Hayloft denen kaprisli ezik konuya damladığına göre konu sahibinin her kelimesi doğru |
Hayloft denen kaprisli ezik konuya damladığına göre konu sahibinin her kelimesi doğru |
Yıllarca iphone kullandıktan sonra s23'e geçince gerçekten akıllı bir telefon kullandığımı hissettim. Hayatta tek vasfı iphone alabilmek olan fukaralar linç etmeye başlıyor direk... |
Yıllarca iphone kullandıktan sonra s23'e geçince gerçekten akıllı bir telefon kullandığımı hissettim. Hayatta tek vasfı iphone alabilmek olan fukaralar linç etmeye başlıyor direk :) |
Aslında madde madde saydığınız çoğu durum sizin de dediğiniz olaya çıkıyor: kişiselleştirme. Telefonda beğenmediği her şeyi uğraşıp, didinip değiştirmek isteyen ve bunu yapabilecek az/çok telefon bilgisi olanlar IOS'e ilk geçtiğinde adeta duvara toslamış gibi oluyor. Zamanında ben de yaşadım. Yıllarca klavyeden tut her saat değişen hareketli arka plana kadar telefonun her şeyini değiştirip adeta yazılım olarak sıfırdan yaratıyordum |
Aslında madde madde saydığınız çoğu durum sizin de dediğiniz olaya çıkıyor: kişiselleştirme. Telefonda beğenmediği her şeyi uğraşıp, didinip değiştirmek isteyen ve bunu yapabilecek az/çok telefon bilgisi olanlar IOS'e ilk geçtiğinde adeta duvara toslamış gibi oluyor. Zamanında ben de yaşadım. Yıllarca klavyeden tut her saat değişen hareketli arka plana kadar telefonun her şeyini değiştirip adeta yazılım olarak sıfırdan yaratıyordum . İlk IOS'e geçtiğim de adeta her şeye ''bu niye böyle ? şöyle yapabilsem çok daha güzel olurdu '' gibi şeyler çok söylüyordum. Bir süre sonra bunlarla uğraşmak zaman kaybı gibi gelmeye başladı. Şimdi elime sıfır bir android telefon aldığımda hiçbir şeyi beğenmiyorum. Ve değiştirebilme imkanım olmasına rağmen niye uğraşayım diye düşüyorum. Zaten benim açımdan IOS'in Android'den farkı burda. Bir taraf ''Biz senin yerine her şeyi düşündük, başka bir şey yapmana gerek yok sadece telefonu aç ve kullanmaya başla'' derken bir tarafta ''Biz telefonu ham bir şekilde sana veriyoruz, biraz uğraşacaksın ama dilediğin gibi kullanmakta özgürsün'' diyor. Ben yakınlarıma da şöyle tavsiye veriyorum: Telefonu adeta bir hobi gibi zaman harcayıp tabiri caizse modifiye eder kullanırım diyorsan ve bundan keyif alıyorsan Android ; Telefonu kutudan çıkarır ihtiyaçlarım için kullanırım başka bir şeyle uğraşamam diyorsan Iphone. Kendi açımdan artık telefonla uğraşmak istemeyen birisi olduğum için hala IOS'teyim .Gerçi Fold serisi çok ilgimi çekti hem tablet hem telefon olayı ama bakalım. Sonuçta hiçbiri babamın malı değil isteyen istediği telefonu kullanır. |
Yillarca anroid kullanip,iosa gecmek beklentilerin altinda kalabiliyor.Zamaninda abime 6s 128gb kapali kutu vermiştim yeni cikmiş ben kullanmam asla gidip 1k redmi almiş 1.5 kendine harcamişti:) anroid den başkasi yalan diyor.Banada gecen sene 14 pro aldi hediyem olsun diye ios bana yaklaştirma diyor.Asla kullanmiyacagin tek marka diyor.Anroid özelleştirme konusunda hz konusunda daha başarili,ama gel gör ki bagimlisi olduk bizede anroid yalan geliyor.Saygi duymak lazim daha fazla nefret kusmadan s23-24 serisine gec derim:) |
Her satıra bende imzamı atarım s23 sonrası 15 proya geçmiş biri olarak. Ben biraz daha sabredeyim diyorum sonrası tekrar androide döneceğim. İos kullanımı kolay diyenlere şaşıyorum zorluklarla yaşamayı öğrenmişler. |
"geri tuşu yok, ayarlar karışık, beğenmedim" Kaliteden anlamayan klasik dandroidçi hezeyanları. Beğenmediysen sat alışık olduğuna geç. |
Hayloft denen kaprisli ezik konuya damladığına göre konu sahibinin her kelimesi doğru |
