyı memnun edebileceği fikrindeyim.

1Z ise fiyatı ve görünüşü itibariyle, 2000 dolar üstü ultra-premium, “TopOfTheLine” müzikçalar sınıfına Sony’nin adayı olarak geliştirilmiş, tam manasıyla bir “niche market” ürünü. Altın kaplaması ve 450 gr’lık ağırlığıyla taşınabilirliği hatta doğrudan taşınması sorgulanabilecek, butik bir alet.

Öyle ki, ele alındığında “beni Yenikapı – Kirazlı metrosuna bindirmezsen sevinirim” diyen bir havası var 1Z'nin. :)

1Z’nin, 1A’nın üzerine getirdiği şey ise fazladan 128 GB hafıza, teknik başarımda ufak bir üstünlük ve daha ziyade ses karakteri farklılığı.

Daha önce de belirttiğim üzere, biraz daha zengin ses ile hafifçe plak-vari bir sunum karakterine sahip 1Z.

Umarım bu Walkman’lere dair bu uzun yazıda kaleme aldıklarım, müzikçalar seçimi arifesinde olabildiğince fazla dinleyiciye yardımcı olur.

Teşekkürler!





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tenedosian -- 6 Mayıs 2017; 4:24:4 >

M
7 yıl
Er

Güzel, uzun detaylı bir inceleme olmuş, çok teşekkürler.
Benim elimde diğer model Walkmanler olmasa da ben de birkaç bir şey eklemek istiyorum A-35 ile ilgili.

Cihazın Burn-in sürecini tamamlamadım, yaklaşık 37 saat kullanmışım. Fakat bundan sonra da pek bir şey değişeceğini düşünmüyorum, özellikle şimdi yazacaklarım açısından. Cihazın iyi bir cihaz olduğu kanaatindeyim fakat birkaç şey direk dikkatimi çekti. Onları önceden hemen belirteyim.

1) (-) Cihazın bassları arttırılmış, boostlanmış. Flat olmadığı karşılaştırma yapılmaksızın belli. Eq çok kısıtlı olduğu için tam flat yapamadım bir türlü, çok da aman aman önemli değil ama.
2) (-) Cihaz çok düşük frekansları veremiyor. Belki bunu kapatmak için bassları biraz açmış olabilirler. Belki 1A veya 1Z veriyor olabilir, çünkü onların Eq bölümünde 60'dan bir düşük bant galiba 30Hz de bulunuyordu. 1A ve 1Z'nin batarya kapasitelerinin daha büyük olmasına ve rağmen ekranları kapalı iken çalabildiği maksimum müzik sürelerinin daha az olması bu çok güç gerektiren düşük frekans seslerini veriyor olabileceğini düşündürüyor bana. Gerçi portable cihazların genel bir sorunu bu, ekstra fişi olmayan USB bağlantılı ses kartları bile genelde çok düşük frekanslarda sorun yaşıyor.

3) (-) Cihazın tizleri biraz arttırılmış.
4) (+) Cihaz tizleri arttırılmış olmasına rağmen tiz bölümünde hiç agresif, veya ısırması olması bariz gereken yerlerde bile bunu pek yapmıyor. Nasıl sağlamışlar bilmiyorum ama gerçekten ilginç. Fakat bu sebepten ötürü cihaz belki rock severlerin hoşuna gitmeyebilir.