Aslında madde madde saydığınız çoğu durum sizin de dediğiniz olaya çıkıyor: kişiselleştirme. Telefonda beğenmediği her şeyi uğraşıp, didinip değiştirmek isteyen ve bunu yapabilecek az/çok telefon bilgisi olanlar IOS'e ilk geçtiğinde adeta duvara toslamış gibi oluyor. Zamanında ben de yaşadım. Yıllarca klavyeden tut her saat değişen hareketli arka plana kadar telefonun her şeyini değiştirip adeta yazılım olarak sıfırdan yaratıyordum . İlk IOS'e geçtiğim de adeta her şeye ''bu niye böyle ? şöyle yapabilsem çok daha güzel olurdu '' gibi şeyler çok söylüyordum. Bir süre sonra bunlarla uğraşmak zaman kaybı gibi gelmeye başladı. Şimdi elime sıfır bir android telefon aldığımda hiçbir şeyi beğenmiyorum. Ve değiştirebilme imkanım olmasına rağmen niye uğraşayım diye düşüyorum. Zaten benim açımdan IOS'in Android'den farkı burda. Bir taraf ''Biz senin yerine her şeyi düşündük, başka bir şey yapmana gerek yok sadece telefonu aç ve kullanmaya başla'' derken bir tarafta ''Biz telefonu ham bir şekilde sana veriyoruz, biraz uğraşacaksın ama dilediğin gibi kullanmakta özgürsün'' diyor. Ben yakınlarıma da şöyle tavsiye veriyorum: Telefonu adeta bir hobi gibi zaman harcayıp tabiri caizse modifiye eder kullanırım diyorsan ve bundan keyif alıyorsan Android ; Telefonu kutudan çıkarır ihtiyaçlarım için kullanırım başka bir şeyle uğraşamam diyorsan Iphone. Kendi açımdan artık telefonla uğraşmak istemeyen birisi olduğum için hala IOS'teyim .Gerçi Fold serisi çok ilgimi çekti hem tablet hem telefon olayı ama bakalım. Sonuçta hiçbiri babamın malı değil isteyen istediği telefonu kullanır. |
Benzer şeyler düşünüyorum ek olarak Ana sayfadaki simgeleri istediğimiz yere kıyamamak hasta ediyor beni. Pil ve gece çekimleri samsungdan kesinlikle daha iyi onun dışında Note 9 umu özlüyorum. Aldığım telefonu uzun süre kullanıyorum o yüzden en az 4 sene daha kullanırım sonra samsunga dönerim. |
Bir süre sonra alışılıyor ya. Ben de bu sene iphone a geçtim. Hatta ben düz 13 e geçtim. İlk bir kaç ay bocaladıktan sonra alışıyorsun. Hele Siri'yi aktif kullanmaya başladıktan sonra keyif bile vermeye başlıyor Evimdeki tüm ampüller akıllı ampül. Yattığım yerden siriye komut vererek ışık kapatıp açabiliyorum. Komutla yatakta yatarken alarm kurabiliyorum. Bu tarz ufak tefek önemsiz gibi görünen şeylerde aslında hayatı epey kolaylaştıran işler yapıyor. Tabi ben özel bir sebeple, Garageband uygulaması için iphone a geçiş yaptım. Böylece bilgisayar kullanmadan müzik kayıtlarımı yapabiliyorum. Muhtemelen garageband olmasa ben de geçmezdim. Bu arada Swiftkey kullanıyorum ben de. Appstore'dan indireblirsin. Iphone'un klavyesi kötü gerçekten. |
Beni de artık sinir etmeye başladı ios. Yakın zamanda 24 ultraya geçiş yapacağım gibi. |
İmza kaşe mühür. Gerçekten çileden çıkartan saçmalıklar mevcut ayfonda ve söylenilen kadar harika stabil değil. Aynı paraya alınacak android de bir o kadar stabil bence. |
İlk öyle olur, sonra alışırsın. En çok aradığın kişileri favorilersen, rehberde aramazsın. |
Yalnızlık çekiyorsan Siri ile sohbet et diyenler bile oldu... |
Ekran klavyesindeki geri tuşu… |
İşte adam diyor ki "IOS benim yerime hiçbir ayarı yapamamış. Üstüne üstlük benim ayarlama yapmama da engel koymuş, yapamıyorum." IOS'un "al kullan" dediğiniz şey aslında al kullan değil. Ben bu kadarını yapabiliyorum, bununla idare et durumu. |
İOS'un kısıtlamalarından dolayı maalesef İOS'taki Swiftkey Android'deki Swiftkeyin %10'una sahip değil. İOS'un kendi klavyesinin üzerine skin giydirilmiş versiyonu. |
Evet çok işlevsel ve modern.
|
Sat geri al o zaman |
Yazılımsal açıdan değerlendirdiğimizde İOS beni sadece kanser etti. Aklıma ilk gelen sadece bir kaç şeyi sayıyorum.
- Alarm ve zil seslerinin düzeylerinin birbirinden farklı ayarlanamaması. Birinin düşük birinin yüksek olması ihtiyacını benden başka duyan yok mu?
- Sistemin scroll hızı çok yavaş, her hızlıca scroll yapmaya çalıştığımda telefon bir an 30hz'e düşüyor gibi hissettiriyor kendini.