5) "Olumlu olan diğer noktalardan biri, yeni nesil Walkman’lerin daha yakına konumlandırılmış sahnelerinin derinlik kaybına yol açmaması. A35, 1A ve 1Z oldukça geniş ve derin sahnelere sahipler." Dediğim gibi diğer cihazlara bir tecrübem yok fakat bunun A-35 ile ilgili olan bölümüne kısmen katılmıyorum. Gerçi belli parçalara göre değişebilir. A-35'in benim normal S7 edge Exynos ve Essence STX II ve genelde sahnesi dar olarak nitelendirilen iPhonelar ile kıyasla tüm sahne, enstrümanlar arkadan öne doğru getirilmiş. Genişlik değil, derinlik manasında enstrümanlar arasında çok az hava kalmış. Hatta bundan ötürü A-35 ile genelde telefon ve bilgisayardan dinlediğim ses seviyelerinin altında dinliyor buluyorum kendimi.
Fakat bunun iyi yanı da var. Ki ben genelde iyi yanından faydalanıyorum diyebilirim. Toplu taşıma da ve gündelik hayatta, müzik dinlemeyi ikinci planda yaptığım durumlarda kesinlikle daha fazla detay, ses duymamı sağlıyor. Veya çok kısık seste müzik dinliyorsanız keza aynı şekilde. Elektronik veya pop gibi müziklerde bu pozitif bir etkiye sahip diyebilirim, daha fazla detay ve efekt duymak daha bile eğlenceli oluyor fakat Klasik, Jazz ve hatta bazen rap müziklerde bazı arka melodiler öndeki enstrümanlara veya vokallere çok yaklaşıyor. Daha önceden bildiğim arka planda biraz dumanlı kalması gereken gitar efektler vs. öne getiriliyor/yaklaşıyor, bu aslında biraz da sanal bir detay artışına da neden oluyor. Ha cihaz normalde de iyi detay veriyor, ama bu özellik cihazı 2 katı daha fazla veriyormuş gibi gösteriyor bana kalırsa.
Şunu tekrar vurgulayayım "ayırım" dan bahsetmiyorum, ayırımı telefonlardan bariz bir şekilde iyi yazıda da belirtildiği üzere ama sahne derinliği ve enstrümanlar arasındaki hava "air"dan bahsediyorum. Bu sesin ne kadar geniş olması gerektiği hakkındaki bilgiyi de tam manası ile gösterememesine neden oluyor. S7 edge yalnızca bu konuda A-35'in bariz önünde. Ha bir de daha S7 edge de bass veya tiz boostu yok, ama bass ve tiz kalitesi tabiki de A-35'in gerisinde.
Konu ile ilgili olarak benim düşüncelerime benzer şekilde bu yeni Walkman serisinin arkasından Signature Serisinden TA-ZH1ES kullanan kullanıcılar enstrümanlar arasında bu kadar hava ve bilgi olabileceğini tahmin bile edemediklerinden bahsediyorlar.

Fakat cihazın ayrımı, arka planın siyahlığı ve çoğu diğer konularda çok geniş detaylı bilgi vermişsiniz, katılıyorum. Cihaz iyi bir cihaz. Fakat kutudan Flat çıksaydı tamamen odyofiller için tasarlanmış diyecektim ve daha farklı bir gözle bakacaktım ama şu şekli ile biraz daha eğlenceli bir sunum, biraz genç nesile hitap ediyor, hani belki güncelleme ile düzelir ya da Burn in sürecinden sonra biraz daha düze yaklaşır diyip olumlu düşüneyim :D
Edit: Yazınız gayet güzel ve detaylı, bana gayet faydalı oldu özellikle üst segment cihazların ne kadar ileride olduğu açısından, bir çok kişiye de faydalı olacağı kanaatindeyim. Çok teşekkürler tekrardan.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MERHAMETLESS -- 6 Mayıs 2017; 13:14:0 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
7 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Merhabalar, özenli ve ayrıntılı mesajınız için teşekkür ederim.

Yazdıklarınız bende doğrudan birkaç sene önce Japonya'dan aldığım Sony F886'yı ilk dinlediğimde düşündüğüm şeyleri hatırlattı. Zira oldukça öne konumlanmış sahnesiyle çok geniş fakat derinliği az olan, çoğu enstrümanın doğrusal, 2 boyutlu bir sahne üzerinden seslendiği intibasını veriyordu. Bu yakın konumlanma sayesinde de ses detayını çok belli ediyordu.

A35'in sahnesi tıpkı 1A'nınki gibi eski seriye göre daha önde konumlandırılmış durumda. Fakat derinlik ve "layering" olarak yine de başarılı olduğunu düşünüyorum bu cihazların.

Yorumunuzu okurken kullandığınız kulaklıkları merak ettim açıkçası. Zira incelemede kullandığım kulaklıkların pek çoğunda oldukça tutarlı ve yakın ses preformansları aldım A35'ten.
Belki biraz daha burn-in bu durumu değiştirebilir.

Sony, üst seviye Walkman'lerinde her ne kadar "odyofil" sınıfa oynasa da ses tuning'i açısından anaakım / popüler müzikçalarlar sınıfında değerlendirilebilir diye düşünüyorum. Yani Sony mühendisleri bu cihazları tasarlarken "nasıl daha çok kişinin beğenisini tatmin ederiz" sorusuyla hareket ediyor gibiler.

Bu açıdan flat'ten ziyade gösterişli, sivriden veya pürüzsüzden ziyade bu ikisinin ortasında bir oran tutturmaya çalışıyor ses karakterlerinde Sony Walkman'ler.

Burn-in ile A35 belki biraz daha derine inebilir ve daha başarılı bir denge kazanabilir ; fakat Sony basları karakter bazında flat olmakla hep biraz mesafelidir ; koloredir.

Ses dinamizmi konusunda da Sony'nin bu "olabildiğince çok dinleyiciyi mutlu etme" temalı politikliği sürdürdüğünü düşünüyorum ; zira örneğin Ibasso DX90 ölçüsünde keskin ve sivri tizler yapabilirlerdi. Fakat bu durum, dinleyiciler için oldukça yorucu olurdu ve aslında bir popüler kültür ürünü olan "Walkman", tam manasıyla popüler kitleyi memnun etmeyecek "hafif köşeli" bir ses karakterine sahip olurdu.

Bu açıdan, Sony Walkman'lerin dinamizmi yüksek ; fakat bu konudaki son nokta değiller. Zira Sony'nin tahmin ediyorum ki "hem dinamik hem de fazla yorucu olmayan" bir ses karakteri sunma arzusu bulunmakta.

Öte yandan incelemede belirttiğim üzere, ben bu oldukça başarılı müzikçalarların biraz daha havadar sunuma sahip olmalarını isterdim, evet. Fakat bu durum, yine Sony'nin tuning'iyle alakalı. Yani tiz uzanımını sizin yüzünüze vurmuyor Sony'ler.

TA-ZH1ES amfiyle durum farklı olabilir, dinlemedim, henüz bir bilgim bulunmamakta.

Düşük frekanslar konusundaki tespitinize katılıyorum, diğer yandan A35 ile WM1A & WM1Z arasındaki pil ömrü farkının hem daha fazla elektrik tüketen parçalar hem de amfi kuvveti ile alakalı olduğu düşüncesindeyim.
Zira tek-taraflı çıkışta da WM serisi Walkman'ler A35'ten daha güçlüler.


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @MERHAMETLESS
M
7 yıl
Er

Kısaca belirteyim denediğim kulaklıkları:
Arkadaşlarımdan denediğim kulaklıklar: Sennheiser Momentum Headphone, Sennheiser Urbanite, SONY MDR100AAPP.CE7.
Kendi Kulaklığım: Philips SHL3850NC/00.