- Ayarlar çok karışık, aradığım hiçbir şeyi kendim bulamıyorum. Devamlı Google'dan İOS'da bu nasıl yapılıyor diye aramam gerekiyor. Mesela telefonun 60hz-120hz ekran ayarı ekran ayarlarında değil erişilebirlik - haraket sekmesinde. İngilizce'de asıl adı olan ProMotion'dan kaynaklı olduğunu anlıyabiliyorum da Türkçe'de ekran kare hızının haraket kelimesiyle hiç alakası yok.
- Varsayılan uygulamalar olarak takvim, hesap makinesi, rehber vs... hepsi Samsung ve Google uygulamalarından çok geride. Beni en çok etkileyen şey arama uygulamasında rakamlara ait 3 harfli karakterlerle kişi araması yapılamaması oldu. 2-6-6-3 tuşlayarak Anne yazıp annemi aramak istiyorum mesela, ama yok. Samsung'ta sadece 2'ye basmamla annemin numarası çıkıyor hemen. Birini aramak için Samsung'ta hep tuşlarla isim araken İOS'da kişiler kısmına geçip oradan bulmak ekstra zahmet.
- Always on display'de hiçbir kişiselleştirme yapamıyorsun. Bildirim geldiği zaman sadece sembol olarak gözükmesi yeter diyemiyorum, hep büyük büyük gözükmesini istiyor İOS. Ayrıca Spotify'dan bir kere müzik açtıysam, o müzik şu an kapalı da olsa o uygulamayı komple öldürmeden AOD'dan silemiyorum. Müzik çalmasa bile ekranın 1/3'ünü devamlı kaplıyor spotify.
- Bildirimleri veya denetim merkezini açmak için parmağı en yukarı götürüp baya aşağıya kadar sürüklemek gerekmesi. Samsung'ta ana ekranda herhangi bir yerden yukarıdan aşağıya doğru hafifçe sürüklediğinizde bunlara ulaşabiliyorken iPhone'da zahmet çekiyoruz. Özellikle tek el kullanımı çok etkiliyor bu.
- Whatsapp'da resim göndermek istediğinde direk alttan açılan ekrandan aynı anda bir kaç resim seçemiyorsun. Galeriye gitmen lazım.
- Geri tuşunun yokluğu ve klavyenin kapanmasının bir challange olması. En çok kullandığım instagram uygulamasında klavyenin kapanması bir dert. Aşağı sürükleme veya boş bir yere basma durumları klavyeyi kapatmıyor. Ayrıca her uygulamada geri dönme de aynı değil. Kendimi souls oyununda boss pattern'i öğrenir gibi hissediyorum ya resmen. Birinde soldan sağa çekiyorsun, birinde yukarıdan aşağıya indiriyorsun, birinde hiçbirisi yok en sol yukarıdan geri demen gerekiyor. Telefonu tek el kullanırken bu durum işkence.
- Klavye tam bir felaket. Samsung'ta Microsoft Swiftkey sayesinde imla hatasız paragraf yazabilirim dakikada. iPhone'da ise bir kelime yazmak bile bazen işkence. Kelime tahminlerinin işleyişi tam bir kargaşa. Sadece benim sorunum mu bu acaba diye bakıyorum diğer iPhone kullanıcılarına, onlarında yavaş ve devamlı hatalı yazdığını görüyorum.
- İnstagram yükleme kalitesi aynı, vallaha aynı. Senelerdir iPhone vs Android tartışmalarının kemiğini oluşturan argümanlardan birisi olan yükleme kalitesi, aynı. iPhone'dan çektiğim çeşitli resim ve videoları orijinal dosya biçimleriyle S22'ime atıp ikisinden de hikaye ve gönderi yüklemeleri yaptım veeee yükleme kaliteleri aynı abi. Hani birisi kristal temizliğinde birisi çamurlu yüklüyordu?
Yukarıda saydıklarım gibi eksik gördüğüm çok fazla özellik var. Bunlar size anlamsız veya küçük gelebilir ama benim için çığ misali hepsi birbirine ekleniyor ve sonucunda hangi telefonun bir upgrade olduğunu sorguluyorum. Peki bu iPhone'un hiç mi artısı yok? Performans açısından değerlendirirsek evet daha hızlı ve daha stabil bir kullanımı var ama aradaki performans farkı ne 50 bin TL'ye değer ne de kaybedilen basit özellikleri ve kişisileştirmeleri. Kamera olarak da S22'ten fark ettiği iki nokta, portre ve 4k 60fps video çekimleri. Diğer fotoğraf ve video çekimlerinde arada kalitesel olarak fark görmek zor.
iPhone'un, aslında İOS'un kısıtlamalarının ve Apple fanlarının her nefesinde bu cihazları kusursuz mükemmel cihazlar olarak övmesi sonucunda, hayal kırıklığı olduğunu gördüm. 15 Pro bile fiyatını hak edecek belirgin yükseltmeler sunamazken S22 yerine iPhone 11 seçen insanlara çok üzülüyorum.