Urbanite'yi yolda denediğim için bir şey söylemem mümkün değil. Fakat Momentum kadar dengeli olmadıklarını sezdim.
SONY MDR100AAPP.CE7 bu kulaklık A-35 ile eşlendiğinde (tüm efektler kapalı bir şekilde) gerçekten bariz tizli (overly bright) oluyor. Aslında aynı h.ear serilerisinden olmalarını da düşününce, üzücü.
Sennheiser Momentum: bu kulaklıklar zaten kendini kanıtlamış fakat bana tiz kısmı biraz fazla açık gibi geldi. A-35 ile denediğimde tizler daha da çok öne geçti ama gene de çok batmadı. A-35 ile ilgili genel olarak dediğim karakteri bu kulaklıkla da aynen geçerli gibiydi, layering'in telefona göre iyi olduğunu da gördüm. Yalnız bu kulaklık A-35'in hakkını çok daha iyi veriyor benimkilere kıyasla. Telefonla kıyasladığımda en bariz fark bu kulaklıklarda belirdi. Evde kontrol ettiğimde de yenilenen 2.0 serisinin daha az bright olduğunu da yazmışlar zaten incelemelerde.
Philips SHL3850NC/00: Kendi çok sevdiğim kulaklıklarım. Kulaklıkları genelde dışarıda seyahat halinde kullandığımdan dolayı ses kesme özelliği benim için kulaklığı en üst sıraya koyuyor. Evde kulaklık kullanmayı tercih etmem zorunlu kalmadığım sürece, fakat evde de kıyaslama yapmıştım A-35 ile ilk aldığım günlerde. Kulaklık genel olarak dengeli, fakat bass bölümü bariz yetersiz, A-35 ile bu konuda gayet iyi eşlenmiş oluyorlar. Genel olarak bahsettiğim şeyler, bass bölümünde bile Momentum'da yakalamış olduğum kadar olmasa da bu kulaklıkta da belli oluyor, katmanların yakın olması da. Belki yeni bir kulaklık almayı düşünüyordum A-35'i aldıktan sonra, ama vazgeçtim, daha kaynağa yakın, "true to the source" olsa idi sanırım düşünürdüm :D. Sanırım bu kombo bozulana kadar beni tatmin edecekler..

Şarkılar: Denediğim şarkıların bir kısmında yakalamıştım. Tam demek istediğim de genel kalmış aslıda. Kademelendirmek (layering) olarak telefondan daha iyi, bazı davullar daha arkadan geliyor bariz, ama kademeler birbirine biraz fazla yakın bence. Ve sanki bazı kademelerin sesinin yüksekliği daha az olması lazım gibi. Hatırladıklarımdan örnekler vermem gerek daha iyi anlatabilmek için, ilk 2 örneği Momentum ve diğerlerini sadece S7 ve A-35 ile kıyaslamıştım. Gerçi bu denemeyi de herhalde bi 15 saat falan dinlemişken yapmıştım. Şu anda biraz baktım, sanki kademelendirmesi biraz daha iyileşti gibi geldi Burn-in'den olabilir ama emin değilim. Dikkatli detaylı inceleme uzun süre kullanımdan sonra yapacağım ben de.

Busta Rhymes, Mariah Carey - I Know What You Want (arka melodi vokallere biraz fazla yakındı.)
Daft Punk - Something About Us -2:10 sonrası, gitar telefonda da Essence'da da biraz daha arkadan buğulu geliyor. A-35 biraz olduğu yerden alıp azıcık da netleştirip daha önlere getiriyordu.
Robet Len - Brasilia 1:40 -(Beleş HD tracks sampler sağolsun xD) Trompet'in biraz daha arkada kalması lazım. A-35 biraz Trompeti biraz fazla öne getiriyor ve gitar ve diğer ögeler arasına bir tık fazla yaklaşıyor hatta geçmek istiyor ara ara.
Unreal Tournament - Nether Animal ([link=https://www.youtube.com/watch?v=7zsm1bD7IuA&t=191s][/link]) 2:45 sonrası, en çok aklımda gelen ise bu. A-35 aslında ana melodiyi azıcık daha canlandırıp biraz daha öne getirip net bir şekilde vermişti fakat bu sefer de melodi S7 ve Essence'ın aksine havasını ve gizemini yitirmişti..

"Sony, üst seviye Walkman'lerinde her ne kadar "odyofil" sınıfa oynasa da ses tuning'i açısından anaakım / popüler müzikçalarlar sınıfında değerlendirilebilir diye düşünüyorum. Yani Sony mühendisleri bu cihazları tasarlarken "nasıl daha çok kişinin beğenisini tatmin ederiz" sorusuyla hareket ediyor gibiler. " Bunu duyduğuma sevindim, çünkü keşke A-35 yerine 1A mi asaydım, acaba o gerçekten kaynağa daha sadık olmaya mı çalışıyordur diye üzülüyordum. Demekki dediğiniz gibi Sony'nin genel amacı tam flat olmak değil :D


Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
7 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Ben oldum olası kulaklığa, müzikçalar karşısında biraz daha öncelik vermekteyim. Yani belirli bir bütçe doğrultusunda daha büyük yatırımın, müzikçalardan ziyade kulaklığa yapılması durumunda genellikle ses performansındanki artışın daha yüksek olduğunu gözlemliyorum.

A35 başarılı bir kaynak, fakat bu Walkman'den daha fazla verim almak için kulaklıklarınızı bir kalibre daha arttırabilirsiniz gibi (Fostex TH-X00 sınıfına örneğin). Sennheiser Momentum, iyi bir kulaklık ; fakat diğerleri teknik açıdan A35'ten yüksek verim almak için yeterli değil kanımca.

Özellikle bahsettiğiniz Sony - Sony uyum(suzluğ)u konusunda çok benzer düşünüyorum sizinle.

Zira bir önceki sene toplu olarak incelediğim A25, ZX2 ve yine Sony'nin MDR-1A / 100AAP kulaklıkları arasında yüksek frekanslarda bir problem görmüştüm. Bu eşleşmede tizler özellikle bazı müzik türlerinde saldırganlaşıp, kontrolsüzleşerek kulağı yorabiliyordu. Ki bunu ses limitli çıkışta dahi görmek mümkün oluyordu.

Bu yönden, örneğin A15 ile MDR1-A'nın orta / yüksek seste dinlenmesi zor hale geliyordu. (MDR1-ABT'nin bu açıdan istisnai biçimde kardeşlerinden daha kontrollü ve pürüzsüz tizlere sahip olduğunu belirteyim ; hatta Sony ZX100 Walkman ile harikulade bir uyum göstermekteydi. - Dinlettiğim insanların durduk yere yüzü gülüyordu.)

Şu an özellikle ikinci elleri uygun fiyatlara bulunabilen Sony MDR1-ABT'yi A35 ile denemenizi tavsiye ederim. Sony'nin şu bazılarınca sevilen, bazılarınca el sürülmeyen ClearAudio+ özelliği MDR1-ABT'nin ses karakterine neredeyse mükemmel derecede uyuyordu.

1A kaynağa biraz daha sadık, evet : )

A35'in teknik olarak bir üst sınıfı WM1A. Hatta ses karakteri olarak bir Sony Walkman'e göre oldukça nötr dahi diyebilirim. 1A'nın ses karakteri / rengi, yanlış hatırlamıyorsam oldukça kolore bir ses sunan abisi 1Z ile Astell & Kern AK380 arasında bir yerdeydi ; fakat Astell & Kern'ün o "mat" sesine oldukça benzemekteydi. (Hatta dinlerken buna epey şaşırdığımı hatırlıyorum)

Fakat incelemelerimde tekrar tekrar belirttiğim üzere, elinizdeki kulaklıklar 1A için A35'in üzerine konulan bedelin karşılığını göstermeyecektir size.

Dolayısıyla, bu kulaklıklardan bir üst sınıfa çıkmayı düşünmediğiniz sürece A35 alarak iyi bir seçim yaptığınız kanısındayım.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tenedosian -- 14 Mayıs 2017; 0:38:46 >


Bu mesajda bahsedilenler: @MERHAMETLESS
C
7 yıl
Yarbay

ardadaşlar planue d'yi yeni sattım ses limitsiz a35 alma arifesindeyim,sony'in sesi kısıktır ses limitsiz versiyon ile ses %kaç artış gösteriyor kafaüstü beslermi?


Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
7 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Plenue D ile yakın kuvvette amfilere sahip olduğu kanısındayım. A35 tahminimce 100 ohm altındaki pek çok kafa üstü kulaklığı bir ölçüye kadar sürecektir.




Bu mesajda bahsedilenler: @complete_
O
7 yıl
Yüzbaşı

İncelemeniz için teşekkürler. Benim sahip olduğun kulaklıklarla sanırım A15 almam lazım ama ben A35 almak istiyorum o yüzden kulaklıkla beraber almak istiyorum. A35 için en uygun kafaüstü ve kulakiçi kulaklık öneriniz ne olur acaba.

Teşekkür ederim Şimdiden.



G
6 yıl
Yarbay

Bu nw-zx300 tr'ye ne zaman gelecek. Yurt dışında çoktan satışa çıkmış ama tr'de hala resmi olarak satışa girmemiş.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

G
6 yıl
Yarbay

bir konuda yardım isteyecegım ilerleyen zamanlarda nw a 45 satısa cıkacak ozellıklere baktıgım zaman
Headphone Out
MAXIMUM POWER OUTPUT (JEITA 16Ω/MW)

kullanacagım kulaklık 32 ohm olursa yetersızmı kalacak besleme yonunden yanı 16 ohm mı bakmalıyım





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Gamer007_ -- 22 Nisan 2018; 16:59:44 >

K
4 yıl
Yarbay

Hifiman 901s, Hippo Biscuit, iPod Classic 5.5, A&K KANN ve A35'i karşılaştırmak isterdim açıkçası.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

K
4 yıl
Yarbay

Şuan internette bu istediğim iki cihazı kıyaslayan tek siz varsınız, Japonca bile yoktu... A35 derinlik bakımında bir tık daha önde diyebilir miyiz Japonya'dakine göre?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @tenedosian
T
4 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Teşekkür ederim. Japonya'dakine göre derken?


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Karanlık Ülke
K
4 yıl
Yarbay

quote:

Yazdıklarınız bende doğrudan birkaç sene önce Japonya'dan aldığım Sony F886


Şuan internette bu istediğim iki cihazı kıyaslayan tek siz varsınız, Japonca bile yoktu... A35 derinlik bakımında bir tık daha önde diyebilir miyiz Japonya'dakine göre?





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Karanlık Ülke -- 7 Aralık 2019; 2:16:6 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @tenedosian
T
4 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Japonya'dakine göre derken kastettiğiniz anlayamadım. A35 ile neyi kıyaslamaktasınız?


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Karanlık Ülke
K
4 yıl
Yarbay

< Resime gitmek için tıklayın >



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @tenedosian
T
4 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Okumuyorsun değil, derdini açık bir şekilde ifade etmemişsin. Basitçe "F886 ile A35 kıyaslaması" demek yerine "Japonya'dakine göre" gibi garip bir ifade kullanmışsın.

Bir de öte yandan bu konuyla alakasız biçimde TEKRAR TEKRAR bir kıyaslmama içeriği olmayan ses limiti kaldırma vidyosu altına yazıyorsun.

Ben sana cevap vermek zorunda değilim birader. Şunu bir anlasan lafını daha düzgün tartarak söylersin. Bu incelemeyi olsun, ses limiti kaldırma vidyosunu olsun kişisel kazanç doğrultusunda değil, kullanıcıların işine yarasın diye yazdım, kimsenin de ısrarlı ve abuk tavırlarına tepki vermek durumunda değilim.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tenedosian -- 11 Aralık 2019; 13:22:55 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Karanlık Ülke
K
4 yıl
Yarbay

Foruma 6 ay önce girmişsiniz, tabi ki sık kullandığınız bir platformdan dönüş yapmanızı isteyecektim. Alıntı kısmını okumamışsınız bu benim suçum mu, dikkat eksikliğiniz de var bu benim sorunum değil birde yağ gibi üste çıkmaya çalışıyorsunuz. Kimse sizin gibi, Tolstoy gibi sade, basit dil kullanmak , sizin beklentileriniz doğrultusunda , sizinle aynı olmak zorunda değil.

Ayrıca yardımcı olmayı sevmiyorsanız forumda ne işiniz var anlamadım. Kullanıcıları düşündüğünüzden bahsedip insan seçmeniz de ayrı mesele. Paranın kölesi olsaydınız bana daha faydası olurdu açıkçası , en azından iki kuruş kazanacağım ümidiyle cevap verirdiniz. Bu şekilde faydalı olmaya çalışıyorum klişesiyle insan seçtiğiniz görmek trajik bir durum. Hiç yazmasaydınız daha iyiydi açıkçası. Bilginiz mezara kadar sizinle kalsın, istemiyorum.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Karanlık Ülke -- 11 Aralık 2019; 15:58:47 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @tenedosian
T
4 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Daha basit dille ifade edeyim :

Video altından yazman sorun değil, tabii ki bir insana bilgi için ulaşmaya çalışmak doğal ve güzel bir şey. Ben de yaptım.

Fakat buradan kısa mesaj yolu var, onun dışında derdim ISRARLA birine yazmak. Farkındasın TEKRAR TEKRAR diye büyük yazdım, OKUMAMIŞSIN, yine yazıyorum. Tanımadığımız birine internetten yazarken o insanın bize cevap vermek zorunda olmadığını kafamıza dank edene kadar yazmak lazım.

Alıntı kısmını tabii ki okudum, lakin anlam düşüklüğü ve neyin neye tekabül ettiğini net tam olarak anlamadığım net bir cevap verebilmek için açıklama istedim.

Özellikle tanımadığın birinden iyilik istemenin bir usulü erkanı vardır, OKUMAMIŞSIN diye ukalalık yapılmaz örneğin iyilik rica edilen insana. Bizim toplumda özellikle erkekler genelde şu en ufak incelikten yoksun yetiştiriliyor, onu işaret edeyim istedim.

Yukarıda bana düzgün biçimde yazanlara dikkat ettiysen hep cevap verdim, video altında verdim ; genelde de veriyorum zaten aksatmadan. Bu sıkıntıyı seninle yaşadığımıza göre karşı tarafı suçlamaya geçmeden azıcık oturup bir özeleştiri vermen gerekiyor değil mi? "Acaba bir şeyi hatalı mı söyledim, tavrım hatalı mıydı, yanlış mı anlattım kendimi" diye.

Yani şu "haklısın, daha açık ifade edebilirdim" demeden karşı tarafta sorun arayacaksan, kendine iğneyi batırmayacaksan bir zahmet yazma.

Ben nasıl nereye yazıp yazmayacağımı sana veya başkasına sormayacağım. Hadsizlik no. 2.
Bana düzgün üslupla, benim zamanıma ve emeğime saygı gösterip bir şey sorana elimden gelen yardımı yapıyorum zaten ; lakin adab-ı muhaşere dışına çıkıp bir de insanı sıkboğaz eden, bir de üstüne utanmadan ISRARLA beni suçlayan, özeleştiri problemli insana da kusura bakmasın bir halt diyemem.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tenedosian -- 12 Aralık 2019; 3:30:42 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Karanlık Ülke
T
4 yıl
Onbaşı
Konu Sahibi

Tolstoy'u falan geç, sana yazdığını anlamadığımı söylüyorum, sen sanki daha önce yazdığını OKUYAMIYORMUŞUM GİBİ bana ukala ukala aynı mesajı tekrar atıyorsun.

Şimdi bişey söylerdim ama.




Bu mesajda bahsedilenler: @Karanlık Ülke